SlideShare a Scribd company logo
1 of 28
Download to read offline
Pazarlama Satrancında Şah:

İçerik
Marka iletişiminde geleneksel yöntemlerin yaygın kullanımı
günümüzde pazarlama açısından markalar için önemli bir sorun
oluşturmaktadır. Potansiyel müşterilerin geleneksel yöntemlere
aşina olması markaların sunduğu tanıtım yöntemlerine karşı
müşteri tarafında bir duyarsızlık oluşturmaktadır. Bunun en
somut örneği şablon banner reklamlarına karşı gelişen “banner
körlüğü” fenomenidir. İnternet kullanıcıları web-sitelerini
gezerken banner’lar için ayrılmış alanları es geçer ve burada
yapılan tanıtımla herhangi bir etkileşime geçmez. Bu nedenle
geleneksel şablon banner’lar yerine dikkat çekici, kendi
içerisinde bir içerik değeri taşıyan banner’lar artık öne çıkmak
isteyen markalar tarafından tercih edilmektedir.
Banner örneği dijital alışkanlıkların yaygınlaştığı bir dünyada
genele yansıyan bir durumu ortaya koymaktadır. Kullanıcılar
artık özgün ve ilgi çekici bir içeriği olmayan tüm marka
iletişimlerine karşı kapalıdır. Bu nedenle 2010 yılından
başlayarak İçerik Pazarlaması (Content Marketing), dijital ve
geleneksel pazarlamada kendi başına ayrı bir disiplin konumuna
gelmiştir. İçerik pazarlamasının önemini ortaya koyan motto ise
pazarlama dünyasında yaygın olarak söylenegelen “Content
Is King” cümlesidir. İçerik günümüzde pazarlamayı başarıya
ulaştıracak olan Kral’dır.
Bu kitapta Türkiye özelinde müşteri alışkanlıklarını göz
önünde bulundurarak globaldeki içerik pazarlaması biçim ve
örneklerini, başlangıç adımlarını ele alacağız. Özgün bir disiplin
olan içerik pazarlamasının karmaşık yollarını haritalandıracak
bu çalışmayla, bünyesinde faaliyet gösterdiğiniz ya da sahibi
olduğunuz firma-markanın içerik pazarlamasını şekillendirirken
doğru güzergahta ilerleyeceksiniz.
Herkesin konuştuğu ama kimsenin görmediği hayalet; İçerik
101’e hoş geldiniz.
İçerik Stratejisi
Yola Tersten Başlamak:
İçerik Pazarlaması
Nasıl Başarısız Olur?
En iyi dövüşler
dövüşmediklerimizdir.
Mr. Han, Karate Kid

İçerik pazarlamasında başarıya ulaşmak temel itibariyle karate
filmlerindeki kahramanların hikayelerine benzemektedir. Her
müsabaka sonrasında hatalarından ders çıkartarak kendi
dövüş tekniğini geliştiren kahraman kısa sürede efsanevi bir
karaktere dönüşür. Bu nedenle gerçek bir karateci asla yenildiği
müsabakadan kaybetmiş olarak ayrılmaz. Her yenilgisinde yeni
bir ders kazanır.
İçerik pazarlamasını inşa ederken bu ders çıkartma meselesi
özel bir öneme sahiptir. Her yıl sayısız markanın ve girişimin
yenildiği iş dünyasında kaybetmemek için yenilenlerin neden
yenildiğini anlamak önemlidir.
Günümüzde içerik pazarlamasının başarısız olmasının en yaygın
nedeni doğru bir stratejinin kurulmamasıdır. Strateji ve planlama;
hayatın her alanında olduğu gibi iş dünyasında da istikrarlı ve
emin bir ilerleyişe sahip olmak için gereklidir. Karateci çocuğun
eğitimini köklü bir müfredata dayandıran Sensey gibi siz de
markanızın içeriğini doğru şekilde kurgulanmış bir stratejiye
dayandırmalısınız.
Strateji doğru biçimde kurgulanmaz ve kısa vadeli çözümlerle
ilerleme yolu tercih edilirse kısa sürede içerik pazarlamanız
çıktığı her müsabakada yenilgiye mahkum, enerjisini boşa
tüketen bir karateciye dönüşecektir.
İçerik pazarlaması doğru bir strateji oluşturulmadığı, kısa vadeli
düşünüldüğü ve istikrarlı olmadığı müddetçe kaybedecektir.
Bu nedenle hem bir strateji oluşturulmalı hem de bu strateji
gerekli ilgililiğe (relevancy), istikrara ve optimizasyona sahip
olmalıdır. Bu sayede markanızın ihtiyaç duyduğu Sensey’i elde
edebilirsiniz.

İçerik Kalitesini Önemsememek
İçerik pazarlamasının öncelikli dayanağı, kaliteli içerik sunarak
pazarda dikkat çekici bir konuma sahip olmaktır. Bu nedenle
kalitesi olmayan içerik, içerik pazarlaması kapsamında yer
almaz. İçerik pazarlamasının alamet-i farikası olan kalite
kesinlikle içerik stratejisinde yer almalıdır.
Günümüzde özellikle dijital platformlarda markaların kendilerine
ait kanalları ve sayfaları bulunmakta. Ancak bu sayfalardan
pek çoğu kendisinden beklenen etkiyi yaratmakta yetersiz
kalmaktadır. Bunun nedeni içerik stratejisi kapsamında kalitenin
üzerine düşülmemesidir. Kaliteli içeriğe yatırım yapmadıkça
içerik stratejisi başarısız olacaktır.

Stratejinin Uygulanmasına Esneklik Göstermek
İçerik pazarlamasında yapılan bir diğer hata da çizilen
stratejide günlük koşullar gereği esneklikler göstermektir.
Burada günün koşullarına uygun manevralar yapmamak anlamı
çıkartılmamalıdır.
Stratejinin uygulanması aşamasında takvimde yapılacak
değişiklikler, içerik biçimi ve mecraları konusunda stratejiden
bağımsız aksiyonların neticesi çoğunlukla beklenenden daha
verimsiz, hatta bazı durumlarda zararlı bir şekilde neticelenebilir.
Bu nedenle stratejiye sadakat başarı için çok önemli bir şarttır.

Hazırlanan İçeriğin Optimize Edilmemesi
Takviminizi hazırladınız, kaliteli bir ekiple içeriği üretiyorsunuz
ancak yaydığınız mecralardan beklenen geri dönüşü alamıyor
musunuz? Bu noktada elinizdeki içeriğin yeterince optimize
edilmediği sorusu aklınıza gelmelidir.
Optimizasyon konusunda yapılan yaygın hatalardan birisi
hazırlanan içeriğin alakasız bir mecradan sunulmasıdır. Örneğin;
hazırladığınız video içeriği Facebook’tan yayına sokmak mantıklı
bir tercih iken bunu mailing çalışmasında kullanmak verimsiz
bir seçenek olacaktır. Aynı biçimde yazılı içeriğin de farklı
mecralara özgün biçimde optimize edilmesi gerekebilir. Bu tip
uyumsuz ve hatalı optimizasyonun en somut örneği, Twitter’da
140 karakterden ibaret alanı göz önünde bulundurmadan yazılı
içeriği parça parça Twitter’dan yaymaktır.
İçerik Stratejisi
Neleri Kapsar?
Hedef Belirleme
Herhangi bir alanda strateji kurgulanırken doğal olarak bir
hedef belirlenmesi gerekir. Futbolda galibiyet için yapılan
taktik düzenlemeler, içerik pazarlamasında da başarı için
yapılır. Farklı mecralardan yürütülen içerik çalışmaları
ölçümlenebildiği ve bir hedefe götürdüğü ölçüde kıymetlidir.
Ölçümlenemeyen ve herhangi bir hedefe götürmeyen her
çalışma, gereksiz efor ve enerji kaybına yol açacaktır.
Hedef belirlerken spesifik olmak gerekir. Muğlak ve genelgeçer hedefler çalışma ve işleyiş aşamasında güvensizlik
oluşturabileceği gibi herhangi bir katkı da sunmaz. Bu nedenle
hedefiniz başarı ise başarının tanımını yapmanız ve biçimini
belirlemeniz gerekmektedir.
Bu noktada devreye beklentiler ve biçimler girer. İçerik
pazarlamasında sizin beklentileriniz ve istediğiniz başarının
biçimi nedir? İnternet üzerinden satışlarınızı artırmak mı,
pazardaki potansiyel müşterilerinize adınızı duyurmak
mı, yoksa hali hazırdaki müşterilerinizle iletişiminizi
sağlamlaştırmak mı? Bu sorunun cevabını verdiğiniz zaman
hedefinizin biçimi de belirlenmiş olur.

Hiç aradığın şeyi bulduğunda,
bulduğun şeyin aradığın şey olup
olmadığına dönüp baktın mı?
Kaybedenler Kulübü, 2011
Hedef belirleme bu noktada sona ermez; rakamlar konuşmaya
başlar. Hedeflerinizi sayısal temellere oturtarak bu hedeflere
ulaşmak için gerekli adımları atmaya da başlayabilirsiniz.
Biçimi belirlediğiniz için artık içeriğin ne türde kurgulanacağını
da ortaya koyabilirsiniz. Rakamlar ise başarının karşılığı olan
somut hedefler olacaktır. Kaç kişiye ulaşmak istiyorsunuz,
hazırladığınız içerikle etkileşime geçen kaç kişi bekliyorsunuz,
bu iletişimlerin ne kadarının satışa dönüşmesini istiyorsunuz?
İşte bu rakamları belirledikten sonra gerekli adımları sıralamak
ve gerçekleştirmek de mümkün olacaktır.
İçerik stratejisi oluşturma kapsamında önceliğiniz hedefleri
belirlemek üzerine olmalıdır. Ligde kendisine herhangi bir
hedef belirlememiş her takım başarısız olacaktır. Çünkü
başarının tanımı yapılmadığı müddetçe onu elde etmek de
imkansızdır. Siz de markanızın potansiyelini değerlendirin ve
markanızı başarılı kılın. Başlangıçta imkansız gibi görünen üst
sıralara ilerlemek zaman içerisinde bir merdiveni tırmanmak
kadar kolaylaşacaktır.

