SlideShare a Scribd company logo
RECAIZADEMAHMUTEKREM
Doğum: 1 Mart 1847, İstanbul
Ölüm: 31 Ocak 1914, İstanbul
Hayatı
Edebi Kişiliği
Kafiye Tartışması
Eserleri
Özet
Kaynakça
Recaizade Mahmut Ekrem (1847-1914)
Edebiyatımızın yenileşme ve gelişmesinde büyük emeği olan Recaizade
Mahmut Ekrem, Mart 1847’de İstanbul’da doğdu. Babasından
Süryanice ve Farsça öğrendi. 1858’de ilköğrenimini tamamladı, özel
öğrenim görerek yetişti. Mekteb-i İrfan’ı bitirdikten sonra (1858)
girdiği Harbiye İdadisi’ndeki öğrenimini sağlık sorunları nedeniyle
tamamlayamadı. Resmi görevle Trablusgarp’a gönderildi. 1908’de 2.
Meşrutiyet’ten sonra kurulan Kamil Paşa kabinesinde Maarif Nazırı
oldu. Namık Kemal’le tanışmasının ardından Encümen-i Şuara’ya
katıldı. İlk yazıları Namık Kemal yönetimindeki Tasvir-i Efkâr
gazetesinde yayınlandı. Namık Kemal Paris’e kaçarken gazeteyi
Ekrem’e bıraktı; fakat bu iş uzun sürmedi.
Ekrem, 31 Ocak 1914 günü sabaha karşı vefat ettiğinde 15 yıldır
hasretini çektiği Nijad'ının yanına Küçüksu Mezarlığına gömüldü.
Beyazıt Rüştiyesi Mekteb-i İrfan
Tasvîr-i Efkâr Gazetesi 7 ARALIK 1863
Tasviri Efkar Gazetesi 11 Mart 1944
Edebi Hayatı
◦ Amcasını kızı Güzide Hanım ile evlendi. Evliliğinin ikinci yılında ilk çocuğu Piraye, doğarken öldü; onun için
«Tahassür»ü yazdı. Bu yıllarda Ekrem’in , Afife Anjelik adlı tiyatro oyunu yayınlanan ilk kitabıdır. (1870) Bir yıl
sonra şiirlerinden seçtiklerini ve birkaç nesir parçasını Nağme-i Seher adı altında çıkardı. Daha sonra Atala
(1872) romanını ve gençlik dönemini dile getiren Yadigar-ı Şebab (1873) adlı uzun manzumesini yayınladı. Bir yıl
sonra da Vatana Yahut Süreksiz Sevinç adlı çeviri telif tiyatrosunu bastırdı.
◦ Ekrem, 4 Ekim 1878’de Mekteb-i Mülkiye hocalığına başlayarak Ta’lim-i Edebiyyat’ı düzenledi. Bunun çıkışı,
edebiyat çevresinde yeni bir olay yarattı. Eskiden yana olanlar onu şiddetle eleştirdiler. Ekrem ise Batılı edebiyatı
hem öğrencilerine tanıtmaya çalışıyor hem de eseler yazmaya devam ediyordu. Bu dönemde arka arkaya üç
Zemzeme’yi, Takdir-i Elhan ve Tefekkür’ü yayınladı. Özellikle Zemzeme’nin önsözüne sinirlenen
gelenekçilerden en sert çıkanı Muallim Naci oldu ve Ekrem’i hedef alarak Demdeme’yi yayınlamaya başladı.
(1886)
Recaizede Ekrem’in, dönemin Sultanî mektebinde okutulmak için hazırladığı “Talim-i Edebiyat” adlı kitabı ve iç kapağı
◦ Edebiyat alanında sorunlar yaşarken bir de oğlu Emced hastaydı. Böyle sıkıntılar
içindeyken ona umut kaynağı olan Mehmet Nijad doğdu. Mülkiye hocalığından
ayrılışı, Naci ve arkadaşlarının saldırışı, biraz da Abdülhamit yönetiminin baskısı
Ekrem’in sanatını etkiledi. Şiirle uğraşmaz oldu; fakat küçük hikaye denemelerine
girişti. Bu yolda Saime ile (1888) iyi bir başlangıç yaptı.
◦ Servet-i Fünun adlı dergide yazılarını çıkarırken M. Tahir, Hasan Asaf adlı bir
gence karşı «Kafiyenin göze göre olması» tezini savunurken Ekrem’e de çatar.
Olaylar bundan sonra gelişir. Servet-i Fünun’a Halit Ziya, Cenab Şahabettin ve
diğerlerinin katılmasıyla edebiyat alanına kayar. Böylece yenilik cephesi kurulmuş
olur. Araba Sevdası bu dergide tefrika edilmeye başlanır.
◦ Servet-i Fünûn hareketinin sonrasında Ekrem'i edebî çevrede pek göremeyiz. O,
bu yıllarda pek sevdiği oğlu Nijad ile Büyük Ada'da mutlu bir hayat sürmekteydi.
Ne var ki bu mutluluk uzun sürmedi. Nijad'ın ölümü (1 Mart 1898) ona büyük
bir darbe oldu ve şair bir tür inzivaya çekildi. Bu durum, II. Meşrutiyete kadar
sürdü ve II. Meşrutiyetin ilânı ile ilk kurulan Kâmil Paşa kabinesinde "Evkaf
Nazırlığı" teklif edildiyse de o, bu görevi kabul etmedi. İkinci kurulan hükümette
"Maarif Nazırlığı" söz konusu oldu, onu da istemedi ve bunun üzerine "A'yân
Âzalığı"na getirildi (28 Kasım 1908), ölünceye kadar da bu görevde kaldı.
Servet-i Fünun Dergisi
