2. • Gerund yapısı fiillerin –ing takısı almış halidir.
(reading, playing, swimming, etc.)
• Gerund’lar, noun (isim) gibi kullanılabilir.
ingilizcebankasi.com
28. • He left home without saying a word.
• (Bir kelime söylemeden evden ayrıldı)
ingilizcebankasi.com
29. • He is good at playing football.
• (O futbol oynamakta iyidir)
ingilizcebankasi.com
30. • I’m very sorry for breaking your heart.
• (Kalbini kırdığım için çok üzgünüm)
ingilizcebankasi.com
31. • I waited for her without eating anything.
• (Onu bir şey yemeden bekledim)
ingilizcebankasi.com
32. • To kelimesinin edat olarak kullanıldığı
aşağıdaki ifadelerden sonra –ing form
kullanırız:
• look forward to, be/get used to, get round to,
object to, in addition to, be accustomed to,
prefer (doing something to doing something
else)
ingilizcebankasi.com
33. • We’re looking forward to going on holiday.
• (Tatile gitmeyi dört gözle bekliyoruz)
ingilizcebankasi.com
34. • Are you object to listening to pop music?
• (Pop müzik dinlemeye karşı mısın?)
ingilizcebankasi.com
35. • Bu ifadeleri izleyen fiiller –ing formda
kullanılır:
• be busy, can’t bear, can’t help, can’t stand,
feel like, have a hard /difficult time, have
difficulty (in), have trouble, it’s (no) good, it’s
(not) worth, it’s no use, spend / waste / lose
money/time, there is no, there’s no point (in),
what is the point (in), what’s the use of
ingilizcebankasi.com
36. • I can’t stand waiting for the bus.
• (Otobüs beklemeye dayanamıyorum)
ingilizcebankasi.com
37. • It’s no good making noise inside.
• (İçerde gürültü yapmak değil.)
ingilizcebankasi.com
38. • It is not worth reading that book.
• (Şu kitabı okumaya değmez. )
ingilizcebankasi.com
39. • He spent a lot of money travelling around the
world.
• (Dünya etrafında seyahat ederek çok para
harcadı)
ingilizcebankasi.com
40. • I can’t help laughing at your new hair style.
• (Yeni saç stiline gülmekten kendimi
alamıyorum.)
ingilizcebankasi.com
41. • There’s no point (in) waiting here.
• (Burada beklemenin anlamı yok)
ingilizcebankasi.com
43. • I’m happy about my brother’s winning the exam.
• (Kardeşimin sınavı kazanmasından mutluyum)
• I’m happy about his winning the exam.
• (Onun sınavı kazanmasından mutluyum
ingilizcebankasi.com
44. • John’s making noise makes everyone angry.
• (John’un gürültü yapması herkesi kızdırır)
•
• His making noise makes everyone angry.
• (Onun gürültü yapması herkesi kızdırır)
ingilizcebankasi.com
45. • See / hear / feel / watch / listen to / notice
• Bu fiillerden sonra «object + –ing», bir eylemi
devam ederken bir bölümünü gördüğümüzü,
işittiğimizi vb. ifade eder:
ingilizcebankasi.com
46. • I saw my brother waiting at the bus stop.
• (Erkek kardeşimi durakta beklerken gördüm)
ingilizcebankasi.com
47. • Bir eylemin tamamını, yani baştan sona
gördüğümüzü, işittiğimizi, vb. bu fiillerden
sonra «object + yalın fiil» ile ifade ederiz.
ingilizcebankasi.com
48. • I saw a man climb the wall and enter the
house.
• (Bir adamı duvara tırmandığını ve eve girdiğini
gördüm)
ingilizcebankasi.com
49. • Bazı fiillerden sonra kullanılan diğer fiiller hem
–ing form hem to infinitive formda
kullanılabilir. Aşağıda bu kullanımlar madde
madde açıklanmaktadır.
ingilizcebankasi.com
50. • advise, allow, encourage, forbid, permit,
recommend
• Bu fiillerden sonra object (nesne)
kullanılmazsa –ing form, kullanılırsa to
infinitive formda bir fiil gelir.
ingilizcebankasi.com
51. • I advised taking more exercise.
• (Daha fazla egzersiz yapmayı tavsiye ettim)
• I advised him to take more exercise.
• (Ona daha fazla egzersiz yapmasını tavsiye
ettim)
ingilizcebankasi.com
52. • Aşağıdaki fiiller bir anlam farkı olmadan hem -
ing hem to infinitive alabilirler.
• begin, cease, continue, dread, can’t bear, hate,
like, love, prefer, start
ingilizcebankasi.com
53. • He started reading book.
• He started to read book.
• (Kitap okumaya başladı)
•
• I like playing football.
• I like to play football.
• (Futbol oynamayı severim)
•
ingilizcebankasi.com
54. • Begin, continue, hate, like, start fillerinden
sonra understand, know, realize gibi
continuous tense’lerle kullanılmayan fiilleri to
infinitive şeklinde kullanırız:
• I began to understand.
• (Anlamaya başladım)
ingilizcebankasi.com
55. • Bazı fiillerden sonra anlamına göre -ing veya to
fiil getiririz:
ingilizcebankasi.com
56. • forget + -ing : Daha önce yapılan bir şeyi
unutmak
• forget + to : Yapılması gereken bir şeyi
yapmayı unutmak.
• I’ll never forget visiting New York in 2012.
• Sorry, I forgot to invite you to the wedding.
ingilizcebankasi.com
57. • remember + -ing : Öncesinde yapılan bir
eylemi anımsamak
• remember + to : Yapılması gereken bir eylemi
hatırlamak.
•
• I remember visiting New York in 2012.
• Don’t worry, I will remember to lock the door.
ingilizcebankasi.com
58. • Try + -ing : Denemek, yani yapmak ve sonucu
görmek.
• Try + to : Zor bir şeyi yapmaya çalışmak,
uğraşmak.
• I tried taking aspirin, but it didn’t work.
• I tried to move the sofa, but I couldn’t.
ingilizcebankasi.com
59. • stop + -ing: Yapılmakta olan eylemi bırakmak,
kesmek.
• stop + to : Bir eylem yapmak için durmak.
• My father stopped smoking two years ago.
• I was running. Then I stopped to drink water.
ingilizcebankasi.com
60. • regret + – ing : geçmişteki eylem hakkında
pişmanlık.
• regret + to : yapılacak bir eylem için üzüntü
belirtirken kullanılır.
• I regret buying this jacket. It didn’t suit me.
• I regret to say that I can’t lend you any money.
ingilizcebankasi.com
61. • need + to Cümlenin öznesinin yapması
gereken bir şeyi belirtirken kullanılır.
• need + ..-ing: Eylemi yapacak olan özneden
başkası olduğunda kullanılır.
• I’m thirsty. I need to drink some water.
• The car needs cleaning.
(= The car needs to be cleaned.)
ingilizcebankasi.com
62. • Like, prefer, hate, love fiillerini would ile
kullanırken to infinitive kullanırız:
• I’d prefer to wait for the bus.
• (Otobüsü beklemeyi tercih ederim
ingilizcebankasi.com