SlideShare a Scribd company logo
1 of 44
Download to read offline
T. C.
ÇANAKKALE ONSEKĠZ MART ÜNĠVERSĠTESĠ
BEDEN EĞĠTĠMĠ VE SPOR YÜKSEK OKULU
SPOR YÖNETĠCĠLĠĞĠ BÖLÜMÜ
Ç.O.M.Ü BEDEN EĞĠTĠMĠ VE SPOR YÜKSEKOKULU
ÖĞRENCĠLERĠNĠN YAġAM DOYUMU DÜZEYLERĠNĠN
ĠNCELENMESĠ
MEZUNĠYET TEZĠ
Fatih ÖZGEN
ÇANAKKALE 2012
ii
TAAHHÜTNAME
Mezuniyet Tezi/Projesi olarak sunduğum” Çanakkale On Sekiz Mart Üniversitesi
Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu öğrencilerinin Yaşam Doyumu düzeylerinin
incelenmesi ” adlı çalışmanın, tarafımdan, bilimsel ahlak ve geleneklere aykırı düşecek bir
yardıma başvurmaksızın yazıldığını ve yararlandığım eserlerin kaynakçada
gösterilenlerden oluştuğunu, bunlara atıf yapılarak yararlanılmış olduğunu belirtir ve bunu
onurumla doğrularım.
Tarih
..../..../.......
Fatih ÖZGEN
İmza
iii
ÖZET
Bu çalışma Çanakkale On Sekiz Mart Üniversitesi Beden eğitimi ve Spor
yüksekokulu öğrencilerinin yaşam doyumu düzeylerini belirlemek amacıyla yapılmıştır.
Araştırmaya Beden eğitimi ve spor öğretmenliği(64), Spor yöneticiliği(63) ve Antrenörlük
Eğitimi(60) bölümlerinden 187 öğrenci katılmıştır.
Çalışma da, araştırmacının geliştirdiği kişisel bilgi formu ve Diener tarafından 1985
yılında geliştirilen Yaşam doyumu ölçeği (YDÖ) - The Satisfaction with Life Scale
(SWLS) kullanılmıştır. Verilerin analizi ise Excel ve SPSS programları (T testi ve tek
yönlü Varyans analizi) kullanılarak yapılmıştır. Anlamlılık düzeyi P<0.05 olarak kabul
edilmiştir.
Katılımcıların yaşam doyumu düzeyi 21,6±6,0 olarak bulunmuştur. Araştırma da,
Antrenörlük bölümünün yaşam doyumu düzeyi 21,2±6,0, Öğretmenlik bölümünün yaşam
doyumu düzeyi 21,6±6,2, Yöneticilik bölümünün yaşam doyumu düzeyi ise 21,9±5,9
olarak bulunmuştur.
Çalışmada sonuç olarak; Öğrencilerin yaşam doyumu düzeyinin yüksek olduğu,
cinsiyet ve bölümlere göre yaşam doyumlarında anlamlı bir farklılık olmadığı ortaya
çıkmıştır.
Anahtar Kelimeler: Yaşam Doyumu, Beden Eğitimi, Spor
iv
ĠÇĠNDEKĠLER Sayfa No
TAAHÜTNAME................................................................................................... II
ÖZET...................................................................................................................... III
ĠÇĠNDEKĠLER..................................................................................................... IV
TABLOLAR LĠSTESĠ.......................................................................................... VI
GRAFĠKLER LĠSTESĠ........................................................................................ VII
1.GĠRĠġ VE AMAÇ............................................................................................... 1
1.1.Problem Cümlesi...........................................................................................3
1.2.AraĢtırmanın Önemi.....................................................................................3
1.3.Tanımlar........................................................................................................ 4
2.GENEL BĠLGĠLER.......................................................................................... 5
2.1.YaĢam Doyumu............................................................................................ 5
2.2.YaĢam Doyumu ile Ġlgili Kuramsal Açıklamalar...................................... 6
2.3.YaĢam Doyumunu Etkileyen Unsurlar...................................................... 7
2.4.YaĢam Doyumunu Etkileyen Bazı DeğiĢkenler......................................... 9
2.5.YaĢam Doyumu Kuramları......................................................................... 10
2.5.1.Ereksel (Telik) Kuramlar.................................................................... 10
2.5.2.Aktivite Kuramları............................................................................... 11
2.5.3.Tavandan-Tabana ve Tabandan-Tavana Kuramları....................... 11
2.5.4.Bağ Kuramları...................................................................................... 13
2.5.5.Yargı Kuramları................................................................................... 13
2.6.YaĢam Doyumu ile Ġlgili YurtdıĢında YapılmıĢ ÇalıĢmalar..................... 14
3.YÖNTEM............................................................................................................ 16
v
3.1.AraĢtırmanın Evreni ve Örneklemi............................................................ 16
3.2.Verilerin Toplanması................................................................................... 17
3.2.1.YaĢam Doyumu Ölçeği........................................................................ 17
3.2.2.KiĢisel Bilgi Formu.............................................................................. 17
3.3.AraĢtırmanın Hipotezleri............................................................................ 18
3.4.AraĢtırmanın Sınırlılıkları.......................................................................... 18
3.5.Ġstatistiksel Analiz....................................................................................... 18
4.BULGULAR..................................................................................................... 19
4.1.Katılımcıların Demografik Özellikleri ile Ġlgili Bulgular........................ 19
4.2.YaĢam Doyumu ile Ġlgili Bulgular............................................................. 22
5.TARTIġMA VE SONUÇ................................................................................. 30
6.ÖNERĠLER....................................................................................................... 32
7.KAYNAKÇA.................................................................................................... 33
8.EKLER.............................................................................................................. 36
vi
TABLOLAR LĠSTESĠ Sayfa No
Tablo 1.Besyo öğrencilerinin bölüm ve sınıflara göre katılımı.............................. 16
Tablo 2.Katılımın bölüme göre sayı ve yüzde değerleri.........................................19
Tablo 3.Katılımcıların bölümlere göre cinsiyet dağılımları....................................20
Tablo 4.Bölümlere ve cinsiyete göre yaş ortalamaları............................................20
Tablo 5.Katılımcıların branşa göre lisans dağılımları.............................................21
Tablo 6.Bölümlere göre yaşam doyumu düzeyleri................................................. 22
Tablo 7.Cinsiyete göre yaşam doyumu düzeyleri................................................... 23
Tablo 8.Sınıflara göre yaşam doyumu düzeyleri - Spor Yöneticiliği..................... 24
Tablo 9.Sınıflara göre yaşam doyumu düzeyleri - Antrenörlük Eğitimi.................25
Tablo 10.Sınıflara göre yaşam doyumu düzeyleri - Beden Eğitimi Bölümü..........26
Tablo 11.Sınıflara göre yaşam doyumunun karşılaştırılması - 1.Sınıflar............... 27
Tablo 12.Sınıflara göre yaşam doyumunun karşılaştırılması - 3.Sınıflar............... 28
vii
GRAFĠKLER LĠSTESĠ Sayfa No
Grafik 1.Bölümlere göre katılım yüzdeleri.............................................................19
Grafik 2.Katılımcıların branşlara göre dağılım sayıları..........................................21
Grafik 3.Katılımcıların lisans durumu yüzdeleri.................................................... 22
Grafik 4.Bölümlere göre yaşam doyumu ortalamaları........................................... 23
Grafik 5.Cinsiyete göre yaşam doyumu ortalamaları............................................. 24
Grafik 6.Sınıflara göre yaşam doyumu düzeyleri - Spor Yöneticiliği....................25
Grafik 7.Sınıflara göre yaşam doyumu düzeyleri - Antrenörlük Eğitimi...............26
Grafik 8.Sınıflara göre yaşam doyumu düzeyleri - Beden Eğitimi Bölümü.......... 27
Grafik 9.Sınıflara göre yaşam doyumu ortalamaları - 1.Sınıflar............................ 28
Grafik 10.Sınıflara göre yaşam doyumu ortalamaları - 3.Sınıflar..........................29
1
1.GĠRĠġ VE AMAÇ
Tarih boyunca felsefeciler mutluluğu, insan eylemlerinin en yüksek ve tek
motivasyon kaynağı olarak görmüşlerdir.Buna karşın,yakın zamanlara kadar
psikologlar,mutsuzluk üzerinde çok fazla durup,mutluluğu ihmal etmişlerdir.Son 15 yılda
davranış bilimcileri,bu hatalarını düzeltmişler ve mutluluk hakkında hem ampirik hem de
kuramsal çalışmalar yapmışlardır.
1973 yılında Uluslar arası psikoloji tez özetleri mutluluğa bir bölüm ayırmaya
başlamış ve 1974 yılında makalelerin çoğunluğu subjektif iyi oluşa ayrılan “Social
İndicators Research” dergisi yayına girmiştir.Bu araştırmada subjektif iyi oluş,yaşam
doyumu ile eş anlamlı kullanılmıştır.
Subjektif iyi oluş literatürü, İnsanların neden ve niçin kendi yaşamlarını, pozitif
yollar olarak değerlendirdikleri üzerinde durur. Bu çalışmalar mutluluk, doyum, moral ve
olumlu duygu gibi ayrı kavramları kapsar.(Yetim 1992)
İlk kez Neugarten (1961), tarafından ortaya atılan "yaşam doyumu" kavramı daha
sonra pek çok araştırmacıya yol göstermiştir. Yaşam doyumunu tanımlamak için önce
"doyum" kavramının açıklanması uygun olacaktır. Doyum, beklentilerin, gereksinimlerin,
istek ve dileklerin karşılanmasıdır. "Yaşam doyumu" ise, bir insanın beklentileriyle (ne
istediği), elinde olanların (neye sahip olduğu) karşılaştırılmasıyla elde edilen durum ya da
sonuçtur. Yaşam doyumu, kişinin beklentilerinin, gerçek durumla karşılaştırılmasıyla
ortaya çıkan sonucu gösterir. Yaşam doyumu, genel olarak kişinin tüm yaşamını ve bu
yaşamın çok çeşitli boyutlarını içerir. Yaşam doyumu denildiğinde, belirli bir duruma
ilişkin doyum değil, genel olarak tüm yaşantılardaki doyum anlaşılır. Mutluluk, moral vb.
gibi değişik açılardan iyi olma halini ifade eder (Vara 1999) ve günlük ilişkiler içinde
olumlu duygunun olumsuz duyguya egemen olmasıdır (Aksaray; Yıldız; Ergün 1998).
2
Yaşam doyumu, bireyin iş yaşamı dışındaki duygusal tepkisidir. Yani hayata karşı
genel tutumudur (Özdevecioğlu 2003). Bir başka tanımda yaşam doyumu, genel olarak
kişinin kendi yaşamından duyduğu memnuniyeti ifade etmektedir (Telman; Ünsal 2004).
Genel olarak yaşam doyumu kişinin; iş, boş zaman ve diğer iş dışı zaman olarak
tanımlanan yaşama gösterdiği duygusal tepki olarak tanımlanabilir. Diğer bir yaklaşıma
göre, yaşam doyumu, bireyin yaşamında yer alan olgulara dayanarak, öznel iyi olma (öznel
gönenç) ve yaşam kalitesi hakkında ulaştığı yargıları temsil eder (Dikmen 1995).
Mutluluğa ulaşabilmede, bireyin hedefleriyle, bu hedeflere hangi ölçüde ulaşabildiği
konusundaki fikirleri arasında uyum ya da uyumsuzluğun belirleyici rol oynadığı öne
sürülmektedir (Rask ve ark 2002).Yaşam doyumu bir anlamda bireyin belirlediği hedeflere
ulaşma derecesidir. Bireysel hedeflere ulaşma düzeyinin artması, yaşam doyumunu artırır.
(Özden 2004).
Çağımız insanı bir yandan kentleşme, sanayileşme ve teknolojik gelişmelerin
getirdiği hızlı değişim içinde yalnızlığa ve yabancılaşmaya düşerken, diğer yandan günlük
yaşamın da sorumluluklarını yerine getirme, başkalarıyla ilişki kurma ve sağlıklı bir hayat
sürdürmenin kaygısını duymaktadır.
Bu durumun yalnızca bir boyutu olarak karşımıza çıkan,Türkiye’de Yükseköğretim
olanaklarının kısıtlı olmasından dolayı liseden mezun olan gençlerin üniversite mezunu
olabilmek için çoğu zaman istemedikleri bölümlere kayıt yaptırmaları ülkemizin
yadsınamaz bir gerçeği olarak karşımıza çıkmaktadır.
Bu araştırmanın genel amacı da; Çanakkale On Sekiz Mart Üniversitesi Beden
Eğitimi ve Spor Yüksekokulunda okuyan öğrencilerin Yaşam doyumu düzeylerinin
incelenmesi olacaktır.
3
1.1. AraĢtırmanın Problemi
Çanakkale On Sekiz Mart Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu
öğrencilerinin Yaşam doyumları ne düzeydedir?
1.2.AraĢtırmanın Önemi
Yaşam doyumu, bireyin iş yaşamı dışındaki duygusal tepkisidir. Yani hayata karşı
genel tutumudur (Özdevecioğlu 2003). Bir başka tanımda yaşam doyumu, genel olarak
kişinin kendi yaşamından duyduğu memnuniyeti ifade etmektedir Diğer bir yaklaşıma
göre, yaşam doyumu, bireyin yaşamında yer alan olgulara dayanarak, yaşam kalitesi
hakkında ulaştığı yargıları temsil eder.(Dikmen 1995)
1990 sonrası Türkiye’de sporun içine para girmesiyle birlikte sporun ekonomik
boyutu ortaya çıkmıştır. Bununla birlikte sadece beden eğitimi öğretmeni yetiştiren eğitim
sistemimiz, beden eğitimi ve spor yüksekokulu şeklinde yapılanarak beden eğitimi
öğretmenliğinin yanı sıra spor yöneticiliği, antrenörlük eğitimi ve rekreasyon gibi
bölümlerin ortaya çıkmasını sağlamıştır. Bu da yeni istihdam alanlarının yaratılmasını
gerektirmiştir. Ama istihdam konusunda yaşanan sıkıntılar B.E.S.Y.O’da okuyan
öğrencileri olumsuz etkilemektedir ve istenmeden tercih edilen bölümler haline
gelmişlerdir.
Bu Olgunun, beden eğitimi ve spor yüksekokulunda okuyan öğrencilerin yaşam
doyumlarını ne derecede etkilediği sorgulanacaktır.
4
1.3.Tanımlar
Spor
Spor, insanın oyun dürtüsünden kaynaklanan kuralları belirlenmiş,ölçülebilen,
değerlendirilebilen, performansa dönük yarışma biçiminde yapılan,amacı serbest motorsal
etkinliklerdir. (A.Orhun)
Beden Eğitimi
İnsanın beden yoluyla yapılan genel eğitimidir.Etkinlik noktası insanın
bedenidir.Amaç insanın tüm kişiliği ve bütünlüğüdür. (K.Gaulhofer)
Rekreasyon
Latince anlamı, Yeniden doğuş. Keşfetme yapılandırma anlamına gelir. Kişinin
fizyolojik (yeme, içme, barınma,uyuma) dışında kalan boş zamanlarda severek ve isteyerek
yapmış olduğu etkinliklere denir.
YaĢam Doyumu
Yaşam doyumunu tanımlamak için önce "doyum" kavramının açıklanması uygun
olacaktır. Doyum, beklentilerin, gereksinimlerin, istek ve dileklerin karşılanmasıdır.
"Yaşam doyumu" ise, bir insanın beklentileriyle (ne istediği), elinde olanların (neye sahip
olduğu) karşılaştırılmasıyla elde edilen durum ya da sonuçtur.
Yaşam doyumu, kişinin beklentilerinin, gerçek durumla karşılaştırılmasıyla ortaya
çıkan sonucu gösterir. Yaşam doyumu, genel olarak kişinin tüm yaşamını ve bu yaşamın
çok çeşitli boyutlarını içerir. Yaşam doyumu denildiğinde, belirli bir duruma ilişkin doyum
değil, genel olarak tüm yaşantılardaki doyum anlaşılır. Mutluluk, moral vb. gibi değişik
açılardan iyi olma halini ifade eder (Vara 1999)
5
2.GENEL BĠLGĠLER
2.1.YaĢam Doyumu
Yaşam doyumu ile ilgili olarak yapılan tanımlamalar üç grupta incelenebilir. Birinci
grupta; iyi oluş, erdem, kutsallık gibi dış bir ölçüte dayandırılarak tanımlama yapılmıştır.
Coan (1977), ideal üzerine yapılan kavramsallaştırmaların kültürlere ve bölgelere göre
değişiklik gösterdiği sonucuna ulaşmıştır. Mutluluğun normatif tanımlamalarında subjektif
durum üzerinde durulmayıp daha çok arzu edilir bir niteliğin elde edilişi, sahip olunuşu
üzerinde durulmuştur.
İkinci grupta ise, insanların yaşamlarını olumlu anlamda değerlendirmelerine neden
olan etmenler dikkate alınmıştır. Subjektif iyi oluş yaşam doyumu olarak adlandırılmıştır.
Cevaplayanın yaşamının iyi oluşuna yönelik standartları da oluşturulmuştur. Bireylerin
kendi yaşamlarına ilişkin yargılarının koşulları incelenerek, Shin ve Johnson (1978)
tarafından mutluluk, kişinin kendi seçtiği kriterlere göre yaşam kalitesinin global bir
değerlendirmesi olarak tanımlanmıştır. Mutluluğun bir başka tanımı kişilerin arzuları ve
amaçlarından çıkan doyumun bütünleşmesi şeklindedir.
Üçüncü grupta, günlük yaşam akışı üzerinde durularak günlük ilişkiler içinde olumlu
duygunun olumsuz duyguya egemen olması anlatılmak istenir. Olumlu duygusal yaşantıya
ağırlık verilir. Mutlu kişi, belirli bir yaşam periyodunda daha çok hoş duygular yaşayan
biridir (Yetim 1995).
Yaşamın hazla ve olumlu duygularla renklenmesi, zenginleşmesi hemen her bireyin
istediği bir durumdur. Öte yandan yaşamın acı, keder, elem, yoksunluk, engeller, gerilimler
gibi pek çok kötü öğeyi barındırdığı da bilinmektedir. Bireyin öznel ve nesnel
konumlarında olumsuz koşullar birçok sarsıntıya neden olmaktadır. İnsan bilimcileri,
durumsal ve bireysel özellikleri çeşitli modellerde birlikte değerlendirerek;
6
iyi olmanın yapısını daha fazla anlamaya çalışmışlardır. İnsanın iyilik durumunu
karşılayan çok sayıda sözcüğün ve kavramın olduğu bilinmektedir. Mutluluk, haz, doyum,
refah, toplumsal iyi olma, yaşam kalitesi, öznel iyi olma bunlar içerisinde öne çıkanlardır.
Öznel iyi olma, bireyin bakış açısından yaşamını değerlendirmesi anlamını içermektedir.
Yaşamını değerlendiren bireyin, tepkileri, yargıları bireyin öznel iyi olma durumunu
oluşturmaktadır. Bireyin kendi yaşamına ilişkin değerlendirmelerinin üç ayrı ancak
birbiriyle ilişkili genel boyut içerisinde sınıflanabileceği öne sürülmüştür. Bunlar, olumlu
duygu, olumsuz duygu ve yaşam doyumudur. Olumlu duygu boyutunda yaşanan hazların,
sevinçlerin, hoş duygulanımların çokluğunun; olumsuz duygu boyutunda hoş olmayan,
kötü, acı verici duyguların azlığının iyi olma açısından önemli olduğu belirlenmiştir.
Yaşam doyumu ise yaşamın geneline ilişkin bilişsel yargılamaları, değerlendirmeleri
kapsamaktadır (Yetim 2001).
2.2.YaĢam Doyumu Ġle Ġlgili Kuramsal Açıklamalar
Yaşam doyumu öznel iyi olmanın (subjective well-being) bilişsel bileşenidir ve
bireyin kendisine yüklediği kriterler ile yaşam koşullarını algılayışı arasındaki
karşılaştırmaları, dolayısıyla kendi yaşamı hakkında değer biçmesini içermektedir (Pavot
ve Diener 1993; Selçukoğlu 2001; Deniz 2006).
Yaşam doyumu; mutluluk, moral gibi değişik açılardan iyi olma halini ve günlük
işler içinde olumlu duygunun olumsuz duyguya egemen olmasını ifade eder (Vara 1999).
Yaşam doyumu bir anlamda bireyin belirlediği hedeflere ulaşma derecesi olarak da
tanımlanmaktadır (Koç 2001; Gürbüz 2008).
Veenhoven (1996), yaşam doyumunu bir bütün olarak yaşamın kalitesinin, pozitif
olarak gelişiminin derecesi olarak tanımlarken, yaşam doyumunun belirleyicilerini
yaşamdaki değişimler yani toplumun kalitesi, bireyin toplumdaki yeri, kişisel yetenekleri;
yaşam olaylarının gidişatı, tecrübeli olmak, gelişimin içsel ilerlemesi yani sonuç çıkarmak,
duyguların temelindeki anlamları irdelemek, yaşam doyumu ve doyum alanı arasındaki
ilişkiyi ifade etmek olarak belirtmektedir.
7
Yaşam doyumu ile ilgili yapılan çalışmalar cinsiyet, ırk ve gelir durumunun yaşam
doyumunu ve mutluluğu yordamada hemen hemen hiçbir etkiye sahip olmadığını,
psikolojik değişkenlerin, örneğin kişisel eğilimlerin, yakın ilişkilerin ve içinde yaşanılan
kültürün birey üzerindeki etkisinin yaşam doyumunu açıklamada daha fazla etkiye sahip
olduğunu göstermektedir (Myers ve Diener 1995).
Öznel iyi oluşun bilişsel ve duygusal olmak üzere iki ana bileşeni vardır: Bilişsel
bileşen yaşam doyumu algısını belirler, diğer bir deyişle yaşam doyumu mutluluğun
