SlideShare a Scribd company logo
1 of 9
Download to read offline
Ne Kadar Rezilyantız?
2020 sadece rezilyant
olmamızı hatırlattı.
2021 den itibaren ise
rezilyant olmalıyız.
Yalçın Gerek
1 Ocak 2021
2020 sadece rezilyant olmamızı hatırlattı. 2021 den itibaren ise rezilyant olmalıyız. | Yalçın Gerek | 1 Ocak 2021
2021’den İtibaren Rezilyant Olmalıyız
1/8
Son dokuz aydır, her şeyin negatifliklerle ve
çaresizliklerle dolu olduğu gerçeğine kaçınılmaz
teslimiyetimiz nedeniyle bizi çevreleyen çok fazla
olumsuzluk yaşıyoruz. Kendimizi kapattığımız veya
kapatıldığımız modern mağralarımızda bazı günler
karanlık ve kasvetli geçiyor. Artık hepimiz COVID-19
nedeniyle sıkışıp kaldık ve sıkışıklığımız gelen
dalgalarla daha da arttıyor.
Uzun süreli tecrit, sevdiklerinin kaybı, iş kaybı,
finansal güvensizlik, günlük stres, şimdi çoğumuzun
yaşadığı duygusal sıkıntıyla birleştiğinde insanın
dayanma gücünü aşağıya çekebiliyor.
Rezilyans, zorlukları aşmamıza ve üstesinden
gelmemize yardımcı olabilir. Ancak rezilyans,
doğuştan sahip olduğumuz bir şey değil, aksine,
benzersiz genetik ve beyin yapımızla etkileşime
girdiğimiz deneyimler olarak zaman içinde inşa
ettiğimiz bir kabiliyet. İşte bu yüzden hepimiz,
strese ve zorluklara (COVID-19 salgınının neden
olduğu gibi) farklı şekilde yanıt veriyoruz.
Rezilyans, olumsuz deneyimlerin ölçeği kötü
sonuçlara yönlendirdiği, bunun tam tersine, olumlu
deneyimlerin onu iyi sonuçlara yönlendirdiği bir
tahterevalli veya denge ölçeği olarak
düşünülebilir.[1]
İnsanoğlunun görünmeyecek kadar küçük bir
tehlikeye karşı tarihin en büyük savaşlarından birini
yürüttüğü COVID-19 salgınında ilk akla gelen şey,
tıbbi gelişmeler ve teknoloji kullanımının bu savaşta
en önemli silahlar olduğudur. Ancak salgının insan
psikolojisi ve kitleler üzerindeki muazzam etkileri,
zaman zaman bu iki önemli silahın etkili şekilde
kullanılmasına engel olarak, yüz binlerce hatta
milyonlarca insanın ölümüne yol açmaktadır.
Teknolojik olarak altyapılar genellikle salgınla başa
çıkmak için nispeten yeterli olsa da insanlık,
psikolojik olarak bu salgına hazırlıksız yakalanmıştır.
[2]
Pandemi sebebiyle toplumların normal bir
yaşantıdan uzaklaşması, ekonomik problemler,
sağlığa ilişkin kaygılar ve daha birçok etkenin
toplumda psikolojik yaralar bırakması
muhtemeldir.[3]
Ancak bir insan ve hatta bir organizasyon bu
döndemden öncekinden daha güçlü çıkabilir.
Nasıl mı güçlü çıkacağız? Cevap; ‘rezilyans
kabiliyetimizi arttırarak ve sürekli geliştirerek’.
Bu kısa yazımda size rezilyans kavramıyla
tanıştırmak ve sizlere küçükte olsa bir fayda ve
değer sunmayı hedefliyorum.
Farklı alanlarda rezilyans ne anlama geliyor?
Öncelikle buna bakalım.
İnsanın Rezilyansı, değişik çevrelerde farklı
şekillerde tanımlanabiliyor;
 Olumsuzluklara karşı hazırlıklı olma
 Zor koşullara uyum sağlama
 Kriz sonrasında hızlıca kendini toparlama ve
iyileştirme gücü
 Stres ve travmayla başa çıkabilme
 Yaşanan sarsıcı durumlar karşısında ayakta kalma
ve yeni şartlara uyum sağlama yeteneği
 Yıkıcı deneyimlerden bir şeyler öğrenerek başa
çıkma ve gelişme kapasitesi
 Hayatın sürekli değişen durumları karşısında
esneklik gösterebilme ve negatif duygusal
açmazlardan kurtulabilme yeteneği
 Olumsuz koşulları atlatmaya çalışırken ayakta
kalmak için yeni yöntemler geliştirmek, değişime
ayak uydurmak ve sürekli yenilik yoluyla güçlü ve
zayıf; fırsat ve tehdit taşıyan yönleri çok iyi tanır
hale gelmek
 Hem ruhsal, hem de fiziksel esneklik ve
dayanıklılık
Rezilyans psikolojide yılmamak, çabuk iyileşmek,
zorlukları yenme gücü yani psikolojik dayanıklılık
anlamında da kullanılıyor.
"Rezilyans sözünün henüz Türkçe karşılığı yok.
Dayanıklılık, dirençlilik, esnek dayanıklılık gibi karşılıklar
öneriliyor, ama bunları diğer dillere tercüme ettiğinizde
rezilyansa ulaşmıyorsunuz.
