SlideShare a Scribd company logo
1 of 31
ÇOCUKLARLA İLETİŞİM
BOZYAZI ORTA OKULU
REHBERLİK SERVİSİ
ÇOCUKLARINIZI TANIYOR
MUSUNUZ?
 Newsweek dergisinin 10 Mayis’99 tarihli
sayısının kapağındaki soru buydu. Amerikan
toplumuna sorulan bu soru, “ana babaların
çocuklarını ne denli tanıdığını” sorguluyordu.
Amerika’da yaşanan şiddet olaylarını yaratan
çocukların anne babaları, “onların böyle bir şey
yapacaklarının akıllarının ucundan geçmediğini”
söylemişlerdi.
Pek çok anne baba için de durum hemen hemen
aynıdır: “Benim çocuğum mu yapmis? Olamaz
böyle şey. Benim çocuğum bunu yapmış
olamaz.”
 Ergenlerin sorunlarının çoğu kez ortaya
çıkan bir olayla patlak verdiğini açıklayan
araştırmalar, anne babaların önce bir sok
yasadıklarını da belirtiyor. O zaman da
yukarıdaki sorunun önemi çok büyük:
 “Çocuklarınızı tanıyor musunuz? Ne
ölçüde tanıyorsunuz? İç dünyalarını
biliyor musunuz? Sizinle paylaştığı
şeyleri var mi? Çocuğunuzun
arkadaşlarıyla neler konuştuğunu
merak ediyor musunuz?
Çocuğunuzla arkadaş misiniz?
Bunu sorduğum her anne babanın önce
tepkiyle karşılayıp, “Bilmez olur
muyum, elbette tanırım, o benim
çocuğum” dedikten sonra düşünmeye
başladığını gördüm. Bir süre sonra
“Tanıdığımı sanıyorum, ama belki de
tam olarak tanımıyorum” dediklerini
duydum. Hepimiz “çocuklarımızı
tanıdığımızı” sanırız, ama nelerini
tanırız, nelerini biliriz??
 Bir anne, çocuğunun
hangi yemekleri
sevdiğini, hangilerini
sevmediğini çok iyi bilir
de “çocuğunun hayal
kırıklıklarını” bilir mi? Bir
baba, çocuğunun
okuldaki derslerinin
hangilerinde daha
basarili olduğunu bilir,
ama gelecekten neler
beklediğini bilir mi?
 “Çocuklarımızın nelerini bildiğimizi”
söyle aklımızdan bir bir geçirirsek,
“tutkularını, özlemlerini, korkularını,
kaygılarını, kendisi hakkında neler
hissettiğini” bilip bilmediğimizi
sorgulayabiliriz. Böyle bir sorgulamayı
gerçekten içtenlikle yaptığımız zaman,
gerçekte çocuğumuzun iç dünyasındaki
çok az şeyi bildiğimizi hayretle görürüz.
 Bu durumun çok önemli nedenleri var.
Özetle görürsek:
•Yeni teknolojiler ve eğlence endüstrisi
aile yapısını değiştiriyor, ergen çağındaki
gençler daha çok yalnızlık içinde kalıyor.
Evlerimizdeki televizyonlar, radyolar,
bilgisayarlar, Internet, giderek “evdeki
konuşma ortamı”nı kaldırıyor, bunun
yerini, herkesin kendi algısına, kendi
değerlendirmesine dayalı “tekil uğraşlar”
alıyor.
 . Bu durumun giderek artan oranda
“yalnızlaşmaya, “birbirine
yabancılaşmaya yol açtığı
görülmektedir. Artik bir ev içindeki
insanlar birbiriyle ancak günlük
gereksinmeler için konuşmakta,
duygu ve düşünce paylaşımı
ortadan kalkmakta, böylece ortak
yasam değerleri de silinmektedir.
 • Gençlerin “özdeşleşim modelleri”
büyük ölçüde değişmektedir.
Toplumların olumlu örnekleri olan
“bilim öncüleri”, “büyük sanatçılar”,
“adalet savaşçıları”, “güçlü politik
liderler” artik özdeşleşim örnekleri
olmamakta, yeni örnekler “çıkar
dünyasının”, “şiddet ortamlarının”,
