"Sıvı Yakıtlar Petrol Olgusu Petrol Nedir? Petrolün Oluşum Teorileri Petrolün Fiziksel Özellikleri Petrolün Kimyasal Özellikleri Ham Petrolün Sıcaklık Ve Karbon İlişkisi Ham Petrolün Kısımları Petrolün Rafinajı Petrolün Çıkarılması Petrolün Rezervleri Petrolün Tarihçesi Petrolün Zararları Petrol ile İlgili Bilinen Genel Yanlışlar"
For God so loved the world, that he gave his only begotten Son, that whosoever believeth in him should not perish, but have everlasting life. John 3:16
For God so loved the world, that he gave his only begotten Son, that whosoever believeth in him should not perish, but have everlasting life. John 3:16
Chair, John C. Byrd, MD, and Kami Maddocks, MD, discuss B-cell cancers in this CME/MOC activity titled “Taking the Next Steps With Next-Generation BTK Inhibitors in CLL, MCL, and DLBCL.” For the full presentation and complete CME/MOC information, and to apply for credit, please visit us at http://bit.ly/3Gv1ZZ4. CME/MOC credit will be available until February 1, 2024.
"Küresel ısınma faydalıdır diye 2005 yılından beri Türkiye'de pek çok konferansta konuşuyordum. Gazetelerde, radyolarda ve TV'de küresel ısınma sonucunda yağmur ve kar ve dolayısıyla seller artacak dedim. Pek çok kişi hayır, kuraklık olacak dediler, işte şimdi gerçekleri görüyorsunuz. Dün (03.03.2012) Hürriyet gazetesi "Dünya Buzul çağına girdi" diye manşet attı. Ne oldu küresel ısınmaya? Dünyayı buzul çağına mı soktu? Ben çeşitli konferanslarda kullandığım bu sunumumda dedimki: a) "Küresel ısınma nedeniyle yeryüzüne çarpan ışınlar artınca buharlaşma artar. b) Kutuplar eriyince denizlerin yüzey alanı artar, yer yüzeyinin güneş ışınlarını absorbe etmesi artar böylece buharlaşma artar. c) Kutupların erimesi nedeniyle deniz suyu tuz konsantrasyonu azalır, böylece buharlaşma artar. (kaynama noktası alçalması)" Buharlaşma artınca atmosferdeki nem oranı ve bulut miktarı artar ve bu bulutlarda eninde sonunda yağmur, kar ve sel miktarını artaracaktır dedim pek çok konferansta. O zamanlar kimse bana inanmadı. Şimdi sonuçları görüyorsunuz. "Dünyanın buzul çağına girdiğini" ve her yeri kar ve sel korkusu aldığını söylüyorlar. Küresel ısınma faydalıdır. Şu anda küresel ısınma sonucunda yağış ve kar miktarı artmakta, CO2 miktarı artmaktadır ve tek isteğimiz, hepimizin ağaç dikmesi ve küresel ısınmanın bu yağmur etkisini ormana dönüştürerek, dünyamızı bir cennete dönüştürmemizdir. Yağmuru sele değil ağaca dönüştürelim. Unutmayalım "Ağaçlı köyü sel basmaz"."
Tarihte ilk kütüphaneler, Yazı ve yazının bulunuşu, Kadeş anlaşması, İskenderiye kütüphanesi, Bergama Kütüphanesi, Efes Celcius Kütüphanesi, Kleopatra - Antuan, Buhara Kütüphanesi, Bağdat Kütüphanesi ve İbni Sina, Gütenberg ve Matbaa, Sultan Ahmet Kütüphanesi, Osmanlılar döneminde Kütüphanecilik, Eşekli Kütüphane, Süleyman Demirel Üniversitesi Kütüphanesi, Günümüz kütüphaneleri
Chair, John C. Byrd, MD, and Kami Maddocks, MD, discuss B-cell cancers in this CME/MOC activity titled “Taking the Next Steps With Next-Generation BTK Inhibitors in CLL, MCL, and DLBCL.” For the full presentation and complete CME/MOC information, and to apply for credit, please visit us at http://bit.ly/3Gv1ZZ4. CME/MOC credit will be available until February 1, 2024.
"Küresel ısınma faydalıdır diye 2005 yılından beri Türkiye'de pek çok konferansta konuşuyordum. Gazetelerde, radyolarda ve TV'de küresel ısınma sonucunda yağmur ve kar ve dolayısıyla seller artacak dedim. Pek çok kişi hayır, kuraklık olacak dediler, işte şimdi gerçekleri görüyorsunuz. Dün (03.03.2012) Hürriyet gazetesi "Dünya Buzul çağına girdi" diye manşet attı. Ne oldu küresel ısınmaya? Dünyayı buzul çağına mı soktu? Ben çeşitli konferanslarda kullandığım bu sunumumda dedimki: a) "Küresel ısınma nedeniyle yeryüzüne çarpan ışınlar artınca buharlaşma artar. b) Kutuplar eriyince denizlerin yüzey alanı artar, yer yüzeyinin güneş ışınlarını absorbe etmesi artar böylece buharlaşma artar. c) Kutupların erimesi nedeniyle deniz suyu tuz konsantrasyonu azalır, böylece buharlaşma artar. (kaynama noktası alçalması)" Buharlaşma artınca atmosferdeki nem oranı ve bulut miktarı artar ve bu bulutlarda eninde sonunda yağmur, kar ve sel miktarını artaracaktır dedim pek çok konferansta. O zamanlar kimse bana inanmadı. Şimdi sonuçları görüyorsunuz. "Dünyanın buzul çağına girdiğini" ve her yeri kar ve sel korkusu aldığını söylüyorlar. Küresel ısınma faydalıdır. Şu anda küresel ısınma sonucunda yağış ve kar miktarı artmakta, CO2 miktarı artmaktadır ve tek isteğimiz, hepimizin ağaç dikmesi ve küresel ısınmanın bu yağmur etkisini ormana dönüştürerek, dünyamızı bir cennete dönüştürmemizdir. Yağmuru sele değil ağaca dönüştürelim. Unutmayalım "Ağaçlı köyü sel basmaz"."
