SlideShare a Scribd company logo
1 of 10
Download to read offline
1
Güncel konularla her Çarşamba
Pazar günü Almanya’da üç eyalette yapılan
ve Merkel'in göçmen politikası ile ilgili bir
referandum haline dönüşmüş seçimlerin en
net sonucu, Almanya’nın artık çok daha
parçalı ve keskince ayrışmış bir politik
yapıyla 2017’deki federal seçimlere gidecek
oluşu. Avrupa’nın başka ülkelerinde ve
ABD’nin 2016 başkanlık seçimlerinde izlenen
bu dalga, küresel ekonomik kriz sonrasında
dünyanın politik çizgisinde önemli
kaymaların gerçekleştiğine işaret ediyor.
Küresel krizin etkilerinden sıyrılabilmek,
büyümeyi yeniden gelişmiş ekonomilere
krizi öncesi patikada getirebilmek için gerekli
olduğu tartışılan maliye politikalarına olan
ihtiyacı; bir de ekonomik sıkıntıların politik
söylemde yarattığı zehirli ayrıştırıcı hava
açısından değerlendirmekte de fayda var.
Mevcut yerleşik düzen partileri büyük
sorunların çözümünde yetersiz kaldıkça,
seçmenlerin alternatif parti arayışları
güçleniyor ve AfD gibi radikal sağ partilere
doğru savrulmaları ile sonuçlanabiliyor.
Keza, ekonomik sıkıntılar “ötekileştirmeyi”
seçmende korkular üzerinden karşılığı olan
daha popüler bir araç getirerek dünyanın
giderek daha tekinsiz bir yer haline
gelmesine neden oluyor.
Almanya… aşırı sağın
güçlendiği seçimlerden
sonra…
Almanya'da geçtiğimiz Pazar
günü üç eyalette, Eyalet
Parlamentosu seçimleri yapıldı.
Normal şartlar altında bu
16 Mart 2016
seçimlerde bakılacak olan
sadece ayrı ayrı eyaletlerin
yönetiminde hangi partinin
veya koalisyonların hakim
olacağı olurdu. Fakat geçen
sene 1,1 milyon Suriyeli
sığınmacıyı kabul eden
Haftanın Ortası
Grafik 1: Almanya’da Üç Eyalette Seçimler 13 Mart 2016
Kaynak: BBC, Egeli & Co.
2
Almanya’da bu seçimin
önemi farklıydı.
Keza, üç eyalette
gerçekleşen seçim Hristiyan
Demokrat Birlik Partisi
(CDU) lideri ve Şansölye
Angela Merkel'in federal
düzeyde tartışma konusu
olan göçmen politikası ile
ilgili bir referandum haline
dönüşmüştü.
Seçimden hemen bir gün
önce Merkel, sığınmacı
sayısına üst sınır
getirilmemesi, “açık sınırlar”
politikasının devamı ve
Türkiye ile işbirliği gibi
konularda tutumunu
değiştirmeyeceğini
açıklayarak seçimlere girdi.
En son 2011’de seçimlerin
yapıldığı söz konusu üç
eyalet: Baden Württemberg
(1), Rheinland Pfalz (2) ve
Saksonya Anhalt (3). Bu üç
bölgedeki kayıtlı seçmen
sayısının toplamın %12’sine
karşılık gelen yüksekliği
16 Mart 2016
nedeniyle hafta sonu
tamamlanan seçimler "süper
pazar" olarak da anılıyor
Almanya’da. Buradan çıkan
sonuçlar genellikle de ilerleyen
dönemlerde Alman siyasetinde
etkili oluyor.
Seçimin öncesinde anketler
iktidardaki koalisyon ortakları
CDU ve Sosyal Demokrat
Parti'nin (SPD) önemli oy
kaybına uğrayacağını; aşırı
sağcı Almanya için Alternatif
Partisi (AfD)oylarının da büyük
oranda yükseleceğini
gösteriyordu.
Ve Pazar gecesi CDU/
Merkel kan kaybederken,
göçmen karşıtı popülist
politikalarıyla taraftar
çeken AfD gerçekten de
beklenmedik ölçüde
güçlendi.
AfD 2013 yılında Avrupa’daki
krizde Alman hükümetinin
kurtarma paketlerine karşı
tavır alan birkaç ekonomist
tarafından kurulmuştu.
Temmuz 2015’te parti
liderliğini ele geçiren Frauke
Petry, partiyi hızla anti-
göçmen/anti-İslam zenofobik
bir söyleme büründürerek
aşırı sağ kanada çekti. 2011
seçimlerinde var olmayan
AfD’nin Pazar günü
seçimlerden her üç eyalette
de çift haneli oy alarak
çıkması ise Almanya’da ve
Avrupa’nın genelinde büyük
bir tartışma başlattı. Hatta
ABD’de Cumhuriyetçilerin
aday adayı popülist/ faşist
Trump’ın yükselişine denk
geldiğinden dünya çapğında
ilgi çekti Alman eyalet seçim
sonuçları. Keza, son yıllarda
