Yazar: Ebubekir Sifil
Fıkh’ı, “müslümanların önünü açmakla görevli bir mekanizma” olarak görme eğiliminin giderek ısrara dönüşmekte olduğu bir ortamda, “ahiretimiz için neyin zararlı olduğu” değil, “dünyamız için neyin faydalı olduğu” sorusu ve endişesi ön plandadır. Seküler dünyanın talepleri, dayatmaları, kuşatmaları karşısında –”direnmek” şöyle dursun–, “uyum sağlama”yı hayat ilkesi edinmiş müslümanların, Fıkh’a “durumu meşrulaştırıcı” bir misyon yüklemesi kaçınılmaz olmaktadır.
Fıkıh’la ilişkimizdeki tayin edici faktör, dünya merkezli/seküler tercihlerimiz olunca Fıkıh da dünyayı ahirete yönelik olarak tanzim etmenin vahiy merkezli zemini olmaktan çıkıp, dünyayı dünya için tanzim eden “hukuk”a dönüşmektedir. Üstelik de pek çok boyutu tırpanlanmış olarak…
Elinizdeki kitap, esas itibariyle bu kırılmanın İslamî ilimlerin hemen tamamına taalluk eden tezahürlerini mercek altına almaktadır. Sorulan sorular, hükmü merak edilen fer’î-fıkhî meselelerle sınırlı olmayıp, bütünüyle Din telakkimizi ilgilendiren alanları ihata etmektedir. Akaid/Kelam başta olmak üzere bütün İslamî ilimlerle ve Kur’an-Sünnet başta olmak üzere edille-i şer’iyyenin hemen tamamıyla ilgili soru ve cevapları ihtiva eden bir kitabın özet/muhtasar olması mümkün değildi. Bu sebeple sorulara “el-Cevap: Caizdir/değildir” demekle yetinilmemiş, kimi zaman soruların arka planına da inilerek detaylı cevaplar verilmeye çalışılmıştır.
Satın alma için: www.rihlekitap.com'u ziyaret edebilirsiniz.
Fıkh’ı, “müslümanların önünü açmakla görevli bir mekanizma” olarak görme eğiliminin giderek ısrara dönüşmekte olduğu bir ortamda, “ahiretimiz için neyin zararlı olduğu” değil, “dünyamız için neyin faydalı olduğu” sorusu ve endişesi ön plandadır. Seküler dünyanın talepleri, dayatmaları, kuşatmaları karşısında –”direnmek” şöyle dursun–, “uyum sağlama”yı hayat ilkesi edinmiş müslümanların, Fıkh’a “durumu meşrulaştırıcı” bir misyon yüklemesi kaçınılmaz olmaktadır.
Fıkıh’la ilişkimizdeki tayin edici faktör, dünya merkezli/seküler tercihlerimiz olunca Fıkıh da dünyayı ahirete yönelik olarak tanzim etmenin vahiy merkezli zemini olmaktan çıkıp, dünyayı dünya için tanzim eden “hukuk”a dönüşmektedir. Üstelik de pek çok boyutu tırpanlanmış olarak…
Elinizdeki kitap, esas itibariyle bu kırılmanın İslamî ilimlerin hemen tamamına taalluk eden tezahürlerini mercek altına almaktadır. Sorulan sorular, hükmü merak edilen fer’î-fıkhî meselelerle sınırlı olmayıp, bütünüyle Din telakkimizi ilgilendiren alanları ihata etmektedir. Akaid/Kelam başta olmak üzere bütün İslamî ilimlerle ve Kur’an-Sünnet başta olmak üzere edille-i şer’iyyenin hemen tamamıyla ilgili soru ve cevapları ihtiva eden bir kitabın özet/muhtasar olması mümkün değildi. Bu sebeple sorulara “el-Cevap: Caizdir/değildir” demekle yetinilmemiş, kimi zaman soruların arka planına da inilerek detaylı cevaplar verilmeye çalışılmıştır.