Tarihte ilk kütüphaneler, Yazı ve yazının bulunuşu, Kadeş anlaşması, İskenderiye kütüphanesi, Bergama Kütüphanesi, Efes Celcius Kütüphanesi, Kleopatra - Antuan, Buhara Kütüphanesi, Bağdat Kütüphanesi ve İbni Sina, Gütenberg ve Matbaa, Sultan Ahmet Kütüphanesi, Osmanlılar döneminde Kütüphanecilik, Eşekli Kütüphane, Süleyman Demirel Üniversitesi Kütüphanesi, Günümüz kütüphaneleri
Kuşlar nereden geldiler, neden uçarlar, neler yerler, neden tüylü olurlar, neden yardımıza gereksinim duyar, Türkiye'de kuş gribi gibi kuşlar hakkında pek çok bilgi
Atom ve Evrenin oluşumu, Evrenin maddeleşmesi, Elementlerin sentezi, Evrenin Yaşı ve Elementlerin Sentezi, Elementlerin Sentezi: Füzyon, Nükleer Sentez, Basit Sanılan Evren, Boşluksuz evren, Thales ve Anaksimandros, Anaksimenes, Herakleitos, Varlık dinginliği değişimde bulur, Parmenides, Herakleitos, Empedokles, Anaksagoras, Leukippos, Demokritos ve Atomculuk, Platon’a Göre Madde, Aristoteles’e göre maddede değişimin nedeni, Ortaçağ İslamında Atomcu Düşünce, Ebu’l Huzeyl’in (752-841) Atomları, Cabir İbn Hayyan ve Nedensellik, Büyük Türk Düşünürü: El-Razi, El-Razi ve Atomlardaki Boşluk kavramı, Farabi ve Aristo Fiziği, Farabi ve Nedensellik, Farabi ve Bilim, İbni Sina ve İtıpla ilgili dev bir katip olan “Kanun”u, Mevlana, Nanoteknoloji ve Mevlana, Mevlana, 800 yıl önce atomu biliyor muydu?, Piri Reis ve Dünya atlası, Hadji Ahmed, Avrupa'da Arap Harfleri İle Basılan İlk HaritaHacı Ahmed’ aittir, Kaşgârlı Mahmud, Kaşgârlı Mahmud’un Dünya Haritası, İbrahim Hakkı Hazretleri, Heisenberg’in Heraklitos Hakkındaki Düşünceleri
Gazi Teknoparkın düzenlemiş olduğu iş fikri yarışmasında "Çinkooksit ve Aloe Vera Katkılı Biyopolimer Bazlı Antimikrobiyel Gıda Ambalaj Malzemesi" isimli projemizle pek çok aday arasından yarı finale, şimdi de 10 kişinin katıldığı finale kaldık. Final sunumumumuz ek-te verilmektedir.
Ayteni Yaşar Uslu Bodrum'un İlk pansiyonunu işletti. Pansiyonunda İlhan Berk, Selim ileri gibi pek çok ünlüyü misafir etti. Bodrum'u çok sevdi. Hep sevecek.
Bu sunumda OZMOZ ve KOLLOİTler anlatılmaktadır. Sunumda hemen her slaytta animasyonlar vardır. Animasyonlar sayesinde öğrencilerin dersi daha iyi kavrayacağı düşünülmektedir. Türk halkına bir armağan daha.
Nükleer Reaktörler Tipleri, Yakıt Çevrimi ve Kullanılmış Yakıtlar, Ülkemizdek...Prof.Dr. İbrahim USLU
Bu sunumda nükleer reaktör tipleri, yakıtların eldesi, yenilikçi ve evrimsel nükleer santraller, basınçlı ve kaynak sulu nükleer reaktör tipleri gibi pek çok konu ele alınmıştır.
Defne koronayı tedavi eder, covid19, korona, aşıya gerek yok, Defne yaprağı yağının antikorana özellikleri hakkında bilimsel çalışmalar ve salgının defne sayesinde hiçbir aşıya gerek kalmadan tamamen yok edilmesi
İskenderiye Kütüphanesi
Bergama kitaplığı
İskenderiye Kütüphanesinin yakılması
Efes Celsus Kitaplığı
Buhara Kütüphanesi - İbni Sina
Bağdat Kitaplığı
Gütenberg ve matbaa
Seri kitap basımı
Türklerde Kütüphaneciliğin Tarihçesi
Beyazıt Devlet Kütüphanesi
Osmanlılar kütüphanelere önem verirlerdi
Sultan Ahmet Kütüphanesi
Köprülü kütüphanesi
Memlekette nahiyelere kadar kütüphaneler kurulmalıdır
Vakıf kütüphaneleri yerine, devlet kütüphaneleri
Eşekli Kütüphane
Kütüphanenin Önemi Eşekli Gezici Kütüphaneyle Anlatıldı
Günümüz kütüphaneleri
Süleymen Demirel Üniversitesi Kütüphanesi (örnek bir kütüphane)
Nükleer Reaktörler Tipleri, Yakıt Çevrimi ve Kullanılmış YakıtlarProf.Dr. İbrahim USLU
Nükleer enerji, Nükleer reaktör tipleri, Nükleer reaktörlerin termik santral ile karşilaştırılması, Nükleer yakıtlar, Kimyasal - Nükleer yanma reaksiyonu karşılaştırılması, Açık tip – kapalı tip nükleer santraller, Dünyada nükleer santral kazaları, Nükleer Santral Güvenliği, Yaygın Nükleer Santral Tipleri, İleri tasarım nükleer santraller, Nükleer Yakıt Çevrimi, Sarı pastanın gaz UF6’ya dönüştürülmesi, U-235 Zenginleştirme, Kullanılmış nükleer yakıt, Nükleer santrallerin kurulmasına olumsuz tepkiler, Gelişmiş ülkelerde nükleer enerji AR-GE
Radyoaktif kaynakların kullanım yerleri
Denetimsiz radyoaktif kaynakların insan ve çevre etkileri
Hurda metallerde bulunması olası radyoaktif maddeler
Goiana radyasyon kazası
UAEA’nın düzenlediği konferanslar ve davranış ilkeleri dökümanı
Sınır kapılarımızın güvenliği
TAEK Radyasyon Güvenliği Mevzuatı
Sonuç
Radyoaktif kaynakların kullanım yerleri
Denetimsiz radyoaktif kaynakların insan ve çevre etkileri
Hurda metallerde bulunması olası radyoaktif maddeler
Goiana radyasyon kazası
UAEA’nın düzenlediği konferanslar ve davranış ilkeleri dökümanı
Sınır kapılarımızın güvenliği
Sonuç
Not: 2003 yılında Hacettepe Çevre Mühendisliği Bölümünde verdiğim bir seminer, Prof.Dr. İbrahim USLU
Nükleer Tıp Nedir? Nükleer Tıpta teşhis ve tedavi, Sintigrafi Nedir?Nükleer Tıp Tetkikleri, Graves hastalığı Radyoaktif iyot tedavisi, Tiroid nodülü, Nükleer Tıpta Görüntüleme, Radyoaktif iyot tedavisi ve kanser, Nükleer Tıpta Tedavi,
Maddenin katı ve sıvı haldipole etkileşmeler, amorf yapılar, temizlik ve deterjanlar ve özellikleri, kristaller, amorf yapılar, sıvı kristaller, kristal yapıların özellikleri, katıların iletkenliği, yalıtkanlığı, yarı iletken ve süper iletkenler, alaşımlar, sıvı kristaller ve canlılar, yüzey gerilimi, adezyon ve kohezyon kuvvetleri, yüzeyin ıslatılması ve deterjanlar, vizkozite ve ölçümü, buharlaşma ve sıvıların buhar basıncı, helyograf, anemometre, yoğunlaşma ve ergime, sıvı buhar dengesi, kritik sıcaklık, üçlü nokta, Bağıl Nem, Sis, çiy ve Kırağılaşma, Süblimleşme, CO2 ile yangın söndürme, Kaynama ve Kaynama Noktası, Dipole-Dipole Etkileşimi, Düdüklü Tencere, Cis –Trans Moleküller, Cis –Trans yağlar, Damıtma veya Destilasyon, Adi ve Vakum Distilasyon, Donma ve Donma Noktası, aşırı donmuş sıvı, Donma - Erime, Öz Isı
Nanoteknolojiyi insanlar mağara devrinden beri kullanmaktaydı. Devamlı ateş ve dolayısıyla külleriyle ilgilenen insanlar, günümüze kadar gelen mağara resimlerinde nanokarbon küllerden boyalar kullanmışlardı. Romalılar ürettikleri kupalarda, kiliselerin vitray resimlerinde nanoteknoloji kullanılmıştı. Bu sunumda günümzde de tıpta, askeri amaçlarla, elektronikten, çevresel uygulamalara kadar nanoteknolojinin kullanımı hakkında bilgileri verilmektedir. Normalde tüm slatlarda animasyonlar söz konusudur ancak maalesef siz burada slaytları animasyonsuz göreceksiniz. Bu sunumun animasyolu halini ücretsiz olarak Prof.İbrahim Uslu'dan temin edebilirsiniz. Ülkemin bilimsel gelişimine küçük bir katkı olarak da düşünülebilir. Nanobilim, Nanoteknoloji Ve Nanotıp Derneği Başkanı Prof.Dr. İbrahim USLU
Bu sunumda nasıl sağlıklı yaşarız animasyonlu sunumlarla anlatılmaktadır. Ancak maalesef bu sunumda slideShare yüzünden animasyonlu halini göremeyeceksiniz.