Fransa, Macaristan, Hollanda,
Slovakya gibi birçok Avrupa
devletinde yükseliş eğiliminde
olan aşırı sağ partiler; şimdiye
kadar Nazi geçmişi nedeniyle
Almanya’da II.Dünya
Savaşı’ından bu yana %5’ten
fazla destek bulamamışlardı.
AfD’nin Pazar günü her üç
3
eyaletten de çift haneli oy
alması, bu çerçevede AB’nin
en güçlü ekonomisi olan ve
AB’ye yön veren Almanya’nın
geleceği konusunda endişeler
yarattı.
Avrupa’nın ekonomik
anlamda en büyük devleti
olan, AB projesinin mimarı
Almanya’da aşırı sağ bir
partinin böylesine hızla
yükselişini kavramak,
Avrupa’nın nereye doğru
gitmekte olduğunu
değerlendirebilmek adına
çok önemli. Merkel’in
kendi partisi içinden bile
yükselen muhalefete rağmen
sınırsız sığınmacı alma
politikasına referandum
haline gelen eyalet seçimleri,
gerçekten Almanya’dan tüm
dünya açısından tehdit edici
olacak şekilde faşist bir
söylemin yükseldiğine mi
işaret; yoksa 1 milyondan
fazla sığınmacı sonrası işlerin
biraz daha organize
16 Mart 2016
Kaynak: The Economist , Egeli & Co.
Grafik 2: Almanya Eyalet Seçimleri 2011-2016 Sandalye Dağılımları
4
yürütülmesi konusunda
seçmenden bir uyarı mı
sadece?
Bu soruların cevaplarını
anlayabilmek önemli.
AfD'nin yükselişi önemli
ancak detaylara da
dikkat…
Bundan ün sene önce
olmayan bir partinin aşırı
sağ söyleme kaymasını
izleyen dokuz aylık sürede
girdiği ilk seçimlerde çift
haneli destek alması
elbette Almanya adına,
16 Mart 2016
Avrupa adına dikkat çekici;
rahatsız edici.
Keza AfD, Ekonomik durumun
iyi olduğu ancak her iki
Alman'dan birinin sığınmacılar
nedeniyle kiraların ve suçların
artmasından ve İslam'ın nüfuz
kazanmasından endişe ettiği
Batı Almanya'nın Baden
Württemberg’de %15,1;
Rheinland Pfalz’da %12,6 ve
Almanya'nın doğusundaki daha
fakir Saksonya Anhalt’da şok
edici kuvvette %24,2 oy
alabildi.
Sıfırdan gelen AfD mevcut
başarısına rağmen, üç
eyaletten hiçbirinde
yönetimde söz hakkı elde
edebilecek desteği de
yakalayamadı. Buna rağmen,
her üç eyaletin meclislerinde
de önemli bir varlık sahibi
haline geldi.
İlginç bir nokta her üç
eyalette de seçmen katılım
oranının bir önceki seçime
göre 10 puan civarında
artması; seçimlere katılmaya
karar veren bu yeni grubun da
AfD’yi desteklemeyi tercih
etmesi.
Bu tabi her üç bölgede de
Merkel’in CDU’sunun oy
kaybetmediği anlamına
gelmiyor.
CDU uzun zamandır kalesi
olarak görülen Baden-
Württemberg'de 2011
seçimlerine kıyasla 12 puan
oy kaybetti ve 1952 yılından
bu yana bu eyalette ilk kez
birinci olamadı. Fakat bu
bölgede dikkat çekici nokta,
Kaynak: DW, Egeli & Co.
Grafik 3: Almanya 13 Mart Pazar Eyalet Seçim Sonuçları-1
5
CDU adayının Merkel’in
sığınmacı politikasını
desteklemediğini
açıklamasıydı. Aksine,
Alman Yeşiller Partisi’nin
Baden-Württemberg adayının
Merkel’in sınırsız sığınmacı
politikasına destek atması,
sol kanattan Yeşiller’in
adayının CDU bölgesi olarak
bilinen eyalette desteğinin
artması ile sonuçlandı.
Kısaca, ilk bakışta Baden-
Württemberg'de 12 puan oy
kaybeden CDU; sanki
Merkel’in sığınmacı
politikasının bedelini ödemiş
16 Mart 2016
gibi görünebilse de; gerçek
farklı. Evet, aşırı sağcı parti
bu bölgede de varlığını artırdı
ancak, Merkel’in politikasını
desteklemeyen CDU adayı
aşırı oy kaybederken,
Merkel’in politikasını
destekleyen Yeşiller Partisi
adayı da oy kazanmış oldu.
AfD’nin “Sığınmacı Kaosunu
Durdurun” sloganıyla %24 oy
aldığı eskinin komünist
Almanya’sına ait Saksonya
Anhalt’da 2,5 puan oy
kaybeden CDU aynı zamanda
tek parti hükümeti
pozisyonunu da kaybetti.
Benzer bir durum Rheinland
Pfalz eyaletinde de
izlenmekte. CDU’nun 3,2 puan
oy kaybına karşın koalisyon
ortağı SPD oylarını artırmış
