SlideShare a Scribd company logo
1 of 30
Tuğlayı Beklemek
Genç yönetici yeni aldığı Jaguarıyla şehrin caddelerinden birinde biraz hızlıca gidiyordu.
Az ilerisinde, alışveriş mağazalarının yanında bulunan bir çocuk parkı vardı.
Oradan geçtiği sırada bir şeyin hızlıca arabasına çarptığını hissetti.
Ne olup bitiğini anlamak için frene bastı. Biraz geriye gidip arabaya çarpan şeyin ne olduğuna baktı.
Arabaya bir tuğla çarpmıştı ve yan kapıyı biraz ezmişti. Tuğlanın arabaya atıldığı yöne doğru ilerledi ve orada gördüğü bir çocuğu yakaladı.
Çocuğu parkın duvarına doğru sertçe itti  ve; “Kimsin sen ve ne yaptığının farkında mısın?” dedi.
“ Bu yeni bir araba ve attığın tuğla oldukça pahalıya mal olacak. Neden yaptın bunu?”
Çocuk yaptığı şeyden çok pişmandı: “Lütfen Efendim… Lütfen, çok üzgünüm… yapacak bir şeyim kalmamıştı”  diye özür diledi.
"Tuğlayı yola fırlattım; çünkü kimse durmuyordu.”
Çocuk korku ve üzüntüyle gözünden akan yaşları elinin tersiyle sildi. Ve çocuk parkının kenarına park eden arabalardan birinin yanındaki bir çocuğu işaret etti:
“ Erkek kardeşim, kaldırıma takıldı. Ve tekerlekli sandalyesinden düştü. Onu tek başıma kaldıramadım.”
Ağlamaları şimdi hıçkırığa dönüşmüştü… Çocuk adama üzüntülü ve çekingen bir tavırla: “Tekerlekli sandalyeyi kaldırmama yardımcı olur musunuz?  Kardeşim sakat ve kaldıramayacağım kadar ağır.” dedi.
Kelimelerle ifade edilmeyecek bir durumdu. Genç adamın boğazında bir şey düğümlenir gibi oldu.
Genç adam hemen  çocuğu sandalyesiyle birlikte düştüğü yerden kaldırdı. Sonra da mendilini çıkartıp çocuğun yarasını sildi.
Her şeyin yolunda olduğunu görmek için son bir kez daha baktı…
Çocuk: “Özür dilerim. Çok teşekkür ederim, Allah razı olsun.” dedi.
Adam, çocuğun tekerlekli sandalyede kardeşini eve götürmesini uzun bir süre izledi.
Jaguarına dönmesi epey zaman almıştı. İki kardeş gözden kaybolduğunda düşünceli bir ruh haliyle arabasına yöneldi.
Yeni aldığı arabasını hiçbir zaman tamir ettirmedi.
Onu; hayat yolculuğu esnasında yardıma ihtiyacı olan birinin, dikkatini çekmek için tuğla fırlatmasını gerektirecek kadar hızlı gitmemesi yönünde bir uyarı olarak düşünmeye başladı…
O gün yaşadığı bu olaydan aldığı dersi dostlarıyla şu şekilde paylaştı:  Cenab-ı Allah bazen bize bir şeyler hatırlatır ve bizden de dinlememizi bekler.
Bazı uyaranların farkına varamadığımız zamanlarda ise, bize bir uyarı tuğlası fırlatır.
Seçim elimizde: Kalbimizin sesini dinlemek veya tuğlayı beklemek!
“ Başkasının merasına giren koyun sürüsünü çevirmek için çobanın attığı taşlara isabet eden koyun hal diliyle der ki:
“ Biz çobanın emri altındayız.. O bizden daha fazla çıkarımızı düşünür. Madem onun rızası yoktur, dönelim.” diye kendisi döner, sürü de döner.
Evet biz insanlar olarak böyle bir durumda o koyunun gösterdiği itaatten daha aşağı olmamalıyız.
Kaderden atılan bir musibet taşına maruz kaldığımızda “Allah’ım Senden geldik yine Sana döneceğiz.” demeliyiz…
Ve imana gelip, kederlenmemeliyiz. Çünkü O Rabb-i Rahimimiz bizi bizden daha fazla düşünür.”
Sunum: Ahmet YORDAM www.yolyordam.com

