SlideShare a Scribd company logo
1 of 23
Ö.Z.A.Y İLKELERİ,
HÜMANİST MİLLİYETÇİLİK
VE TÜRK-İSLAM FELSEFESİ
ÜÇGENİNDE TÜRK DÜNYASININ
GÜNCEL SORUNLARINA ÇÖZÜM
ÖNERİLERİ
Eklektik Fenomenoloji (Seçici Özümseme) Yöntemi ile
Türk Dünyasının Kamuoyu Hassasiyetlerinin Somutlaştırılarak
Yerel, Küresel ve ‘Küyerel’ Siyasette Belirleyici Kılınması
Dr. Muhammet Barkım CANLIOĞLU
Gazi Üniversitesi Öğrenci İşleri Daire Başkanlığı
Kısmi Zamanlı Öğrenci Temsilcisi
Ö.Z.A.Y İLKELERİ NELERDİR?
Açılımı “Ötekisiz Zulümsüz Aşırılıksız Yaşam” olan ÖZAY ilkeleri, ilhamını Takiyüttin
Menğüşoğlu’nun insan felsefesinden alan seçici özümseme yaklaşımının temel ideallerini
oluşturmaktadır. Türk dünyası bu tarz hem milli hem de evrensel özellikler barındıran glokal yani
hem global hem de lokal nitelikli bir felsefenin yokluğunun sıkıntılarını çekmektedir. Türk-İslam
felsefesine eklemlenerek Türk Dünyasının mevcut bilgi birikimine derinlik, bu bilgi birikiminin
tanıtılmasında hümanist milliyetçilik ekseninde genişlik ve Türk Dünyasının Güncel sorunlarının
çözümünde işlevsellik sağlayacak bu ilkeler sağlayacağı seçici özümseme temelli sağduyu ile
yeni bir Türk Aydınlanma Çağına ışık tutabilecektir.
Takiyüddin Menğüşoğlu ve İnsan Felsefesi
İnsan’ın disharmonik (içinde karşıtlıklar,
çelişkiler uyumsuzluklar barındıran bir yapı)
olduğu gerçeğinden hareketle insan felsefesini
kuran Takiyüddin Menğüşoğlu modern insanın
huzurunu kaybettiği teşhisinde bulunarak
insanın bütün yönleriyle ele alınması
gerektiğini insanın dil inanç yardımlaşma gibi
tarihsel başarıları sayesinde ayakta kaldığını
her insanın başarısında tüm insanlığın payının
olduğunu belirtmiştir. Ona göre İnsanın hiçbir
başarısı değer duygusu, görüş tarzı vb.
unsurlar olmadan açıklanamaz. Fenomenoloji
ve pragmatizm gibi akımlar belli oranda insanı
açıklar. İnsanı açıklamak için sürekli fırsatlar
arasında seçme ve alternatif maliyetlere
katlanma trajedisi yaşayan varlık olarak
değerlendirmeler yapmıştır.
Doğu toplumlarını kurumların gelişmesine izin vermememe, bilimi dört duvar arasına
hapsetme gibi yönlerden eleştiren Menğüşoğlu; batı toplumlarının kendi içinde çoğulculuk
sağlayarak kademeli olarak ilerleme sağlamış olduklarını belirtmiştir. Bu doğrultu da
geliştirdiğimiz ‘Eklektik Fenomenoloji’ Batının 20.yüzyıldaki en önemli felsefi
kazanımlarından olan Husserl fenomenolojisi, Lyotard Postmodernizmi ve Rorty Pragmatizmi
ile doğunun günümüzde batının dayatmacılığına karşı sunduğu alternatif geliştirme
toplumsal farklılıkları göz önüne alma gibi değerleri harmanlanıp Türk Dünyasının tarih
boyunca Ötekisizce yardımlaşma, Zulümsüzce değerlerini savunma, Aşırılıksızlaşmadan
kendini ifade etme eksenlerinde evrensel hedefli yerel değerli bölgesel etkili bir felsefe olarak
kurulmuştur. Gerçekliğin değişmeyen öz, tartışılan kavramların söz ve uzlaşılan sonuçların iz
boyutuyla ele alındığı Eklektik Fenomenoloji’de ÖZ = SÖZ + İZ formülüyle insanlığın
uyumsuzlukları giderilmeye ve harmoni sağlanmaya çalışılır.
Eklektik Fenomenolojinin İnsanı İrdelemesi
Menğüşoğlu’ndan alınan ilhamla insanın birbiriyle çakışan, çelişen ve çatışan tüm
özelliklerilini irdelemek için insan beynini fenomenoloji, insan ruhunu postmodernizm ve
insan bedeninin işlevlerini pragmatizm ile inceleyerek fenomenoloji, postmodernizm ve
pragmatizm üçgeninde kurulan eklektik fenomenoloji yani seçici özümsemecilik insanı hür
birey ya da sorumluluk sahibi kitle üyesi ikilemlerinden ayırarak kendi varoluşsal
«konumsal açmazlarında» yaşayan ve çeşitli alt bağlamlara bölünebilen konaç
(condisible=contextually divisible) kavramıyla somutlaştırmaktadır. İnsanlığın bu
konumsal açmazı öze inilerek öz de mevcut eylem ve söylem biçimlerinin analiz edilerek
çözümlenebilir: ÖZ= SÖZ + İZ
Fenomenolojik Öz Postmodern Söz ve Pragmatist İz Sorgulamaları
İç içe ve birbiri ardı sıra yapılarak demokratik dinamik denetimler
Fenomenoloji özü simgelerken insan bilincinin odaklanma analiz etme eleştirme farklı
boyutlarla değerlendirme parçalara ayırma bütünleşik görme gibi tüm yeteneklerini tam
potansiyelli şekilde uygulayarak siyasal alanda da Devrimci
proletaryanın materyalizminin olduğu kadar barbarlaşmış emperyalizmin idealizminin
saflarına geçmeye de isteksiz kalarak üçüncü bir yol açmak ister
Postmodernizm sözü araştırırken geleneğin ve modernitenin kendi içinde birer söz
dağarcığından ibaret olduğunu ve bu iki unsur gibi düalistik yapıda olan anlatıların
herhangi birinin diğerine üstün diğerinden daha nesnel ya da daha genel geçer olduğunu
iddia etme çabasını eleştirir. Farklılığı, eklektizmi, çoğulculuğu, aklın tiranlığına karşıtlığı,
objektif olma çabalarına reddi, ön plana çıkarıp hem gelenekselciliğe hem de moderniteye
meydan okur.
Pragmatizm izi belirlerken, katı ve esnek zihinli iki insan tipinin dogmatik ve dinamik
düşünen iki insan yapısının en iyi unsurlarını aynı potada eritirken düşünme ve harekete
geçmeyi düşünüp eylemek formatına indirgeyerek «düşünceylem» formatında kişiye haz,
kitleye fayda ve eyleme sonuç kazandıranı geçerli olarak görür.
İnsan İrdelemesinden Hümanist Milliyetçiliğe Geçiş
Hümanist Milliyetçilik bilimsel denetim ve gözetim altında sürekli geliştirilen demokrasiyi
kapsarken, erişmek istediği ideal olarak savaşa ve çatışmaya değil yarışa ve rekabete
dayalı, yerel ve bölgesel kırmızı çizgilerin korunduğu bir ortamda evrensel barış ve küresel
refaha kademeli olarak ulaşıldığı farklılıklarla ortaklıkların dengelendiği bir yaklaşımı
tanımlar.
İnsanın doğasından gelen disharmonik uyumsuzluk öğelerini önce milliyetçilik sonra
hümanizm ekseninde yatıştırmasıyla Atatürk’ün ‘Yurtta Sulh, Cihanda Sulh’ ideali
doğrultusunda kendi içinde toplumu çerçevesinde milleti özelinde ve dünya genelinde
barışı sağlayabilecek insanlar geliştirmeyi hedefleyen hümanist milliyetçilik batı tipi şekilci
ya da doğu tip tek tipçi sığ milliyetçiliklerin aksine Anadolu’nun Orta Asya’nın Avrasya’nın
ve Türk Dünyasının hamuruna daha uygundur.
Milliyetçilik bir evrenselleşme süreci geçirmiş ve uzun zamandan beri küresel bir boyuta
ulaşmıştır. Günümüzün daha güçlü siyasi yapıları her kıtada ulus devletlerdir. Bu devletler