bilişsel yönünü oluşturur (Dorahy ve ark 1998). Duygusal bileşen ise olumlu ve olumsuz
duygulanımı içerir (Rask ve ark 2002). Öznel iyi oluş, bireyin yaşamı 'olumlu' biçimde
değerlendirmesini gerektirir. Bununla ilişkili olarak olumlu duygulanım, doyum, kendini
adayabilme, bağlanma ve yaşam anlamını beraberinde getirir (Diener ve Seligman 2004).
2.3.YaĢam Doyumunu Etkileyen Unsurlar
Yaşam doyumu kavramının kişiden kişiye farklı algılanma düzeyine bağlı olarak
yaşam doyumunu kapsayan öğelerin sınırlarının netleştirilmesini engellemektedir, bu
durumda net bir faktörler sıralaması yapmak çok kolay olmamaktadır. Bu bağlamda
literatürde çok farklı yaklaşımlara rastlanılmaktadır. Bireylerin yaşam doyumunu etkileyen
unsurlar şu şekilde sıralamaktadır; (Baykoçak 2002).
 Günlük yaşamdan mutluluk duymak;
 Yaşamı anlamlı bulmak,
 Amaçlara ulaşma konusunda uyum,
 Pozitif bireysel kimlik,
 Fiziksel olarak bireyin kendisini iyi hissetmesi,
 Ekonomik güvenlik ve
 Sosyal ilişkiler.
8
Andrews ve Withey (1974) ve Andrews ve Ciandall (1976), tarafından yapılan iki
çalışmayla yaşam doyumuna ait olduğu varsayılan 800 ayrı öğe sınanmış, ilk çalışmada bu
öğeler ancak 100’e indirgenebilmiş, ikincisinde ise 30 öğeye indirgenmiştir. Flanagan
(1978) yaptığı çalışma da toplam 6500 öğe sınanmış ve son olarak 15 temel öğeye
indirgenmiştir. Bu araştırmaya göre, yaşam doyumunu etkileyen bu öğeler şunlardır;
(Aydın 2004)
 Araçsal rahatlık,
 Sağlık ve kişisel güven,
 Ana, baba, kardeşler ve diğer akrabalarla ilişkiler,
 Bir çocuğa sahip olma ve onu büyütme,
 Karı-koca ilişkilerinde yakınlık,
 Yakın arkadaşlara sahip olma,
 Başkalarına yardım etme ve başkalarını gözetme,
 Devletin yerel ve ulusal etkinlikleriyle, halk etkinliklerine katılma,
 Öğreniyor olma,
 Kendini anlayabilme,
 Bir işte çalışıyor olma,
 Kendini tanıyabilme,
 Toplumsallaşma,
 Kitap okuma, müzik dinleme, sinema, maç vb. seyretme,
 Eğlenceli etkinliklere katılma.
9
2.4.YaĢam Doyumunu Etkileyen Bazı DeğiĢkenler
YaĢ: İlk çalışmalar gençlerin yaşlılardan daha mutlu olduğunu bulmasına karşın,
son yıllarda yapılan çalışmalar mutluluk ile yaş arasında bir ilişkinin olmadığını
göstermiştir. Braun (1977), gençlerin hem olumlu hem de olumsuz duyguları daha çok
bildirdiklerini; buna karşın yaşlıların daha fazla genel mutluluk ifadelerini ortaya
koyduklarını bulmuştur. Bu karışık bulgulara anlam vermek amacıyla yapılan bir
metaanaliz çalışmasında, yaş ile yaşam doyumu arasındaki korelâsyonun sıfıra yakın
olduğu ve bu sonucun ilişkiye giren diğer değişkenler kontrol edilse de edilmese de aynı
olduğu kanıtlanmıştır (Yetim 1991).
Cinsiyet: Kadınlar erkeklere göre daha fazla olumsuz duygu bildirmelerine karşın,
aynı zamanda daha fazla kendi yaşamlarından haz duyarlar. Yapılan birçok diğer
çalışmada cinsiyetler arasında doyum ya da mutluluk açısından çok az bir farkın olduğu
gözlenmiştir. Doyum açısından cinsiyetler arasındaki farklılaşma çok küçüktür
(Yetim 1991).
ÇalıĢma ve iĢ: Campbell ve arkadaşları (1976), gelir farklılıklarının etkisi kontrol
altına alınsa dahi işsiz grubun en mutsuz grup olduğunu, bölgesel işsizlik oranlarının
duygu durumunu boylamsal olarak öngörmede önemli bir değişken olduğunu bulmuşlardır.
Ancak bunların dışında sözgelimi imalatçıların memurlardan daha az mutlu olduğuna
ilişkin herhangi bir kanıt yoktur (Yetim 1991).
Eğitim: Campbell (1981). ABD'de 1957–1978 yılları arasında eğitimin yaşam
doyumu üzerinde etkisinin olduğunu göstermektedir. Ancak bu etki çok güçlü bir etki
değildir ve gelir gibi diğer değişkenlerle etkileşim içinde görülmektedir. Çeşitli
araştırmalar diğer değişkenlerin etkileri kontrol altına alındığında eğitimin yaşam doyumu
üzerinde anlamlı bir etkisinin bulunmadığını ortaya koyarken, diğer bazı araştırmalar
kadınlarda eğitimin daha olumlu etkilere sahip olduğunu buldular. Eğitimin istekleri
arttırırken aynı zamanda alternatif yaşama biçimleri üzerinde kişileri yoğunlaştırdığı ortaya
çıkmıştır (Yetim 1991).
10
Evlilik ve Aile: Çeşitli çalışmalar evli oluşun yaşam doyumu üzerinde anlamlı bir
etkisini bulmamışlardır (Yetim 1991).
2.5.YaĢam Doyumu Kuramları
Wilson (1967)’e göre antik yunandan beri mutluluğu anlamada çok az kuramsal
gelişme olduğunu kaydetmiştir. Son yıllarda çeşitli yönde kuramsal gelişmeler görülmesine
karşın, ilerleme istenen düzeyde değildir. Kuram ile araştırma arsındaki bağa şiddetle
ihtiyaç duyulmaktadır (Yetim 1991).
2.5.1.Ereksel (Telik) Kuramlar
Yaşam doyumunun ereksel ya da sonlu açıklamaları, mutluluğun amaç veya ihtiyaç
gibi bazı durumlara erişildiğinde elde edildiğini öne sürer. Wilson (1960) tarafından
önerilmiş olan bir kuramsal postüla "ihtiyaçların doyurulması mutluluğa, doyurulmamış
ihtiyaçlar mutsuzluğa neden olur" şeklindedir (Yetim 1991).
Çoğu felsefeci ereksel kuramlarla ilgili sorunlarla ilgilenmiştir. Örneğin mutluluk
kişinin isteklerinin doyurulması sonucunda mı yoksa onların bastırılmasıyla mı elde
edildiği sorusu felsefecilerce ele alınmıştır. Hedonistler isteklerin doyurulmasının iyi oluşu
yarattığını savunurken, astetikler arzudan arınık olmayı mutluluğun kaynağı olarak
görmüşlerdir (Yetim 1991).
Alternatif ereksel kuramlar,öğrenilmiş yaşantı sonucu olan ihtiyaçların doyurulması
üzerinde durmuşlardır. Kişi bunların farkında olur ya da olmayabilir. Bu kuramlarda
ihtiyaçların doyurulmasının mutluluğa yol açacağı postüle edilmiştir (Yetim 1991).
Amaç kuramlarında ise, kişinin farkında olduğu belirli istekleri üzerinde dururlar.
Kişi bilinçli olarak belli amaçlara erişmek istemektedir ve mutluluk, kişi bunlara
eriştiğinde ortaya çıkar. İhtiyaçlar ve amaçlar, ihtiyaçların belli amaçlara yol açması
bakımından birbiriyle ilişkilidirler. Ayrıca kişinin sahip olduğu değerlerde bazı amaçların
11
ortaya çıkmasına neden olurlar. Maslow tarafından teklif edildiği gibi, ihtiyaçlar
belki evrenseldir veya Murray tarafından postüle edildiği gibi, ihtiyaçlar bireylere göre
değişmektedir. İhtiyaçların, mutlulukla bir şekilde ilişkili olduğu, yaygın olarak kabul
görmektedir (Yetim 1991).
2.5.2.Aktivite Kuramları
Ereksel kuramlar, mutlulukta son durumları önemli bulurken; aktivite kuramları
mutluluğun insan aktivitesinin bir ürünü olduğunu belirtirler. Örneğin, doğa tırmanma
aktivitesi, dağın doruğuna erişmeden daha fazla mutluluk vericidir.
Aristo, ilk ve önemli aktivite kuramcılarından biridir. O, mutluluğun erdemli
aktiviteden geldiğini, yani iyi başarılan aktivitenin mutluluk getirdiğini vurgulamıştır.
Aktivite ve yaşam doyumu ilişkisi üzerinde en açık formülasyon akış kuramıdır. Bu
formülasyon da kişinin beceri düzeyi yeterli ise aktiviteler ve bunlara karşı koyanların
zaman içindeki ilerleyişinin haz getireceği öne sürülmüştür. Eğer aktivite çok kolay ise can
sıkıntısı yaratır. Aksine zor ise anksiyete yaratır. Eğer kişi uygun uğraştırmayı gerektiren
ve sahip olduğu becerileriyle işin zorluğu hemen hemen eşit olan bir aktivite ile ilişkili
ise,olayın tamamlanma süreci hazlann akışını getirecektir. Aktivite kuramcıları mutluluğun
davranıştan kaynaklandığını vurgularlar (Yetim 2001).
2.5.3.Tavandan-Tabana ve Tabandan-Tavana Kuramları
Tavandan-tabana ve tabandan-tavana yaklaşımları, çağdaş psikolojide oldukça
popüler yaklaşımlardır ve aynı tarz açıklamalar mutluluk literatüründe de yapılmaktadır.
Örneğin bazı felsefecilere göre, mutluluk birçok küçük hazzın toplamından ibarettir.
Tabandan-tavana görüşü çerçevesinde kişi anlık haz ve acılarının bir muhasebesini yaparak
kendini mutlu ya da mutsuz olarak görür.Yani mutlu yaşam mutlu anların bir bütünüdür.
Kant'ın felsefi görüşü bu kuramı temellendirmektedir. Üst düzeydeki öğeler arasındaki
nedensellik ilişkisi, düşük düzeyde, element düzeyindeki ilişkilere yansır.
12
Tavandan-tabana yaklaşımında mutluluk, kişinin global bir özelliğidir ve bu özellik
kişinin olaylara tepki göstermesini etkiler. Kişinin olaylara hoşgörüyle bakıyor
olması,onun tek tek olaylarda da hoşgörülü olmasını gerektirir.Tavandan-tabana
yaklaşımının ve felsefecilerin görüş birliğine vardığı ortak nokta, mutlulukta odağın
tutumlar olduğudur.
Örneğin, Demokritos "mutlu yaşamı iyi talihe veya dış koşullara bağlı görmeyip,
kişinin zihinsel niteliklerine bağlı görmüştür. Önemli olan kişinin neye sahip olduğu değil,
sahip olduklarına nasıl tepkide bulunduğudur (Yetim 2001).
Andrews ve Withey (1976), tavandan-tabana yaklaşımını destekleyen kanıtlar elde
ettiler. Araştırmacılar yaşam alanlarından elde edilen doyumun genel olarak yasamdan
alınan doyumu öngörme de yetersiz kaldığını buldular. Özetle bulgular, yaşam
alanlarından elde edilen doyumun global yaşam doyumuna neden olmaktan çok
kendilerinin global yaşam doyumundan kaynaklandığını göstermiştir. Kişinin yaşamında
olumlu yaşantıların birikimi anlamında bir olumlu dünya görüşünün oluşması gereklidir.
Yani genel bir eğilim olarak mutlu dünya görüşünün oluşumu tabandan-tavana yaklaşımını
doğrulamaktadır. Ancak bir kez oluştuktan sonra bu dünya görüşü alanlardan alınan
doyumu belirlemektedir.
Hedonistlere göre hazlar, dikkatli olarak seçilmiş ve biriktirilmişse (tabandan-tavana
kuramı) kişi mutlu olabilir (Yetim 2001).
Yukarıda aktarılan her iki görüşte kısmen doğrudur. Ancak tavandan-tabana
yaklaşımında sözü geçen içsel etmenlerin nasıl ortaya çıktığı ve tabandan-tavana
yaklaşımında moleküler olayların nasıl etkileşimde bulundukları henüz açıklığa
kavuşmamıştır. İnsanlar olayları öznel olarak algıladıklarından tavandan-tabana oluşan bir
sürecin varlığı gereklidir. Ancak belli bazı olayların bütün insanlar tarafından haz verici
olarak görülmesi de mümkündür. Bu gerçekte tabandan-tavana yaklaşımının yararlı
olduğunu göstermektedir (Yetim 2001).
13
2.5.4.Bağ Kuramları
İnsanların mutlu olma eğilimine neden sahip olduklarını açıklayan çeşitli kuramlar
vardır. Bu kuramlardan çoğu, bağ modelleri altında belleğe, koşullamaya veya bilişsel
ilkelere dayanır. Mutluluğa ilişkin bilişsel yaklaşımlar henüz çok yenidirler. Bilişsel
yaklaşımlardan biri, kişinin kendisini ilgilendiren olaylara ilişkin yüklenmeleridir. Sonuçta
iyi olaylar eğer iç, bilişsel öğelere atfedilmişse daha fazla mutluluk getireceklerdir. Diğer
bir olasılık yüklenme olsun olmasın iyi olarak görülen olayların mutluluk getirmesidir.
Mutluluğun bellekte bir ağının bulunduğu, genel olarak bilişsel psikologlar tarafından
benimsenen bir kabuldür.
Bower (1981), insanların şimdiki duygu durumlarına göre geçmiş anılarını
hatırladıklarını ve yorumladıklarını bulmuştur. Bellek konusunda yapılan çalışmalar, mutlu
kişilerin birbiriyle olumlu ilişkilerle bağlı zengin bir ağının olduğunu göstermiştir. Aksine
mutsuz kişilerin birbiriyle olumsuz ilişkilerle bağlı sınırlı ve yalıtılmış ağlara sahip
oldukları ortaya çıkmıştır. Olumlu ağa sahip olan birey, olaylara olumlu şekilde tepki
vermektedir.
Konuyla ilişkili bir başka kuram, duyguların ortaya çıkmasında klasik koşullanmanın
önemini vurgulamaktadır. Araştırmalar, duygu yüklü koşullamaların sönmeye çok dirençli
olduklarını göstermiştir. Kişi böyle duygusal yaşantılara sahip olabilir ve bunlarla geniş
sayıda günlük uyaran arasında bağ kurabilir (Yetim 2001).
2.5.5.Yargı Kuramları
Öznel iyi olmanın bazı standartlarla gerçek koşullar arasındaki karşılaştırmalar
sonucu ortaya çıktığını öne süren birçok kuram vardır. Eğer gerçekteki durum saptanan
standardı aşarsa mutluluk oluşacaktır. Doyum göz önüne alındığında bu tür karşılaştırmalar
bilinçli olarak yapılabilir. Ancak duygularda, duygu durumda standartlarla karşılaştırma
olayı bilinçsiz ya da bilinçdışı yapılmaktadır.
14
Yargı kuramları ne tür olayların olumlu ya da olumsuz olduğunu belirlemekle
birlikte; olayların ortaya çıkaracağı duygunun miktarını öngörebilmektedirler.
Yargı kuramlarını sınıflamada bir yol, onların ele aldığı standartlara bakmaktır.
Sosyal karşılaştırma kuramında kişi diğerlerini bir standart olarak alır. Burada, seçilen
diğerinin, kişinin düzeyinde aşağıda veya üzerinde olma durumu vardır. Kişi, karşılaştırma
standardı olarak kendisinden alt düzeyde birini seçmişse, aşağı düzeyde karşılaştırmada
bulunmaktadır. Eğer kişi kendini diğerlerinden daha iyi görüyorsa, bu kişi doyumlu veya
mutludur.
Yargı kuramları içinde en popüler yaklaşım kişinin gerçek koşulları ile emelleri
arasındaki uyuşmazlığı ele alan emel düzeyi kuramıdır. Emel düzeyi kuramına göre,
yüksek emeller kötü koşullar kadar mutluluğu tehdit ederler. Emel düzeyi, kişinin
yaşantılarından ve amaçlarından ortaya çıkar (Yetim 2001).
2.6.YaĢam Doyumu ile Ġlgili YurtdıĢında YapılmıĢ ÇalıĢmalar
Danielsen ve arkadasları (2009) tarafından yapılan çalısmada okulla ilgili olarak
öğrencilerin öğretmen, sınıf arkadasları ve ailelerinden aldıkları sosyal desteğin ve
öğrencilerin yasam doyumu düzeylerine ve okul memnuniyetine etkisini incelemislerdir.
Arastırma 13-15 yaslarında toplam 3358 öğrenci üzerinde yapılmıstır. Arastırma
sonuçlarına göre öğretmenlerin okul memnuniyetini güçlü bir sekilde desteklediğini
göstermektedir. Ayrıca okul memnuniyetinin kız öğrencilerin yasam doyumu düzeylerini
erkek öğrencilerin yasam doyumu düzeylerine göre daha güçlü bir sekilde etkilediği tespit
edilmistir.
Goldbeck, Schmitz, Besier, Herschbach, Henrich (2007)’nin çalısmasında yasam
doyumu düzeyinin, adolesan çağında, psikolojik ve hormonal değisikliklere bağlı olarak
bir düsüs gösterdiği bulunmustur. Bu dönemde sadece partnerik ve cinsellik doyum
düzeyinde yükselme olabilmektedir. Wing, Schutte, Byrne (2006), olumlu duygusal
deneyimleri yazmanın duygusal zekâ ve yasam doyumu üzerindeki etkisini açıklamaya
çalışmışlardır. 175 yetiskinden duygusal deneyimlerini yazmaları istenmistir. Duygusal
15
deneyimlerini yazarken duygularını düzenli bir sekilde sıralayarak yansıtan ve duygusal
deneyimlerini sıralamadan yazan kisilerin duygusal zeka yaşam doyumu düzeyleri
üzerinde anlamlı bir farklılık bulunamamıştır.
Lazzari (2000), erken ve geç ergenlikte kisisel yasam doyumu, psikolojik iyi olma
halini ve duygusal zeka düzeyini incelemiştir. Kimlik çözümlemesi ve ahlaki gelisimde,
kişisel doyuma önem verilerek, kisisel doyumun psikolojik iyi olma hali ve yasam
doyumunu duygusal zekadan daha iyi belirleyebileceği tahmin edilmiştir. Bu çalışmaya
155 öğrenci katılmıştır. Araştırmada veri toplama aracı olarak Kişisel Anlam Profili (Wong
1998), Duygusal Zekâ Anketi (Schutte ve ark 1988), Yasam Doyumu Ölçeği (Diener ve
ark. 1985), iyi Olma Halini Belirleme Ölçeği (Masse ve ark 1998), kullanılmıştır.
Bu çalışma, çeşitli faktörlere çok yönlü bir bakışı ve ergenlerin iyilik hallerine bir
katkıyı sağlamıstır. Duygusal zekanın rolünü ve özellikle kişisel memnuniyetin rolünün
psikolojik iyilik haline katkısının doğruluğunu ergenlerde ortaya koymuştur.
16
3.YÖNTEM
Bu bölümde, Araştırmanın evren ve örneklemi,araştırmanın hipotezleri,sınırlılıkları,
arastırmada kullanılan ölçme araçları ve araştırma verilerinin analizinde kullanılan
istatistiksel yöntemlere ilişkin açıklamalar yer almaktadır.
3.1.AraĢtırmanın Evren ve Örneklemi
Bu araştırmanın evreni , Çanakkale On Sekiz Mart Üniversitesi Beden Eğitimi ve
Spor Yüksekokulunda 2011-2012 bahar döneminde ki 468 öğrenciyi kapsamaktadır.
Çalışma evreninin fazla olması ve zamanın kısıtlı olması nedeniyle örneklem alma
yoluna gidilmiştir.Araştırma da rastgele tabakalama sistemi uygulanarak ,Beden Eğitimi ve
Spor Öğretmenliği 64 ,Spor Yöneticiliği 63 ve Antrenörlük Eğitimi 60 kişi olmak üzere
toplamda 187 BESYO öğrencisi araştırmaya katılmıştır.
Örneklem grubu tablo 1’de verilmiştir.
Tablo 1. Besyo öğrencilerinin Bölüm ve Sınıflara göre katılım sayısı
Katılımcılar Yöneticilik Antrenörlük Öğretmenlik
1.sınıf 15 15 17
2.sınıf 15 25 16
3.sınıf 18 20 10
4.sınıf 15 - 21
Toplam 63 60 64
Tablo 1’ de görüldüğü gibi Yöneticilik 63 – Antrenörlük 60 – Öğretmenlik 64 kişi
olmak üzere 187 kişi araştırmaya katılmıştır.
17
3.2.Verilerin Toplanması
Araştırmaya ilişkin veri toplama uygulamaları 2011-2012 Bahar dönemi içerisinde
gerçekleştirilmiştir. Araştırma da Likert tarzı, 7 dereceli Yaşam Doyumu Ölçeği
uygulanmıştır.
3.2.1.YaĢam Doyumu Ölçeği
Araştırmada, Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu Öğrencilerinin yaşam doyumlarını
ölçmek amacıyla, Diener ve arkadaşları tarafından 1985 yılında geliştirilen YDÖ - The
Satisfaction with Life Scale (SWLS) kullanılmıştır.Yaşam Doyumu Ölçeği, bireylerin
yaşamlarından aldıkları doyumu belirlemek amacıyla geliştirilmiştir.
Ölçek, likert tarzı 7 dereceli (1: kesinlikle katılmıyorum – 7: Kesinlikle katılıyorum)
5 maddeden oluşmaktadır.
Diener ve arkadaşları orijinal çalışmada ölçeğin güvenirliğini Alpha = .87 olarak,
ölçüt bağımlı geçerliğini ise .82 olarak bulmuşlardır. Ölçek Yetim (1993) tarafından
Türkçeye uyarlanmıştır. Bu çalışmada ölçeğin güvenirliği (Alpha = .86) ve test-tekrar test
güvenirliği .73 olarak bulunmuştur. Yaşam doyumu ölçeğinden alınabilecek en yüksek
puan 35, en düşük puan ise 5'tir. Ölçekten alınan puanın düşük olması yaşam doyumunun
düşük olduğunun göstergesi olarak kabul edilmektedir. (EK-1)
3.2.2.KiĢisel Bilgi Formu
Araştırmada örneklemi oluşturan bireylerin demografik özellikleri ile ilgili bilgi
toplamak amacıyla araştırmacı tarafından hazırlanan ve cinsiyet, yaş, Bölüm, sınıf, medeni
durum, branş v.b. soruları içeren “Kişisel Bilgi Formu” kullanılmıştır. (EK-2)
18
3.3.AraĢtırmanın Hipotezleri
 Çanakkale On Sekiz Mart Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu
öğrencilerinin Yaşam doyumu düzeyi yüksektir.
 Cinsiyetlere göre Yaşam doyumu puanları birbirinden farklılaşmaktadır.
 Bölümlere göre Yaşam doyumu puanları birbirinden farklılaşmaktadır.
 Sınıflara göre Yaşam doyumu puanları birbirinden farklılaşmaktadır.
3.4.AraĢtırmanın Sınırlılıkları
 Bu araştırma, Çanakkale On Sekiz Mart Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor
Yüksekokulu ile sınırlıdır.
 Bu çalışma, 187 kişi ile sınırlandırılmıştır.
 Bu çalışmanın süresi, 70 günü kapsamaktadır.
 Öğrencilerin yaş aralıkları 19 ila 29 arasındadır.
3.5.Ġstatistiksel Analiz
Bu araştırmanın verileri; Yüzdelik frekans, Aritmetik ortalama, Standart sapma, T
testi ve Tek yönlü Varyans (ANOVA) cinsinden SPSS 16.0 for Windows ve Excel
programları ile analiz edilmiştir.
19
4.BULGULAR
Araştırmanın bu bölümünde toplanan verilerin istatistiksel analizleri sonrası elde
edilen bulgular yer almaktadır.
4.1.Katılımcıların Demografik Özellikleri ile Ġlgili Bulgular
Tablo 2.Katılımın bölüme göre sayı ve yüzde değerleri
BÖLÜM N %
Öğretmenlik 64 34
Yöneticilik 63 34
Antrenörlük 60 32
Toplam 187 100
Çalışmaya, Beden eğitimi ve spor bölümünden 64, Spor yöneticiliği bölümünden 63
