UKRAYNA KRİZİ – PETROL PENCERESİNDEN GÖRÜNÜMÜ, JEOLOJİK PERSPEKTİF VE JEOPOLİTİKA (Ukranian Crisis – Appearance through the Oil Window, Geological Perspective and Geopolitics)
UKRAYNA KRİZİ
■ Petrol Penceresinden Görünümü ■ Jeolojik Perspektif ve Jeopolitika
(Ukranian Crisis – Appearance through the Oil Window, Geological Perspective and Geopolitics)
Özer BALKAŞ
TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası Webinar Sunumu
9 Mart 2022 Çarşamba Saat: 20:30
Sunumumda;
■ Avrupa’nın siyasi coğrafyasında değişim,
■ Ukrayna – Rusya krizinin gelişimi,
■ Doğal gaz ülkesi Ukrayna,
■ Avrupa’da Rus gazı, Kuzey Akım 1 ve 2 Boru hatları,
■ Ukrayna’nın Jeolojisi ve Tektonik Konumu;
■ Ukrayna’nın doğal gaz üretimi yapılan basenleri;
• Karpatlar Kıvrım Kuşağı ve Ön Ülkesi • Dnieper-Donetsk Baseni • Karadeniz şelfi, Doğu ve Batı Karadeniz derin su basenleri.
■ Ukrayna – Kırım Deniz Yetki Alanları,
■ Karadeniz Bölgesi ve Ukrayna – Kırım Jeopolitik görünümü
■ Ukrayna – Rusya Krizinin Türkiye’ye Etkileri
başlıkları altında paylaştığım açıklamalar yer almaktadır.
■ Sunumu TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası YouTube kanalımızdan izlemek için lütfen tıklayınız
https://www.youtube.com/watch?v=JV0vXtpWlhw
https://www.academia.edu/video/jyX6Qk
Beginners Guide to TikTok for Search - Rachel Pearson - We are Tilt __ Bright...
UKRAYNA KRİZİ – PETROL PENCERESİNDEN GÖRÜNÜMÜ, JEOLOJİK PERSPEKTİF VE JEOPOLİTİKA (Ukranian Crisis – Appearance through the Oil Window, Geological Perspective and Geopolitics)
2. HARRY S. TRUMAN (1945-1953), II. Dünya Savaşı'nın son
aylarında başkan oldu. 1945 Ağustos’unda savaşı daha çabuk
kazanmak için Hiroşima ve Nagazaki’ye atom bombası atılması
kararını verdi. SSCB ve müttefiklerine karşı ne pahasına olursa
olsun mücadele edilmesinin gerektiği ilkesine (Truman Doktrini)
inanıyordu. Savaş sonrasında 1949’da kurulan ve ABD’nin başını
çektiği NATO örgütü ile SSCB liderliğindeki Varşova Paktı arasında
kutuplaşma doğdu ve SOĞUK SAVAŞ başladı. Suudi petrolünün,
azalan ABD petrol rezervlerinin yerini alması ile Doğu Akdeniz ve
kuzey Körfez ülkelerinin SSCB’ne karşı güvenliklerinin
sağlanması ve bu stratejik kaynakların dost olmayan ellere
geçmesinin önlenmesi için çaba sarfetti. ABD başkanlarının
yabancı petrole daima ulusal güvenlik açısından bakmaları ve
petrol kaynaklarının stratejik olarak değerlendirilmesinin
öncüsüdür.
SOĞUK SAVAŞ
JOSEF STALİN (Yosif Visaryonoviç Cuğaşvili), Sovyetler Birliği
Bakanlar Kurulu Başkanı (1941-1953). Stalin, II. Dünya Savaşı'nın
sonlarında Kızıl Ordu tarafından Nazi işgalinden kurtarılan Doğu
Avrupa ülkelerinde komünist partilerin iktidara gelmesine
destek sağladı. Çekoslovakya, Doğu Almanya, Bulgaristan Halk
Cumhuriyeti, Polonya, Yugoslavya Federasyonu, Macaristan ve
Romanya'da sosyalist halk cumhuriyetleri kuruldu. Bu ülkelerin
kapitalist ekonomiden sosyalist ekonomiye geçmesine ve
Sovyetler Birliği'nin tecrübelerinden yararlanmalarında yardımcı
oldu. ABD öncülüğünde Avrupa'da uygulanmaya konan Marshall
Planı’na karşı sosyalist ülkelerin ekonomik ve siyasi birliğini
amaçlayan ve sosyalist ülkeler arasındaki ticareti geliştiren
COMECON'u kurdu. II. Dünya Savaşı'nda lağvedilen III.
Enternasyonal yerine IV. Enternasyonal’i örgütledi ve yeni kurulan
sosyalist ülkelerdeki partilerin örgütlü mücadelesi için çaba sarf etti.
Özer BALKAŞ
5. UKRAYNA – RUSYA KRİZİNİN GELİŞİMİ
■ 30 Aralık 1922: Sovyetler Birliği Kuruluş Anlaşması, Sovyet Sosyalist
Cumhuriyetler Birliği (SSCB) Kuruluş Bildirgesi ile birlikte; 29 Aralık 1922’de
Rusya SFSC, Ukrayna SSC, Belarus SSC ve Transkafkasya SFSC delegelerinin
katıldığı bir konferansta onaylandı. Anlaşma ve Bildiri; SSCB’nin I. Sovyetler
Kongresi tarafından onaylandıktan sonra, 30 Aralık 1922’de delegasyonların
başkanları tarafından imzalandı. Anlaşma, yeni üyeleri kabul etmek için
esnekliğe sahipti. Bu nedenle, 1940’a gelindiğinde; Sovyetler Birliği, kurucu 4
cumhuriyetten 15 cumhuriyete büyüdü.
■ 1939: Molotov -Ribbentrop Paktı (Alman – Sovyet saldırmazlık Paktı);
Nazi Almanyası ile Sovyetler Birliği arasında, Polonya’yı aralarında paylaşmaya
olanak tanıyan bir saldırmazlık anlaşmasıdır. Almanya 22 Haziran 1941'de
Sovyetler Birliği'ne saldırarak bu paktı çiğnemiştir.
■ 1943-44: Sovyet ordusu Ukrayna’yı geri aldı.
■ 1965: ‘‘Ukraynalı Altmışlılar’’ olarak anılan, ulusal dil ve kültür ile artistik
yaratıcılığı savunan Stalin karşıtı entellektüellerin göstermelik duruşması ve
tutuklanmaları.