kültürel ve siyasi özgürlük ve bağımsızlıklarına önem vermektedirler. Sadece Avrupa ulus
devlet ilkesinin siyasi kültür olarak aşılmasına gayret göstermektedir. Millî aidiyetler
burada da mevcuttur fakat ekseriyetle saldırgan şekillerini yitirmişlerdir. Bu bağlamda
Almanya ve Fransa arasındaki ilişki anlamlı bir örnektir.
Milliyetçiliğin evrenselleşip hümanizmin yerelleştiği günümüzde Eklektik Fenomenoloji
İnsan Felsefesinden aldığı ilhamı hümanist milliyetçiliğin dengesiyle harmanlayarak
eklektik fenomenolojinin ulaşmaya çalıştığı fenomenolojik özü oluşturan postmodern söz
ve pragmatist iz bileşkesini somutlaştırmaya çalışmaktadır. (ÖZ=SÖZ+İZ)
SEÇİCİ ÖZÜMSEMEDEN HÜMANİST MİLLİYETÇİLİĞE
TÜRK DÜNYASININ ÖZ,
SÖZ VE İZ DEĞERLERİ
TÜRKLÜK DEĞERLERİNİN
EVRENSELLEŞTİRİLMESİ
Öz Değerleri: Vicdan,
Sağduyu, Empati,
Mazlumun Hakkını
Savunma, Düşeni koruma
(ÖTEKİSİZLİK)
Söz Değerleri:
Tek yönlü ideolojik ya da
siyasal hegemonya baskı ve
şiddetin önlenmesi
(ZULÜMSÜZLÜK)
İz Değerleri:
Tek yönlü düşünce karşıtı
Denge unsurlarına dayalı
Orantılı ve esnek yaklaşım
(AŞIRILIKSIZLIK)
Glokal Düzeyde: Bölgesel
Milliyetçilikler Ortadoğu
Bütünleşmesi Türk Dünyasının
Kendi Rönesansını Yaratması
Global: Dünya Beşten Büyüktür
Ortadoğu, Avrasya, Afrika gibi
bölgelerin özellikle de Türk
Dünyasının söz sahibi olması
Glokal: Mutluluk Büyümededir
Mutluluk hem iktisadi hem de
kültürel büyümededir. Ekonomik
refah ile kültürel genişleme iç içe
geçtikçe aşırılıklar yontulur.
TÜRKLÜĞÜN ÖZÜ: ÖTEKİSİZLİK
SETA tarafından yayımlanan Insight Turkey dergisi editörü Muhittin Ataman,
Kendini sürekli doğulular, gelenekselciler ve muhafazakarlar gibi öteki tanımları üzerinden
çatışmacı ve zıtlaşmacı şekilde kimliklendiren batının SSCB’nin yıkılmasından sonra
yaşadığı ötekisizlik buhranını müslümanları ötekileştirerek aşmaya çalıştığını ifade
etmiştir.
Batının bu sakıncalı yaklaşımının aksine Türk Dünyası kendini ötekilerin üzerinden değil
kendini bilmek kendi yolunda ilerlemek ve kendi değerlerini geliştirmek üzerinden ele
aldığından ve doğruyu hangi kültürde olursa olsun almayı düstur edindiğinden batıyı krize
sokan ötekisizliğin Türklüğe güç kattığı değerlendirilebilir.
TÜRKLÜĞÜN SÖZÜ: ZULÜMSÜZLÜK
Türk Toplumları yaşadıkları coğrafya ya da konuştukları lehçe farketmeksizin
Dünyanın her yerinde mazluma sığınak olma misyonu üstlenmeleriyle ön plana
çıkmışlardır. Halkı devlete tehlike olarak gören, insanı insanın kurdu telakki eden
batılı siyaset filozoflarının aksine zulümsüzlüğü, kardeşliği, insancıllığı ve
haksızlığa karşı ortak duruş sergilemeyi savunmuşlardır.
TÜRKLÜĞÜN İZİ: AŞIRISIZLIK
Milliyetçilik ve Evrenselcilik tek başlarına aşırılaşmaya elverişli olmakla birlikte
birbirlerini dengeleyecek unsurlar olarak sentezlendiklerinde ideal bir sinerji
sağlamaktadırlar. Türk Dünyası özünü dayanışmasını hoşgörüsünü sağduyusunu
kaybetmeksizin yeni evrensel fikirler, düşünce akımları, yaşama ekolleri ve felsefi
bakış açılarını iç değerleriyle sentezlemekten çekinmemiştir ve de çekinmeyecektir.
Milli duruş misyonu ilim nerede oraya gidiniz vizyonuyla ve insan haklarına aykırı
yerli ya da yabancı hangi tavır varsa onu reddetmekle desteklenmiştir.
TÜRK-İSLAM FELSEFESİ ÇERÇEVESİNDE TÜRK
DÜNYASININ SORUNLARINA ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
TÜRK-İSLAM FELSEFESİ TÜRK DÜNYASININ
SORUNLARIN ÇÖZÜM
KAZAKİSTAN:
(Abaycılık)
İnsanın özü sevgidir.
Allah- İnsan-Adalet
Sevgisinden oluşur
ÖZBEKİSTAN
(Ceditçilik)
Bağımsızlık için Batıcılık, bir
yol değil yaşama felsefesi
TÜRKİYE
(Özaycılık)
Ötekisiz Zulümsüz
Aşırılıksız Yaşam İlkeleri
Lokal Düzeyde: Bölgesel
Milliyetçilikler Ortadoğu
Bütünleşmesi Türk Dünyasının
Kendi Rönesansını Yaratması
Doğu-Batı düalizminden kopuş
Global Düzeyde: Dünya Beşten
Büyüktür Türk Dünyası Teriminin
Uluslararası Makalelerde
kullanılması Batı ile teknik
düzeyinde ortaklık
Glokal: Özünü kaybetmeden
dünya ile bütünleşmek, sınır göç
aşırılıkçı hareketler sorunlarını
felsefi sağduyu ile çözümlemek
HÜMANİST MİLLİYETÇİLİK
Batı toplumlarının bilim ve teknikte ilerlemişliğin getirdiği
kibir ve doğu toplumlarının geri kalmışlığından kaynaklı kinin
üçüncü ve en sağduyulu alternatifi Türk dünyasının
geleneksel hümanist milliyetçiliğindedir.
Tasın kenarından atılan bilyenin tasın diğer ucuna
savrulması gibi dünya batı toplumlarının tüketimci
konformist kibirli umarsız bilgiyi gündem için geçici gören
aşırılıkçılığı ile doğunun üretim için insanı harcayan
azınlıkları bastıran tektipçi hegemonik homojenliği arasında
taraf tutmaya zorlanmaktadır.
Türk Dünyası hem doğu ile batı arasında köprü babında hem
de sefih tüketimcilik ile katı üretimcilik arasında optimali
bulma anlamında orta yolu ancak ve ancak hümanist
milliyetçilik ile sağlayabilecektir.
HÜMANİST
MİLLİYETÇİLİK
Batının Cetvel ile
Çizdiği Yapay
Sınırlara Düzen
Türk Tarihinin
Tartışma ve
Spekülasyon
Alanı Olmaktan
Çıkarılıp Tarihin
Belgeyle İspatı
Kanlı Ocak ve
Karakalpak
olayları gibi
Provokasyon
Olayına Önlem
Kırım Kıbrıs
Karabağ (3K)
İçin Tedbirli
Temkinli ve
Takipte olma
(Çin-ABD-Rusya)
üçlüsünün (Üret-Tüket-
Yoket) yerine
(Yaşa-Yaşat-Yeşert)
Olası su
savaşlarının
Önlenmesi
İçin uzlaşı
Turan
İdealinin
Kamuoyu
Zemini
Lobiciliğin
Etkin
Biçimde
Kullanımı
ÖZAY-TURAN-GLOBALİZM ÜÇGENİNDE ‘TDKHK’
Türk Dünyasının kanayan yarası küresel ölçekte çok sınırlı
şekilde yapabildiği lobicilik faaliyetidir.
Lobiciliğin sağlanması tanınmış Türkleri etki alanlarının
arttırılması ve bilincin sağlanması için
‘Türk Dünyası Kamuoyu Hassasiyetleri Kurulu’
Her 5 sene için 3 ülkenin (İlk yıl olarak Türkiye Özbekistan
Kazakistan) komşu ülkeler ile sıkı ilişki ağına sahip bilim
sanat ve ticaret alanından seçeceği etkin üçer kişi ile bu
dokuz adayın belirleyeceği Türk dünyasının hassasiyetlerine
sahip Türk dünyası dışından bir aday ile 9+1 olmak üzere 10
üyeden oluşacak bir komisyon dünyanın farklı ülkelerine
dağılıp Türk dünyası adına lobicilik yapabilecektir.
HÜMANİST MİLLİYETÇİLİK: ‘TÜRK AYDINLANMASI’
Türk’ü Türk Yapan Töresini Ülküsünü Riyasızca Korumasıdır.
Törenin temel değerleri doğa severlik insan hakları,
erdemlilik, adalet, aile, etik, özgürlük, inanç, yönetim, kültür,
eğitim, anlaşma ve söz vermektir.
