SlideShare a Scribd company logo
1 of 28
Download to read offline
KAYA GAZI ve ÇEVREYE
ETKİLERİ
Erhan İÇÖZ
Jeofizik Y. Mühendisi
EGEÇEP Bilim Kurulu Üyesi
HER ŞEYDEN ÖNCE ŞUNU İFADE
ETMEK GEREKİR Kİ, ÜLKEMİZDE
KAYA GAZI ÜRETİMİ İLE İLGİLİ AYRI
BİR YASA BULUNMAMAKTADIR. BU
NEDENLE DE MEVCUT DİĞER
YASALAR, KAYA GAZINA
UYGULANILACAKTIR. ANCAK, KAYA
GAZININ ÜRETİLMESİNDE BİR ÇOK
FARKLI HUSUS VARDIR VE BU
NEDENLE DE ÖZEL BİR YASA
GEREKİR
BİR KAYA GAZI ÜRETİM
Kaya gazı (Şeyl Gaz) çok özet olarak
yeraltındaki bazı kayaların içinde sıkışmış
olan doğal gazdır. Çatlatma adı verilen
işlemle kaya katmanlarının içinde kırılmalar
üretilerek açığa çıkması sağlanır. Bu
çatlatmalarda su basıncı kullanılır. Yaklaşık
90 gün sonra, kırılma süreci durur ve gaz
küçük yüzey toplayıcılarının ve dağıtım
ünitelerinin içine akmaya başlar .Bunun için
bir bölgede yüzlerce kuyu açılması gerekir.
İşte Kaya Gazı ile suyun ayrılmaz ilişkisi
burada başlar .
Kaya Gazı gibi klasik olmayan yöntemle
yapılan gaz üretimi klasik olandan çok daha
fazla kuyuya ihtiyaç duyar. Ortalama her km2
de bir kuyu açılır. Bu kuyuların üretim ömrü
ile ilgili araştırmalar sürmektedir. Ancak
formasyona göre değişerek 5- 15 sene
arasında olacağı ileri sürülmektedir. Bu
kuyulardaki üretimin çok büyük bir bölümü ilk
iki yıl içinde gerçekleştir. Daha sonra üretim
çok düşer. Her bir kuyu işletmesi için 1-2
hektarlık alana ve bağlantı yollarına ihtiyaç
duyulur
Çatlatma sıvısı %98 su ve %2 kum ve
kimyasalların karışımından oluşur. İnce
daneli kum veya kil, açılan çatlakların
içine girer. Hidrolik çatlatma işleminin
sonunda basınç kaldırıldığında bu
madde ince çatlakları açık tutarak kaya
gazının toplanmasını ve kuyuya doğru
akışını sağlar. Bu sıvı içindeki bazı
kimyasallar ise bu çatlatma işleminin
başarılı bir şekilde gerçekleştirilmesine
yardımcı olur. Bu işlemde bir kuyu için
yaklaşık
10 000 m3 ile 25 000 m3 arasında suya
Bu suyun genellikle bölgedeki yeraltı su
kaynaklarından karşılandığı ve bu kaynaklar
üzerinde sürekli bir baskı unsuru olduğu da
göz ardı edilmemelidir. Kaya Gazında yatay
ve düşey sondaj ile hidrolik çatlatma için
gerekli su genellikle o bölgedeki yer altı
suyundan veya yüzey su sistemlerinden
elde edilir. Kaya gazı sondaj kuyuları
açılmasından doğalgaz üretimi safhasına
kadar sadece tek bir şeyl gazı kuyusu için
yüksek tonajlı kamyonların 890 ila 1340
arasında sefer yapması gerekmektedir.
KAYA GAZININ ETKİLERİ
 Aşırı su kullanımı; Kuyu operasyonlarında
kullanılan aşırı miktarda su, gelecekte
tükenme potansiyeli yüksek olan temiz su
kaynaklarını azaltmakta veya bitirmektedir.
 Kum ve diğer katkı malzemeleri;
Hidrolik çatlatma için kullanılan sıvı, yeraltı su
kaynaklarını kirletebilecek birçok tehlikeli
kimyasal maddeden oluşmaktadır.
 Toksik Kimyasallar; Hidrolik çatlatma
sonrasında yüzeye dönen atık sular, tuz ve
radyoaktif maddelerce zenginleşmiş, başka
bir ifade ile kirlenmiştir. Yer üstü su
kaynakları, toprak ve doğal yaşam için zararlı
Gaz Karışımı; Şeyl gaz operasyonlarında
açılan kuyuların çelik ve beton
kaplamalarının düzgün yapılmaması, yeraltı
suyuna gaz (metan) karışmasına neden
olmaktadır.
 Hava Kirliliği; Gazın yeryüzüne
çıkartılması esnasında yaşanabilecek
doğalgaz kaçakları, karbondioksitten çok
daha fazla sera gazı etkisi içeren metanın
atmosfere salınmasına, dolayısıyla hava
kirliliğine neden olmaktadır. Ayrıca kuyu
operasyonları sırasında kullanılan
kimyasalların kamyonlar gibi büyük motorlu
 Hastalık etkenleri; Dolaylı ve dolaysız
olarak çatlatma sırasında veya sonrasındaki
pek çok etken insan sağlığına etki
etmektedir. Kullanılan kimyasalların
(özellikle silika) çatlatma sıvısı hazırlanması
sırasında işçiler tarafından solunması veya
atık suların kontrolsüz terki bunların başlıca
sebebidir.
 Atık maddeler; Gerek çatlatma sıvısı ve
diğer eklentilerin depolanması ve çevreye
en az zarar verecek şekilde yok edilmemesi
durumunda binlerce ton kimyasal madde
hava, toprak ve suda yaşayan, insanlar
dahil olmak üzere tüm organizmaları
 