Termal analiz, malzemeye kontrollü sıcaklık programı uygulandığında, maddenin fiziksel özelliklerinin sıcaklığın fonksiyonu olarak ölçüldüğü bir grup yöntemlerdir.
Bu program ısıtma, soğutma yada sabit bir sıcaklıkta tutma veya bunlardan bazılarının birlikteliği ile olabilir.
Termogravimetrik analizde kontrol edilen bir atmosferdeki bir numunenin kütlesi, sıcaklığın veya zamanın fonksiyonu olarak sıcaklığa (zamanla doğrusal olarak) karşı kaydedilir.
Kütlenin veya kütle yüzdesinin, zamana, sıcaklığa ve atmosferdeki değişime karşı grafiği, termogram veya termal bozunma eğrisi olarak adlandırılır
Termogravimetrik yöntemlerin en önemli uygulamaları polimerlerdir.
Çeşitli polimerik maddelerin bozunma mekanizmaları termogramlardan alınan bilgilerle açıklanabilir.
Ayrıca her tip polimer için karakteristik olan bozunma davranışlarından polimerlerin teşhisinde yararlanılır.
Nanoteknoloji bir çok alanda olduğu gibi sağlıkta da önemli gelişmelere sebep olmuştur. Hastalık tedavisinde önemli bir yere sahip olan ilaçların, sağladığı yararın yanında getirdiği zararları önlemesinde ve hastalıklarının tedavi edilmesinde nanoteknoloji umut vadetmektedir. Yapay DNA, nanorobotlar, kanser teşhisi ve tedavisi, nanoilaçlar, respirositler ve nanopankreas gibi önemli çalışmaların yapılması, bu sürecin devam ederek gelişeceğini göstermektedir.
Bu sunumda yüzey gerilimi, sıcaklıkla değişimi, yüzey gerilimine etki eden faktörler, sürfaktantlar ve adhezyon - kohezyon kuvvetleri, kılcallık, kılcallığın yaşamdaki önemi gibi yüzey gerilimi nasıl ölçülür vb pek çok bilgiye animasyonlarla değinilecektir.
Bu sunum Bu sunum
Gazi Fen Bilimleri Enstitüsü, İleri Teknolojiler ABD öğrencisi Doğan Yılmaz tarafından Yüzey Analiz Yöntemleri dersimde benim danışmanlığında hazırlanmıştır.
"Bu sunum Gazi Üniversitesi Nanoteknoloji ve Uygulamaları dersinde öğrencim Rabia ŞANKAZAN tarafından hazırlanmıştır. Doğa da nano teknoloji, Geko nasıl tutunur, Kelebeğin kanatlarıve nano boyutlar, Nano ayaklar, Titiz lotus çiçeği ve kendi kendini temizleyebilme özelliği, Kum balığı çölde nasıl yaşar ve nasıl denizde yüzer gibi kumun içinde yüzer ve o güneş altında ve kum içinde dahi pırıl pırıl parlar; tüm bunların açıklamasını bu sunumda bulabilirsiniz. Prof.Dr. İbrahim USLU"
1. Sıvı Yakıtlar
(Petrol ve Türevleri)
Gazi Üniversitesi Kimya Öğretmenliği Öğrencisi Hatice Merve Tercan
Gazi Üniversitesi Kimya Öğretmenliği Öğrencisi Esra Solmaz
2. İçindekiler
1. Sıvı Yakıtlar
2. Petrol Olgusu
3. Petrol Nedir?
4. Petrolün Oluşum Teorileri
5. Petrolün Fiziksel Özellikleri
6. Petrolün Kimyasal Özellikleri
7. Ham Petrolün Sıcaklık Ve Karbon İlişkisi
8. Ham Petrolün Kısımları
9. Petrolün Rafinajı
10. Petrolün Çıkarılması
11. Petrolün Rezervleri
12. Petrolün Tarihçesi
13. Petrolün Zararları
14. Petrol ile İlgili Bilinen Genel Yanlışlar
15. Konu Özeti
16. Kaynakça
3. Sıvı Yakıtlar
•Tabii Sıvı Yakıtlar
Ham petrol ve damıtma ürünleri (petrol eteri, değişik esanslar
ve fuel oil) , bitkisel yağlar (zeytin, susam ayçiçeği yağları) bu
gruba örnek gösterilebilir.
•Suni Sıvı Yakıtlar
Bu grupta kömür ve odunların damıtılmasından elde edilen
katranlar, petrol damıtma artığı yüksek karbonlu hidrojenlerin
kraking ürünleri ve alkoller yer alır.
4. Petrol Olgusu
Çok değil bir asır önce, tarlasından petrol çıkan, dünyanın en
bahtsız insanıydı. Bu sıvı, pis kokusuyla insanı taciz ediyor, çıktığı
toprağı kurutuyordu. O zamanlar adı ne petrol ne de başka bir
şeydi. Pislik deniliyordu kısaca.
Dünün pis sıvısı, rafinaj bilgisiyle birleşince anlam değiştirdi.
Artık bir pislik değil, uygarlığın yeni enerjisi oldu.Bu yüzden
enerjinin elde edildiği kaynaklar her geçen gün çeşitlense bile
kullanılan farklı birincil enerji kaynakları içerisinde petrol kullanımı
hala önemli bir yer tutmaktadır.
5. Petrol Nedir?
Kimyasal kompozisyonu ve
içinde bulunduğu farklı
basınç ve sıcaklık koşullarına
bağlı olarak sıvı, katı veya
gaz halinde bulunabilen ve
hazne kayaçlarının
gözeneklerinde oluşan doğal
bir hidrokarbon karışımıdır.