Doğu ve batının tüm bu değerlere yönelik riyakar tutumları
dünyayı bu ikilinin yerine üçüncü ve gerçekçi bir alternatif
arayışına yönlendirmektedir. Bu periyotta doğu ve batının
ortak değer krizi Türk dünyası için tarihi bir fırsat
oluşturmaktadır.
Türkler doğunun ve batının doğrularını kendi değerleriyle
sentezleyerek hem doğu ve batı arasında eklektik bir köprü
hem de dünya tarihinde değerleri eleyip dönüştüren dinamik
bir süzgeç vazifesi görmüştür.
DOĞU,BATI VE TÜRK DÜNYASININ DEĞER ŞEMALARI
DOĞULULUK
DEĞERLERİ
BATILILIK
DEĞERLERİ
TÜRKLÜK
DEĞERLERİ
KOLEKTİF RUH
AKSETİK ÇİLECİ
FEDACI
MANTALİTE
ÜRETİME
AĞIRLIK VERME
GELENEKLEREB
AĞLILIK
DOGMATİK
KATILIK
BİREYCİ
ATOMİZASYON
KAPİTALİST
KONFORMİST
TÜKETİMCİLİK
TÜKETİM TOPLUMU
YARATMA
MODERNİTE VE
ÇAĞIN RUHU
ODAKLI DİNAMİK
BELİRSİZLİK
İDEAL İNSAN
ÖBEKLERİ
ORGANİK TARZDA
SOSYALSAĞDUYU
DEMOKRASİSİ
ÜRETİM TÜKETİM
DENGESİ
OLUŞTURMA
ESNEK SINIRLAR
DAHİLİNDE İLKELİ
VE İNSANİ
DÜŞÜNME EKOLÜ
DOĞU BATI TÜRK TOPLUMLARI ÜÇGENLİ SİNERJİ
YARATICI BİR
BEYİN FIRTINASI
İLE SİNERJİK VE
OPTİMAL FİKİRE
ULAŞILMASI
DİNAMİK DÜŞÜNCE
KALICI
UZLAŞI
TOPLUMB
ARIŞI
BATI MEDENİYETİ
DOĞU
TOPLUMLARI
TÜRK
DÜNYASI
TÜRK DÜNYASINA ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
*Lobiciliğin geliştirilmesi
*Türk Küreselleşmesinin Modellenmesi
*Diplomasiden öte ortak felsefe oluşturulması
*Türk Dünyası ifadesinin somutlaştırılıp yaygınlaşması
*Türk Dünyasını Birbirine bağlayacak sosyal ağlar
*Ortak kelimeler sözlüğü ile lehçe engellerinin aşılması
*Katı laiklik –radikallik ikilemini hümanizm ile aşma
*Evrenselleşirken millileşip millileşirken evrenselleşme
*Geçici gündemleri aşmak için Ölümsüz Türkler projesi
*Türk töresindeki çoklu liderlik tarzının anlaşılması
• Vizyoner Misyoner ve Aksiyoner Ülke olarak 10’ar yıllık
periyotlarla üçer Türk devletinden üç ve bir dış ülke
temsilcisinin katılımıyla 10’ar kişilik «Türk Dünyası Kamuoyu
Hassasiyetleri Kurulunun» kuruluşu
• Vizyoner Ülke Türkiye: Türk Dünyasının Bütünleşmesi
• Misyoner Ülke: Kazakistan: Fırsat ve Tehlike Analizleri
• Aksiyoner Ülke: Özbekistan: Türk Demokrasi Hareketi
Gerçek Küreselleşmeci Ülke
Türk Dünyasının Avrupaya Penceresi
Türk Dünyasının Üç Büyük Sorunu Göç Terör Ve Sınır
İhlalleri Konusunda En Tecrübeli Ülkelerden
«Dünya Beşten Büyüktür» Vizyonu
Uluslararası Hukukta Reform Talebi
VİZYONER ÜLKE:
TÜRKİYE CUMHURİYETİ
VİZYONER ÜLKE:
TÜRKİYE CUMHURİYETİ
MİSYONER ÜLKE
KAZAKİSTAN CUMHURİYETİ
Büyük Kazak Göçünden Kazanılan Tecrübeyle Göçler Çağında
Dünyaya Önemli Dersler Verme
2020-2030 Yılları Arasındaki Dış Politika Konseptiyle
Fırsat Ve Tehdit Analizleri Bağlamında Türk Pragmatizmini Oluşturma
Ulu Şair Abay’ın Doğumunun 175. Ve 200. Yılları Arasında «Kazak
Türkünün Çeyrek Yüzyılı» Projesiyle Gençlerin Kötü Alışkanlıklardan
Türklerin Bölgesel Kopuşlardan Uzak Tutulması
Ocak Trajedisi’ Adı Verilen Dış Kaynaklı İsyan Hareketlerinin
Bastırılmasının Ardından Kazakistanın Kendi İç Birliğini Türk Dünyasının
Koordinasyonu İle Birlikte Sağlaması‘
VİZYONER ÜLKE:
TÜRKİYE CUMHURİYETİ
Daimi Tarafsızlığıyla Küresel Barışın Kalesi, Demokratik Reformlarıyla
Türk Dünyasının Yükselen Değeri Özbekistan
Aktif Tarafsızlık Dahilinde Yeni İmkanlar
Latin Alfabesine Tam Geçişten Sonra Türk Dünyası Ortak Türkçe
Çalışmalarında Daha Aktif Rol Alma
Yeni İpek Yolundan Türkiye Cumhuriyetinin Reel Ve Makul Politiğe Aykırı
Şekilde Yer Almamasının Ardından Türk Dünyasının Yeni İpek
Dünyasındaki Kalesi Konumu
2022’de 50 Milyar Dolara Ulaşan Türkiye – Özbekistan Dış Ticaret
Hacminin Yükseltilmesi
AKSİYONER ÜLKE
ÖZBEKİSTAN CUMHURİYETİ
AKSİYONER ÜLKE:
ÖZBEKİSTAN CUMHURİYETİ
Dün Afrika’da acından ölenlere sessiz kalıp bugün denizlerde boğulan göçmenleri görmezden
gelen Avrupa’nın, siyahi azınlıklara karşı hâlâ büyük insan hakları suçları işleyen ABD’nin,
Ukrayna’da 500’ü aşkın çocuğu katleden Rusya’nın ve Doğu Türkistan’da Uygur Türklerine karşı
asimilasyon ve soykırım harekatına girişen Çin’in dillerine pelesenk ederken hergün biraz daha
anlamını değersizleştirip yozlaştırdığı «İnsan hakları ve hümanizm» kavramı bu şer dörtlüsünün
elinden kurtarılarak Türk dünyasının sağduyusunda yeniden inşa edilerek dünyanın huzur köşesi
olan «Türk Yurtları»nın ve tüm dünyanın faydasına kullanılmalıdır. Unutulmalıdır ki zulümlerden
açlıktan afetlerden kaçanların sığınacağı bir Türk diyarı varken olası bir durumda türkün
sığınacağı hiçbir yer yoktur. Herkese yuva sunup her yerde gurbet kalan Türk toplumlarının hem
vatanlarını koruyacak bir milliyetçiliği hem de insanlığı kurtaracak bir hümanizmi aynı potada
eritmesi elzemdir. Hümanist Milliyetçilik özelinde ÖZAY ilkeleri ve Türk-İslam felsefesi genelinde
özümsemeci seçicilik Türklük sağduyusunu insanlık bilinciyle harmanlayacaktır.
Türk Dünyası hırsız batının sömürdüğü Afrikanın haram ganimetiyle değil doğunun öğüttüğü
gariban emeğiyle değil Mazlumun minnetiyle refaha erecektir.
Tarihinde büyük göçlerle büyük tarihsel dönüm noktaları yaratmış olan Türk Milleti göçmen
politikaları konusunda Asya Anadolu ve Avrupa’da sözde küreselleşmeci özde getto zihniyetli
batının yerine gerçek ve sağduyulu küreselleşmeyi göçmen hareketliliği boyutunda hayata
geçirmektedir.
Bugün Anadolu’yu kendilerine sığınacak liman gören göçmen kitleler yarın Asya’nın ve Türk
Dünya’sının herhangi bir noktasına sığınabilirler. Merhamet – Minnet – Rahmet üçgeninde
sığınmacılara her daim kucak açmış olan Türk Dünyasının ileride göç, çok kültürlülük, hümanist
milliyetçilik konusundaki sınavları daha da çetinleşebilecektir.
Ötekisizlik Zulümsüzlük Aşırısızlık ilkeleriyle donatılmış bir hümanist milliyetçilik Türk-İslam
Felsefesi doğrultusundaki istişari mekanizmalarla genişletildiğinde mazlumları doğu ile batının
ortak şerrinden koruyabilecek yegane merhamet şemsiyesini sunabilecektir.
TÜRK DÜNYASI KAMUOYU HASSASIYETLERI
KURULU
Türk Dünyasının
Hassasiyetleri:
Menfaat ortaklığı değil insani
dava paydaşlığı
Konjonktürel olarak değil
yapısal olarak adalet talebi
İkilikler (Düalizmler) arası
Çatışma değil sentezleme
Türk Devletlerinin sınır dil
içişleri gibi kırmızı çizgileri
4 Radikal güce karşı
(Çin–ABD–Rusya–Avrupa)
4 Kritik K’yı savunma
Kırım Kıbrıs Karabağ Kosova