“hızlı zenginlerin” içinde
aranmaktadır.
 Bütün bu etkenler
birlikte düşünüldüğü
zaman, yalnızlık
duygusu, yeni dünya
düzeni değerleri, 12-19
yas arası gençlerini
büyük ölçüde
değiştirmektedir.
ÇOCUKLARLA İLETİŞİM NASIL
KURULUR?
 İletişim iki kişi arasındaki mesaj
alışverişidir.Ancak her konuşma iletişim
değildir.
 Örneğin ;anne ve babalar çocuklarına emir
verip ;tepkilerini önemsemezlerse bu
durum iletişim olmaz.
 Gerçek bir iletişimde konuşulanları anlama
ve düşürdüklerini söyleme vardır.
 İyi bir dinlemede çocuğu dinlerken rahat bir
durumda oturmalısınız.Mümkün olduğunca
göz temasını bırakmamalısınız.
 Çocuğun yüz ve ses ifadelerine dikkat etmek
gerekmektedir. Örneğin anne ve babası
boşana bir çocuk” hayır sizin boşanmanıza
üzülmüyorum derken gözleri
sulanıyorsa;çocuğun söyledikleriyle
hissettiklerinin ayrı olduğunu gösterir.Bu
durumda iyi bir dinleyici olmak için
çocuğumuzun yüz, ses ve beden ifadelerini
iyi gözlemleyip onları okumamız
gerekmektedir.
 Çocuklar konuşurken
yüzüne bakan, yakın
duran biriyle
konuşmak ister;
örneğin çocuk bir şey
anlatırken ,”tamam
sen anlat ben seni
dinliyorum” diyen ve
bu esnada yemek
yapan bir anneye bir
şeyler anlatıp
sıkıntısını paylaşmak
istemez.
 Dinleme sırasında ,çocuğun sözünü
kesmeden ,çocuk durakladığında “hmm
,evet, anlıyorum gibi” onay sözcükleri
kullanmak daha etkili olacaktır.
 Çocuğun anlattığı önemsediği şeyleri
pasifçe dinleyip tepkide bulunmamak,
dinlememektir ve çocukla iletişime
fazlasıyla zarar verir .
 Dinlenmeyen çocuk kendini değersiz
hisseder. Olumsuz duygular yaşamasına
sebep olur.
Aşağıda Etkili Dinlemeye Ait Örnekler
Göreceksiniz
 ---”Matematik dersini hiç anlamıyorum”
 “Biraz daha dikkat edersen anlarsın yada
sınıfta anlayan bir arkadaşına sor yerine;
 ----Sanırım matematik dersi sana zor
geliyor,değil mi?
 ---Buna bir çözüm bulmaya ne dersin?
 ----Daha iyi anlaman için sence neler
yapmalıyız?
Gibi cümlelerle çocuğumuza yardımcı
olabiliriz.
 Çocuklara iletişimde “SEN DİLİ yerine
”BEN DİLİNİ kullanmalıyız.
 Örneğin;”Şu televizyonun sesini
kapat,sağır mısın?” yerine,
 “Ses çok açıkken kulaklarım çok rahatsız
oluyor.
 Çocuğunuz bir hata yaptığında;”Bunu
nasıl yaparsın, ne laf anlamaz birisin,ne
zaman adam olacaksın?” yerine;
 Ben dilini kullanarak,”Ben böyle bir şey
yapmazdım, sen bunu yaptığın zaman
ben sana yanlış şeyler öğrettiğimi
düşünüyorum.” demek daha etkilidir.
 Çocukla iletişim kurarken “EMPATİ
“yöntemini kullanın.
 EMPATİ: Kendini karşısındakinin yerine
koyarak olaylara onun gözleri ile, onun
dünyasından bakmaya çalışmaktır.
 Örneğin;” Kedisi öldüğü için ağlayan bir
çocuğa: “Ne varmış bir kedi için üzülecek”
gibi bir iletişim engeli yerine, kendini
çocuğun yerine koyarak, kedinin onun
yaşamında ne denli önemli olduğunu
anlamaya çalışmak, empati kurmaktır .
 Herhangi bir sorun durumunda
yapılacak en mantıklı şey "çocuk
olsaydım böyle bir durumda ben ne
yapardım ? " sorusunu
