2. AFRODİT’e YAKARIŞ Tahtı renkler saçan ölümsüz Afrodit Zeus’un oyuncu kızı , ey ece, üzgüler kaygılarla yüreğimi ne olur ezme. Gel gene eskiden olduğu gibi duyunca uzaklardan yakarmamı altın evini babanın bırakıp geldiğin gibi.
3. arabanı hızla sürüp göklerden yeryüzüne getirirlerdi seni sık kanatlarını çırpıştırarak güzel serçeler konuverirlerdi yere ve sen ölümsüz yüzünde gülümsemeyle başıma gelenleri sorardın, neden çağırdığımı,
4. deli gönlümün dileğini, sorardın; ‘’Peitho kimi getirsin kollarına, sana bugün haksızlık eden kimdir ey Safo; şimdi kaçsa da tez düşer ardına armağan almayan gelir sunmaya istemese de sevmese de bugün er geç sevecek .’’
5. Gel kurtar ne olursun gene beni bunca zorlu kaygısından gönlümün oldur olmasın dilediğinin katıl savaşıma SAFO........
7. Neden Eski Yunan’ın lirik ama çağdaşları gibi dönemin siyasal karmaşalarını değil de kişisel temalarını işleyen SAFO?
8. NEDEN Mİ? Çünkü SAFO insanı, varoluştan beri değişmeyen insanı anlatmıştır. Şiirlerindeki Aşk, dostluk, düşmanlık , kıskançlık ve küçük hırslar ...... SİZCE ÇOK ŞEY DEĞİŞTİ Mİ?
9. Herkesin tarzı farklı. SAFO dizelerinde ararken insanı belki de..........
11. Matematik ve sayılar ile ulaşmaya çalışıyordu evrenin gizine. Bilimselden mistisizme uzanan bir yoldu onunki de. Varlığın en küçük öğelerinin sayılar olduğunu, evrenin ise bu sayılar arasındaki bazı yalın bağlantılardan oluştuğunu kabul ediyordu Pythagoras.
19. Eflatun İDEA’DA aramıştır gizi. İdea Eflatun’ a göre dünyada insanların aynı adı verdikleri farklı ve çeşitli nesnelerin her birinin ‘o şey’ olmasını sağlayan var oluş biçimidir.
20. Bakın ‘VAROLUŞÇULUK’ kavramına geldik Eflatun’ dan VAROLUŞÇULUK kavramına geldik. Yani SARTRE’ a......
21. İdealar dünyasına ise ancak akılla ulaşılabilir. Biçimlerin yukarıdan aşağıya değişerek dizildiği bir dünyadır bu; Kişinin ruhu ise bir zamanlar o dünyada idi.
22. İdeasını ararken insan farklı yollardan gitti hep. Kimi sayılarla uğraştı; Safo dizelere sığındı; Kimisi ise kılıcını kullandı; kahrolası düğümü çözmek için.
23. ‘Dört büyücü ağır adımlarla Işık Dağı’nın doruğuna ulaşan dört ayrı patikayı tırmanıyorlardı: Ufkun dört noktasından geliyorlardı. Gündoğumu Büyücüsü; Günbatımı Büyücüsü; Öğle Büyücüsü; Gece Büyücüsü....
24. ‘İşte o anda uzaklarda, Batı’nın uzak bir ülkesinde genç bir kadın titreyerek kadim bir tapınağın meşelerine yaklaşmış, karnında kımıldadığını ilk kez hissettiği yavrusunun kutsanması için dua ediyordu. Kadının adı Olympias idi. Bebeğin adını ise binlerce yıllık dallar arasından esen, dev ağaç gövdelerinin diplerindeki ölü yaprakları savuran güçlü rüzgar açıkladı:
26. İSKENDERİ.Ö 356 Yüzlerce yıla sığabilecek zaferleri 8 yıla sığdıran Büyük İskender. Ama her şeyin bir bedeli varsa; Dünyanın hakimi de hiç kimseyi sevmediği kadar sevdiği kadının ölümünü yaşayacaktır. Ancak yine de yeni zaferler kadar yeni aşklara da koşacaktır......
27. Valerio Massimi MANFREDİ ; işte kitabında Büyük İskender’ i insan olarak ta anlatıyor. Dehası, hırsı, acıları, güçlü ve güçsüz yanlarıyla Dünyanın Hakimi İskender kılıcıyla çizerken arayışını ; ..................
29. Belki de kendine; insana en dürüst yaklaşan filozof idi. Epikür; haz ve yarar ilkesine, arzuların sınırlandırılmasına dayalı tinsel dinginliği amaçlarken; kendi etik kuramını da geliştirmişti.
30. Epikür’ e göre: İyi ve kötünün tek ölçümü duyum, mutlu bir yaşamın başlangıcı ve sonu hazdır. Ama haz kendi içinde iyi olsa da bazen uzak durmak gerekebilir. Çünkü bazen hazları elde etmek için çekilen sıkıntı, sonuçta elde edilen hazdan fazla olabilir. KENDİ SEÇİMİMİZ TABİ Kİ BİZİM
31. Mutluluk için arzulara sınır koyup; erdemli olmayı bilmeli ; diyor EPİKÜR...... Ve kendi başına değerleri olmayan erdemlerin doğru yaşamın araçları olduğunu savunuyor.
32. RUHUN İSE: BEDENİ TERKETTİĞİ AN ATOMLARINA AYRIŞTIĞINA İNANIYOR
38. Ölünce senden bir anı kalmayacak kimselere pay alamadın çünkü güllerinden Pieria’nın dolanacaksın oradan oraya Hades’in evinde uçarak görünmez ölüler içre silik mi silik