3. Kalkınma ajansları zayıf ve kuvvetli olarak ayrı tanımlanır. Kuvvetli olanların amaçları bölgeye dışarıdan yatırım çekmeye ek olarak bölgesel ekonomi ve iş hayatının gelişmesi, bölgesel kentleşme ve çevrenin düzenlenmesi ve istihdamın arttırılmasını da içermektedir. Avrupa’da ajansların %70i zayıf olarak nitelendirilmektedir.
4. Uygulayıcı değil, destekleyici, koordine eden, katalizör faaliyetlerde bulunan bir misyon… Yerel kalkınma potansiyeli, yerel örgütlenme bilinci, değişen yönetişim anlayışı ve AB uyum süreci gerekçeleri… “Kaynakların yerinde ve etkin kullanımı” sloganı… Sürdürülebilir ve hızlı bölgesel gelişmenin sağlanabilmesi, bölgelerarası ve bölge içi gelişmişlik farklarının giderilmesi amacı…
5. Kuruluş Amacı Bölge potansiyelini harekete geçirmek, Tüm bölgelerin ulusal ekonomiye katkısını en yüksek düzeye çıkarmak, Geri kalmış bölgelerin kendi içlerinde ve diğer bölgelerle gelişmişlik farklarını azaltarak ülke ortalamasına yaklaştırmak, Gelişmiş bölgelerin ise küresel ölçekte rekabet gücünü artırmaktır.
8. Dünyada Bölgesel Kalkınma Ajansları İlk bölgesel kalkınma ajansının kuruluşu Başkan Franklin Delano Roosevelt ‘in desteğiyle 18 Mayıs 1933’de ABD’de gerçekleştirilmiştir. TheTennessee Valley Authority (TVA) EURADA (EurapeanAssocation of RegionalDevelopmentAgencies), Avrupa genelinde 150 üyesi bulunur ve kalkınma ajansları için bir üst kuruluş olarak faaliyet göstermektedir.
11. Polonya’da Kalkınma Ajansları Anonim şirket modelinin getirdiği büyük avantajPolonya’daki Ticaret Kanununa göre şirket yönetimlerinin performans değerlendirmelerinin mali etkinlik ölçütleri sınırlamasıyla yapılmasıdır. Bunun da performansın karlılık ile ölçüldüğü bölgesel ekonomik kalkınmayı amaçlayan bir organizasyonun ortaklarının yönetimi denetleyebilmeleri açısından önemli bir kontrol faktörüdür. Modelin dezavantajları ise; Ticaret Kanununun “kar amacı gütmeyen şirket” kavramını tanımaması sebebiyle ajans faaliyetleri için karşılaşılan hukuki zorluklar ve kar payının kar amacı gütmeyen aktiviteler için kullanımına tüm pay sahiplerinin katıldığı bir toplantıyla karar verilmesi zorunluluğu sebebiyle karar alma süreçlerinin yavaşlamasıdır.
12. Polonya’da Kalkınma Ajansları Polonya’daki kalkınma ajanslarının getirdiği belki de en önemli yenilik, özel sektör ile kamu sektörü arasında keskin bölünmelerin olduğu bir ülkede kamu sermayesi ile özel sermayeyi birleştirebilen yeni bir organizasyon yapısını başarıyla sürdürmeleridir.
13. Polonya’da Kalkınma Ajansları Ajanslarının bölgesel kalkınmayı gerçekleştirme misyonu, sürdürdükleri faaliyetleri finanse edecek mali kaynakları olmaması gerçeğiyle çatışmaktadır. Yeterli gelirleri olmayan ajansların kaynak yaratma zorunluluğu, Polonya’daki kalkınma ajanslarını kar amacı güden bir şirket gibi gelir getirici faaliyetler yapmaya itmiştir. Sonrasında ise hizmet, üretim veya ticaret sektörlerinde kendi işlerini yürüterek diğer firmalarla rekabete girmişlerdir. Bu ajansların içinde kendi mağazalarını işleten, büyük şirketlere danışmanlık hizmeti veren ajanslar vardır. Polonya’da girişimcilere yönelik eğitim programları en önemli gelir getirici aktivite halini almıştır.
14. Polonya’da Kalkınma Ajansları AB’deki diğer kalkınma ajanslarının aksine, Polonya’daki kalkınma ajanslarının hemen hepsi bir kerelik sermaye katkısından sonra kendi hallerine bırakılmışlardır. Ne yerel yönetimler ne de voivodshipler (merkezi teşkilat), ajansların aktiviteleri için destekte bulunmuşlardır. Bunun sebebi hem kaynak aktarımını kısıtlayan yasal engeller, hem de yerel yönetimlerin iyi işleyen bir kalkınma ajansının yöreye sağlayacağı faydaları yeterince kavrayamamaları olarak yorumlanmıştır.
15. Polonya’da Kalkınma Ajansları Ajanslarının işlevinden sorumlu üç temel kurum bulunmaktadır: İlki Polonya Bölgesel Kalkınma Ajansı (PARD)’dır. PARD AB kaynaklı fonların bölgesel ya da yerel kalkınma ajanslarına dağıtımını koordine eden kamu otoritesidir. PARD, sadece bölge kalkınma programlarını yürütmek göreviyle kurulmuş tek devlet ajansıdır. İkincisi, yerel düzeyde faaliyet gösteren pek çok ajansın sermaye ortağı olan Sanayi Kalkınma Ajansı (IDA)’dır. Sonuncusu ise kalkınma ajansları için çeşitli faaliyetler (eğitim, network oluşturma, bilgi değişimi vb.) yürüten STK modelindeki Bölgesel Kalkınma Ajansları Ulusal Birliğidir.