-Konvansiyonel ekstraksiyon işlemine göre
daha yüksek miktarda su ve kimyasal
kullanımı
-Konvansiyonel olmayan kuyuların
randımanının konvansiyonel olanlara göre
daha düşük olması nedeniyle çıkartılan
birim gaz miktarı başına çevresel etkilerin
daha fazla olmasının beklenmesi
-Yüzey ve yer altı sularının kirlenmesi riskine
karşı sahanın geliştirilmesi, işletilmesi ve
işletme sonrası dönemde kuyuların ve diğer
ekipmanın entegrasyonunun sağlanmasının
güçlüğü
-Çevre kirliliği yaratma potansiyeli taşıyan
kimyasalların ve atık suların sızıntı ve
-Kimyasal katkı maddelerinin potansiyel
toksisitesi ve alternatif malzemelerin
geliştirilmesi
-Ekipman, malzeme ve atıkların sahaya
ve sahadan taşınmasının oluşturduğu
trafik yoğunluğu
-Konvansiyonel gaz sahasına kıyasla
daha geniş arazi kullanımı
-Kuyu inşası ve hidrolik kırılma sırasında
ekipman kullanımına bağlı
emisyonlardan ve gürültüden
kaynaklanan etkiler
Özellikle arama veya üretilen
gazın taşınması sırasında
gerçekleşebilecek bir kaza ile
binlerce m3 zehirli gaz
atmosfere salınmaktadır
Kanada Lac-Megantic’de şeyl gaz taşıyan bir
tren kazası ve sonucunda oluşan zehirli gaz
Bu arada, her ne kadar uygulayıcı
firmalar itiraz etse de, 2011 yılında Ulusal
Bilimler Akademisinin yayın organında
yer alan bir bildiride, ABD’de yapılan bir
araştırmada aktif gaz kuyularının
yakınında bulunan içme suyu
kuyularındaki metan gazının diğer
yerlerdekine göre ortalama 17 kat fazla
bulunduğu belirtilmiştir. 
İçme suyunda şeyl gazı üretimi ile ilgili
Modern kaya gazı üretim teknikleri üç temel
kaygıya neden olmaktadır. Birinci kaygı
uygulanan şeyl gazı teknolojilerinin depremleri
tetiklemesi olasılığından kaynaklanmaktadır.
İnsan sağlığı ve çevre güvenliği perspektifleri
açılarından ikinci kaygıyı bahse konu
tekniklerin tatlı su kaynaklarına zarar vermesi
ve kirletmesi ihtimalleri oluşturmaktadır.
Üçüncü endişeyi ise atmosfere sızabilen metan
gazı emisyonları nedeniyle mevzu bahis
teknolojilerin küresel ısınma ve küresel iklim
değişiklikleri sorunları mücadelesine
getirebileceği olumsuzluklar teşkil etmektedir.
İngiltere’nin kuzey batısında deneme amaçlı
şeyl gazı sondaj kuyuları açılması sırasında
İngiltere’de yapılan çatlatma operasyonu
sonucunda yolda oluşan hasar
Siyah şeyllerde eser miktarlarda 238U, 235U,
40K, ile daha yüksek oranlarda da 232Th
bulunmaktadır. Genel olarak şeyllerde uranyum
ve toryum miktarı kumtaşlarına göre 1,5 kat
daha fazladır ve bu da doğal olarak sondaj
sırasında çatlatma sıvısına geçmektedir. Üretim
çalışmalarında doğal olarak oluşan radyoaktif
minerallerin hareketliliği rezervuarlar, sondaj
kesintileri ve çatlatma sonucunda geri alınan
suya ve bunların birim sahalarına dikkatleri
çekmişti. Bunlardan özellikle krom ve
vanadyumun yeraltı sularına karışması önemli
sağlık sorunlarına neden olabilmektedir. 2014
yılında Duke Üniversitesi araştırmacıları
tarafından Pensilvanya’daki bazı üretim
2005-2009 yılları arasında kullanılan 652
farklı ürünün bileşiminde bulunan 29
toksik kimyasal listelenmiş durumda.
Bunların arasında benzen, naftalin, tiyoüre
gibi bilinen ya da muhtemel
kanserojenler, “Güvenli İçme Suyu Yasası”
ve hava kirleticiler arasında yer verilen
kimyasallar bulunuyor. Firmaların
kullanılan bazı kimyasalları “ticari
sır” gerekçesiyle açıklamaması ayrıca
dikkat çeken ve kaygı uyandıran bir
husus.
Pensilvanya’daki geri kazanılan suların
işlendiği veya temizlendiği tesislerde
yapılan araştırmalarda, bahsedilen
suların, aslında tamamen
temizlenmesinin mümkün olmadığı
görülmüştür. Ayrıca, bu işlemler için
oldukça büyük güç, zaman ve de para
harcanması gerekmektedir.
Kaya Gazı ve Çevreye Etkileri