More Related Content

Similar to ÖZAY İLKELERİ HÜMANİST MİLLİYETÇİLİK VE TÜRK İSLAM FELSEFESİ ÜÇGENİNDE TÜRK DÜNYASININ GÜNCEL SORUNLARINA ÇÖZÜM ÖNERİLERİ .pptx

Anadil ikinci bölüm
Anadil ikinci bölümAnadil ikinci bölüm
Anadil ikinci bölümPesvebi
 
“Yoksulluk” Yazınının Yoksulluğu: Toplumsal Sınıflarla Düşünmek
“Yoksulluk” Yazınının Yoksulluğu: Toplumsal Sınıflarla Düşünmek“Yoksulluk” Yazınının Yoksulluğu: Toplumsal Sınıflarla Düşünmek
“Yoksulluk” Yazınının Yoksulluğu: Toplumsal Sınıflarla DüşünmekPraksisDergi
 
EVRİM FELSEFESİ
EVRİM FELSEFESİEVRİM FELSEFESİ
EVRİM FELSEFESİVural Yigit
 
Atatürk ve gençlik. turkish (türkçe)
Atatürk ve gençlik. turkish (türkçe)Atatürk ve gençlik. turkish (türkçe)
Atatürk ve gençlik. turkish (türkçe)HarunyahyaTurkish
 
Küreselleşme ve milliyetçilik
Küreselleşme ve milliyetçilikKüreselleşme ve milliyetçilik
Küreselleşme ve milliyetçilikYusuf Ertem
 
küreselleşme
küreselleşmeküreselleşme
küreselleşmetoprakcan
 
Erken cumhuriyet dönemi türk milliyetçiliğinin tipolojisi 28
Erken cumhuriyet dönemi türk milliyetçiliğinin tipolojisi 28Erken cumhuriyet dönemi türk milliyetçiliğinin tipolojisi 28
Erken cumhuriyet dönemi türk milliyetçiliğinin tipolojisi 28Fdgalgjadg Fhaldfad
 
Yabancılaşma suınum
Yabancılaşma suınumYabancılaşma suınum
Yabancılaşma suınummrtkrt
 
Psikiatri kongresi 2006
Psikiatri kongresi 2006Psikiatri kongresi 2006
Psikiatri kongresi 2006BozkurtGuvenc
 
MEDYADA DÖNÜŞEN SAĞLIK ANLAYIŞLARI ‘’ERKEK BEDENİ İFTİHARLA SUNAR’’
MEDYADA DÖNÜŞEN SAĞLIK ANLAYIŞLARI ‘’ERKEK BEDENİ İFTİHARLA SUNAR’’ MEDYADA DÖNÜŞEN SAĞLIK ANLAYIŞLARI ‘’ERKEK BEDENİ İFTİHARLA SUNAR’’
MEDYADA DÖNÜŞEN SAĞLIK ANLAYIŞLARI ‘’ERKEK BEDENİ İFTİHARLA SUNAR’’ Galatasaray Üniversitesi
 
8. Sınıf Sosyal Bilimler Ünite 5 Atatürkçülük
8. Sınıf Sosyal Bilimler Ünite 5 Atatürkçülük8. Sınıf Sosyal Bilimler Ünite 5 Atatürkçülük
8. Sınıf Sosyal Bilimler Ünite 5 Atatürkçülükenesulusoy
 

Similar to ÖZAY İLKELERİ HÜMANİST MİLLİYETÇİLİK VE TÜRK İSLAM FELSEFESİ ÜÇGENİNDE TÜRK DÜNYASININ GÜNCEL SORUNLARINA ÇÖZÜM ÖNERİLERİ .pptx (20)