cevaplamaktır. Böylece çocuğun
karşısında yer almak yerine onun
yanında olunacaktır.
 Çocuklarla devamlı uzun ve sıkıcı
öğütler ya da mantıklı açıklamalar
yerine bir şeyin ne kadar çok
istendiğini ona hissettirin .Böylece
çocuğun gerçeği kabullenmesi
kolaylaşır
 Çocuğun hatalarını şamar gibi yüzüne
vurmak,problemi çözmek yerine,içinden
çıkılmaz bir hal olmasına yol açar.Oysa
sorunu dile getirip ,açıklık kazandırmak
,çocukların o anda yapmaları gerekeni
kendi kendilerine bulmalarına yardımcı
olacaktır.Çünkü çocuk suçlanmak yerine
konu hakkında bilgilendiklerinde yapması
gerekeni anlar.
ÇOCUĞUNUZDA İSTEDİĞİNİZ DAVRANIŞI
NASIL ARTTIRIRSINIZ?
 a) Överek,
b) Gülümseyerek, sarılarak, öperek,
c) Sevdiği bir işi yaparak
d) Küçük bir hediye vererek
Unutmayın ki çocuk ödüllendirildiğinde
başardığını anlayacaktır ve bu onun bu
davranışı sürdürmesini
 Eğer yaptıkları
bir davranış
için
ödüllendirilirler
se çocuklar o
davranışı
tekrarlarlar. Bu
yüzden
istediğiniz
davranışı
ödüllendirin ve
böylece o
davranışı
arttırmış olun.
 Unutmayın ki, övgü ana babaların
da kendilerini iyi hissetmelerini
sağlar, devamlı eleştirmek ve tehdit
etmek ana babaların da kendilerini
kötü hissetmelerini sağlar.
 Bağırarak, vurarak, küserek de olsa
ilgilenmek istenmeyen davranışları arttırır.
 Sürekli eleştiri bir süre sonra çocuk için
anlamsızlaşır. Eğer HAYIR sözünü çok sık
duyarsa kulaklarını tıkamaya
başlayacaktır. Bu nedenle HAYIR
demenizin çok önemli olduğuna karar
verdikten sonra bunu sürdürmelisiniz.
 Net ve açık kurallar koyun: Örneğin
yatağa yatış saati, yemek zamanları belli
değişmez düzen içinde gerçekleşsin. Bu
tür bir değişmezlik çocuğun kendini
güvende hissetmesini sağlar. Neyin kabul
edilir, neyin kabul edilemez olduğunu
çocuk daha iyi bilir. Evdeki tüm
erişkinlerin bu kurallar konusunda
anlaşması gereklidir. Farklı ve uyumsuz
mesajlar çocuğun kafasını karıştırır.
 Yapmasını istediğiniz şeyleri net ve
tutarlı biçimde anlatın:
Çocuğunuzun sizin ne söylediğinizi
tam anladığından emin misiniz?
 Çocuğunuza olumlu tutumları öğretirken
eleştiri yerine işbirliği yaparak birlikte
çalışın. Şunları yapmaktan kaçının:
1. Suçlamak:
" Yine kardeşini ağlattın. "
2. İsim takmak:
" Kıskanç bir çocuksun."
3. Emir vermek:
" Hemen derslerini bitirmeni istiyorum.“
4. Acındırma cümleleri:
" Böyle davranman yüzünden
hastalanıyorum, görmüyor musun? Senin
yüzünden ölüp gideceğim."
5. Kıyaslamalar:
" Komşunun kızları ne kadar iyi notlar alıyor,
sen neden onlar gibi değilsin."
 6. O andaki duygunuzu çocuğun kişiliğine
saldırmadan net şekilde anlatın:
“ Notlarının düşük olmasına çok üzüldüm.”
7. Kendi beklentinizi ifade edin:
“ İkinci dönem notlarının daha yükseleceğini
umarım.”
8.. Çocuğa kendini affettirme yolu gösterin:
“ Derslerine daha fazla zaman ayırarak bunu
halledebilirsin.”
 Çocuğunuz kötü bir karne getirdiğinde
de; BEN DİLİNİ kullanmak daha iyi
olacaktır.
 “ Bu karne senin için de çok üzücü
olmalı.”