Grafik 4: Almanya 13 Mart Pazar Eyalet Seçim Sonuçları-2
Kaynak: DW, Egeli & Co.
Grafik 5: Almanya 13 Mart Pazar Eyalet Seçim Sonuçları-3
Kaynak: DW, Egeli & Co.
6
olsa da, klasik %70 civarında
CDU+SPD koalisyonu bu
seçimlerden çıkmadı. Bunun
anlamı da AfD’nin yönetime
giremediği ortamda ikili yerine
üçlü koalisyonların gündeme
gelebileceği ve tabi
sığınmacılar konusunda ortak
zemin yakalanması gereği.
Eyalet Meclisi’ne güçlü bir
adım atan AfD’nin ileride %5
barajı aşarak Federal Meclis’e
de girip, Avrupa’ya yön veren
Almanya’nın yönünü
belirleyebilecek bir noktaya
ulaşması şimdi endişe
kaynağı.
Peki, Almanya gerçekten
aşırı sağ-ırkçı söylemin
koalisyon ortağı olarak
sesini duyuracağı, günlük
politikaları etkileyeceği
böyle bir noktaya
varılabilir mi?
AfD'nin yükselişi kitle
partilerini nasıl
16 Mart 2016
etkileyecek?
Pazar günü yapılan
seçimler ne CDU’dan
ayrılma ne de AfD’de
birleşme tercihlerinin içten
ve kalıcı bir şekilde
yapıldığına henüz işaret
etmiyor. Koalisyon
ortaklarının seçmenlerini nasıl
geri kazanabilecekleri
yönünde yeni fikirler
geliştirmesi gereği en çok
konuşulan konulardan olsa
da, Merkel ve çevresi
sığınmacı krizinin üstesinden
gelinmesi halinde,
seçmenlerin kitle partilerine
dönüş yapacağını düşünüyor.
Merkel’in kısa vadede kayda
değer bir rakibi bulunmuyor;
ancak bir sene içinde ülkeye
kabul edilen 1 milyon
sığınmacının yarattığı
karışıklığı daha güçlü
yönetebilmesi önemli. Bu
açıdan Türkiye-AB arasında
Merkel’in önderliğinde
sağlanmaya çalışılan
sığınmacılar konusundaki
anlaşma Merkel’in politik
geleceği açısından büyük
önem taşıyor. Türkiye’nin
isteklerinin birçok AB
ülkesinde kabul görmemekte
oluşu bir yana; AB
ülkelerinden önemli kısmının
Merkel’in sığınmacıları
paylaşma planına karşı olması
da ayrı bir sorun kaynağı.
Anlaşma hakkında çok çeşitli
çevrelerden yapılan eleştiriler
bir yana, Merkel’in Suriye
krizi ile birlikte gelen
sığınmacı akınını politik
geleceği açısından yönetmeye
çalışması fakat bu insanlara
Almanya’nın kapılarını
kapatmayacağını ısrarla
vurgulaması, herhalde çehresi
yükselen sağ akımla
değişmekte olan Avrupa’da
kayda değer bir duruş her
şeye rağmen.
Buna karşın, şimdilik
sığınmacıların yarattığı
716 Mart 2016
Kaynak: BBC, Egeli & Co.
Grafik 6: Avrupa’da Yükselen Aşırı Sağ Partiler
(Kırmızı noktalılar hükümette ortak veya tek parti; sarılar ise mecliste varlıklarını gösteriyor)
8
sıkıntılara karşı protesto
oylarının birleştiği aşırı sağ,
popülist AfD’nin lideri Petry;
gelecek yıllarda yerleşik kitle
partilerini zorlamayı hedef
edinmiş durumda. AfD’nin
tepkisellikle mi yükseldiği
yoksa Avrupa’da başka
ülkelerde izlendiği gibi
yükselen yabancı düşmanlığı
dalgasının Alman temsilcisi
olup olmadığını zaman
gösterecek. Ancak, Frauke
Petry Hanım’ın liderliğindeki
partinin iddiası, Nazi
geçmişinden utanan Alman
hükümetlerinin gereğinden
fazla yumuşak bir tonla ülkeyi
yönetmekte oldukları uzun
zamandır. AfD’nin iddiası ise
bu tonun artık değişmesi
gerektiği; illegal sığınmacıların
gerekirse polis tarafından
vurularak durdurulması
gerektiği çünkü Alman sosyal
düzeninin ve ekonomisinin
gelen sığınmacılarla tehdit
altında olduğu. Almanya’da
16 Mart 2016
yükselen faşizmin temsilcisi
Petry daha da ileri giderek
Almanya’nın göçmen ve
sığınmacılara ihtiyaç
duymaması için Almanların en
az üç çocuk doğurmalarını da
önermekten geri kalmadı.
Eyalet seçimlerinin
sonuçlarına bakarak bu faşist
söylemlerin Almanya’da bir
karşılığının olduğu kesin.
Pazar günkü seçimlerin en
net sonucu, Almanya’nın
artık çok daha parçalı ve
çok daha keskince ayrışmış
bir politik yapıyla
2017’deki federal
seçimlere gidecek oluşu.