Latince taş anlamına gelen
“petra” ve yağ anlamına gelen
“oleum” kelimelerinin
birleşmesi ile türetilmiştir.
7. Petrolün Oluşum Teorileri
Petrolün oluşumu ile ilgili, inorganik teori ve organik teori olmak
üzere iki farklı teori bulunmaktadır.
•İnorganik teori, laboratuarlarda inorganik maddeler kullanılarak
metan, etan, asetilen gibi hidrokarbonların elde edilebilmesini bir
kanıt olarak kabul ederek petrolün inorganik temelli olduğunu
savunmaktadır. Bu teoride, yeraltında meydana gelen kimyasal
tepkimeler, volkanik faaliyetler ile yerkürenin soğuması petrolün
oluşma nedenleri arasında gösterilmektedir.
•Organik teorilerin temelini ise bitkisel ve hayvansal olmak üzere
farklı organik maddelerin laboratuarlarda ısıtılması ve damıtılması
ile petrole benzer hidrokarbonların elde edilebilmesi
oluşturmaktadır.
8. Petrolün Oluşum Teorileri
•Her iki teorinin de gerekçeleri ve verileri karşılaştırıldığında,
petrolün kökeninin organik olduğu ve denizlerde yaşayan
organizmaların petrolün oluşumunda rol oynadığı çoğunlukla kabul
görmektedir.
•Milyonlarca yıl önce, yerkürenin büyük çoğunluğunu denizler
oluşturmakta iken, denizlerde yaşayan organizmalar ile nehirlerle
denizlere taşınan kara organizmaları deniz diplerinde birikmiş ve
deniz dibinde bulunan kum ve çökeltilere karışmıştır.
•Bugün yeryüzünde bulunan petrolün kaynağını, okyanusların
oksijenli yüzey kısmında bulunan değişik türlerdeki gözle
görülemeyen planktonların ve deniz alglerinin oluşturduğu
düşünülmektedir.
•Plankton ve alglerden petrolün oluşabilmesi için, bu
organizmaların öldükten sonra hızlı bir şekilde, bakteriler
tarafından tüketilmeden gömülmüş olmaları ve üzerlerinde
tabakalaşma meydana gelmesi gerekmektedir.
9. Petrolün Oluşum Teorileri
•Bu tabakalaşma, gözeneklerinde petrolün oluştuğu kaynak
kayaçları meydana getirmektedir.
•Gözeneklerinde ölmüş organizmaları barındıran deniz
tabanındaki kil ve çamur, üzerlerindeki tabakalaşmanın devam
etmesiyle yüksek sıcaklık ve basınç altında kalmakta ve killi
şist ile grey denilen tabakalar oluşturmaktadır.
•Gözenekler içindeki ölmüş organizmalar; ortamda bulunan
bakterilerin aktiviteleri, katalitik reaksiyonlar, radyoaktif
bombardımanlar ve yüksek basınç, sıcaklık etkileri sonucunda
petrole dönüşmektedir.
•Zaman içerisinde, yer kabuğunun hareket etmesi ve kıvrılması
sonucu kırılan ve / veya çatlayan kaynak kaya içindeki petrol
oluştuğu ortamı terk ederek, daha sığ derinliklerdeki
gözenekli ve geçirgen bölgelere doğru hareket ederek hazne,
diğer bir deyişle rezervuar kayaçlarda birikmektedir.
10. Petrolün Oluşum Teorileri
Petrol için hammadde olabilecek organizmalar, yosunlar, mantarlar,
bakteriler, süngerler, planktonlar,algler,mercanlar, kurtlar ve
omurgalılar şeklinde sıralanabilir.
11. Petrolün Fiziksel Özellikleri
• Petrolün Flüoresans Özelliği
Petrol ultraviyole ışık altında sarı-yeşil-mavi renklerde
flüoresans gösterir. Bu özellik eser miktardaki petrolün kolayca
belirlenmesini sağlar.
• Petrolün Renk ve Kokusu
Petrolün rengi yansıyan ışıkta yeşilimsi, içinden geçen (kırılan)
ışıkta ise açık sarı, kırmızı ve bazen de siyahtır.
Hafif hidrokarbonlu petroller hoş kokulu; doymamış
hidrokarbon, kükürt ve nitrojen içeren petroller ise kötü
kokuludur.
12. Petrolün Fiziksel Özellikleri
• Petrolün Viskozitesi
Viskozite bir sıvı veya gazın akmaya karşı direncini ifade eder. Yani
akışkanlığın tersidir.
Petrolün viskozitesi petrolün bileşimine bağlıdır. Yoğunluk arttıkça
viskozite de artar. Sıcaklık arttıkça viskozite düşer.
Viskozite birimi Poiz‟dir. Bir sıvı 1 cm2 kesitindeki bir tüp içerisinde
1 dyn basınç altında 1 saniyede 1 cm ilerleyebiliyorsa viskozitesi 1
Poiz‟dir. Poiz‟in yüzde birine Santipoiz denir.
Yüksek viskoziteli petrolün taşınması ve üretilmesinde güçlükler
vardır.
13. Petrolün Fiziksel Özellikleri
• Petrolün Kırılma İndisi
Petrolün yoğunluğuna göre 1,39 ile 1,49 arasında değişir, hafif
petrollerin kırılma indisi de küçüktür.
14. Petrolün Fiziksel Özellikleri
• Petrolün Yoğunluk Özelliği
Petrolün yoğunluk değeri kimyasal bileşime ve viskoziteye göre
farklılık gösterir. Aynı zamanda API ( American Petroleum
Institute Gravite derecesi) ile ifade edilmekte olup petrol
fiyatlarının tespitinde önemli bir parametredir.
15.50C sıcaklık ve 1 atmosfer basınç şartlarında ölçülen
petrolün API değeri arttıkça yoğunluk azalmakta ve petrolün
kalitesi artmaktadır.
Türkiye‟de 30 – 40 API değerine sahip petrol sahaları
bulunmakla beraber, keşfedilen petrolün çoğu 20 – 35 API
değeri aralığındadır. Örneğin; Türkiye‟deki en yüksek petrol
rezervine sahip olan Batı Raman Sahası‟ndan 13 API petrol
üretilmektedir.
15. Petrolün Kimyasal Özellikleri
Petrolün bileşiminde oldukça az miktarda kükürt, azot, oksijen ile çok
az da diğer mineraller bulunur. Petrolün yaklaşık kimyasal bileşimi
aşağıdaki tabloda gösterilmiştir.