More Related Content

Similar to Kaya Gazı ve Çevreye Etkileri

Deni̇Z Suyunda Korozyon
Deni̇Z Suyunda KorozyonDeni̇Z Suyunda Korozyon
Deni̇Z Suyunda Korozyonguest01fe4171
 
Sunus teknikleri 2
Sunus teknikleri 2Sunus teknikleri 2
Sunus teknikleri 2aahakim01
 
İnsan Faliyetlerinin Ekosisteme Etkisi
İnsan Faliyetlerinin Ekosisteme Etkisiİnsan Faliyetlerinin Ekosisteme Etkisi
İnsan Faliyetlerinin Ekosisteme EtkisiIşıl Ceren Tur
 
Madenciliğin i̇nsan üstündeki Etkileri
Madenciliğin i̇nsan üstündeki EtkileriMadenciliğin i̇nsan üstündeki Etkileri
Madenciliğin i̇nsan üstündeki EtkileriŞarlatan Avcısı
 
Uçucu külleri̇n çi̇mento teknoloji̇si̇nde kullanilmasi
Uçucu külleri̇n çi̇mento teknoloji̇si̇nde kullanilmasiUçucu külleri̇n çi̇mento teknoloji̇si̇nde kullanilmasi
Uçucu külleri̇n çi̇mento teknoloji̇si̇nde kullanilmasiDogan DOGRAMACI
 