Yazar: Salim Öğüt
Günümüzde gelinen son noktadan bakıldığında görülen manzara şudur: Bazı ilahiyatçılar dini, bir din âlimi sıfatıyla değil, din bilimci sıfatıyla incelemektedirler. Bunun ne anlama geldiğini görmek için din âlimi ile din bilimci arasındaki farkın bilinmesi gerekir.
“Bir teolog (:din âlimi) ile din bilimci arasındaki fark, birinin dini vahiy eksenli anlamaya diğerinin ise bilim perspektifi içinden bir dini veya tüm dinleri anlama ve açıklamaya çalışmasıdır. Hristiyanlık’ta üniversitelerin teoloji bölümlerindeki Kutsal Kitap çalışmaları, misyonoloji (misyon bilimi) İslamiyet’te ilahiyat fakültelerindeki fıkıh, hadis, tefsir, kelam gibi alanlarla, dinleri sosyoloji, psikoloji, antropoloji, tarih gibi sosyal ve beşerî bilimler perspektifinden ele alan Din Sosyolojisi, Din Psikolojisi, Din Antropolojisi Din Fenomenolojisi gibi çeşitli alanlar birbirlerinden önemli ölçüde ayrılmaktadır. Teolojide Allah, peygamber ve kutsal kitap apriori olarak bir mutlak gerçek kabul edilip dinin insandan ve toplumdan ne istediği öğrenilmeye çalışılır. Oysa din bilimlerinde dinin bireyde, toplum ve kültürdeki yeri dinin metafizik veya dogmatik yönü metafizik kökeni üzerinde durulmaksızın araştırılıp açıklanmaya çalışılır.”
Satın alma için: www.rihlekitap.com'u ziyaret edebilirsiniz.
Yazar: Ebubekir Sifil
Fıkh’ı, “müslümanların önünü açmakla görevli bir mekanizma” olarak görme eğiliminin giderek ısrara dönüşmekte olduğu bir ortamda, “ahiretimiz için neyin zararlı olduğu” değil, “dünyamız için neyin faydalı olduğu” sorusu ve endişesi ön plandadır. Seküler dünyanın talepleri, dayatmaları, kuşatmaları karşısında –”direnmek” şöyle dursun–, “uyum sağlama”yı hayat ilkesi edinmiş müslümanların, Fıkh’a “durumu meşrulaştırıcı” bir misyon yüklemesi kaçınılmaz olmaktadır.
Fıkıh’la ilişkimizdeki tayin edici faktör, dünya merkezli/seküler tercihlerimiz olunca Fıkıh da dünyayı ahirete yönelik olarak tanzim etmenin vahiy merkezli zemini olmaktan çıkıp, dünyayı dünya için tanzim eden “hukuk”a dönüşmektedir. Üstelik de pek çok boyutu tırpanlanmış olarak…
Elinizdeki kitap, esas itibariyle bu kırılmanın İslamî ilimlerin hemen tamamına taalluk eden tezahürlerini mercek altına almaktadır. Sorulan sorular, hükmü merak edilen fer’î-fıkhî meselelerle sınırlı olmayıp, bütünüyle Din telakkimizi ilgilendiren alanları ihata etmektedir. Akaid/Kelam başta olmak üzere bütün İslamî ilimlerle ve Kur’an-Sünnet başta olmak üzere edille-i şer’iyyenin hemen tamamıyla ilgili soru ve cevapları ihtiva eden bir kitabın özet/muhtasar olması mümkün değildi. Bu sebeple sorulara “el-Cevap: Caizdir/değildir” demekle yetinilmemiş, kimi zaman soruların arka planına da inilerek detaylı cevaplar verilmeye çalışılmıştır.
Satın alma için: www.rihlekitap.com'u ziyaret edebilirsiniz.
Fıkh’ı, “müslümanların önünü açmakla görevli bir mekanizma” olarak görme eğiliminin giderek ısrara dönüşmekte olduğu bir ortamda, “ahiretimiz için neyin zararlı olduğu” değil, “dünyamız için neyin faydalı olduğu” sorusu ve endişesi ön plandadır. Seküler dünyanın talepleri, dayatmaları, kuşatmaları karşısında –”direnmek” şöyle dursun–, “uyum sağlama”yı hayat ilkesi edinmiş müslümanların, Fıkh’a “durumu meşrulaştırıcı” bir misyon yüklemesi kaçınılmaz olmaktadır.