◦ Recaî-zade M.Ekrem, Şinasi ile başlayan ve Namık Kemal ile önemli gelişmeler kaydeden Türk edebiyatının değişme ve
gelişmesinde emeği geçen şahsiyetlerin başında gelir. O, ustalarının attığı ilk adımları, iyi kavramış ve değerlendirmiş bir
sanatçı olarak, Abdülhak Hâmit ile birlikte, dönemin ikinci yarısında, yeni bir edebî zevk ve anlayış ile edebiyatımıza değişik
bir çehre ve yön kazandırmasını becerebilmiş bir yetenektir.
◦ O, "Mekteb-i Mülkiye"de başlayan hocalığı ile, bu okulda okutulmak üzere kaleme aldığı Ta'lim-i Edebiyyat adlı eserinden
başlayarak, III. Zemzeme adlı şiir kitabı için kaleme aldığı önsözde, Menemenli-zade Mehmet Tahir'in Elhan adlı şiir kitabını
değerlendirmek için yazdığı Takdir-i Elhan'da, Pejmürde'de ve yeni yetişen gençlerin eserlerine yazdığı takrizlerden oluşan
Takrizat'ta sanat ve edebiyat üzerine olan görüşlerini ve düşüncelerini genişçe vermeye çalışmıştır. Gerek bu yazıları ve
gerekse Mülkiye'deki hocalığı ile edebî çevrede "üstad" olarak tanınan ve anılan şair, edebiyat ve şiir üzerinde
değerlendirmeler yaparken batılı yazarlardan büyük ölçüde etkilenmiş, yeni yetişenleri de o anlayışla yönlendirmeye
çalışmıştır.
◦ Ekrem'in denediği yeni bir edebî tür de tiyatrodur. Dört piyes denemesinin ilk ikisi, Afife Anjelik ile Atala batı kaynaklıdır.
Tek romanı Araba Sevdası, romantizmden realizme geçişin bir örneği olurken aynı zamanda gençlerin yanlış eğitilmesi ve
batılı yaşayışa şuursuzca özenmenin yaratabileceği felâketleri işlemesi ile bir sosyal tenkit romanı olarak karşımıza
çıkmaktadır. Bu romanda yarattığı Bihruz Bey tipi, Hüseyin Rahmi'nin Şöhret Bey'inden geçerek Ömer Seyfettin'in Efruz
Bey'-ine kadar uzanan bir etki gücüne sahiptir. Ayrıca yazar bu eseri yazdığı dönemde ailesini karşısına almış ve baba
mirasından olacağını bile bile eserini yazmaya devam etmiştir.
◦ Kendisinin yetkin tiyatro oyunu olarak bilinen Çok Bilen Çok Yanılır, ise ölümünden sonra yayımlandı.
Namık Kemal Şinasi Tevfik Fikret
Servet-i Fünun edebiyatının kurucusu olan Tevfik
Fikret, Ekrem’in Galatasaray Lisesi’nden öğrencisidir.
KAFİYE TARTIŞMASI
Muallim Naci Recaizade Mahmut Ekrem
Edebiyatımızda ''kafiye göz için mi kulak için mi tartışması'' "abes-muktebes" kelimeleri yüzünden çıkmıştır. Recaizade Mahmut
Ekrem'le (ZEMZEME), Muallim Naci (DEMDEME), tartışmanın taraflarıdır. Demdeme ve Zemzeme adlı eserlerde cereyan
etmiştir. Eski-yeni edebiyat tartışması da denir.
Zemzeme sözlük anlamı: Şırıltı; mecazî anlamda ise nağmeli ve uyumlu söz anlamına gelmektedir.
Demdeme sözlük anlamı: Hoşa gitmeyen sözler; hiddetli gürültülü ses.
Zemzeme, Recaizade Mahmut Ekrem tarafından yazılmış 3 ciltlik şiir serisidir. Recaizade Mahmut Ekrem, Zemzeme eserini
yazdıktan sonra eski-yeni çatışmasında yenilikçi tarafı seçmiştir. Zemzeme kitabının önsözü Servet-i Fünun akımının öncüsü olarak
da görülür. Eski şiir anlayışının (Divan şiiri) takipçisi olarak bilinen Muallim Naci, Zemzeme'ye karşılık olarak Demdeme adlı eserini
yazar. Zemzeme-Demdeme çatışması ve etrafında gelişenler edebiyat çevrelerini uzun süre meşgul etmiştir.
Abes ve muktebes kelimeleri ses olarak benzeşse de son harfleri bakımından ayrışmaktalar. Zira Mehmet Tahir, Hasan Asaf'a ait
“Zerre-i nurundan iken muktebes
Mihr ü mehe etmek işaret abes”
mısralarında son sözcüklerin Arap alfabesine göre iki ayrı harfle (se ‫ث‬ve sinle ‫س‬ yazılmasından dolayı uyaklı olmadığını ileri
sürmüştür. Bundan sonra Ekrem Bey'le aynı fikirde olanlar Edebiyat-ı Cedîd çerçevesinde kulak için uyak uygulamasını
sürdürmüşlerdir. Latin alfabesinin kabulünden sonra da bu tartışma tamamen geçerliliğini yitirmiştir. Abes-muktebes ikilisi cinaslı
kafiye olmuştur.
Abes-muktebes tartışması uyak tartışmasının yanı sıra Türk edebiyatında eleştiri türünün gelişmesine de katkıda bulunmuştur.
ESERLERİ
ŞİİR:
Nağme-i Seher (1871)
Yadigâr-ı Şebâb (1873)
Zemzeme (3 cilt, 1883-1885)
Tefekkür (düzyazı ile karışık, 1888)
Pejmürde (düzyazı ile karışık, 1893)
Nijad Ekrem (2 cilt, anılarla birlikte, 1900-1910)
Nefrin (1914)
ROMAN:
Araba Sevdası (1896-1963)
ÖYKÜ:
Saime (1888)
Muhsin Bey Yahut Şairliğin Hazin Bir Neticesi (1890)
Şemsa (1895)
OYUN:
Afife Anjelik (1870)
Atala Yahut Amerikan Vahşileri (1873)
Vuslat Yahut Süreksiz Sevinç (1874)
Çok Bilen Çok Yanılır (1916)
DÜZYAZI:
Talim-i Edebiyat (1872)
Takdir-i Elhan (1886)
Kudemaden Birkaç Şair (1888)
Takrizat (1896)
Recaizade Mahmut Ekrem Eserleri
Araba Sevdası
Atala: (Amerika Vahşileri) adlı eseri, Fransız romantiklerinden Chateaubriand’ın aynı adlı romanının tiyatroya uyarlanmış
biçimidir. Türk edebiyatında romandan tiyatroya çevrilen ilk eserdir.
Talim-i Edebiyat: Edebiyat ile ilgili teorik bilgilerin verildiği bir ders kitabıdır. Günümüzdeki ders kitaplarının temeli
Talim-i Edebiyat’a dayanır.
Ah Nijad!
Hasret beni cayır cayır yakarken
Bedenimde buzdan bir el yürüyor.
Hayaline çılgın çılgın bakarken
Kapanası gözümü kan bürüyor.
Dağda kırda rasgetirsem bir dere
Gözyaşlarım akıtarak çağlarım.
Yollardaki ufak ufak izlere
Senin sanıp bakar bakar ağlarım.
Güneş güler, kuşlar uçar havada,
Uyanırlar nazlı nazlı çiçekler..
Yalnız mısın o karanlık yuvada?
Yok mu seni bir kayırır, bir bekler?
Can isterken hasret odiyle yansın,
Varlık beni alil alil sürüyor.
Bu kaygıya yürek nasıl dayansın?
Bedenciğin topraklarda çürüyor!
Bu ayrılık bana yaman geldi pek,
Ruhum hasta, kırık kolum kanadım.
Ya gel bana, ya oraya beni çek,
Gözüm nuru oğulcuğum, Nijad'ım!
Kısaca özetleyecek olursak;
◦ Tanzimat ikinci dönemini başlatan sanatçıdır. Döneminde üstat olarak tanınır.
◦ Edebiyat kuramcısı olarak yeniliklere öncülük etmiştir. Yol göstericiliğiyle öne çıkan sanatçı, Servetifünûn Döneminin
oluşmasını sağlamıştır.
◦ Eski edebiyatı savunanlara karşı yeni edebiyatı savunmuştur. Divan edebiyatını savunan Muallim Naci ile kafiye ve edebiyat
konusunda tartışmalara girmiştir. Muallim Naci’nin göz için uyak anlayışına karşı «kulak için uyak» anlayışını benimsemiştir.
Girdiği edebiyat tartışmalarıyla Edebiyat-ı Cedide akımının doğmasına zemin hazırlamıştır
◦ Şiirle ilgili görüşlerini ve eleştirilerini Zemzeme adlı şiir kitabının ön sözünde açıklamıştır.
◦ Şiirle ilgili görüşleri: “Şiirin tek gayesi güzelliktir. Şiirin gayesi olan güzellik tabiat ve insandadır.” Ona göre “Güzel olan her
şey şiirin konusu olabilir.” Güzellik gerçeğe uygun olmalıdır. Bu, gerçek sanatın gerçeğidir. “İnsanı düşündüren, insana
hüzün veren şiir güzel şiirdir.” Yazar “fikri, hissi ve hayali” olmak üzere üç güzellik olduğunu söyler. "Zerrattan şumusa
(karış) kadar her güzel şey şiirdir" (Takdîr-i Elhan, s. 9) diyen şair, şiirde konu zenginliği yaratmıştır.
◦ Şiirlerinde romantizm akımının etkisi görülür.
◦ "Sanat sanat içindir" anlayışını savunmuştur.
◦ “Aşk” ve “doğa” şiirlerindeki başlıca temalardır. Yaşamındaki üzücü olaylardan dolayı acı ve keder konusunu da sıkça
işlemiştir. Genç yaşta ölen çocuklarının etkisiyle ölüm konusuna da sıkça yer vermiştir. Ölümü hatırlatan doğa manzaraları,
romantik ögeler, hüzünlü duygular şiirlerinde sıkça işlenen temalardır.
◦ Hece ölçüsüyle de şiirler yazan sanatçı, çoğunlukla aruz ölçüsünü kullanmıştır.
◦ Roman ve öykülerinde realizm akımının etkisinde kalmıştır.
KAYNAKÇA
◦ http://www.idildergisi.com/makale/pdf/1345150236.pdf
◦ http://www.edebiyatogretmeni.org/recaizade-mahmut-ekrem/
◦ http://tarihvemedeniyet.org/2009/09/zemzeme-demdeme-tanzimat-doneminde-hararetli-bir-tartirsma.html
◦ http://www.xn--edebiyatgretmeni-twb.net/recaizade_mahmut_ekrem.htm
◦ https://tr.wikipedia.org/wiki/Recaizade_Mahmud_Ekrem
◦ http://www.turkcebilgi.com/recaizade_mahmut_ekrem
◦ http://www.antoloji.com/ah-nijad-siiri/