More Related Content

More from yolyordam yolyordam (20)

Ben insanim 1
Ben insanim 1Ben insanim 1
Ben insanim 1
 
Doğrular yanlışları Götürür
Doğrular yanlışları GötürürDoğrular yanlışları Götürür
Doğrular yanlışları Götürür
 
Beni Yavaslatan Manzara
Beni Yavaslatan ManzaraBeni Yavaslatan Manzara
Beni Yavaslatan Manzara
 
Cennetlik Hayvanlar
Cennetlik HayvanlarCennetlik Hayvanlar
Cennetlik Hayvanlar
 
Günün Sözü!
Günün Sözü!Günün Sözü!
Günün Sözü!
 
Şimdi Hasbihal Zamanı
Şimdi Hasbihal ZamanıŞimdi Hasbihal Zamanı
Şimdi Hasbihal Zamanı
 
Sabır ve Şükür
Sabır ve ŞükürSabır ve Şükür
Sabır ve Şükür
 
Sevgili Paylaşılmaz
Sevgili PaylaşılmazSevgili Paylaşılmaz
Sevgili Paylaşılmaz
 
Hepsi Boş Geçti!
Hepsi Boş Geçti!Hepsi Boş Geçti!
Hepsi Boş Geçti!
 
'Allah Varsa Beni Cezalandırsın!'
'Allah Varsa Beni Cezalandırsın!''Allah Varsa Beni Cezalandırsın!'
'Allah Varsa Beni Cezalandırsın!'
 
Sevmediğiniz Şey
Sevmediğiniz ŞeySevmediğiniz Şey
Sevmediğiniz Şey
 
Kolomb'un Yumurtası
Kolomb'un YumurtasıKolomb'un Yumurtası
Kolomb'un Yumurtası
 
Seneler Geçerken
Seneler GeçerkenSeneler Geçerken
Seneler Geçerken
 
Seslerin En Çirkini!
Seslerin En Çirkini!Seslerin En Çirkini!
Seslerin En Çirkini!
 
En Buyuk Kongre: Hac
En Buyuk Kongre: HacEn Buyuk Kongre: Hac
En Buyuk Kongre: Hac
 
Beklenmeyen Zil
Beklenmeyen ZilBeklenmeyen Zil
Beklenmeyen Zil
 
Kitapsız Okuma!
Kitapsız Okuma!Kitapsız Okuma!
Kitapsız Okuma!
 
Kutsal Çile
Kutsal ÇileKutsal Çile
Kutsal Çile
 
Kim Çok Zevk Alır?
Kim Çok Zevk Alır?Kim Çok Zevk Alır?
Kim Çok Zevk Alır?
 
Herkes Bir Kurban Kessin!
Herkes Bir Kurban Kessin!Herkes Bir Kurban Kessin!
Herkes Bir Kurban Kessin!
 