Fıkıh’la ilişkimizdeki tayin edici faktör, dünya merkezli/seküler tercihlerimiz olunca Fıkıh da dünyayı ahirete yönelik olarak tanzim etmenin vahiy merkezli zemini olmaktan çıkıp, dünyayı dünya için tanzim eden “hukuk”a dönüşmektedir. Üstelik de pek çok boyutu tırpanlanmış olarak…
Elinizdeki kitap, esas itibariyle bu kırılmanın İslamî ilimlerin hemen tamamına taalluk eden tezahürlerini mercek altına almaktadır. Sorulan sorular, hükmü merak edilen fer’î-fıkhî meselelerle sınırlı olmayıp, bütünüyle Din telakkimizi ilgilendiren alanları ihata etmektedir. Akaid/Kelam başta olmak üzere bütün İslamî ilimlerle ve Kur’an-Sünnet başta olmak üzere edille-i şer’iyyenin hemen tamamıyla ilgili soru ve cevapları ihtiva eden bir kitabın özet/muhtasar olması mümkün değildi. Bu sebeple sorulara “el-Cevap: Caizdir/değildir” demekle yetinilmemiş, kimi zaman soruların arka planına da inilerek detaylı cevaplar verilmeye çalışılmıştır.
Yazar: Salim Öğüt
Günümüzde gelinen son noktadan bakıldığında görülen manzara şudur: Bazı ilahiyatçılar dini, bir din âlimi sıfatıyla değil, din bilimci sıfatıyla incelemektedirler. Bunun ne anlama geldiğini görmek için din âlimi ile din bilimci arasındaki farkın bilinmesi gerekir.
“Bir teolog (:din âlimi) ile din bilimci arasındaki fark, birinin dini vahiy eksenli anlamaya diğerinin ise bilim perspektifi içinden bir dini veya tüm dinleri anlama ve açıklamaya çalışmasıdır. Hristiyanlık’ta üniversitelerin teoloji bölümlerindeki Kutsal Kitap çalışmaları, misyonoloji (misyon bilimi) İslamiyet’te ilahiyat fakültelerindeki fıkıh, hadis, tefsir, kelam gibi alanlarla, dinleri sosyoloji, psikoloji, antropoloji, tarih gibi sosyal ve beşerî bilimler perspektifinden ele alan Din Sosyolojisi, Din Psikolojisi, Din Antropolojisi Din Fenomenolojisi gibi çeşitli alanlar birbirlerinden önemli ölçüde ayrılmaktadır. Teolojide Allah, peygamber ve kutsal kitap apriori olarak bir mutlak gerçek kabul edilip dinin insandan ve toplumdan ne istediği öğrenilmeye çalışılır. Oysa din bilimlerinde dinin bireyde, toplum ve kültürdeki yeri dinin metafizik veya dogmatik yönü metafizik kökeni üzerinde durulmaksızın araştırılıp açıklanmaya çalışılır.”
Satın alma için: www.rihlekitap.com'u ziyaret edebilirsiniz.
Yazar: Salim Öğüt
Bu ülkede son onbeş-yirmi yıldır, bazı ilahiyatçı akademisyenlerin, İslam dinini sunuşlarında, bugüne kadar bilinenden çok farklı bir yöntem uyguladıkları, çok belirgin bir biçimde görülmektedir. Bendeniz sözünü ettiğim bu yılları, bütün bu olup bitenleri anlamaya çalışmakla geçirdim. Ancak her yeni günde karşılaştığım her yeni durum dolayısıyla hayretten hayrete düştüm; bu yüzde de bir türlü olup bitenleri kavramaya imkan bulamadım.
Ne amaçlarını, ne söylemlerini, ne hedef kitlelerini, ne de ortalığı kaldırıp kaldırıp indirirken kullandıkları yöntemi/metodu/usûlü anlayabildim.