Similar to Kaya Gazı ve Çevreye Etkileri (6)

Deni̇Z Suyunda Korozyon
Deni̇Z Suyunda KorozyonDeni̇Z Suyunda Korozyon
Deni̇Z Suyunda Korozyon
 
Sunus teknikleri 2
Sunus teknikleri 2Sunus teknikleri 2
Sunus teknikleri 2
 
Nehir tipi santraller
Nehir tipi santrallerNehir tipi santraller
Nehir tipi santraller
 
İnsan Faliyetlerinin Ekosisteme Etkisi
İnsan Faliyetlerinin Ekosisteme Etkisiİnsan Faliyetlerinin Ekosisteme Etkisi
İnsan Faliyetlerinin Ekosisteme Etkisi
 
Madenciliğin i̇nsan üstündeki Etkileri
Madenciliğin i̇nsan üstündeki EtkileriMadenciliğin i̇nsan üstündeki Etkileri
Madenciliğin i̇nsan üstündeki Etkileri
 
Uçucu külleri̇n çi̇mento teknoloji̇si̇nde kullanilmasi
Uçucu külleri̇n çi̇mento teknoloji̇si̇nde kullanilmasiUçucu külleri̇n çi̇mento teknoloji̇si̇nde kullanilmasi
Uçucu külleri̇n çi̇mento teknoloji̇si̇nde kullanilmasi
 