More Related Content

Similar to cokcak asmra

çOcuklara karşı tutumlarımız
çOcuklara karşı tutumlarımızçOcuklara karşı tutumlarımız
çOcuklara karşı tutumlarımızebruakhoy
 
Materyal tasarımı
Materyal tasarımıMateryal tasarımı
Materyal tasarımıhm15062011
 
çOcuklarla i̇leti̇şi̇mde anne baba tutumlari i̇lk hali̇
çOcuklarla i̇leti̇şi̇mde anne baba tutumlari i̇lk hali̇çOcuklarla i̇leti̇şi̇mde anne baba tutumlari i̇lk hali̇
çOcuklarla i̇leti̇şi̇mde anne baba tutumlari i̇lk hali̇fatimasoyucok
 
Materyal tasarımı
Materyal tasarımıMateryal tasarımı
Materyal tasarımıhm15062011
 
Anne baba tutumları
Anne baba tutumlarıAnne baba tutumları
Anne baba tutumlarıZctnky
 
çOcuklara karşı tutumlarımız(eski)
çOcuklara karşı tutumlarımız(eski)çOcuklara karşı tutumlarımız(eski)
çOcuklara karşı tutumlarımız(eski)esmaerdevir
 
Çocuklara karşı tutumlarımız
Çocuklara karşı tutumlarımızÇocuklara karşı tutumlarımız
Çocuklara karşı tutumlarımızebruakhoy
 
Materyal tasarımı
Materyal tasarımıMateryal tasarımı
Materyal tasarımıhm15062011
 
1.Iletisim Ve Insan IlişKileri Konu AnlatıMı
1.Iletisim Ve Insan IlişKileri Konu AnlatıMı1.Iletisim Ve Insan IlişKileri Konu AnlatıMı
1.Iletisim Ve Insan IlişKileri Konu AnlatıMıderslopedi
 
1.Iletisim Ve Insan IlişKileri Konu AnlatıMı
1.Iletisim Ve Insan IlişKileri Konu AnlatıMı1.Iletisim Ve Insan IlişKileri Konu AnlatıMı
1.Iletisim Ve Insan IlişKileri Konu AnlatıMıderslopedi
 
IletişIm Engelleri
IletişIm EngelleriIletişIm Engelleri
IletişIm Engelleriguest5ca1d
 
çOcuklar i̇çi̇n olumsuz davranirlar
çOcuklar i̇çi̇n olumsuz davranirlarçOcuklar i̇çi̇n olumsuz davranirlar
çOcuklar i̇çi̇n olumsuz davranirlargorbeg
 
çOcuklar i̇çi̇n olumsuz davranirlar
çOcuklar i̇çi̇n olumsuz davranirlarçOcuklar i̇çi̇n olumsuz davranirlar
çOcuklar i̇çi̇n olumsuz davranirlargorbeg
 
Okulöncesi çocuğu olan ailelere yönelik cinsel eğitim
Okulöncesi çocuğu olan ailelere yönelik cinsel eğitimOkulöncesi çocuğu olan ailelere yönelik cinsel eğitim
Okulöncesi çocuğu olan ailelere yönelik cinsel eğitimPembe Ağaoğlu
 
Engelli Çocuk Aileleri
Engelli Çocuk AileleriEngelli Çocuk Aileleri
Engelli Çocuk AileleriUniverist
 
çocuklara karşı tutum
çocuklara karşı tutumçocuklara karşı tutum
çocuklara karşı tutumhalilmeral
 
Çocukta Sorumluluk ve Özgüven
Çocukta Sorumluluk ve ÖzgüvenÇocukta Sorumluluk ve Özgüven
Çocukta Sorumluluk ve ÖzgüvenUniverist
 
