SlideShare a Scribd company logo
Kırık Cam Teorisi
Yıllar öncesi… Öğrenciyim…  Hava sıcak ve yorgunum…
Az sonra bineceğim otobüste de oturamayacağım kesin. Bari beklerken dinlenebilirdim…
Duraktaki banka oturmaya niyetlendim…
Ama garip ki, benden önce oturanlar oturak yerine ayaklarını koymuşlar, bankın arkalığını da oturmak için kullanmışlardı…
Gençler öyle otururdu o zamanlar… (Herkes gibi otururlarsa, yaşlı sanılmaktan mı korkarlardı?)
"Böyle gelmiş, böyle gider"di. Ben de onlar gibi oturmak zorunda kaldım. Ayakkabılarımı oturak yerine koydum, koltuğun arkalığının daracık ucuna yerleştim…
Çok geçmedi ki banka benim gibi oturamayacak yaşlı teyze, benden önce banka benim gibi oturan gençlerin hepsinin hesabını bana sordu.
İyice bir fırça yedim… Ben o azarı hak etmemiştim ama o haklıydı… Sustum…
Meğer ben o koltuğa oturmadan yıllar önce, ABD'de bir araştırmacı, o teyzeye karşı yaşadığım acı mahcubiyetin hesabını yapmışmış. Şimdi haberim oldu.  "Kırık Cam Teorisi"  hesabıymış bu…
Anlatıldığı kadarıyla; "Kırık Cam Teorisi" ABD'li suç psikoloğu Philip Zimbardo'nun 1969'da yaptığı bir deneyden ilham alınarak geliştirilmiş.
Zimbardo, suç oranının yüksek olduğu, yoksul Bronx ve daha yüksek yaşam standardına sahip Palo Alto bölgelerine birer 1959 model otomobil bıraktı.
Araçların plakası yoktu, kaputları aralıktı.
Ve olup bitenleri izledi…
Bronx'taki otomobil üç gün içinde baştan aşağıya yağmalandı…
Diğerine ise bir hafta boyunca kimse dokunmadı…
Ardından Zimbardo ve iki öğrencisi 'sağ kalan' otomobilin yanına gidip çekiçle kelebek camını kırdı…
Daha ilk darbe indirilmişti ki çevredeki insanlar (zengin beyazlar) da olaya dahil oldu.
Birkaç dakika sonra o otomobil de kullanılmaz hale gelmişti.
"Demek ki" diyordu Zimbardo, "ilk camın kırılmasına ya da çevreyi kirleten ilk duvar yazısına izin vermemek gerek. Aksi halde kötü gidişatı engelleyemeyiz."
Şimdi niye o banka öyle oturduğumu anladım…
Ve benim olmayan suça nasıl da kolayca katılabildiğime, hatta onu çoğalttığıma şaşırmadım.
Ayrıca benden önceki suçların hepsinin hesabının bana sorulmuş olması da gerekiyormuş…
"Kırık Cam Teorisi"nin takipçileri bakın ne diyor: "Metruk bir bina düşünün.
Binanın camlarından biri bile kırık olsa, o camı hemen tamir ettirmezseniz, çok kısa sürede, oradan geçen herkes bir taş atıp, binanın tüm camlarını kırar.
Ben ilk cam kırıldığında hemen tamir ettirdim.
Bir elektrik direğinin dibine ya da bir binanın köşesine, biri bir torba çöp bıraksın. O çöpü hemen oradan kaldırmazsanız, her geçen, çöpünü oraya bırakır ve çok kısa bir sürede dağlar gibi çöp birikir.
Ben ilk konan çöp torbasını kaldırttım."
Bunları niye mi anlattım? Kalbimizde ucundan kıyısından kırılmış camlar taşıyoruz sürekli...
Ruhumuzun başköşelerine ilk başta önemsiz gözüken, laf etmeye değmez çöpler bırakıyoruz her gün.
Küçük küçük günahlar, minik minik hatalar camı kırık araba gibi diğerlerini de camları kırmaya, kapıları çerçeveleri indirmeye teşvik ediyor.
Pişmanlığımızı fırsat bilip ortadan kaldıracak kadar ciddiye almadığımız "çöpler"imiz, sürçmelerimiz, kötülüklerimiz, ayıplarımız, kokuşmuş çöp dağlarına, kötülük yığınlarına kapı aralıyor…
"Böyle gelmişse, böyle gider" diye kendi kendimizi ağır veballer altında ezdirdikçe ezdiriyoruz.
Kırık camın oradaki varlığı, diğer camların da kırılabileceğine dair bir haklılık üretir içimizde…
Çöpün bizden önce oraya atılmış olması, oraya çöp atmanın bir alışkanlık olduğunu söyler bize. Çok geçmeden biz de o alışkanlığa alışır, alışık olunanı yapmakta haklı görürüz kendimizi…
Cam ilk kırıldığında hafife alırsak, ağırlaşır cam kırıkları…
Çöp ilk atıldığında umursamazsak, umursamazlığımız bir çöp dağını besler…
Tam da "hafife almakla" açılan, "umursamazlıkla" genişleyen bir "yol(suzluk)"u tarif eden sûre'nin berceste ayetinin konusudur "cam kırıkları teorisi": "Yapmaya alıştıkları kötü işler, gitgide kalplerini paslandırdı." (Mutaffifîn, 83/14).
Bir de aynı ayeti yorumlayan Efendimiz'in [asm], küçümseyerek / hafife alarak ilerlediğimiz yol(suzluk)u tarif edişine kulak verelim:
"İnsan bir günah işler ve onu tövbe ile silmezse, kalbinde bir leke olarak kalır. Eğer tövbe ederse, kalbi yine parlar.
İkinci bir günah işlediğinde ise o leke büyür. Ve kalb günah işleye işleye öyle bir kararır ki, bütün kalbi ele geçirir."
Bu yüzden galiba... "Günah insanı kâfir yapmaz ama istiğfarsızlık küfre götürebilir."
Her günahta küfre giden bir yol var"sa, ilk "cam kırığını" onarmamaktandır bu.
Masum görünen her hata, her günaha yaklaşış, bir büyük günaha doğru sürüklüyorsa bizi, ilk atılan çöpü kaldırmamaktandır bu…
İlk cam kırığını görür görmez, "Estağfirullah!"
İlk çöp torbasının kokusunu alır almaz, “Tövbe Ya Rabbi!"
Hazır mıyız?
Metin: Senai Demirci Sunum: Ahmet Yordam Teknik Destek: Nurcan Çakır www.yolyordam.com