Kaya Gazı ve Çevreye Etkileri

  • 1. KAYA GAZI ve ÇEVREYE ETKİLERİ Erhan İÇÖZ Jeofizik Y. Mühendisi EGEÇEP Bilim Kurulu Üyesi
  • 2. HER ŞEYDEN ÖNCE ŞUNU İFADE ETMEK GEREKİR Kİ, ÜLKEMİZDE KAYA GAZI ÜRETİMİ İLE İLGİLİ AYRI BİR YASA BULUNMAMAKTADIR. BU NEDENLE DE MEVCUT DİĞER YASALAR, KAYA GAZINA UYGULANILACAKTIR. ANCAK, KAYA GAZININ ÜRETİLMESİNDE BİR ÇOK FARKLI HUSUS VARDIR VE BU NEDENLE DE ÖZEL BİR YASA GEREKİR
  • 3. BİR KAYA GAZI ÜRETİM
  • 4.
  • 5. Kaya gazı (Şeyl Gaz) çok özet olarak yeraltındaki bazı kayaların içinde sıkışmış olan doğal gazdır. Çatlatma adı verilen işlemle kaya katmanlarının içinde kırılmalar üretilerek açığa çıkması sağlanır. Bu çatlatmalarda su basıncı kullanılır. Yaklaşık 90 gün sonra, kırılma süreci durur ve gaz küçük yüzey toplayıcılarının ve dağıtım ünitelerinin içine akmaya başlar .Bunun için bir bölgede yüzlerce kuyu açılması gerekir. İşte Kaya Gazı ile suyun ayrılmaz ilişkisi burada başlar .
  • 6.
  • 7.
  • 8.
  • 9. Kaya Gazı gibi klasik olmayan yöntemle yapılan gaz üretimi klasik olandan çok daha fazla kuyuya ihtiyaç duyar. Ortalama her km2 de bir kuyu açılır. Bu kuyuların üretim ömrü ile ilgili araştırmalar sürmektedir. Ancak formasyona göre değişerek 5- 15 sene arasında olacağı ileri sürülmektedir. Bu kuyulardaki üretimin çok büyük bir bölümü ilk iki yıl içinde gerçekleştir. Daha sonra üretim çok düşer. Her bir kuyu işletmesi için 1-2 hektarlık alana ve bağlantı yollarına ihtiyaç duyulur
  • 10. Çatlatma sıvısı %98 su ve %2 kum ve kimyasalların karışımından oluşur. İnce daneli kum veya kil, açılan çatlakların içine girer. Hidrolik çatlatma işleminin sonunda basınç kaldırıldığında bu madde ince çatlakları açık tutarak kaya gazının toplanmasını ve kuyuya doğru akışını sağlar. Bu sıvı içindeki bazı kimyasallar ise bu çatlatma işleminin başarılı bir şekilde gerçekleştirilmesine yardımcı olur. Bu işlemde bir kuyu için yaklaşık 10 000 m3 ile 25 000 m3 arasında suya
  • 11. Bu suyun genellikle bölgedeki yeraltı su kaynaklarından karşılandığı ve bu kaynaklar üzerinde sürekli bir baskı unsuru olduğu da göz ardı edilmemelidir. Kaya Gazında yatay ve düşey sondaj ile hidrolik çatlatma için gerekli su genellikle o bölgedeki yer altı suyundan veya yüzey su sistemlerinden elde edilir. Kaya gazı sondaj kuyuları açılmasından doğalgaz üretimi safhasına kadar sadece tek bir şeyl gazı kuyusu için yüksek tonajlı kamyonların 890 ila 1340 arasında sefer yapması gerekmektedir.
  • 12.
  • 13. KAYA GAZININ ETKİLERİ  Aşırı su kullanımı; Kuyu operasyonlarında kullanılan aşırı miktarda su, gelecekte tükenme potansiyeli yüksek olan temiz su kaynaklarını azaltmakta veya bitirmektedir.  Kum ve diğer katkı malzemeleri; Hidrolik çatlatma için kullanılan sıvı, yeraltı su kaynaklarını kirletebilecek birçok tehlikeli kimyasal maddeden oluşmaktadır.  Toksik Kimyasallar; Hidrolik çatlatma sonrasında yüzeye dönen atık sular, tuz ve radyoaktif maddelerce zenginleşmiş, başka bir ifade ile kirlenmiştir. Yer üstü su kaynakları, toprak ve doğal yaşam için zararlı
  • 14. Gaz Karışımı; Şeyl gaz operasyonlarında açılan kuyuların çelik ve beton kaplamalarının düzgün yapılmaması, yeraltı suyuna gaz (metan) karışmasına neden olmaktadır.  Hava Kirliliği; Gazın yeryüzüne çıkartılması esnasında yaşanabilecek doğalgaz kaçakları, karbondioksitten çok daha fazla sera gazı etkisi içeren metanın atmosfere salınmasına, dolayısıyla hava kirliliğine neden olmaktadır. Ayrıca kuyu operasyonları sırasında kullanılan kimyasalların kamyonlar gibi büyük motorlu
  • 15.  Hastalık etkenleri; Dolaylı ve dolaysız olarak çatlatma sırasında veya sonrasındaki pek çok etken insan sağlığına etki etmektedir. Kullanılan kimyasalların (özellikle silika) çatlatma sıvısı hazırlanması sırasında işçiler tarafından solunması veya atık suların kontrolsüz terki bunların başlıca sebebidir.  Atık maddeler; Gerek çatlatma sıvısı ve diğer eklentilerin depolanması ve çevreye en az zarar verecek şekilde yok edilmemesi durumunda binlerce ton kimyasal madde hava, toprak ve suda yaşayan, insanlar dahil olmak üzere tüm organizmaları