More Related Content

What's hot

Literary Criticism-Sir Philip Sidney.pptx
Literary Criticism-Sir Philip Sidney.pptxLiterary Criticism-Sir Philip Sidney.pptx
Literary Criticism-Sir Philip Sidney.pptx
Nirmala Padmavat
 
Anton tchekov os maleficios do tabaco
Anton tchekov os maleficios do tabacoAnton tchekov os maleficios do tabaco
Anton tchekov os maleficios do tabaco
studio silvio selva
 
Mathew arnold
Mathew arnoldMathew arnold
Mathew arnoldAel Tim
 
Aspect of Modernism in the novel "A portrait of the artist as a young man
Aspect of Modernism in the novel "A portrait of the artist as a young manAspect of Modernism in the novel "A portrait of the artist as a young man
Aspect of Modernism in the novel "A portrait of the artist as a young manFatima Gul
 
A summery of harold pinter from article
A summery of harold pinter from articleA summery of harold pinter from article
A summery of harold pinter from article
Abdullah Al Mamun
 
No Exit IOP Presentation
No Exit IOP PresentationNo Exit IOP Presentation
No Exit IOP Presentationmrpalla2507
 
Sylvia plath
Sylvia plathSylvia plath
Sylvia plath
Kayty Harrelson
 
Καβάφης (εργασία μαθητών)
Καβάφης (εργασία μαθητών)Καβάφης (εργασία μαθητών)
Καβάφης (εργασία μαθητών)
philologiama
 
ερωτόκριτος ζαφείρη, κλίτσης, γραμμένου, γκόβαρη
ερωτόκριτος  ζαφείρη, κλίτσης, γραμμένου, γκόβαρηερωτόκριτος  ζαφείρη, κλίτσης, γραμμένου, γκόβαρη
ερωτόκριτος ζαφείρη, κλίτσης, γραμμένου, γκόβαρη
Lamprini Magaliou
 
No Second Troy-William Butler Yeats
No Second Troy-William Butler YeatsNo Second Troy-William Butler Yeats
No Second Troy-William Butler Yeats
Sheikh Saifullah Ahmed
 
Alexander Pope- Essay on Criticism
Alexander Pope- Essay on CriticismAlexander Pope- Essay on Criticism
Alexander Pope- Essay on Criticism
Murk Razzaque
 
Νίκος Καββαδίας ΒΙΟΓΡΑΦΙΑ -ΕΡΓΟΓΡΑΦΊΑ
Νίκος Καββαδίας ΒΙΟΓΡΑΦΙΑ -ΕΡΓΟΓΡΑΦΊΑΝίκος Καββαδίας ΒΙΟΓΡΑΦΙΑ -ΕΡΓΟΓΡΑΦΊΑ
Νίκος Καββαδίας ΒΙΟΓΡΑΦΙΑ -ΕΡΓΟΓΡΑΦΊΑ
4ο Γυμνασιο αγιων αναργυρων
 
Potrait of an artist as a young man
Potrait of an artist as a young manPotrait of an artist as a young man
Potrait of an artist as a young man
AbhyuditaGautam
 
Henrik Ibsen
Henrik IbsenHenrik Ibsen
Henrik Ibsen
khlouod bukhari
 
A Portrait of the artist as a young man
A Portrait of the artist as a young manA Portrait of the artist as a young man
A Portrait of the artist as a young man
Dr.Indranil Sarkar M.A D.Litt.(Hon.)
 
Themes in Hedda Gabler by Henrik Ibsen
Themes  in Hedda Gabler by Henrik IbsenThemes  in Hedda Gabler by Henrik Ibsen
Themes in Hedda Gabler by Henrik Ibsen
Hafsa Awan
 
Philip sidney an apology for poetry
Philip sidney an apology for poetryPhilip sidney an apology for poetry
Philip sidney an apology for poetry
Nisha Paliwal
 
Hazlitt sl
Hazlitt slHazlitt sl
Hazlitt sl
Sarah Law
 
Joyce portrait
Joyce portraitJoyce portrait
Joyce portrait
ISP
 
το αποτύπωμα της γυναίκας στον χρόνο
το αποτύπωμα της γυναίκας στον χρόνοτο αποτύπωμα της γυναίκας στον χρόνο
το αποτύπωμα της γυναίκας στον χρόνοVasso Servou
 

What's hot (20)

Literary Criticism-Sir Philip Sidney.pptx
Literary Criticism-Sir Philip Sidney.pptxLiterary Criticism-Sir Philip Sidney.pptx
Literary Criticism-Sir Philip Sidney.pptx
 
Anton tchekov os maleficios do tabaco
Anton tchekov os maleficios do tabacoAnton tchekov os maleficios do tabaco
Anton tchekov os maleficios do tabaco
 
Mathew arnold
Mathew arnoldMathew arnold
Mathew arnold
 
Aspect of Modernism in the novel "A portrait of the artist as a young man
Aspect of Modernism in the novel "A portrait of the artist as a young manAspect of Modernism in the novel "A portrait of the artist as a young man
Aspect of Modernism in the novel "A portrait of the artist as a young man
 
A summery of harold pinter from article
A summery of harold pinter from articleA summery of harold pinter from article
A summery of harold pinter from article
 
No Exit IOP Presentation
No Exit IOP PresentationNo Exit IOP Presentation
No Exit IOP Presentation
 
Sylvia plath
Sylvia plathSylvia plath
Sylvia plath
 
Καβάφης (εργασία μαθητών)
Καβάφης (εργασία μαθητών)Καβάφης (εργασία μαθητών)
Καβάφης (εργασία μαθητών)
 
ερωτόκριτος ζαφείρη, κλίτσης, γραμμένου, γκόβαρη
ερωτόκριτος  ζαφείρη, κλίτσης, γραμμένου, γκόβαρηερωτόκριτος  ζαφείρη, κλίτσης, γραμμένου, γκόβαρη
ερωτόκριτος ζαφείρη, κλίτσης, γραμμένου, γκόβαρη
 
No Second Troy-William Butler Yeats
No Second Troy-William Butler YeatsNo Second Troy-William Butler Yeats
No Second Troy-William Butler Yeats
 
Alexander Pope- Essay on Criticism
Alexander Pope- Essay on CriticismAlexander Pope- Essay on Criticism
Alexander Pope- Essay on Criticism
 
Νίκος Καββαδίας ΒΙΟΓΡΑΦΙΑ -ΕΡΓΟΓΡΑΦΊΑ
Νίκος Καββαδίας ΒΙΟΓΡΑΦΙΑ -ΕΡΓΟΓΡΑΦΊΑΝίκος Καββαδίας ΒΙΟΓΡΑΦΙΑ -ΕΡΓΟΓΡΑΦΊΑ
Νίκος Καββαδίας ΒΙΟΓΡΑΦΙΑ -ΕΡΓΟΓΡΑΦΊΑ
 