Bu insanlar, kimilerine göre İslam’ın bugüne kadar ertelenmiş reformunu gerçekleştiren aydın, ilerici, çağdaş, uygar ve modern ilahiyatçılar, kimilerine göre de, çağın ve insanının taleplerini görmüş ve onların, tashih (yanlışlarını düzelten) değil, tasvib eden (yaşadıkları hayatı onaylayan) ilahiyatçı tipine ihtiyaç duyduklarını fark etmiş, dolayısıyla onlara istediklerini veren, karşılığında da istediklerini alan şarlatanlardır.
Download Turkish Words and Phrases 1 for beginners for self-study and learn Turkish words and phrases with exercises. Word list (Turkish-English) included.
ANADOLU YAKASI GÜNEYİ MİKROBÖLGELEME ÇALIŞMASIAli Osman Öncel
Dünya standarlarinda haritalar 2007 ve 2009 yıllarında İstanbul için bitirilmiş fakat kullanılmıyor. Kullanılan harita 1996 yılında yapılmış ve yasal Türkiye Deprem Tehlikesi Haritası. Yıllar süren çalışma ve emek sonunda İstanbul için hazırlanan haritanın kullanılacak şekilde yasal statü kazanmaması, depreme dayanıksız yapılaşmaya neden oluyor. Çelişkili durum düzeltilmeli.
Yazar: Salim Öğüt
Bu ülkede son onbeş-yirmi yıldır, bazı ilahiyatçı akademisyenlerin, İslam dinini sunuşlarında, bugüne kadar bilinenden çok farklı bir yöntem uyguladıkları, çok belirgin bir biçimde görülmektedir. Bendeniz sözünü ettiğim bu yılları, bütün bu olup bitenleri anlamaya çalışmakla geçirdim. Ancak her yeni günde karşılaştığım her yeni durum dolayısıyla hayretten hayrete düştüm; bu yüzde de bir türlü olup bitenleri kavramaya imkan bulamadım.
Ne amaçlarını, ne söylemlerini, ne hedef kitlelerini, ne de ortalığı kaldırıp kaldırıp indirirken kullandıkları yöntemi/metodu/usûlü anlayabildim.
Bu insanlar, kimilerine göre İslam’ın bugüne kadar ertelenmiş reformunu gerçekleştiren aydın, ilerici, çağdaş, uygar ve modern ilahiyatçılar, kimilerine göre de, çağın ve insanının taleplerini görmüş ve onların, tashih (yanlışlarını düzelten) değil, tasvib eden (yaşadıkları hayatı onaylayan) ilahiyatçı tipine ihtiyaç duyduklarını fark etmiş, dolayısıyla onlara istediklerini veren, karşılığında da istediklerini alan şarlatanlardır.
Download Turkish Words and Phrases 1 for beginners for self-study and learn Turkish words and phrases with exercises. Word list (Turkish-English) included.
ANADOLU YAKASI GÜNEYİ MİKROBÖLGELEME ÇALIŞMASIAli Osman Öncel
Dünya standarlarinda haritalar 2007 ve 2009 yıllarında İstanbul için bitirilmiş fakat kullanılmıyor. Kullanılan harita 1996 yılında yapılmış ve yasal Türkiye Deprem Tehlikesi Haritası. Yıllar süren çalışma ve emek sonunda İstanbul için hazırlanan haritanın kullanılacak şekilde yasal statü kazanmaması, depreme dayanıksız yapılaşmaya neden oluyor. Çelişkili durum düzeltilmeli.
AVRUPA YAKASI GÜNEYİ MİKROBÖLGELEME ÇALIŞMASIAli Osman Öncel
Dünya standarlarinda haritalar 2007 ve 2009 yıllarında İstanbul için bitirilmiş fakat kullanılmıyor. Kullanılan harita 1996 yılında yapılmış ve yasal Türkiye Deprem Tehlikesi Haritası. Yıllar süren çalışma ve emek sonunda İstanbul için hazırlanan haritanın kullanılacak şekilde yasal statü kazanmaması, depreme dayanıksız yapılaşmaya neden oluyor. Çelişkili durum düzeltilmeli.