Hedef Kitleyi ve Alışkanlıklarını Tanımak
Hedefinizi belirlediniz. Peki, bu hedefi gerçek kılacak kitlenizi
tanıyor musunuz? Hedef kitleyi (prospect) lead’e, lead’leri de
müşterilere dönüştürmek için öncelikle hedef kitleyi tanımak
gerekli. İçeriği sunacağınız mecradan erişebileceğiniz ve
erişmek istediğiniz insanlar kimler? Bu soruların cevabını
vermek için bazı temel yöntemlerden yararlanabilirsiniz.
İçerik pazarlamasında hitap ettiğiniz insanların diğer hangi
içerikleri takip ettiğini belirlemek mantıklı bir yöntem olacaktır.
Hitap ettiğiniz kitle hangi dizileri izler, hangi siteleri ziyaret eder,
internette oyun oynamayı seviyorsa ne tür oyunları sever?
Bunun gibi sorular size hazırlayacağınız içeriğin biçimini ve
özelliklerini belirlemenizde yardımcı olacaktır.
Başarılı içerik kullanıcısının günlük yaşamda ilgisini çeken, onun
için hazırlanmış olan içeriktir. Bu nedenle içerik stratejisini
kurarken kesinlikle hedef kitlenizle ilgili (relevant) bir içerik
planlamasına sahip olmalısınız. Bu sayede hem kullanıcı ile
aranızda içerik üzerinden bir bağ kurmanız mümkün olur hem
de içerik hazırlama aşamasında neyi ortaya koyacağınızı hali
hazırda belirlemiş olursunuz.
Temel bir örnekle şekillendirmek gerekirse; eğer erkekler
için üretilmiş bir tıraş losyonu markasının içerik stratejisini
şekillendiriyorsanız, hedef kitlenizin beğenilerine uygun bir
içerik belirlemelisiniz. Bunun için futbol, basketbol ve tenis gibi
sporlarla uyumlu ve ilgili bir içerik biçimi düşünebilirsiniz. En
basit örneğiyle; sunduğunuz içerikleri bu sporların takvimleriyle
uyumlu ve konu itibariyle alakalı bir zemine oturtmayı
düşünebilirsiniz. Büyük markaların mevcut uygulamalarında
da bu tip pratikleri gözlemleyebilirsiniz. Erkek kullanıcıları
hedefleyen pek çok marka, ürünleri sporla birebir ilgili olmasa
da sundukları içerikleri spor üzerinden şekillendirmektedir. Bu
sayede hem kullanıcılarının alışkın olduğu bir zeminden iletişim
kurarlar hem de hedef kitlenin ilgisini çekebilecek bir içerik
sunarlar. Bu sayede içerik için çok önemli bir kural olan ilgililik
(relevancy) yakalanmış olur.
İnsanların

alışkanlıklarını

değiştirmek

güç

olduğu

için,

sunduğunuz içeriğin o alışkanlıklara uygun olması çok daha
makul bir seçenek. Bu nedenle hedef kitleyi kesinlikle tanımalı
ve kitlenizin alışkanlıklarını göz önünde bulundurmalısınız.
Bu sayede hedef kitle ile iletişiminizi çok kolay ve sağlıklı bir
biçimde kurabilirsiniz.
Takvim Oluşturmak
İçerik stratejinizi inşa ederken atmanız gereken adımlardan biri
de editoryal takvim oluşturmaktır. Bu adımın görece çetrefilsiz
oluşu, genellikle fazla önemsenmemesine ve üstünkörü
gerçekleştirilmesine sebep olur. Ancak editoryal takvim başarılı
bir içerik stratejisi oluşturmaya ve böylece olağanüstü içerikler
yaratmaya giden yoldaki mihenk taşlarından biridir.
Üslubunuzu, tınınızı ve bakış açınızı belirlemiş de olsanız, bir
editoryal takvim oluşturmanız hayati önem taşır. Bu takvim
kimin, neyi, ne zaman yazacağını düzenli ve basit bir dille
açıklamalıdır. Bu sayede belirlediğiniz temel içerik stratejisi
ilkelerini başarılı bir şekilde icra edebilirsiniz.

Editoryal Takvim Kullanarak Başarılı Bir
Kurumsal Blog Oluşturmak
Başarılı bir kurumsal içerik stratejisi, dijital ve geleneksel tüm
mecraları kapsamalıdır ve her bir mecra için alt kısımlara
sahip olmalıdır. Editoryal takvim oluşturmak kurumsal içerik
stratejinizin en önemli adımlarından biri olacağından, alt
takvimlerden de yararlanabilirsiniz. Şirket web siteniz, blog’unuz
ve sosyal medya hesaplarınız için ayrı ayrı editoryal takvimler
oluşturmak ve bir ana editoryal takvim ile tüm koordinasyonu
sağlamak gibi detaylı bir yöntem izleyebileceğiniz gibi, daha
küçük operasyonlar için tek bir editoryal takvim üzerinden
tüm detayları da belirleyebilirsiniz. Bu yazıda anlatılan konu,
yalnızca kurumsal blog için hazırlanan bir editoryal takvimi ele
almaktadır.

Pazarlama en nihayetinde ürünün
kendi kendisini sattıracak kadar
müşteriyi iyi tanımaktır.
Peter Drucker, İşletme Bilimci - İş Stratejisti
Fazla Kilolardan Kurtulmak veya İçerik 		
Coşkusunu Sürdürmek
Editoryal takvimin içerik stratejinizdeki önemini anlamak için
bir spor salonu üyeliğini ele alabiliriz. Her yılın sonunda, bir
sonraki yıl daha fazla egzersiz yapmak ve fazla kilolarımızdan
kurtulmak için planlar yaparız. Ocak ayında spor salonuna
üye olmak, yeni bir başlangıç yapmanın haklı gururunu
taşımamızı sağlar. Böylece sonunda fazla kilolarımızdan
kurtulabileceğimizi düşünürüz.
Ancak bu haklı gurur, yerini zamanla ertelemelere ve
düzensizliğe bırakır. Mart ayı geldiğinde işlerimiz yoğunlaşır
ve spor yapmaya zaman ayıramamaya başlarız. “O kadar para
veriyorum, salona gidip yararlanmalıyım.” diye düşünüyor
olsak da bir süre sonra uzun aralar vermeye başlarız. Yorucu
bir iş gününün sonunda gidip ağırlık kaldırmaktansa, evde
dinlenmek daha cazip gelmeye başlar. Mayıs veya Haziran
ayı geldiğinde ise, artık koşu bandını görmek istemeyiz ve
muhtemelen üyeliğimizi önce dondurup sonra tamamen iptal
ederiz. Böylece fazla kilolarımızdan kurtulmaya ve fit olmaya
dair yaptığımız güzel planlar ve spor salonu maceramız
başarısızlıkla sonuçlanmış olur. Bu hikaye, iş dünyasının
beyaz yakalı çalışanlarının neredeyse her yıl tekrar ettiği bir
ritüel halini almıştır.

İşin sırrı takviminizdekileri
önceliklendirmek değil;
önceliklerinizi takvimleştirmekdir.
Stephen Covey
Bloglar İçin Editoryal Takvimin Önemi
Şeffaf ve düzenli bir takvime bağlanmamış bloglarda da tıpkı
sönüp giden spor salonu maceraları gibi zamanla azalarak
biten şevk ve coşku duyguları vardır. Sürdürülebilirlik,
başarılı bir blog yaratma savaşının en zorlu cephesidir.
Olağanüstü içerikler kendi kendilerine oluşmazlar. Zamanınızı
düzenlemenin en başarılı yolu, haftalık bir takvim belirlemek
ve her güne farklı bir parçayı atamaktır. Örneğin; Pazartesi
günleri açıklamalı liste post’ları, Salı günleri teknik konular,
Çarşamba günleri fotoğraflar gibi bir düzenleme yapmak
hem okuyucu kitlenizin ilgisini artıracaktır hem de içerik
oluştururken sıkılmanızı ve tekdüzeleşmenizi engelleyecektir.
Bir editoryal takvim oluşturmak, istikrarı engelleyen iki
problemi ortadan kaldırmanızı sağlar. Bunlardan ilki “fikir
tutulması” yani neyle ilgili yazacağınıza karar verememektir.
Detaylı bir takvim konu başlıklarınızı da içereceğinden,
size yalnızca konuya odaklanmak kalır. Takvim sayesinde
üstesinden gelebileceğiniz diğer olası zorluk ise, tıpkı spor
salonu örneğinde olduğu gibi “bahaneler”dir. Her gün kimin
hangi içeriği üretmesi gerektiğini şeffaf biçimde belirlemek,
ekibinizin olağanüstü içerikler üretme ihtimalini ciddi ölçüde
artıracaktır.
Programınıza tam anlamıyla bağlı kalmak ve haftanın her
bir gününe farklı içerik çeşitleri atamak, okuyucu kitlenizi
genişletmenize de yardımcı olacaktır. Yaratıcılığınızın en
iyi örneklerini, sözgelimi her Pazartesi 09:00’da okuyucu
kitlenizle paylaşmak, onlara sunduğunuz içeriğe bir doz da
heyecan ekleyecektir.
Mecra ve Platformları Belirlemek
Oluşturduğunuz kurumsal içeriğiniz, yeni inşa edilmiş ve eşyaları
döşenmiş bir ev gibidir. Ancak bu evin içerisinde insanların
oturmak istemeleri, ancak iyi bir tanıtımla mümkündür. Bir
evi insanlara tanıtırken, farklı ortamlarda farklı yöntemler
kullanacağınız gibi, içeriğiniz için de farklı medyalarda faklı
üslup ve gereksinimler olacaktır. Yapmanız gereken şey, bir
ev tasarlarken bir mimarın farklı yaşam tarzlarını düşünmesi
gibi, içeriğinizi hazırlarken farklı hedef kitleleri göz önünde
bulundurmaktır.
Tumblr, Twitter ve Facebook, içeriğinizin daha fazla insana
ulaşmasını sağlamak ve farklı grupların ilgilerini çekmek
için harika alanlardır. Ancak aynı içerik hiçbir zaman farklı
mecralarda aynen paylaşılmamalıdır. Bunun yerine, içeriğinizin
küçük parçaları ilgili mecraya uygun olarak seçilmeli ve minik
özelleştirmelerle uyarlanmalıdır. Kısacası, farklı sosyal medya
mecralarında içeriğiniz tamamen aynı biçimde yer almamalı, bu
alanlarda yapacağınız paylaşımlar, okuyucuların asıl içeriğinizi
okumak için gelmelerini sağlamalıdır. İçeriğin kalitesi ise, geri
döndüklerinde paylaşımda bulunmalarını sağlayacaktır.
Farklı sosyal medya mecralarında paylaşım yaparken her bir
platformun kendine has güçlü yönlerinden yararlanmalı ve
güçsüz yönlerinden kaçınmalısınız. Örneğin, Tumblr’da bir blog
postu paylaşırken, en dikkat çekici cümleyi kullanmalı ve asıl
post’a tam link vermelisiniz. Twitter’da aynı postun ilk cümlesini
yayınlamalı, ancak karakter sınırlamasından dolayı linki kısaltılmış
olarak kullanmalısınız. Linkedln veya Facebook paylaşımlarında
ise sistemin kendi paylaşım araçlarını kullanmalı, ancak bir cümle
halinde kendi yorumunuzu eklemelisiniz. Böylelikle, aynı içeriği
bir anda dört farklı hedef kitleye sunmuş olursunuz.
Yaptığınız işi kafanızda belirginleştirip insanlara anlatacak
bir içerik haline getirmek için yazmaya, fotoğraf çekmeye
veya çizim yapmaya başlamadan önce, yayınlamayı nerede
yapacağınıza ve içeriğinizin nerelere yayılmasını istediğinize
karar vermelisiniz. Kendinize “Hedef kitleniz nerede vakit
geçiriyor? Aynı içeriği nasıl farklı alanlar veya gruplar için
özelleştirebilirsiniz? Farklı medyalarda bu içeriğin hangi
kısımları en çok ilgi çeker?” gibi soruları sormalı ve bunların
cevaplarını netleştirmelisiniz.