Sosyoloji nedir
Sosyoloji nedirSosyoloji nedir
Sosyoloji nedir
 
Anadil ikinci bölüm
Anadil ikinci bölümAnadil ikinci bölüm
Anadil ikinci bölüm
 
Halkçilik slayt
Halkçilik slaytHalkçilik slayt
Halkçilik slayt
 
POSTMODERN ÖRGÜT KURAMI
POSTMODERN ÖRGÜT KURAMIPOSTMODERN ÖRGÜT KURAMI
POSTMODERN ÖRGÜT KURAMI
 
“Yoksulluk” Yazınının Yoksulluğu: Toplumsal Sınıflarla Düşünmek
“Yoksulluk” Yazınının Yoksulluğu: Toplumsal Sınıflarla Düşünmek“Yoksulluk” Yazınının Yoksulluğu: Toplumsal Sınıflarla Düşünmek
“Yoksulluk” Yazınının Yoksulluğu: Toplumsal Sınıflarla Düşünmek
 
EVRİM FELSEFESİ
EVRİM FELSEFESİEVRİM FELSEFESİ
EVRİM FELSEFESİ
 
Michel Foucault ve Söylem
Michel Foucault ve SöylemMichel Foucault ve Söylem
Michel Foucault ve Söylem
 
Atatürk ve gençlik. turkish (türkçe)
Atatürk ve gençlik. turkish (türkçe)Atatürk ve gençlik. turkish (türkçe)
Atatürk ve gençlik. turkish (türkçe)
 
Küreselleşme ve milliyetçilik
Küreselleşme ve milliyetçilikKüreselleşme ve milliyetçilik
Küreselleşme ve milliyetçilik
 
küreselleşme
küreselleşmeküreselleşme
küreselleşme
 
Erken cumhuriyet dönemi türk milliyetçiliğinin tipolojisi 28
Erken cumhuriyet dönemi türk milliyetçiliğinin tipolojisi 28Erken cumhuriyet dönemi türk milliyetçiliğinin tipolojisi 28
Erken cumhuriyet dönemi türk milliyetçiliğinin tipolojisi 28
 
Yabancılaşma suınum
Yabancılaşma suınumYabancılaşma suınum
Yabancılaşma suınum
 
Psikiatri kongresi 2006
Psikiatri kongresi 2006Psikiatri kongresi 2006
Psikiatri kongresi 2006
 
Ders 2 kültür ve türki̇ye’ de kültür
Ders 2 kültür ve türki̇ye’ de kültürDers 2 kültür ve türki̇ye’ de kültür
Ders 2 kültür ve türki̇ye’ de kültür
 
MEDYADA DÖNÜŞEN SAĞLIK ANLAYIŞLARI ‘’ERKEK BEDENİ İFTİHARLA SUNAR’’
MEDYADA DÖNÜŞEN SAĞLIK ANLAYIŞLARI ‘’ERKEK BEDENİ İFTİHARLA SUNAR’’ MEDYADA DÖNÜŞEN SAĞLIK ANLAYIŞLARI ‘’ERKEK BEDENİ İFTİHARLA SUNAR’’
MEDYADA DÖNÜŞEN SAĞLIK ANLAYIŞLARI ‘’ERKEK BEDENİ İFTİHARLA SUNAR’’
 
Insan Tanrı
Insan TanrıInsan Tanrı
Insan Tanrı
 
8. Sınıf Sosyal Bilimler Ünite 5 Atatürkçülük
8. Sınıf Sosyal Bilimler Ünite 5 Atatürkçülük8. Sınıf Sosyal Bilimler Ünite 5 Atatürkçülük
8. Sınıf Sosyal Bilimler Ünite 5 Atatürkçülük
 
SOC 399, 8. DERS
SOC 399, 8. DERSSOC 399, 8. DERS
SOC 399, 8. DERS
 
Ders 2 kültür ve türki̇ye’ de kültür
Ders 2 kültür ve türki̇ye’ de kültürDers 2 kültür ve türki̇ye’ de kültür
Ders 2 kültür ve türki̇ye’ de kültür
 
Mevlana'da Sembol Şahsi̇yet "İnsan"
Mevlana'da Sembol Şahsi̇yet  "İnsan"Mevlana'da Sembol Şahsi̇yet  "İnsan"
Mevlana'da Sembol Şahsi̇yet "İnsan"
 

ÖZAY İLKELERİ HÜMANİST MİLLİYETÇİLİK VE TÜRK İSLAM FELSEFESİ ÜÇGENİNDE TÜRK DÜNYASININ GÜNCEL SORUNLARINA ÇÖZÜM ÖNERİLERİ .pptx