Tuglayi Beklemek

  • 2. Genç yönetici yeni aldığı Jaguarıyla şehrin caddelerinden birinde biraz hızlıca gidiyordu.
  • 3. Az ilerisinde, alışveriş mağazalarının yanında bulunan bir çocuk parkı vardı.
  • 4. Oradan geçtiği sırada bir şeyin hızlıca arabasına çarptığını hissetti.
  • 5. Ne olup bitiğini anlamak için frene bastı. Biraz geriye gidip arabaya çarpan şeyin ne olduğuna baktı.
  • 6. Arabaya bir tuğla çarpmıştı ve yan kapıyı biraz ezmişti. Tuğlanın arabaya atıldığı yöne doğru ilerledi ve orada gördüğü bir çocuğu yakaladı.
  • 7. Çocuğu parkın duvarına doğru sertçe itti ve; “Kimsin sen ve ne yaptığının farkında mısın?” dedi.
  • 8. “ Bu yeni bir araba ve attığın tuğla oldukça pahalıya mal olacak. Neden yaptın bunu?”
  • 9. Çocuk yaptığı şeyden çok pişmandı: “Lütfen Efendim… Lütfen, çok üzgünüm… yapacak bir şeyim kalmamıştı” diye özür diledi.
  • 10. "Tuğlayı yola fırlattım; çünkü kimse durmuyordu.”
  • 11. Çocuk korku ve üzüntüyle gözünden akan yaşları elinin tersiyle sildi. Ve çocuk parkının kenarına park eden arabalardan birinin yanındaki bir çocuğu işaret etti:
  • 12. “ Erkek kardeşim, kaldırıma takıldı. Ve tekerlekli sandalyesinden düştü. Onu tek başıma kaldıramadım.”
  • 13. Ağlamaları şimdi hıçkırığa dönüşmüştü… Çocuk adama üzüntülü ve çekingen bir tavırla: “Tekerlekli sandalyeyi kaldırmama yardımcı olur musunuz? Kardeşim sakat ve kaldıramayacağım kadar ağır.” dedi.
  • 14. Kelimelerle ifade edilmeyecek bir durumdu. Genç adamın boğazında bir şey düğümlenir gibi oldu.
  • 15. Genç adam hemen çocuğu sandalyesiyle birlikte düştüğü yerden kaldırdı. Sonra da mendilini çıkartıp çocuğun yarasını sildi.
  • 16. Her şeyin yolunda olduğunu görmek için son bir kez daha baktı…
  • 17. Çocuk: “Özür dilerim. Çok teşekkür ederim, Allah razı olsun.” dedi.
  • 18. Adam, çocuğun tekerlekli sandalyede kardeşini eve götürmesini uzun bir süre izledi.
  • 19. Jaguarına dönmesi epey zaman almıştı. İki kardeş gözden kaybolduğunda düşünceli bir ruh haliyle arabasına yöneldi.
  • 20. Yeni aldığı arabasını hiçbir zaman tamir ettirmedi.
  • 21. Onu; hayat yolculuğu esnasında yardıma ihtiyacı olan birinin, dikkatini çekmek için tuğla fırlatmasını gerektirecek kadar hızlı gitmemesi yönünde bir uyarı olarak düşünmeye başladı…
  • 22. O gün yaşadığı bu olaydan aldığı dersi dostlarıyla şu şekilde paylaştı: Cenab-ı Allah bazen bize bir şeyler hatırlatır ve bizden de dinlememizi bekler.
  • 23. Bazı uyaranların farkına varamadığımız zamanlarda ise, bize bir uyarı tuğlası fırlatır.
  • 24. Seçim elimizde: Kalbimizin sesini dinlemek veya tuğlayı beklemek!
  • 25. “ Başkasının merasına giren koyun sürüsünü çevirmek için çobanın attığı taşlara isabet eden koyun hal diliyle der ki:
  • 26. “ Biz çobanın emri altındayız.. O bizden daha fazla çıkarımızı düşünür. Madem onun rızası yoktur, dönelim.” diye kendisi döner, sürü de döner.
  • 27. Evet biz insanlar olarak böyle bir durumda o koyunun gösterdiği itaatten daha aşağı olmamalıyız.
  • 28. Kaderden atılan bir musibet taşına maruz kaldığımızda “Allah’ım Senden geldik yine Sana döneceğiz.” demeliyiz…
  • 29. Ve imana gelip, kederlenmemeliyiz. Çünkü O Rabb-i Rahimimiz bizi bizden daha fazla düşünür.”
  • 30. Sunum: Ahmet YORDAM www.yolyordam.com