Potrait of an artist as a young man
Potrait of an artist as a young manPotrait of an artist as a young man
Potrait of an artist as a young man
 
Henrik Ibsen
Henrik IbsenHenrik Ibsen
Henrik Ibsen
 
A Portrait of the artist as a young man
A Portrait of the artist as a young manA Portrait of the artist as a young man
A Portrait of the artist as a young man
 
Themes in Hedda Gabler by Henrik Ibsen
Themes  in Hedda Gabler by Henrik IbsenThemes  in Hedda Gabler by Henrik Ibsen
Themes in Hedda Gabler by Henrik Ibsen
 
Philip sidney an apology for poetry
Philip sidney an apology for poetryPhilip sidney an apology for poetry
Philip sidney an apology for poetry
 
Hazlitt sl
Hazlitt slHazlitt sl
Hazlitt sl
 
Joyce portrait
Joyce portraitJoyce portrait
Joyce portrait
 
το αποτύπωμα της γυναίκας στον χρόνο
το αποτύπωμα της γυναίκας στον χρόνοτο αποτύπωμα της γυναίκας στον χρόνο
το αποτύπωμα της γυναίκας στον χρόνο
 

Similar to RECAİZADE MAHMUT EKREM.pptx

Ahmet Hamdi̇ Tanpinar
Ahmet Hamdi̇ TanpinarAhmet Hamdi̇ Tanpinar
Ahmet Hamdi̇ Tanpinar
dilaybulut
 
Tanzimat Edebiyati
Tanzimat EdebiyatiTanzimat Edebiyati
Tanzimat Edebiyatiderslopedi
 
Garip şiiri
Garip şiiriGarip şiiri
Garip şiiri
eda14
 
Edebiyat sunum (2)
Edebiyat sunum (2)Edebiyat sunum (2)
Edebiyat sunum (2)
emrh143
 
1980 sonrası türk şiiri
1980 sonrası türk şiiri1980 sonrası türk şiiri
1980 sonrası türk şiirislayturk
 
Mizancı Mehmet Murat
Mizancı Mehmet MuratMizancı Mehmet Murat
Mizancı Mehmet Muratozerfurkan
 
Mizancı mehmet murat
Mizancı mehmet muratMizancı mehmet murat
Mizancı mehmet muratozerfurkan
 
Emin Bülent SERDAROĞLU
Emin Bülent SERDAROĞLUEmin Bülent SERDAROĞLU
Emin Bülent SERDAROĞLU
ozerfurkan
 
Emin bülent serdaroğlu
Emin bülent serdaroğluEmin bülent serdaroğlu
Emin bülent serdaroğluozerfurkan
 
120110112225555
120110112225555120110112225555
120110112225555srdr8
 
Mehmet akifersoy siir
Mehmet akifersoy siirMehmet akifersoy siir
Mehmet akifersoy siirAhmet Türkan
 
Halk Edebiyati
Halk EdebiyatiHalk Edebiyati
Halk Edebiyatiderslopedi
 
Fecr i ati edebiyatı
Fecr i ati edebiyatıFecr i ati edebiyatı
Fecr i ati edebiyatıslayturk
 
Milli edebiyat-donemi
Milli edebiyat-donemiMilli edebiyat-donemi
Milli edebiyat-donemi
Emrah Doğan
 
Tanzimat edebiyatının oluşumu
Tanzimat edebiyatının oluşumu Tanzimat edebiyatının oluşumu
Tanzimat edebiyatının oluşumu
serkankocadag
 
1980 Sonrası Türk Şiiri
1980 Sonrası Türk Şiiri1980 Sonrası Türk Şiiri
1980 Sonrası Türk Şiiriİlhan Gül
 
Osmanlı Edebiyatı
Osmanlı EdebiyatıOsmanlı Edebiyatı
Osmanlı Edebiyatıderslopedi
 
Orhan veli̇ kanik ve sabahatti̇n ali̇
Orhan veli̇ kanik ve sabahatti̇n ali̇Orhan veli̇ kanik ve sabahatti̇n ali̇
Orhan veli̇ kanik ve sabahatti̇n ali̇
ozgeok
 

Similar to RECAİZADE MAHMUT EKREM.pptx (20)

Ahmet Hamdi̇ Tanpinar
Ahmet Hamdi̇ TanpinarAhmet Hamdi̇ Tanpinar
Ahmet Hamdi̇ Tanpinar
 
Tanzimat Edebiyati
Tanzimat EdebiyatiTanzimat Edebiyati
Tanzimat Edebiyati
 
Garip şiiri
Garip şiiriGarip şiiri
Garip şiiri
 
Edebiyat sunum (2)
Edebiyat sunum (2)Edebiyat sunum (2)
Edebiyat sunum (2)
 
1980 sonrası türk şiiri
1980 sonrası türk şiiri1980 sonrası türk şiiri
1980 sonrası türk şiiri
 
Tanzimat edebiyatı
Tanzimat edebiyatıTanzimat edebiyatı
Tanzimat edebiyatı
 
Mizancı Mehmet Murat
Mizancı Mehmet MuratMizancı Mehmet Murat
Mizancı Mehmet Murat
 
Mizancı mehmet murat
Mizancı mehmet muratMizancı mehmet murat
Mizancı mehmet murat
 
Emin Bülent SERDAROĞLU
Emin Bülent SERDAROĞLUEmin Bülent SERDAROĞLU
Emin Bülent SERDAROĞLU
 
Emin bülent serdaroğlu
Emin bülent serdaroğluEmin bülent serdaroğlu
Emin bülent serdaroğlu
 
120110112225555
120110112225555120110112225555
120110112225555
 
Mehmet akifersoy siir
Mehmet akifersoy siirMehmet akifersoy siir
Mehmet akifersoy siir
 