Ebeveynlik becerileri(fazlası için www.tipfakultesi.org)
Ebeveynlik becerileri(fazlası için www.tipfakultesi.org)Ebeveynlik becerileri(fazlası için www.tipfakultesi.org)
Ebeveynlik becerileri(fazlası için www.tipfakultesi.org)www.tipfakultesi. org
 

Similar to cokcak asmra (20)

çOcuklara karşı tutumlarımız
çOcuklara karşı tutumlarımızçOcuklara karşı tutumlarımız
çOcuklara karşı tutumlarımız
 
Materyal tasarımı
Materyal tasarımıMateryal tasarımı
Materyal tasarımı
 
çOcuklarla i̇leti̇şi̇mde anne baba tutumlari i̇lk hali̇
çOcuklarla i̇leti̇şi̇mde anne baba tutumlari i̇lk hali̇çOcuklarla i̇leti̇şi̇mde anne baba tutumlari i̇lk hali̇
çOcuklarla i̇leti̇şi̇mde anne baba tutumlari i̇lk hali̇
 
Materyal tasarımı
Materyal tasarımıMateryal tasarımı
Materyal tasarımı
 
Anne baba tutumları
Anne baba tutumlarıAnne baba tutumları
Anne baba tutumları
 
çOcuklara karşı tutumlarımız(eski)
çOcuklara karşı tutumlarımız(eski)çOcuklara karşı tutumlarımız(eski)
çOcuklara karşı tutumlarımız(eski)
 
Çocuklara karşı tutumlarımız
Çocuklara karşı tutumlarımızÇocuklara karşı tutumlarımız
Çocuklara karşı tutumlarımız
 
Materyal tasarımı
Materyal tasarımıMateryal tasarımı
Materyal tasarımı
 
my
mymy
my
 
1.Iletisim Ve Insan IlişKileri Konu AnlatıMı
1.Iletisim Ve Insan IlişKileri Konu AnlatıMı1.Iletisim Ve Insan IlişKileri Konu AnlatıMı
1.Iletisim Ve Insan IlişKileri Konu AnlatıMı
 
1.Iletisim Ve Insan IlişKileri Konu AnlatıMı
1.Iletisim Ve Insan IlişKileri Konu AnlatıMı1.Iletisim Ve Insan IlişKileri Konu AnlatıMı
1.Iletisim Ve Insan IlişKileri Konu AnlatıMı
 
IletişIm Engelleri
IletişIm EngelleriIletişIm Engelleri
IletişIm Engelleri
 
çOcuklar i̇çi̇n olumsuz davranirlar
çOcuklar i̇çi̇n olumsuz davranirlarçOcuklar i̇çi̇n olumsuz davranirlar
çOcuklar i̇çi̇n olumsuz davranirlar
 
çOcuklar i̇çi̇n olumsuz davranirlar
çOcuklar i̇çi̇n olumsuz davranirlarçOcuklar i̇çi̇n olumsuz davranirlar
çOcuklar i̇çi̇n olumsuz davranirlar
 
Okulöncesi çocuğu olan ailelere yönelik cinsel eğitim
Okulöncesi çocuğu olan ailelere yönelik cinsel eğitimOkulöncesi çocuğu olan ailelere yönelik cinsel eğitim
Okulöncesi çocuğu olan ailelere yönelik cinsel eğitim
 
öDül ve ceza uygulamaları
öDül ve ceza uygulamalarıöDül ve ceza uygulamaları
öDül ve ceza uygulamaları
 
Engelli Çocuk Aileleri
Engelli Çocuk AileleriEngelli Çocuk Aileleri
Engelli Çocuk Aileleri
 
çocuklara karşı tutum
çocuklara karşı tutumçocuklara karşı tutum
çocuklara karşı tutum
 
Çocukta Sorumluluk ve Özgüven
Çocukta Sorumluluk ve ÖzgüvenÇocukta Sorumluluk ve Özgüven
Çocukta Sorumluluk ve Özgüven
 