Avrupa’da merkezi temsil
eden partilerinin artık daha
sert milliyetçi bir
muhalefetle başa çıkmak
zorunda kalacakları da işin
bir ayrı boyutu. Avrupa’nın
başka ülkelerinde ve
ABD’nin 2016 başkanlık
seçimlerinde izlenen bu
dalga, küresel ekonomik
kriz sonrasında dünyanın
politik çizgisinde önemli
kaymaların gerçekleştiğine
işaret ediyor.
Küresel krizin etkilerinden
sıyrılabilmek, büyümeyi
yeniden gelişmiş
ekonomilere krizi öncesi
patikada getirebilmek için
gerekli olduğu tartışılan
maliye politikalarına olan
ihtiyacı; bir de ekonomik
sıkıntıların politik
söylemde yarattığı zehirli
ayrıştırıcı hava açısından
değerlendirmekte de fayda
var. Mevcut yerleşik düzen
partileri büyük sorunların
çözümünde yetersiz
kaldıkça, seçmenlerin
alternatif parti arayışları
güçleniyor ve AfD gibi
radikal sağ partilere doğru
savrulmaları ile
sonuçlanabiliyor.
9
Keza, ekonomik sıkıntılar
“ötekileştirmeyi”
seçmende korkular
üzerinden karşılığı olan
daha popüler bir araç
getirerek dünyanın giderek
daha tekinsiz bir yer haline
gelmesine neden oluyor.
16 Mart 2016
1016 Mart 2016
Bu doküman Egeli & Co. Portföy Yönetim A.S. (“Egeli & Co.“ Mersis No: 0-3254-1422-0400018) tarafından hazırlanmıştır. Egeli & Co. SPK
düzenlemelerine tabi ve SPK tarafından düzenlenen yetki belgesine sahip, kendine değer yaratmaya adamış bağımsız bir portföy yönetim
şirketidir. (Yetki belgeleri: 03.11.2010 PYS./PY. 35/946 ve 03.11.2010 PYS./YD. 15/946). Portföy yönetimi ve yatırım danışmanlığı hizmeti
veren Egeli & Co. 2002 yılından bu yana, dürüst ve seçkin yaklaşımı ile yerli ve yabancı kurumsal yatırımcılara, aile şirketlerine ve özel
bireysel portföylere hizmet etmektedir. Başarısı, yatırımcıları için yurtiçi ve yurtdışında geliştirdiği finansal ürünler ile değer yaratma
becerisinden gelmektedir. Egeli & Co.’yu diğerlerinden ayıran fark alternatif varlık sınıflarına ve yatırım temalarına odaklanmasıdır. Egeli &
Co. Türk sermaye piyasalarındaki alternatif yatırım temaları alanında bulunan geniş bilgi, tecrübe ve geçmiş performansı ile yatırımcıları için
uzun vadeli yatırımlarla önemli getiriler yaratmaktadır.
YASAL UYARI:
Bu rapor ve yorumlardaki yazılar, bilgiler ve grafikler, ulaşılabilen kaynaklardan iyi niyetle ve doğruluğu, geçerliliği, etkinliği velhasıl her ne
şekil, suret ve nam altında olursa olsun herhangi bir karara dayanak oluşturması hususunda herhangi bir teminat, garanti oluşturmadan,
yalnızca bilgi edinilmesi amacıyla derlenmiştir. Bu belgedeki bilgilerin doğruluğu, güvenirliliği ve güncelliği hakkında gerekli özeni göstermekle
birlikte bu bilgilerin güvenirliliği, doğruluğu, güncelliği ve eksiksizliği hakkında hiçbir garanti vermemektedir. (Varsa) Yürürlükteki herhangi bir
yasa veya düzenleme ile sorumluluğun sınırlandırması ölçüde tasarruf olarak, Egeli & Co., yöneticileri, çalışanları, temsilcileri ve ajansları bu
belgenin içeriği, hatası veya eksiklerinden ya da bu bilgilere dayanılarak yapılan işlemlerden doğacak her türlü maddi/manevi zararlardan
(ihmal olup olmadığı ya da başka bir şekilde olursa da) ve her ne şekilde olursa olsun üçüncü kişilerin uğrayabileceği her türlü zararlardan
dolayı sorumlu tutulamaz. Herhangi bir şirket, sektör, hisse veya yatırım için detaylı ve tam bir analiz değildir. Egeli & Co. her an, hiçbir şekil
ve surette ön ihbara ve/veya ihtara gerek kalmaksızın söz konusu bilgileri, tavsiyeleri değiştirebilir ve/veya ortadan kaldırabilir. Bu rapor
hangi amaçla olursa olsun çoğaltılamaz, dağıtılamaz ve yayınlanamaz.
İletişim: Güldem Atabay Şanlı
Direktör, Araştırma ve Strateji
+90 212 343 06 26
guldem.atabaysanli@egelico.com

