Beginners Guide to TikTok for Search - Rachel Pearson - We are Tilt __ Bright...
Maddeyi Tanıyalım
1.
2. 1.Maddenin Özellikleri
Madde, boşlukta yer kaplayan (hacim), kütlesi olan tanecikli yapılara denir. 5 duyu
organımızla algılayabildiğimiz (hissedebildiğimiz) canlı ve cansız varlıklara denir.
Saydam kelime anlamı ile şeffaf yada ışığı geçiren anlamına gelmektedir. Saydam
cisimler ise en temel anlamda ışığın geçişine engel olmayan cisimlerdir. İçinden ışığın
geçmesine ve arkasındaki şeylerin görülmesine engel olmayan cisimlere saydam cisimler
denir. Saydam cisimlere örnek vermek gerekirse hava, cam , su ve şeffaf cisimler
saydamdır.
3. Üzerine düşen ışığın bir kısmını geçiren (bir kısmını tutan) maddelere yarı saydam
madde denir. Işık yarı saydam maddelere çarptığında yarı saydam madde üzerine düşen
ışığın bir kısmını geçirirken bir kısmını da yansıtırlar. Tül perde, buzlu cam, kâğıt gibi
bazı maddeler buna örnektir.
Opak maddeye şeffaf ve geçirgen olmayan, mat madde denilebilir. Demir veya ahşap
kapılar, duvarlar opak maddelere örnektir.
4. Parlak madde; ışığı yansıtabilen maddelere parlak madde denir. Örneğin, çelik tencere,
altın ve gümüşten yapılmış maddeler, teneke kutular parlaktır.
5. Mat madde; koyu olan ,ışığı yansıtmayan maddelere mat madde denir. Odun, toprak gibi
maddeler ise üzerine ışık düştüğünde parlamaz. Bu tür maddeler mattır.
Esnek Madde; bükülebilen ve tekrar ilk şekline dönebilen maddelere esnek madde denir.
Bulaşık süngeri ve silgi esnek maddelere örnektir.
6. Esnek Olmayan(Berk)madde; bükülemeyen ve esnemeyen maddeye esnek
olmayan(berk) madde denir. Kurşun kalem, masa, taş vb. berk maddelere örnektir.
Yüzeyi düz olan maddeler pürüzsüzdür. Yüzeyi düz olmayan maddeler ise pürüzlüdür.
Örneğin, portakal pürüzlü, elma ve domates pürüzsüzdür. Tahtadan yapılmış masaların,
dolapların yüzeyi cilalandığı için pürüzsüzdür. Ancak ağacın, odunun yüzeyi pürüzlüdür.
7. · Maddenin Nitelikleri ve Kullanım Alanları
Maddelerin özellikleri ile günlük hayatta kullanım alanları arasında önemli bir ilişki
vardır. Maddeyi niteliğine göre beş bölüme ayırırız. Bunlar: Cisim, alet, eşya ve
malzemedir.
Cisim, maddenin şekil almış haline denir. Örnek: masa, sandalye, kalem, bilezik,
yüzük, pencere, bardak.
Alet, cisimlere şekil vermek ya da onlar üzerinde bir iş yapmak için kullanılan varlıklara
denir. Örnek: Matkap, tornavida, makas, çekiç.
8. Eşya, günlük hayatımızı kolaylaştıran, yaşamımızda kullandığımız varlıklardır. Eşyalar
eskir, ama tükenmez. Uzun süre dayanır. Örnek: Kanepe, sehpa, televizyon, masa.
9. Malzeme, kısa sürede biten, yerine yenisi alınan maddedir. Örnek: Un, şeker, yumurta
gibi malzemeler kullanılarak kek yapılır.
10. 2.Maddenin Hâlleri
Maddeler katı sıvı ve gaz olmak üzere üç halde bulunur. Çevremizi incelediğimizde
gördüğümüz maddelerin, bu üç halden birinde olduğunu fark ederiz.
Katı maddelerin belirli bir şekli vardır. Dışarıdan bir etki olmadıkça katıların şekli
değişmez. Katı maddelerin bu özelliği sayesinde sıra, masa, sehpa, sandalye ve çanta gibi
eşyalar rahatça kullanılabilir. Bazı katıların şekli dışarıdan kuvvet uygulandığında da
değişebilir. Cam bardak ve teneke kutuya çekiçle vurulduğunda bu cisimlerin şekli
değişir. Katıların belirli bir hacmi vardır.
11. Küçük taneli katılar içine kondukları kabın şeklini alır. Kum, şeker, un, tuz ve mercimek
içine konulduğu kabın şeklini alan küçük taneli katılardandır. Sıvıların belirli bir şekli
yoktur. Sıvılar içine konuldukları kabın, doldurdukları kısmının şeklini alırlar. Sıvılar
akışkandırlar. Sıvıların belirli bir hacimleri vardır.