More Related Content

What's hot

проект з хімії на тему морозиво
проект з хімії на тему морозивопроект з хімії на тему морозиво
проект з хімії на тему морозиво
Inna Pavlova
 
Risikomanagement GPM Karlsruhe 20100128 Handout
Risikomanagement GPM Karlsruhe 20100128 HandoutRisikomanagement GPM Karlsruhe 20100128 Handout
Risikomanagement GPM Karlsruhe 20100128 Handout
Heiko Bartlog
 
(5,5) konzervatizam i komunitarizam
(5,5) konzervatizam i komunitarizam(5,5) konzervatizam i komunitarizam
(5,5) konzervatizam i komunitarizamAngela Krstevska
 
서비스디자인 서비스산업을 다시 디자인하다 (2016.7. PDF)
서비스디자인 서비스산업을 다시 디자인하다 (2016.7. PDF)서비스디자인 서비스산업을 다시 디자인하다 (2016.7. PDF)
서비스디자인 서비스산업을 다시 디자인하다 (2016.7. PDF)
USABLE 윤
 
Технологія "перевернуте навчання"
Технологія "перевернуте навчання"Технологія "перевернуте навчання"
Технологія "перевернуте навчання"
Светлана Андрущенко
 
Buku Penyuluhan Kalimat
Buku Penyuluhan KalimatBuku Penyuluhan Kalimat
Buku Penyuluhan Kalimat
IQbal KHan
 

What's hot (7)

проект з хімії на тему морозиво
проект з хімії на тему морозивопроект з хімії на тему морозиво
проект з хімії на тему морозиво
 
Risikomanagement GPM Karlsruhe 20100128 Handout
Risikomanagement GPM Karlsruhe 20100128 HandoutRisikomanagement GPM Karlsruhe 20100128 Handout
Risikomanagement GPM Karlsruhe 20100128 Handout
 
(5,5) konzervatizam i komunitarizam
(5,5) konzervatizam i komunitarizam(5,5) konzervatizam i komunitarizam
(5,5) konzervatizam i komunitarizam
 