More Related Content

Viewers also liked

Viewers also liked (19)

Robot Man
Robot ManRobot Man
Robot Man
 
Etkili Sunum teknikleri | Mehmet Erdem Tokuş
Etkili Sunum teknikleri  | Mehmet Erdem TokuşEtkili Sunum teknikleri  | Mehmet Erdem Tokuş
Etkili Sunum teknikleri | Mehmet Erdem Tokuş
 
Cotxes tuning
Cotxes tuningCotxes tuning
Cotxes tuning
 
EGC Portföy Yönetimi - Dinamik Fon Sepeti Fonu
EGC Portföy Yönetimi -  Dinamik Fon Sepeti FonuEGC Portföy Yönetimi -  Dinamik Fon Sepeti Fonu
EGC Portföy Yönetimi - Dinamik Fon Sepeti Fonu
 
Cv
CvCv
Cv
 
Karlıi ve Surdurulebilir Buyume Stratejisi
Karlıi ve Surdurulebilir Buyume StratejisiKarlıi ve Surdurulebilir Buyume Stratejisi
Karlıi ve Surdurulebilir Buyume Stratejisi
 
Physics study
Physics studyPhysics study
Physics study
 
CADENAS PARTsolutions - Stratejik Parça Yönetim Sistemi
CADENAS PARTsolutions - Stratejik Parça Yönetim SistemiCADENAS PARTsolutions - Stratejik Parça Yönetim Sistemi
CADENAS PARTsolutions - Stratejik Parça Yönetim Sistemi
 
Egeli co haftanınortası_06042016
Egeli co haftanınortası_06042016Egeli co haftanınortası_06042016
Egeli co haftanınortası_06042016
 
Egeli co agricapital_160415_eng
Egeli co agricapital_160415_engEgeli co agricapital_160415_eng
Egeli co agricapital_160415_eng
 
EgeliCo Tarım Raporu_2015
EgeliCo Tarım Raporu_2015EgeliCo Tarım Raporu_2015
EgeliCo Tarım Raporu_2015
 
Odev2
Odev2Odev2
Odev2
 
Kuruluşundan günümüze cumhuriyetin tarım politikaları_ ilbaş_ pdf
Kuruluşundan günümüze cumhuriyetin tarım politikaları_ ilbaş_ pdfKuruluşundan günümüze cumhuriyetin tarım politikaları_ ilbaş_ pdf
Kuruluşundan günümüze cumhuriyetin tarım politikaları_ ilbaş_ pdf
 
NBB Advisors Turkiye Sunum
NBB Advisors Turkiye SunumNBB Advisors Turkiye Sunum
NBB Advisors Turkiye Sunum
 
Egeli co haftanın ortası_ 30 mart 2016
Egeli co haftanın ortası_ 30 mart 2016Egeli co haftanın ortası_ 30 mart 2016
Egeli co haftanın ortası_ 30 mart 2016
 
Isletme 1 Ders 3
Isletme 1 Ders 3Isletme 1 Ders 3
Isletme 1 Ders 3
 
EgeliCo AgroGüncel 160415
EgeliCo AgroGüncel 160415EgeliCo AgroGüncel 160415
EgeliCo AgroGüncel 160415
 
Research and life
Research and lifeResearch and life
Research and life
 
EİB İsrail Tarım Semineri Netafim Sunumu
EİB İsrail Tarım Semineri Netafim SunumuEİB İsrail Tarım Semineri Netafim Sunumu
EİB İsrail Tarım Semineri Netafim Sunumu
 