12. Hava, su buharı, LPG, doğal gaz ve hava gazı, gaz maddelere örnek olarak verilebilir. Gaz
maddelerin belirli bir şekli yoktur. Gazların belirli bir hacimleri yoktur. Gazlar,
sıkıştırılabilirler. Sıkıştıkları gazların hacimleri azalır. Gazlar, içine bulundukları kabı
tamamen doldururlar. Otomobillerin lastiklerinde ve futbol toplarının içerisinde
sıkıştırılmış hava vardır. Gazlar yayılma özelliği sayesinde bulunduğu ortamı tamamen
doldurur. Mutfak tüplerinden sızan gaz ve kolonya odada yayılarak bütün odayı doldurur.
Gazlar küçük gözeneklerden kaçabilir. Maddeler katı, sıvı ve gaz halde bulunmasıyla
kendine özgü özellikler kazanır.
13. 3.Maddenin Ölçülebilir Özellikleri
· Kütle
Her madde tanecikli yapıdadır. Maddeyi oluşturan tanecikler gözle ve mikroskopla
görülemezler.
Bir maddenin kütlesini o maddenin yapısındaki tanecik sayısı oluşturur. Bu sayı
madde miktarını verir.
Buna göre kütle; madde miktarı demektir.
Kütle eşit kollu terazi ile ölçülür.
Bir maddenin kütlesini kilogram (kg) ile belirleriz. 1 kilogramın binde birine gram
denir. Gram kısaca g ile gösterilir. Buna göre; 1000 gram=1 kg.
Havanın da kütlesi vardır. Örneğin içi hava ile dolu olan topun kütlesini ölçebiliriz.
14. · Hacim
Her madde bulunduğu ortamda bir yer kaplar. Bir maddenin bulunduğu ortamda
kapladığı yere Hacim denir. Bir sıvının ağırlığını ölçerken, ilk önce içine katılan kabın
ağırlığı hesaplanır. Buna dara denir. Buna göre her maddenin bir hacmi vardır.
Sıvının hacmi Litre ile ölçülür. L ile gösterilir. Mililitre (ml) litrenin binde birine eşittir.
1 Litre (L)=1000 mililitre (ml) ' dir.
Bir katının hacmini doğrudan dereceli veya ölçülü kaplara koyup ölçemeyiz. Çünkü
katı maddeler sıvılar gibi kabın şeklini almazlar. Katı maddelerin hacmi, içine batacakları
bir sıvı yardımıyla ölçülür. Katı madde sıvı içine konulduğunda, sıvı seviyesinde katı
maddenin hacmi kadar artış olur. Çünkü iki madde aynı anda aynı yeri kaplayamaz. Bu
nedenle sıvı seviyesindeki bu artış katı maddenin hacmi kadardır.
15. 4.Maddenin Değişimi
· Doğal Madde
Doğadan olduğu gibi ya da çok hazla yapısal değişikliğe uğramadan elde edilmiş
maddelere doğal maddeler denir.
Doğal maddelerin bazıları da çeşitli işlemlerden geçirilerek kullanılır. Örneğin tuz
doğal bir maddedir ve doğadan elde edildiği gibi kullanıla bilir. Şekerde doğal bir
maddedir ve şeker pancarının ya da şeker kamışının işlenmesi sonucu elde edilir. Ağaçtan
elde edilen kereste ve tahta doğal bir maddedir. Günlük yaşantımızda kullandığımız
altın, demir, ağaç, cam, taş, mermer, toprak gibi birçok cisim eşya, alet ve malzeme doğal
maddelerden yapılır. Günlük yaşantımızda birçok doğal madde kullanırız.
16. · Yapay Madde
Doğal olmayan yollardan elde edilen maddelere yapay maddeler denir. Yapay
maddeler doğadan oluşturulmuş maddelerdir. Plastik, naylon, telefon, yapay gübre,
yapay ipek, yapay şeker gibi günlük yaşantımızda kullandığımız doğal olmayan sayısız
madde, cisim, eşya, malzeme ve alet vardır.
17. · İşlenmiş Madde
Bazı doğal maddelerin kullanılabilmesi için şekil verme, parçalama, kesme, eritme
gibi farklı işlemlerden geçirilmesi gerekir. Bu tür maddeler işlenmiş madde olarak
adlandırılır. Örneğin, un buğdayın, yün kazak ise hayvanlardan elde edilen yünün
işlenmesiyle elde edilir.