Halk Edebiyati
Halk EdebiyatiHalk Edebiyati
Halk Edebiyati
 
Yahya kemal beyatli
Yahya kemal beyatliYahya kemal beyatli
Yahya kemal beyatli
 
Fecr i ati edebiyatı
Fecr i ati edebiyatıFecr i ati edebiyatı
Fecr i ati edebiyatı
 
Milli edebiyat-donemi
Milli edebiyat-donemiMilli edebiyat-donemi
Milli edebiyat-donemi
 
Tanzimat edebiyatının oluşumu
Tanzimat edebiyatının oluşumu Tanzimat edebiyatının oluşumu
Tanzimat edebiyatının oluşumu
 
1980 Sonrası Türk Şiiri
1980 Sonrası Türk Şiiri1980 Sonrası Türk Şiiri
1980 Sonrası Türk Şiiri
 
Osmanlı Edebiyatı
Osmanlı EdebiyatıOsmanlı Edebiyatı
Osmanlı Edebiyatı
 
Orhan veli̇ kanik ve sabahatti̇n ali̇
Orhan veli̇ kanik ve sabahatti̇n ali̇Orhan veli̇ kanik ve sabahatti̇n ali̇
Orhan veli̇ kanik ve sabahatti̇n ali̇
 

RECAİZADE MAHMUT EKREM.pptx

  • 1. RECAIZADEMAHMUTEKREM Doğum: 1 Mart 1847, İstanbul Ölüm: 31 Ocak 1914, İstanbul Hayatı Edebi Kişiliği Kafiye Tartışması Eserleri Özet Kaynakça
  • 2. Recaizade Mahmut Ekrem (1847-1914) Edebiyatımızın yenileşme ve gelişmesinde büyük emeği olan Recaizade Mahmut Ekrem, Mart 1847’de İstanbul’da doğdu. Babasından Süryanice ve Farsça öğrendi. 1858’de ilköğrenimini tamamladı, özel öğrenim görerek yetişti. Mekteb-i İrfan’ı bitirdikten sonra (1858) girdiği Harbiye İdadisi’ndeki öğrenimini sağlık sorunları nedeniyle tamamlayamadı. Resmi görevle Trablusgarp’a gönderildi. 1908’de 2. Meşrutiyet’ten sonra kurulan Kamil Paşa kabinesinde Maarif Nazırı oldu. Namık Kemal’le tanışmasının ardından Encümen-i Şuara’ya katıldı. İlk yazıları Namık Kemal yönetimindeki Tasvir-i Efkâr gazetesinde yayınlandı. Namık Kemal Paris’e kaçarken gazeteyi Ekrem’e bıraktı; fakat bu iş uzun sürmedi. Ekrem, 31 Ocak 1914 günü sabaha karşı vefat ettiğinde 15 yıldır hasretini çektiği Nijad'ının yanına Küçüksu Mezarlığına gömüldü.
  • 4. Tasvîr-i Efkâr Gazetesi 7 ARALIK 1863 Tasviri Efkar Gazetesi 11 Mart 1944
  • 5. Edebi Hayatı ◦ Amcasını kızı Güzide Hanım ile evlendi. Evliliğinin ikinci yılında ilk çocuğu Piraye, doğarken öldü; onun için «Tahassür»ü yazdı. Bu yıllarda Ekrem’in , Afife Anjelik adlı tiyatro oyunu yayınlanan ilk kitabıdır. (1870) Bir yıl sonra şiirlerinden seçtiklerini ve birkaç nesir parçasını Nağme-i Seher adı altında çıkardı. Daha sonra Atala (1872) romanını ve gençlik dönemini dile getiren Yadigar-ı Şebab (1873) adlı uzun manzumesini yayınladı. Bir yıl sonra da Vatana Yahut Süreksiz Sevinç adlı çeviri telif tiyatrosunu bastırdı. ◦ Ekrem, 4 Ekim 1878’de Mekteb-i Mülkiye hocalığına başlayarak Ta’lim-i Edebiyyat’ı düzenledi. Bunun çıkışı, edebiyat çevresinde yeni bir olay yarattı. Eskiden yana olanlar onu şiddetle eleştirdiler. Ekrem ise Batılı edebiyatı hem öğrencilerine tanıtmaya çalışıyor hem de eseler yazmaya devam ediyordu. Bu dönemde arka arkaya üç Zemzeme’yi, Takdir-i Elhan ve Tefekkür’ü yayınladı. Özellikle Zemzeme’nin önsözüne sinirlenen gelenekçilerden en sert çıkanı Muallim Naci oldu ve Ekrem’i hedef alarak Demdeme’yi yayınlamaya başladı. (1886)
  • 6. Recaizede Ekrem’in, dönemin Sultanî mektebinde okutulmak için hazırladığı “Talim-i Edebiyat” adlı kitabı ve iç kapağı
  • 7. ◦ Edebiyat alanında sorunlar yaşarken bir de oğlu Emced hastaydı. Böyle sıkıntılar içindeyken ona umut kaynağı olan Mehmet Nijad doğdu. Mülkiye hocalığından ayrılışı, Naci ve arkadaşlarının saldırışı, biraz da Abdülhamit yönetiminin baskısı Ekrem’in sanatını etkiledi. Şiirle uğraşmaz oldu; fakat küçük hikaye denemelerine girişti. Bu yolda Saime ile (1888) iyi bir başlangıç yaptı. ◦ Servet-i Fünun adlı dergide yazılarını çıkarırken M. Tahir, Hasan Asaf adlı bir gence karşı «Kafiyenin göze göre olması» tezini savunurken Ekrem’e de çatar. Olaylar bundan sonra gelişir. Servet-i Fünun’a Halit Ziya, Cenab Şahabettin ve diğerlerinin katılmasıyla edebiyat alanına kayar. Böylece yenilik cephesi kurulmuş olur. Araba Sevdası bu dergide tefrika edilmeye başlanır. ◦ Servet-i Fünûn hareketinin sonrasında Ekrem'i edebî çevrede pek göremeyiz. O, bu yıllarda pek sevdiği oğlu Nijad ile Büyük Ada'da mutlu bir hayat sürmekteydi. Ne var ki bu mutluluk uzun sürmedi. Nijad'ın ölümü (1 Mart 1898) ona büyük bir darbe oldu ve şair bir tür inzivaya çekildi. Bu durum, II. Meşrutiyete kadar sürdü ve II. Meşrutiyetin ilânı ile ilk kurulan Kâmil Paşa kabinesinde "Evkaf Nazırlığı" teklif edildiyse de o, bu görevi kabul etmedi. İkinci kurulan hükümette "Maarif Nazırlığı" söz konusu oldu, onu da istemedi ve bunun üzerine "A'yân Âzalığı"na getirildi (28 Kasım 1908), ölünceye kadar da bu görevde kaldı. Servet-i Fünun Dergisi