■ 1986: Chernobyl Nükleer Faciası
■ 8 Aralık 1991: Belovezh Mutabakatı; Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler
Birliği’nin (SSCB) varlığının bilfiil sona erdiğini ve onun yerine kurulan
Bağımsız Devletler Topluluğu’nun (BDT), yerine geçen kuruluş olduğunu ilan
eden bir anlaşmadır. Mutabakat belgesi; Belarus’un Belovezhskaya Puscha
Ulusal Park Viskuly Hükümet Sarayı’nda, Sovyetler Birliği Kuruluş Anlaşması’nı
(1922) imzalayan dört ülkenin üçünün liderleri olan Boris Yeltsin (Rusya),
Leonid Kravchuk (Ukrayna) ve Stanislav Shushkevich (Belarus) tarafından
imzalanmıştır. Ukrayna’nın bağımsızlığını ilan etmesi sonrasında, Kravchuk,
Başkan olarak seçildi.
■ 1993: Yüksek enflasyon (Hyperinflation)
■ 1996: Ukrayna grivnası (hryvnia), ulusal para birimi olarak kuponun
(coupon) yerine geçti.
Özer BALKAŞ
Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği’ni sona erdiren ve 1922
anlaşmasını yürürlükten kaldıran Belovezh Mutabakatının imza
töreni. 8 Aralık 1991, Belarus.
6. UKRAYNA – RUSYA KRİZİNİN GELİŞİMİ
■ 22 Kasım 2004 – 23 Ocak 2005: 21 Kasım 2004 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday olan
Viktor Yuşçenko (seçim kampanyasında turuncu rengi kullandı) ve Viktor Yanukoviç
arasındaki yarışı Yanukoviç’in kazandığı ilan edildi. Yuşçenko; Donetsk ve Lugansk
bölgelerinde seçime hile karıştırıldığını belirterek, taraftarlarından gösteri düzenlemelerini
istedi. Kiev’deki Bağımsızlık Meydanı ve Ukrayna Parlamentosu olan Verkhovna Rada’nın
önünde başlayan gösterilerin büyümesi üzerine; 429 üyeli Verkhovna Rada, seçimleri 255
oyla geçersiz ilan etmiş ve 26 Aralık 2004’te seçimler tekrarlanmıştır. Tekrarlanan seçimlerin
sonucunda %51.99 oy oranı ile kazandığı ilan edilen Viktor Yuşçenko, 23 Ocak 2005’de
yemin ederek Cumhurbaşkanı olmuştur.
■ 18 Aralık 2007 – 3 Mart 2010: Yuliya Volodimirivna Timoşenko, Turuncu Devrim’in
eşbaşkanlığını yaptı. 24 Ocak’la 8 Eylül 2005 arasındaki ilk dönem başbakanlığı sonrasında
18 Aralık 2007’de yeniden başbakan olmuştur. Timoşenko; Ukrayna’nın Avrupa Birliği’ne
entegrasyonuna çaba göstermekte, NATO’ya üyeliğini desteklemekte, Avrasya Gümrük Birliği
üyeliğine ise şiddetle karşı çıkmaktadır. 2010, 2014 ve 2019’da girdiği cumhurbaşkanlığı
seçimlerini kazanamadı. 2014 Ukrayna devriminin son döneminde üç yıl hapis yattıktan
sonra serbest bırakıldı. 2019’da Parlamento’ya seçilerek partisini muhalefete taşıdı.
■ 25 Şubat 2010 – 22 Şubat 2014: Viktor Yanukoviç, Donetsk Oblastı valiliği ve
Cumhurbaşkanı Kuçma’nın başkanlığında Başbakan olarak görev yaptı. 2010’da Yuliya
Timoşenko ile yarıştığı seçimde Cumhurbaşkanı seçildi. Yanukoviç, beklemede olan AB
Ortaklık anlaşmasını reddederek, bunun yerine bir Rus kredi kurtarma paketini ve Rusya ile
daha yakın ilişkileri sürdürmeyi tercih etti. 2014 Ukrayna Devrimi’nde görevden alındı.
Günümüzde Rusya’da sürgünde yaşamaktadır.
■ 21 Kasım 2013: Ukrayna hükümeti, AB ile imzalanacak Ortaklık Anlaşması’nın
hazırlıklarını askıya aldı.
■ 1 Aralık 2013: Hükümet karşıtı protestolar başladı.
■ 22 Şubat 2014; Başkan Yanukoviç; parlamentoda, görevi kötüye kullanma suçlaması
sonrası ülkeden kaçtı.
■ 28 Şubat 2014: Nitelendirilmemiş güçler, Kırım’daki stratejik tesisleri işgal etti.
■ 16 Mart 2014: Kırımlılar, referandumdaki oyları ile Rusya’ya katılmayı seçtiler.
■ 17 Mart 2014: Putin, Kırım’ı bağımsız bir devlet olarak tanıdı.
22 Kasım 2004 günü sabahında,
turuncu giysili göstericiler Kiev’de
Bağımsızlık Meydanı’nda toplandı
Viktor Yuşçenko ve Yuliya Timoşenko
Viktor Yanukoviç, Başkan Putin’le; Ukrayna’nın 15 milyar $
borcunun satın alınması ve Rusya’dan tedarik edilecek
gazın fiyatını yaklaşık üç kat düşürecek anlaşmayı imzaladı.
17 Aralık 2013, Moskova. Özer BALKAŞ
7. UKRAYNA – RUSYA KRİZİNİN GELİŞİMİ
■ 22 Mart 2014: AB, Rusya’ya yaptırımları onayladı.
■ 21 Mart 2014: Putin, Kırım’ın resmi olarak Rusya’ya ilhakını öngören hukuki belgeyi imzaladı.
■ 24 Mart 2014: Rusya, G8’den çıkarıldı.
■ 1 Nisan 2014: NATO, Rusya ile iş birliğini askıya aldı.
■ 25 Mayıs 2014: Petro Poroshenko, Ukrayna Başkanlığı seçimini kazandı.
■ 27 Haziran 2014: AB ve Ukrayna Ortaklık Anlaşması’nı imzaladılar.
■ 17 Temmuz 2014: Malezya Havayollarına ait bir uçak, Doğu Ukrayna’da düştü.
■ 29 Temmuz 2014: AB, Rusya endüstrisi üzerinde geniş kapsamlı yaptırımları uygulamaya koydu.
■ 7 Ağustos 2014: Rusya, misilleme olarak batıya ait yiyeceklerin ithalatını yasakladı.
■ 5 Eylül 2014: Birinci Minsk Protokolü, Donbass bölgesindeki savaşı durdurmak için; Ukrayna, Rusya Federasyonu, Donetsk Halk Cumhuriyeti,
Luhansk Halk Cumhuriyeti ve Avrupa Güvenlik İş Birliği Teşkilatı (AGİT) temsilcileri tarafından, Belarus’un Minsk kentindeki kapsamlı görüşmelerin
ardından imzalandı. Fakat savaşı durdurmayı başaramadı.