Mecra, Mesajın Kendisidir.
Marshall Mc Luhan

Arama Motorları Gözünden İçerik
İçeriğinizi farklı platformlarda paylaşmak, arama motorlarının
gözündeki değerinizi de yükseltecektir. Arama motorları için
sizin sıralamanızı yükseltecek en önemli olay, içeriğinizin
insanlar tarafından paylaşılması ve böylece doğal yollardan
linkler oluşmasıdır. Sosyal medyada oluşan linkler, arama
motorları için size referans olan otoriteler gibidir.
İçeriğinizi

oluştururken,

sosyal

medya

kullanıcılarının

paylaşmak isteyecekleri bir üslup kullanmalısınız. Böylece
zaman içerisinde Google ve diğer arama motorlarının
değerlendirmelerinde

otomatik

olarak

yükselebilirsiniz.

Yani, içeriğinizi paylaşan kullanıcılar bir anlamda sizin için
çalışmış olurlar.
Ölçümlemeyi Planlamak
Daha önce verdiğimiz “fazla kilolarınızı vermek için spor
salonuna gitme” örneğini düşünün. Birkaç ay boyunca spor
salonuna devam etmek, alışkanlık edinmenizi sağlayarak
düzeninizi

sağlamlaştıracaktır.

Böyle

bir

durumda

tartıldığınızda yeni kilonuzdan çok memnun olabilirsiniz.
Ancak spora başlarken tartılmadıysanız, bu kadar zaman
boyunca düzenli bir şekilde çalışmanın size ne kattığını ve
nelerin değiştiğini net bir şekilde görme şansınız olmayacaktır.
Aynı mantık kurumsal içerik paylaştığınız tüm mecralar
için de geçerlidir. Çalışmaya başlamadan önce gerekli
ölçümleme araçlarının kurulması, uzun vadeli bir kurumsal
içerik stratejisini mümkün kılmak ve zaman içerisinde
ustalaşmak için çok önemlidir. Eğer hiçbir izleyici takip aracı
kurmazsanız, ürettiğiniz içeriği paylaştıktan sonra neler
olduğunu ve kurumsal kimliğinizin dipsiz web denizinde
nerelere yayıldığını görme şansınız olmayacaktır. Bu da, içerik
stratejiniz hakkında açıklama yapacağınız paydaşlarınıza
“öyle zannediyoruz ki” veya “tahminimizce” diye başlayan
cümleler kurmanıza sebep olacaktır.
İçeriğinizi Takip Etmek İçin
Kullanabileceğiniz Araçlar
Tüm dünyada başarı ile kullanılan ve içerik stratejinizi sürekli
güncel tutmak için kullanmanızı tavsiye edebileceğimiz
araçlar şunlardır:
Google Analytics: On milyonu aşkın web sitesi için
kullanılan, Fortune 500 şirketlerinin %45’i tarafından tercih
edilen ve toplamda %82’lik pazar payına sahip olan bir
platformdur. İçerik takibi konusunda endüstri standardı
olduğu söylenebilir. Zengin özellikleri, ücretsiz oluşu ve
görece kolay kullanımı özellikle içerik izleme konusunda
yeni olanlar arasında popüler olmasını sağlamaktadır.
Newsbeat: Ücretli bir izleme aracıdır. Ancak ücretsiz
deneme sürümü de mevcuttur. Kurumsal içeriğiniz hakkında
anlık analitik bilgiler sunar.
Addthis: Sitenize veya blog’unuza çok pratik bir tuş çubuğu
ekler. Bu çubuk üzerindeki tuşlarla kullanıcılar içeriğinizi
kolaylıkla paylaşabilirler. Ancak Addthis’in asıl özelliği, bu
çubuk üzerinden gerçekleştirilen paylaşımların kolaylıkla
takip edilebilmesidir. Addthis aynı zamanda ücretsiz olarak
sunulduğundan, izleyici haricinde yalnızca paylaşım çubuğu
için bile kullanılmaktadır.

Ölçümlenebilir her şey
kontrol de edilebilir.
William Edwards Deming
Analitik, yani içerik izleme sistemlerini daha yakından tanıyıp
ustalaştıkça yeni araçlara ihtiyaç duyabilirsiniz. “Sosyal
Erişim” araçları denen “Crowdbooster” ve benzeri servisler
içeriğinizin Web’e nasıl bir giriş yaptığını ölçerler. Veya
içeriğinizin tüm sosyal medya platformlarındaki hareketlerini
izlemek için tek bir araç olan “Postling”i de deneyebilirsiniz.
İnternette bunların dışında da birçok izleyici araç bulunur. Tek
bir araçtan yararlanmak yerine her izleyicinin güçlü yönlerini
kullanabilirsiniz.

İzleyici Kullanmanın Kurumsal İçerik 			
Stratejinize Etkisi
İzleyici araçları kullanmak, içeriğinizin kimler tarafından hangi
zamanlarda ve nasıl koşullarda görüntülendiğini işe yarar
istatistiki bilgiler halinde görmenizi sağlar. Böylece hitap
ettiğiniz kitlenin ne şekilde etkilendiğini ve beklenmedik
nerelere ulaşabildiğinizi göz önünde bulundurarak kurumsal
içerik stratejinizi sürekli güncel tutabilirsiniz. Ayrıca yeni bir
ürün veya hizmet sunmadan önce içeriği paylaşmak ve takip
etmek, alacağınız tepkileri önceden tahmin edebilmenizi
sağlar.
İşe Koyulmak:

Strateji Nasıl Uygulamaya
Geçirilmeli?
Yeterli Kaynak Ayırmak
İyi bir içerik stratejisi oluşturmak için, dikkat edilmesi gereken
en önemli hususlardan biri de yeterince kaynak ayırdığınıza
emin olmaktır. Büyüleyici bir içerik oluşturmak için gereken
motivasyona, başlangıç noktasında herkes sahiptir. Bu
bakımdan içerik stratejisi “fit” olma çabalarımıza benzetilebilir.
Hepimiz forma girmek, formda kalmak isteriz ve bunun
için “Pazartesi günü spora başlıyorum” gibi planlar yaparız.
Ancak günlük koşuşturmacaların içerisinde her gün bir
saatinizi egzersize ayırmadıkça ve bunu bir alışkanlık haline
getirmedikçe bu planlar başarısız olmaya mahkumdur. İçerik
için de aynı şeyler söylenebilir.

Planlama ve Görevlendirme, Odaklanmayı Sağlar
Araştırmalara göre içerik pazarlamasının önündeki en büyük
engeller, %42’lik dilimle insan kaynağı eksikliği ve %35’lik
dilimle bütçe eksikliğidir. Ayrıca, mevcut şirketlerin %54’lük
diliminde içerik pazarlaması için belirlenmiş bir çalışan
bulunmamaktadır.
Kendinizin ve ekibinizin yaratıcılıklarını ve yeteneklerini
maksimum düzeyde kullanabilmek için, içerik üretimini
haftanın yedi gününe yaymalısınız. Yapacağınız plan ayrıca
kimin hangi proje üzerinde çalışacağını da belirlemelidir.
Önceden belirlenmiş detaylı bir plan üzerinden çalışarak
üretilen içerikler, her ne kadar ilk bakışta kısıtlayıcı gibi
gözüküyor olsalar da içerik kalitenizin istikrarını sağlarlar.
“Yaratıcılık” çerçeve içine alındığında bir kısmı boşta kalıyor
gibi görünebilir. Ancak iyi bir içerik stratejisi ve ayrıntılı bir
planlama, bu yaratıcılığı “huni” modeliyle yönlendirecek,
ilgisiz içerikler yerine daha iyi odaklanmış, vurucu içerikler
üretmenizi sağlayacaktır.

İçerik Stratejisinde Planlamanın Etkileri: 		
Huni Modeli
Kurumunuzun çeşitli dijital ve geleneksel ortamlarda sunacağı
içeriklerin oluşturulmasında strateji belirlemek ve spesifik
bir planlama-görevlendirme çalışması yapmak, yüzeysel bir
bakış açısıyla değerlendirildiğinde, herkesin yaratıcı katkılarda
bulunmasını engelliyor ve konuları sınırlandırarak oluşturulan
içeriği azaltıyor gibi görülebilir.
Ancak bu durumu bir nevi “huni” gibi düşünebilirsiniz.
Başarılı bir kurumsal içerik birikimi oldukça dar bir ağzı olan
bir şişe olarak ele alınabilir. Çünkü müşteri tabanınıza ve
potansiyel müşterilere gerçek anlamda hitap edecek, onları
etkileşim kurmaya yönlendirecek ve bu sırada kurumsal
imajınızı kuvvetlendirecek içerikler oldukça nadirdir. Plansız
ve uzmanlaşma imkanı bulunmayan “açık” bir sistemle içerik
üretmek, katkıda bulunanların şişeyi ıskalamalarına neden olur.
Bunun yerine içerik üretiminden sorumlu kişileri belirlemek ve
ekibin her bir üyesini spesifik konulara atamak, farklı kişilerdeki
yaratıcı yetenekleri yönlendirecektir. Ayrıca bu ekibe bir
zaman çizelgesi sunmak hem yaratıcılığı tetikleyecek hem
de içerik paylaşımınıza istikrar getirerek düzenli bir okuyucu
kitlesi oluşturmanıza yardımcı olacaktır. Dolayısıyla detaylı
bir planlama ve görevlendirme, tıpkı bir huni gibi içerik akışını
yavaşlatsa da kayıpları önleyerek tüm katkıların doğru hedefe
yani kaliteli içeriğe akmasını sağlayacaktır.
Farklı Enstrümanların Kullanımı ve
Segmentasyon: Şirket Blogları
Araştırmalar tüketicilerin %70’lik diliminin bir ürün veya
hizmet hakkında bilgi edinmek için reklamlar yerine blog
post’larını tercih ettiklerini göstermektedir. Bu oran yönetici
pozisyonundaki kişiler arasında %80’e ulaşmaktadır. İyi bir
içerik stratejisi, farklı dijital ve geleneksel ortamların farklı
üslup ve ihtiyaçlarını göz önünde bulundurmalı, kümülatif
bir etki yaratmak için tüm bu enstrümanların en güçlü
yönlerinden yararlanmalıdır.
Örneğin şirket blogları, günümüzde başarılı bir kurumsal
içerik stratejisi için en önemli enstrümanlar arasındadır.
Kurumsal sosyal medya operasyonlarındaki müşterilerle
yakın temasa dayalı iletişimin veya web sitelerindeki resmi
üslubun aksine, bloglar sayesinde spesifik ve detaylı bir
içerik müşteri tabanına sunulabilir. İyi bir kurumsal blog,
okuyuculara katma değeri yüksek ve “ilgili” içerik sunarak
müşteri tabanında yer almayan okuyucuların da ilgisini
çekecektir. Dolayısıyla bloglar, kurumsal içerik stratejinizin
“uzman” ayağını oluştururlar.
Birçok şirkette blog işleri bir stajyere, yani ne ile ilgili yazması
gerektiğini üstünkörü bilen ve okuyuculara bir şeyler
katmak için değil, kendisinden isteneni yerine getirmek
için yazan bir amatöre devredilir. Bunun en önemli sebebi
de diğer çalışanların kendilerince daha “önemli” gördükleri
işlere yoğunlaşmak istemeleridir. Okullar açıldığından beri
güncellenmeyen ve seri halde yayınlanmış birkaç anlamsız
“post” içeren bu bloglara mutlaka denk gelmişsinizdir.
Bu tip bloglara dikkat ederseniz, hiç yorum ve paylaşım
almamış olduklarını da görebilirsiniz.
Ancak başarılı işletmelerdeki mantık bunun tam tersi
yönündedir. İçerik üretimi için ayrılmış tam zamanlı ve
tecrübeli bir ekiple veya profesyonel bağımsız yazar ve
editörlerle çalışan şirketler, hedefi 12’den vurabilirler.
P&G, Yemeksepeti, Turkcell gibi başarılı firmaların
içerik stratejilerine baktığımızda şirketi ve yapılan işi iyi
tanıyan insanların elinden çıkan içeriklerin, editoryal
süreçler hakkında daha fazla bilgi sahibi olan profesyonel
editörlerin elinde şekillendiğini görüyoruz. Bu tip şirketler
başarılı bir içerik stratejisi takip ederek kısa vadede şirket
blogu veya sosyal medya hesapları gibi alanlara ekstra
kaynak ayırsalar da, uzun vadede profesyonel imajlarını
kuvvetlendirerek ve müşteri tabanları ile daha yoğun bir
etkileşim kurarak karlılıklarını arttırıyorlar.