18. · Doğal Kaynakların Korunması
Doğada kendiliğinden oluşmuş, insan aklı ve tekniğinin ürünü olmayan, meydana
gelme aşamasında insanın herhangi bir rolünün bulunmadığı bütün zenginlik kaynakları
“doğal kaynak” olarak adlandırılır Kısaca doğada bulunan ve insan ihtiyacını
karşılayabilecek her şeye denir. Ayrıca doğal kaynaklara ilgili bir diğer hususta insansız
bir doğada doğal kaynakların hiçbir hükmü yoktur Geniş açıyla bakınca insan dışındaki
her türlü doğada bulunan varlıklar doğal kaynaktır. Tarımda kullanılan topraklar, bitki ve
hayvanlar, maden filizlerine sahip kayalar, petrol, kömür, uranyum, inşaatlarda
kullanılan taşlar, güneş ışığı, hava, su gibi insan ve çevresini etkileyen tüm faktörler doğal
kaynak ifadesi ile belirtilir Çünkü herhangi bir varlığa kaynak hükmü insan sayesinde
verilmektedir. İktisadi gözle bakılınca üretim faaliyetleri içinde emek önemli bir faktör
olduğu için insani dahi doğal kaynaklar içinde sayan ekonomik görüşler vardır.
Dünya üzerinde yapılan pek çok beşerî faaliyetin temelinde doğal kaynaklar vardır
Diğer faaliyetler bu kaynaklar üzerinde şekillenir Örneğin, tarım aslında beşeri bir
faaliyettir Ancak faaliyetin esas kaynağı doğal bir kaynak olan tarım topraklarıdır Aynı
şekilde sular da doğal bir kaynak olup bu ortamda yapılan ulaşım, turizm, balıkçılık ve su
ürünleri avcılığı ve yetiştiriciliği etkinlikleri birer beşeri faaliyettir.
19. · Doğa Olaylarının Maddelere Etkisi
Yeryüzünün şekli milyonlarca yıldan beri çeşitli doğa olayları nedeniyle sürekli
değişmektedir. Dış etkiler dediğimiz yağmurlar, rüzgarlar, akarsular ve buzlanma gibi
doğa olayları yer kabuğunu parçalamış, aşındırmış, değişmesine neden olmuştur.
Yeryüzünün değişmesine etki eden kuvvetlerin en önemlisi akarsulardır. Akarsular
yağmur ya da eriyen kar sularının yerine eğimine uygun olarak akmasıyla oluşurlar.
Akarsular yer çekimine uygun olarak akarken geçtikleri yerlerdeki kayaları aşındırır ve
parçalar. Kayalarda koparılan bu parçalar ve kumlar denizlere doğru sürüklenirken
çarptıkları kayaçları aşındırırlar. Sel suları yamaçlardan hızla akarken verimli toprakları
aşındırır, sürükler.
Toprağın verimli bölümünü yok eder. Bu olaya erozyon denir. Akarsular bazı
bölgelerde yumuşak kayalar aşındırarak peri bacaları denilen oluşuma neden olurlar.
Yurdumuzdaki Kapadokya bölgesinde bu tür oluşmalar vardır.
20. Rüzgarda yeryüzünün değişmesine neden olan etkenlerdir. Şiddetli rüzgarların
savurduğu kum, toprak gibi maddelerin doğal yapı üzerinde aşındırma etkisi vardır.
Yeryüzündeki birçok değişim bu şekilde oluşmuştur. Ayrıca rüzgar torağın verimli
bölümünü aşındırarak erezyona neden olur. Rüzgar yerkabuğundaki değişmelere neden
olduğu gibi tarihi yapıların da aşınmasında önemli bir rol oynar. Yeryüzündeki birçok
yapı bu nedenle yok olmuştur.
Kayaçlar doğal etkiler sonucu çatlarlar. Soğuk mevsimlerde bu çatlakların arasına
giren yağmur suları donar. Donan sular gençleştikleri için kayaların parçalanmasına
neden olurlar. Bu durum süreklilik gösterdiği için kayaçlar zaman içinde parçalanıp,
ufalanırlar. Buzlanmanın etkisi soğuk iklime sahip yerlerde daha çok görülür. Ayrıca
kayaçların arasına giren ve orada büyüyüp gelişen bitki kökleri de parçalanmalarına
neden olurlar.
21. Gece ve gündüz arasındaki farklı maddeler üzerinde etkili olur. Gündüz ısınarak gelişen,
gece soğuyarak büzülen kayalar zaman içinde parçalanır, ufalanırlar.
22. 5.Isı ve Sıcaklık
Çevremizdeki her maddenin bir sıcaklığı vardır. Maddelerin sıcaklığı termometre adı
verilen aletle ölçülür. Sıcaklık arttığında termometredeki renkli sıvının seviyesi yükselir,
sıcaklık azaldığında ise düşer. Sıvı seviyelerinin gösterdiği sayısal değerler sıcaklığın
göstergesidir. Sıcaklık birimi “ oC ” sembolü ile gösterilir ve “derece selsiyus” olarak
okunur.