16.
17.
18. Türkiye’de Kalkınma Ajansları Avrupa Birliği talebi ile başlayan süreç, Sekizinci 5 Yıllık Kalkınma Planı ve DPT’nin görevlendirilmesi, 5449 sayılı “Kalkınma Ajanslarının Kuruluşu, Koordinasyonu ve Görevleri Hakkında Kanun Tasarısı”nın 25.1.2006 tarihinde kabul edilmesi, 2006 yılında İzmir ve Çukurova Kalkınma Ajansları pilot uygulama olarak kurulması, 2007 yılında Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliğinin Başbakanlık’a karşı yürütmenin durdurulması yönünde açtığı dava sonrasında Danıştay’ın yasanın yürütmesini durdurması ve 2008’e kadar sürecin askıya alınması,
19. Türkiye’de Kalkınma Ajansları 28.04.2007 tarihinde olağanüstü yönetim kurulu toplantısında amaca yönelik faaliyetleri durdurma kararı alınması ve Maliye Bakanlığı’nın görüşü doğrultusunda sadece yaşamsal faaliyetler için gerekli olan cari harcamalara devam edilebileceğinin ifade edilmesi, 2008’de Yüksek Mahkemenin kararıyla (Anayasa Mahkemesi Ajanslarla ilgili davaları tek dosyada birleştirerek görüşmüş ve 30.11.2007 tarihinde kararını vermiş ve gerekçeli kararı 23.02.2008 tarihli Resmi Gazetede yayımlanmıştır.) sürecin yeniden başlaması ve yeni ajansların kuruluşu, 26 ajansın kuruluşu, bölge planları ve hibe çağrıları.
32. Serhat Kalkınma Ajansı (SERKA)İzmir Kalkınma Ajansı (İZKA) Çukurova Kalkınma Ajansı (ÇKA) İstanbul Kalkınma Ajansı (İSKA) Mevlana Kalkınma Ajansı (MEVKA) Orta Karadeniz Kalkınma Ajansı (OKA) Doğu Anadolu Kalkınma Ajansı (DAKA) İpek yolu Kalkınma Ajansı (İKA) Dicle Kalkınma Ajansı (DİKA) Doğu Akdeniz Kalkınma Ajansı (DOKA) Ahiler Kalkınma Ajansı Doğu Marmara Kalkınma Ajansı (MARKA) Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı Fırat Kalkınma Ajansı (FKA)
34. Ajansların Mali Yapısı Avrupa Birliği ve Dünya Bankası tarafından Bölgesel Kalkınma Ajansları’na fon sağlanmaktadır. Fakat bu genel ya da düzenli bir gelir değildir. Finansman konusunda özellikle “Avrupa Bölgesel Kalkınma Fonu” altyapıları geliştirmek, yerel kalkınmaya öncelik vermek ve küresel rekabete adapte olmak amacıyla yapısal güçlük içindeki ülkelere verilirken; “Ön Katılım için Yapısal Araç Fonu” AB’ye katılıma aday olan ülkelerin altyapı projeleri için verilmektedir.
37. Ajansların Hukuki Yapısı Yatırımcıların tek durak ofislerine başvurusu devlet kurumlarına başvuru olarak değerlendirilecektir. Ajanslar özel hukuk kurallarına tabidir. Ajanslarda kamu görevlileri de çalışabilecek ve burada geçen süreler memurlukta geçmiş gibi sayılacaktır. Ajansların ulusal düzeyde koordinasyonundan Kalkınma Bakanlığı sorumludur. Ajansların görevleri kapsamında gerekli gördüğü bilgileri kurum ve kuruluşlardan istemeye yetkili ve bu kurumlarda gerekli bilgileri zamanında vermeye yükümlüdür.
40. Temel Soru İşaretleri Ajanslara yönelik “Hibe Dağıtan Kurum” imajı aşılabilecek mi? Özel sektör ve sivil toplum katılımının yetersiz kalması, yönetişim modelinin Türkiye’de tam oturmamış olduğunu gösterir mi? PPP, yap işlet devret modeli ajanlarda da uygulanır mı? Ajanslar Polonya örneğinde olduğu gibi özel sektör ağırlıklı modele dönüştür mü? Kanunen uygun şartlar varken neden özel sektör varlığını hissedemiyoruz? Özel sektör katılımı gerçekleşirse, sağlanan fonlar, krediler ve desteklenen projeler konusunda objektif davranılabilir mi?
41. Temel Değerlendirme Bölgesel gelişmişlik düzeyi planlanan çalışma, teşvik, kredi ve desteklenen projeler sonrasında kendini yenileyen bir sürece dönüşebilir. Daha fazla desteğe ve altyapı çalışmalarına ihtiyaç duyan bölgeler yine rekabette geride kalacaktır, görece daha az girişim, proje ve yatırım olacaktır. Bu da bir kısır döngü yaratabilir. Fakat illerin, bölgenin ve ülkenin kalkınma seviyesini arttıracağı şüphe götürmemektedir. Temel amaç bölgelerin rekabet edebilirliğini arttırmak ise zaten denk olmayan bölgelere eşit kaynak aktarmak mevcut dengeyi korumaktan öte geçemeyebilir.
42. Son Söz… Kaynak var, yetki var, yetenekli işgücü/kadro var, çalışma ve özgürlük alanları geniş, hedefler büyük, izlenecek yollar belirlendi/belirleniyor. Öyleyse Bekliyoruz, İzliyoruz, Değerlendireceğiz.