ve Antrenörlük eğitimi bölümünden 60 kişi olmak üzere toplam 187 Öğrenci katılmıştır.
Grafik 1.Bölümlere göre katılım yüzdeleri
Bölümlere göre katılım yüzdeleri, Antrenörlük eğitimi bölümünde %32, Beden
eğitimi öğretmenliği ve Spor yöneticiliği bölümlerinde de %34 olmuştur.
20
Tablo 3.Katılımcıların Bölümlere göre cinsiyet dağılımları
Erkek Bayan Toplam
Öğretmenlik 35 29 64
Yöneticilik 30 33 63
Antrenörlük 29 31 60
Genel 94 93 187
Araştırma da, Genel olarak 94 erkek – 93 bayan katılımcı bulunmaktadır. Beden
eğitimi ve spor bölümünde ki erkek katılımcı sayısı 35, bayan katılımcı sayısı 29, Spor
yöneticiliği bölümünde erkek katılımcı sayısı 30, bayan katılımcı sayısı 33, Antrenörlük
eğitimi bölümünde ki erkek katılımcı sayısı 29, bayan katılımcı sayısı 31’dir
Tablo 4.Bölümlere ve cinsiyete göre yaş ortalamaları x ± ss
Erkek Bayan Toplam
Spor Yöneticiliği 22,6±2,2 21,8±1,4 22,4±1,8
Antrenörlük 22±1,6 21,1±1,2 21,5±1,5
B.E. Öğretmenliği 23,3±1,7 22±1,0 22,7±1,6
Genel 22,7±1,9 21,6±1,3 22,1±1,7
Yapılan araştırma da erkek öğrencilerin yaş ortalaması 22,7±1,9, bayan öğrencilerin
yaş ortalaması 21,6±1,3 tüm katılımcıların yaş ortalaması ise 22,1±1,7 bulunmuştur. Spor
yöneticiliği bölümünde ki yaş ortalamaları erkekler de 22,6±2,2, bayanlar da 21,8±1,4 ve
bölümün genelinde 22,4±1,8 olarak bulunmuştur. Antrenörlük bölümünde yaş ortalamaları
erkekler de 22±1,6, bayanlar da 21,1±1,2 ve bölümün genelinde 21,5±1,5 olarak
bulunmuştur. Beden Eğitimi ve Spor bölümünde yaş ortalamaları erkekler de 23,3±1,7,
bayanlar da 22±1,0 ve bölümün genelinde 22,7±1,6 olarak bulunmuştur.
21
Tablo 5.Katılımcıların branşa göre lisans dağılımları
BranĢ N
Futbol 26
Basketbol 13
Voleybol 6
Yüzme-Sualtı sporları 13
Atletizm 10
Tenis-Badminton 6
Diğer 22
TOPLAM 96
Araştırma da lisans bulguları arasında; 26 Futbol, 13 Basketbol, 6 Voleybol, 13
Yüzme-Sualtı sporları, 10 Atletizm, 6 Tenis-Badminton ve Diğer (Kickbox,Karate,
Tekvando,Hentbol,Bocce,Jimnastik) 22 olmak üzere toplamda 96 Lisanslı sporcu
bulunmaktadır.
Grafik 2.Katılımcıların branşlara göre dağılım sayıları
Araştırma da, En fazla lisanslı sporcunun Futbol branşında (26) ,en az lisanslı
sporcunun da Voleybol (6) ve Tenis-Badminton branşında (6) olduğu saptanmıştır.
22
Grafik 3.Katılımcıların Lisans durumu yüzdeleri
187 kişiden oluşan örneklem grubunun %51’inin lisansı bulunurken %49’unun
lisansı bulunmamaktadır.
4.2.YaĢam Doyumu Ġle Ġlgili Bulgular
Tablo 6.Bölümlere göre yaşam doyumu düzeyleri x±ss
N X SS
Antrenörlük 60 21,2 6,0
Öğretmenlik 64 21,6 6,2
Yöneticilik 63 21,9 5,9
Genel 187 21,6 6,0
Araştırmaya katılan 187 öğrencinin yaşam doyumu düzeyi 21,6±6,0 olarak
bulunmuştur. Araştırma da, Antrenörlük bölümünün yaşam doyumu düzeyi 21,2±6,0,
Öğretmenlik bölümünün yaşam doyumu düzeyi 21,6±6,2, Yöneticilik bölümünün yaşam
doyumu düzeyi ise 21,9±5,9 olarak bulunmuştur. Genel olarak yaşam doyumu puanları
yüksek bulunmuştur. Spor yöneticiliğinin diğer bölümlere göre yaşam doyumu puanının
daha yüksek olduğu saptanmıştır.
23
Grafik 4.Bölümlere göre yaşam doyumu ortalamaları
Araştırma da, yaşam doyumu düzeyleri; Spor yöneticiliği bölümünün 21,9, Beden
eğitimi ve spor bölümünün 21,6, Antrenörlük eğitimi bölümünün ise 21,2 olarak
bulunmuştur. Yöneticilik bölümünün, yaşam doyumu puanı olarak diğer bölümlere göre
daha yüksek olduğu görülürken, Antrenörlük bölümünün diğer bölümlere oranla yaşam
doyumu puanının daha düşük olduğu görülmektedir.
Tablo 7.Cinsiyete göre yaşam doyumu düzeyleri x±ss
CİNSİYET N X SS
Erkek 94 20,6 6,2
Bayan 93 22,5 5,7
Araştırma da örneklem grubunu oluşturan 187 kişinin, erkek olan 94’ünün yaşam
doyumu düzeyi 20,6±6,2, Bayan olan 93’ünün ise yaşam doyumu düzeyi 22,5±5,7 olarak
bulunmuştur. Çalışma da bayan öğrencilerin yaşam doyumu puanlarının erkek öğrencilere
oranla, daha yüksek olduğu görülmektedir.
24
Grafik 5.Cinsiyete göre yaşam doyumu ortalamaları
Erkek katılımcıların yaşam doyumu düzeyi ortalaması 20,6 - Bayan katılımcıların
yaşam doyumu düzeyi ortalaması 22,5 olarak bulunmuştur. Araştırma da, tüm
katılımcıların yaşam doyumu ortalaması 21,6 olarak bulunmuştur. Grafikte 5’te de
görüldüğü üzere bayanların yaşam doyumu düzeyleri erkeklere oranla daha yüksektir.
Tablo 8.Sınıflara göre yaşam doyumu düzeyleri - Spor Yöneticiliği x±ss
Yöneticilik N X SS
1.Sınıf 15 22,4 7,2
2.Sınıf 15 18,9 5,7
3.Sınıf 18 23,7 4,9
4.Sınıf 15 22,3 5,2
Araştırma da, Spor yöneticiliği 1.sınıfın yaşam doyumu düzeyleri 22,4±7,2 - 2.sınıfın
yaşam doyumu düzeyleri 18,9±5,7 - 3.sınıfın yaşam doyumu düzeyleri 23,7±4,9 - 4.sınıfın
yaşam doyumu düzeyleri ise 22,3±5,2 olarak bulunmuştur.
25
Grafik 6.Sınıflara göre yaşam doyumu düzeyleri - Spor Yöneticiliği
Yöneticilik sınıflarında en yüksek yaşam doyumu düzeyinin 3.sınıflarda (23,7)
olduğu görülürken, en düşük yaşam doyumu düzeyinin de 2.sınıflarda (18,9) olduğu
görülmektedir.
Tablo 9. Sınıflara göre yaşam doyumu düzeyleri - Antrenörlük Eğitimi x±ss
Antrenörlük N X SS
1.Sınıf 15 20,6 7,5
2.Sınıf 25 21 6,2
3.Sınıf 20 21,9 4,8
Araştırma da, Antrenörlük eğitimi 1.sınıfın yaşam doyumu düzeyleri 20,6±7,5 -
2.sınıfın yaşam doyumu düzeyleri 21±6,2 - 3.sınıfın yaşam doyumu düzeyleri ise 21,9±4,8
olarak bulunmuştur.
26
Grafik 7.Sınıflara göre yaşam doyumu düzeyleri - Antrenörlük Eğitimi
Çalışma da Antrenörlük sınıfları arasından en yüksek yaşam doyumu düzeyinin
3.sınıflarda olduğu görülürken, en düşük yaşam doyumu düzeyinin de 1.sınıflarda olduğu
görülmektedir.
Tablo 10. Sınıflara göre yaşam doyumu düzeyleri - Beden Eğitimi bölümü x±ss
Öğretmenlik N X SS
1.Sınıf 17 20,4 4,8
2.Sınıf 16 20,3 5,9
3.Sınıf 10 23,7 5,5
4.Sınıf 21 22,6 7,5
Araştırma da, Beden Eğitimi ve Spor bölümü 1.sınıfın yaşam doyumu düzeyleri
20,4±4,8 - 2.sınıfın yaşam doyumu düzeyleri 20,3±5,9 - 3.sınıfın yaşam doyumu düzeyleri
23,7±5,5 - 4.sınıfın yaşam doyumu düzeyleri ise 22,6±7,5 olarak bulunmuştur.
27
Grafik 8.Sınıflara göre yaşam doyumu düzeyleri - Beden eğitimi bölümü
Çalışma da öğretmenlik sınıfları arasından en yüksek yaşam doyumu düzeyinin
3.sınıflarda olduğu görülürken, en düşük yaşam doyumu düzeyinin ise 2.sınıflar da olduğu
görülmektedir.
Tablo 11.Sınıflara göre yaşam doyumu düzeyinin karşılaştırılması - 1.Sınıf
1.SINIF N X SS
Yöneticilik 15 22,4 7,2
Antrenörlük 15 20,6 7,5
Öğretmenlik 17 20,4 4,8
Yöneticilik 1.sınıfın yaşam doyumu düzeyi 22,4±7,2 - Antrenörlük 1.sınıfın yaşam
doyumu düzeyi 20,6±7,5 - Öğretmenlik 1.sınıfın yaşam doyumu düzeyi ise 20,4±4,8 olarak
bulunmuştur. Çalışma da bölümlerin 1. sınıflarının karşılaştırılması sonucunda, en yüksek
puanın yöneticilik 1.sınıflarında olduğu görülürken, en düşük puanın öğretmenlik
1.sınıflarında olduğu görülmektedir.
28
Grafik 9.Sınıflara göre yaşam doyumu ortalamaları (1.Sınıflar)
Araştırma da; Yöneticilik 1.sınıfın yaşam doyumu ortalaması 22,4 - Antrenörlük
1.sınıfın yaşam doyumu ortalaması 20,6 - Beden eğitimi ve spor bölümü 1.sınıfın yaşam
doyumu ortalaması ise 20,4 olarak bulunmuştur. Grafikten de anlaşılacağı üzere, en yüksek
yaşam doyumu puanı yöneticilik 1.sınıflarında bulunurken, onu sırasıyla antrenörlük ve
öğretmenlik 1.sınıfları takip etmektedir.
Tablo 12.Sınıflara göre yaşam doyumu düzeyinin karşılaştırılması - 3.Sınıf
3.SINIF N X SS
Yöneticilik 18 23,7 4,9
Antrenörlük 20 21,9 4,8
Öğretmenlik 10 23,7 5,5
Yöneticilik 3.sınıfın yaşam doyumu düzeyi 23,7±4,9 - Antrenörlük 3.sınıfın yaşam
doyumu düzeyi 21,9±4,8 - Öğretmenlik 3.sınıfın yaşam doyumu düzeyi ise 23,7±5,5 olarak
bulunmuştur.
29
Bölümlere göre 3.sınıfların yaşam doyumu puanlarının karşılaştırılmasında,
Öğretmenlik ve Yöneticilik bölümlerinin 3.sınıflarının yüksek bir yaşam doyumu puanına
sahip olduğu fakat Antrenörlük 3.sınıfların yaşam doyumu puanı olarak biraz geride
kaldığı görülmektedir.
Grafik 10.Sınıflara göre yaşam doyumu ortalamaları (3.Sınıflar)
Araştırma da; Yöneticilik 3.sınıfın yaşam doyumu ortalaması 23,7 – Antrenörlük
3.sınıfın yaşam doyumu ortalaması 21,9 – Beden eğitimi ve spor bölümü 3.sınıfın yaşam
doyumu ortalaması ise 23,7 olarak bulunmuştur.
Yöneticilik ve öğretmenlik 3.sınıflarının eşit yaşam doyumu puanına sahip olduğu
görülürken, Antrenörlük 3.sınıfın yaşam doyumu puanının daha düşük olduğu
görülmektedir.
30
5.TARTIġMA VE SONUÇ
Bu bölümde; Çanakkale On Sekiz Mart Üniversitesi Beden eğitimi ve spor
yüksekokulu Öğrencilerinin yaşam doyumuna ait bulgularına ve daha önce yapılan
çalışmalara dayalı olarak ulaşılan sonuçlara yer verilmiştir.
Katılımcıların yaşam doyumu düzeyleri cinsiyete göre yüksektir. Bayanların yaşam
doyumu düzeyleri (22,5 ± 5,7) - Erkeklerin yaşam doyumu düzeylerinden (20,6 ± 6,2)
daha yüksek bir seviyede olduğu saptanmıştır
Çalışma sonucunda erkek ve bayan öğrencilerin yaşam doyumlarının düşük olduğuna
dair anlamlı bir farklılık bulunamamıştır.
Araştırma da; Besyo bayan öğrencilerinin yaşam doyumu puanının erkek
öğrencilerden daha yüksek olmasına karşın T testi analizine göre anlamlı bir farklılık
bulunamamıştır. (P=,287)
Araştırma da, ÇOMÜ BESYO öğrencilerinin yaşam doyumu düzeylerinin yüksek
olduğu saptanmıştır. (21,6±6,0)
Çalışma da uygulanan tek yönlü Varyans analizi sonucunda, bölümler arası yaşam
doyumu düzeyleri arasında anlamlı bir farklılık bulunamamıştır. (P=,795)
Çalışma da, tek yönlü Varyans analizine göre Sınıfların yaşam doyumu düzeyleri
arasında anlamlı bir farklılık bulunamamıştır. (P=,088)
Genel olarak Besyo’ da 3.sınıfların (Antrenörlük 3-Öğretmenlik 3-yöneticilik 3
ortalaması) yaşam doyumu puanı diğer sınıflara göre daha yüksek olarak bulunmuştur.
(23,0±4,9)
Ülkemizde üniversite öğrencilerinde yaşam doyumunu inceleyen çalışmalar oldukça
sınırlı olup, eğitimle ilgili etkenlerin yaşam doyumu ile ilişkisini ayrıntılı olarak inceleyen
bir çalışmaya rastlanmamıştır.
31
Değişik ülkelerde üniversite öğrencilerinde yaşam doyumunu inceleyen çalışmalarda
yaş, stres, bedensel sağlık durumu, ana-baba tutumları, kişilik Özellikleri, eğitimle ilgili
değişkenler gibi etkenlerin yaşam doyumu üzerinde rol oynadığı bildirilmektedir (Chow
2005; Yetim 2003). Ancak yaşam doyumu kültürel özellikler ve değer sistemlerinden
önemli oranda etkilendiği için (Dorahy 2000; Rask 2002), diğer ülkelerde yapılan
çalışmalardaki sonuçları, bu çalışmanın verileriyle karşılaştırırken oluşabilecek yanılma
payını akılda tutmak gereklidir. Bu çalışmalardan genel olarak çıkarılabilen ortak sonuç
ekonomik açıdan gelişmiş Kuzey-Batı Avrupa, Angola- Amerika ülkeleri ve Avustralya 'da
yaşayanlarda yaşam doyumunun, Orta-Doğu Avrupa, Asya ve Afrika ülkelerine göre daha
yüksek olduğudur (Dorahy 2000; Oishi ve Diener 2003; Wardle; 2004).
Dorahy ve ark.’nın (2000) farklı kültürlerdeki üniversite öğrencilerinde yaşam
doyumunu inceledikleri çalışmanın sonuçları incelendiğinde, bizim çalışmamızda ortalama
21.6 olarak hesaplanan yaşam doyumu puanı, Avustralya ortalama puanına göre (23.83),
Nijerya ve Gana ortalamalarına daha yakın görünmektedir (sırasıyla 21.48 ve 21.14);
ancak örneklem ve çalışma yöntemindeki farklılıklar nedeniyle bu karşılaştırmanın
tamamen güvenilir olmayacağı belirtilmelidir.
Ülkemizde yapılan, Cenk Seven’in (2004) 500 üniversite öğrencisini içeren
çalışmasında öznel iyi olmayı yordayan etkenler arasında akademik başarıdan algılanan
hoşnutluk ve sosyoekonomik durum yer almaktadır. Avşaroğlu ve ark.'nın (2005) 173
teknik öğretmeni içeren çalışmasında YDÖ puanı kadınlarda ortalama 21.64 (s=17),
erkeklerde ise 22.62 (s=156) olarak bildirilmiştir.
Chow'un (2005) üniversite öğrencilerinde yaşam doyumunu incelediği araştırmada
da cinsiyetin yaşam doyumu üzerinde anlamlı etkiye sahip olmadığı bildirilmektedir.
Chow'un çalışmasında sosyoekonomik düzey, not ortalaması ve akademik yaşantıyla ilgili
tatmin arttıkça, yaşam doyumunun arttığı bildirilmektedir (Chow 2005).
Yaşam doyumu ile cinsiyet ilişkisine dair farklı sonuçlar bulunmaktadır. Dikmen
kadın çalışanların yaşam doyumunun, erkek çalışanların yaşam doyumundan yüksek
çıktığını bulmuştur (Dikmen 1995).
32
Vara, Yoğun bakım hemşireleri üzerinde yaptığı araştırmada yaşam doyumu
puanlarının cinsiyete göre anlamlı bir farklılaşma göstermediğini bulmuştur (Vara 1999).
Sonuç olarak araştırmamızda Çanakkale On Sekiz Mart Üniversitesi Beden Eğitimi
ve Spor yüksekokulu öğrencilerinin yaşam doyumu düzeyi yüksek bulunmuş olup (21,6)
Bayan öğrencilerin yaşam doyumu puanları (22,5) erkek öğrencilerin puanlarına göre daha
yüksek olmasına karşın anlamlı bir farklılık bulunamamıştır. Bununla birlikte Beden
eğitimi bölümü-Spor yöneticiliği ve Antrenörlük eğitimi bölümleri arasında yaşam
doyumu düzeyleri bakımından anlamlı bir farklılık bulunamamıştır.
Bu çalışmada bulunan sonuçlar, daha önce yapılan çalışmalarla tutarlılık
göstermektedir.
6.ÖNERĠLER
Aşağıda araştırmada elde edilen sonuçlar doğrultusunda uygulamalara ve bu konuya
ilişkin yapılacak araştırmalara yönelik önerilere yer verilmiştir.
 Çalışma farklı üniversitelerin beden eğitimi ve spor yüksekokullarında yapılıp
birbirleriyle karşılaştırılabilir.
 Öğrencilerin yaşam doyumunun artması açısından üniversitelerin yaşam alanlarında
sportif ve Rekreasyonel etkinlik alanları arttırılabilir.
 Daha sonraki yapılacak çalışmalarda, öğrencilerin daha net bir şekilde tanınması için,
psikolojik süreçlerinin (kişilik özellikleri gibi), araştırılması yararlı olabilir.
33
7.KAYNAKÇA
Aksaray S; Yıldız A; Ergün A. Huzurevi ve Evde Yaşayan Yaşlıların Umutsuzluk
Düzeyleri, 1.Ulusal Evde Bakım Kongresi, İstanbul, 1998
AvĢaroğlu S; Deniz ME; Kahraman A. Teknik öğretmenlerde yaşam doyumu, İş
doyumu ve mesleki tükenmişlik düzeylerinin incelenmesi. Selçuk Üniversitesi Sosyal
Bilimler Enstitüsü Dergisi, 2005 - 14: 115-129.
Aydın K. Beden Eğitimi Öğretmenlerinin Tükenmişlik Düzeyleri Ve Tükenmişliği
Etkileyen Bazı Faktörlerin İncelenmesi Aksaray İl Örneği. Yüksek Lisans Tezi, Gazi
Üniversitesi, Ankara, 2004
Baykoçak C. Beden Eğitimi Öğretmenlerinin Mesleki Sorunları Ve Tükenmişlik
Düzeyleri (Bursa İli Uygulaması). Yüksek Lisans Tezi, Sakarya Üniversitesi, Sakarya,
2002
Chow HPH. Life satisfaction among university students in a Canadian prairie city: a
multivariate analysis. Soc Indic Res, 2005 - 70: 139-150.
Danielsen A.G. ve ark. School-Related Social Support and Students’ PerceivedLife
Satisfaction Norway: University of Bergen, 2009
Deniz M.E. “The Relationships Among Coping With Stress, Life Satisfaction Decision
Making Styles And Desicion Self Esteem: An Ġnvestigation With Turkish University
Students”, Social Behaviour and Personality, 2006 - 34, 9, 1161-1170.
Diener E; Emmons, R; Larsen, R. J. & Griffin, S. The satisfaction withlife scale.
Journal of Personality Assessment, 1985 - 49, 71–75,
34
Diener E; Seligman MEP. Beyond money: Toward an economy of well-being.
Psychological Science in the Public Interest, 2004 - 5:1-31.
Dikmen AA. Kamu Çalışanlarında İş Doyumu ve Yaşam Doyumu. Yüksek Lisans Tezi,
Ankara Üniversitesi, Ankara, 1995
Dorahy MJ; Lewis CA; Schumaker JF ve ark. Depression and life satisfaction among
Australian, Ghanaian, Nigerian, Northern Irish, and Swazi University Students. J Soc
Behav Pers, 2000 - 15:569-580.
Gürbüz, A. G. “Öfke Denetimi Eğitiminin Lise Son Sınıf Öğrencilerinin Öfkeyle Başa
Çıkmaları, Yaşam Doyumları ve Depresyon Düzeylerine Etkisinin İncelenmesi”, Yüksek
Lisans Tezi, Dokuz Eylül Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, İzmir. 2008
GümüĢ H. Farklı mesleklerde çalışanların is ve yaşam doyumlarının tükenmişlik düzeyleri
açısından karşılaştırılması. 2006
Lazzari, S.A. Emotional Intelligence, Meaning and Psychological Well Being: A
Comparison Between Eary And Late Adolesence. The Degree of Masters of Arts Graduate
Counselling Psychologicy Program. Trinity Western University, 2000
Myers, D. G. ve Diener, E.“Who Is Happy?”, Psychological Science, 1995- 6, 10-19.
Özden Y. Eğitim ve Okul Yöneticiliği. Ankara: Pegem A Yayıncılık, 2004
Özdevecioğlu M. İş Tatmini ve Yaşam Tatmini Arasındaki İlişkinin Belirlenmesine
Yönelik Bir Araştırma, 11.Ulusal Yönetim ve Organizasyon Kongresi, Afyon, 2003
35
Pavot, W. ve Diener, E.“The Affective And Cognitive Context Of Self Reported
Measures Of Subjective Well-Being”, Social Indicators Research, 1993- 28, 1-20.
Rask K; Astedt-Kurki P; Laippala P. Adolescent subjective well-being and realized
values. J Adv Nurs. 2002
Selçukoğlu, Z. “Araştırma Görevlilerinde Tükenmişlik Düzeyi ile Yalnızlık Düzeyi ve
Yaşam Doyumu Arasındaki ilişkinin Bazı Değişkenler Açısından Değerlendirilmesi”,
Yüksek Lisans Tezi, Selçuk Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Konya. 2001
ġener ġ. Beden Eğitimi Öğretmenlerinin Tükenmişlik ve Yaşam Doyumu Düzeyleri
Mersin Üniversitesi Yüksek Lisans Tezi Mersin, 2008
Telman N; Ünsal P. Çalışan Memnuniyeti. 1. Baskı, İstanbul: Epsilon Yayınevi, 2004
Vara, S. “Yoğun Bakım Hemşirelerinde İş Doyumu ve Genel Yaşam Doyumu Arasındaki
İlişkinin İncelenmesi”, Yüksek Lisans Tezi, Ege Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü,
İzmir 1999.
Veenhoven, R. “Is Happiness Relative?”, Social Indicators Research,1996 - 24, 1- 34.
Yetim Ü. Kişisel Projelerin Organizasyonu ve Örüntüsü Açısından Yaşam Doyumu.
Doktora Tezi, Ege Üniversitesi, İzmir, 1991
Yetim Ü. Toplumdan Bireye Mutluluk Resimleri 1. Baskı, İstanbul: Bağlam Yayınları
İstanbul, 2001
36
EKLER
EK-1.YaĢam Doyumu Ölçeği
Aşağıda 5 cümle ve her bir cümlenin yanında da cevaplarınızı işaretlemeniz için
1’den 7’ye kadar rakamlar verilmiştir. Her cümlede söylenenin sizin için ne kadar çok
doğru olduğunu veya olmadığını belirtmek için o cümlenin yanındaki rakamlardan yalnız
bir tanesini daire içine alarak işaretleyiniz. Bu şekilde 5 cümlenin her birine bir işaret
koyarak cevaplarınızı veriniz.
37
EK-2.KiĢisel Bilgi Formu
Bilgi formuna içtenlikle cevap vermenizi önemle rica ederim. Cevaplarınız bilimsel
bir araştırmada veri olarak kullanılacaktır. Yardımlarınız için şimdiden teşekkür ederim.
1. Cinsiyetiniz Erkek ( ) Kadın ( )
2. YaĢınız .........................
3. Medeni Durumunuz Evli ( ) Bekâr ( )
4.Bölümünüz ..............................................................
5.Sınıfınız ......................................................................
6.Aylık geliriniz .....................................................................................
7.Bölümü tercih sebebiniz ………............................................................
8.Lisanslı sporcu musunuz Evet ( ) Hayır ( ) Not: 7. sorunun cevabı hayır ise 8. Soruyu boş bırakınız.
9.BranĢınız .......................................................................................
10.Burs alıyor musunuz Evet ( ) Hayır ( )
11.Nerede kalıyorsunuz Kira ( ) Yurt ( ) Aile yanı ( )