■ 12 Eylül 2014: Yeni AB yaptırımları.
■ 16 Eylül 2014: Avrupa Parlamentosu (EP) ve Ukrayna Ortaklık Anlaşmasını onayladılar.
■ 26 Ekim 2014: Ukrayna, Avrupa yanlısı bir parlamento seçti.
■ 29 Kasım 2014: Ayrılıkçılar için AB yaptırımları.
■ 31 Ocak 2015: Minsk görüşmeleri, Ukrayna’nın doğu bölgelerindeki çatışmaların yoğunlaşması nedeniyle bir sonuca bağlanmadan dağıldı.
■ 15 Şubat 2015: İkinci Minsk Anlaşması yürürlüğe girdi, fakat çatışmaları durduramadı. Minsk Anlaşmalarının; çatışmalara, gelecekteki herhangi
bir çözüm için temel olmaya devam ettiği öngörülmektedir.
■ 20 Mayıs 2019: Volodemir Oleksandroviç Zelenski; senarist, oyuncu ve yönetmendir. 2015’te Halkın Hizmetkarı adlı televizyon dizisinde
Ukrayna cumhurbaşkanını canlandırdı. Halkın Hizmetkârı partisi ise, Mart 2018’de aynı adlı dizinin yapımcı şirketi Kvartal 95 çalışanları tarafından
kuruldu. Aday olduğu 2019 Ukrayna Cumhurbaşkanlığı seçiminde ikinci tura kaldı ve kazandı. İlk Yahudi Ukrayna Cumhubaşkanı olup, Kiev
Ulusal Ekonomi Üniversitesi mezunudur.
■ 21 Şubat 2022: Vladimir Putin; hem Luhansk hem de Donetsk Cumhuriyetlerini, bağımsız devletler olarak tanıdığını açıkladı. İlave olarak,
Minsk Protokolünün; Rusya, Donetsk ve Luhansk’ı tanımadan çok önceden Ukrayna tarafından ‘‘öldürüldüğü’’ nü belirtti.
Minsk Protokolü takip
memorandumu ile
oluşturulan tampon
bölge haritası
Volodimir Zelenski,
Ukrayna
Cumhurbaşkanı,
20 Mayıs 2019
Özer BALKAŞ
Petro Oleksiyoviç
Poroşenko, Ukrayna
Cumhurbaşkanı, 7 Haziran
2014 – 20 Mayıs 2019
11. Avrupa’ya Rus doğal gazı tedariki yapan, mevcut
ve planlanmış başlıca doğal gaz boruhatları
KUZEY AKIM 1 VE 2 BORUHATLARI
■ Kuzey Akımı; Baltık Denizi tabanında, Rusya’dan Almanya’ya ulaşan doğal
gaz boruhatları sistemidir. Rus devlet şirketi Gazprom’un hakim hisseye
sahip olduğu Nord Stream AG, Kuzey Akımı 1’in hem sahibi hem de
işletmecisidir. Kuzey Akımı 2 ise, Gazprom’un tümüne sahip olduğu bağlı
ortaklığı Nord Stream 2 AG’ye aittir. Batı Avrupa’ya doğal gaz tedariki
sağlayan diğer ülkeler ise; Norveç (%24), Cezayir (%11), Nijerya ve Katar’dır.
■ Kuzey Akımı 1 in iki hattından ilkinin inşaatı Mayıs 2011’de bitmiş, 8 Kasım
2011’de resmi açılışı yapılmıştır. İkinci hat inşaatı ise 2011-2012’de
gerçekleşmiş, 8 Ekim 2012’de resmi açılışı yapılmıştır. 1222 km uzunluğundaki
boruhattı, dünyanın en uzun denizaltı boruhattıdır.
■ 1224 km uzunluğunda, iki yönlü 48’’ çapında ve Kuzey Akımı 1’e paralel
olarak 11 milyar $’a mal olan Kuzey Akımı 2’nin inşaatı 2018-2021 yıllarında
gerçekleşmiş olup; ilk hattı Haziran 2021, ikinci hattı ise Eylül 2021’de
tamamlanmıştır. Geliştirilmesinde, Gazprom’la (%50) birlikte herbiri yüzde 10
hisse payına sahip, Shell, OMV, Wintershall Dea, Uniper ve Engie yer
almaktadır.
■ Kuzey Akımı 1’in toplam yıllık kapasitesi 55 milyar m³ tür. Kuzey Akımı 2,
bu kapasiteyi iki kat artırıp 110 milyar m³ e çıkaracak olup, Rus gazının
Avrupa’daki rekabet gücüne egemenlik kazandıracaktır.
■ Rusya’nın Kuzey Akımı 1 ile Almanya’ya doğal gaz ihracatı; 2021 yılında,
rekor bir miktar ulaşarak 59.2 milyar m³ oldu. Mevcut boruhattı ile, Rusya’nın
Avrupa’ya gaz ihracatının yaklaşık üçte biri yapılmaktadır.
■ ABD ve Ukrayna ile kimi Orta ve Doğu Avrupa ülkeleri; boruhatlarının,
Rusya’nın Avrupa’daki nüfus etkisini artıracağı ve Orta ve Doğu Avrupa
ülkelerinde mevcut boruhatlarının kullanımındaki geçiş ücretlerini düşüreceği
kaygıları ile şiddetle karşı çıkmaktadırlar. Alman enerji regülatörü, Mayıs
2020’de; Kuzey Akım 2 gazının sahibi ile nakledenin farklı olması gereksinimi
nedeniyle, rekabet kurallarında ayrıcalık olmasını red etti. Temmuz 2020’de,
Joe Biden ve Angela Merkel; Rusya’nın Kuzey Akımı ‘‘politik silah’’ olarak
kullanması halinde, ABD’nin yaptırımları uygulaması için kesin karara vardılar.
■ Alman Şansölye Olaf Scholz; Rusya’nın Donetsk ve Luhansk Halk
Cumhuriyetlerini bağımsız cumhuriyetler olarak tanıması ve Rus askerlerinin bu
bölgelere konuşlandırılması nedeniyle, 22 Şubat 2022 tarihinde Kuzey Akımı
2’nin operasyonlara başlaması için gerekli sertifikasyonu askıya aldı. Özer
BALKAŞ
12. Alpine – Himalayan Orogenic Belt
Tectonic Plate Boundaries on the World
Fold and Thrust Belts from Alps to Himalayas
Özer BALKAŞ
13. European Geomorphology
REFERANSLAR
■ Geological structure and tectonic evolution of the
Ukrainian sector of the Black Sea; S. M. Stovba, I.