  • 1. Ö.Z.A.Y İLKELERİ, HÜMANİST MİLLİYETÇİLİK VE TÜRK-İSLAM FELSEFESİ ÜÇGENİNDE TÜRK DÜNYASININ GÜNCEL SORUNLARINA ÇÖZÜM ÖNERİLERİ Eklektik Fenomenoloji (Seçici Özümseme) Yöntemi ile Türk Dünyasının Kamuoyu Hassasiyetlerinin Somutlaştırılarak Yerel, Küresel ve ‘Küyerel’ Siyasette Belirleyici Kılınması Dr. Muhammet Barkım CANLIOĞLU Gazi Üniversitesi Öğrenci İşleri Daire Başkanlığı Kısmi Zamanlı Öğrenci Temsilcisi
  • 2. Ö.Z.A.Y İLKELERİ NELERDİR? Açılımı “Ötekisiz Zulümsüz Aşırılıksız Yaşam” olan ÖZAY ilkeleri, ilhamını Takiyüttin Menğüşoğlu’nun insan felsefesinden alan seçici özümseme yaklaşımının temel ideallerini oluşturmaktadır. Türk dünyası bu tarz hem milli hem de evrensel özellikler barındıran glokal yani hem global hem de lokal nitelikli bir felsefenin yokluğunun sıkıntılarını çekmektedir. Türk-İslam felsefesine eklemlenerek Türk Dünyasının mevcut bilgi birikimine derinlik, bu bilgi birikiminin tanıtılmasında hümanist milliyetçilik ekseninde genişlik ve Türk Dünyasının Güncel sorunlarının çözümünde işlevsellik sağlayacak bu ilkeler sağlayacağı seçici özümseme temelli sağduyu ile yeni bir Türk Aydınlanma Çağına ışık tutabilecektir.
  • 3. Takiyüddin Menğüşoğlu ve İnsan Felsefesi İnsan’ın disharmonik (içinde karşıtlıklar, çelişkiler uyumsuzluklar barındıran bir yapı) olduğu gerçeğinden hareketle insan felsefesini kuran Takiyüddin Menğüşoğlu modern insanın huzurunu kaybettiği teşhisinde bulunarak insanın bütün yönleriyle ele alınması gerektiğini insanın dil inanç yardımlaşma gibi tarihsel başarıları sayesinde ayakta kaldığını her insanın başarısında tüm insanlığın payının olduğunu belirtmiştir. Ona göre İnsanın hiçbir başarısı değer duygusu, görüş tarzı vb. unsurlar olmadan açıklanamaz. Fenomenoloji ve pragmatizm gibi akımlar belli oranda insanı açıklar. İnsanı açıklamak için sürekli fırsatlar arasında seçme ve alternatif maliyetlere katlanma trajedisi yaşayan varlık olarak değerlendirmeler yapmıştır. Doğu toplumlarını kurumların gelişmesine izin vermememe, bilimi dört duvar arasına hapsetme gibi yönlerden eleştiren Menğüşoğlu; batı toplumlarının kendi içinde çoğulculuk sağlayarak kademeli olarak ilerleme sağlamış olduklarını belirtmiştir. Bu doğrultu da geliştirdiğimiz ‘Eklektik Fenomenoloji’ Batının 20.yüzyıldaki en önemli felsefi kazanımlarından olan Husserl fenomenolojisi, Lyotard Postmodernizmi ve Rorty Pragmatizmi ile doğunun günümüzde batının dayatmacılığına karşı sunduğu alternatif geliştirme toplumsal farklılıkları göz önüne alma gibi değerleri harmanlanıp Türk Dünyasının tarih boyunca Ötekisizce yardımlaşma, Zulümsüzce değerlerini savunma, Aşırılıksızlaşmadan kendini ifade etme eksenlerinde evrensel hedefli yerel değerli bölgesel etkili bir felsefe olarak kurulmuştur. Gerçekliğin değişmeyen öz, tartışılan kavramların söz ve uzlaşılan sonuçların iz boyutuyla ele alındığı Eklektik Fenomenoloji’de ÖZ = SÖZ + İZ formülüyle insanlığın uyumsuzlukları giderilmeye ve harmoni sağlanmaya çalışılır.
  • 4. Eklektik Fenomenolojinin İnsanı İrdelemesi Menğüşoğlu’ndan alınan ilhamla insanın birbiriyle çakışan, çelişen ve çatışan tüm özelliklerilini irdelemek için insan beynini fenomenoloji, insan ruhunu postmodernizm ve insan bedeninin işlevlerini pragmatizm ile inceleyerek fenomenoloji, postmodernizm ve pragmatizm üçgeninde kurulan eklektik fenomenoloji yani seçici özümsemecilik insanı hür birey ya da sorumluluk sahibi kitle üyesi ikilemlerinden ayırarak kendi varoluşsal «konumsal açmazlarında» yaşayan ve çeşitli alt bağlamlara bölünebilen konaç (condisible=contextually divisible) kavramıyla somutlaştırmaktadır. İnsanlığın bu konumsal açmazı öze inilerek öz de mevcut eylem ve söylem biçimlerinin analiz edilerek çözümlenebilir: ÖZ= SÖZ + İZ Fenomenolojik Öz Postmodern Söz ve Pragmatist İz Sorgulamaları İç içe ve birbiri ardı sıra yapılarak demokratik dinamik denetimler Fenomenoloji özü simgelerken insan bilincinin odaklanma analiz etme eleştirme farklı boyutlarla değerlendirme parçalara ayırma bütünleşik görme gibi tüm yeteneklerini tam potansiyelli şekilde uygulayarak siyasal alanda da Devrimci proletaryanın materyalizminin olduğu kadar barbarlaşmış emperyalizmin idealizminin saflarına geçmeye de isteksiz kalarak üçüncü bir yol açmak ister Postmodernizm sözü araştırırken geleneğin ve modernitenin kendi içinde birer söz dağarcığından ibaret olduğunu ve bu iki unsur gibi düalistik yapıda olan anlatıların herhangi birinin diğerine üstün diğerinden daha nesnel ya da daha genel geçer olduğunu iddia etme çabasını eleştirir. Farklılığı, eklektizmi, çoğulculuğu, aklın tiranlığına karşıtlığı, objektif olma çabalarına reddi, ön plana çıkarıp hem gelenekselciliğe hem de moderniteye meydan okur. Pragmatizm izi belirlerken, katı ve esnek zihinli iki insan tipinin dogmatik ve dinamik düşünen iki insan yapısının en iyi unsurlarını aynı potada eritirken düşünme ve harekete geçmeyi düşünüp eylemek formatına indirgeyerek «düşünceylem» formatında kişiye haz, kitleye fayda ve eyleme sonuç kazandıranı geçerli olarak görür.
  • 5. İnsan İrdelemesinden Hümanist Milliyetçiliğe Geçiş Hümanist Milliyetçilik bilimsel denetim ve gözetim altında sürekli geliştirilen demokrasiyi kapsarken, erişmek istediği ideal olarak savaşa ve çatışmaya değil yarışa ve rekabete dayalı, yerel ve bölgesel kırmızı çizgilerin korunduğu bir ortamda evrensel barış ve küresel refaha kademeli olarak ulaşıldığı farklılıklarla ortaklıkların dengelendiği bir yaklaşımı tanımlar. İnsanın doğasından gelen disharmonik uyumsuzluk öğelerini önce milliyetçilik sonra hümanizm ekseninde yatıştırmasıyla Atatürk’ün ‘Yurtta Sulh, Cihanda Sulh’ ideali doğrultusunda kendi içinde toplumu çerçevesinde milleti özelinde ve dünya genelinde barışı sağlayabilecek insanlar geliştirmeyi hedefleyen hümanist milliyetçilik batı tipi şekilci ya da doğu tip tek tipçi sığ milliyetçiliklerin aksine Anadolu’nun Orta Asya’nın Avrasya’nın ve Türk Dünyasının hamuruna daha uygundur. Milliyetçilik bir evrenselleşme süreci geçirmiş ve uzun zamandan beri küresel bir boyuta ulaşmıştır. Günümüzün daha güçlü siyasi yapıları her kıtada ulus devletlerdir. Bu devletler kültürel ve siyasi özgürlük ve bağımsızlıklarına önem vermektedirler. Sadece Avrupa ulus devlet ilkesinin siyasi kültür olarak aşılmasına gayret göstermektedir. Millî aidiyetler burada da mevcuttur fakat ekseriyetle saldırgan şekillerini yitirmişlerdir. Bu bağlamda Almanya ve Fransa arasındaki ilişki anlamlı bir örnektir. Milliyetçiliğin evrenselleşip hümanizmin yerelleştiği günümüzde Eklektik Fenomenoloji İnsan Felsefesinden aldığı ilhamı hümanist milliyetçiliğin dengesiyle harmanlayarak eklektik fenomenolojinin ulaşmaya çalıştığı fenomenolojik özü oluşturan postmodern söz ve pragmatist iz bileşkesini somutlaştırmaya çalışmaktadır. (ÖZ=SÖZ+İZ)