More Related Content

Featured

PEPSICO Presentation to CAGNY Conference Feb 2024
PEPSICO Presentation to CAGNY Conference Feb 2024PEPSICO Presentation to CAGNY Conference Feb 2024
PEPSICO Presentation to CAGNY Conference Feb 2024Neil Kimberley
 
Content Methodology: A Best Practices Report (Webinar)
Content Methodology: A Best Practices Report (Webinar)Content Methodology: A Best Practices Report (Webinar)
Content Methodology: A Best Practices Report (Webinar)contently
 
How to Prepare For a Successful Job Search for 2024
How to Prepare For a Successful Job Search for 2024How to Prepare For a Successful Job Search for 2024
How to Prepare For a Successful Job Search for 2024Albert Qian
 
Social Media Marketing Trends 2024 // The Global Indie Insights
Social Media Marketing Trends 2024 // The Global Indie InsightsSocial Media Marketing Trends 2024 // The Global Indie Insights
Social Media Marketing Trends 2024 // The Global Indie InsightsKurio // The Social Media Age(ncy)
 
Trends In Paid Search: Navigating The Digital Landscape In 2024
Trends In Paid Search: Navigating The Digital Landscape In 2024Trends In Paid Search: Navigating The Digital Landscape In 2024
Trends In Paid Search: Navigating The Digital Landscape In 2024Search Engine Journal
 
5 Public speaking tips from TED - Visualized summary
5 Public speaking tips from TED - Visualized summary5 Public speaking tips from TED - Visualized summary
5 Public speaking tips from TED - Visualized summarySpeakerHub
 
ChatGPT and the Future of Work - Clark Boyd
ChatGPT and the Future of Work - Clark Boyd ChatGPT and the Future of Work - Clark Boyd
ChatGPT and the Future of Work - Clark Boyd Clark Boyd
 
Getting into the tech field. what next
Getting into the tech field. what next Getting into the tech field. what next
Getting into the tech field. what next Tessa Mero
 
Google's Just Not That Into You: Understanding Core Updates & Search Intent
Google's Just Not That Into You: Understanding Core Updates & Search IntentGoogle's Just Not That Into You: Understanding Core Updates & Search Intent
Google's Just Not That Into You: Understanding Core Updates & Search IntentLily Ray
 
Time Management & Productivity - Best Practices
Time Management & Productivity -  Best PracticesTime Management & Productivity -  Best Practices
Time Management & Productivity - Best PracticesVit Horky
 
The six step guide to practical project management
The six step guide to practical project managementThe six step guide to practical project management
The six step guide to practical project managementMindGenius
 
Beginners Guide to TikTok for Search - Rachel Pearson - We are Tilt __ Bright...
Beginners Guide to TikTok for Search - Rachel Pearson - We are Tilt __ Bright...Beginners Guide to TikTok for Search - Rachel Pearson - We are Tilt __ Bright...
Beginners Guide to TikTok for Search - Rachel Pearson - We are Tilt __ Bright...RachelPearson36
 
Unlocking the Power of ChatGPT and AI in Testing - A Real-World Look, present...
Unlocking the Power of ChatGPT and AI in Testing - A Real-World Look, present...Unlocking the Power of ChatGPT and AI in Testing - A Real-World Look, present...
Unlocking the Power of ChatGPT and AI in Testing - A Real-World Look, present...Applitools
 
12 Ways to Increase Your Influence at Work
12 Ways to Increase Your Influence at Work12 Ways to Increase Your Influence at Work
12 Ways to Increase Your Influence at WorkGetSmarter
 