V. Popadyuk, P. O. Fenota, O. I. Khriachtchevskaia,
Subbotin Institute of Geophysics of National
Academy of Sciences of Ukraine - July 2020.
■ (1) The Black Sea basins structure and history:
New model based on new deep penetration regional
seismic data. Part I: Basins structure and fill – A. M.
Nikishin, A. I.Okay, O. Tüysüz. A. Demirer, N.
Amelin; Marine and Petroleum Geology, Volume 59,
January 2015, Pages 638-655. (2) The Black Sea
Tectonic history and paleogeography; Marine and
Petroleum Geology, Volume 59, January 2015,
Pages 656-670.
■ Ukraine’s Gas-Fuelled Crisis; Nikki Jones and Will
Thornton, GeoExPro - This article appeared in Vol.
11, No. 3 – 2014
■ Ukraine; Gabor Tari, AAPG European Region
Newspaper, September 2010.
■ Exploration Plays in the Turkish Black Sea; C.
Menlikli, A. Demirer, Ö. Sipahioğlu, L. Körpe, V.
Aydemir, The Leading Edge, September 2009.
■ Petroleum Geology of the Black Sea; A. G.
Robinson, J. H. Rudat, C. J. Banks, R. L. F. Wiles,
Marine and Petroleum Geology, Volume 13, Issue
2, March 1996, Pages 195-223.
Özer BALKAŞ
14. Cross-section of the
Dnieper-Donetsk basin
(Gabor Tari, Sept. 2010)
Özer BALKAŞ
Geological cross-section through the Ukrainian
Carpathians (Gabor Tari, Sept. 2010)
MAJOR
GEOLOGICAL
PROVINCES
AND GAS
PIPELINES
OF UKRAINE
UKRANIAN GAS
PRODUCING REGIONS,
Crudeoilpeak.info
15. Simplified Chronostratigraphic Chart of the Stratigraphy present
in the Black Sea; M. D. Simmons, G. C. Tari & A. I. Okay 2018
BLACK SEA - TECTONIC HISTORY AND
PALEOGEOGRAPHY; Anatoly M. Nikishin et al.
Marine and Petroleum Geology, January 2015
Özer BALKAŞ
16. 120-125 milyon yıl
100 milyon yıl
85-95 milyon yıl
75-84 milyon yıl
30 milyon yıl Özer BALKAŞ
Black Sea - Tectonic history and paleogeography;
Anatoly M. Nikishin et al., Marine and Petroleum
Geology, January 2015
KARADENİZ BASENLERİNİN JEOLOJİK EVRİMİ:
• Batı ve Doğu Karadeniz basenleri yay gerisi yapılar olup,
Kretase’de (65 milyon yıl) dalma batma ortamı üzerindeydiler.
• Yay gerisindeki riftleşme Geç Barremian – Aptian’da (120-125
milyon yıl) başladı. Bunu; önce Albian’deki (100 milyon yıl)
volkanik yayın gelişmesi, daha sonra da Cenomanian’de (95
milyon yıl) okyanus kabuğunun yayılması takip etti. Batı ve Doğu
Karadeniz basenleri, Cenomanian’den Orta Santonian’e kadar,
okyanus kabuğunun yayıldığı ve kıtasal kabuğun büyük ölçekte
gerilip genişlediği yerlerdi.
• Okyanus kabuğunun yayılması Santonian’de (84 milyon yıl)
sona erdi. Bu olayı, volkanizmanın Geç Santonian –
Campanian’de (75-84 milyon yıl) maksimuma ulaşması ile
volkanik yayın Pontidlere göç etmesi takip etti.
• Geç Santonian’den itibaren, termal çökme Andrusov ve
Shatsky kıtasal kesimlerini etkiledi. Geç Santonian – Eocene (40-
84 milyon yıl) çökelleri, şelfin derin kesiminin yoğun sıkılaştırılmış
çökelleridir.
• Batı Karadeniz’in güney ve güneybatı kesimlerinde gözlenen
Paleocene (60 milyon yıl) ve Eocene (40-45 milyon yıl) türbidit
basenleri; Türkiye ve Balkanlardaki orojenik kesimlerin sıkışması,
bindirme ve yükselmesinin sonucunda oluşmuştur.
• Maykopian (Paratethys) baseni (Oligocene - Alt Miocene / 20-
33 milyon yıl), sıkışmalı bir bölgesel ortamda oluştu.
• Karadeniz’in derin su basenleri, Oligecene’den (25-30 milyon
yıl) beri hızlı sedimantasyona tabi kalmış ve çoğunlukla şeyl
çökelimi olmuştur. İstanbul Boğazı’ndan çok uzakta olmayan
kanallı sistem kayıtları, Boğaziçi’nin, Eocene’den günümüze
kadar sürekli bir boğaz olduğuna işaret eder.
17. Deepwater play types in the area south
of Crimea and the Kerch peninsula,
Vanco Energy Company 2008
UKRAYNA, KARADENİZ’DE DOĞAL GAZ ZENGİNİ Mİ ?
• Ukrayna’nın Romanya ile uzun süreli sınır uyuşmazlığı 2009’da
çözüldü ve şirketlerin ilgisi arttı.
• Karadeniz’de yegane Üretim Paylaşım Anlaşması’na (PSA) sahip
Prykerchenska ruhsatı’ndaki hukuki ihtilaf, ruhsatın; Mayıs 2012’de,
2006’da ihale ile ruhsatı alan Vanco’ya 8 yıl süre için tahsis edilmesi
ile sonuçlandı. Kapsamlı bir 3D sismik veri eldesi ve 6 adet derin su
arama kuyusunun (Su derinliği: 700-2100 m) kazılması öngörüldü.
• ExxonMobil, Shell, OMV Petrom ve Nadra Ukrainy’den oluşan
konsorsiyum; Ağustos 2012’de, Skifska ruhsatı için (16698 km²)
PSA imzalama hakkı kazandı. Konsorsiyum, ilk arama fazı için 325
milyon $ bonus ödeyip 400 milyon $ yatırımı taahhüt etti. Skiftsa
ruhsatının Romanya’nın Domino gaz keşfine yakın olması ve jeolojik
benzerliği nedeniyle, 10 yıl sonra yılda 4 milyar m³ doğal gaz üretimi
yapabileceği belirtildi.
Özer BALKAŞ
18. Kırım yarımadası, 16 Mart 2014’de %83 oranında seçmen
katılımı ile yapılan referandum sonucunda; %97 oy oranı ile
Rusya Federasyonu’na bağlanmış olup, Kırım Cumhuriyeti ve
Sivastopol federal şehri tarafından yönetilmektedir. Özer BALKAŞ
19. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin; Kremlin’de yapılan
törende, Kırım’ın ilhakını öngören belgeyi imzalıyor.