Ebeveynlik becerileri(fazlası için www.tipfakultesi.org)
Ebeveynlik becerileri(fazlası için www.tipfakultesi.org)Ebeveynlik becerileri(fazlası için www.tipfakultesi.org)
Ebeveynlik becerileri(fazlası için www.tipfakultesi.org)
 

cokcak asmra

  • 1. ÇOCUKLARLA İLETİŞİM BOZYAZI ORTA OKULU REHBERLİK SERVİSİ
  • 2. ÇOCUKLARINIZI TANIYOR MUSUNUZ?  Newsweek dergisinin 10 Mayis’99 tarihli sayısının kapağındaki soru buydu. Amerikan toplumuna sorulan bu soru, “ana babaların çocuklarını ne denli tanıdığını” sorguluyordu. Amerika’da yaşanan şiddet olaylarını yaratan çocukların anne babaları, “onların böyle bir şey yapacaklarının akıllarının ucundan geçmediğini” söylemişlerdi. Pek çok anne baba için de durum hemen hemen aynıdır: “Benim çocuğum mu yapmis? Olamaz böyle şey. Benim çocuğum bunu yapmış olamaz.”
  • 3.  Ergenlerin sorunlarının çoğu kez ortaya çıkan bir olayla patlak verdiğini açıklayan araştırmalar, anne babaların önce bir sok yasadıklarını da belirtiyor. O zaman da yukarıdaki sorunun önemi çok büyük:
  • 4.  “Çocuklarınızı tanıyor musunuz? Ne ölçüde tanıyorsunuz? İç dünyalarını biliyor musunuz? Sizinle paylaştığı şeyleri var mi? Çocuğunuzun arkadaşlarıyla neler konuştuğunu merak ediyor musunuz? Çocuğunuzla arkadaş misiniz?
  • 5. Bunu sorduğum her anne babanın önce tepkiyle karşılayıp, “Bilmez olur muyum, elbette tanırım, o benim çocuğum” dedikten sonra düşünmeye başladığını gördüm. Bir süre sonra “Tanıdığımı sanıyorum, ama belki de tam olarak tanımıyorum” dediklerini duydum. Hepimiz “çocuklarımızı tanıdığımızı” sanırız, ama nelerini tanırız, nelerini biliriz??
  • 6.  Bir anne, çocuğunun hangi yemekleri sevdiğini, hangilerini sevmediğini çok iyi bilir de “çocuğunun hayal kırıklıklarını” bilir mi? Bir baba, çocuğunun okuldaki derslerinin hangilerinde daha basarili olduğunu bilir, ama gelecekten neler beklediğini bilir mi?
  • 7.  “Çocuklarımızın nelerini bildiğimizi” söyle aklımızdan bir bir geçirirsek, “tutkularını, özlemlerini, korkularını, kaygılarını, kendisi hakkında neler hissettiğini” bilip bilmediğimizi sorgulayabiliriz. Böyle bir sorgulamayı gerçekten içtenlikle yaptığımız zaman, gerçekte çocuğumuzun iç dünyasındaki çok az şeyi bildiğimizi hayretle görürüz.
  • 8.  Bu durumun çok önemli nedenleri var. Özetle görürsek: •Yeni teknolojiler ve eğlence endüstrisi aile yapısını değiştiriyor, ergen çağındaki gençler daha çok yalnızlık içinde kalıyor. Evlerimizdeki televizyonlar, radyolar, bilgisayarlar, Internet, giderek “evdeki konuşma ortamı”nı kaldırıyor, bunun yerini, herkesin kendi algısına, kendi değerlendirmesine dayalı “tekil uğraşlar” alıyor.
  • 9.  . Bu durumun giderek artan oranda “yalnızlaşmaya, “birbirine yabancılaşmaya yol açtığı görülmektedir. Artik bir ev içindeki insanlar birbiriyle ancak günlük gereksinmeler için konuşmakta, duygu ve düşünce paylaşımı ortadan kalkmakta, böylece ortak yasam değerleri de silinmektedir.