M uas
M uasM uas
M uas
 
서비스디자인 서비스산업을 다시 디자인하다 (2016.7. PDF)
서비스디자인 서비스산업을 다시 디자인하다 (2016.7. PDF)서비스디자인 서비스산업을 다시 디자인하다 (2016.7. PDF)
서비스디자인 서비스산업을 다시 디자인하다 (2016.7. PDF)
 
Технологія "перевернуте навчання"
Технологія "перевернуте навчання"Технологія "перевернуте навчання"
Технологія "перевернуте навчання"
 
Buku Penyuluhan Kalimat
Buku Penyuluhan KalimatBuku Penyuluhan Kalimat
Buku Penyuluhan Kalimat
 

More from yolyordam yolyordam

SINIF YÖNETİMİ
SINIF YÖNETİMİSINIF YÖNETİMİ
SINIF YÖNETİMİ
yolyordam yolyordam
 
Toprak
ToprakToprak
Doktor
DoktorDoktor
Itfaiyeci
ItfaiyeciItfaiyeci
Resimogrt
ResimogrtResimogrt
Ben insanım!-2
Ben insanım!-2Ben insanım!-2
Ben insanım!-2
yolyordam yolyordam
 
Ben insanim 1
Ben insanim 1Ben insanim 1
Ben insanim 1
yolyordam yolyordam
 
Doğrular yanlışları Götürür
Doğrular yanlışları GötürürDoğrular yanlışları Götürür
Doğrular yanlışları Götürür
yolyordam yolyordam
 
Beni Yavaslatan Manzara
Beni Yavaslatan ManzaraBeni Yavaslatan Manzara
Beni Yavaslatan Manzara
yolyordam yolyordam
 
Cennetlik Hayvanlar
Cennetlik HayvanlarCennetlik Hayvanlar
Cennetlik Hayvanlar
yolyordam yolyordam
 
Günün Sözü!
Günün Sözü!Günün Sözü!
Günün Sözü!
yolyordam yolyordam
 
Şimdi Hasbihal Zamanı
Şimdi Hasbihal ZamanıŞimdi Hasbihal Zamanı
Şimdi Hasbihal Zamanı
yolyordam yolyordam
 
Sabır ve Şükür
Sabır ve ŞükürSabır ve Şükür
Sabır ve Şükür
yolyordam yolyordam
 
Sevgili Paylaşılmaz
Sevgili PaylaşılmazSevgili Paylaşılmaz
Sevgili Paylaşılmaz
yolyordam yolyordam
 
Hepsi Boş Geçti!
Hepsi Boş Geçti!Hepsi Boş Geçti!
Hepsi Boş Geçti!
yolyordam yolyordam
 
'Allah Varsa Beni Cezalandırsın!'
'Allah Varsa Beni Cezalandırsın!''Allah Varsa Beni Cezalandırsın!'
'Allah Varsa Beni Cezalandırsın!'
yolyordam yolyordam
 
Sevmediğiniz Şey
Sevmediğiniz ŞeySevmediğiniz Şey
Sevmediğiniz Şey
yolyordam yolyordam
 
Kolomb'un Yumurtası
Kolomb'un YumurtasıKolomb'un Yumurtası
Kolomb'un Yumurtası
yolyordam yolyordam
 
Seneler Geçerken
Seneler GeçerkenSeneler Geçerken
Seneler Geçerken
yolyordam yolyordam
 

More from yolyordam yolyordam (20)

SINIF YÖNETİMİ
SINIF YÖNETİMİSINIF YÖNETİMİ
SINIF YÖNETİMİ
 
Toprak
ToprakToprak
Toprak
 
Cennete cicek Gonder
Cennete cicek GonderCennete cicek Gonder
Cennete cicek Gonder
 
Doktor
DoktorDoktor
Doktor
 
Itfaiyeci
ItfaiyeciItfaiyeci
Itfaiyeci
 
Resimogrt
ResimogrtResimogrt
Resimogrt
 
Ben insanım!-2
Ben insanım!-2Ben insanım!-2
Ben insanım!-2
 
Ben insanim 1
Ben insanim 1Ben insanim 1
Ben insanim 1
 
Doğrular yanlışları Götürür
Doğrular yanlışları GötürürDoğrular yanlışları Götürür
Doğrular yanlışları Götürür
 
Beni Yavaslatan Manzara
Beni Yavaslatan ManzaraBeni Yavaslatan Manzara
Beni Yavaslatan Manzara
 
Cennetlik Hayvanlar
Cennetlik HayvanlarCennetlik Hayvanlar
Cennetlik Hayvanlar
 
Günün Sözü!
Günün Sözü!Günün Sözü!
Günün Sözü!
 