Ride the Storm: Navigating Through Unstable Periods / Katerina Rudko (Belka G...
Ride the Storm: Navigating Through Unstable Periods / Katerina Rudko (Belka G...Ride the Storm: Navigating Through Unstable Periods / Katerina Rudko (Belka G...
Ride the Storm: Navigating Through Unstable Periods / Katerina Rudko (Belka G...DevGAMM Conference
 
Barbie - Brand Strategy Presentation
Barbie - Brand Strategy PresentationBarbie - Brand Strategy Presentation
Barbie - Brand Strategy PresentationErica Santiago
 

Featured (20)

PEPSICO Presentation to CAGNY Conference Feb 2024
PEPSICO Presentation to CAGNY Conference Feb 2024PEPSICO Presentation to CAGNY Conference Feb 2024
PEPSICO Presentation to CAGNY Conference Feb 2024
 
Content Methodology: A Best Practices Report (Webinar)
Content Methodology: A Best Practices Report (Webinar)Content Methodology: A Best Practices Report (Webinar)
Content Methodology: A Best Practices Report (Webinar)
 
How to Prepare For a Successful Job Search for 2024
How to Prepare For a Successful Job Search for 2024How to Prepare For a Successful Job Search for 2024
How to Prepare For a Successful Job Search for 2024
 
Social Media Marketing Trends 2024 // The Global Indie Insights
Social Media Marketing Trends 2024 // The Global Indie InsightsSocial Media Marketing Trends 2024 // The Global Indie Insights
Social Media Marketing Trends 2024 // The Global Indie Insights
 
Trends In Paid Search: Navigating The Digital Landscape In 2024
Trends In Paid Search: Navigating The Digital Landscape In 2024Trends In Paid Search: Navigating The Digital Landscape In 2024
Trends In Paid Search: Navigating The Digital Landscape In 2024
 
5 Public speaking tips from TED - Visualized summary
5 Public speaking tips from TED - Visualized summary5 Public speaking tips from TED - Visualized summary
5 Public speaking tips from TED - Visualized summary
 
ChatGPT and the Future of Work - Clark Boyd
ChatGPT and the Future of Work - Clark Boyd ChatGPT and the Future of Work - Clark Boyd
ChatGPT and the Future of Work - Clark Boyd
 
Getting into the tech field. what next
Getting into the tech field. what next Getting into the tech field. what next
Getting into the tech field. what next
 
Google's Just Not That Into You: Understanding Core Updates & Search Intent
Google's Just Not That Into You: Understanding Core Updates & Search IntentGoogle's Just Not That Into You: Understanding Core Updates & Search Intent
Google's Just Not That Into You: Understanding Core Updates & Search Intent
 
How to have difficult conversations
How to have difficult conversations How to have difficult conversations
How to have difficult conversations
 
Introduction to Data Science
Introduction to Data ScienceIntroduction to Data Science
Introduction to Data Science
 
Time Management & Productivity - Best Practices
Time Management & Productivity -  Best PracticesTime Management & Productivity -  Best Practices
Time Management & Productivity - Best Practices
 
The six step guide to practical project management
The six step guide to practical project managementThe six step guide to practical project management
The six step guide to practical project management
 
Beginners Guide to TikTok for Search - Rachel Pearson - We are Tilt __ Bright...
Beginners Guide to TikTok for Search - Rachel Pearson - We are Tilt __ Bright...Beginners Guide to TikTok for Search - Rachel Pearson - We are Tilt __ Bright...
Beginners Guide to TikTok for Search - Rachel Pearson - We are Tilt __ Bright...
 
Unlocking the Power of ChatGPT and AI in Testing - A Real-World Look, present...
Unlocking the Power of ChatGPT and AI in Testing - A Real-World Look, present...Unlocking the Power of ChatGPT and AI in Testing - A Real-World Look, present...
Unlocking the Power of ChatGPT and AI in Testing - A Real-World Look, present...
 
12 Ways to Increase Your Influence at Work
12 Ways to Increase Your Influence at Work12 Ways to Increase Your Influence at Work
12 Ways to Increase Your Influence at Work
 
ChatGPT webinar slides
ChatGPT webinar slidesChatGPT webinar slides
ChatGPT webinar slides
 
More than Just Lines on a Map: Best Practices for U.S Bike Routes
More than Just Lines on a Map: Best Practices for U.S Bike RoutesMore than Just Lines on a Map: Best Practices for U.S Bike Routes
More than Just Lines on a Map: Best Practices for U.S Bike Routes
 
Ride the Storm: Navigating Through Unstable Periods / Katerina Rudko (Belka G...
Ride the Storm: Navigating Through Unstable Periods / Katerina Rudko (Belka G...Ride the Storm: Navigating Through Unstable Periods / Katerina Rudko (Belka G...
Ride the Storm: Navigating Through Unstable Periods / Katerina Rudko (Belka G...
 
Barbie - Brand Strategy Presentation
Barbie - Brand Strategy PresentationBarbie - Brand Strategy Presentation
Barbie - Brand Strategy Presentation
 