1. v
İÇİNDEKİLER sayfa
TEŞEKKÜRLER ...................................................................................................................ii
ÖZ ………………………………………………………………………………………….iii
İÇİNDEKİLER …………………………………………………………………………......v
ŞEKİLLERİN VE EKLERİN LİSTESİ ………………………………………………….vi
1. GİRİŞ ……………………………………………………………………………………...1
1.1. Çalışmanın Amacı …………………….………………………………………...1
1.2. Coğrafik Konum ve Morfoloji …………..………………………………………1
1.3. akarsular ...………..……………………………………………………………..4
1.4. İklim ve Bitki Örtüsü ...………………………………………………………….4
1.5. Yerleşim ve Ulaşım ……..………………………………………………………4
1.6. Ekonımik Durum ..………………………………………………………………4
1.7. Önceki Çalışmalar ………………………………………………………………4
2. STRATİGRAFİ …………………………………………………………………………..7
2.1. Giriş ……………………………………………………………………………..7
2.2. Keban Metamorfitleri (Pkm) ……..……………………………………………..8
2.3. Elazığ Mağmatitleri (Ke)……………………………………………………….11
2.4. Kırkgeçit Formasyonu (Tk)…………………………………………………….17
2.5. Alüvyon (Qal)………………………………………………………………….27
3. YAPISAL JEOLOJİ…………………………………………………………………….27
3.1. Kıvrımlar……………………………………………………………………….27
3.2. Faylar ve Çatlaklar……………………………………………………………..28
4. JEOLOJİK EVRİM…………………………………………………………………….30
5. EKONOMİK JEOLOJİ………………………………………………………………...31
6. SONUÇLAR……………………………………………………………………………..32
7. KAYNAKLAR…………………………………………………………………………..33
2. vi
ŞEKİLLERİN VE EKLERİN LİSTESİ sayfa
Şekil 1. İnceleme alanının yer bulduru haritası …………………………………………….2
Şekil 2. İnceleme alanının Surfer ve Corel programları ile 3 boyutlu modellemesi………….3
Şekil 3. İnceleme alanının genelleştirilmiş stratigrafik dikme kesiti …………………….…8
Şekil 4. Keban Metamorfitlerine ait mermerler……………………………………………..10
Şekil 5. Keban Metamorfitlerine ait mermerin ince kesit görünümü ...……………….....11
Şekil 6. Elazığ Mağmatitlerine ait aplit dayklar.………………...………..……………...12
Şekil 7. Elazığ Mağmatitlerine ait kuvars arenaları.……………..……………………...13
Şekil 8. Elazığ Mağmatitlerine ait ikincil kalsit dolguları …...………………….……...13
Şekil 9. Elazığ mağmatitlerine ait kayacın ince kesit görünümü ……………...…………..15
Şekil 10. Elazığ Mağmatitleri ve Keban Metamorfitlerine ait intrüzif dokanak sınır ……..16
Şekil 11. Kırkgeçit Formasyonuna ait konglomeralar……………...………………….….18
Şekil 12. Kırkgeçit Formasyonuna ait kumtaşları ………...………..…………………......19
Şekil 13. Kırkgeçit Formasyonuna ait marn ve kumtaşı ardalanması ……………….…....20
Şekil 14. Kırkgeçit Formasyonuna ait kalın tabakalanma gösteren kireçtaşı ……………20
Şekil 15. Kırkgeçit Formasyonuna ait asetat kesit……………………………………....23
Şekil 16. Kırkgeçit Formasyonuna ait ince kesit………………………………………....24
Şekil 17. Kırkgeçit Formasyonuna ait ince kesit………………………………………....24
Şekil 18. Kırkgeçit Formasyonuna ait ince kesit………………………………………....25
Şekil 19. Kırkgeçit Formasyonuna ait ince kesit………………………………………....25
Şekil 20. Kırkgeçit formasyonuna ait nokta kontur diyagramı………………………….....25
EKLERİN LİSTESİ
EK-1 : Kozluk Köyü (Elazığ) Civarının Jeoloji Haritası (1/25.000)
EK-2 : Kozluk Köyü (Elazığ) Civarının Jeoloji Kesitleri