İçerik Stratejisinde Yeterli Kaynak Ayrımı, 	
Yatırım Gibidir
Bir kurumun karlılığını arttırmak için yapılacak tüm çalışmalar
gibi içerik üretimi de belli bir strateji doğrultusunda
yapıldığında etkinliği önemli ölçüde artacaktır. Bu bağlamda,
içerik üretimini şirketinize yeni bir makina alarak üretimi
hızlandırmaktan farklı düşünmemeniz gerekir.
Bir projeyi gerçekleştirmek için gereken zamanı ayırmadığınız
durumlarda işin kalitesi düşecektir. İyi bir planlama ve zamaninsan kaynağının belirlenmesi eksik olduğunda, sürenin sonuna
doğru işin acele ile tamamlanması en yaygın durumdur.
Kalite, yatırım gerektirir. Kaliteye yatırım yapmadığınızda ise,
her konuda olduğu gibi içerik üretiminde de ancak ortaya
koyduğunuzun karşılığını alabilirsiniz.
Fark Yaratmak
İçerik stratejinizde temel amaçlardan biri, farklı enstrümanları
kullanarak oluşturacağınız kurumsal orkestranın gürültünün
içerisinden sıyrılıp çekici bir müzik haline gelmesidir. Bu
müziğin sevilmesi ise, iyi bir tını yakalamanıza bağlıdır. Güçlü
bir kurumsal içerik tınısı oluşturmak için yararlanacağınız en
önemli iki husus ise, üslubunuz ve bakış açınız olacaktır.
İçeriklerinin tınısını unutulmaz bir marka şarkısına
dönüştürecek şekilde özelleştirme konusunda usta olan
şirketlerin nadirliği, bu adımın önemini daha da artırmaktadır.

Senfoni çalmak için müzisyen
değil orkestra olmak gerekir
Navjot Singh Sidhu, Hint Parlamenter

Kurumsal İçerik, Markanızı Akıllardan Çıkmayan Şarkılar Gibi Güçlendirebilir
Orkestrasyon konusuna iyi bir örnek olarak, Garanti
Bankası’nın online hizmetleri gösterilebilir. Ülkemizde internet
bankacılığının korku duyulan bir medya olduğu yıllardan
itibaren Garanti başarılı çözümler sunarak kullanıcıların
gözünde “teknolojiyi en güncel şekilde takip eden banka”
imajını oluşturdu.
Akıllı telefon ve tabletlere ilk uygulamaları sunan ve Cep
Bank gibi sıra dışı çözümleri kullanıcılara ulaştıran banka,
“internet bankacılığından para kazanılamaz” düşüncesini
ortadan kaldırmayı başardı. Bir banka hesabı dahi olmayan
kişilere cep telefonu numarası üzerinden para gönderebilme
imkanı, ülkemizin gerçekleriyle çok iyi bağdaştığından geniş
kitlelere ulaştı.
İyi bir kurumsal orkestrasyon, tek bir şarkı ile kalıcı bir tını
yakalayamaz. Dolayısıyla Garanti’nin de yalnızca Cep Bank ile
kalıcı bir başarı elde edebilmesi mümkün değildi. Temassız
ödeme sistemlerini ülkemize uyarlayarak cep telefonu üzerine
yapıştırılan bir etiket halinde kredi kartı sunan Garanti, akıllı
telefon kullanıcıları arasında popülerliğini iyice kuvvetlendirdi.
Bu noktada, iyi bir orkestrasyonun farklı enstrümanların güçlü
yönlerinden yararlanması gerektiğini tekrar hatırlatabiliriz.
Marka, yıllardır sürdürdüğü “bonus kafa” parodisini teknoloji
odaklı banka imajı ile bir araya getirdi. Böylece, rakiplerinin
gürültüsünün içerisinden bir tekno-müzik tınısı ile sıyrıldı
ve tıpkı akılda kalıcı bir şarkı gibi “internet ve cep telefonu
bankacılığı” dendiğinde akıllara gelen ilk marka konumuna
yükseldi.

Kurumsal İçerik Stratejinizi Belirlerken
Orkestra Şefi Gibi Düşünün
İyi bir kurumsal içerik stratejisi, şirketinizi rakiplerin önüne
geçirecek unutulmaz eserler üretecektir. Her gün yeni
içerikler oluştururken, binlerce şarkı arasından radyoda
duyulunca seslerin açıldığı bir konuma gelmek için fark
yaratmaya odaklanmalısınız.
İçeriğin Hayatı, Hayatın İçeriği:

Strateji
Önce işinizi planlarsınız 	
sonra planınızı işlersiniz
Margaret Thatcher

Stratejiyi hazırlamak ve uygulamak. Aslında bütün bir
çalışma süresince devam ettireceğiniz uzun soluklu bir
maratondur. Çünkü her strateji ne kadar mükemmel
olursa olsun, en nihayetinde çağın değişikliklerine göre
düzenlenmesi gereken statik programlardır.
Karete Kid, spor salonları ve senfoni orkestraları.. Hayatın
tam içinden çıkartılacak bu dersler ve benzetmeler, aslında
içerik stratejisini doğru bir biçimde kurmaya yetecek
zenginlikte. Benzer bir şekilde içerik pazarlaması da gücünü
yaşamdan almaktadır. Her şey bir yana bırakıldığında en
başarılı içeriğin hayatın içerisinden kullanıcıya ulaşan içerik
olduğu anlaşılmakta. Bu nedenle içerik pazarlamasının her
alanında gizli silahınızın hayat olduğunu unutmayın. İnsanlar
hayatlarından bir parça buldukları her şeyle özdeşleşirler.
İçerik pazarlamasını satrancınızda şah kılan kuvvet de, bu
hayat damarından gelmektedir.
Doğru oynayın, hayatta kalın! İçerik 101’in diğer sayısında
görüşmek üzere!
İçerik 101 kitabı, Eva İstanbul İçerik Ajansı tarafından
hazırlanmıştır. İçerik Pazarlaması konusuna giriş niteliği
taşıyan İçerik 101, içerik pazarlaması konusunu bütünüyle
kapsayacak olan bir kitap serisinin ilk parçasıdır. İçerik 101,
içerik pazarlaması alanında bilgi edinmek isteyen sektör
profesyonellerine özel olarak hazırlanmıştır. Kitabın tüm
hakları Eva İstanbul’a aittir.

EVA İSTANBUL İÇERİK AJANSI ADINA
İMTİYAZ SAHİBİ
Ali Haliloğlu
GENEL YAYIN YÖNETMENİ
Emre Haliloğlu
EDİTÖR
Fatih Tuncer
DİJİTAL YAYIN KOORDİNATÖRÜ
Rabia Keten Yılmaz
DİJİTAL YAYIN GELİŞTİRME
Ersin Yılmaz
KATKIDA BULUNANLAR
Başak Eligül
İLETİŞİM
info@evaistanbul.com.tr
DIGITAL PUBLISHING

www.evaistanbul.com.tr

More Related Content

What's hot

Epazarlama
EpazarlamaEpazarlama
Epazarlama
kobikobi
 

What's hot (8)

Pazarlama Stratejisi
Pazarlama Stratejisi Pazarlama Stratejisi
Pazarlama Stratejisi
 
Epazarlama
EpazarlamaEpazarlama
Epazarlama
 
Sosyal Medya Olmadan Dijital Markalaşma Olmaz
Sosyal Medya Olmadan Dijital Markalaşma OlmazSosyal Medya Olmadan Dijital Markalaşma Olmaz
Sosyal Medya Olmadan Dijital Markalaşma Olmaz
 
Pazarlama Planı Nasıl Hazırlanır
Pazarlama Planı Nasıl HazırlanırPazarlama Planı Nasıl Hazırlanır
Pazarlama Planı Nasıl Hazırlanır
 
Markalaşma ve Reklamcılık - G4A Studio & Workshops - 17102018 - GGYD Akademi ...
Markalaşma ve Reklamcılık - G4A Studio & Workshops - 17102018 - GGYD Akademi ...Markalaşma ve Reklamcılık - G4A Studio & Workshops - 17102018 - GGYD Akademi ...
Markalaşma ve Reklamcılık - G4A Studio & Workshops - 17102018 - GGYD Akademi ...
 