  • 10.  • Gençlerin “özdeşleşim modelleri” büyük ölçüde değişmektedir. Toplumların olumlu örnekleri olan “bilim öncüleri”, “büyük sanatçılar”, “adalet savaşçıları”, “güçlü politik liderler” artik özdeşleşim örnekleri olmamakta, yeni örnekler “çıkar dünyasının”, “şiddet ortamlarının”, “hızlı zenginlerin” içinde aranmaktadır.
  • 11.  Bütün bu etkenler birlikte düşünüldüğü zaman, yalnızlık duygusu, yeni dünya düzeni değerleri, 12-19 yas arası gençlerini büyük ölçüde değiştirmektedir.
  • 12. ÇOCUKLARLA İLETİŞİM NASIL KURULUR?  İletişim iki kişi arasındaki mesaj alışverişidir.Ancak her konuşma iletişim değildir.  Örneğin ;anne ve babalar çocuklarına emir verip ;tepkilerini önemsemezlerse bu durum iletişim olmaz.  Gerçek bir iletişimde konuşulanları anlama ve düşürdüklerini söyleme vardır.
  • 13.  İyi bir dinlemede çocuğu dinlerken rahat bir durumda oturmalısınız.Mümkün olduğunca göz temasını bırakmamalısınız.  Çocuğun yüz ve ses ifadelerine dikkat etmek gerekmektedir. Örneğin anne ve babası boşana bir çocuk” hayır sizin boşanmanıza üzülmüyorum derken gözleri sulanıyorsa;çocuğun söyledikleriyle hissettiklerinin ayrı olduğunu gösterir.Bu durumda iyi bir dinleyici olmak için çocuğumuzun yüz, ses ve beden ifadelerini iyi gözlemleyip onları okumamız gerekmektedir.
  • 14.  Çocuklar konuşurken yüzüne bakan, yakın duran biriyle konuşmak ister; örneğin çocuk bir şey anlatırken ,”tamam sen anlat ben seni dinliyorum” diyen ve bu esnada yemek yapan bir anneye bir şeyler anlatıp sıkıntısını paylaşmak istemez.
  • 15.  Dinleme sırasında ,çocuğun sözünü kesmeden ,çocuk durakladığında “hmm ,evet, anlıyorum gibi” onay sözcükleri kullanmak daha etkili olacaktır.  Çocuğun anlattığı önemsediği şeyleri pasifçe dinleyip tepkide bulunmamak, dinlememektir ve çocukla iletişime fazlasıyla zarar verir .  Dinlenmeyen çocuk kendini değersiz hisseder. Olumsuz duygular yaşamasına sebep olur.
  • 16. Aşağıda Etkili Dinlemeye Ait Örnekler Göreceksiniz  ---”Matematik dersini hiç anlamıyorum”  “Biraz daha dikkat edersen anlarsın yada sınıfta anlayan bir arkadaşına sor yerine;  ----Sanırım matematik dersi sana zor geliyor,değil mi?  ---Buna bir çözüm bulmaya ne dersin?  ----Daha iyi anlaman için sence neler yapmalıyız? Gibi cümlelerle çocuğumuza yardımcı olabiliriz.
  • 17.  Çocuklara iletişimde “SEN DİLİ yerine ”BEN DİLİNİ kullanmalıyız.  Örneğin;”Şu televizyonun sesini kapat,sağır mısın?” yerine,  “Ses çok açıkken kulaklarım çok rahatsız oluyor.  Çocuğunuz bir hata yaptığında;”Bunu nasıl yaparsın, ne laf anlamaz birisin,ne zaman adam olacaksın?” yerine;  Ben dilini kullanarak,”Ben böyle bir şey yapmazdım, sen bunu yaptığın zaman ben sana yanlış şeyler öğrettiğimi düşünüyorum.” demek daha etkilidir.
  • 18.  Çocukla iletişim kurarken “EMPATİ “yöntemini kullanın.  EMPATİ: Kendini karşısındakinin yerine koyarak olaylara onun gözleri ile, onun dünyasından bakmaya çalışmaktır.  Örneğin;” Kedisi öldüğü için ağlayan bir çocuğa: “Ne varmış bir kedi için üzülecek” gibi bir iletişim engeli yerine, kendini çocuğun yerine koyarak, kedinin onun yaşamında ne denli önemli olduğunu anlamaya çalışmak, empati kurmaktır .
