3. Bizdeki alışılmışlık perdesini araladığımızda bilimin doğal sebepler olarak açıkladığı, ama gerçekte Allah’ın eşsiz yaratma sanatına delil oluşturan muhteşem detayları görebiliriz.
4. Sanki her şey, “Bana bak, malikini, sahibini tanı!" dercesine, dikkatleri çekmeye çalışıyor ve birbirleriyle yarışıyorlar.
5. Akıl sahibi, zeminin halifesi olan biz insanlara da düşen şey, bu varlıkları incelemek, onları bu gayrete kimin sevk ettiğini araştırmak, arkasındaki hikmetleri görmeye çalışmaktır.
6. Elimize aldığımız bir portakala bakıyoruz: Rengi, kokusu, vitamini, dilim dilim ayrılmış olması, tadı, suyu, kabuğu… ve daha neler neler…
14. Yaratılmış her şeye iman gözüyle bakıldığı zaman ise, insan, sebeplerin sadece zahiri olduğunu anlayabilir ve perde gerisinde ne kadar mükemmel fabrikaların çalıştırıldığını fark eder.
15. Her meyvenin kendine has bir tadı ve kokusu vardır. Ayrıca renkleri de oldukça canlıdır.
16. Bunun yanı sıra her meyve mükemmel bir "ambalaj"la kaplanmıştır.
17. Mandalina, portakal ya da muz, hepsi son derece güzel ve soyulması kolay ambalajlara sahiptirler.
18. Bu ambalaj, aynı zamanda meyveleri dış etkilere karşı korur, bozulmalarını önler, tat ve kokularını muhafaza eder.
19. Meyvelerin bu ambalajlarının olmadığını düşünelim; ağaçtan toplanıp tüketilene kadar oldukça zor bir süreç yaşanırdı.
22. Allah her meyveye değişik kokular, renkler, insanın damak zevkine uygun lezzetler vermiştir.
23. Portakalın rengi de topraktan çıktığı için, çamur rengi olabilirdi ancak oldukça çekici bir renge sahiptir.
24. Cenab-ı Allah, Mülevvin ismiyle portakala turuncu bir renk vermiş. Rezzak ismiyle burnumuzu portakal kokusuyla rızıklandırıyor.
25. Rezzâk ismiyle dilimizin rızkını veriyor. Tadıyla iştah duygumuzu harekete geçiriyor ve lezzetiyle de, istekle nimetinden faydalanmamızı lütfediyor Rabbimiz…
26. Hâfiz ismiyle içindeki C ve bilmediğimiz diğer vitaminlerle vücudumuzu hastalıklara karşı koruyor, Şâfi ismiyle şifa veriyor.
27. Bu yüzden portakalın vücudumuzun en çok C vitaminine ihtiyaç duyduğu kış mevsimine ait bir meyve olması kuşkusuz çok düşündürücüdür.
28. Bugün elmadan sonra dünyanın en çok tüketilen meyvesi olan portakal, asırlar boyu az bulunması nedeniyle lüks lezzetler arasında yer almıştır.
29. Hastalara şifa niyetine yedirilmiş, sofra dekorasyonunda kullanılmış, armağan olarak verilmiştir.
30. Besin değeri yönünden zengin ve sevilen portakal, soğuk algınlıklarında, nezle ve griplerde birebirdir.