Element Ham Petrol Doğal Gaz Asfalt
Karbon (C) 82,2 – 87,1 65,0 – 80,0 80,0 – 85,0
Hidrojen (H) 11,7 – 14,7 1,0 – 25,0 8,5 – 11,0
Kükürt (S) 0,1 – 5,5 0,0 – 0,2 2,0 – 8,0
Azot (N) 0,1 – 1,5 1,0 – 15,0 1,0 – 15,0
Oksijen (O) 0,1 – 4,5 ---- ----
16. Petrolün Kimyasal Özellikleri
Petrol bir hidrokarbon bileşimidir. Petrol açısından en önemli
hidrokarbonlar;
•Parafin veya metan serisi (CnH2n+2)
•Olefin (Naften) serisi (CnH2n)
•Aromat serisi (CnH2n-6) (Aromatikler)
•Asetilen serisi (CnH2n-2)
17. Petrolün Kimyasal Özellikleri
• Parafin Serisi (CnH2n+2)
Bütün hidrokarbon atomları birbirleri ile tek bağlarla
bağlanmışlardır.
Hidrojen atomları doymuş olduğundan parafin serisine doymuş
hidrokarbon grubu da denilir.
5 Karbona kadar olanlar doğal gaz, 5-17 karbonlu olanlar sıvı
(benzin, gazyağı, mazot), 17-22 karbonlu olanlar yarı katı (makina
yağları, jölemsi petrol ürünleri), 23 ve daha fazla karbonlu olanlar
katıdır (parafin, asfalt, zift).
18. Petrolün Kimyasal Özellikleri
• Olefin (Naften) Serisi (CnH2n)
Parafinlere göre iki hidrojen atomu eksiktir. Bu nedenle
herhangi iki karbon atomu birbirlerine çift bağla bağlanmışlardır.
Hidrojen eksikliği ve çift bağı bulunduğu için doymamış
hidrokarbon grubuna dahildirler.
Doymamış oldukları için kolayca kimyasal reaksiyonlara girerler,
bu nedenle de petrol içerisinde seyrek bulunurlar.
19. Petrolün Kimyasal Özellikleri
• Aromatlar Serisi (CnH2n-6)
Doymamış hidrokarbon grubuna dahildir.
Çok ağır kokuları vardır.
Bazen renksiz ve uçucu sıvı halinde bulunurlar.
• Asetilen Serisi (C2H2n-2)
Doymamış hidrokarbon grubuna dahildir.
Doğada az bulunurlar.
Petrol içerisinde sadece yüksek karbonlu olanları bulunur.
20. Ham Petrolün Sıcaklık ve Karbon
İlişkisi
Yeryüzüne çıkarıldıklarında, atmosferik basınç ve sıcaklık koşullarında
sıvı halde bulunan hidrokarbonlar ham petrol olarak adlandırılırken katı
halde bulunan hidrokarbonlar, bileşimlerine göre asfalt, parafin veya
bitüm, gaz halinde bulunan hidrokarbonlar ise doğal gaz adını almaktadır.
Ham Petrol Kaynama (erime) Kimyasal Kullanımı
Miktarı Noktası °C Bileşim
Hidrokarbon C1 – C4 Doğal gaz, şişelenmiş yakacak gazı
Petrol eteri 71‟e kadar C5 – C6 Çözücü, Boya inceltici, temizleyici
Benzin 71- 204 C7 – C8 Motor yakıtı, çözücü
Gaz yağı 204 – 302 C10 – C16 Aydınlatma yağı, motorin, jet yakıtı
Hafif motorin 302 – 454 C16 – C30 Makine yağı, mineral yağ
Ağır motorin 454 – 593 C30 – C50 Makine yağı, gemi yağı
Kalıntı (tortu) 649 + C80 + Katran, asfalt, tahta cilası, çatı
malzemesi
21. Ham Petrolün Kısımları
Yeryüzündeki petrol kaynaklarından elde edilen ham petrol üç
kısıma ayrılır.
•Parafinik Yapılı Ham Petroller
Madeni yağ verimi, gaz yağı işleme noktası yüksektir.Yanma
kalitesi çok iyidir, kükürt miktarı azdır,benzinin oktan sayısı
düşüktür. Yüksek sıcaklıkta oksitlenme hızlanır ve viskozitesi
artar.
! İzo-oktan + n-heptan karışımında İzo-oktan yüzdesi oktan
sayısını verir.
22. Ham Petrolün Kısımları
• Karışık Yapılı Ham Petroller
İçerdikleri benzin oranı fazladır ve oktan sayısı düşüktür.
Kükürt içerirler.
• Naftanik Yapılı Ham Petroller
Benzin oranı düşüktür, ancak benzin oktan sayısı yüksektir.
Dizel yakıtı ve madeni yağ üretiminde oldukça ekonomiktir, asfaltı bol
ve kalitelidir, motor yakıtlarını aşındırma oranı düşüktür, kükürt
miktarı fazladır.
Fazlaca yabancı madde ve tuz bulunur, arıtmada zorluklar yaratır, gaz
yağının işlenme noktası çok düşüktür ve madeni yağ rengi koyudur.
23. Petrolün Rafinajı
Ham petrol bir hidrokarbon karışımı olmasının sonucu olarak
içerisinde farklı buharlaşma noktaları bulunan bileşenlere sahiptir.
Petrolün damıtılması sayesinde farklı petrol ürünleri elde
edilebilmektedir.
• Damıtma İle Elde Edilen Petrol Ürünleri ve
Sıcaklıkları;
•Sıvı petrol gazları (LPG): 40-600C
•Çeşitli benzinler: 60-1500C
•Gaz yağı: 150-2700C
•Motorin, mazot: 270-3500C
•Makine yağları, vazelin, asfalt, kok kömürü: 3500C‟nin üzerinde
şeklinde belirtilmektedir.
24. Petrolün Çıkarılması
Petrol sondaj operasyonu ile çıkarılır. Sondaj operasyonu yeri
belirlenen ve petrol içerme olasılığı bulunan kapan yapısına bir
kuyu açma işlemidir.
!kapan petrolün göçünü engelleyerek ekonomik miktarlarda
birikmesini sağlayan geçirimsiz kayaçlardır.
Günümüz sondaj teknolojisine benzer, ilk sondajlı petrol arama
çalışması ABD-Pensilvanya‟da 1850‟lerin sonuna doru Pennsylvania
Rock Oil şirketi tarafından başlatılmıştır.
25. Petrol Rezervleri
Dünyada Petrol Rezervleri
2010‟da tespit edilen petrol rezervinin %54,4 „ü Ortadoğu‟da, %17,3 „ü
Güney ve Orta Amerika‟da, %10,1 „i Avrupa ve Avrasya‟da, %9,6 „sı
Afrika‟da, %5,4 „ü Kuzey Amerika‟da, %3,2‟si Asya-Pasifik‟te ve geri
kalanı ise diğer bölgelerdedir.
Dünya toplam petrol rezervlerinin yüzde 65'i de Türkiye'nin yakın
coğrafyasında bulunmakta ve toplam üretimin yüzde 41'i de bu ülkelerde
gerçekleşmektedir.
27. Dünya Petrol Üretim Payları
Türkiye'nin yakın coğrafyasında bulunan ülkelerin 2010 yılı üretimlerine
bakıldığında, petrol rezervi en zengin ülke 259,9 milyar varille Suudi
Arabistan„dır.
İran 137,6 milyar varille ikinci sırada, Irak 115 milyar varille üçüncü
sırada, Kuveyt 101,5 milyar varille dördüncü sırada, Birleşik Arap Emirlikleri
97,8 milyar varille beşinci sırada yer almaktadır.