Internette işinizi Büyütmek için 7 Altın Yöntem
Internette işinizi Büyütmek için 7 Altın YöntemInternette işinizi Büyütmek için 7 Altın Yöntem
Internette işinizi Büyütmek için 7 Altın Yöntem
 
411 pazarlama planı
411 pazarlama planı411 pazarlama planı
411 pazarlama planı
 
SATIŞ STRATEJİSİ 2012
SATIŞ STRATEJİSİ 2012SATIŞ STRATEJİSİ 2012
SATIŞ STRATEJİSİ 2012
 

Similar to İçerik 101

Be Project Pazarlama Departman Sunum
Be Project Pazarlama Departman SunumBe Project Pazarlama Departman Sunum
Be Project Pazarlama Departman Sunum
BE Project
 

Similar to İçerik 101 (20)

Sosyal Medya Stratejisi
Sosyal Medya StratejisiSosyal Medya Stratejisi
Sosyal Medya Stratejisi
 
Başarılı Sosyal Internet Planına Giden Yol @Promoqube
Başarılı Sosyal Internet Planına Giden Yol @PromoqubeBaşarılı Sosyal Internet Planına Giden Yol @Promoqube
Başarılı Sosyal Internet Planına Giden Yol @Promoqube
 
Marka Stratejisi ve Reklamın Performansının Ölçülmesi
Marka Stratejisi ve Reklamın Performansının ÖlçülmesiMarka Stratejisi ve Reklamın Performansının Ölçülmesi
Marka Stratejisi ve Reklamın Performansının Ölçülmesi
 
Pazarlama & Dijital Pazarlama
Pazarlama & Dijital PazarlamaPazarlama & Dijital Pazarlama
Pazarlama & Dijital Pazarlama
 
Dijital Pazarlama Stratejisi Nasıl Oluşturulur?
Dijital Pazarlama Stratejisi Nasıl Oluşturulur?Dijital Pazarlama Stratejisi Nasıl Oluşturulur?
Dijital Pazarlama Stratejisi Nasıl Oluşturulur?
 
İçerik 103
İçerik 103İçerik 103
İçerik 103
 
Tüm Sektörlerde İşinize Yarayabilecek İçerik Pazarlaması Önerileri
Tüm Sektörlerde İşinize Yarayabilecek İçerik Pazarlaması ÖnerileriTüm Sektörlerde İşinize Yarayabilecek İçerik Pazarlaması Önerileri
Tüm Sektörlerde İşinize Yarayabilecek İçerik Pazarlaması Önerileri
 
Follow UP 017
Follow UP 017Follow UP 017
Follow UP 017
 
Clubby Media
Clubby MediaClubby Media
Clubby Media
 
INTERMOTTO
INTERMOTTOINTERMOTTO
INTERMOTTO
 
Be Project Pazarlama Departman Sunum
Be Project Pazarlama Departman SunumBe Project Pazarlama Departman Sunum
Be Project Pazarlama Departman Sunum
 
Inbound Marketing
Inbound MarketingInbound Marketing
Inbound Marketing
 
Pazarlama ve İletişimin Yeni Kuralları Kitap Özeti
Pazarlama ve İletişimin Yeni Kuralları Kitap ÖzetiPazarlama ve İletişimin Yeni Kuralları Kitap Özeti
Pazarlama ve İletişimin Yeni Kuralları Kitap Özeti
 
Sosyal medya için 10 altın kural
Sosyal medya için 10 altın kuralSosyal medya için 10 altın kural
Sosyal medya için 10 altın kural
 
Dijital strateji
Dijital stratejiDijital strateji
Dijital strateji
 
90 günde Pazarlama aksiyonu nasıl alınır?
90 günde Pazarlama aksiyonu nasıl alınır?90 günde Pazarlama aksiyonu nasıl alınır?
90 günde Pazarlama aksiyonu nasıl alınır?
 
Dijital Pazarlama Kanalları
Dijital Pazarlama KanallarıDijital Pazarlama Kanalları
Dijital Pazarlama Kanalları
 