EgeliCo Haftanın Ortası_ 16 Mart 2016

  • 1. 1 Güncel konularla her Çarşamba Pazar günü Almanya’da üç eyalette yapılan ve Merkel'in göçmen politikası ile ilgili bir referandum haline dönüşmüş seçimlerin en net sonucu, Almanya’nın artık çok daha parçalı ve keskince ayrışmış bir politik yapıyla 2017’deki federal seçimlere gidecek oluşu. Avrupa’nın başka ülkelerinde ve ABD’nin 2016 başkanlık seçimlerinde izlenen bu dalga, küresel ekonomik kriz sonrasında dünyanın politik çizgisinde önemli kaymaların gerçekleştiğine işaret ediyor. Küresel krizin etkilerinden sıyrılabilmek, büyümeyi yeniden gelişmiş ekonomilere krizi öncesi patikada getirebilmek için gerekli olduğu tartışılan maliye politikalarına olan ihtiyacı; bir de ekonomik sıkıntıların politik söylemde yarattığı zehirli ayrıştırıcı hava açısından değerlendirmekte de fayda var. Mevcut yerleşik düzen partileri büyük sorunların çözümünde yetersiz kaldıkça, seçmenlerin alternatif parti arayışları güçleniyor ve AfD gibi radikal sağ partilere doğru savrulmaları ile sonuçlanabiliyor. Keza, ekonomik sıkıntılar “ötekileştirmeyi” seçmende korkular üzerinden karşılığı olan daha popüler bir araç getirerek dünyanın giderek daha tekinsiz bir yer haline gelmesine neden oluyor. Almanya… aşırı sağın güçlendiği seçimlerden sonra… Almanya'da geçtiğimiz Pazar günü üç eyalette, Eyalet Parlamentosu seçimleri yapıldı. Normal şartlar altında bu 16 Mart 2016 seçimlerde bakılacak olan sadece ayrı ayrı eyaletlerin yönetiminde hangi partinin veya koalisyonların hakim olacağı olurdu. Fakat geçen sene 1,1 milyon Suriyeli sığınmacıyı kabul eden Haftanın Ortası Grafik 1: Almanya’da Üç Eyalette Seçimler 13 Mart 2016 Kaynak: BBC, Egeli & Co.
  • 2. 2 Almanya’da bu seçimin önemi farklıydı. Keza, üç eyalette gerçekleşen seçim Hristiyan Demokrat Birlik Partisi (CDU) lideri ve Şansölye Angela Merkel'in federal düzeyde tartışma konusu olan göçmen politikası ile ilgili bir referandum haline dönüşmüştü. Seçimden hemen bir gün önce Merkel, sığınmacı sayısına üst sınır getirilmemesi, “açık sınırlar” politikasının devamı ve Türkiye ile işbirliği gibi konularda tutumunu değiştirmeyeceğini açıklayarak seçimlere girdi. En son 2011’de seçimlerin yapıldığı söz konusu üç eyalet: Baden Württemberg (1), Rheinland Pfalz (2) ve Saksonya Anhalt (3). Bu üç bölgedeki kayıtlı seçmen sayısının toplamın %12’sine karşılık gelen yüksekliği 16 Mart 2016 nedeniyle hafta sonu tamamlanan seçimler "süper pazar" olarak da anılıyor Almanya’da. Buradan çıkan sonuçlar genellikle de ilerleyen dönemlerde Alman siyasetinde etkili oluyor. Seçimin öncesinde anketler iktidardaki koalisyon ortakları CDU ve Sosyal Demokrat Parti'nin (SPD) önemli oy kaybına uğrayacağını; aşırı sağcı Almanya için Alternatif Partisi (AfD)oylarının da büyük oranda yükseleceğini gösteriyordu. Ve Pazar gecesi CDU/ Merkel kan kaybederken, göçmen karşıtı popülist politikalarıyla taraftar çeken AfD gerçekten de beklenmedik ölçüde güçlendi. AfD 2013 yılında Avrupa’daki krizde Alman hükümetinin kurtarma paketlerine karşı tavır alan birkaç ekonomist tarafından kurulmuştu. Temmuz 2015’te parti liderliğini ele geçiren Frauke Petry, partiyi hızla anti- göçmen/anti-İslam zenofobik bir söyleme büründürerek aşırı sağ kanada çekti. 2011 seçimlerinde var olmayan AfD’nin Pazar günü seçimlerden her üç eyalette de çift haneli oy alarak çıkması ise Almanya’da ve Avrupa’nın genelinde büyük bir tartışma başlattı. Hatta ABD’de Cumhuriyetçilerin aday adayı popülist/ faşist Trump’ın yükselişine denk geldiğinden dünya çapğında ilgi çekti Alman eyalet seçim sonuçları. Keza, son yıllarda Fransa, Macaristan, Hollanda, Slovakya gibi birçok Avrupa devletinde yükseliş eğiliminde olan aşırı sağ partiler; şimdiye kadar Nazi geçmişi nedeniyle Almanya’da II.Dünya Savaşı’ından bu yana %5’ten fazla destek bulamamışlardı. AfD’nin Pazar günü her üç
  • 3. 3 eyaletten de çift haneli oy alması, bu çerçevede AB’nin en güçlü ekonomisi olan ve AB’ye yön veren Almanya’nın geleceği konusunda endişeler yarattı. Avrupa’nın ekonomik anlamda en büyük devleti olan, AB projesinin mimarı Almanya’da aşırı sağ bir partinin böylesine hızla yükselişini kavramak, Avrupa’nın nereye doğru gitmekte olduğunu değerlendirebilmek adına çok önemli. Merkel’in kendi partisi içinden bile yükselen muhalefete rağmen sınırsız sığınmacı alma politikasına referandum haline gelen eyalet seçimleri, gerçekten Almanya’dan tüm dünya açısından tehdit edici olacak şekilde faşist bir söylemin yükseldiğine mi işaret; yoksa 1 milyondan fazla sığınmacı sonrası işlerin biraz daha organize 16 Mart 2016 Kaynak: The Economist , Egeli & Co. Grafik 2: Almanya Eyalet Seçimleri 2011-2016 Sandalye Dağılımları