Yaşam Doyumu Indexi

  • 1. T. C. ÇANAKKALE ONSEKĠZ MART ÜNĠVERSĠTESĠ BEDEN EĞĠTĠMĠ VE SPOR YÜKSEK OKULU SPOR YÖNETĠCĠLĠĞĠ BÖLÜMÜ Ç.O.M.Ü BEDEN EĞĠTĠMĠ VE SPOR YÜKSEKOKULU ÖĞRENCĠLERĠNĠN YAġAM DOYUMU DÜZEYLERĠNĠN ĠNCELENMESĠ MEZUNĠYET TEZĠ Fatih ÖZGEN ÇANAKKALE 2012
  • 2. ii TAAHHÜTNAME Mezuniyet Tezi/Projesi olarak sunduğum” Çanakkale On Sekiz Mart Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu öğrencilerinin Yaşam Doyumu düzeylerinin incelenmesi ” adlı çalışmanın, tarafımdan, bilimsel ahlak ve geleneklere aykırı düşecek bir yardıma başvurmaksızın yazıldığını ve yararlandığım eserlerin kaynakçada gösterilenlerden oluştuğunu, bunlara atıf yapılarak yararlanılmış olduğunu belirtir ve bunu onurumla doğrularım. Tarih ..../..../....... Fatih ÖZGEN İmza
  • 3. iii ÖZET Bu çalışma Çanakkale On Sekiz Mart Üniversitesi Beden eğitimi ve Spor yüksekokulu öğrencilerinin yaşam doyumu düzeylerini belirlemek amacıyla yapılmıştır. Araştırmaya Beden eğitimi ve spor öğretmenliği(64), Spor yöneticiliği(63) ve Antrenörlük Eğitimi(60) bölümlerinden 187 öğrenci katılmıştır. Çalışma da, araştırmacının geliştirdiği kişisel bilgi formu ve Diener tarafından 1985 yılında geliştirilen Yaşam doyumu ölçeği (YDÖ) - The Satisfaction with Life Scale (SWLS) kullanılmıştır. Verilerin analizi ise Excel ve SPSS programları (T testi ve tek yönlü Varyans analizi) kullanılarak yapılmıştır. Anlamlılık düzeyi P<0.05 olarak kabul edilmiştir. Katılımcıların yaşam doyumu düzeyi 21,6±6,0 olarak bulunmuştur. Araştırma da, Antrenörlük bölümünün yaşam doyumu düzeyi 21,2±6,0, Öğretmenlik bölümünün yaşam doyumu düzeyi 21,6±6,2, Yöneticilik bölümünün yaşam doyumu düzeyi ise 21,9±5,9 olarak bulunmuştur. Çalışmada sonuç olarak; Öğrencilerin yaşam doyumu düzeyinin yüksek olduğu, cinsiyet ve bölümlere göre yaşam doyumlarında anlamlı bir farklılık olmadığı ortaya çıkmıştır. Anahtar Kelimeler: Yaşam Doyumu, Beden Eğitimi, Spor
  • 4. iv ĠÇĠNDEKĠLER Sayfa No TAAHÜTNAME................................................................................................... II ÖZET...................................................................................................................... III ĠÇĠNDEKĠLER..................................................................................................... IV TABLOLAR LĠSTESĠ.......................................................................................... VI GRAFĠKLER LĠSTESĠ........................................................................................ VII 1.GĠRĠġ VE AMAÇ............................................................................................... 1 1.1.Problem Cümlesi...........................................................................................3 1.2.AraĢtırmanın Önemi.....................................................................................3 1.3.Tanımlar........................................................................................................ 4 2.GENEL BĠLGĠLER.......................................................................................... 5 2.1.YaĢam Doyumu............................................................................................ 5 2.2.YaĢam Doyumu ile Ġlgili Kuramsal Açıklamalar...................................... 6 2.3.YaĢam Doyumunu Etkileyen Unsurlar...................................................... 7 2.4.YaĢam Doyumunu Etkileyen Bazı DeğiĢkenler......................................... 9 2.5.YaĢam Doyumu Kuramları......................................................................... 10 2.5.1.Ereksel (Telik) Kuramlar.................................................................... 10 2.5.2.Aktivite Kuramları............................................................................... 11 2.5.3.Tavandan-Tabana ve Tabandan-Tavana Kuramları....................... 11 2.5.4.Bağ Kuramları...................................................................................... 13 2.5.5.Yargı Kuramları................................................................................... 13 2.6.YaĢam Doyumu ile Ġlgili YurtdıĢında YapılmıĢ ÇalıĢmalar..................... 14 3.YÖNTEM............................................................................................................ 16
  • 5. v 3.1.AraĢtırmanın Evreni ve Örneklemi............................................................ 16 3.2.Verilerin Toplanması................................................................................... 17 3.2.1.YaĢam Doyumu Ölçeği........................................................................ 17 3.2.2.KiĢisel Bilgi Formu.............................................................................. 17 3.3.AraĢtırmanın Hipotezleri............................................................................ 18 3.4.AraĢtırmanın Sınırlılıkları.......................................................................... 18 3.5.Ġstatistiksel Analiz....................................................................................... 18 4.BULGULAR..................................................................................................... 19 4.1.Katılımcıların Demografik Özellikleri ile Ġlgili Bulgular........................ 19 4.2.YaĢam Doyumu ile Ġlgili Bulgular............................................................. 22 5.TARTIġMA VE SONUÇ................................................................................. 30 6.ÖNERĠLER....................................................................................................... 32 7.KAYNAKÇA.................................................................................................... 33 8.EKLER.............................................................................................................. 36
  • 6. vi TABLOLAR LĠSTESĠ Sayfa No Tablo 1.Besyo öğrencilerinin bölüm ve sınıflara göre katılımı.............................. 16 Tablo 2.Katılımın bölüme göre sayı ve yüzde değerleri.........................................19 Tablo 3.Katılımcıların bölümlere göre cinsiyet dağılımları....................................20 Tablo 4.Bölümlere ve cinsiyete göre yaş ortalamaları............................................20 Tablo 5.Katılımcıların branşa göre lisans dağılımları.............................................21 Tablo 6.Bölümlere göre yaşam doyumu düzeyleri................................................. 22 Tablo 7.Cinsiyete göre yaşam doyumu düzeyleri................................................... 23 Tablo 8.Sınıflara göre yaşam doyumu düzeyleri - Spor Yöneticiliği..................... 24 Tablo 9.Sınıflara göre yaşam doyumu düzeyleri - Antrenörlük Eğitimi.................25 Tablo 10.Sınıflara göre yaşam doyumu düzeyleri - Beden Eğitimi Bölümü..........26 Tablo 11.Sınıflara göre yaşam doyumunun karşılaştırılması - 1.Sınıflar............... 27 Tablo 12.Sınıflara göre yaşam doyumunun karşılaştırılması - 3.Sınıflar............... 28
  • 7. vii GRAFĠKLER LĠSTESĠ Sayfa No Grafik 1.Bölümlere göre katılım yüzdeleri.............................................................19 Grafik 2.Katılımcıların branşlara göre dağılım sayıları..........................................21 Grafik 3.Katılımcıların lisans durumu yüzdeleri.................................................... 22 Grafik 4.Bölümlere göre yaşam doyumu ortalamaları........................................... 23 Grafik 5.Cinsiyete göre yaşam doyumu ortalamaları............................................. 24 Grafik 6.Sınıflara göre yaşam doyumu düzeyleri - Spor Yöneticiliği....................25 Grafik 7.Sınıflara göre yaşam doyumu düzeyleri - Antrenörlük Eğitimi...............26 Grafik 8.Sınıflara göre yaşam doyumu düzeyleri - Beden Eğitimi Bölümü.......... 27 Grafik 9.Sınıflara göre yaşam doyumu ortalamaları - 1.Sınıflar............................ 28 Grafik 10.Sınıflara göre yaşam doyumu ortalamaları - 3.Sınıflar..........................29
  • 8. 1 1.GĠRĠġ VE AMAÇ Tarih boyunca felsefeciler mutluluğu, insan eylemlerinin en yüksek ve tek motivasyon kaynağı olarak görmüşlerdir.Buna karşın,yakın zamanlara kadar psikologlar,mutsuzluk üzerinde çok fazla durup,mutluluğu ihmal etmişlerdir.Son 15 yılda davranış bilimcileri,bu hatalarını düzeltmişler ve mutluluk hakkında hem ampirik hem de kuramsal çalışmalar yapmışlardır. 1973 yılında Uluslar arası psikoloji tez özetleri mutluluğa bir bölüm ayırmaya başlamış ve 1974 yılında makalelerin çoğunluğu subjektif iyi oluşa ayrılan “Social İndicators Research” dergisi yayına girmiştir.Bu araştırmada subjektif iyi oluş,yaşam doyumu ile eş anlamlı kullanılmıştır. Subjektif iyi oluş literatürü, İnsanların neden ve niçin kendi yaşamlarını, pozitif yollar olarak değerlendirdikleri üzerinde durur. Bu çalışmalar mutluluk, doyum, moral ve olumlu duygu gibi ayrı kavramları kapsar.(Yetim 1992) İlk kez Neugarten (1961), tarafından ortaya atılan "yaşam doyumu" kavramı daha sonra pek çok araştırmacıya yol göstermiştir. Yaşam doyumunu tanımlamak için önce "doyum" kavramının açıklanması uygun olacaktır. Doyum, beklentilerin, gereksinimlerin, istek ve dileklerin karşılanmasıdır. "Yaşam doyumu" ise, bir insanın beklentileriyle (ne istediği), elinde olanların (neye sahip olduğu) karşılaştırılmasıyla elde edilen durum ya da sonuçtur. Yaşam doyumu, kişinin beklentilerinin, gerçek durumla karşılaştırılmasıyla ortaya çıkan sonucu gösterir. Yaşam doyumu, genel olarak kişinin tüm yaşamını ve bu yaşamın çok çeşitli boyutlarını içerir. Yaşam doyumu denildiğinde, belirli bir duruma ilişkin doyum değil, genel olarak tüm yaşantılardaki doyum anlaşılır. Mutluluk, moral vb. gibi değişik açılardan iyi olma halini ifade eder (Vara 1999) ve günlük ilişkiler içinde olumlu duygunun olumsuz duyguya egemen olmasıdır (Aksaray; Yıldız; Ergün 1998).
  • 9. 2 Yaşam doyumu, bireyin iş yaşamı dışındaki duygusal tepkisidir. Yani hayata karşı genel tutumudur (Özdevecioğlu 2003). Bir başka tanımda yaşam doyumu, genel olarak kişinin kendi yaşamından duyduğu memnuniyeti ifade etmektedir (Telman; Ünsal 2004). Genel olarak yaşam doyumu kişinin; iş, boş zaman ve diğer iş dışı zaman olarak tanımlanan yaşama gösterdiği duygusal tepki olarak tanımlanabilir. Diğer bir yaklaşıma göre, yaşam doyumu, bireyin yaşamında yer alan olgulara dayanarak, öznel iyi olma (öznel gönenç) ve yaşam kalitesi hakkında ulaştığı yargıları temsil eder (Dikmen 1995). Mutluluğa ulaşabilmede, bireyin hedefleriyle, bu hedeflere hangi ölçüde ulaşabildiği konusundaki fikirleri arasında uyum ya da uyumsuzluğun belirleyici rol oynadığı öne sürülmektedir (Rask ve ark 2002).Yaşam doyumu bir anlamda bireyin belirlediği hedeflere ulaşma derecesidir. Bireysel hedeflere ulaşma düzeyinin artması, yaşam doyumunu artırır. (Özden 2004). Çağımız insanı bir yandan kentleşme, sanayileşme ve teknolojik gelişmelerin getirdiği hızlı değişim içinde yalnızlığa ve yabancılaşmaya düşerken, diğer yandan günlük yaşamın da sorumluluklarını yerine getirme, başkalarıyla ilişki kurma ve sağlıklı bir hayat sürdürmenin kaygısını duymaktadır. Bu durumun yalnızca bir boyutu olarak karşımıza çıkan,Türkiye’de Yükseköğretim olanaklarının kısıtlı olmasından dolayı liseden mezun olan gençlerin üniversite mezunu olabilmek için çoğu zaman istemedikleri bölümlere kayıt yaptırmaları ülkemizin yadsınamaz bir gerçeği olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu araştırmanın genel amacı da; Çanakkale On Sekiz Mart Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulunda okuyan öğrencilerin Yaşam doyumu düzeylerinin incelenmesi olacaktır.
  • 10. 3 1.1. AraĢtırmanın Problemi Çanakkale On Sekiz Mart Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu öğrencilerinin Yaşam doyumları ne düzeydedir? 1.2.AraĢtırmanın Önemi Yaşam doyumu, bireyin iş yaşamı dışındaki duygusal tepkisidir. Yani hayata karşı genel tutumudur (Özdevecioğlu 2003). Bir başka tanımda yaşam doyumu, genel olarak kişinin kendi yaşamından duyduğu memnuniyeti ifade etmektedir Diğer bir yaklaşıma göre, yaşam doyumu, bireyin yaşamında yer alan olgulara dayanarak, yaşam kalitesi hakkında ulaştığı yargıları temsil eder.(Dikmen 1995) 1990 sonrası Türkiye’de sporun içine para girmesiyle birlikte sporun ekonomik boyutu ortaya çıkmıştır. Bununla birlikte sadece beden eğitimi öğretmeni yetiştiren eğitim sistemimiz, beden eğitimi ve spor yüksekokulu şeklinde yapılanarak beden eğitimi öğretmenliğinin yanı sıra spor yöneticiliği, antrenörlük eğitimi ve rekreasyon gibi bölümlerin ortaya çıkmasını sağlamıştır. Bu da yeni istihdam alanlarının yaratılmasını gerektirmiştir. Ama istihdam konusunda yaşanan sıkıntılar B.E.S.Y.O’da okuyan öğrencileri olumsuz etkilemektedir ve istenmeden tercih edilen bölümler haline gelmişlerdir. Bu Olgunun, beden eğitimi ve spor yüksekokulunda okuyan öğrencilerin yaşam doyumlarını ne derecede etkilediği sorgulanacaktır.
  • 11. 4 1.3.Tanımlar Spor Spor, insanın oyun dürtüsünden kaynaklanan kuralları belirlenmiş,ölçülebilen, değerlendirilebilen, performansa dönük yarışma biçiminde yapılan,amacı serbest motorsal etkinliklerdir. (A.Orhun) Beden Eğitimi İnsanın beden yoluyla yapılan genel eğitimidir.Etkinlik noktası insanın bedenidir.Amaç insanın tüm kişiliği ve bütünlüğüdür. (K.Gaulhofer) Rekreasyon Latince anlamı, Yeniden doğuş. Keşfetme yapılandırma anlamına gelir. Kişinin fizyolojik (yeme, içme, barınma,uyuma) dışında kalan boş zamanlarda severek ve isteyerek yapmış olduğu etkinliklere denir. YaĢam Doyumu Yaşam doyumunu tanımlamak için önce "doyum" kavramının açıklanması uygun olacaktır. Doyum, beklentilerin, gereksinimlerin, istek ve dileklerin karşılanmasıdır. "Yaşam doyumu" ise, bir insanın beklentileriyle (ne istediği), elinde olanların (neye sahip olduğu) karşılaştırılmasıyla elde edilen durum ya da sonuçtur. Yaşam doyumu, kişinin beklentilerinin, gerçek durumla karşılaştırılmasıyla ortaya çıkan sonucu gösterir. Yaşam doyumu, genel olarak kişinin tüm yaşamını ve bu yaşamın çok çeşitli boyutlarını içerir. Yaşam doyumu denildiğinde, belirli bir duruma ilişkin doyum değil, genel olarak tüm yaşantılardaki doyum anlaşılır. Mutluluk, moral vb. gibi değişik açılardan iyi olma halini ifade eder (Vara 1999)
  • 12. 5 2.GENEL BĠLGĠLER 2.1.YaĢam Doyumu Yaşam doyumu ile ilgili olarak yapılan tanımlamalar üç grupta incelenebilir. Birinci grupta; iyi oluş, erdem, kutsallık gibi dış bir ölçüte dayandırılarak tanımlama yapılmıştır. Coan (1977), ideal üzerine yapılan kavramsallaştırmaların kültürlere ve bölgelere göre değişiklik gösterdiği sonucuna ulaşmıştır. Mutluluğun normatif tanımlamalarında subjektif durum üzerinde durulmayıp daha çok arzu edilir bir niteliğin elde edilişi, sahip olunuşu üzerinde durulmuştur. İkinci grupta ise, insanların yaşamlarını olumlu anlamda değerlendirmelerine neden olan etmenler dikkate alınmıştır. Subjektif iyi oluş yaşam doyumu olarak adlandırılmıştır. Cevaplayanın yaşamının iyi oluşuna yönelik standartları da oluşturulmuştur. Bireylerin kendi yaşamlarına ilişkin yargılarının koşulları incelenerek, Shin ve Johnson (1978) tarafından mutluluk, kişinin kendi seçtiği kriterlere göre yaşam kalitesinin global bir değerlendirmesi olarak tanımlanmıştır. Mutluluğun bir başka tanımı kişilerin arzuları ve amaçlarından çıkan doyumun bütünleşmesi şeklindedir. Üçüncü grupta, günlük yaşam akışı üzerinde durularak günlük ilişkiler içinde olumlu duygunun olumsuz duyguya egemen olması anlatılmak istenir. Olumlu duygusal yaşantıya ağırlık verilir. Mutlu kişi, belirli bir yaşam periyodunda daha çok hoş duygular yaşayan biridir (Yetim 1995). Yaşamın hazla ve olumlu duygularla renklenmesi, zenginleşmesi hemen her bireyin istediği bir durumdur. Öte yandan yaşamın acı, keder, elem, yoksunluk, engeller, gerilimler gibi pek çok kötü öğeyi barındırdığı da bilinmektedir. Bireyin öznel ve nesnel konumlarında olumsuz koşullar birçok sarsıntıya neden olmaktadır. İnsan bilimcileri, durumsal ve bireysel özellikleri çeşitli modellerde birlikte değerlendirerek;
  • 13. 6 iyi olmanın yapısını daha fazla anlamaya çalışmışlardır. İnsanın iyilik durumunu karşılayan çok sayıda sözcüğün ve kavramın olduğu bilinmektedir. Mutluluk, haz, doyum, refah, toplumsal iyi olma, yaşam kalitesi, öznel iyi olma bunlar içerisinde öne çıkanlardır. Öznel iyi olma, bireyin bakış açısından yaşamını değerlendirmesi anlamını içermektedir. Yaşamını değerlendiren bireyin, tepkileri, yargıları bireyin öznel iyi olma durumunu oluşturmaktadır. Bireyin kendi yaşamına ilişkin değerlendirmelerinin üç ayrı ancak birbiriyle ilişkili genel boyut içerisinde sınıflanabileceği öne sürülmüştür. Bunlar, olumlu duygu, olumsuz duygu ve yaşam doyumudur. Olumlu duygu boyutunda yaşanan hazların, sevinçlerin, hoş duygulanımların çokluğunun; olumsuz duygu boyutunda hoş olmayan, kötü, acı verici duyguların azlığının iyi olma açısından önemli olduğu belirlenmiştir. Yaşam doyumu ise yaşamın geneline ilişkin bilişsel yargılamaları, değerlendirmeleri kapsamaktadır (Yetim 2001). 2.2.YaĢam Doyumu Ġle Ġlgili Kuramsal Açıklamalar Yaşam doyumu öznel iyi olmanın (subjective well-being) bilişsel bileşenidir ve bireyin kendisine yüklediği kriterler ile yaşam koşullarını algılayışı arasındaki karşılaştırmaları, dolayısıyla kendi yaşamı hakkında değer biçmesini içermektedir (Pavot ve Diener 1993; Selçukoğlu 2001; Deniz 2006). Yaşam doyumu; mutluluk, moral gibi değişik açılardan iyi olma halini ve günlük işler içinde olumlu duygunun olumsuz duyguya egemen olmasını ifade eder (Vara 1999). Yaşam doyumu bir anlamda bireyin belirlediği hedeflere ulaşma derecesi olarak da tanımlanmaktadır (Koç 2001; Gürbüz 2008). Veenhoven (1996), yaşam doyumunu bir bütün olarak yaşamın kalitesinin, pozitif olarak gelişiminin derecesi olarak tanımlarken, yaşam doyumunun belirleyicilerini yaşamdaki değişimler yani toplumun kalitesi, bireyin toplumdaki yeri, kişisel yetenekleri; yaşam olaylarının gidişatı, tecrübeli olmak, gelişimin içsel ilerlemesi yani sonuç çıkarmak, duyguların temelindeki anlamları irdelemek, yaşam doyumu ve doyum alanı arasındaki ilişkiyi ifade etmek olarak belirtmektedir.
