2. Sensitivity: Public
ÇİÇEK BURNU ÇÜRÜKLÜĞÜ
(Blossom-End Rot)
1. Tanım. Anatomik seviyede, en erken belirtiler beyaz veya kahverengi hücreli doku
alanlarında görülür. Daha sonra iç çiçek burnu çürüklüğü durumunda meyve plasentasında
veya dış çiçek burnu çürüklüğü durumunda çiçek-uç perikarpında ortaya çıkar (Adams ve
Ho, 1992).
ÇBÇ, dışarıdan yeşil domateslerin çiçek burnunda veya yakınında küçük, sulu bir nokta
olarak başlar. Nokta büyüdükçe, etkilenen doku kurur ve yavaşça açık kahverengiden,
sınırları belli, içine çökük, deri gibi bir nokta şeklinde koyu kahverengiye döner. Genç
tohumların etrafındaki parankimadaki siyah nekrotik dokulardan ve merkezden uzak
plasental dokulardan (Adams ve Ho, 1992) oluşan iç ÇBÇ sıklıkla aynı meyvede gelişir. ÇBÇ,
genellikle bitkide ilk oluşan meyvede görülür (Joy ve Hudelson, 2005).
3. Sensitivity: Public
2.1. NEDENLERİ
Meyvedeki Ca eksikliğinden kaynaklanan ÇBÇ, topraktaki Ca miktarı yeterli ise de
bitki tarafından alınımı, kullanılabilirliği ve meyvelere taşınmasında sorun
yaşanmasından kaynaklanır (Joy ve Hudelson, 2005).
Bitkideki Ca’nın hareketi aktif transpirasyona bağlıdır. Bitkinin yapraklarında,
meyvelerinden daha fazla transpirasyon görülür bu yüzden yapraklara Ca taşınımı
daha fazla olur. Yüksek bağıl nem, ya da sıcak, rüzgarlı hava ile düşük nem
kombinasyonu transpirasyonu sınırlar ve Ca’nın meyvelere ulaşmasını engeller (Joy
ve Hudelson, 2005).
Aşırı Azotlu gübre kullanımı yaprak üretimini teşvik edeceği için ÇBÇ durumunu
kötüleştirir.
Nitrat (NO3-) formunun aksine, Amonyum (NH4+) formunda azot sağlanması,
daha yüksek ÇBÇ seviyeleri ile ilişkilendirilmiştir (DeKock ve diğerleri, 1982b).
Ca oranı K veya Mg oranına göre düşük olduğunda, meyve içindeki organik
asitlerin konsantrasyonunun artmasından dolayı bitkiler ÇBÇ'e karşı duyarlıdır
(Dorais ve Papadopoulos, 2001)
4. Sensitivity: Public
2.2. NEDENLERİ
Günlük ışınım, hava sıcaklığı, suyun bulunma durumu, tuzluluk, rizosferdeki
besin oranları, kök sıcaklığı, hava nemi ve meyvede ksilem dokusu gelişimi
arasındaki etkileşimlerin tamamı ÇBÇ oluşumuna katkıda bulunur (Dorais ve
Papadopoulos, 2001).
Kuraklık stresi, ekstrem şekilde değişen toprak nemi, bitkinin köklerinin zarar
görmüş olması, toprağın fazla su çekmiş olması veya soğuk topraklar Ca alınımını
engelleyebilir (Alan ve Alan, 2015)
Toprakta yüksek konsantrasyonlarda NH4+, K+ ve Mg++ katyonları bulunması da
Ca alınımını engelleyebilir (Joy and Hudelson, 2005).
Hızlı bir meyve genişlemesi oranı hücresel genişlemenin daha yüksek olması ve
asimilatların yer değiştirmesine bağlı olarak hücre duvarı sentezindeki Ca talebini
artırır (Ho ve diğerleri, 1993; Dorais ve Papadopoulos, 2001).
ÇBÇ görülme sıklığı tuzlu koşullarda artar. Tuzluluk hem toplam Ca alınımını hem
de meyvenin Ca içeriğini azaltmıştır (Adams ve Ho, 1993).
5. Sensitivity: Public
3.1. KONTROL
ÇBÇ günümüzde nispeten iyi anlaşılmıştır, ancak kontrol hala pratikte ulaşılabilir
değildir.
Aşağıdaki öneriler dikkate alınmalıdır:
ÇBÇ’e hassas olmayan alternatif çeşitler seçilmelidir.
Su temini, su alınımına yardımcı olmalıdır. Örn: çok tuzlu, suyla kaplı, kuru veya
başka şekilde kısıtlanmış olmamalıdır. Tuzluluk, sıcak havalarda 4-5 mS cm-1'in
üzerine çıkarsa azaltılmalıdır (Adams, 1999).
Suyun, yaprakların aksine meyveye gitmesi için gündüz yüksek sıcaklıklardan ve
düşük nemden kaçınmalıdır.
Kök bölgesinde Ca miktarı yeterli olmalıdır ve rekabet edici katyonların
konsantrasyonları aşırı olmamalıdır. Besin çözeltisinde K ve Mg sırasıyla yaklaşık 400
ve 80 mg L-1'in üzerindeki seviyeler bitkinin Ca alınımını azaltabilir. 500 mg L-1'in
üzerindeki Na konsantrasyonları da Ca alınımını azaltır ve ÇBÇ artar (Adams, 1999).