  • 19.  Herhangi bir sorun durumunda yapılacak en mantıklı şey "çocuk olsaydım böyle bir durumda ben ne yapardım ? " sorusunu cevaplamaktır. Böylece çocuğun karşısında yer almak yerine onun yanında olunacaktır.
  • 20.  Çocuklarla devamlı uzun ve sıkıcı öğütler ya da mantıklı açıklamalar yerine bir şeyin ne kadar çok istendiğini ona hissettirin .Böylece çocuğun gerçeği kabullenmesi kolaylaşır
  • 21.  Çocuğun hatalarını şamar gibi yüzüne vurmak,problemi çözmek yerine,içinden çıkılmaz bir hal olmasına yol açar.Oysa sorunu dile getirip ,açıklık kazandırmak ,çocukların o anda yapmaları gerekeni kendi kendilerine bulmalarına yardımcı olacaktır.Çünkü çocuk suçlanmak yerine konu hakkında bilgilendiklerinde yapması gerekeni anlar.
  • 22. ÇOCUĞUNUZDA İSTEDİĞİNİZ DAVRANIŞI NASIL ARTTIRIRSINIZ?  a) Överek, b) Gülümseyerek, sarılarak, öperek, c) Sevdiği bir işi yaparak d) Küçük bir hediye vererek Unutmayın ki çocuk ödüllendirildiğinde başardığını anlayacaktır ve bu onun bu davranışı sürdürmesini
  • 23.  Eğer yaptıkları bir davranış için ödüllendirilirler se çocuklar o davranışı tekrarlarlar. Bu yüzden istediğiniz davranışı ödüllendirin ve böylece o davranışı arttırmış olun.
  • 24.  Unutmayın ki, övgü ana babaların da kendilerini iyi hissetmelerini sağlar, devamlı eleştirmek ve tehdit etmek ana babaların da kendilerini kötü hissetmelerini sağlar.
  • 25.  Bağırarak, vurarak, küserek de olsa ilgilenmek istenmeyen davranışları arttırır.  Sürekli eleştiri bir süre sonra çocuk için anlamsızlaşır. Eğer HAYIR sözünü çok sık duyarsa kulaklarını tıkamaya başlayacaktır. Bu nedenle HAYIR demenizin çok önemli olduğuna karar verdikten sonra bunu sürdürmelisiniz.
  • 26.  Net ve açık kurallar koyun: Örneğin yatağa yatış saati, yemek zamanları belli değişmez düzen içinde gerçekleşsin. Bu tür bir değişmezlik çocuğun kendini güvende hissetmesini sağlar. Neyin kabul edilir, neyin kabul edilemez olduğunu çocuk daha iyi bilir. Evdeki tüm erişkinlerin bu kurallar konusunda anlaşması gereklidir. Farklı ve uyumsuz mesajlar çocuğun kafasını karıştırır.
  • 27.  Yapmasını istediğiniz şeyleri net ve tutarlı biçimde anlatın: Çocuğunuzun sizin ne söylediğinizi tam anladığından emin misiniz?
  • 28.  Çocuğunuza olumlu tutumları öğretirken eleştiri yerine işbirliği yaparak birlikte çalışın. Şunları yapmaktan kaçının: 1. Suçlamak: " Yine kardeşini ağlattın. " 2. İsim takmak: " Kıskanç bir çocuksun."
  • 29. 3. Emir vermek: " Hemen derslerini bitirmeni istiyorum.“ 4. Acındırma cümleleri: " Böyle davranman yüzünden hastalanıyorum, görmüyor musun? Senin yüzünden ölüp gideceğim." 5. Kıyaslamalar: " Komşunun kızları ne kadar iyi notlar alıyor, sen neden onlar gibi değilsin."
  • 30.  6. O andaki duygunuzu çocuğun kişiliğine saldırmadan net şekilde anlatın: “ Notlarının düşük olmasına çok üzüldüm.” 7. Kendi beklentinizi ifade edin: “ İkinci dönem notlarının daha yükseleceğini umarım.” 8.. Çocuğa kendini affettirme yolu gösterin: “ Derslerine daha fazla zaman ayırarak bunu halledebilirsin.”
  • 31.  Çocuğunuz kötü bir karne getirdiğinde de; BEN DİLİNİ kullanmak daha iyi olacaktır.  “ Bu karne senin için de çok üzücü olmalı.”