Moskova, 21 Mart 2014.
Özer BALKAŞ
21. (UNCLOS)
BİRLEŞMİŞ MİLLETLER (BM) DENİZ HUKUKU KONVANSİYONU
● 1973 ve 1982 yılları arasında yapılan BM görüşmeleri ile sonuçlandırılan Deniz Hukuku
Konvansiyonu; ülkelerin, deniz ve okyanusları kullanmalarına ilişkin hakları ve
yükümlülüklerini belirler. İş yaşamı, çevre ve denizlerdeki doğal kaynakların yönetimi için
ana esasları tesis eder.
● 10 Aralık 1982'de imzaya açılan Konvansiyon, 60ıncı onay belgesinin verilmesi sonrası
(Guyana'nın imzalayan 60ıncı ülke olmasından bir yıl sonra) 16 Kasım 1994'te yürürlüğe
girmiştir.
● Karasuları, kıyıdan 12 deniz mili (22 km) genişliğinde bir alanı kaplar. Kıyısı olan ülkeler,
karasularında; yasalar koyma, kullanımı düzenleme ve herhangi bir kaynağı kullanmada
özgürdür. Karasuları sınırı ötesinde ve diğer bir 12 deniz mili (22 km) genişliğinde uzanan
Bitişik zonda, ülkeler; dört özel alanda yasalarını uygulamayı sürdürebilir: gümrük,
vergilendirme, göçmenlik ve kirlenme. Kara ya da karasularında başlayan ihlaller bu zonu
sıcak takip alanı yapar. Kıta şelfi, hangisi daha büyükse; kara parçasının kıta kenarının dış
sınırına kadar olan doğal uzantısı, ya da ülkenin kıyısında esas alınan hattından 200 deniz
mili (370 km) uzaklığa genişleyen kesim olarak belirlenmiştir. Bir ülkenin kıta şelfi; doğal
uzantının sonuçlandığı sınıra kadar, 200 deniz milini (370 km) geçebilir. Fakat, kıyıdaki
sınırdan 350 deniz mili (650 km) uzaklığa ya da 2500 m su derinliği sınırının ötesine 100
deniz mili (190 km) uzaklığı asla aşamaz. Kıyısı olan ülkeler; canlı varlıkları hariç tutarak,
kıta şelfinin deniz tabanı ve yeraltındaki cansız ve hareketsiz kaynakları kullanma
haklarına sahiptir. Bununla birlikte, MEB‘nin ötesindeki su kolonundakiler dışında kalmak
üzere, kıta şelfine ilişkin yaşayan kaynaklar üzerinde münhasıran kontrol uygular.
● Münhasır Ekonomik Bölge (MEB); iç deniz ya da karasularının kıyısındaki referans
hattan 200 deniz mili (370 km) uzaklığa genişleyen bir alanı kaplar. Kıyısı olan bir ülke;
kendi MEB alanı içinde, canlı ya da cansız tüm doğal kaynaklar üzerinde yegane işletme
hakkına sahiptir. Bir ülke, okyanusun içinde küçük bir kayalık sahibi ise; bu kayalığın
işletilebilir yüzeyi, karada 0'dan 430 000 km² offshore’a artmaktadır. Eğer MEB'ler
üzerlenirse, gerçek deniz sınırlarının belirlenmesi kapsanan ülkelerin insiyatifindedir. BM,
Konvansiyonun uygulanmasında hakemlik ya da direkt operasyonel bir role sahip değildir.
● Konvansiyon 168 taraf parti tarafından yürürlüğe konmuş bulunmaktadır: 167 devlet
(164 BM üyesi ülke, BM gözlemci ülke statüsündeki Filistin, Cook Adaları ve Niue) ile
Avrupa Birliği (AB). Aralarında AB ile Rusya, Ukrayna, Bulgaristan, Mısır, Irak, Lübnan,
Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin de olduğu ülkeler hem imzalamış hem de
yürürlüğe koymuştur. İran, Libya ve ABD'nin yer aldığı 14 BM üyesi ülke imzalamış, fakat
yürürlüğe koymamıştır. Azerbaycan, Suriye, İsrail ve Türkiye'nin dahil olduğu 16 BM üyesi
ülke ise ne imzalamış ne de yürürlüğe koymuştur. Özer BALKAŞ
23. TÜRKİYE’NİN KARADENİZ’DE KIYISI OLAN
ÜLKELERLE DENİZ YETKİ ALANLARININ
SINIRLANDIRILMASI
■ TÜRKİYE’DE YASAL DÜZENLEMELER;
• Türkiye Cumhuriyeti Karasuları (iç deniz) hakkında
20 Mayıs 1982 tarih ve 2674 No.lu kanun
• Bakanlar Kurulu’nun 17 Kasım 1986 tarih ve 86/1126
No.lu KHK ile Türkiye’nin 200 deniz mili MEB ilanı
• SOVYETLER BİRLİĞİ (SSCB) ile;
• 17 Nisan 1973’de, SSCB ve Türkiye arasında Karadeniz’de Sovyet ve Türk karasuları arasında Deniz Sınırının Tesisi’ne
ilişkin protokol (Yürürlüğe giriş: 27 Mart 1975, Kayıt tarihi: 23 Aralık 1975).
• 23 Haziran 1978’de, Türkiye ve SSCB arasında Karadeniz’de iki devlet arasında Kıta Şelfinin Sınırlandırılmasına ilişkin
anlaşma (Yürürlüğe giriş: 15 Mayıs 1981, Kayıt tarihi: 11 Ağustos 1981).
• 23 Aralık 1986 ve 6 Şubat 1987’de, SSCB ve Türkiye arasında Karadeniz’de Ekonomik Bölge Sınırlandırılması
anlaşmasını tesis eden teati belgeleri (Yürürlüğe giriş: 6 Şubat 1987, Kayıt tarihi: 23 Nisan 1987).
■ BULGARİSTAN ile;
• 4 Aralık 1997’de, Türkiye ve Bulgaristan arasında Mutludere / Rezovska nehri ağzındaki sınırın
belirlenmesi ve iki devlet arasında Karadeniz’de Deniz Alanlarının Sınırlandırılması anlaşması
(Yürürlüğe giriş: 4 Kasım 1998, Kayıt tarihi: 1 Kasım 1999).
■ GÜRCİSTAN ile;
• 14 Temmuz 1997’de, Türkiye ve Gürcistan arasında, Karadeniz’de iki devlet arasında
Deniz Sınırlarının Onaylanması protokolü.