  • 4. 4 yürütülmesi konusunda seçmenden bir uyarı mı sadece? Bu soruların cevaplarını anlayabilmek önemli. AfD'nin yükselişi önemli ancak detaylara da dikkat… Bundan ün sene önce olmayan bir partinin aşırı sağ söyleme kaymasını izleyen dokuz aylık sürede girdiği ilk seçimlerde çift haneli destek alması elbette Almanya adına, 16 Mart 2016 Avrupa adına dikkat çekici; rahatsız edici. Keza AfD, Ekonomik durumun iyi olduğu ancak her iki Alman'dan birinin sığınmacılar nedeniyle kiraların ve suçların artmasından ve İslam'ın nüfuz kazanmasından endişe ettiği Batı Almanya'nın Baden Württemberg’de %15,1; Rheinland Pfalz’da %12,6 ve Almanya'nın doğusundaki daha fakir Saksonya Anhalt’da şok edici kuvvette %24,2 oy alabildi. Sıfırdan gelen AfD mevcut başarısına rağmen, üç eyaletten hiçbirinde yönetimde söz hakkı elde edebilecek desteği de yakalayamadı. Buna rağmen, her üç eyaletin meclislerinde de önemli bir varlık sahibi haline geldi. İlginç bir nokta her üç eyalette de seçmen katılım oranının bir önceki seçime göre 10 puan civarında artması; seçimlere katılmaya karar veren bu yeni grubun da AfD’yi desteklemeyi tercih etmesi. Bu tabi her üç bölgede de Merkel’in CDU’sunun oy kaybetmediği anlamına gelmiyor. CDU uzun zamandır kalesi olarak görülen Baden- Württemberg'de 2011 seçimlerine kıyasla 12 puan oy kaybetti ve 1952 yılından bu yana bu eyalette ilk kez birinci olamadı. Fakat bu bölgede dikkat çekici nokta, Kaynak: DW, Egeli & Co. Grafik 3: Almanya 13 Mart Pazar Eyalet Seçim Sonuçları-1
  • 5. 5 CDU adayının Merkel’in sığınmacı politikasını desteklemediğini açıklamasıydı. Aksine, Alman Yeşiller Partisi’nin Baden-Württemberg adayının Merkel’in sınırsız sığınmacı politikasına destek atması, sol kanattan Yeşiller’in adayının CDU bölgesi olarak bilinen eyalette desteğinin artması ile sonuçlandı. Kısaca, ilk bakışta Baden- Württemberg'de 12 puan oy kaybeden CDU; sanki Merkel’in sığınmacı politikasının bedelini ödemiş 16 Mart 2016 gibi görünebilse de; gerçek farklı. Evet, aşırı sağcı parti bu bölgede de varlığını artırdı ancak, Merkel’in politikasını desteklemeyen CDU adayı aşırı oy kaybederken, Merkel’in politikasını destekleyen Yeşiller Partisi adayı da oy kazanmış oldu. AfD’nin “Sığınmacı Kaosunu Durdurun” sloganıyla %24 oy aldığı eskinin komünist Almanya’sına ait Saksonya Anhalt’da 2,5 puan oy kaybeden CDU aynı zamanda tek parti hükümeti pozisyonunu da kaybetti. Benzer bir durum Rheinland Pfalz eyaletinde de izlenmekte. CDU’nun 3,2 puan oy kaybına karşın koalisyon ortağı SPD oylarını artırmış Grafik 4: Almanya 13 Mart Pazar Eyalet Seçim Sonuçları-2 Kaynak: DW, Egeli & Co. Grafik 5: Almanya 13 Mart Pazar Eyalet Seçim Sonuçları-3 Kaynak: DW, Egeli & Co.
  • 6. 6 olsa da, klasik %70 civarında CDU+SPD koalisyonu bu seçimlerden çıkmadı. Bunun anlamı da AfD’nin yönetime giremediği ortamda ikili yerine üçlü koalisyonların gündeme gelebileceği ve tabi sığınmacılar konusunda ortak zemin yakalanması gereği. Eyalet Meclisi’ne güçlü bir adım atan AfD’nin ileride %5 barajı aşarak Federal Meclis’e de girip, Avrupa’ya yön veren Almanya’nın yönünü belirleyebilecek bir noktaya ulaşması şimdi endişe kaynağı. Peki, Almanya gerçekten aşırı sağ-ırkçı söylemin koalisyon ortağı olarak sesini duyuracağı, günlük politikaları etkileyeceği böyle bir noktaya varılabilir mi? AfD'nin yükselişi kitle partilerini nasıl 16 Mart 2016 etkileyecek? Pazar günü yapılan seçimler ne CDU’dan ayrılma ne de AfD’de birleşme tercihlerinin içten ve kalıcı bir şekilde yapıldığına henüz işaret etmiyor. Koalisyon ortaklarının seçmenlerini nasıl geri kazanabilecekleri yönünde yeni fikirler geliştirmesi gereği en çok konuşulan konulardan olsa da, Merkel ve çevresi sığınmacı krizinin üstesinden gelinmesi halinde, seçmenlerin kitle partilerine dönüş yapacağını düşünüyor. Merkel’in kısa vadede kayda değer bir rakibi bulunmuyor; ancak bir sene içinde ülkeye kabul edilen 1 milyon sığınmacının yarattığı karışıklığı daha güçlü yönetebilmesi önemli. Bu açıdan Türkiye-AB arasında Merkel’in önderliğinde sağlanmaya çalışılan sığınmacılar konusundaki anlaşma Merkel’in politik geleceği açısından büyük önem taşıyor. Türkiye’nin isteklerinin birçok AB ülkesinde kabul görmemekte oluşu bir yana; AB ülkelerinden önemli kısmının Merkel’in sığınmacıları paylaşma planına karşı olması da ayrı bir sorun kaynağı. Anlaşma hakkında çok çeşitli çevrelerden yapılan eleştiriler bir yana, Merkel’in Suriye krizi ile birlikte gelen sığınmacı akınını politik geleceği açısından yönetmeye çalışması fakat bu insanlara Almanya’nın kapılarını kapatmayacağını ısrarla vurgulaması, herhalde çehresi yükselen sağ akımla değişmekte olan Avrupa’da kayda değer bir duruş her şeye rağmen. Buna karşın, şimdilik sığınmacıların yarattığı
  • 7. 716 Mart 2016 Kaynak: BBC, Egeli & Co. Grafik 6: Avrupa’da Yükselen Aşırı Sağ Partiler (Kırmızı noktalılar hükümette ortak veya tek parti; sarılar ise mecliste varlıklarını gösteriyor)
