1. Allah’ın varlığını ispat eden deliller sayılamayacak kadar çoktur. Daha doğrusu bu
evrende ne varsa hepsi Allah’ın varlığını gösteren delillerdir.
Yeyip içtiğimiz şeylerin nasıl meydana geldiğini biraz düşünürsek, Yaratıcıyı
bulabiliriz.
Önemli bir besin olan sütü örnek verelim; Süt&Bebek
Bebekler için zaruri bir gıda olan süt nasıl oluşuyor? Koyun, keçi ve inek gibi
hayvanlar, acaba insanların süt ihtiyacı olduğunu nereden biliyorlar?
Acaba bu hayvanlar sütü kendi kendilerine mi yapıyorlar ? Yedikleri otları
içlerinde süte dönüştüren sistemi kim yaratmıştır ?
Bu iş okadar kolay olsaydı, insanlar sütü yapan fabrikalar kurarlardı.
Eğer süt yapabilen bir fabrika kurulsaydı, bir taraftan ot verip işlem
tamamlandıktan sonra süt elde edilebilecekti.
Fakat, şu anda bilim dünyası, bir tek hayvanın yaptığı işi dahi yapamamaktadır.
Bilim adamları, bir meyve ağacının meyvelerinden bir tanesini bile yapmakta
başarılı olamamışlardır.
Şimdi bunları yaratan bir Yaratıcının varlığını kabul etmezsek, çok gülünç
durumlara düşeriz.
Bütün bilim adamlarının yapamadığ bir şeyi, örneğin sütü bir inek veya keçi
hergün yapıyor. Şimdi bu kadar zeki bilim adımlarının aklı, acaba bir hayvanın
aklı kadar yok mudur ? Veya bir keçi, bütün bilginlerden daha mı zekidir ?
Yoksa, insanı yoktan var eden ve bütün ihtiyaçlarını bilen bir zat, süt ihtiyacımız
için bu hayvanları mı görevlendirmiştir ? İşte, en mantıklı ve doğrusu bir
Yaratcının varlığını kabul etmektir. Allah’ın varlığını kabul etmeyenler ise, kendini
hayvanlardan daha akılsız olarak kabul etmiş olurlar.
Kur’an da Allah(SWT) bizi ibret almaya çağırıyor; “Doğrusu, hayvanlarda da
sizin için deliller vardır: Zira size onların karınlarında ki işkembe ile kan
arasından, halis bir süt içiriyoruz ki, içenlerin boğazından afiyetle
geçer.”(NAHL, 16/66)
Bu ayette koyun, keçi, deve gibi mübarek hayvanlardan bahsediliyor. Sütün ilahi
bir kudret mucizesi olarak bizlere hediye edildiği anlatılıyor.
Bu hayvanların, kanı ile dışkısı torbası arasından saf, temiz ve bembeyaz süt
gönderiliyor. Ve bu sütten, yoğurt, peynir ve tereyağı gibi önemli besinler elde
ediliyor.
Elbette bütün bu nimetleri bize ikram eden Allah(SWT) tır. Ve bu nimetler,
Allah’ın varlığına birer delilidir.
Diğer bir ayette de Allah (CC) şöyle buyuruyor:
2. “Hurma ve üzümden hem sarhoşluk veren içki hem de, güzel gıdalar elde
edersiniz. Şüphesiz bunda aklını çalıştıran kimseler için alacak ibret
vardır. “ (NAHL,16/67)
Bu ayette, meyvelere dikkatimiz çekiliyor. Meyve ağaçları bizim meyve
ihtiyacımızı acaba nasıl biliyorlar ?
Bizim A vitaminine ihtiyacımız olduğunu elmaya, C vitaminine ihtiyacımızı
portakala ve E vitaminine ihtiyacımızı üzüme acaba kim öğretti ?
Karpuz ve kavun sıcakta su ihtiyacımız olduğunu bildikleri için mi yazın
çıkıyorlar ? Portakal ve mandalina ise soğukta gribe tutulabileceğimizi nereden
biliyorlar ki, kışın C vitamini ile yardımımıza koşuyorlar ? Halbuki hiç bir meyve,
hangi vitamini taşıdığının farkında bile değillerdir.
Peki bu meyveleri ağzımıza layık kim yarattı ? Her mevsimde çeşit çeşit
meyveleri kim gönderiyor ?Elmayı tek çeşit zannetmeyin. Belki yüze yakın elma
çeşiti vardır. Ekşisi, tatlısı, kırmızısı, sarısı, farklı ağız ve damak tadlarına göre
yaratılmıştır.
Bir üzüm salkımını örnek verelim; Bir salkımda 80 civarında üzüm tanesi vardır.
Üzümün tatlanması için şekerli su yapıp toprağa döküyor değiliz.
Hiç birkimse de limon ağacı dibine ekşi su vermiyor.
Yanyana aynı toprak biri tatlı biri ekşi iki meyveyi birbirine karıştırmadan nasıl
yapıyor? Toprağın aklı mı var? Yada toprağın altında akıllı bir makina mı var ki,
bu işleri yapıyor?
Bu meyveleri toprak yapıyor derseniz güneşe haksızlık etmiş olursunuz. Güneş
yapıyor derseniz, suya haksızlık etmiş olursunuz. Ancak, herşeye gücü yeten Bir
Yaratıcıya verirsek isabet ederiz.
Kant’a göre Allah’ın varlığını gösteren 4 önemli delil şunlardır;
1 – EVRENDE İNCE BİR DÜZEN VARDIR.
Bu düzenin bir düzenleyicisi olması gerekir.
2 – Madem ki yaratıklar vardır,bunların bir yaratıcısı da vardır.
3 - Varlılar arasındaki düzen, eşyanın tabiatından ileri gelme değildir. Bir nizam
bir çok sebep ve hikmetlerin etkisi altında meydana gelmektedir. Evreni
oluşturan kısımlar arasındaki karşılıklı ilişkiler, Yüce varlığını gösterir.
4 – Yaratılmış olan bu kainat, ilk illete, onu meydana getiren bir sebebe, kudrete
muhtaçtır. İşte bu kudret, Allah’tır.