■ RUSYA FEDERASYONU ile;
• Rusya Federasyonu; 30 Mayıs 1992’de Türkiye’ye verdiği bir belge ile, 1978 Kıta Şelfi Anlaşması ile tesis edilen kıta şelfi
sınırlarını onayladığını bildirdi.
■ UKRAYNA ile;
• Ukrayna, 30 Mayıs 1994 tarihinde Türkiye’ye sunduğu belge ile 1978 Kıta Şelfi Anlaşmasını onayladığını bildirdi.
Fishing Zone / EEZ
The Commission on the Protection of the
Black Sea Against Pollution – Black Sea
State of Enviroment Report 2009 – 2014/5
Özer BALKAŞ
25. ■ İzmir’in kurtuluşundan 5 ay sonra ve Lozan Antlaşması’nın imzalanmasından 4 ay önce
toplanan Türkiye İktisat Kongresi, Anadolu kurtuluş hareketinin iktisadi yönünü göstermesi
bakımından, son derecede önemlidir.
■ Mustafa Kemal, yeni Türk Devleti’nin Kurtuluş Savaşı’nda kazandığı askeri zaferler gibi
ekonomik alanda da zaferlere ihtiyacı olduğuna inanmaktaydı ve ‘‘Türk tarihinin
incelenmesi durumunda bütün ilerleme ve gerileme nedenlerinin bir ekonomik sorundan
başka bir şey olmadığını belirtip; muhakkak tam bağımsızlığı sağlayabilmek için yegane
hakiki kuvvet, en kuvvetli temel iktisadiyattır.’’ deyişi ile hedefi açıkladı.
■ Türkiye’nin çiftçi, tüccar, sanayi, ve işçi zümrelerinden seçilen 1135 üyenin katıldığı ve
İktisat Vekili Mahmut Esat Bozkurt’un organize ettiği kongrede, bu grupların hazırladığı
‘‘Misak-ı İktisadî Esasları’’ tartışıldı ve kabul edildi. Alınan kararlar :
* Hammaddesi yurt içinde yetişen veya yetiştirilebilen sanayi dalları kurulması
gerekmektedir.
* El işçiliğinden ve küçük imalattan süratle fabrikaya veya büyük işletmeye geçilmelidir.
* Devlet yavaş yavaş iktisadi görüşleri de olan bir organ haline gelmeli ve özel sektörler
tarafından kurulamayan teşebbüsler devletçe ele alınmalıdır.
* Özel teşebbüslere kredi sağlayacak bir Devlet Bankası kurulmalıdır.
* Dış rekabete dayanabilmek için sanayinin toplu ve bütün olarak kurulması gerekir.
* Yabancıların kurdukları tekellerden kaçınılmalıdır.
* Sanayinin teşviki ve milli bankaların kurulması sağlanmalıdır.
* Demiryolu inşaat proğramına bağlanmalıdır.
* İş erbabına amele değil, işçi denmelidir.
* Sendika hakkı tanınmalıdır.
■ 1924’te Türkiye İş Bankası, bir yıl sonra Sanayi ve Maadin Bankası kuruldu. Dokuma
fabrikalarının genişletilmesi ve yenilerinin kurulması sağlandı. 1927’de Teşvik-i Sanayi
Kanunu çıkarılarak özel girişim desteklenmeye çalışıldı, ancak 1929 yılındaki ekonomik
bunalım nedeniyle devletin ekonomiye müdahelesi gerekli oldu. Özer BALKAŞ
27. Petrol fiyatları; Ukrayna gerginliği
sürecinde, 7 yıl içindeki en yüksek
değere tırmandı
(Brent ham petrol, $/varil)
Ukrayna krizi oynak (kırılgan)
piyasaları güdüyor: Rus Lavrov’un,
‘‘Diplomatik uzlaşma şansı hala
var’’ deyişi olumlu yansırken;
Ukrayna’lı Zelensky’nin, ‘‘Potansiyel
işgal’’ uyarısı aynı gün içinde
dikkate değer bir düşüş yarattı.
UKRAINE
Özer BALKAŞ
29. Russia & Ukraine’s Top Wheat and Iron Importers
Ukraine's Crisis And Sanctions Against Russia Have Ignited Commodity
Stocks; Mar. 06, 2022 7:00 AM ET, The Andersons Inc. (ANDE), SBSW, XOM
Özer BALKAŞ
30. KREMLİN’DE, DONETSK VE LUGANSK
HALK CUMHURİYETLERİ’Nİ TANIMA
BELGELERİ İMZALANDI
21 Şubat 2022 Pazartesi 22:40
* Rusya Federasyonu Başkanı Vladimir Putin, Donetsk ve
Lugansk Halk Cumhuriyetleri’nin tanınması için ‘‘Başkanlık
Kararnameleri’’ ni imzaladı.
* Vladimir Putin ve Donetsk Halk Cumhuriyeti (DPR)
Başkanı Denis Pushilin, Rusya Federasyonu ve Donetsk
Halk Cumhuriyeti arasında; ‘‘Dostluk, İşbirliği ve Karşılıklı
Destek Anlaşması’’ imzaladı.
* Vladimir Putin ve Lugansk Halk Cumhuriyeti (LPR)
Başkanı Leonid Pasechnik, Rusya Federasyonu ve Lugansk
Halk Cumhuriyeti arasında; ‘‘Dostluk, İşbirliği ve Karşılıklı
Destek Anlaşması’’ imzaladı.
* Vladimir Putin, askeri birliklere; Doğu Ukrayna’da barışın
korunması görev emrini verdi. (21 Şubat 2022 23:48)
Address by the President of the Russian Federation
to Citizens of Russia, Friends.
February 21, 2022, 22:35, The Kremlin, Moscow.
http://en.kremlin.ru/events/president/news/67828
Özer BALKAŞ
31. RUSYA’NIN BAŞLICA PETROL
VE DOĞAL GAZ BASENLERİ
RUSYA’DA YATIRIM YAPAN ULUSLARARASI PETROL
ŞİRKETLERİNİN, TEPKİLERİ
■ Rusya’nın Ukrayna harekatına tepki olarak; çok sayıda uluslararası şirket,
Rusya’nın petrol ve doğal gaz projelerini terk etme planlarını açıkladı.
■ Shell, Gazprom’la ortak girişimleri ve ilişkin varlıklarından ayrılacağını bildirdi. Aktif
girişimleri, Sakhalin adasındaki Sakhalin II LNG Kompleksi’ndeki %27.5 hissesi ile
Sibirya’da Salym Petroleum Development ve Gydan energy venture’daki % 50
hissesini kapsıyor. Britain’s Daily Telegraph; Sakhalin 2 ve Salym’in, Shell’in 2021 yılı
net gelirine 700 milyon $ katkıda bulunduğunu açıkladı. Bunlara ilave olarak, Shell;
yatırım payının yaklaşık 1 milyar $ olduğu ve Baltık denizinde 1224 km
uzunluğundaki Kuzey Akımı 2 boruhattı projesinden de ayrılmayı planlıyor.