Şimdi Hasbihal Zamanı
Şimdi Hasbihal ZamanıŞimdi Hasbihal Zamanı
Şimdi Hasbihal Zamanı
 
Sabır ve Şükür
Sabır ve ŞükürSabır ve Şükür
Sabır ve Şükür
 
Sevgili Paylaşılmaz
Sevgili PaylaşılmazSevgili Paylaşılmaz
Sevgili Paylaşılmaz
 
Hepsi Boş Geçti!
Hepsi Boş Geçti!Hepsi Boş Geçti!
Hepsi Boş Geçti!
 
'Allah Varsa Beni Cezalandırsın!'
'Allah Varsa Beni Cezalandırsın!''Allah Varsa Beni Cezalandırsın!'
'Allah Varsa Beni Cezalandırsın!'
 
Sevmediğiniz Şey
Sevmediğiniz ŞeySevmediğiniz Şey
Sevmediğiniz Şey
 
Kolomb'un Yumurtası
Kolomb'un YumurtasıKolomb'un Yumurtası
Kolomb'un Yumurtası
 
Seneler Geçerken
Seneler GeçerkenSeneler Geçerken
Seneler Geçerken
 

Kırık Cam Teorisi

  • 2. Yıllar öncesi… Öğrenciyim… Hava sıcak ve yorgunum…
  • 3. Az sonra bineceğim otobüste de oturamayacağım kesin. Bari beklerken dinlenebilirdim…
  • 4. Duraktaki banka oturmaya niyetlendim…
  • 5. Ama garip ki, benden önce oturanlar oturak yerine ayaklarını koymuşlar, bankın arkalığını da oturmak için kullanmışlardı…
  • 6. Gençler öyle otururdu o zamanlar… (Herkes gibi otururlarsa, yaşlı sanılmaktan mı korkarlardı?)
  • 7. "Böyle gelmiş, böyle gider"di. Ben de onlar gibi oturmak zorunda kaldım. Ayakkabılarımı oturak yerine koydum, koltuğun arkalığının daracık ucuna yerleştim…
  • 8. Çok geçmedi ki banka benim gibi oturamayacak yaşlı teyze, benden önce banka benim gibi oturan gençlerin hepsinin hesabını bana sordu.
  • 9. İyice bir fırça yedim… Ben o azarı hak etmemiştim ama o haklıydı… Sustum…
  • 10. Meğer ben o koltuğa oturmadan yıllar önce, ABD'de bir araştırmacı, o teyzeye karşı yaşadığım acı mahcubiyetin hesabını yapmışmış. Şimdi haberim oldu. "Kırık Cam Teorisi" hesabıymış bu…
  • 11. Anlatıldığı kadarıyla; "Kırık Cam Teorisi" ABD'li suç psikoloğu Philip Zimbardo'nun 1969'da yaptığı bir deneyden ilham alınarak geliştirilmiş.
  • 12. Zimbardo, suç oranının yüksek olduğu, yoksul Bronx ve daha yüksek yaşam standardına sahip Palo Alto bölgelerine birer 1959 model otomobil bıraktı.
  • 13. Araçların plakası yoktu, kaputları aralıktı.
  • 14. Ve olup bitenleri izledi…
  • 15. Bronx'taki otomobil üç gün içinde baştan aşağıya yağmalandı…
  • 16. Diğerine ise bir hafta boyunca kimse dokunmadı…
  • 17. Ardından Zimbardo ve iki öğrencisi 'sağ kalan' otomobilin yanına gidip çekiçle kelebek camını kırdı…
  • 18. Daha ilk darbe indirilmişti ki çevredeki insanlar (zengin beyazlar) da olaya dahil oldu.
  • 19. Birkaç dakika sonra o otomobil de kullanılmaz hale gelmişti.
  • 20. "Demek ki" diyordu Zimbardo, "ilk camın kırılmasına ya da çevreyi kirleten ilk duvar yazısına izin vermemek gerek. Aksi halde kötü gidişatı engelleyemeyiz."
  • 21. Şimdi niye o banka öyle oturduğumu anladım…
  • 22. Ve benim olmayan suça nasıl da kolayca katılabildiğime, hatta onu çoğalttığıma şaşırmadım.
  • 23. Ayrıca benden önceki suçların hepsinin hesabının bana sorulmuş olması da gerekiyormuş…