  • 8. ◦ Recaî-zade M.Ekrem, Şinasi ile başlayan ve Namık Kemal ile önemli gelişmeler kaydeden Türk edebiyatının değişme ve gelişmesinde emeği geçen şahsiyetlerin başında gelir. O, ustalarının attığı ilk adımları, iyi kavramış ve değerlendirmiş bir sanatçı olarak, Abdülhak Hâmit ile birlikte, dönemin ikinci yarısında, yeni bir edebî zevk ve anlayış ile edebiyatımıza değişik bir çehre ve yön kazandırmasını becerebilmiş bir yetenektir. ◦ O, "Mekteb-i Mülkiye"de başlayan hocalığı ile, bu okulda okutulmak üzere kaleme aldığı Ta'lim-i Edebiyyat adlı eserinden başlayarak, III. Zemzeme adlı şiir kitabı için kaleme aldığı önsözde, Menemenli-zade Mehmet Tahir'in Elhan adlı şiir kitabını değerlendirmek için yazdığı Takdir-i Elhan'da, Pejmürde'de ve yeni yetişen gençlerin eserlerine yazdığı takrizlerden oluşan Takrizat'ta sanat ve edebiyat üzerine olan görüşlerini ve düşüncelerini genişçe vermeye çalışmıştır. Gerek bu yazıları ve gerekse Mülkiye'deki hocalığı ile edebî çevrede "üstad" olarak tanınan ve anılan şair, edebiyat ve şiir üzerinde değerlendirmeler yaparken batılı yazarlardan büyük ölçüde etkilenmiş, yeni yetişenleri de o anlayışla yönlendirmeye çalışmıştır. ◦ Ekrem'in denediği yeni bir edebî tür de tiyatrodur. Dört piyes denemesinin ilk ikisi, Afife Anjelik ile Atala batı kaynaklıdır. Tek romanı Araba Sevdası, romantizmden realizme geçişin bir örneği olurken aynı zamanda gençlerin yanlış eğitilmesi ve batılı yaşayışa şuursuzca özenmenin yaratabileceği felâketleri işlemesi ile bir sosyal tenkit romanı olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu romanda yarattığı Bihruz Bey tipi, Hüseyin Rahmi'nin Şöhret Bey'inden geçerek Ömer Seyfettin'in Efruz Bey'-ine kadar uzanan bir etki gücüne sahiptir. Ayrıca yazar bu eseri yazdığı dönemde ailesini karşısına almış ve baba mirasından olacağını bile bile eserini yazmaya devam etmiştir. ◦ Kendisinin yetkin tiyatro oyunu olarak bilinen Çok Bilen Çok Yanılır, ise ölümünden sonra yayımlandı.
  • 9. Namık Kemal Şinasi Tevfik Fikret Servet-i Fünun edebiyatının kurucusu olan Tevfik Fikret, Ekrem’in Galatasaray Lisesi’nden öğrencisidir.
  • 10. KAFİYE TARTIŞMASI Muallim Naci Recaizade Mahmut Ekrem
  • 11. Edebiyatımızda ''kafiye göz için mi kulak için mi tartışması'' "abes-muktebes" kelimeleri yüzünden çıkmıştır. Recaizade Mahmut Ekrem'le (ZEMZEME), Muallim Naci (DEMDEME), tartışmanın taraflarıdır. Demdeme ve Zemzeme adlı eserlerde cereyan etmiştir. Eski-yeni edebiyat tartışması da denir. Zemzeme sözlük anlamı: Şırıltı; mecazî anlamda ise nağmeli ve uyumlu söz anlamına gelmektedir. Demdeme sözlük anlamı: Hoşa gitmeyen sözler; hiddetli gürültülü ses. Zemzeme, Recaizade Mahmut Ekrem tarafından yazılmış 3 ciltlik şiir serisidir. Recaizade Mahmut Ekrem, Zemzeme eserini yazdıktan sonra eski-yeni çatışmasında yenilikçi tarafı seçmiştir. Zemzeme kitabının önsözü Servet-i Fünun akımının öncüsü olarak da görülür. Eski şiir anlayışının (Divan şiiri) takipçisi olarak bilinen Muallim Naci, Zemzeme'ye karşılık olarak Demdeme adlı eserini yazar. Zemzeme-Demdeme çatışması ve etrafında gelişenler edebiyat çevrelerini uzun süre meşgul etmiştir. Abes ve muktebes kelimeleri ses olarak benzeşse de son harfleri bakımından ayrışmaktalar. Zira Mehmet Tahir, Hasan Asaf'a ait “Zerre-i nurundan iken muktebes Mihr ü mehe etmek işaret abes” mısralarında son sözcüklerin Arap alfabesine göre iki ayrı harfle (se ‫ث‬ve sinle ‫س‬ yazılmasından dolayı uyaklı olmadığını ileri sürmüştür. Bundan sonra Ekrem Bey'le aynı fikirde olanlar Edebiyat-ı Cedîd çerçevesinde kulak için uyak uygulamasını sürdürmüşlerdir. Latin alfabesinin kabulünden sonra da bu tartışma tamamen geçerliliğini yitirmiştir. Abes-muktebes ikilisi cinaslı kafiye olmuştur. Abes-muktebes tartışması uyak tartışmasının yanı sıra Türk edebiyatında eleştiri türünün gelişmesine de katkıda bulunmuştur.
