2. Tam adı Mohandas Karamçand Gandhidir. (1869-1948)
Mahatma Sanskritçe de yüce ruh anlamına gelmektedir.
Gandhi ye bu ön adı Nobel ödüllü ünlü emperyalizm karşıtı
Hint yazar Rabindranath Tagore tarafından verilmiştir. Aynı
zamanda Hindistan tarafından resmi olarak bapu (baba)
olarak ilan edilmiş, bu şekilde de anılmaktadır.
3. Satyagraha (‘hakikat gücü’ ya da ‘hakikate adanma’)
felsefi akımının yaratıcısıdır. Bir kötülük karşısında şiddete
başvurmadan fakat kararlılıkla direnmeyi öngören düşünce
biçimidir. Pasif direniş olarak da adlandırılabilir. Düşüncenin
temelinde Hinduizm, Budizm, Janizm (şiddetsizcilik), Kitabı
Mukaddes, Bhagavat Gita (Hinduizm’in bir kutsal metni) ,
Lev Tolstoy yatmaktadır.
4. Varlıklı bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. Babası
başvezirdi. Dindar bir Janist ailenin çocuğu olarak
etyemezlik, canlılara zarar vermeme, oruç tutma, kast
üyeleri arasında karşılıklı tolerans öğretileri arasında
büyüdü.
13 yaşında evlendi 5 çocuğu oldu.
5. 18 yaşında hukuk okumak üzere University College
London gitti. Burada okulun haricinde felsefe ve dinler
üzerine çalıştı. Okulu bitirdikten sonra Bombay’a döndü, bir
süre avukatlık yaptı. Devamında farklı şehirlerde
öğretmenlik ve arzuhalcilik gibi işler yaptı.
6. NOT 1:
İngiltere deki hukuk eğitimini bitirdikten sonra Hindistan’a
dönerken uçağın ön tarafında oturuyormuş. Görevliler gelip
uçağın ön kısmının İngiliz vatandaşlarına ayrıldığını
kendisinin arka kısma geçmesi gerektiği Hindistanlıların
orda oturmak zorunda oldukları söylenmiş. o da İngilterede
hukuk eğitimi aldığını söylemiş diplomasını göstermiş ama
görevlilerin tavrı değişmemiş. yani Gandhi’nin direnişi bu
olayla beraber başlamış.
7. Buradan Güney Afrika’ya (Bu dönemde Hindistan ve Güney
Afrika Britanya sömürgesidir) geçti. Burada da Hintlilere
uygulanan önyargı, ayrımcılık, ırkçılık vs. uygulamalara
maruz kaldı.
Hintlilerin oy kullanma hakkını edinebilmeleri için Güney
Afrika da kalış süresini uzattı. Bu mücadele esnasında
kendine saldıran ırkçılar hakkında şikayetçi olmadı. Kırbaç,
işkence, ölüm cezalarına rağmen pasif direnişe devam etti.
8. Satyagraha felsefesi ile yedi sene süren direniş sonucunda
başarılı olundu.
1915 yılında Hindistan’a döndü. Burada halkın daha iyi
koşullar altında yaşaması için uygulamalar yapmaya
başladı. Bunu farkeden Britanya Hindistan’ı terk etmesi için
uyarıda bulundu. Halk buna karşı durdu. Emir iptal edildi.
9. Britanyalılarla çıkan anlaşmazlıklarda şiddet tırmanınca
halka ‘iş birliği’ yapmama fikrini anlattı. Kendi üretimlerini
yapıp Britanya mallarını boykot etmelerini istedi.
Britanya’nın uygulamalarını kınayan bir yazı kaleme aldı.
Halk tarafından uygulandı. Geniş yankı uyandırdı.
Devamındaki şiddet olayları sonucu Gandhi eylemleri
sonlandırdı. Hapse atıldı.
10. 1928 yılında tekrar ön plana çıktı. İngilizlerden Hindistanı’n
bağımsızlığını ile ilgili uygulamalar yapmalarını istedi.
İngilizler buna karşılık vermedi.1930 da Lahor’da Hint
bayrağı açıldı. Yüksek tuz vergilerini protesto etmek
amacıyla 400 km yol yürüdü. Bunun karşılığında Britanya
Irwin-Gandhi anlaşmasıyla bazı haklarını tanımak zorunda
kaldı.
11. Bu esnada üç kez suikastten kurtuldu. Bazı istekleri için
ölüm orucu tuttu. 2. Dünya savaşına şiddete katılmayan
manevi destek verdi. Savaş devam ederken
Britanyalılardan Hindistan’ı terk etmelerini istedi. Tekrar
tutuklandı. Dışarıdaki eylemleri kanlı bir şekilde bastıran
Britanya Gandhi’nin içeride ölmesini göze alamayıp onu
100.000 e yakın siyasi tutuklu ile tekrar saldı.
12. 14 Ağustos 1947 de ülke özgürlük kazandı. Ülkede
Hindular ile Müslümanlar arasındaki çatışmalar sonucu
(1947 Hindistan-Pakistan savaşı) Gandhi’nin itirazına
rağmen Pakistan Müslüman birliği lideri Muhammed Ali
Cinnah başkanlığında Hindistan’dan ayrıldı. Bu süreçte
Pakistan’nın Hintlilerden istediği parayı ödenmeyince
aralarında tekrar çatışma çıktı. Durumun iç savaşa
dönüşeceğini fark eden Gandhi ölüm orucuna tekrar yattı.
Para ödendi. Çatışmalar durdu.
13. NOT 2:
Pakistan'ın yaratılması isteği, Müslümanlar Birliği
tarafından öne sürülmesi İslam dışı ve hatta günah dolu
olduğunu söylemekten de çekinmem. İslam birliği ve
insanlığın kardeşliğini temel alır, insanlık ailesinin birliğini
bozmayı değil. Dolayısıyla Hindistan'ı büyük bir ihtimalle
savaşan iki gruba bölmeye çalışanlar hem Hindistan'ın hem
de İslam'ın düşmanıdır. Beni parçalara ayırabilirler ama
yanlış olduğunu düşündüğüm bir görüşe katılmamı
bekleyemezler [...] çılgınca konuşmalara rağmen tüm
müslümanları dost edinmeye çalışmak arzumuzdan
vazgeçmemeliyiz ve onları sevgimizin esiri olarak tutmalıyız
14. 1948 yılında evinin bahçesinde dolaşırken Pakistana
yapılan ödemeyi sindiremeyen radikal hindu koruması
tarafından vurularak öldürüldü.
15. Sevgi dünyadaki en incelikli güçtür.
Dinler aynı noktada birleşen farklı yollardır. Aynı amaca
ulaşacak olduktan sonra ayrı yollar seçmemizin ne önemi
olabilir?
Bir kuzunun hayatı bir insanın hayatından daha değersiz
değildir.
Basit yaşa ki başkaları da var olabilsin.
16. Zamanını boşu boşuna geçirme, o hayatın hammaddesidir.
30 Ağustos günü demeci;
‘O gün Türk orduları sadece ülkeleri için değil, tüm
Dünya'daki mazlum halklar için bir umut başlatmışlardır.
Türk orduları bir devir kapatmıştır. Şimdi mazlum ve tutsak
devletler ve uluslar artık vazgeçilmez bir reçeteye
sahiptirler. Mustafa Kemal'in utkusu, dünya için özgürlük ve
bağımsızlık sancağıdır’