  • 6. SEÇİCİ ÖZÜMSEMEDEN HÜMANİST MİLLİYETÇİLİĞE TÜRK DÜNYASININ ÖZ, SÖZ VE İZ DEĞERLERİ TÜRKLÜK DEĞERLERİNİN EVRENSELLEŞTİRİLMESİ Öz Değerleri: Vicdan, Sağduyu, Empati, Mazlumun Hakkını Savunma, Düşeni koruma (ÖTEKİSİZLİK) Söz Değerleri: Tek yönlü ideolojik ya da siyasal hegemonya baskı ve şiddetin önlenmesi (ZULÜMSÜZLÜK) İz Değerleri: Tek yönlü düşünce karşıtı Denge unsurlarına dayalı Orantılı ve esnek yaklaşım (AŞIRILIKSIZLIK) Glokal Düzeyde: Bölgesel Milliyetçilikler Ortadoğu Bütünleşmesi Türk Dünyasının Kendi Rönesansını Yaratması Global: Dünya Beşten Büyüktür Ortadoğu, Avrasya, Afrika gibi bölgelerin özellikle de Türk Dünyasının söz sahibi olması Glokal: Mutluluk Büyümededir Mutluluk hem iktisadi hem de kültürel büyümededir. Ekonomik refah ile kültürel genişleme iç içe geçtikçe aşırılıklar yontulur.
  • 7. TÜRKLÜĞÜN ÖZÜ: ÖTEKİSİZLİK SETA tarafından yayımlanan Insight Turkey dergisi editörü Muhittin Ataman, Kendini sürekli doğulular, gelenekselciler ve muhafazakarlar gibi öteki tanımları üzerinden çatışmacı ve zıtlaşmacı şekilde kimliklendiren batının SSCB’nin yıkılmasından sonra yaşadığı ötekisizlik buhranını müslümanları ötekileştirerek aşmaya çalıştığını ifade etmiştir. Batının bu sakıncalı yaklaşımının aksine Türk Dünyası kendini ötekilerin üzerinden değil kendini bilmek kendi yolunda ilerlemek ve kendi değerlerini geliştirmek üzerinden ele aldığından ve doğruyu hangi kültürde olursa olsun almayı düstur edindiğinden batıyı krize sokan ötekisizliğin Türklüğe güç kattığı değerlendirilebilir.
  • 8. TÜRKLÜĞÜN SÖZÜ: ZULÜMSÜZLÜK Türk Toplumları yaşadıkları coğrafya ya da konuştukları lehçe farketmeksizin Dünyanın her yerinde mazluma sığınak olma misyonu üstlenmeleriyle ön plana çıkmışlardır. Halkı devlete tehlike olarak gören, insanı insanın kurdu telakki eden batılı siyaset filozoflarının aksine zulümsüzlüğü, kardeşliği, insancıllığı ve haksızlığa karşı ortak duruş sergilemeyi savunmuşlardır.
  • 9. TÜRKLÜĞÜN İZİ: AŞIRISIZLIK Milliyetçilik ve Evrenselcilik tek başlarına aşırılaşmaya elverişli olmakla birlikte birbirlerini dengeleyecek unsurlar olarak sentezlendiklerinde ideal bir sinerji sağlamaktadırlar. Türk Dünyası özünü dayanışmasını hoşgörüsünü sağduyusunu kaybetmeksizin yeni evrensel fikirler, düşünce akımları, yaşama ekolleri ve felsefi bakış açılarını iç değerleriyle sentezlemekten çekinmemiştir ve de çekinmeyecektir. Milli duruş misyonu ilim nerede oraya gidiniz vizyonuyla ve insan haklarına aykırı yerli ya da yabancı hangi tavır varsa onu reddetmekle desteklenmiştir.
  • 10. TÜRK-İSLAM FELSEFESİ ÇERÇEVESİNDE TÜRK DÜNYASININ SORUNLARINA ÇÖZÜM ÖNERİLERİ TÜRK-İSLAM FELSEFESİ TÜRK DÜNYASININ SORUNLARIN ÇÖZÜM KAZAKİSTAN: (Abaycılık) İnsanın özü sevgidir. Allah- İnsan-Adalet Sevgisinden oluşur ÖZBEKİSTAN (Ceditçilik) Bağımsızlık için Batıcılık, bir yol değil yaşama felsefesi TÜRKİYE (Özaycılık) Ötekisiz Zulümsüz Aşırılıksız Yaşam İlkeleri Lokal Düzeyde: Bölgesel Milliyetçilikler Ortadoğu Bütünleşmesi Türk Dünyasının Kendi Rönesansını Yaratması Doğu-Batı düalizminden kopuş Global Düzeyde: Dünya Beşten Büyüktür Türk Dünyası Teriminin Uluslararası Makalelerde kullanılması Batı ile teknik düzeyinde ortaklık Glokal: Özünü kaybetmeden dünya ile bütünleşmek, sınır göç aşırılıkçı hareketler sorunlarını felsefi sağduyu ile çözümlemek
  • 11. HÜMANİST MİLLİYETÇİLİK Batı toplumlarının bilim ve teknikte ilerlemişliğin getirdiği kibir ve doğu toplumlarının geri kalmışlığından kaynaklı kinin üçüncü ve en sağduyulu alternatifi Türk dünyasının geleneksel hümanist milliyetçiliğindedir. Tasın kenarından atılan bilyenin tasın diğer ucuna savrulması gibi dünya batı toplumlarının tüketimci konformist kibirli umarsız bilgiyi gündem için geçici gören aşırılıkçılığı ile doğunun üretim için insanı harcayan azınlıkları bastıran tektipçi hegemonik homojenliği arasında taraf tutmaya zorlanmaktadır. Türk Dünyası hem doğu ile batı arasında köprü babında hem de sefih tüketimcilik ile katı üretimcilik arasında optimali bulma anlamında orta yolu ancak ve ancak hümanist milliyetçilik ile sağlayabilecektir.
  • 12. HÜMANİST MİLLİYETÇİLİK Batının Cetvel ile Çizdiği Yapay Sınırlara Düzen Türk Tarihinin Tartışma ve Spekülasyon Alanı Olmaktan Çıkarılıp Tarihin Belgeyle İspatı Kanlı Ocak ve Karakalpak olayları gibi Provokasyon Olayına Önlem Kırım Kıbrıs Karabağ (3K) İçin Tedbirli Temkinli ve Takipte olma (Çin-ABD-Rusya) üçlüsünün (Üret-Tüket- Yoket) yerine (Yaşa-Yaşat-Yeşert) Olası su savaşlarının Önlenmesi İçin uzlaşı Turan İdealinin Kamuoyu Zemini Lobiciliğin Etkin Biçimde Kullanımı
  • 13. ÖZAY-TURAN-GLOBALİZM ÜÇGENİNDE ‘TDKHK’ Türk Dünyasının kanayan yarası küresel ölçekte çok sınırlı şekilde yapabildiği lobicilik faaliyetidir. Lobiciliğin sağlanması tanınmış Türkleri etki alanlarının arttırılması ve bilincin sağlanması için ‘Türk Dünyası Kamuoyu Hassasiyetleri Kurulu’ Her 5 sene için 3 ülkenin (İlk yıl olarak Türkiye Özbekistan Kazakistan) komşu ülkeler ile sıkı ilişki ağına sahip bilim sanat ve ticaret alanından seçeceği etkin üçer kişi ile bu dokuz adayın belirleyeceği Türk dünyasının hassasiyetlerine sahip Türk dünyası dışından bir aday ile 9+1 olmak üzere 10 üyeden oluşacak bir komisyon dünyanın farklı ülkelerine dağılıp Türk dünyası adına lobicilik yapabilecektir.