Follow UP 016
Follow UP 016Follow UP 016
Follow UP 016
 
ofis-yonetimi.pptx
ofis-yonetimi.pptxofis-yonetimi.pptx
ofis-yonetimi.pptx
 
Inbound Pazarlama
Inbound PazarlamaInbound Pazarlama
Inbound Pazarlama
 

İçerik 101

  • 1.
  • 3. Marka iletişiminde geleneksel yöntemlerin yaygın kullanımı günümüzde pazarlama açısından markalar için önemli bir sorun oluşturmaktadır. Potansiyel müşterilerin geleneksel yöntemlere aşina olması markaların sunduğu tanıtım yöntemlerine karşı müşteri tarafında bir duyarsızlık oluşturmaktadır. Bunun en somut örneği şablon banner reklamlarına karşı gelişen “banner körlüğü” fenomenidir. İnternet kullanıcıları web-sitelerini gezerken banner’lar için ayrılmış alanları es geçer ve burada yapılan tanıtımla herhangi bir etkileşime geçmez. Bu nedenle geleneksel şablon banner’lar yerine dikkat çekici, kendi içerisinde bir içerik değeri taşıyan banner’lar artık öne çıkmak isteyen markalar tarafından tercih edilmektedir. Banner örneği dijital alışkanlıkların yaygınlaştığı bir dünyada genele yansıyan bir durumu ortaya koymaktadır. Kullanıcılar artık özgün ve ilgi çekici bir içeriği olmayan tüm marka iletişimlerine karşı kapalıdır. Bu nedenle 2010 yılından başlayarak İçerik Pazarlaması (Content Marketing), dijital ve geleneksel pazarlamada kendi başına ayrı bir disiplin konumuna gelmiştir. İçerik pazarlamasının önemini ortaya koyan motto ise pazarlama dünyasında yaygın olarak söylenegelen “Content Is King” cümlesidir. İçerik günümüzde pazarlamayı başarıya ulaştıracak olan Kral’dır. Bu kitapta Türkiye özelinde müşteri alışkanlıklarını göz önünde bulundurarak globaldeki içerik pazarlaması biçim ve örneklerini, başlangıç adımlarını ele alacağız. Özgün bir disiplin olan içerik pazarlamasının karmaşık yollarını haritalandıracak bu çalışmayla, bünyesinde faaliyet gösterdiğiniz ya da sahibi olduğunuz firma-markanın içerik pazarlamasını şekillendirirken doğru güzergahta ilerleyeceksiniz. Herkesin konuştuğu ama kimsenin görmediği hayalet; İçerik 101’e hoş geldiniz.
  • 5. Yola Tersten Başlamak: İçerik Pazarlaması Nasıl Başarısız Olur? En iyi dövüşler dövüşmediklerimizdir. Mr. Han, Karate Kid İçerik pazarlamasında başarıya ulaşmak temel itibariyle karate filmlerindeki kahramanların hikayelerine benzemektedir. Her müsabaka sonrasında hatalarından ders çıkartarak kendi dövüş tekniğini geliştiren kahraman kısa sürede efsanevi bir karaktere dönüşür. Bu nedenle gerçek bir karateci asla yenildiği müsabakadan kaybetmiş olarak ayrılmaz. Her yenilgisinde yeni bir ders kazanır. İçerik pazarlamasını inşa ederken bu ders çıkartma meselesi özel bir öneme sahiptir. Her yıl sayısız markanın ve girişimin yenildiği iş dünyasında kaybetmemek için yenilenlerin neden yenildiğini anlamak önemlidir. Günümüzde içerik pazarlamasının başarısız olmasının en yaygın nedeni doğru bir stratejinin kurulmamasıdır. Strateji ve planlama; hayatın her alanında olduğu gibi iş dünyasında da istikrarlı ve emin bir ilerleyişe sahip olmak için gereklidir. Karateci çocuğun eğitimini köklü bir müfredata dayandıran Sensey gibi siz de markanızın içeriğini doğru şekilde kurgulanmış bir stratejiye dayandırmalısınız.
  • 6. Strateji doğru biçimde kurgulanmaz ve kısa vadeli çözümlerle ilerleme yolu tercih edilirse kısa sürede içerik pazarlamanız çıktığı her müsabakada yenilgiye mahkum, enerjisini boşa tüketen bir karateciye dönüşecektir. İçerik pazarlaması doğru bir strateji oluşturulmadığı, kısa vadeli düşünüldüğü ve istikrarlı olmadığı müddetçe kaybedecektir. Bu nedenle hem bir strateji oluşturulmalı hem de bu strateji gerekli ilgililiğe (relevancy), istikrara ve optimizasyona sahip olmalıdır. Bu sayede markanızın ihtiyaç duyduğu Sensey’i elde edebilirsiniz. İçerik Kalitesini Önemsememek İçerik pazarlamasının öncelikli dayanağı, kaliteli içerik sunarak pazarda dikkat çekici bir konuma sahip olmaktır. Bu nedenle kalitesi olmayan içerik, içerik pazarlaması kapsamında yer almaz. İçerik pazarlamasının alamet-i farikası olan kalite kesinlikle içerik stratejisinde yer almalıdır. Günümüzde özellikle dijital platformlarda markaların kendilerine ait kanalları ve sayfaları bulunmakta. Ancak bu sayfalardan pek çoğu kendisinden beklenen etkiyi yaratmakta yetersiz kalmaktadır. Bunun nedeni içerik stratejisi kapsamında kalitenin üzerine düşülmemesidir. Kaliteli içeriğe yatırım yapmadıkça içerik stratejisi başarısız olacaktır. Stratejinin Uygulanmasına Esneklik Göstermek İçerik pazarlamasında yapılan bir diğer hata da çizilen stratejide günlük koşullar gereği esneklikler göstermektir. Burada günün koşullarına uygun manevralar yapmamak anlamı çıkartılmamalıdır.
  • 7. Stratejinin uygulanması aşamasında takvimde yapılacak değişiklikler, içerik biçimi ve mecraları konusunda stratejiden bağımsız aksiyonların neticesi çoğunlukla beklenenden daha verimsiz, hatta bazı durumlarda zararlı bir şekilde neticelenebilir. Bu nedenle stratejiye sadakat başarı için çok önemli bir şarttır. Hazırlanan İçeriğin Optimize Edilmemesi Takviminizi hazırladınız, kaliteli bir ekiple içeriği üretiyorsunuz ancak yaydığınız mecralardan beklenen geri dönüşü alamıyor musunuz? Bu noktada elinizdeki içeriğin yeterince optimize edilmediği sorusu aklınıza gelmelidir. Optimizasyon konusunda yapılan yaygın hatalardan birisi hazırlanan içeriğin alakasız bir mecradan sunulmasıdır. Örneğin; hazırladığınız video içeriği Facebook’tan yayına sokmak mantıklı bir tercih iken bunu mailing çalışmasında kullanmak verimsiz bir seçenek olacaktır. Aynı biçimde yazılı içeriğin de farklı mecralara özgün biçimde optimize edilmesi gerekebilir. Bu tip uyumsuz ve hatalı optimizasyonun en somut örneği, Twitter’da 140 karakterden ibaret alanı göz önünde bulundurmadan yazılı içeriği parça parça Twitter’dan yaymaktır.
  • 8. İçerik Stratejisi Neleri Kapsar? Hedef Belirleme Herhangi bir alanda strateji kurgulanırken doğal olarak bir hedef belirlenmesi gerekir. Futbolda galibiyet için yapılan taktik düzenlemeler, içerik pazarlamasında da başarı için yapılır. Farklı mecralardan yürütülen içerik çalışmaları ölçümlenebildiği ve bir hedefe götürdüğü ölçüde kıymetlidir. Ölçümlenemeyen ve herhangi bir hedefe götürmeyen her çalışma, gereksiz efor ve enerji kaybına yol açacaktır. Hedef belirlerken spesifik olmak gerekir. Muğlak ve genelgeçer hedefler çalışma ve işleyiş aşamasında güvensizlik oluşturabileceği gibi herhangi bir katkı da sunmaz. Bu nedenle hedefiniz başarı ise başarının tanımını yapmanız ve biçimini belirlemeniz gerekmektedir. Bu noktada devreye beklentiler ve biçimler girer. İçerik pazarlamasında sizin beklentileriniz ve istediğiniz başarının biçimi nedir? İnternet üzerinden satışlarınızı artırmak mı, pazardaki potansiyel müşterilerinize adınızı duyurmak mı, yoksa hali hazırdaki müşterilerinizle iletişiminizi sağlamlaştırmak mı? Bu sorunun cevabını verdiğiniz zaman hedefinizin biçimi de belirlenmiş olur. Hiç aradığın şeyi bulduğunda, bulduğun şeyin aradığın şey olup olmadığına dönüp baktın mı? Kaybedenler Kulübü, 2011
  • 9. Hedef belirleme bu noktada sona ermez; rakamlar konuşmaya başlar. Hedeflerinizi sayısal temellere oturtarak bu hedeflere ulaşmak için gerekli adımları atmaya da başlayabilirsiniz. Biçimi belirlediğiniz için artık içeriğin ne türde kurgulanacağını da ortaya koyabilirsiniz. Rakamlar ise başarının karşılığı olan somut hedefler olacaktır. Kaç kişiye ulaşmak istiyorsunuz, hazırladığınız içerikle etkileşime geçen kaç kişi bekliyorsunuz, bu iletişimlerin ne kadarının satışa dönüşmesini istiyorsunuz? İşte bu rakamları belirledikten sonra gerekli adımları sıralamak ve gerçekleştirmek de mümkün olacaktır. İçerik stratejisi oluşturma kapsamında önceliğiniz hedefleri belirlemek üzerine olmalıdır. Ligde kendisine herhangi bir hedef belirlememiş her takım başarısız olacaktır. Çünkü başarının tanımı yapılmadığı müddetçe onu elde etmek de imkansızdır. Siz de markanızın potansiyelini değerlendirin ve markanızı başarılı kılın. Başlangıçta imkansız gibi görünen üst sıralara ilerlemek zaman içerisinde bir merdiveni tırmanmak kadar kolaylaşacaktır. Hedef Kitleyi ve Alışkanlıklarını Tanımak Hedefinizi belirlediniz. Peki, bu hedefi gerçek kılacak kitlenizi tanıyor musunuz? Hedef kitleyi (prospect) lead’e, lead’leri de müşterilere dönüştürmek için öncelikle hedef kitleyi tanımak gerekli. İçeriği sunacağınız mecradan erişebileceğiniz ve erişmek istediğiniz insanlar kimler? Bu soruların cevabını vermek için bazı temel yöntemlerden yararlanabilirsiniz. İçerik pazarlamasında hitap ettiğiniz insanların diğer hangi içerikleri takip ettiğini belirlemek mantıklı bir yöntem olacaktır. Hitap ettiğiniz kitle hangi dizileri izler, hangi siteleri ziyaret eder, internette oyun oynamayı seviyorsa ne tür oyunları sever?
  • 10. Bunun gibi sorular size hazırlayacağınız içeriğin biçimini ve özelliklerini belirlemenizde yardımcı olacaktır. Başarılı içerik kullanıcısının günlük yaşamda ilgisini çeken, onun için hazırlanmış olan içeriktir. Bu nedenle içerik stratejisini kurarken kesinlikle hedef kitlenizle ilgili (relevant) bir içerik planlamasına sahip olmalısınız. Bu sayede hem kullanıcı ile aranızda içerik üzerinden bir bağ kurmanız mümkün olur hem de içerik hazırlama aşamasında neyi ortaya koyacağınızı hali hazırda belirlemiş olursunuz. Temel bir örnekle şekillendirmek gerekirse; eğer erkekler için üretilmiş bir tıraş losyonu markasının içerik stratejisini şekillendiriyorsanız, hedef kitlenizin beğenilerine uygun bir içerik belirlemelisiniz. Bunun için futbol, basketbol ve tenis gibi sporlarla uyumlu ve ilgili bir içerik biçimi düşünebilirsiniz. En basit örneğiyle; sunduğunuz içerikleri bu sporların takvimleriyle uyumlu ve konu itibariyle alakalı bir zemine oturtmayı düşünebilirsiniz. Büyük markaların mevcut uygulamalarında da bu tip pratikleri gözlemleyebilirsiniz. Erkek kullanıcıları hedefleyen pek çok marka, ürünleri sporla birebir ilgili olmasa da sundukları içerikleri spor üzerinden şekillendirmektedir. Bu sayede hem kullanıcılarının alışkın olduğu bir zeminden iletişim kurarlar hem de hedef kitlenin ilgisini çekebilecek bir içerik sunarlar. Bu sayede içerik için çok önemli bir kural olan ilgililik (relevancy) yakalanmış olur. İnsanların alışkanlıklarını değiştirmek güç olduğu için, sunduğunuz içeriğin o alışkanlıklara uygun olması çok daha makul bir seçenek. Bu nedenle hedef kitleyi kesinlikle tanımalı ve kitlenizin alışkanlıklarını göz önünde bulundurmalısınız. Bu sayede hedef kitle ile iletişiminizi çok kolay ve sağlıklı bir biçimde kurabilirsiniz.