  • 12.
  • 13. ESERLERİ ŞİİR: Nağme-i Seher (1871) Yadigâr-ı Şebâb (1873) Zemzeme (3 cilt, 1883-1885) Tefekkür (düzyazı ile karışık, 1888) Pejmürde (düzyazı ile karışık, 1893) Nijad Ekrem (2 cilt, anılarla birlikte, 1900-1910) Nefrin (1914) ROMAN: Araba Sevdası (1896-1963) ÖYKÜ: Saime (1888) Muhsin Bey Yahut Şairliğin Hazin Bir Neticesi (1890) Şemsa (1895) OYUN: Afife Anjelik (1870) Atala Yahut Amerikan Vahşileri (1873) Vuslat Yahut Süreksiz Sevinç (1874) Çok Bilen Çok Yanılır (1916) DÜZYAZI: Talim-i Edebiyat (1872) Takdir-i Elhan (1886) Kudemaden Birkaç Şair (1888) Takrizat (1896)
  • 14. Recaizade Mahmut Ekrem Eserleri Araba Sevdası Atala: (Amerika Vahşileri) adlı eseri, Fransız romantiklerinden Chateaubriand’ın aynı adlı romanının tiyatroya uyarlanmış biçimidir. Türk edebiyatında romandan tiyatroya çevrilen ilk eserdir. Talim-i Edebiyat: Edebiyat ile ilgili teorik bilgilerin verildiği bir ders kitabıdır. Günümüzdeki ders kitaplarının temeli Talim-i Edebiyat’a dayanır.
  • 15. Ah Nijad! Hasret beni cayır cayır yakarken Bedenimde buzdan bir el yürüyor. Hayaline çılgın çılgın bakarken Kapanası gözümü kan bürüyor. Dağda kırda rasgetirsem bir dere Gözyaşlarım akıtarak çağlarım. Yollardaki ufak ufak izlere Senin sanıp bakar bakar ağlarım. Güneş güler, kuşlar uçar havada, Uyanırlar nazlı nazlı çiçekler.. Yalnız mısın o karanlık yuvada? Yok mu seni bir kayırır, bir bekler? Can isterken hasret odiyle yansın, Varlık beni alil alil sürüyor. Bu kaygıya yürek nasıl dayansın? Bedenciğin topraklarda çürüyor! Bu ayrılık bana yaman geldi pek, Ruhum hasta, kırık kolum kanadım. Ya gel bana, ya oraya beni çek, Gözüm nuru oğulcuğum, Nijad'ım!
  • 16. Kısaca özetleyecek olursak; ◦ Tanzimat ikinci dönemini başlatan sanatçıdır. Döneminde üstat olarak tanınır. ◦ Edebiyat kuramcısı olarak yeniliklere öncülük etmiştir. Yol göstericiliğiyle öne çıkan sanatçı, Servetifünûn Döneminin oluşmasını sağlamıştır. ◦ Eski edebiyatı savunanlara karşı yeni edebiyatı savunmuştur. Divan edebiyatını savunan Muallim Naci ile kafiye ve edebiyat konusunda tartışmalara girmiştir. Muallim Naci’nin göz için uyak anlayışına karşı «kulak için uyak» anlayışını benimsemiştir. Girdiği edebiyat tartışmalarıyla Edebiyat-ı Cedide akımının doğmasına zemin hazırlamıştır ◦ Şiirle ilgili görüşlerini ve eleştirilerini Zemzeme adlı şiir kitabının ön sözünde açıklamıştır. ◦ Şiirle ilgili görüşleri: “Şiirin tek gayesi güzelliktir. Şiirin gayesi olan güzellik tabiat ve insandadır.” Ona göre “Güzel olan her şey şiirin konusu olabilir.” Güzellik gerçeğe uygun olmalıdır. Bu, gerçek sanatın gerçeğidir. “İnsanı düşündüren, insana hüzün veren şiir güzel şiirdir.” Yazar “fikri, hissi ve hayali” olmak üzere üç güzellik olduğunu söyler. "Zerrattan şumusa (karış) kadar her güzel şey şiirdir" (Takdîr-i Elhan, s. 9) diyen şair, şiirde konu zenginliği yaratmıştır. ◦ Şiirlerinde romantizm akımının etkisi görülür. ◦ "Sanat sanat içindir" anlayışını savunmuştur. ◦ “Aşk” ve “doğa” şiirlerindeki başlıca temalardır. Yaşamındaki üzücü olaylardan dolayı acı ve keder konusunu da sıkça işlemiştir. Genç yaşta ölen çocuklarının etkisiyle ölüm konusuna da sıkça yer vermiştir. Ölümü hatırlatan doğa manzaraları, romantik ögeler, hüzünlü duygular şiirlerinde sıkça işlenen temalardır. ◦ Hece ölçüsüyle de şiirler yazan sanatçı, çoğunlukla aruz ölçüsünü kullanmıştır. ◦ Roman ve öykülerinde realizm akımının etkisinde kalmıştır.
  • 17. KAYNAKÇA ◦ http://www.idildergisi.com/makale/pdf/1345150236.pdf ◦ http://www.edebiyatogretmeni.org/recaizade-mahmut-ekrem/ ◦ http://tarihvemedeniyet.org/2009/09/zemzeme-demdeme-tanzimat-doneminde-hararetli-bir-tartirsma.html ◦ http://www.xn--edebiyatgretmeni-twb.net/recaizade_mahmut_ekrem.htm ◦ https://tr.wikipedia.org/wiki/Recaizade_Mahmud_Ekrem ◦ http://www.turkcebilgi.com/recaizade_mahmut_ekrem ◦ http://www.antoloji.com/ah-nijad-siiri/