  • 14. HÜMANİST MİLLİYETÇİLİK: ‘TÜRK AYDINLANMASI’ Türk’ü Türk Yapan Töresini Ülküsünü Riyasızca Korumasıdır. Törenin temel değerleri doğa severlik insan hakları, erdemlilik, adalet, aile, etik, özgürlük, inanç, yönetim, kültür, eğitim, anlaşma ve söz vermektir. Doğu ve batının tüm bu değerlere yönelik riyakar tutumları dünyayı bu ikilinin yerine üçüncü ve gerçekçi bir alternatif arayışına yönlendirmektedir. Bu periyotta doğu ve batının ortak değer krizi Türk dünyası için tarihi bir fırsat oluşturmaktadır. Türkler doğunun ve batının doğrularını kendi değerleriyle sentezleyerek hem doğu ve batı arasında eklektik bir köprü hem de dünya tarihinde değerleri eleyip dönüştüren dinamik bir süzgeç vazifesi görmüştür.
  • 15. DOĞU,BATI VE TÜRK DÜNYASININ DEĞER ŞEMALARI DOĞULULUK DEĞERLERİ BATILILIK DEĞERLERİ TÜRKLÜK DEĞERLERİ KOLEKTİF RUH AKSETİK ÇİLECİ FEDACI MANTALİTE ÜRETİME AĞIRLIK VERME GELENEKLEREB AĞLILIK DOGMATİK KATILIK BİREYCİ ATOMİZASYON KAPİTALİST KONFORMİST TÜKETİMCİLİK TÜKETİM TOPLUMU YARATMA MODERNİTE VE ÇAĞIN RUHU ODAKLI DİNAMİK BELİRSİZLİK İDEAL İNSAN ÖBEKLERİ ORGANİK TARZDA SOSYALSAĞDUYU DEMOKRASİSİ ÜRETİM TÜKETİM DENGESİ OLUŞTURMA ESNEK SINIRLAR DAHİLİNDE İLKELİ VE İNSANİ DÜŞÜNME EKOLÜ
  • 16. DOĞU BATI TÜRK TOPLUMLARI ÜÇGENLİ SİNERJİ YARATICI BİR BEYİN FIRTINASI İLE SİNERJİK VE OPTİMAL FİKİRE ULAŞILMASI DİNAMİK DÜŞÜNCE KALICI UZLAŞI TOPLUMB ARIŞI BATI MEDENİYETİ DOĞU TOPLUMLARI TÜRK DÜNYASI
  • 17. TÜRK DÜNYASINA ÇÖZÜM ÖNERİLERİ *Lobiciliğin geliştirilmesi *Türk Küreselleşmesinin Modellenmesi *Diplomasiden öte ortak felsefe oluşturulması *Türk Dünyası ifadesinin somutlaştırılıp yaygınlaşması *Türk Dünyasını Birbirine bağlayacak sosyal ağlar *Ortak kelimeler sözlüğü ile lehçe engellerinin aşılması *Katı laiklik –radikallik ikilemini hümanizm ile aşma *Evrenselleşirken millileşip millileşirken evrenselleşme *Geçici gündemleri aşmak için Ölümsüz Türkler projesi *Türk töresindeki çoklu liderlik tarzının anlaşılması • Vizyoner Misyoner ve Aksiyoner Ülke olarak 10’ar yıllık periyotlarla üçer Türk devletinden üç ve bir dış ülke temsilcisinin katılımıyla 10’ar kişilik «Türk Dünyası Kamuoyu Hassasiyetleri Kurulunun» kuruluşu • Vizyoner Ülke Türkiye: Türk Dünyasının Bütünleşmesi • Misyoner Ülke: Kazakistan: Fırsat ve Tehlike Analizleri • Aksiyoner Ülke: Özbekistan: Türk Demokrasi Hareketi
  • 18. Gerçek Küreselleşmeci Ülke Türk Dünyasının Avrupaya Penceresi Türk Dünyasının Üç Büyük Sorunu Göç Terör Ve Sınır İhlalleri Konusunda En Tecrübeli Ülkelerden «Dünya Beşten Büyüktür» Vizyonu Uluslararası Hukukta Reform Talebi VİZYONER ÜLKE: TÜRKİYE CUMHURİYETİ
  • 19. VİZYONER ÜLKE: TÜRKİYE CUMHURİYETİ MİSYONER ÜLKE KAZAKİSTAN CUMHURİYETİ Büyük Kazak Göçünden Kazanılan Tecrübeyle Göçler Çağında Dünyaya Önemli Dersler Verme 2020-2030 Yılları Arasındaki Dış Politika Konseptiyle Fırsat Ve Tehdit Analizleri Bağlamında Türk Pragmatizmini Oluşturma Ulu Şair Abay’ın Doğumunun 175. Ve 200. Yılları Arasında «Kazak Türkünün Çeyrek Yüzyılı» Projesiyle Gençlerin Kötü Alışkanlıklardan Türklerin Bölgesel Kopuşlardan Uzak Tutulması Ocak Trajedisi’ Adı Verilen Dış Kaynaklı İsyan Hareketlerinin Bastırılmasının Ardından Kazakistanın Kendi İç Birliğini Türk Dünyasının Koordinasyonu İle Birlikte Sağlaması‘
  • 20. VİZYONER ÜLKE: TÜRKİYE CUMHURİYETİ Daimi Tarafsızlığıyla Küresel Barışın Kalesi, Demokratik Reformlarıyla Türk Dünyasının Yükselen Değeri Özbekistan Aktif Tarafsızlık Dahilinde Yeni İmkanlar Latin Alfabesine Tam Geçişten Sonra Türk Dünyası Ortak Türkçe Çalışmalarında Daha Aktif Rol Alma Yeni İpek Yolundan Türkiye Cumhuriyetinin Reel Ve Makul Politiğe Aykırı Şekilde Yer Almamasının Ardından Türk Dünyasının Yeni İpek Dünyasındaki Kalesi Konumu 2022’de 50 Milyar Dolara Ulaşan Türkiye – Özbekistan Dış Ticaret Hacminin Yükseltilmesi AKSİYONER ÜLKE ÖZBEKİSTAN CUMHURİYETİ AKSİYONER ÜLKE: ÖZBEKİSTAN CUMHURİYETİ
  • 21. Dün Afrika’da acından ölenlere sessiz kalıp bugün denizlerde boğulan göçmenleri görmezden gelen Avrupa’nın, siyahi azınlıklara karşı hâlâ büyük insan hakları suçları işleyen ABD’nin, Ukrayna’da 500’ü aşkın çocuğu katleden Rusya’nın ve Doğu Türkistan’da Uygur Türklerine karşı asimilasyon ve soykırım harekatına girişen Çin’in dillerine pelesenk ederken hergün biraz daha anlamını değersizleştirip yozlaştırdığı «İnsan hakları ve hümanizm» kavramı bu şer dörtlüsünün elinden kurtarılarak Türk dünyasının sağduyusunda yeniden inşa edilerek dünyanın huzur köşesi olan «Türk Yurtları»nın ve tüm dünyanın faydasına kullanılmalıdır. Unutulmalıdır ki zulümlerden açlıktan afetlerden kaçanların sığınacağı bir Türk diyarı varken olası bir durumda türkün sığınacağı hiçbir yer yoktur. Herkese yuva sunup her yerde gurbet kalan Türk toplumlarının hem vatanlarını koruyacak bir milliyetçiliği hem de insanlığı kurtaracak bir hümanizmi aynı potada eritmesi elzemdir. Hümanist Milliyetçilik özelinde ÖZAY ilkeleri ve Türk-İslam felsefesi genelinde özümsemeci seçicilik Türklük sağduyusunu insanlık bilinciyle harmanlayacaktır.
  • 22. Türk Dünyası hırsız batının sömürdüğü Afrikanın haram ganimetiyle değil doğunun öğüttüğü gariban emeğiyle değil Mazlumun minnetiyle refaha erecektir. Tarihinde büyük göçlerle büyük tarihsel dönüm noktaları yaratmış olan Türk Milleti göçmen politikaları konusunda Asya Anadolu ve Avrupa’da sözde küreselleşmeci özde getto zihniyetli batının yerine gerçek ve sağduyulu küreselleşmeyi göçmen hareketliliği boyutunda hayata geçirmektedir. Bugün Anadolu’yu kendilerine sığınacak liman gören göçmen kitleler yarın Asya’nın ve Türk Dünya’sının herhangi bir noktasına sığınabilirler. Merhamet – Minnet – Rahmet üçgeninde sığınmacılara her daim kucak açmış olan Türk Dünyasının ileride göç, çok kültürlülük, hümanist milliyetçilik konusundaki sınavları daha da çetinleşebilecektir. Ötekisizlik Zulümsüzlük Aşırısızlık ilkeleriyle donatılmış bir hümanist milliyetçilik Türk-İslam Felsefesi doğrultusundaki istişari mekanizmalarla genişletildiğinde mazlumları doğu ile batının ortak şerrinden koruyabilecek yegane merhamet şemsiyesini sunabilecektir.
  • 23. TÜRK DÜNYASI KAMUOYU HASSASIYETLERI KURULU Türk Dünyasının Hassasiyetleri: Menfaat ortaklığı değil insani dava paydaşlığı Konjonktürel olarak değil yapısal olarak adalet talebi İkilikler (Düalizmler) arası Çatışma değil sentezleme Türk Devletlerinin sınır dil içişleri gibi kırmızı çizgileri 4 Radikal güce karşı (Çin–ABD–Rusya–Avrupa) 4 Kritik K’yı savunma Kırım Kıbrıs Karabağ Kosova