2. Metroya bindiğinizde, metronun yerin üstüne çıktığı zamanlarda ensesini pencerenin pervazına dayamış, gözlerini göklere dikmiş, çevresinde olup bitenden habersiz vecd içinde gökleri seyreden birini görürseniz bilin ki o benim…
3. Parklarda, bahçelerde, dağlarda, ovalarda gezinti yaparken hayranlık dolu bakışlarla çevresini seyreden, çiçekleri okşayıp gülleri koklayan ve bu arada dudakları kıpır kıpır birine rastlarsanız anlayın ki o benim.
4. Tenha yerlerde kulağınıza bir Kur’an sesi gelirse, başını yukarılara kaldırmış Kur’an okuyan birini görürseniz hiç şüpheniz olmasın ki o benim…
5. Bir gün Cuma Vaazı için gittiğim ODTÜ’de orman içi gezintiden dönerken gökleri seyretmem dikkatini çeken cemaatten biri, “Hoca yukarılarda ne var ki bakıp duruyorsun?” deyince ben, “Asıl aşağılarda ne var?” diye cevaplamıştım ona…
6. Saadet çağında Hilal isimli bir genç varmış. Onu görenler çoğu zaman, başını yukarılara kaldırmış semayı seyrederken görürlermiş.
7. Bu durumu Resulullaha ilettiklerinde “Ona dokunmayın. Onun kalbi Arşa bağlıdır” demişti…
8. Ben de bu zamanın Hilal’i olmaya çalışıyorum ey dost!