Almanya ise, Kuzey Akımı 2’nin devreye alınması için onay işlemlerini durdurdu.
■ BP, Rus petrol şirketi Rosneft’teki %19.75 hissesini satacağını duyurdu.
■ Equinor’un, Rusya’daki duran varlıkları 1.2 milyar $ ve faaliyetlerini terk ediyor.
■ TotalEnergies; Avrupa’nın koyduğu yaptırımları, Rusya’daki faaliyetleri üzerindeki
sonuçları ne olursa olsun desteklediğini bildirdi. Ayrıca, bundan sonra, Rusya’daki
yeni projeler için sermaye oluşturmayacağını açıkladı. TotalEnergies’in Rusya’daki
operasyonları; toplam nakit akışının yaklaşık yüzde 5’i olup, 1.5 milyar $ civarındadır.
Şirket’in; Rus gaz üreticisi Novatek’te yüzde 19.4, Yamal LNG projesinde yüzde 20
ve Arctic LNG 2’de yüzde 10 hisse payları bulunmaktadır.
■ ExxonMobil; son gelişmeler karşısında, yüzde 30 hisse sahibi oldukları Sakhalin-
1 projesindeki operasyonlara devam etmemek için işlemlere başladıklarını ve
Sakhalin-1 girişimini terk için aşamaları dikkatle değerlendirdiklerini duyurdu.
ExxonMobil’in Sakhalin 1’deki ortakları arasında; Japon Sodeco consortium (%30),
Hintli ONGC Videsh (%20) ve Rus Rosneft’in iki iştiraki (birlikte %20) yer alıyor.
Şirket, ilave olarak, bu koşullarda, Rusya’daki yeni projelere yatırım yapmayacaklarını
açıkladı. Projedeki üretim; 2018’de, 300 000 varil/gün ile rekor düzeye ulaşmıştı.
Japon hükümeti de, NATO müttefiklerine kamu desteği sağlayacağını beyan etti. Özer
BALKAŞ
32. RUSYA’DA YATIRIM YAPAN ULUSLARARASI PETROL ŞİRKETLERİNİN, TEPKİLERİ
■ OMV, Gazprom’la iş yapmaya son veriyor. Gazprom’un, Batı Sibirya’daki Urengoy gaz ve kondensat sahasındaki Achimov 4A/5A
geliştirme projesinden yüzde 24.98 hisse almaktan vaz geçti. OMV, aynı zamanda, Kuzey Akım 2 boruhattı projesindeki varlığını da
gözden geçireceğini söyledi.
■ Wintershall Dea, tarihsel olarak yakın ilişki içinde olduğu Gazprom ve Rusya’daki yoğun faaliyetleri nedeniyle zor bir seçim
aşamasında. Şirket, Rusya’da, kritik altyapı tesislerinin operasyonlarına devam edeceğini söylerken; herhangi bir ilave projeyi planlama ya
da yürürlüğe koymayı ve Moskova’ya tüm ödemeleri durdurduğunu açıkladı. Alman şirket, özellikle Avrupa’ya enerji tedariki sağlayan iki
Sibirya gaz projesinde (Yuzhno Russkoye ve Achimov) yer almayı sürdürecek. Wintershall Dea, Kuzey Akımı 2’ye yaptığı yaklaşık 1
milyar € finansal katkıyı da iptal edecek.
■ Borsa ticareti yapan şirketler de tepki vermeye başladı. Trafigura, operasyonel ya da yönetsel katkısının olmamasıyla edilgen hisse
sahibi olduğu Vostok Oil’e ilişkin seçenekleri gözden geçiriyor. Vostok Oil’in; Taymyr’in Sibirya provensinde, karada petrol sahaları var ve
yılda 19 milyon ton (139.3 milyon varil) üretim yapıyor. Trafigura, Aralık 2020’de, Rosneft liderliğindeki ortak girişimden yüzde 10 hisse
satın almıştı. Başka bir ticari şirketin de yüzde 5 hissesi var. Glencore’da, Ukrayna’daki gelişmeler nedeniyle; Rosneft’teki yüzde 0.57 payı
ve alüminyum imalatçısı En+’daki hisseleri de dahil olmak üzere, Rusya’daki tüm faaliyetlerini gözden geçireceğini açıkladı.
■ Rystad Energy; Ukrayna’daki savaşın, küresel pazardan günde 1 milyon varil kadar petrol talebini yok edeceğini açıkladı (1 Mart 2022).
Ukrayna’daki toplam petrol talebinin ortalama 260 000 varil/gün (2019) olmasına karşın; savaş ve çatışmaların devam etmesi halinde,
talebin yüzde 50 ya da daha fazla düşeceği tahmin edilmektedir. Rusya, küresel boyutta altıncı en büyük petrol tüketicisi konumunda olup;
toplam petrol talebi, 2019 verilerine göre 3.6 milyon varil/gün’dür. Talepteki düşüş, küresel dengeleri önemli ölçüde etkiler sonuçları
üretebilir. Rusya’daki talebin yüzde 10-30 kadar düşmesi, 350 000’den 1 milyon varil/gün’e kadar bir daralmaya karşı gelmektedir.
Özer BALKAŞ
36. UKRAYNA – RUSYA KRİZİ VE TÜRKİYE’YE YANSIMALARI
■ Ukrayna - Rusya gerginliği ve Rus ordusunun Ukrayna’ya girmesi ile başlayan kriz, küresel gündemin ilk sırasına
oturdu. NATO, şu ana kadar bir müdahele yerine sürekli olarak Rusya’ya ambargo ya da yaptırım uygulamalarından söz
etti. Rusya’da karşılık veriyor. Gelişmeler ve iki tarafın elinde de nükleer güç bulunması; krizin sıcak bir savaşa dönüşme
yerine, İkinci Dünya Savaşı sonrasında olduğu gibi uzun süreli bir soğuk savaşın takip edeceğine işaret ediyor. Tabii ki
silahlanma yarışı da hızla eşlik edecek.