  • 11. Takvim Oluşturmak İçerik stratejinizi inşa ederken atmanız gereken adımlardan biri de editoryal takvim oluşturmaktır. Bu adımın görece çetrefilsiz oluşu, genellikle fazla önemsenmemesine ve üstünkörü gerçekleştirilmesine sebep olur. Ancak editoryal takvim başarılı bir içerik stratejisi oluşturmaya ve böylece olağanüstü içerikler yaratmaya giden yoldaki mihenk taşlarından biridir. Üslubunuzu, tınınızı ve bakış açınızı belirlemiş de olsanız, bir editoryal takvim oluşturmanız hayati önem taşır. Bu takvim kimin, neyi, ne zaman yazacağını düzenli ve basit bir dille açıklamalıdır. Bu sayede belirlediğiniz temel içerik stratejisi ilkelerini başarılı bir şekilde icra edebilirsiniz. Editoryal Takvim Kullanarak Başarılı Bir Kurumsal Blog Oluşturmak Başarılı bir kurumsal içerik stratejisi, dijital ve geleneksel tüm mecraları kapsamalıdır ve her bir mecra için alt kısımlara sahip olmalıdır. Editoryal takvim oluşturmak kurumsal içerik stratejinizin en önemli adımlarından biri olacağından, alt takvimlerden de yararlanabilirsiniz. Şirket web siteniz, blog’unuz ve sosyal medya hesaplarınız için ayrı ayrı editoryal takvimler oluşturmak ve bir ana editoryal takvim ile tüm koordinasyonu sağlamak gibi detaylı bir yöntem izleyebileceğiniz gibi, daha küçük operasyonlar için tek bir editoryal takvim üzerinden tüm detayları da belirleyebilirsiniz. Bu yazıda anlatılan konu, yalnızca kurumsal blog için hazırlanan bir editoryal takvimi ele almaktadır. Pazarlama en nihayetinde ürünün kendi kendisini sattıracak kadar müşteriyi iyi tanımaktır. Peter Drucker, İşletme Bilimci - İş Stratejisti
  • 12. Fazla Kilolardan Kurtulmak veya İçerik Coşkusunu Sürdürmek Editoryal takvimin içerik stratejinizdeki önemini anlamak için bir spor salonu üyeliğini ele alabiliriz. Her yılın sonunda, bir sonraki yıl daha fazla egzersiz yapmak ve fazla kilolarımızdan kurtulmak için planlar yaparız. Ocak ayında spor salonuna üye olmak, yeni bir başlangıç yapmanın haklı gururunu taşımamızı sağlar. Böylece sonunda fazla kilolarımızdan kurtulabileceğimizi düşünürüz. Ancak bu haklı gurur, yerini zamanla ertelemelere ve düzensizliğe bırakır. Mart ayı geldiğinde işlerimiz yoğunlaşır ve spor yapmaya zaman ayıramamaya başlarız. “O kadar para veriyorum, salona gidip yararlanmalıyım.” diye düşünüyor olsak da bir süre sonra uzun aralar vermeye başlarız. Yorucu bir iş gününün sonunda gidip ağırlık kaldırmaktansa, evde dinlenmek daha cazip gelmeye başlar. Mayıs veya Haziran ayı geldiğinde ise, artık koşu bandını görmek istemeyiz ve muhtemelen üyeliğimizi önce dondurup sonra tamamen iptal ederiz. Böylece fazla kilolarımızdan kurtulmaya ve fit olmaya dair yaptığımız güzel planlar ve spor salonu maceramız başarısızlıkla sonuçlanmış olur. Bu hikaye, iş dünyasının beyaz yakalı çalışanlarının neredeyse her yıl tekrar ettiği bir ritüel halini almıştır. İşin sırrı takviminizdekileri önceliklendirmek değil; önceliklerinizi takvimleştirmekdir. Stephen Covey
  • 13. Bloglar İçin Editoryal Takvimin Önemi Şeffaf ve düzenli bir takvime bağlanmamış bloglarda da tıpkı sönüp giden spor salonu maceraları gibi zamanla azalarak biten şevk ve coşku duyguları vardır. Sürdürülebilirlik, başarılı bir blog yaratma savaşının en zorlu cephesidir. Olağanüstü içerikler kendi kendilerine oluşmazlar. Zamanınızı düzenlemenin en başarılı yolu, haftalık bir takvim belirlemek ve her güne farklı bir parçayı atamaktır. Örneğin; Pazartesi günleri açıklamalı liste post’ları, Salı günleri teknik konular, Çarşamba günleri fotoğraflar gibi bir düzenleme yapmak hem okuyucu kitlenizin ilgisini artıracaktır hem de içerik oluştururken sıkılmanızı ve tekdüzeleşmenizi engelleyecektir. Bir editoryal takvim oluşturmak, istikrarı engelleyen iki problemi ortadan kaldırmanızı sağlar. Bunlardan ilki “fikir tutulması” yani neyle ilgili yazacağınıza karar verememektir. Detaylı bir takvim konu başlıklarınızı da içereceğinden, size yalnızca konuya odaklanmak kalır. Takvim sayesinde üstesinden gelebileceğiniz diğer olası zorluk ise, tıpkı spor salonu örneğinde olduğu gibi “bahaneler”dir. Her gün kimin hangi içeriği üretmesi gerektiğini şeffaf biçimde belirlemek, ekibinizin olağanüstü içerikler üretme ihtimalini ciddi ölçüde artıracaktır. Programınıza tam anlamıyla bağlı kalmak ve haftanın her bir gününe farklı içerik çeşitleri atamak, okuyucu kitlenizi genişletmenize de yardımcı olacaktır. Yaratıcılığınızın en iyi örneklerini, sözgelimi her Pazartesi 09:00’da okuyucu kitlenizle paylaşmak, onlara sunduğunuz içeriğe bir doz da heyecan ekleyecektir.
  • 14. Mecra ve Platformları Belirlemek Oluşturduğunuz kurumsal içeriğiniz, yeni inşa edilmiş ve eşyaları döşenmiş bir ev gibidir. Ancak bu evin içerisinde insanların oturmak istemeleri, ancak iyi bir tanıtımla mümkündür. Bir evi insanlara tanıtırken, farklı ortamlarda farklı yöntemler kullanacağınız gibi, içeriğiniz için de farklı medyalarda faklı üslup ve gereksinimler olacaktır. Yapmanız gereken şey, bir ev tasarlarken bir mimarın farklı yaşam tarzlarını düşünmesi gibi, içeriğinizi hazırlarken farklı hedef kitleleri göz önünde bulundurmaktır. Tumblr, Twitter ve Facebook, içeriğinizin daha fazla insana ulaşmasını sağlamak ve farklı grupların ilgilerini çekmek için harika alanlardır. Ancak aynı içerik hiçbir zaman farklı mecralarda aynen paylaşılmamalıdır. Bunun yerine, içeriğinizin küçük parçaları ilgili mecraya uygun olarak seçilmeli ve minik özelleştirmelerle uyarlanmalıdır. Kısacası, farklı sosyal medya mecralarında içeriğiniz tamamen aynı biçimde yer almamalı, bu alanlarda yapacağınız paylaşımlar, okuyucuların asıl içeriğinizi okumak için gelmelerini sağlamalıdır. İçeriğin kalitesi ise, geri döndüklerinde paylaşımda bulunmalarını sağlayacaktır. Farklı sosyal medya mecralarında paylaşım yaparken her bir platformun kendine has güçlü yönlerinden yararlanmalı ve güçsüz yönlerinden kaçınmalısınız. Örneğin, Tumblr’da bir blog postu paylaşırken, en dikkat çekici cümleyi kullanmalı ve asıl post’a tam link vermelisiniz. Twitter’da aynı postun ilk cümlesini yayınlamalı, ancak karakter sınırlamasından dolayı linki kısaltılmış olarak kullanmalısınız. Linkedln veya Facebook paylaşımlarında ise sistemin kendi paylaşım araçlarını kullanmalı, ancak bir cümle halinde kendi yorumunuzu eklemelisiniz. Böylelikle, aynı içeriği bir anda dört farklı hedef kitleye sunmuş olursunuz.
  • 15. Yaptığınız işi kafanızda belirginleştirip insanlara anlatacak bir içerik haline getirmek için yazmaya, fotoğraf çekmeye veya çizim yapmaya başlamadan önce, yayınlamayı nerede yapacağınıza ve içeriğinizin nerelere yayılmasını istediğinize karar vermelisiniz. Kendinize “Hedef kitleniz nerede vakit geçiriyor? Aynı içeriği nasıl farklı alanlar veya gruplar için özelleştirebilirsiniz? Farklı medyalarda bu içeriğin hangi kısımları en çok ilgi çeker?” gibi soruları sormalı ve bunların cevaplarını netleştirmelisiniz. Mecra, Mesajın Kendisidir. Marshall Mc Luhan Arama Motorları Gözünden İçerik İçeriğinizi farklı platformlarda paylaşmak, arama motorlarının gözündeki değerinizi de yükseltecektir. Arama motorları için sizin sıralamanızı yükseltecek en önemli olay, içeriğinizin insanlar tarafından paylaşılması ve böylece doğal yollardan linkler oluşmasıdır. Sosyal medyada oluşan linkler, arama motorları için size referans olan otoriteler gibidir. İçeriğinizi oluştururken, sosyal medya kullanıcılarının paylaşmak isteyecekleri bir üslup kullanmalısınız. Böylece zaman içerisinde Google ve diğer arama motorlarının değerlendirmelerinde otomatik olarak yükselebilirsiniz. Yani, içeriğinizi paylaşan kullanıcılar bir anlamda sizin için çalışmış olurlar.
  • 16. Ölçümlemeyi Planlamak Daha önce verdiğimiz “fazla kilolarınızı vermek için spor salonuna gitme” örneğini düşünün. Birkaç ay boyunca spor salonuna devam etmek, alışkanlık edinmenizi sağlayarak düzeninizi sağlamlaştıracaktır. Böyle bir durumda tartıldığınızda yeni kilonuzdan çok memnun olabilirsiniz. Ancak spora başlarken tartılmadıysanız, bu kadar zaman boyunca düzenli bir şekilde çalışmanın size ne kattığını ve nelerin değiştiğini net bir şekilde görme şansınız olmayacaktır. Aynı mantık kurumsal içerik paylaştığınız tüm mecralar için de geçerlidir. Çalışmaya başlamadan önce gerekli ölçümleme araçlarının kurulması, uzun vadeli bir kurumsal içerik stratejisini mümkün kılmak ve zaman içerisinde ustalaşmak için çok önemlidir. Eğer hiçbir izleyici takip aracı kurmazsanız, ürettiğiniz içeriği paylaştıktan sonra neler olduğunu ve kurumsal kimliğinizin dipsiz web denizinde nerelere yayıldığını görme şansınız olmayacaktır. Bu da, içerik stratejiniz hakkında açıklama yapacağınız paydaşlarınıza “öyle zannediyoruz ki” veya “tahminimizce” diye başlayan cümleler kurmanıza sebep olacaktır.
  • 17. İçeriğinizi Takip Etmek İçin Kullanabileceğiniz Araçlar Tüm dünyada başarı ile kullanılan ve içerik stratejinizi sürekli güncel tutmak için kullanmanızı tavsiye edebileceğimiz araçlar şunlardır: Google Analytics: On milyonu aşkın web sitesi için kullanılan, Fortune 500 şirketlerinin %45’i tarafından tercih edilen ve toplamda %82’lik pazar payına sahip olan bir platformdur. İçerik takibi konusunda endüstri standardı olduğu söylenebilir. Zengin özellikleri, ücretsiz oluşu ve görece kolay kullanımı özellikle içerik izleme konusunda yeni olanlar arasında popüler olmasını sağlamaktadır. Newsbeat: Ücretli bir izleme aracıdır. Ancak ücretsiz deneme sürümü de mevcuttur. Kurumsal içeriğiniz hakkında anlık analitik bilgiler sunar. Addthis: Sitenize veya blog’unuza çok pratik bir tuş çubuğu ekler. Bu çubuk üzerindeki tuşlarla kullanıcılar içeriğinizi kolaylıkla paylaşabilirler. Ancak Addthis’in asıl özelliği, bu çubuk üzerinden gerçekleştirilen paylaşımların kolaylıkla takip edilebilmesidir. Addthis aynı zamanda ücretsiz olarak sunulduğundan, izleyici haricinde yalnızca paylaşım çubuğu için bile kullanılmaktadır. Ölçümlenebilir her şey kontrol de edilebilir. William Edwards Deming
  • 18. Analitik, yani içerik izleme sistemlerini daha yakından tanıyıp ustalaştıkça yeni araçlara ihtiyaç duyabilirsiniz. “Sosyal Erişim” araçları denen “Crowdbooster” ve benzeri servisler içeriğinizin Web’e nasıl bir giriş yaptığını ölçerler. Veya içeriğinizin tüm sosyal medya platformlarındaki hareketlerini izlemek için tek bir araç olan “Postling”i de deneyebilirsiniz. İnternette bunların dışında da birçok izleyici araç bulunur. Tek bir araçtan yararlanmak yerine her izleyicinin güçlü yönlerini kullanabilirsiniz. İzleyici Kullanmanın Kurumsal İçerik Stratejinize Etkisi İzleyici araçları kullanmak, içeriğinizin kimler tarafından hangi zamanlarda ve nasıl koşullarda görüntülendiğini işe yarar istatistiki bilgiler halinde görmenizi sağlar. Böylece hitap ettiğiniz kitlenin ne şekilde etkilendiğini ve beklenmedik nerelere ulaşabildiğinizi göz önünde bulundurarak kurumsal içerik stratejinizi sürekli güncel tutabilirsiniz. Ayrıca yeni bir ürün veya hizmet sunmadan önce içeriği paylaşmak ve takip etmek, alacağınız tepkileri önceden tahmin edebilmenizi sağlar.