Rusya'nın 60 milyar varillik, Libya'nın 44,3 milyar varillik, Kazakistan'ın 30
milyar varillik, Katar'ın 25,4 milyar varillik, Azerbaycan'ın 7 milyar varillik,
Mısır'ın 4,3 milyar varillik, Suriye'nin 2,5 milyar varillik rezervi
bulunmaktadır.
28. Türkiye’de Petrol Üretimi
Türkiye'de 2009 yılında toplam 216 adet kuyu açılarak 325 bin 592 metre
sondaj yapılırken toplam 2,5 milyon ton petrol üretildi.
Son 10 yılda Türkiye'deki petrol üretiminde yüzde 3,2 oranında düşüş
gözlenirken yeni petrol sahalarının keşfedilmesi ve ikincil üretim
yöntemlerinin geliştirilmesi ile üretim düşüşü kısmen engellendi.
Türkiye'de üretilebilir petrol rezervi 291,5 milyon varil (43,14 milyon ton)
olarak hesaplandı. Yeni keşifler yapılmadığı takdirde, bugünkü üretim
seviyesi ile Türkiye'de 17,3 yıllık ham petrol rezervi kaldı.
30. Dünya Petrol Tüketim Payları
2010 yılında dünya ham petrol talebi günlük ortalama 86,72 milyon varil
olarak gerçekleşerek 2009 yılına göre yüzde 2,8 oranında artmıştır. OECD
ülkelerinin toplam talepteki payı yüzde 53 olurken, ABD tek başına dünya
tüketiminin yüzde 22'sini gerçekleştirerek, ülke bazında en yakın takipçisi
olan Çin'in tüketiminin iki katından fazla tüketmiştir.
Ayrıca petrol tüketiminin yıllar itibariyle seyrine bakıldığında ABD,
Avrupa ülkeleri ve Japonya gibi gelişmiş ülkelerin tüketimlerinin düşme
eğiliminde olduğu, buna karşın Çin ve Hindistan gibi gelişmekte olan
ülkelerde tüketim miktarındaki artışın süreklilik arz ettiği görülmektedir.
Ham petrol tüketiminde 2010 yılında gerçekleşen günlük ortalama 2,39
milyon varillik tüketim artışının yüzde 78'i OECD dışı ülkeler kaynaklı
olmuştur.
32. Türkiye’nin İhtiyacı
Türkiye'nin yıllık yaklaşık 237,3 bin varil petrol ihtiyacı bulunmaktadır. Geri
kalan kısmını dışarıdan karşılamaktadır.
Dünya toplam petrol talebindeki artış eğilimine rağmen, petrolün birincil
enerji kaynakları içindeki kullanım oranı düşüyor. Bunun en önemli sebebi,
toplam enerji ihtiyacındaki artışın büyük bölümünün elektrik enerjisi
ihtiyacından kaynaklanması ve elektrik talebindeki artışın daha çok kömür,
doğal gaz ve yenilenebilir enerji kaynaklarından karşılanması oluşturuyor.
Ayrıca, ısınma amaçlı olarak doğal gazın, petrol ürünlerini ikame etmesi
nedeniyle petrolün bu sektördeki pazar payı da düşüyor. Süreklilik arz eden
bu düşüşe rağmen, dünya toplam enerji ihtiyacının üçte birinin hala petrolle
karşılandığının göz ardı edilmemesi gerektiği belirtiliyor.
33. Petrolün Tarihçesi
Petrolün Dünya Tarihçesi
Petrol, dünya tarihine bakıldığı zaman yabancı olmadığımız bir maddedir.
Heredot M.Ö. 450 de Tunus ve Yunan adalarında petrol sızıntılarından
bahseder.
Bu ilk dönemlerde petrol hastalıklarda ilaç olarak, su yalıtım malzemesi
olarak, savaşlarda yakıcı madde olarak kullanılmıştır.
Pers tabletlerinden pers halkının zengin kesiminin petrolü aydınlatmada ve
tıpta kullandığı ortaya çıkmaktadır.
İlk Petrol kuyuları 4.yüzyılda Çin‟de açılmıştır.
Bambu çubuklarının birbirine bağlanması ve ucuna matkap eklenmesi
suretiyle 243 metrelik kuyu kazılmıştır.
Petrol yakılarak tuzlu suyun buharlaştırılmasında kullanılmış ve tuz
üretilmiştir.
34. Petrolün Dünya Tarihçesi
19. yüzyıl ortalarına kadar petrol üretimi ilkel yöntemlerle
sürdürülmüş, asfalt, ham petrol ve yağ olarak üretilip kullanılmıştır.
İlk petrol kuyusu 1745‟de Fransa‟da Pechelbronn‟daki petrollü
kumlarda açılmıştır.
Kral XV. Louıs tarafından M. De La Sorbonniere isimli şahsa lisans
verilmiş, bu şahıs dünyanın ilk petrol rafinerisini de kurmuştur.
35. Petrolün Dünya Tarihçesi
İlk petrol üretim kuyusu
1859da Albay Drake tarafından
Pensilvanya‟da açılmıştır.
Bu dönemde kablolu sondaj
marinaları icat edilmiş sondaj
cihazları bundan sonra giderek
daha da geliştirilmeye
başlanmıştır.
36. Petrolün Dünya Tarihçesi
I. Dünya savaşı sonrası dünyada petrolün önemi giderek artmış,
otomobil ve diğer motorlu vasıtaların yaygın kullanılmaya başlaması
ile petrole daha çok ihtiyaç duyulmuştur.
Körfez krizi ile de dünya yeni petrol kaynakları aramaya yönelmiş
eski Sovyetler Birliği‟nin dağılması ile Hazar çevresi petrol
provensleri dünya piyasasına açık hale gelmiştir.
! Hazar çevresi petrol kaynakları bugün üzerinde en çok araştırma
yapılan yerlerin başında gelmekte ve dev petrol şirketleri burada
faaliyet göstermektedir .
37. Dünyadaki Büyük Petrol Şirketleri
•Standard Oil Company (SOCONY)
•Brıtısh Petroleum (BP)
•Shell
•Exxon Mobil
•Turkish Petroleum Company
•Gulf
•Texaco
•Chevron
•Opec (Organization of Petroleum Exporting Countries) kuruldu
38. Osmanlı’da Petrol
Osmanlı döneminde Sultan
Abdülaziz, Cumhuriyet Döneminde
çıkarılan maden kanunlarının
birçoğunun temelini hazırlayan
„Maadin Nizamnamesi‟ 1868 yılında
kabul edilmiştir.
Sultan II. Abdülhamit Dönemi‟nin
başlarında ise Van, Erzurum ve
Edirne illeri ile Halep ilinin
İskenderun Kazası çevresindeki
petrol sızıntılarının bulunduğu
Anadolu toprakları için imtiyaz
verilmiştir.