  • 14. 7 Yaşam doyumu ile ilgili yapılan çalışmalar cinsiyet, ırk ve gelir durumunun yaşam doyumunu ve mutluluğu yordamada hemen hemen hiçbir etkiye sahip olmadığını, psikolojik değişkenlerin, örneğin kişisel eğilimlerin, yakın ilişkilerin ve içinde yaşanılan kültürün birey üzerindeki etkisinin yaşam doyumunu açıklamada daha fazla etkiye sahip olduğunu göstermektedir (Myers ve Diener 1995). Öznel iyi oluşun bilişsel ve duygusal olmak üzere iki ana bileşeni vardır: Bilişsel bileşen yaşam doyumu algısını belirler, diğer bir deyişle yaşam doyumu mutluluğun bilişsel yönünü oluşturur (Dorahy ve ark 1998). Duygusal bileşen ise olumlu ve olumsuz duygulanımı içerir (Rask ve ark 2002). Öznel iyi oluş, bireyin yaşamı 'olumlu' biçimde değerlendirmesini gerektirir. Bununla ilişkili olarak olumlu duygulanım, doyum, kendini adayabilme, bağlanma ve yaşam anlamını beraberinde getirir (Diener ve Seligman 2004). 2.3.YaĢam Doyumunu Etkileyen Unsurlar Yaşam doyumu kavramının kişiden kişiye farklı algılanma düzeyine bağlı olarak yaşam doyumunu kapsayan öğelerin sınırlarının netleştirilmesini engellemektedir, bu durumda net bir faktörler sıralaması yapmak çok kolay olmamaktadır. Bu bağlamda literatürde çok farklı yaklaşımlara rastlanılmaktadır. Bireylerin yaşam doyumunu etkileyen unsurlar şu şekilde sıralamaktadır; (Baykoçak 2002).  Günlük yaşamdan mutluluk duymak;  Yaşamı anlamlı bulmak,  Amaçlara ulaşma konusunda uyum,  Pozitif bireysel kimlik,  Fiziksel olarak bireyin kendisini iyi hissetmesi,  Ekonomik güvenlik ve  Sosyal ilişkiler.
  • 15. 8 Andrews ve Withey (1974) ve Andrews ve Ciandall (1976), tarafından yapılan iki çalışmayla yaşam doyumuna ait olduğu varsayılan 800 ayrı öğe sınanmış, ilk çalışmada bu öğeler ancak 100’e indirgenebilmiş, ikincisinde ise 30 öğeye indirgenmiştir. Flanagan (1978) yaptığı çalışma da toplam 6500 öğe sınanmış ve son olarak 15 temel öğeye indirgenmiştir. Bu araştırmaya göre, yaşam doyumunu etkileyen bu öğeler şunlardır; (Aydın 2004)  Araçsal rahatlık,  Sağlık ve kişisel güven,  Ana, baba, kardeşler ve diğer akrabalarla ilişkiler,  Bir çocuğa sahip olma ve onu büyütme,  Karı-koca ilişkilerinde yakınlık,  Yakın arkadaşlara sahip olma,  Başkalarına yardım etme ve başkalarını gözetme,  Devletin yerel ve ulusal etkinlikleriyle, halk etkinliklerine katılma,  Öğreniyor olma,  Kendini anlayabilme,  Bir işte çalışıyor olma,  Kendini tanıyabilme,  Toplumsallaşma,  Kitap okuma, müzik dinleme, sinema, maç vb. seyretme,  Eğlenceli etkinliklere katılma.
  • 16. 9 2.4.YaĢam Doyumunu Etkileyen Bazı DeğiĢkenler YaĢ: İlk çalışmalar gençlerin yaşlılardan daha mutlu olduğunu bulmasına karşın, son yıllarda yapılan çalışmalar mutluluk ile yaş arasında bir ilişkinin olmadığını göstermiştir. Braun (1977), gençlerin hem olumlu hem de olumsuz duyguları daha çok bildirdiklerini; buna karşın yaşlıların daha fazla genel mutluluk ifadelerini ortaya koyduklarını bulmuştur. Bu karışık bulgulara anlam vermek amacıyla yapılan bir metaanaliz çalışmasında, yaş ile yaşam doyumu arasındaki korelâsyonun sıfıra yakın olduğu ve bu sonucun ilişkiye giren diğer değişkenler kontrol edilse de edilmese de aynı olduğu kanıtlanmıştır (Yetim 1991). Cinsiyet: Kadınlar erkeklere göre daha fazla olumsuz duygu bildirmelerine karşın, aynı zamanda daha fazla kendi yaşamlarından haz duyarlar. Yapılan birçok diğer çalışmada cinsiyetler arasında doyum ya da mutluluk açısından çok az bir farkın olduğu gözlenmiştir. Doyum açısından cinsiyetler arasındaki farklılaşma çok küçüktür (Yetim 1991). ÇalıĢma ve iĢ: Campbell ve arkadaşları (1976), gelir farklılıklarının etkisi kontrol altına alınsa dahi işsiz grubun en mutsuz grup olduğunu, bölgesel işsizlik oranlarının duygu durumunu boylamsal olarak öngörmede önemli bir değişken olduğunu bulmuşlardır. Ancak bunların dışında sözgelimi imalatçıların memurlardan daha az mutlu olduğuna ilişkin herhangi bir kanıt yoktur (Yetim 1991). Eğitim: Campbell (1981). ABD'de 1957–1978 yılları arasında eğitimin yaşam doyumu üzerinde etkisinin olduğunu göstermektedir. Ancak bu etki çok güçlü bir etki değildir ve gelir gibi diğer değişkenlerle etkileşim içinde görülmektedir. Çeşitli araştırmalar diğer değişkenlerin etkileri kontrol altına alındığında eğitimin yaşam doyumu üzerinde anlamlı bir etkisinin bulunmadığını ortaya koyarken, diğer bazı araştırmalar kadınlarda eğitimin daha olumlu etkilere sahip olduğunu buldular. Eğitimin istekleri arttırırken aynı zamanda alternatif yaşama biçimleri üzerinde kişileri yoğunlaştırdığı ortaya çıkmıştır (Yetim 1991).
  • 17. 10 Evlilik ve Aile: Çeşitli çalışmalar evli oluşun yaşam doyumu üzerinde anlamlı bir etkisini bulmamışlardır (Yetim 1991). 2.5.YaĢam Doyumu Kuramları Wilson (1967)’e göre antik yunandan beri mutluluğu anlamada çok az kuramsal gelişme olduğunu kaydetmiştir. Son yıllarda çeşitli yönde kuramsal gelişmeler görülmesine karşın, ilerleme istenen düzeyde değildir. Kuram ile araştırma arsındaki bağa şiddetle ihtiyaç duyulmaktadır (Yetim 1991). 2.5.1.Ereksel (Telik) Kuramlar Yaşam doyumunun ereksel ya da sonlu açıklamaları, mutluluğun amaç veya ihtiyaç gibi bazı durumlara erişildiğinde elde edildiğini öne sürer. Wilson (1960) tarafından önerilmiş olan bir kuramsal postüla "ihtiyaçların doyurulması mutluluğa, doyurulmamış ihtiyaçlar mutsuzluğa neden olur" şeklindedir (Yetim 1991). Çoğu felsefeci ereksel kuramlarla ilgili sorunlarla ilgilenmiştir. Örneğin mutluluk kişinin isteklerinin doyurulması sonucunda mı yoksa onların bastırılmasıyla mı elde edildiği sorusu felsefecilerce ele alınmıştır. Hedonistler isteklerin doyurulmasının iyi oluşu yarattığını savunurken, astetikler arzudan arınık olmayı mutluluğun kaynağı olarak görmüşlerdir (Yetim 1991). Alternatif ereksel kuramlar,öğrenilmiş yaşantı sonucu olan ihtiyaçların doyurulması üzerinde durmuşlardır. Kişi bunların farkında olur ya da olmayabilir. Bu kuramlarda ihtiyaçların doyurulmasının mutluluğa yol açacağı postüle edilmiştir (Yetim 1991). Amaç kuramlarında ise, kişinin farkında olduğu belirli istekleri üzerinde dururlar. Kişi bilinçli olarak belli amaçlara erişmek istemektedir ve mutluluk, kişi bunlara eriştiğinde ortaya çıkar. İhtiyaçlar ve amaçlar, ihtiyaçların belli amaçlara yol açması bakımından birbiriyle ilişkilidirler. Ayrıca kişinin sahip olduğu değerlerde bazı amaçların
  • 18. 11 ortaya çıkmasına neden olurlar. Maslow tarafından teklif edildiği gibi, ihtiyaçlar belki evrenseldir veya Murray tarafından postüle edildiği gibi, ihtiyaçlar bireylere göre değişmektedir. İhtiyaçların, mutlulukla bir şekilde ilişkili olduğu, yaygın olarak kabul görmektedir (Yetim 1991). 2.5.2.Aktivite Kuramları Ereksel kuramlar, mutlulukta son durumları önemli bulurken; aktivite kuramları mutluluğun insan aktivitesinin bir ürünü olduğunu belirtirler. Örneğin, doğa tırmanma aktivitesi, dağın doruğuna erişmeden daha fazla mutluluk vericidir. Aristo, ilk ve önemli aktivite kuramcılarından biridir. O, mutluluğun erdemli aktiviteden geldiğini, yani iyi başarılan aktivitenin mutluluk getirdiğini vurgulamıştır. Aktivite ve yaşam doyumu ilişkisi üzerinde en açık formülasyon akış kuramıdır. Bu formülasyon da kişinin beceri düzeyi yeterli ise aktiviteler ve bunlara karşı koyanların zaman içindeki ilerleyişinin haz getireceği öne sürülmüştür. Eğer aktivite çok kolay ise can sıkıntısı yaratır. Aksine zor ise anksiyete yaratır. Eğer kişi uygun uğraştırmayı gerektiren ve sahip olduğu becerileriyle işin zorluğu hemen hemen eşit olan bir aktivite ile ilişkili ise,olayın tamamlanma süreci hazlann akışını getirecektir. Aktivite kuramcıları mutluluğun davranıştan kaynaklandığını vurgularlar (Yetim 2001). 2.5.3.Tavandan-Tabana ve Tabandan-Tavana Kuramları Tavandan-tabana ve tabandan-tavana yaklaşımları, çağdaş psikolojide oldukça popüler yaklaşımlardır ve aynı tarz açıklamalar mutluluk literatüründe de yapılmaktadır. Örneğin bazı felsefecilere göre, mutluluk birçok küçük hazzın toplamından ibarettir. Tabandan-tavana görüşü çerçevesinde kişi anlık haz ve acılarının bir muhasebesini yaparak kendini mutlu ya da mutsuz olarak görür.Yani mutlu yaşam mutlu anların bir bütünüdür. Kant'ın felsefi görüşü bu kuramı temellendirmektedir. Üst düzeydeki öğeler arasındaki nedensellik ilişkisi, düşük düzeyde, element düzeyindeki ilişkilere yansır.
  • 19. 12 Tavandan-tabana yaklaşımında mutluluk, kişinin global bir özelliğidir ve bu özellik kişinin olaylara tepki göstermesini etkiler. Kişinin olaylara hoşgörüyle bakıyor olması,onun tek tek olaylarda da hoşgörülü olmasını gerektirir.Tavandan-tabana yaklaşımının ve felsefecilerin görüş birliğine vardığı ortak nokta, mutlulukta odağın tutumlar olduğudur. Örneğin, Demokritos "mutlu yaşamı iyi talihe veya dış koşullara bağlı görmeyip, kişinin zihinsel niteliklerine bağlı görmüştür. Önemli olan kişinin neye sahip olduğu değil, sahip olduklarına nasıl tepkide bulunduğudur (Yetim 2001). Andrews ve Withey (1976), tavandan-tabana yaklaşımını destekleyen kanıtlar elde ettiler. Araştırmacılar yaşam alanlarından elde edilen doyumun genel olarak yasamdan alınan doyumu öngörme de yetersiz kaldığını buldular. Özetle bulgular, yaşam alanlarından elde edilen doyumun global yaşam doyumuna neden olmaktan çok kendilerinin global yaşam doyumundan kaynaklandığını göstermiştir. Kişinin yaşamında olumlu yaşantıların birikimi anlamında bir olumlu dünya görüşünün oluşması gereklidir. Yani genel bir eğilim olarak mutlu dünya görüşünün oluşumu tabandan-tavana yaklaşımını doğrulamaktadır. Ancak bir kez oluştuktan sonra bu dünya görüşü alanlardan alınan doyumu belirlemektedir. Hedonistlere göre hazlar, dikkatli olarak seçilmiş ve biriktirilmişse (tabandan-tavana kuramı) kişi mutlu olabilir (Yetim 2001). Yukarıda aktarılan her iki görüşte kısmen doğrudur. Ancak tavandan-tabana yaklaşımında sözü geçen içsel etmenlerin nasıl ortaya çıktığı ve tabandan-tavana yaklaşımında moleküler olayların nasıl etkileşimde bulundukları henüz açıklığa kavuşmamıştır. İnsanlar olayları öznel olarak algıladıklarından tavandan-tabana oluşan bir sürecin varlığı gereklidir. Ancak belli bazı olayların bütün insanlar tarafından haz verici olarak görülmesi de mümkündür. Bu gerçekte tabandan-tavana yaklaşımının yararlı olduğunu göstermektedir (Yetim 2001).
  • 20. 13 2.5.4.Bağ Kuramları İnsanların mutlu olma eğilimine neden sahip olduklarını açıklayan çeşitli kuramlar vardır. Bu kuramlardan çoğu, bağ modelleri altında belleğe, koşullamaya veya bilişsel ilkelere dayanır. Mutluluğa ilişkin bilişsel yaklaşımlar henüz çok yenidirler. Bilişsel yaklaşımlardan biri, kişinin kendisini ilgilendiren olaylara ilişkin yüklenmeleridir. Sonuçta iyi olaylar eğer iç, bilişsel öğelere atfedilmişse daha fazla mutluluk getireceklerdir. Diğer bir olasılık yüklenme olsun olmasın iyi olarak görülen olayların mutluluk getirmesidir. Mutluluğun bellekte bir ağının bulunduğu, genel olarak bilişsel psikologlar tarafından benimsenen bir kabuldür. Bower (1981), insanların şimdiki duygu durumlarına göre geçmiş anılarını hatırladıklarını ve yorumladıklarını bulmuştur. Bellek konusunda yapılan çalışmalar, mutlu kişilerin birbiriyle olumlu ilişkilerle bağlı zengin bir ağının olduğunu göstermiştir. Aksine mutsuz kişilerin birbiriyle olumsuz ilişkilerle bağlı sınırlı ve yalıtılmış ağlara sahip oldukları ortaya çıkmıştır. Olumlu ağa sahip olan birey, olaylara olumlu şekilde tepki vermektedir. Konuyla ilişkili bir başka kuram, duyguların ortaya çıkmasında klasik koşullanmanın önemini vurgulamaktadır. Araştırmalar, duygu yüklü koşullamaların sönmeye çok dirençli olduklarını göstermiştir. Kişi böyle duygusal yaşantılara sahip olabilir ve bunlarla geniş sayıda günlük uyaran arasında bağ kurabilir (Yetim 2001). 2.5.5.Yargı Kuramları Öznel iyi olmanın bazı standartlarla gerçek koşullar arasındaki karşılaştırmalar sonucu ortaya çıktığını öne süren birçok kuram vardır. Eğer gerçekteki durum saptanan standardı aşarsa mutluluk oluşacaktır. Doyum göz önüne alındığında bu tür karşılaştırmalar bilinçli olarak yapılabilir. Ancak duygularda, duygu durumda standartlarla karşılaştırma olayı bilinçsiz ya da bilinçdışı yapılmaktadır.
  • 21. 14 Yargı kuramları ne tür olayların olumlu ya da olumsuz olduğunu belirlemekle birlikte; olayların ortaya çıkaracağı duygunun miktarını öngörebilmektedirler. Yargı kuramlarını sınıflamada bir yol, onların ele aldığı standartlara bakmaktır. Sosyal karşılaştırma kuramında kişi diğerlerini bir standart olarak alır. Burada, seçilen diğerinin, kişinin düzeyinde aşağıda veya üzerinde olma durumu vardır. Kişi, karşılaştırma standardı olarak kendisinden alt düzeyde birini seçmişse, aşağı düzeyde karşılaştırmada bulunmaktadır. Eğer kişi kendini diğerlerinden daha iyi görüyorsa, bu kişi doyumlu veya mutludur. Yargı kuramları içinde en popüler yaklaşım kişinin gerçek koşulları ile emelleri arasındaki uyuşmazlığı ele alan emel düzeyi kuramıdır. Emel düzeyi kuramına göre, yüksek emeller kötü koşullar kadar mutluluğu tehdit ederler. Emel düzeyi, kişinin yaşantılarından ve amaçlarından ortaya çıkar (Yetim 2001). 2.6.YaĢam Doyumu ile Ġlgili YurtdıĢında YapılmıĢ ÇalıĢmalar Danielsen ve arkadasları (2009) tarafından yapılan çalısmada okulla ilgili olarak öğrencilerin öğretmen, sınıf arkadasları ve ailelerinden aldıkları sosyal desteğin ve öğrencilerin yasam doyumu düzeylerine ve okul memnuniyetine etkisini incelemislerdir. Arastırma 13-15 yaslarında toplam 3358 öğrenci üzerinde yapılmıstır. Arastırma sonuçlarına göre öğretmenlerin okul memnuniyetini güçlü bir sekilde desteklediğini göstermektedir. Ayrıca okul memnuniyetinin kız öğrencilerin yasam doyumu düzeylerini erkek öğrencilerin yasam doyumu düzeylerine göre daha güçlü bir sekilde etkilediği tespit edilmistir. Goldbeck, Schmitz, Besier, Herschbach, Henrich (2007)’nin çalısmasında yasam doyumu düzeyinin, adolesan çağında, psikolojik ve hormonal değisikliklere bağlı olarak bir düsüs gösterdiği bulunmustur. Bu dönemde sadece partnerik ve cinsellik doyum düzeyinde yükselme olabilmektedir. Wing, Schutte, Byrne (2006), olumlu duygusal deneyimleri yazmanın duygusal zekâ ve yasam doyumu üzerindeki etkisini açıklamaya çalışmışlardır. 175 yetiskinden duygusal deneyimlerini yazmaları istenmistir. Duygusal
  • 22. 15 deneyimlerini yazarken duygularını düzenli bir sekilde sıralayarak yansıtan ve duygusal deneyimlerini sıralamadan yazan kisilerin duygusal zeka yaşam doyumu düzeyleri üzerinde anlamlı bir farklılık bulunamamıştır. Lazzari (2000), erken ve geç ergenlikte kisisel yasam doyumu, psikolojik iyi olma halini ve duygusal zeka düzeyini incelemiştir. Kimlik çözümlemesi ve ahlaki gelisimde, kişisel doyuma önem verilerek, kisisel doyumun psikolojik iyi olma hali ve yasam doyumunu duygusal zekadan daha iyi belirleyebileceği tahmin edilmiştir. Bu çalışmaya 155 öğrenci katılmıştır. Araştırmada veri toplama aracı olarak Kişisel Anlam Profili (Wong 1998), Duygusal Zekâ Anketi (Schutte ve ark 1988), Yasam Doyumu Ölçeği (Diener ve ark. 1985), iyi Olma Halini Belirleme Ölçeği (Masse ve ark 1998), kullanılmıştır. Bu çalışma, çeşitli faktörlere çok yönlü bir bakışı ve ergenlerin iyilik hallerine bir katkıyı sağlamıstır. Duygusal zekanın rolünü ve özellikle kişisel memnuniyetin rolünün psikolojik iyilik haline katkısının doğruluğunu ergenlerde ortaya koymuştur.
  • 23. 16 3.YÖNTEM Bu bölümde, Araştırmanın evren ve örneklemi,araştırmanın hipotezleri,sınırlılıkları, arastırmada kullanılan ölçme araçları ve araştırma verilerinin analizinde kullanılan istatistiksel yöntemlere ilişkin açıklamalar yer almaktadır. 3.1.AraĢtırmanın Evren ve Örneklemi Bu araştırmanın evreni , Çanakkale On Sekiz Mart Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulunda 2011-2012 bahar döneminde ki 468 öğrenciyi kapsamaktadır. Çalışma evreninin fazla olması ve zamanın kısıtlı olması nedeniyle örneklem alma yoluna gidilmiştir.Araştırma da rastgele tabakalama sistemi uygulanarak ,Beden Eğitimi ve Spor Öğretmenliği 64 ,Spor Yöneticiliği 63 ve Antrenörlük Eğitimi 60 kişi olmak üzere toplamda 187 BESYO öğrencisi araştırmaya katılmıştır. Örneklem grubu tablo 1’de verilmiştir. Tablo 1. Besyo öğrencilerinin Bölüm ve Sınıflara göre katılım sayısı Katılımcılar Yöneticilik Antrenörlük Öğretmenlik 1.sınıf 15 15 17 2.sınıf 15 25 16 3.sınıf 18 20 10 4.sınıf 15 - 21 Toplam 63 60 64 Tablo 1’ de görüldüğü gibi Yöneticilik 63 – Antrenörlük 60 – Öğretmenlik 64 kişi olmak üzere 187 kişi araştırmaya katılmıştır.
  • 24. 17 3.2.Verilerin Toplanması Araştırmaya ilişkin veri toplama uygulamaları 2011-2012 Bahar dönemi içerisinde gerçekleştirilmiştir. Araştırma da Likert tarzı, 7 dereceli Yaşam Doyumu Ölçeği uygulanmıştır. 3.2.1.YaĢam Doyumu Ölçeği Araştırmada, Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu Öğrencilerinin yaşam doyumlarını ölçmek amacıyla, Diener ve arkadaşları tarafından 1985 yılında geliştirilen YDÖ - The Satisfaction with Life Scale (SWLS) kullanılmıştır.Yaşam Doyumu Ölçeği, bireylerin yaşamlarından aldıkları doyumu belirlemek amacıyla geliştirilmiştir. Ölçek, likert tarzı 7 dereceli (1: kesinlikle katılmıyorum – 7: Kesinlikle katılıyorum) 5 maddeden oluşmaktadır. Diener ve arkadaşları orijinal çalışmada ölçeğin güvenirliğini Alpha = .87 olarak, ölçüt bağımlı geçerliğini ise .82 olarak bulmuşlardır. Ölçek Yetim (1993) tarafından Türkçeye uyarlanmıştır. Bu çalışmada ölçeğin güvenirliği (Alpha = .86) ve test-tekrar test güvenirliği .73 olarak bulunmuştur. Yaşam doyumu ölçeğinden alınabilecek en yüksek puan 35, en düşük puan ise 5'tir. Ölçekten alınan puanın düşük olması yaşam doyumunun düşük olduğunun göstergesi olarak kabul edilmektedir. (EK-1) 3.2.2.KiĢisel Bilgi Formu Araştırmada örneklemi oluşturan bireylerin demografik özellikleri ile ilgili bilgi toplamak amacıyla araştırmacı tarafından hazırlanan ve cinsiyet, yaş, Bölüm, sınıf, medeni durum, branş v.b. soruları içeren “Kişisel Bilgi Formu” kullanılmıştır. (EK-2)
  • 25. 18 3.3.AraĢtırmanın Hipotezleri  Çanakkale On Sekiz Mart Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu öğrencilerinin Yaşam doyumu düzeyi yüksektir.  Cinsiyetlere göre Yaşam doyumu puanları birbirinden farklılaşmaktadır.  Bölümlere göre Yaşam doyumu puanları birbirinden farklılaşmaktadır.  Sınıflara göre Yaşam doyumu puanları birbirinden farklılaşmaktadır. 3.4.AraĢtırmanın Sınırlılıkları  Bu araştırma, Çanakkale On Sekiz Mart Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu ile sınırlıdır.  Bu çalışma, 187 kişi ile sınırlandırılmıştır.  Bu çalışmanın süresi, 70 günü kapsamaktadır.  Öğrencilerin yaş aralıkları 19 ila 29 arasındadır. 3.5.Ġstatistiksel Analiz Bu araştırmanın verileri; Yüzdelik frekans, Aritmetik ortalama, Standart sapma, T testi ve Tek yönlü Varyans (ANOVA) cinsinden SPSS 16.0 for Windows ve Excel programları ile analiz edilmiştir.
  • 26. 19 4.BULGULAR Araştırmanın bu bölümünde toplanan verilerin istatistiksel analizleri sonrası elde edilen bulgular yer almaktadır. 4.1.Katılımcıların Demografik Özellikleri ile Ġlgili Bulgular Tablo 2.Katılımın bölüme göre sayı ve yüzde değerleri BÖLÜM N % Öğretmenlik 64 34 Yöneticilik 63 34 Antrenörlük 60 32 Toplam 187 100 Çalışmaya, Beden eğitimi ve spor bölümünden 64, Spor yöneticiliği bölümünden 63 ve Antrenörlük eğitimi bölümünden 60 kişi olmak üzere toplam 187 Öğrenci katılmıştır. Grafik 1.Bölümlere göre katılım yüzdeleri Bölümlere göre katılım yüzdeleri, Antrenörlük eğitimi bölümünde %32, Beden eğitimi öğretmenliği ve Spor yöneticiliği bölümlerinde de %34 olmuştur.