  • 19. İşe Koyulmak: Strateji Nasıl Uygulamaya Geçirilmeli?
  • 20. Yeterli Kaynak Ayırmak İyi bir içerik stratejisi oluşturmak için, dikkat edilmesi gereken en önemli hususlardan biri de yeterince kaynak ayırdığınıza emin olmaktır. Büyüleyici bir içerik oluşturmak için gereken motivasyona, başlangıç noktasında herkes sahiptir. Bu bakımdan içerik stratejisi “fit” olma çabalarımıza benzetilebilir. Hepimiz forma girmek, formda kalmak isteriz ve bunun için “Pazartesi günü spora başlıyorum” gibi planlar yaparız. Ancak günlük koşuşturmacaların içerisinde her gün bir saatinizi egzersize ayırmadıkça ve bunu bir alışkanlık haline getirmedikçe bu planlar başarısız olmaya mahkumdur. İçerik için de aynı şeyler söylenebilir. Planlama ve Görevlendirme, Odaklanmayı Sağlar Araştırmalara göre içerik pazarlamasının önündeki en büyük engeller, %42’lik dilimle insan kaynağı eksikliği ve %35’lik dilimle bütçe eksikliğidir. Ayrıca, mevcut şirketlerin %54’lük diliminde içerik pazarlaması için belirlenmiş bir çalışan bulunmamaktadır. Kendinizin ve ekibinizin yaratıcılıklarını ve yeteneklerini maksimum düzeyde kullanabilmek için, içerik üretimini haftanın yedi gününe yaymalısınız. Yapacağınız plan ayrıca kimin hangi proje üzerinde çalışacağını da belirlemelidir. Önceden belirlenmiş detaylı bir plan üzerinden çalışarak üretilen içerikler, her ne kadar ilk bakışta kısıtlayıcı gibi gözüküyor olsalar da içerik kalitenizin istikrarını sağlarlar.
  • 21. “Yaratıcılık” çerçeve içine alındığında bir kısmı boşta kalıyor gibi görünebilir. Ancak iyi bir içerik stratejisi ve ayrıntılı bir planlama, bu yaratıcılığı “huni” modeliyle yönlendirecek, ilgisiz içerikler yerine daha iyi odaklanmış, vurucu içerikler üretmenizi sağlayacaktır. İçerik Stratejisinde Planlamanın Etkileri: Huni Modeli Kurumunuzun çeşitli dijital ve geleneksel ortamlarda sunacağı içeriklerin oluşturulmasında strateji belirlemek ve spesifik bir planlama-görevlendirme çalışması yapmak, yüzeysel bir bakış açısıyla değerlendirildiğinde, herkesin yaratıcı katkılarda bulunmasını engelliyor ve konuları sınırlandırarak oluşturulan içeriği azaltıyor gibi görülebilir. Ancak bu durumu bir nevi “huni” gibi düşünebilirsiniz. Başarılı bir kurumsal içerik birikimi oldukça dar bir ağzı olan bir şişe olarak ele alınabilir. Çünkü müşteri tabanınıza ve potansiyel müşterilere gerçek anlamda hitap edecek, onları etkileşim kurmaya yönlendirecek ve bu sırada kurumsal imajınızı kuvvetlendirecek içerikler oldukça nadirdir. Plansız ve uzmanlaşma imkanı bulunmayan “açık” bir sistemle içerik üretmek, katkıda bulunanların şişeyi ıskalamalarına neden olur. Bunun yerine içerik üretiminden sorumlu kişileri belirlemek ve ekibin her bir üyesini spesifik konulara atamak, farklı kişilerdeki yaratıcı yetenekleri yönlendirecektir. Ayrıca bu ekibe bir zaman çizelgesi sunmak hem yaratıcılığı tetikleyecek hem de içerik paylaşımınıza istikrar getirerek düzenli bir okuyucu kitlesi oluşturmanıza yardımcı olacaktır. Dolayısıyla detaylı bir planlama ve görevlendirme, tıpkı bir huni gibi içerik akışını yavaşlatsa da kayıpları önleyerek tüm katkıların doğru hedefe yani kaliteli içeriğe akmasını sağlayacaktır.
  • 22. Farklı Enstrümanların Kullanımı ve Segmentasyon: Şirket Blogları Araştırmalar tüketicilerin %70’lik diliminin bir ürün veya hizmet hakkında bilgi edinmek için reklamlar yerine blog post’larını tercih ettiklerini göstermektedir. Bu oran yönetici pozisyonundaki kişiler arasında %80’e ulaşmaktadır. İyi bir içerik stratejisi, farklı dijital ve geleneksel ortamların farklı üslup ve ihtiyaçlarını göz önünde bulundurmalı, kümülatif bir etki yaratmak için tüm bu enstrümanların en güçlü yönlerinden yararlanmalıdır. Örneğin şirket blogları, günümüzde başarılı bir kurumsal içerik stratejisi için en önemli enstrümanlar arasındadır. Kurumsal sosyal medya operasyonlarındaki müşterilerle yakın temasa dayalı iletişimin veya web sitelerindeki resmi üslubun aksine, bloglar sayesinde spesifik ve detaylı bir içerik müşteri tabanına sunulabilir. İyi bir kurumsal blog, okuyuculara katma değeri yüksek ve “ilgili” içerik sunarak müşteri tabanında yer almayan okuyucuların da ilgisini çekecektir. Dolayısıyla bloglar, kurumsal içerik stratejinizin “uzman” ayağını oluştururlar. Birçok şirkette blog işleri bir stajyere, yani ne ile ilgili yazması gerektiğini üstünkörü bilen ve okuyuculara bir şeyler katmak için değil, kendisinden isteneni yerine getirmek için yazan bir amatöre devredilir. Bunun en önemli sebebi de diğer çalışanların kendilerince daha “önemli” gördükleri işlere yoğunlaşmak istemeleridir. Okullar açıldığından beri güncellenmeyen ve seri halde yayınlanmış birkaç anlamsız “post” içeren bu bloglara mutlaka denk gelmişsinizdir. Bu tip bloglara dikkat ederseniz, hiç yorum ve paylaşım almamış olduklarını da görebilirsiniz.
  • 23. Ancak başarılı işletmelerdeki mantık bunun tam tersi yönündedir. İçerik üretimi için ayrılmış tam zamanlı ve tecrübeli bir ekiple veya profesyonel bağımsız yazar ve editörlerle çalışan şirketler, hedefi 12’den vurabilirler. P&G, Yemeksepeti, Turkcell gibi başarılı firmaların içerik stratejilerine baktığımızda şirketi ve yapılan işi iyi tanıyan insanların elinden çıkan içeriklerin, editoryal süreçler hakkında daha fazla bilgi sahibi olan profesyonel editörlerin elinde şekillendiğini görüyoruz. Bu tip şirketler başarılı bir içerik stratejisi takip ederek kısa vadede şirket blogu veya sosyal medya hesapları gibi alanlara ekstra kaynak ayırsalar da, uzun vadede profesyonel imajlarını kuvvetlendirerek ve müşteri tabanları ile daha yoğun bir etkileşim kurarak karlılıklarını arttırıyorlar. İçerik Stratejisinde Yeterli Kaynak Ayrımı, Yatırım Gibidir Bir kurumun karlılığını arttırmak için yapılacak tüm çalışmalar gibi içerik üretimi de belli bir strateji doğrultusunda yapıldığında etkinliği önemli ölçüde artacaktır. Bu bağlamda, içerik üretimini şirketinize yeni bir makina alarak üretimi hızlandırmaktan farklı düşünmemeniz gerekir. Bir projeyi gerçekleştirmek için gereken zamanı ayırmadığınız durumlarda işin kalitesi düşecektir. İyi bir planlama ve zamaninsan kaynağının belirlenmesi eksik olduğunda, sürenin sonuna doğru işin acele ile tamamlanması en yaygın durumdur. Kalite, yatırım gerektirir. Kaliteye yatırım yapmadığınızda ise, her konuda olduğu gibi içerik üretiminde de ancak ortaya koyduğunuzun karşılığını alabilirsiniz.
  • 24. Fark Yaratmak İçerik stratejinizde temel amaçlardan biri, farklı enstrümanları kullanarak oluşturacağınız kurumsal orkestranın gürültünün içerisinden sıyrılıp çekici bir müzik haline gelmesidir. Bu müziğin sevilmesi ise, iyi bir tını yakalamanıza bağlıdır. Güçlü bir kurumsal içerik tınısı oluşturmak için yararlanacağınız en önemli iki husus ise, üslubunuz ve bakış açınız olacaktır. İçeriklerinin tınısını unutulmaz bir marka şarkısına dönüştürecek şekilde özelleştirme konusunda usta olan şirketlerin nadirliği, bu adımın önemini daha da artırmaktadır. Senfoni çalmak için müzisyen değil orkestra olmak gerekir Navjot Singh Sidhu, Hint Parlamenter Kurumsal İçerik, Markanızı Akıllardan Çıkmayan Şarkılar Gibi Güçlendirebilir Orkestrasyon konusuna iyi bir örnek olarak, Garanti Bankası’nın online hizmetleri gösterilebilir. Ülkemizde internet bankacılığının korku duyulan bir medya olduğu yıllardan itibaren Garanti başarılı çözümler sunarak kullanıcıların gözünde “teknolojiyi en güncel şekilde takip eden banka” imajını oluşturdu.
  • 25. Akıllı telefon ve tabletlere ilk uygulamaları sunan ve Cep Bank gibi sıra dışı çözümleri kullanıcılara ulaştıran banka, “internet bankacılığından para kazanılamaz” düşüncesini ortadan kaldırmayı başardı. Bir banka hesabı dahi olmayan kişilere cep telefonu numarası üzerinden para gönderebilme imkanı, ülkemizin gerçekleriyle çok iyi bağdaştığından geniş kitlelere ulaştı. İyi bir kurumsal orkestrasyon, tek bir şarkı ile kalıcı bir tını yakalayamaz. Dolayısıyla Garanti’nin de yalnızca Cep Bank ile kalıcı bir başarı elde edebilmesi mümkün değildi. Temassız ödeme sistemlerini ülkemize uyarlayarak cep telefonu üzerine yapıştırılan bir etiket halinde kredi kartı sunan Garanti, akıllı telefon kullanıcıları arasında popülerliğini iyice kuvvetlendirdi. Bu noktada, iyi bir orkestrasyonun farklı enstrümanların güçlü yönlerinden yararlanması gerektiğini tekrar hatırlatabiliriz. Marka, yıllardır sürdürdüğü “bonus kafa” parodisini teknoloji odaklı banka imajı ile bir araya getirdi. Böylece, rakiplerinin gürültüsünün içerisinden bir tekno-müzik tınısı ile sıyrıldı ve tıpkı akılda kalıcı bir şarkı gibi “internet ve cep telefonu bankacılığı” dendiğinde akıllara gelen ilk marka konumuna yükseldi. Kurumsal İçerik Stratejinizi Belirlerken Orkestra Şefi Gibi Düşünün İyi bir kurumsal içerik stratejisi, şirketinizi rakiplerin önüne geçirecek unutulmaz eserler üretecektir. Her gün yeni içerikler oluştururken, binlerce şarkı arasından radyoda duyulunca seslerin açıldığı bir konuma gelmek için fark yaratmaya odaklanmalısınız.
  • 26. İçeriğin Hayatı, Hayatın İçeriği: Strateji
  • 27. Önce işinizi planlarsınız sonra planınızı işlersiniz Margaret Thatcher Stratejiyi hazırlamak ve uygulamak. Aslında bütün bir çalışma süresince devam ettireceğiniz uzun soluklu bir maratondur. Çünkü her strateji ne kadar mükemmel olursa olsun, en nihayetinde çağın değişikliklerine göre düzenlenmesi gereken statik programlardır. Karete Kid, spor salonları ve senfoni orkestraları.. Hayatın tam içinden çıkartılacak bu dersler ve benzetmeler, aslında içerik stratejisini doğru bir biçimde kurmaya yetecek zenginlikte. Benzer bir şekilde içerik pazarlaması da gücünü yaşamdan almaktadır. Her şey bir yana bırakıldığında en başarılı içeriğin hayatın içerisinden kullanıcıya ulaşan içerik olduğu anlaşılmakta. Bu nedenle içerik pazarlamasının her alanında gizli silahınızın hayat olduğunu unutmayın. İnsanlar hayatlarından bir parça buldukları her şeyle özdeşleşirler. İçerik pazarlamasını satrancınızda şah kılan kuvvet de, bu hayat damarından gelmektedir. Doğru oynayın, hayatta kalın! İçerik 101’in diğer sayısında görüşmek üzere!
  • 28. İçerik 101 kitabı, Eva İstanbul İçerik Ajansı tarafından hazırlanmıştır. İçerik Pazarlaması konusuna giriş niteliği taşıyan İçerik 101, içerik pazarlaması konusunu bütünüyle kapsayacak olan bir kitap serisinin ilk parçasıdır. İçerik 101, içerik pazarlaması alanında bilgi edinmek isteyen sektör profesyonellerine özel olarak hazırlanmıştır. Kitabın tüm hakları Eva İstanbul’a aittir. EVA İSTANBUL İÇERİK AJANSI ADINA İMTİYAZ SAHİBİ Ali Haliloğlu GENEL YAYIN YÖNETMENİ Emre Haliloğlu EDİTÖR Fatih Tuncer DİJİTAL YAYIN KOORDİNATÖRÜ Rabia Keten Yılmaz DİJİTAL YAYIN GELİŞTİRME Ersin Yılmaz KATKIDA BULUNANLAR Başak Eligül İLETİŞİM info@evaistanbul.com.tr DIGITAL PUBLISHING www.evaistanbul.com.tr