■ Rusya, Avrupa’nın en önemli doğal gaz tedarikçisi konumunda. Avrupa’nın 2021 yılında Rusya’dan aldığı doğalgazın
toplam miktarı 155 milyar m³ (Toplam tüketimlerinin yüzde 45’i). Özellikle Almanya, tükettiği gazın yüzde 51’ini Rusya’dan
alıyor. Rusya’nın zenginliği de büyük ölçüde sattığı doğal gaza bağlı. NATO ülkeleri Rusya’ya uyguladığı yaptırımları abartır,
Rusya’da doğal gazı keserek karşılık verirse herkes kaybeder. Kim daha çok kaybedecek diye bakarsak, daha zengin olan
batının daha çok kaybedecek şeyi olduğunu söyleyebiliriz. Olayın soğuk savaştan sahaya inmesi ve savaşa dönüşmesi hali
ise tam anlamı ile bir faciaya yol açabilir.
■ Ham petrol ve doğal gaz fiyatları hızla yükseliyor. Bu yükselişin artarak devam etmesi, üretici ülkelerin dışında kalan
bütün ekonomilerin aleyhine ciddi bir tehdit ve beka sorunu yaratmaktadır.
■ Rusya; ekonomik ve ticari ilişkiler açısından, Türkiye için çok önemli bir ülke. 2021’de, Türkiye’nin Rusya’ya ihracatı 5.8
milyar $ düzeyinde. Buna karşın, ithalat yaptığımız ülkeler arasında ilk sırada yer alan Rusya’dan ithalatımız yaklaşık 29
milyar $’ı bulmuş. İlave olarak Rusya, Akkuyu nükleer santralını da inşa ediyor. Yapım işi bitince, işletmesini de Ruslar
yapacak. Türkiye ise, Rusya’nın Donetsk ve Luhansk Cumhuriyetlerini tanıma kararını kabul edilemez bulduğunu ve
reddettiğini açıkladı. Ayrıca, Rus ordusunun Ukrayna harekatına karşı tavır aldı.
■ Doğal gaz ihtiyacımızın; yüzde 33’ünü Rusya’dan, yüzde 21’ini Azerbaycan’dan, yüzde 17’sini İran’dan, yüzde 13’ünü
Cezayir’den, yüzde 4’ünü Nijerya’dan, geri kalanını da başka ülkelerden alıyoruz. İthal edilen kaynakların
çeşitlendirilmiş olması, Türkiye için avantaj tesis ediyor.
■ Turizm gelirlerinde sorunlarla karşılaşacağız. Türkiye’nin tutumuna bağlı olarak, ülkemize gelen yabancı turistler içinde
ilk sırada olan Rus turistlerin gelmesi sıkıntıya girebilir. Benzer bir durum, Avrupalı turistler açısından da söz konusu olabilir.
Böyle bir gelişme, Türkiye açısından ciddi bir gelir kaybına yol açacaktır.
■ Türkiye ekonomisi bu gerginliğe kötü zamanda yakalandı. Enflasyonun yüzde 50’leri aştığı, Merkez Bankası
swaplar hariç net rezervlerinin eksi 43 milyar $ olduğu bir aşamadayız. Kur yükselişi, ithal maliyetlerimizin hızla
artması nedeniyle enflasyonu daha da yukarıya itecektir. Ayrıca, petrol ve doğal gaz fiyatlarındaki artış da
ekonomimize darbe vuracaktır. Kur ve altın korumalı mevduat hesapları ise; bu işe girilmemesi için yapılan uyarılarda
olduğu gibi, hazinenin sırtındaki yükte artışa neden olacaktır.
■ Montrö Boğazlar Sözleşmesi; savaş ve savaş tehdidi altındaki koşullarda, Çanakkale Boğazından Karadeniz’e kadar
tüm geçişleri Türkiye’nin denetimine bırakarak Karadeniz’de bir deniz savaşı çıkmasını önemli ölçüde önlemektedir.
Ukrayna’nın NATO üyesi olmaması nedeniyle, gerginliğin NATO ve Rusya arasında bir sıcak savaşa dönüşmesi halinde
dahi Türkiye tarafsız kalabilir. Bununla birlikte Türkiye’nin, NATO ya da Rusya güçlerinin geçiş taleplerini reddetmesi;
hukuki geçerliliği olmasına karşın, ekonomik hususlar başta olmak üzere Türkiye’ye karşı farklı sorunlar yaratabilecektir.
Özer BALKAŞ
39. KASSANDRA’NIN LANETİ
Kassandra, Troya Kralı Priamos ve Hekabe'nin en
güzel kızı, aynı zamanda Yunan mitolojisinin bir
kahramanıdır. Savaşı yaşamış ve savaşta ağabeyi
Hektor'u ve sevdiklerini kaybetmiştir. Troya atı'nın
getireceği tehlikeden dolayı çevresini uyarmaya
çalışmış, ancak dinleyeni olmamıştır.
Kassandra'nın en büyük arzusu geleceği bilmek ve
rahibe olmaktı. Tüm sanatların, müziğin, güneşin,
şiirin ve ateşin tanrısı olan, bunun yanı sıra kahin
özelliği de bulunan Apollon görür görmez bu güzel
kıza aşık olur ve Kassandra onunla birlikte olursa
ona geleceği görme yeteneği vaad eder.
Kassandra bu teklifi kabul etti. Apollon, Kasandra'
nın ağzına tükürdü ve Kasandra geleceği görme
yeteneğine sahip oldu. Ama Apollon ile birlikte
olmadı. Bakire bir rahibe olma isteği Apollon'a
verdiği sözden daha ağır basmıştı. Bir rivayete
göre de aslında en başından beri Apollon ile
birlikte olmaya niyeti yoktu, sadece geleceği
görme yeteneği almak için Apollon'u kandırmıştı.
Apollon bu duruma çok sinirlendi ve Kassandra'yı
lanetledi. Lanete göre; Kassandra geleceği görecek
ama kimseyi buna inandıramayacaktı. Ve asıl ağır
darbe, asla rahibe olamayacaktı. Tam tersine bir
kadın olarak aşağılanacaktı.
Gerçekten de öyle oldu. Troya Savaşı’nı ve savaşın
sonucunu görmesine rağmen kimseyi gördüğü
şeylerin yaşanacağına inandıramadı. Çaresizlikle
savaşın başlamasını ve olaylarını izlemek zorunda
kaldı. Aias denilen bir Yunan askeri tarafından
Truva savaşı’ndan hemen sonra Athena'nın
tapınağı'nda kendisine tecavüz edildi. Daha sonra
da Agamemnon'un savaş esiri ve cariyesi olarak
Sparta'ya gider. Ancak Agamemnon'un kıskanç
karısı Clytemnestra tarafından öldürülür.
Psikolojide, geleceğe dair başkalarını uyarmasına
ve doğruları söylemesine rağmen kimseyi kendine
inandıramama durumuna Kassandra Kompleksi ya
da Sendromu ismi verilmektedir. Özer BALKAŞ