  • 27. 20 Tablo 3.Katılımcıların Bölümlere göre cinsiyet dağılımları Erkek Bayan Toplam Öğretmenlik 35 29 64 Yöneticilik 30 33 63 Antrenörlük 29 31 60 Genel 94 93 187 Araştırma da, Genel olarak 94 erkek – 93 bayan katılımcı bulunmaktadır. Beden eğitimi ve spor bölümünde ki erkek katılımcı sayısı 35, bayan katılımcı sayısı 29, Spor yöneticiliği bölümünde erkek katılımcı sayısı 30, bayan katılımcı sayısı 33, Antrenörlük eğitimi bölümünde ki erkek katılımcı sayısı 29, bayan katılımcı sayısı 31’dir Tablo 4.Bölümlere ve cinsiyete göre yaş ortalamaları x ± ss Erkek Bayan Toplam Spor Yöneticiliği 22,6±2,2 21,8±1,4 22,4±1,8 Antrenörlük 22±1,6 21,1±1,2 21,5±1,5 B.E. Öğretmenliği 23,3±1,7 22±1,0 22,7±1,6 Genel 22,7±1,9 21,6±1,3 22,1±1,7 Yapılan araştırma da erkek öğrencilerin yaş ortalaması 22,7±1,9, bayan öğrencilerin yaş ortalaması 21,6±1,3 tüm katılımcıların yaş ortalaması ise 22,1±1,7 bulunmuştur. Spor yöneticiliği bölümünde ki yaş ortalamaları erkekler de 22,6±2,2, bayanlar da 21,8±1,4 ve bölümün genelinde 22,4±1,8 olarak bulunmuştur. Antrenörlük bölümünde yaş ortalamaları erkekler de 22±1,6, bayanlar da 21,1±1,2 ve bölümün genelinde 21,5±1,5 olarak bulunmuştur. Beden Eğitimi ve Spor bölümünde yaş ortalamaları erkekler de 23,3±1,7, bayanlar da 22±1,0 ve bölümün genelinde 22,7±1,6 olarak bulunmuştur.
  • 28. 21 Tablo 5.Katılımcıların branşa göre lisans dağılımları BranĢ N Futbol 26 Basketbol 13 Voleybol 6 Yüzme-Sualtı sporları 13 Atletizm 10 Tenis-Badminton 6 Diğer 22 TOPLAM 96 Araştırma da lisans bulguları arasında; 26 Futbol, 13 Basketbol, 6 Voleybol, 13 Yüzme-Sualtı sporları, 10 Atletizm, 6 Tenis-Badminton ve Diğer (Kickbox,Karate, Tekvando,Hentbol,Bocce,Jimnastik) 22 olmak üzere toplamda 96 Lisanslı sporcu bulunmaktadır. Grafik 2.Katılımcıların branşlara göre dağılım sayıları Araştırma da, En fazla lisanslı sporcunun Futbol branşında (26) ,en az lisanslı sporcunun da Voleybol (6) ve Tenis-Badminton branşında (6) olduğu saptanmıştır.
  • 29. 22 Grafik 3.Katılımcıların Lisans durumu yüzdeleri 187 kişiden oluşan örneklem grubunun %51’inin lisansı bulunurken %49’unun lisansı bulunmamaktadır. 4.2.YaĢam Doyumu Ġle Ġlgili Bulgular Tablo 6.Bölümlere göre yaşam doyumu düzeyleri x±ss N X SS Antrenörlük 60 21,2 6,0 Öğretmenlik 64 21,6 6,2 Yöneticilik 63 21,9 5,9 Genel 187 21,6 6,0 Araştırmaya katılan 187 öğrencinin yaşam doyumu düzeyi 21,6±6,0 olarak bulunmuştur. Araştırma da, Antrenörlük bölümünün yaşam doyumu düzeyi 21,2±6,0, Öğretmenlik bölümünün yaşam doyumu düzeyi 21,6±6,2, Yöneticilik bölümünün yaşam doyumu düzeyi ise 21,9±5,9 olarak bulunmuştur. Genel olarak yaşam doyumu puanları yüksek bulunmuştur. Spor yöneticiliğinin diğer bölümlere göre yaşam doyumu puanının daha yüksek olduğu saptanmıştır.
  • 30. 23 Grafik 4.Bölümlere göre yaşam doyumu ortalamaları Araştırma da, yaşam doyumu düzeyleri; Spor yöneticiliği bölümünün 21,9, Beden eğitimi ve spor bölümünün 21,6, Antrenörlük eğitimi bölümünün ise 21,2 olarak bulunmuştur. Yöneticilik bölümünün, yaşam doyumu puanı olarak diğer bölümlere göre daha yüksek olduğu görülürken, Antrenörlük bölümünün diğer bölümlere oranla yaşam doyumu puanının daha düşük olduğu görülmektedir. Tablo 7.Cinsiyete göre yaşam doyumu düzeyleri x±ss CİNSİYET N X SS Erkek 94 20,6 6,2 Bayan 93 22,5 5,7 Araştırma da örneklem grubunu oluşturan 187 kişinin, erkek olan 94’ünün yaşam doyumu düzeyi 20,6±6,2, Bayan olan 93’ünün ise yaşam doyumu düzeyi 22,5±5,7 olarak bulunmuştur. Çalışma da bayan öğrencilerin yaşam doyumu puanlarının erkek öğrencilere oranla, daha yüksek olduğu görülmektedir.
  • 31. 24 Grafik 5.Cinsiyete göre yaşam doyumu ortalamaları Erkek katılımcıların yaşam doyumu düzeyi ortalaması 20,6 - Bayan katılımcıların yaşam doyumu düzeyi ortalaması 22,5 olarak bulunmuştur. Araştırma da, tüm katılımcıların yaşam doyumu ortalaması 21,6 olarak bulunmuştur. Grafikte 5’te de görüldüğü üzere bayanların yaşam doyumu düzeyleri erkeklere oranla daha yüksektir. Tablo 8.Sınıflara göre yaşam doyumu düzeyleri - Spor Yöneticiliği x±ss Yöneticilik N X SS 1.Sınıf 15 22,4 7,2 2.Sınıf 15 18,9 5,7 3.Sınıf 18 23,7 4,9 4.Sınıf 15 22,3 5,2 Araştırma da, Spor yöneticiliği 1.sınıfın yaşam doyumu düzeyleri 22,4±7,2 - 2.sınıfın yaşam doyumu düzeyleri 18,9±5,7 - 3.sınıfın yaşam doyumu düzeyleri 23,7±4,9 - 4.sınıfın yaşam doyumu düzeyleri ise 22,3±5,2 olarak bulunmuştur.
  • 32. 25 Grafik 6.Sınıflara göre yaşam doyumu düzeyleri - Spor Yöneticiliği Yöneticilik sınıflarında en yüksek yaşam doyumu düzeyinin 3.sınıflarda (23,7) olduğu görülürken, en düşük yaşam doyumu düzeyinin de 2.sınıflarda (18,9) olduğu görülmektedir. Tablo 9. Sınıflara göre yaşam doyumu düzeyleri - Antrenörlük Eğitimi x±ss Antrenörlük N X SS 1.Sınıf 15 20,6 7,5 2.Sınıf 25 21 6,2 3.Sınıf 20 21,9 4,8 Araştırma da, Antrenörlük eğitimi 1.sınıfın yaşam doyumu düzeyleri 20,6±7,5 - 2.sınıfın yaşam doyumu düzeyleri 21±6,2 - 3.sınıfın yaşam doyumu düzeyleri ise 21,9±4,8 olarak bulunmuştur.
  • 33. 26 Grafik 7.Sınıflara göre yaşam doyumu düzeyleri - Antrenörlük Eğitimi Çalışma da Antrenörlük sınıfları arasından en yüksek yaşam doyumu düzeyinin 3.sınıflarda olduğu görülürken, en düşük yaşam doyumu düzeyinin de 1.sınıflarda olduğu görülmektedir. Tablo 10. Sınıflara göre yaşam doyumu düzeyleri - Beden Eğitimi bölümü x±ss Öğretmenlik N X SS 1.Sınıf 17 20,4 4,8 2.Sınıf 16 20,3 5,9 3.Sınıf 10 23,7 5,5 4.Sınıf 21 22,6 7,5 Araştırma da, Beden Eğitimi ve Spor bölümü 1.sınıfın yaşam doyumu düzeyleri 20,4±4,8 - 2.sınıfın yaşam doyumu düzeyleri 20,3±5,9 - 3.sınıfın yaşam doyumu düzeyleri 23,7±5,5 - 4.sınıfın yaşam doyumu düzeyleri ise 22,6±7,5 olarak bulunmuştur.
  • 34. 27 Grafik 8.Sınıflara göre yaşam doyumu düzeyleri - Beden eğitimi bölümü Çalışma da öğretmenlik sınıfları arasından en yüksek yaşam doyumu düzeyinin 3.sınıflarda olduğu görülürken, en düşük yaşam doyumu düzeyinin ise 2.sınıflar da olduğu görülmektedir. Tablo 11.Sınıflara göre yaşam doyumu düzeyinin karşılaştırılması - 1.Sınıf 1.SINIF N X SS Yöneticilik 15 22,4 7,2 Antrenörlük 15 20,6 7,5 Öğretmenlik 17 20,4 4,8 Yöneticilik 1.sınıfın yaşam doyumu düzeyi 22,4±7,2 - Antrenörlük 1.sınıfın yaşam doyumu düzeyi 20,6±7,5 - Öğretmenlik 1.sınıfın yaşam doyumu düzeyi ise 20,4±4,8 olarak bulunmuştur. Çalışma da bölümlerin 1. sınıflarının karşılaştırılması sonucunda, en yüksek puanın yöneticilik 1.sınıflarında olduğu görülürken, en düşük puanın öğretmenlik 1.sınıflarında olduğu görülmektedir.
  • 35. 28 Grafik 9.Sınıflara göre yaşam doyumu ortalamaları (1.Sınıflar) Araştırma da; Yöneticilik 1.sınıfın yaşam doyumu ortalaması 22,4 - Antrenörlük 1.sınıfın yaşam doyumu ortalaması 20,6 - Beden eğitimi ve spor bölümü 1.sınıfın yaşam doyumu ortalaması ise 20,4 olarak bulunmuştur. Grafikten de anlaşılacağı üzere, en yüksek yaşam doyumu puanı yöneticilik 1.sınıflarında bulunurken, onu sırasıyla antrenörlük ve öğretmenlik 1.sınıfları takip etmektedir. Tablo 12.Sınıflara göre yaşam doyumu düzeyinin karşılaştırılması - 3.Sınıf 3.SINIF N X SS Yöneticilik 18 23,7 4,9 Antrenörlük 20 21,9 4,8 Öğretmenlik 10 23,7 5,5 Yöneticilik 3.sınıfın yaşam doyumu düzeyi 23,7±4,9 - Antrenörlük 3.sınıfın yaşam doyumu düzeyi 21,9±4,8 - Öğretmenlik 3.sınıfın yaşam doyumu düzeyi ise 23,7±5,5 olarak bulunmuştur.
  • 36. 29 Bölümlere göre 3.sınıfların yaşam doyumu puanlarının karşılaştırılmasında, Öğretmenlik ve Yöneticilik bölümlerinin 3.sınıflarının yüksek bir yaşam doyumu puanına sahip olduğu fakat Antrenörlük 3.sınıfların yaşam doyumu puanı olarak biraz geride kaldığı görülmektedir. Grafik 10.Sınıflara göre yaşam doyumu ortalamaları (3.Sınıflar) Araştırma da; Yöneticilik 3.sınıfın yaşam doyumu ortalaması 23,7 – Antrenörlük 3.sınıfın yaşam doyumu ortalaması 21,9 – Beden eğitimi ve spor bölümü 3.sınıfın yaşam doyumu ortalaması ise 23,7 olarak bulunmuştur. Yöneticilik ve öğretmenlik 3.sınıflarının eşit yaşam doyumu puanına sahip olduğu görülürken, Antrenörlük 3.sınıfın yaşam doyumu puanının daha düşük olduğu görülmektedir.
  • 37. 30 5.TARTIġMA VE SONUÇ Bu bölümde; Çanakkale On Sekiz Mart Üniversitesi Beden eğitimi ve spor yüksekokulu Öğrencilerinin yaşam doyumuna ait bulgularına ve daha önce yapılan çalışmalara dayalı olarak ulaşılan sonuçlara yer verilmiştir. Katılımcıların yaşam doyumu düzeyleri cinsiyete göre yüksektir. Bayanların yaşam doyumu düzeyleri (22,5 ± 5,7) - Erkeklerin yaşam doyumu düzeylerinden (20,6 ± 6,2) daha yüksek bir seviyede olduğu saptanmıştır Çalışma sonucunda erkek ve bayan öğrencilerin yaşam doyumlarının düşük olduğuna dair anlamlı bir farklılık bulunamamıştır. Araştırma da; Besyo bayan öğrencilerinin yaşam doyumu puanının erkek öğrencilerden daha yüksek olmasına karşın T testi analizine göre anlamlı bir farklılık bulunamamıştır. (P=,287) Araştırma da, ÇOMÜ BESYO öğrencilerinin yaşam doyumu düzeylerinin yüksek olduğu saptanmıştır. (21,6±6,0) Çalışma da uygulanan tek yönlü Varyans analizi sonucunda, bölümler arası yaşam doyumu düzeyleri arasında anlamlı bir farklılık bulunamamıştır. (P=,795) Çalışma da, tek yönlü Varyans analizine göre Sınıfların yaşam doyumu düzeyleri arasında anlamlı bir farklılık bulunamamıştır. (P=,088) Genel olarak Besyo’ da 3.sınıfların (Antrenörlük 3-Öğretmenlik 3-yöneticilik 3 ortalaması) yaşam doyumu puanı diğer sınıflara göre daha yüksek olarak bulunmuştur. (23,0±4,9) Ülkemizde üniversite öğrencilerinde yaşam doyumunu inceleyen çalışmalar oldukça sınırlı olup, eğitimle ilgili etkenlerin yaşam doyumu ile ilişkisini ayrıntılı olarak inceleyen bir çalışmaya rastlanmamıştır.
  • 38. 31 Değişik ülkelerde üniversite öğrencilerinde yaşam doyumunu inceleyen çalışmalarda yaş, stres, bedensel sağlık durumu, ana-baba tutumları, kişilik Özellikleri, eğitimle ilgili değişkenler gibi etkenlerin yaşam doyumu üzerinde rol oynadığı bildirilmektedir (Chow 2005; Yetim 2003). Ancak yaşam doyumu kültürel özellikler ve değer sistemlerinden önemli oranda etkilendiği için (Dorahy 2000; Rask 2002), diğer ülkelerde yapılan çalışmalardaki sonuçları, bu çalışmanın verileriyle karşılaştırırken oluşabilecek yanılma payını akılda tutmak gereklidir. Bu çalışmalardan genel olarak çıkarılabilen ortak sonuç ekonomik açıdan gelişmiş Kuzey-Batı Avrupa, Angola- Amerika ülkeleri ve Avustralya 'da yaşayanlarda yaşam doyumunun, Orta-Doğu Avrupa, Asya ve Afrika ülkelerine göre daha yüksek olduğudur (Dorahy 2000; Oishi ve Diener 2003; Wardle; 2004). Dorahy ve ark.’nın (2000) farklı kültürlerdeki üniversite öğrencilerinde yaşam doyumunu inceledikleri çalışmanın sonuçları incelendiğinde, bizim çalışmamızda ortalama 21.6 olarak hesaplanan yaşam doyumu puanı, Avustralya ortalama puanına göre (23.83), Nijerya ve Gana ortalamalarına daha yakın görünmektedir (sırasıyla 21.48 ve 21.14); ancak örneklem ve çalışma yöntemindeki farklılıklar nedeniyle bu karşılaştırmanın tamamen güvenilir olmayacağı belirtilmelidir. Ülkemizde yapılan, Cenk Seven’in (2004) 500 üniversite öğrencisini içeren çalışmasında öznel iyi olmayı yordayan etkenler arasında akademik başarıdan algılanan hoşnutluk ve sosyoekonomik durum yer almaktadır. Avşaroğlu ve ark.'nın (2005) 173 teknik öğretmeni içeren çalışmasında YDÖ puanı kadınlarda ortalama 21.64 (s=17), erkeklerde ise 22.62 (s=156) olarak bildirilmiştir. Chow'un (2005) üniversite öğrencilerinde yaşam doyumunu incelediği araştırmada da cinsiyetin yaşam doyumu üzerinde anlamlı etkiye sahip olmadığı bildirilmektedir. Chow'un çalışmasında sosyoekonomik düzey, not ortalaması ve akademik yaşantıyla ilgili tatmin arttıkça, yaşam doyumunun arttığı bildirilmektedir (Chow 2005). Yaşam doyumu ile cinsiyet ilişkisine dair farklı sonuçlar bulunmaktadır. Dikmen kadın çalışanların yaşam doyumunun, erkek çalışanların yaşam doyumundan yüksek çıktığını bulmuştur (Dikmen 1995).
  • 39. 32 Vara, Yoğun bakım hemşireleri üzerinde yaptığı araştırmada yaşam doyumu puanlarının cinsiyete göre anlamlı bir farklılaşma göstermediğini bulmuştur (Vara 1999). Sonuç olarak araştırmamızda Çanakkale On Sekiz Mart Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor yüksekokulu öğrencilerinin yaşam doyumu düzeyi yüksek bulunmuş olup (21,6) Bayan öğrencilerin yaşam doyumu puanları (22,5) erkek öğrencilerin puanlarına göre daha yüksek olmasına karşın anlamlı bir farklılık bulunamamıştır. Bununla birlikte Beden eğitimi bölümü-Spor yöneticiliği ve Antrenörlük eğitimi bölümleri arasında yaşam doyumu düzeyleri bakımından anlamlı bir farklılık bulunamamıştır. Bu çalışmada bulunan sonuçlar, daha önce yapılan çalışmalarla tutarlılık göstermektedir. 6.ÖNERĠLER Aşağıda araştırmada elde edilen sonuçlar doğrultusunda uygulamalara ve bu konuya ilişkin yapılacak araştırmalara yönelik önerilere yer verilmiştir.  Çalışma farklı üniversitelerin beden eğitimi ve spor yüksekokullarında yapılıp birbirleriyle karşılaştırılabilir.  Öğrencilerin yaşam doyumunun artması açısından üniversitelerin yaşam alanlarında sportif ve Rekreasyonel etkinlik alanları arttırılabilir.  Daha sonraki yapılacak çalışmalarda, öğrencilerin daha net bir şekilde tanınması için, psikolojik süreçlerinin (kişilik özellikleri gibi), araştırılması yararlı olabilir.
  • 40. 33 7.KAYNAKÇA Aksaray S; Yıldız A; Ergün A. Huzurevi ve Evde Yaşayan Yaşlıların Umutsuzluk Düzeyleri, 1.Ulusal Evde Bakım Kongresi, İstanbul, 1998 AvĢaroğlu S; Deniz ME; Kahraman A. Teknik öğretmenlerde yaşam doyumu, İş doyumu ve mesleki tükenmişlik düzeylerinin incelenmesi. Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 2005 - 14: 115-129. Aydın K. Beden Eğitimi Öğretmenlerinin Tükenmişlik Düzeyleri Ve Tükenmişliği Etkileyen Bazı Faktörlerin İncelenmesi Aksaray İl Örneği. Yüksek Lisans Tezi, Gazi Üniversitesi, Ankara, 2004 Baykoçak C. Beden Eğitimi Öğretmenlerinin Mesleki Sorunları Ve Tükenmişlik Düzeyleri (Bursa İli Uygulaması). Yüksek Lisans Tezi, Sakarya Üniversitesi, Sakarya, 2002 Chow HPH. Life satisfaction among university students in a Canadian prairie city: a multivariate analysis. Soc Indic Res, 2005 - 70: 139-150. Danielsen A.G. ve ark. School-Related Social Support and Students’ PerceivedLife Satisfaction Norway: University of Bergen, 2009 Deniz M.E. “The Relationships Among Coping With Stress, Life Satisfaction Decision Making Styles And Desicion Self Esteem: An Ġnvestigation With Turkish University Students”, Social Behaviour and Personality, 2006 - 34, 9, 1161-1170. Diener E; Emmons, R; Larsen, R. J. & Griffin, S. The satisfaction withlife scale. Journal of Personality Assessment, 1985 - 49, 71–75,
  • 41. 34 Diener E; Seligman MEP. Beyond money: Toward an economy of well-being. Psychological Science in the Public Interest, 2004 - 5:1-31. Dikmen AA. Kamu Çalışanlarında İş Doyumu ve Yaşam Doyumu. Yüksek Lisans Tezi, Ankara Üniversitesi, Ankara, 1995 Dorahy MJ; Lewis CA; Schumaker JF ve ark. Depression and life satisfaction among Australian, Ghanaian, Nigerian, Northern Irish, and Swazi University Students. J Soc Behav Pers, 2000 - 15:569-580. Gürbüz, A. G. “Öfke Denetimi Eğitiminin Lise Son Sınıf Öğrencilerinin Öfkeyle Başa Çıkmaları, Yaşam Doyumları ve Depresyon Düzeylerine Etkisinin İncelenmesi”, Yüksek Lisans Tezi, Dokuz Eylül Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, İzmir. 2008 GümüĢ H. Farklı mesleklerde çalışanların is ve yaşam doyumlarının tükenmişlik düzeyleri açısından karşılaştırılması. 2006 Lazzari, S.A. Emotional Intelligence, Meaning and Psychological Well Being: A Comparison Between Eary And Late Adolesence. The Degree of Masters of Arts Graduate Counselling Psychologicy Program. Trinity Western University, 2000 Myers, D. G. ve Diener, E.“Who Is Happy?”, Psychological Science, 1995- 6, 10-19. Özden Y. Eğitim ve Okul Yöneticiliği. Ankara: Pegem A Yayıncılık, 2004 Özdevecioğlu M. İş Tatmini ve Yaşam Tatmini Arasındaki İlişkinin Belirlenmesine Yönelik Bir Araştırma, 11.Ulusal Yönetim ve Organizasyon Kongresi, Afyon, 2003
  • 42. 35 Pavot, W. ve Diener, E.“The Affective And Cognitive Context Of Self Reported Measures Of Subjective Well-Being”, Social Indicators Research, 1993- 28, 1-20. Rask K; Astedt-Kurki P; Laippala P. Adolescent subjective well-being and realized values. J Adv Nurs. 2002 Selçukoğlu, Z. “Araştırma Görevlilerinde Tükenmişlik Düzeyi ile Yalnızlık Düzeyi ve Yaşam Doyumu Arasındaki ilişkinin Bazı Değişkenler Açısından Değerlendirilmesi”, Yüksek Lisans Tezi, Selçuk Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Konya. 2001 ġener ġ. Beden Eğitimi Öğretmenlerinin Tükenmişlik ve Yaşam Doyumu Düzeyleri Mersin Üniversitesi Yüksek Lisans Tezi Mersin, 2008 Telman N; Ünsal P. Çalışan Memnuniyeti. 1. Baskı, İstanbul: Epsilon Yayınevi, 2004 Vara, S. “Yoğun Bakım Hemşirelerinde İş Doyumu ve Genel Yaşam Doyumu Arasındaki İlişkinin İncelenmesi”, Yüksek Lisans Tezi, Ege Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü, İzmir 1999. Veenhoven, R. “Is Happiness Relative?”, Social Indicators Research,1996 - 24, 1- 34. Yetim Ü. Kişisel Projelerin Organizasyonu ve Örüntüsü Açısından Yaşam Doyumu. Doktora Tezi, Ege Üniversitesi, İzmir, 1991 Yetim Ü. Toplumdan Bireye Mutluluk Resimleri 1. Baskı, İstanbul: Bağlam Yayınları İstanbul, 2001
  • 43. 36 EKLER EK-1.YaĢam Doyumu Ölçeği Aşağıda 5 cümle ve her bir cümlenin yanında da cevaplarınızı işaretlemeniz için 1’den 7’ye kadar rakamlar verilmiştir. Her cümlede söylenenin sizin için ne kadar çok doğru olduğunu veya olmadığını belirtmek için o cümlenin yanındaki rakamlardan yalnız bir tanesini daire içine alarak işaretleyiniz. Bu şekilde 5 cümlenin her birine bir işaret koyarak cevaplarınızı veriniz.
  • 44. 37 EK-2.KiĢisel Bilgi Formu Bilgi formuna içtenlikle cevap vermenizi önemle rica ederim. Cevaplarınız bilimsel bir araştırmada veri olarak kullanılacaktır. Yardımlarınız için şimdiden teşekkür ederim. 1. Cinsiyetiniz Erkek ( ) Kadın ( ) 2. YaĢınız ......................... 3. Medeni Durumunuz Evli ( ) Bekâr ( ) 4.Bölümünüz .............................................................. 5.Sınıfınız ...................................................................... 6.Aylık geliriniz ..................................................................................... 7.Bölümü tercih sebebiniz ………............................................................ 8.Lisanslı sporcu musunuz Evet ( ) Hayır ( ) Not: 7. sorunun cevabı hayır ise 8. Soruyu boş bırakınız. 9.BranĢınız ....................................................................................... 10.Burs alıyor musunuz Evet ( ) Hayır ( ) 11.Nerede kalıyorsunuz Kira ( ) Yurt ( ) Aile yanı ( )