  • 8. 8 sıkıntılara karşı protesto oylarının birleştiği aşırı sağ, popülist AfD’nin lideri Petry; gelecek yıllarda yerleşik kitle partilerini zorlamayı hedef edinmiş durumda. AfD’nin tepkisellikle mi yükseldiği yoksa Avrupa’da başka ülkelerde izlendiği gibi yükselen yabancı düşmanlığı dalgasının Alman temsilcisi olup olmadığını zaman gösterecek. Ancak, Frauke Petry Hanım’ın liderliğindeki partinin iddiası, Nazi geçmişinden utanan Alman hükümetlerinin gereğinden fazla yumuşak bir tonla ülkeyi yönetmekte oldukları uzun zamandır. AfD’nin iddiası ise bu tonun artık değişmesi gerektiği; illegal sığınmacıların gerekirse polis tarafından vurularak durdurulması gerektiği çünkü Alman sosyal düzeninin ve ekonomisinin gelen sığınmacılarla tehdit altında olduğu. Almanya’da 16 Mart 2016 yükselen faşizmin temsilcisi Petry daha da ileri giderek Almanya’nın göçmen ve sığınmacılara ihtiyaç duymaması için Almanların en az üç çocuk doğurmalarını da önermekten geri kalmadı. Eyalet seçimlerinin sonuçlarına bakarak bu faşist söylemlerin Almanya’da bir karşılığının olduğu kesin. Pazar günkü seçimlerin en net sonucu, Almanya’nın artık çok daha parçalı ve çok daha keskince ayrışmış bir politik yapıyla 2017’deki federal seçimlere gidecek oluşu. Avrupa’da merkezi temsil eden partilerinin artık daha sert milliyetçi bir muhalefetle başa çıkmak zorunda kalacakları da işin bir ayrı boyutu. Avrupa’nın başka ülkelerinde ve ABD’nin 2016 başkanlık seçimlerinde izlenen bu dalga, küresel ekonomik kriz sonrasında dünyanın politik çizgisinde önemli kaymaların gerçekleştiğine işaret ediyor. Küresel krizin etkilerinden sıyrılabilmek, büyümeyi yeniden gelişmiş ekonomilere krizi öncesi patikada getirebilmek için gerekli olduğu tartışılan maliye politikalarına olan ihtiyacı; bir de ekonomik sıkıntıların politik söylemde yarattığı zehirli ayrıştırıcı hava açısından değerlendirmekte de fayda var. Mevcut yerleşik düzen partileri büyük sorunların çözümünde yetersiz kaldıkça, seçmenlerin alternatif parti arayışları güçleniyor ve AfD gibi radikal sağ partilere doğru savrulmaları ile sonuçlanabiliyor.
  • 9. 9 Keza, ekonomik sıkıntılar “ötekileştirmeyi” seçmende korkular üzerinden karşılığı olan daha popüler bir araç getirerek dünyanın giderek daha tekinsiz bir yer haline gelmesine neden oluyor. 16 Mart 2016
  • 10. 1016 Mart 2016 Bu doküman Egeli & Co. Portföy Yönetim A.S. (“Egeli & Co.“ Mersis No: 0-3254-1422-0400018) tarafından hazırlanmıştır. Egeli & Co. SPK düzenlemelerine tabi ve SPK tarafından düzenlenen yetki belgesine sahip, kendine değer yaratmaya adamış bağımsız bir portföy yönetim şirketidir. (Yetki belgeleri: 03.11.2010 PYS./PY. 35/946 ve 03.11.2010 PYS./YD. 15/946). Portföy yönetimi ve yatırım danışmanlığı hizmeti veren Egeli & Co. 2002 yılından bu yana, dürüst ve seçkin yaklaşımı ile yerli ve yabancı kurumsal yatırımcılara, aile şirketlerine ve özel bireysel portföylere hizmet etmektedir. Başarısı, yatırımcıları için yurtiçi ve yurtdışında geliştirdiği finansal ürünler ile değer yaratma becerisinden gelmektedir. Egeli & Co.’yu diğerlerinden ayıran fark alternatif varlık sınıflarına ve yatırım temalarına odaklanmasıdır. Egeli & Co. Türk sermaye piyasalarındaki alternatif yatırım temaları alanında bulunan geniş bilgi, tecrübe ve geçmiş performansı ile yatırımcıları için uzun vadeli yatırımlarla önemli getiriler yaratmaktadır. YASAL UYARI: Bu rapor ve yorumlardaki yazılar, bilgiler ve grafikler, ulaşılabilen kaynaklardan iyi niyetle ve doğruluğu, geçerliliği, etkinliği velhasıl her ne şekil, suret ve nam altında olursa olsun herhangi bir karara dayanak oluşturması hususunda herhangi bir teminat, garanti oluşturmadan, yalnızca bilgi edinilmesi amacıyla derlenmiştir. Bu belgedeki bilgilerin doğruluğu, güvenirliliği ve güncelliği hakkında gerekli özeni göstermekle birlikte bu bilgilerin güvenirliliği, doğruluğu, güncelliği ve eksiksizliği hakkında hiçbir garanti vermemektedir. (Varsa) Yürürlükteki herhangi bir yasa veya düzenleme ile sorumluluğun sınırlandırması ölçüde tasarruf olarak, Egeli & Co., yöneticileri, çalışanları, temsilcileri ve ajansları bu belgenin içeriği, hatası veya eksiklerinden ya da bu bilgilere dayanılarak yapılan işlemlerden doğacak her türlü maddi/manevi zararlardan (ihmal olup olmadığı ya da başka bir şekilde olursa da) ve her ne şekilde olursa olsun üçüncü kişilerin uğrayabileceği her türlü zararlardan dolayı sorumlu tutulamaz. Herhangi bir şirket, sektör, hisse veya yatırım için detaylı ve tam bir analiz değildir. Egeli & Co. her an, hiçbir şekil ve surette ön ihbara ve/veya ihtara gerek kalmaksızın söz konusu bilgileri, tavsiyeleri değiştirebilir ve/veya ortadan kaldırabilir. Bu rapor hangi amaçla olursa olsun çoğaltılamaz, dağıtılamaz ve yayınlanamaz. İletişim: Güldem Atabay Şanlı Direktör, Araştırma ve Strateji +90 212 343 06 26 guldem.atabaysanli@egelico.com