6. Sensitivity: Public
3.2. KONTROL
Fide yetiştirme aşamasında ortama Ca(OH)2’in ilave edilmesi ÇBÇ görülme
olasılığını azaltmış, ancak verimi olumsuz etkilemiştir. ÇBÇ görülme olasılığı
olan alanlarda fide yetiştirme aşamasında ortama 100 gCa/m2 dozunda
CaSO4’in ilave edilmesinin uygun olacağı kanaatine varılmıştır (Daldal ve
Müftüoğlu, 2018).
Bitkiye devamlı nem sağlamak için malç uygulamak bu sorunu önlemeye
yardımcı olabilir.
Mekanik hasar ya da hastalık kaynaklı kök zararlanmasından kaçınılmalıdır
(Seminis, 2018).
7. Sensitivity: Public
SARI LEKE VEYA SARI LEKELER
(Goldspot, Goldspeck)
1. Tanım. Sarı leke veya lekeler, özellikle yaz aylarında olgun meyvelerin kaliksinin ve
omuzlarının çevresinde görülür. Yeşil meyvelerde lekeler beyaz ve az miktarda bulunur.
Bu lekeler meyvenin albenisini azaltır ve raf ömrünü önemli ölçüde kısaltır (Janse, 1988).
Karakteristik sarı görünümüne sahip hücreler, Den Outer ve van Veenendaal (1988)
tarafından, Kalsiyum oksalattan oluşan küçük bir kalsiyum tuzu kristallerinden kütle
içerdiği şeklinde tanımlanmıştır.
8. Sensitivity: Public
2.1. NEDENLERİ
Sarı lekeler meyvede aşırı miktarda Ca olmasının belirtileri olarak kabul edilir.
Yüksek hava nemi ve yüksek Ca/K oranı koşulları olduğunda meyveye daha fazla
Ca taşınır ve sarı leke görülme sıklığı artar (DeKreij ve diğ.,1992).
P seviyesinin arttırılması , Ca alınım oranını arttırır ve beneklenme artar
NO3’ün arttırılması veya besin çözeltisindeki Cl, NH4, K veya EC’nin azaltılması
Ca alınımını azalttığı için Sarı leke oluşumunu azalttığını belirtmişlerdir (Ho ve
diğ., 1999).
Yetiştirme sezonu boyunca sıcaklıklar arttıkça, Sarı leke görülme sıklığı artar.
Meyvedeki Ca miktarı artmadığı için, yüksek sıcaklıklar meyvede oksalat olarak
biriken Ca oranlarını artırabilir (Ho ve ark. 1999).
Meyvelerdeki kalsiyum tuzu kristallerinin oluşma sebebinde Nitrat formunda
gübreler kısmen sorumludur
9. Sensitivity: Public
3. KONTROL
Sarı leke bozukluğu, hassas varyetelerden kaçınılarak azaltılabilir (İlker ve
ark. 1977).
ÇBÇ'ye dayanıklı çeşitler, Sarı lekeye karşı daha hassas olma eğilimindedir
(Ho ve ark. 1999).
Besin çözeltisinin EC'sini arttırmak, K/Ca oranını ve Mg'yi arttırmakta olduğu
gibi Sarı leke görülme sıklığını azaltmaktadır (Sonneveld ve Voogt, 1990).
Hidroponik çözelti içindeki Ca'nın 200'den 120 mg L-1'e düşürülmesini;
meyve sıcaklığının düşürülmesini; düşük fakat yeterli N (180 mg L-1), yeterli
K (400 mg L-1) uygulanmasını ve P tükenmesinin önlenmesini (> 5 mgL-1)
önermişlerdir. Bu yönergeleri takip ederek, Sarı leke oluşma sıklığının ÇBÇ de
görülmeden azaldığını bildirmişlerdir. (Ho ve diğ., 1999).
10. Fisher ve ark. 2009. Physiological Disorders in Tomato Fruit Development.
Department of Horticultural Science, North Carolina State University
Ann Joy and Brian Hudelson. 2005. Blossom End Rot. UW-Madison Plant
Pathology, University of Wisconsin
https://hort.extension.wisc.edu/articles/blossom-end-rot/
Necati Daldal, Nuray Mücellâ Müftüoğlu.2018. Domates Fidelerinin Kalsiyum
Sülfat ve Kalsiyum Hidroksit Katılan Ortamda Yetiştirilmesinin Çiçek Burnu
Çürüklüğü Üzerine Etkisi.
Seminis, 2018. https://www.seminis.com.tr/bilgi/hastalik-
kilavuzlari/domatesler/cicek-burnu-curuklugu/
Özlem Alan ve Nevzat Alan, 2015. Domateste fizyolojik meyve bozuklukları.
AgromedyaDergisi.https://www.researchgate.net/publication/311495823_Dom
ateste_Fizyolojik_Meyve_Bozukluklari
R.W. den OuterVeenendaal, 1988.Gold speckles and crystals in tomato fruits (
Lycopersicon esculentum Mill.)
KAYNAKLAR