İskenderun‟un Çengen Kasabası
civarında imtiyaz sahibi olan
Ahmed Necati Efendi‟nin
çalışmaları Osmanlı‟daki petrol
aramacılığının başlangıcı olarak
kabul edilmiştir. Sultan Abdülaziz
39. Osmanlı’da Petrol
Yakın zamana kadar içeriği hakkında pek fazla bilgi sahibi olunmayan
"Sultan'ın petrol haritası" Güneydoğu Anadolu illerinde de petrol
bulunabileceğini göstermiştir. Haritayı hazırlayan heyet, Bitlis Suyu denilen
çayın kıyısı boyunca önemli petrol rezervleri belirlediklerini belirtmiştir
40. Türkiye Cumhuriyeti’nde Petrol
Faaliyetleri
• 1926: 792 sayılı ilk Petrol Kanunu yürürlüğe girdi.
• 1935: 2804 sayılı kanunla MTA kuruldu.
• 1940: Batman‟da açılan Raman-1 kuyusunda Türkiye Cumhuriyeti‟nin ilk
petrol keşfi yapıldı.
• 1945: Batman Rafinerisi faaliyete geçti.
• 1954: (Petrol Kanunu)Amerikalı hukukçu ve Jeolog Max Ball tarafından
kaleme alınan 6326 sayılı Petrol Kanunu yürürlüğe girdi. Kanun, petrol
arama üretiminde yerli ve yabancı tüm yatırımcıları teşvik ediyordu.
Hemen ardından çıkarılan 6327 sayılı kanunla da TPAO kuruldu.
1954-73: 1954‟te kurulan petrol kanunu ile uluslararası alanda
Türkiye‟ye ilgi arttı. Yerli ve yabancı şirketlerin yatırımı sayesinde
petrol üretimi günde 70.000 varili aştı.
• 1974-83: 1702 sayılı Petrol Reformu Kanunu‟nda getirilen kısıtlamalar
yüzünden birçok şirket yatırımlarını başka ülkelere kaydırdı.
41. Türkiye’de Petrol
•1984-91: Liberal düzenlemeler sayesinde yatırımlar yeniden hız kazandı;
petrol üretimi kısa sürede 2,5 katına çıkarak zirve noktası olan yılda 4,4
milyon tona ulaştı.
•1992-2007: Kanunun bazı hükümlerinin mahkeme kararıyla iptali ve diğer
bazı nedenlerin de etkisiyle üretim yarı yarıya düştü ve her geçen yıl
düşmeye devam ediyor.
•2007: (Türk Petrol Kanunu)Türkiye‟de arama-üretim faaliyetlerini teşvik
etmek amacıyla hazırlanan 5574 sayılı Türk Petrol Kanunu, Ocak 2007‟de
TBMM‟de kabul edildi.Ancak kanun, dört maddesi yeniden görüşülmek üzere
dönemin Cumhurbaşkanı tarafından TBMM‟ye geri gönderildi.
•Dünyada sadece 1 yılda 20.000‟den fazla kuyu açılırken , Türkiye
Cumhuriyeti tarihinde sadece 3.326 kuyu açılabildi.
42. Türkiye Petrol Boru Hatları
Yurdumuzda ham petrolün arıtılması için rafineriler kurulmuştur.
Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde üretilen ham petrolün bir kısmı Batman
Rafinerisine, bir kısmı da Batman-İskenderun boru hattı ile Dörtyol‟a
gönderilmektedir. Buradan da tankerlerle Ataş, İzmir ve İzmit rafinerilerine
taşınmaktadır.
İskenderun Körfezi ile Kırıkkale arasındaki petrol boru hattı ile de
Kırıkkale Rafinerisine ham petrol aktarılmaktadır. Ayrıca Türkiye-Irak boru
hattı ile Irak petrollerinin bir kısmı Yumurtalık Limanı'na taşınmaktadır. Bu
taşımacılıktan Ülkemiz önemli bir gelir sağlamaktadır.
Azerbaycan petrolünün de yapılacak boru hattı ile İskenderun Körfezi'ne
getirilmesi planlanmaktadır.Yurdumuzda petrol aramalarına hızla devam
edilmektedir.
45. Türkiye’deki Petrol ile İlgili Kurum ve
Kuruluşlar
•MTA (Maden Tetkik ve Arama Genel
Müdürlüğü)
•TPAO (Türkiye Petrolleri Anonim
Ortaklığı)
•PİGM (Petrol İşleri Genel Müdürlüğü)
•BOTAŞ (Boru Hatları ile Petrol Taşıma
A.Ş.)
•TÜPRAŞ (Türkiye Petrol Rafinerileri A.Ş.)
•POAŞ (Petrol Ofisi A.Ş.)
46. Petrolün Zararları
Petrolün hayatımızda önemli bir enerji kaynağı olmasının yanı sıra, çevreye
ve insanlığa verdiği zararlar da vardır.
Bu zararlara petrolün çıkarılmasında yapılan yanlışların ekolojik hayatın
dengelerini bozması ve yakıt olarak kullanılan petrolün yanması sonucu
havaya verilen zararlı gazları örnek olarak verebiliriz.
47. Petrolün Çevreye Zararlarına Bir Örnek
Lisansı BP„ye ait olan Meksika
Körfezi‟ndeki Transocean şirketine ait
Deepwater Horizon platformunda 20
Nisan 2010 tarihinde meydana gelen
patlama ve yangının ardından, platformun
batması sonucu oluşan petrol sızıntısı, 15
Temmuz 2010 tarihinde durduruldu.
48. Petrolün Çevreye Zararlarına Bir Örnek
Bu olay ABD
tarihinde yaşanan en
büyük petrol sızıntısı
olarak görüldü ve
meydana gelen
sızıntıda 5 milyon varil
petrol denize karıştı.
49. Petrolün Çevreye Zararlarına Bir Örnek
Kazadan 87 gün sonra 19
Temmuz, 2010 tarihinde ise
"bottom kill" adı verilen
operasyonla Macondo kuyusu
tamamen kapatıldı.
Bu operasyon çerçevesinde
deniz tabanının 4 km
altındaki kuyuya çimento
pompalama işlemi yapıldı.
50. Petrolün Çevreye Zararlarına Bir Örnek
Kaza, kuyudaki basınç
kontrolünün kaybedilmesi sonucu
“patlama önleciyi” (blowout
preventer) olarak adlandırılan
özel bir valfın aşırı basınç
sonrası devre dışı kalmasından
kaynaklandı.
Meydana gelen patlamalardan
sonra, “patlama önleyici” cihazın
acil durum müdahale
fonksiyonları kuyuyu otomatik
olarak kapatamadı ve sızıntı
meydana geldi.
51. Petrolün Çevreye Zararlarına Bir Örnek
Meksika Körfezi‟ndeki sızıntıyı
durdurma, önleme ve temizleme
çalışmalarına yaklaşık 48 bin kişi
katıldı. 31 Aralık 2010 tarihi
itibariyle yapılan çalışmalara toplam
17.7 milyar dolar harcandı.
52. Petrolün Çevreye Zararlarına Bir Örnek
BP, Meksika Körfezi'ne yayılan
ham petrolün çevreye
etkilerinin araştırılması için on
yıl sürecek bir çalışmaya da
ayrıca 500 milyon dolar fon
ayırdı.