  • 16.   -Konvansiyonel ekstraksiyon işlemine göre daha yüksek miktarda su ve kimyasal kullanımı -Konvansiyonel olmayan kuyuların randımanının konvansiyonel olanlara göre daha düşük olması nedeniyle çıkartılan birim gaz miktarı başına çevresel etkilerin daha fazla olmasının beklenmesi -Yüzey ve yer altı sularının kirlenmesi riskine karşı sahanın geliştirilmesi, işletilmesi ve işletme sonrası dönemde kuyuların ve diğer ekipmanın entegrasyonunun sağlanmasının güçlüğü -Çevre kirliliği yaratma potansiyeli taşıyan kimyasalların ve atık suların sızıntı ve
  • 17. -Kimyasal katkı maddelerinin potansiyel toksisitesi ve alternatif malzemelerin geliştirilmesi -Ekipman, malzeme ve atıkların sahaya ve sahadan taşınmasının oluşturduğu trafik yoğunluğu -Konvansiyonel gaz sahasına kıyasla daha geniş arazi kullanımı -Kuyu inşası ve hidrolik kırılma sırasında ekipman kullanımına bağlı emisyonlardan ve gürültüden kaynaklanan etkiler
  • 18.
  • 19. Özellikle arama veya üretilen gazın taşınması sırasında gerçekleşebilecek bir kaza ile binlerce m3 zehirli gaz atmosfere salınmaktadır
  • 20. Kanada Lac-Megantic’de şeyl gaz taşıyan bir tren kazası ve sonucunda oluşan zehirli gaz
  • 21. Bu arada, her ne kadar uygulayıcı firmalar itiraz etse de, 2011 yılında Ulusal Bilimler Akademisinin yayın organında yer alan bir bildiride, ABD’de yapılan bir araştırmada aktif gaz kuyularının yakınında bulunan içme suyu kuyularındaki metan gazının diğer yerlerdekine göre ortalama 17 kat fazla bulunduğu belirtilmiştir. 
  • 22. İçme suyunda şeyl gazı üretimi ile ilgili
  • 23. Modern kaya gazı üretim teknikleri üç temel kaygıya neden olmaktadır. Birinci kaygı uygulanan şeyl gazı teknolojilerinin depremleri tetiklemesi olasılığından kaynaklanmaktadır. İnsan sağlığı ve çevre güvenliği perspektifleri açılarından ikinci kaygıyı bahse konu tekniklerin tatlı su kaynaklarına zarar vermesi ve kirletmesi ihtimalleri oluşturmaktadır. Üçüncü endişeyi ise atmosfere sızabilen metan gazı emisyonları nedeniyle mevzu bahis teknolojilerin küresel ısınma ve küresel iklim değişiklikleri sorunları mücadelesine getirebileceği olumsuzluklar teşkil etmektedir. İngiltere’nin kuzey batısında deneme amaçlı şeyl gazı sondaj kuyuları açılması sırasında
  • 24. İngiltere’de yapılan çatlatma operasyonu sonucunda yolda oluşan hasar
  • 25. Siyah şeyllerde eser miktarlarda 238U, 235U, 40K, ile daha yüksek oranlarda da 232Th bulunmaktadır. Genel olarak şeyllerde uranyum ve toryum miktarı kumtaşlarına göre 1,5 kat daha fazladır ve bu da doğal olarak sondaj sırasında çatlatma sıvısına geçmektedir. Üretim çalışmalarında doğal olarak oluşan radyoaktif minerallerin hareketliliği rezervuarlar, sondaj kesintileri ve çatlatma sonucunda geri alınan suya ve bunların birim sahalarına dikkatleri çekmişti. Bunlardan özellikle krom ve vanadyumun yeraltı sularına karışması önemli sağlık sorunlarına neden olabilmektedir. 2014 yılında Duke Üniversitesi araştırmacıları tarafından Pensilvanya’daki bazı üretim
  • 26. 2005-2009 yılları arasında kullanılan 652 farklı ürünün bileşiminde bulunan 29 toksik kimyasal listelenmiş durumda. Bunların arasında benzen, naftalin, tiyoüre gibi bilinen ya da muhtemel kanserojenler, “Güvenli İçme Suyu Yasası” ve hava kirleticiler arasında yer verilen kimyasallar bulunuyor. Firmaların kullanılan bazı kimyasalları “ticari sır” gerekçesiyle açıklamaması ayrıca dikkat çeken ve kaygı uyandıran bir husus.
  • 27. Pensilvanya’daki geri kazanılan suların işlendiği veya temizlendiği tesislerde yapılan araştırmalarda, bahsedilen suların, aslında tamamen temizlenmesinin mümkün olmadığı görülmüştür. Ayrıca, bu işlemler için oldukça büyük güç, zaman ve de para harcanması gerekmektedir.