  • 24. "Kırık Cam Teorisi"nin takipçileri bakın ne diyor: "Metruk bir bina düşünün.
  • 25. Binanın camlarından biri bile kırık olsa, o camı hemen tamir ettirmezseniz, çok kısa sürede, oradan geçen herkes bir taş atıp, binanın tüm camlarını kırar.
  • 26. Ben ilk cam kırıldığında hemen tamir ettirdim.
  • 27. Bir elektrik direğinin dibine ya da bir binanın köşesine, biri bir torba çöp bıraksın. O çöpü hemen oradan kaldırmazsanız, her geçen, çöpünü oraya bırakır ve çok kısa bir sürede dağlar gibi çöp birikir.
  • 28. Ben ilk konan çöp torbasını kaldırttım."
  • 29. Bunları niye mi anlattım? Kalbimizde ucundan kıyısından kırılmış camlar taşıyoruz sürekli...
  • 30. Ruhumuzun başköşelerine ilk başta önemsiz gözüken, laf etmeye değmez çöpler bırakıyoruz her gün.
  • 31. Küçük küçük günahlar, minik minik hatalar camı kırık araba gibi diğerlerini de camları kırmaya, kapıları çerçeveleri indirmeye teşvik ediyor.
  • 32. Pişmanlığımızı fırsat bilip ortadan kaldıracak kadar ciddiye almadığımız "çöpler"imiz, sürçmelerimiz, kötülüklerimiz, ayıplarımız, kokuşmuş çöp dağlarına, kötülük yığınlarına kapı aralıyor…
  • 33. "Böyle gelmişse, böyle gider" diye kendi kendimizi ağır veballer altında ezdirdikçe ezdiriyoruz.
  • 34. Kırık camın oradaki varlığı, diğer camların da kırılabileceğine dair bir haklılık üretir içimizde…
  • 35. Çöpün bizden önce oraya atılmış olması, oraya çöp atmanın bir alışkanlık olduğunu söyler bize. Çok geçmeden biz de o alışkanlığa alışır, alışık olunanı yapmakta haklı görürüz kendimizi…
  • 36. Cam ilk kırıldığında hafife alırsak, ağırlaşır cam kırıkları…
  • 37. Çöp ilk atıldığında umursamazsak, umursamazlığımız bir çöp dağını besler…
  • 38. Tam da "hafife almakla" açılan, "umursamazlıkla" genişleyen bir "yol(suzluk)"u tarif eden sûre'nin berceste ayetinin konusudur "cam kırıkları teorisi": "Yapmaya alıştıkları kötü işler, gitgide kalplerini paslandırdı." (Mutaffifîn, 83/14).
  • 39. Bir de aynı ayeti yorumlayan Efendimiz'in [asm], küçümseyerek / hafife alarak ilerlediğimiz yol(suzluk)u tarif edişine kulak verelim:
  • 40. "İnsan bir günah işler ve onu tövbe ile silmezse, kalbinde bir leke olarak kalır. Eğer tövbe ederse, kalbi yine parlar.
  • 41. İkinci bir günah işlediğinde ise o leke büyür. Ve kalb günah işleye işleye öyle bir kararır ki, bütün kalbi ele geçirir."
  • 42. Bu yüzden galiba... "Günah insanı kâfir yapmaz ama istiğfarsızlık küfre götürebilir."
  • 43. Her günahta küfre giden bir yol var"sa, ilk "cam kırığını" onarmamaktandır bu.
  • 44. Masum görünen her hata, her günaha yaklaşış, bir büyük günaha doğru sürüklüyorsa bizi, ilk atılan çöpü kaldırmamaktandır bu…
  • 45. İlk cam kırığını görür görmez, "Estağfirullah!"
  • 46. İlk çöp torbasının kokusunu alır almaz, “Tövbe Ya Rabbi!"
  • 48. Metin: Senai Demirci Sunum: Ahmet Yordam Teknik Destek: Nurcan Çakır www.yolyordam.com