BP ve Meksika Körfezi
Ortaklığı, Bağımsız Araştırma
Girişimi (GRI) tarafından
yürütülecek bu çalışmada
Deepwater Horizon kazası
sonrası körfeze yayılan ham
petrolün çevreye ve halk
sağlığına etkilerinin
araştırılmasını amaçlıyor.
53. Petrol ile İlgili Bilinen Genel
Yanlışlar
•Türkiye Petrol Denizi midir?
Özellikle sınır komşusu olduğumuz Irak, İran, Azerbaycan gibi
birçok ülkenin petrol üreticisi olması Türkiye‟nin neden yeterli
petrolü üretemediği konusunda sorulara sebep olmaktadır. Bu
sorunun temel cevabı Türkiye‟nin jeolojisinde ve sahip olduğu
tektonik aktivitelerde gizlidir.
Üzerinde bulunduğumuz kara parçalarının birbirlerine göre
farklı yön ve hızlarda hareket ettikleri bilinmektedir. Böylesi bir
hareket kapsamında, Arap Plakası Kuzeye doğru hareket etmekte
ve Anadolu dahil komşu plakalarla çarpışmamanın gerçekleştiği
kıta kenarları boyunca yer kabuğunda kırılma ve kıvrılmalar
olmakta, bu çarpışma öncesi oluşmuş olan kapanlar ise deforme
olmakta ve içindeki hidrokarbonlar yeryüzüne çıkmaktadır. Arap
Plaka‟sının komşu plakalarla çarpışmasının yoğun olduğu kenar
bölgelerde Toros ve Zagros dağları oluşmuştur.
54. • Türkiye Petrol Denizi midir?
Anadolu‟nun jeolojik tarihi boyunca petrol oluşumuna uygun olan
bu bölgelerinde olması muhtemel büyük petrol rezervleri, çarpışma
sonrası kırılma ve kıvrılmaların etkisiyle küçük küçük birimler haline
gelmiş, ayrıca eğer gazı kaçmış ise petrolün kalitesi de azalmıştır.
Böylesi bir etkene maruz kalmayan Arap Plakası‟nda ise şiddetli
sıkışmalar olmadığı için yeraltında bulunan kapanlar korunmuş ve
dünyanın en büyük hidrokarbon rezervleri oluşmuştur.
Fakat ülkemiz sınırları içerisinde yukarıda anlatılan jeolojik
nedenlerden ötürü hidrokarbonların bulunduğu katmanlar ya çok
derinlere inmiş ya da içindeki hidrokarbonlar faylar ve benzeri
zayıf hatlar aracılığı ile yeryüzüne çıkmıştır.
55. • Çimento ve Cıva İle İlgili Açıklamalar
Halkımız arasındaki bir diğer söylenti ise açılan kuyularda
petrolün bulunduğu fakat bu petrolü üretmek yerine kuyuya
çimento veya cıva basılarak kuyunun terk edildiğidir.
Petrol kuyularına çimento basıldığı bilgisi doğrudur. Ancak, bu
işlemle sanıldığı gibi petrol üretimini engellemek değil, ekonomik
açıdan verimli bulunmayan ya da üretimi biten petrol kuyularının
emniyet altına alınması amaçlanmaktadır.
56. • Çimento ve Cıva İle İlgili Açıklamalar
Kuyuya cıva basılması konusuna gelince; civanın özgül ağırlığı
petrolün özgül ağırlığının 10 katından fazladır. Yani, cıva petrol
kuyusuna basılırsa yer çekiminin etkisiyle petrolün ve varsa
suyun altına geçecektir. Yani petrol her zaman civanın üstünde
yer alacaktır.
Bu işlemle petrolün üretiminin engellenmesi fiziksel olarak
mümkün değildir. Petrol kuyularının hacimleri düşünüldüğünde
böylesi bir işlem için gereken cıva miktarının ne kadar fazla
olduğu görülebilir. Pahalı bir metal olan civanın bu amaçla
kullanılması ekonomik değildir.
57. Konu Özeti
Petrol tabii sıvı yakıt olarak farklı basınç ve sıcaklık koşullarına bağlı
sıvı, katı veya gaz halinde bulunabilen ve hazne kayaçlarının
gözeneklerinde oluşan doğal bir hidrokarbon karışımıdır.
Petrolün oluşumu ile ilgili, inorganik teori ve organik teori olmak üzere
iki farklı teori bulunmaktadır.
Petrol için hammadde olabilecek organizmalar, yosunlar, mantarlar,
bakteriler, süngerler, planktonlar, algler, mercanlar, kurtlar ve
omurgalılardır.
Petrolün fiziksel özellikleri; flüoresans özelliği, renk ve kokusu,
viskozitesi, kırılma indisi ve yoğunluğu olarak sıralanabilir.
Petrolün kimyasal bileşiminde oldukça az miktarda kükürt, azot, oksijen
ile çok az da diğer mineraller bulunur.
Petrolün damıtılması sayesinde farklı petrol ürünleri elde
edilebilmektedir.
58. Konu Özeti
Petrol sondaj operasyonu ile çıkarılır. Sondaj operasyonu yeri belirlenen
ve petrol içerme olasılığı bulunan kapan yapısına bir kuyu açma işlemidir.
2010‟da dünyada tespit edilen petrol rezervlerinin büyük bir bölümü
Orta Doğu‟da bulunmaktadır.
Petrolü dünya çapında en fazla ABD tüketmektedir.
İlk petrol üretim kuyusu 1859da Albay Drake tarafından Pensilvanya‟da
açılmıştır.
Ülkemizde petrol ile ilgili önemli kurumlardan bazıları MTA, TPAO,
BOTAŞ, TÜPRAŞ ve POAŞ‟ dır.
Petrolün yararları kadar zararları da vardır. Bu zararlar çevreyi,
insanlığın geleceğini ve doğal hayatı tehdit etmektedir.
Petrol, 20. yüzyılda olduğu gibi 21. yüzyılda da stratejik önemini
sürdürecek, dünya politikasının belirlenmesinde ana etkenlerden biri
olacaktır.
59. Kaynakça
1.www.bp.com
2.tr.wikipedia.org
3.www.tpao.gov.tr
4.www.greenpeace.org/turkey/tr
5. Acar, Ç., Bülbül, S., Gümrah, F., Metin, Ç., Parlaktuna, M. :
(2007), “Petrol ve Doğal Gaz” 1. Baskı, Ankara, ODTÜ Yayıncılık
6. Sabuncu, M. : (1998), “Yüzyılın Son Petrol Savaşı” Elya
Yayıncılık
7. Yaşlak, S. : (2008), “Organik Sınai Kimya” Dahi Yayınları
Sayı :23, Manisa
8. Basan, S., İmren, D., Yüce, S.: (2001) , “Kimyasal Teknolojiler
ve Analizler”, Sivas
9Çebi, H.Y. : (2004), “Bu Topraklarda Petrol Var”, Okul Yayınları
60. ‘’Bir damla petrol bir damla kandan daha
değerlidir.’’
Winston Churchill (1936)