Sıcaklıkları farklı iki madde arasında alınıp verilen enerjinin adıdır. Bu durumda
sıcaklıkları eşit iki madde arasında ısı aktarımı gerçekleşmez. İki maddeden birinin
sıcaklığının diğerinden farklı olması halinde, sıcaklığı yüksek olan maddeden sıcaklığı
düşük olan maddeye enerji aktarılır. Maddenin, katı, sıvı veya gaz halinde olması ısının
tanımını değiştirmez.
23. · Hâl Değişimi
Maddeler ısı etkisi ile hal değiştirebilirler. Su yeterince soğuduğunda donar, buz halini
alır. Buz suyun katı halidir. Çeşmeden akan su, dereler, göller ve denizler suyun sıvı
haline örnektir. Kaynamakta olan çaydanlıktan çıkan su buhar ise suyun gaz halidir.
Dondurma ve çikolata sıcağın etkisi ile erimeye başlar.
Katı bir maddenin sıvı ısı alarak sıvı hale gelmesine erime denir. Sıvı bir maddenin ısı
kaybederek katı hale gelmesine donma denir. Erime ve donma birbirinin tersidir. Katı
haldeki çikolatayı ısı etkisi ile eritip kalıplara döktüğümüzde çikolata ısı kaybeder. Donar
ve tekrar katı hale gelir.
Isının maddeler üzerindeki başka bir etkisi de bozunmadır. Maddelerin ısı etkisiyle
yapılarının değişmesine bozunma denir. Tahıllar, odun, kumaş, şeker gibi bazı maddeler
ısıtıldıklarında erimeden, bozunur. Bu tür maddeler ısıtıldığında renkleri değişir.
24. 6.Saf Madde ve Karışımlar
Çevremizde çeşitli amaçlarla kullanılan sayısız madde vardır. Çevremizdeki bu
maddelerin bir kısmı saf, bir kısmı da karşım halindedir.
Çevremizdeki bazı maddeler saf durumundadır. İçlerinde kendinden başka madde
bulunmayan maddelere saf maddeler denir. Şeker, tuz, cam, altın, alüminyum gibi
maddeler saf maddelerdir.
25. Çevremizdeki birçok madde karışımlar halindedir. Birden çok saf maddelerin kendi
özelliklerini kaybetmeden bir araya gelmesiyle oluşan maddelere karışım denir. Toprak,
şekerli su, limonata, ayran, ekmek, süt, reçel, bal, hava, deniz suyu, harç karışımdır.
26. · Çözeltiler
Katı sıvı ya da gaz bir maddenin bir sıvı içerisinde dağılması sonucu oluşan saydam
sıvı karışımlarına çözelti denir. Şekerli ve tuzlu su, maden suyu, gazlı içecekler, deniz
suyu çözeltilere örnektir. Şeker, tuz gibi maddeler suda erimezler, çözünürler. Örneğin,
şekerli su bir çözeltidir. Bu karışımda şeker çözünen, su ise çözücüdür.
27. · Karışımların Ayrılması
Süzme ile ayırma: Katı taneciklerle karışmış sıvı maddeler süzme yöntemiyle
birbirinden ayrılır. Yıkanmış pirinci haşlanmış makarnayı içinden yaprak tanecikleri olan
çayı süzdürme yöntemiyle birbirinden ayırabiliriz. Ayrıca içme ve kullanma sularındaki
katı taneciklerde süzülerek temizlenir.
Yüzdürme ile ayırma: Birbiriyle karışmış olan tanecikler yüzdürme yöntemiyle
ayrılabilir. Samanla karışmış buğday, sapla karışmış mercimek, toprakla karışmış ıspanak
bu şekilde birbirinden ayrılır.
28. Buharlaştırma ile ayırma: Bir sıvı madde ile karışmış başka bir maddeyi birbirinden
ayırmak yada karışımı koyu bir kıvama getirmek için kullanılan bir yöntemdir. Süt tozu
sütteki suyun; deniz tuzu, özel havuzlara alınan deniz suyunun buharlaştırılmasıyla elde
edilir. Salça, reçel, pestil, pekmez, marmelat yapılırken de buharlaşma yöntemi kullanılır.
Mıknatısla ayırma: Demir gibi mıknatısın çektiği maddelerle karışmış başka maddeleri
ayırmada mıknatıs kullanılır. Çöplerden demir türü maddeler mıknatısla ayrılır. Demir
tozuyla karışmış toz şeker karışımını mıknatısla ayırabiliriz.
29. TEST SORULARI
Isı madde üzerinde değişimlere neden olur. Aşağıdakilerden hangisi maddenin ısı alımı
veya verimi sonrasında meydana gelmiş bir değişim değildir?
Erime
Bozunma
Donma
Çözünme
30. Aşağıdaki organ ya da yapılardan hangisinde kemik bulunmaz?
dil
kulak
kalp
el