2020 sadece rezilyant olmamızı hatırlattı. 2021 den itibaren ise rezilyant olmalıyız. | Yalçın Gerek | 1 Ocak 2021
2021’den İtibaren Rezilyant Olmalıyız
2/8
Sağlamasını yaptığınızda rezilyans kavramını
bulamıyorsunuz. Çünkü rezilyans öyle bir şey ki
dayanıklılık ya da dirençlilik değil. Dirençli dediğiniz
zaman gelen etkilere karşı direnmesi ve yıkılmaması
anlaşılıyor. Bir baraj dirençlidir mesela. Dayanıklılık
dediğiniz zaman da yine bir kırılmadan, karşı koymadan
bahsediyorsunuz. Oysa rezilyans, hayatın normal akışının
bozulmadan sürdürülebilmesini ve gelişmeye devam
edebilme becerisini anlatıyor." diyor Yerel Yönetişimde
Rezilyans (RESLOG) Türkiye Proje Yöneticisi Sinan
Özden.[4]
"Kelimenin latince kökeni 'resiliere', anlamı ise gerilen
yayın geri dönmesi gibi, geri sıçrama, geri yaylanma eski
biçimine dönmedir. Rezilyans bir malzemenin elastik şekil
değiştirme sırasında enerji soğurma ve sonra, yük
boşaltıldığında bu enerjiyi geri verebilme kabiliyeti olarak
tanımlanır.
Malzeme mühendisleri rezilyansı, malzemenin 'elastikiyeti,
esnekliği ve gerip bıraktıktan sonra eski formuna geri
dönebilme kapasitesi' olarak tanımlıyor. Mekanik olarak
çektiğiniz bir yayın, bıraktığınız anda hızlıca eski şekline
geri dönmesi olarak gözünüzde canlandırabilirsiniz."
diyor Yönetişim Uzmanı Kaya Kazmirci.[5]
"Bazı insanlar yaşadıkları olumsuz deneyimler karşısında
yıkılıyor bazıları ayakta kalıyor. Sizce bu sadece kalıtımsal
özelliklerimiz ile mi ilgili? Hayatta karşılaşılan zorlukların
üstesinden gelebilmeleri için çocuklarımıza
kazandırabileceklerimiz neler, hiç düşündünüz mü?
Olumsuzluklara karşı hazırlıklı olma, zor koşullara uyum
sağlama, stres ve travmayla başa çıkabilme gibi
becerilerin tümü için son yıllarda kullanımı yaygınlaşmaya
başlayan bir kavram olarak 'rezilyans' kelimesi karşımıza
çıkıyor.
Esneklik ve toparlanabilme becerisine sahip olan bireyler
sorumluluk sahibi ve sebatkardır. Davranışlarının
sonuçlarını iyi tahlil eder, sorunlar karşısında kaçmak,
pasif ve çekingen olmak yerine üzerine giderek çözmenin
yollarını arar, olayları ve durumları kontrol edebilme
güçlerini gerçekçi bir şekilde değerlendirerek kontrol
edemeyeceklerini fark ettiklerinde enerjilerini boşa
harcamazlar. Değiştiremeyecekleri olayları kabullenmeyi
bilirler. Başlarına gelen olumsuz olayları veya
başarısızlıklarını kişisel gelişme fırsatı olarak algılarlar.
Yaşamın içerisinde yeni şeyler öğrenme ve deneyimleme
fırsatlarını değerlendirirler.
Her ebeveyn çocuğunun mutlu, huzurlu ve kendi
ayaklarının üzerinde sağlam durabildiği bir yaşam
sürmesini istiyor, mümkün olduğu kadar üzülmemesini,
endişelenmemesini, hayal kırıklığı yaşamamasını diliyor.
Bunu sağlamak için çocukları doğduğu andan itibaren
ciddi çaba sarf ediyor. Fakat bu çabalar çoğu zaman hayal
edilenden farklı sonuçlara sebep oluyor. Büyürken hiçbir
hayal kırıklığı ve stresle karşılaşmayan çocuklar güçlü
olmayı öğrenemiyor. Etrafta yaşanan acılardan
soyutlanarak empati becerilerini geliştiremiyor.
Çocuklarımızın büyürken dünyayı tüm acılarıyla ve
keyifleriyle olduğu gibi deneyimlemelerine ihtiyaçları var.
Çocuklarımızı rezilyant bireyler olarak yetiştirmek
istiyorsak ebeveyn olarak kendi mutluluğumuz ve
sağlığımız için gereken önemi ve çabayı göstermeliyiz.
Ancak uçaklarda olduğu gibi oksijen maskesini önce
kendimize takarak çocuklarımızın ihtiyaçlarını
karşılayabilecek donanıma sahip olabilir, onlara doğru rol
model olabiliriz. Onlar için hayal ettiğimiz yaşam
idaellerine onları bir adım daha yaklaştırabilecek
becerileri geliştirmelerine yardımcı olabiliriz." diyor
Uzm.Psk.Burcu Özkök. Bunu söylerken de Dr. Alper
Hasanoğlu ve Dr. Şirin Seçkin'in 'Çocukta Rezilyans
Esneklik ve Toparlanabilme Becerisi' kitabını kaynak
gösteriyor.[6]
2020 sadece rezilyant olmamızı hatırlattı. 2021 den itibaren ise rezilyant olmalıyız. | Yalçın Gerek | 1 Ocak 2021
2021’den İtibaren Rezilyant Olmalıyız
3/8
Rezilyans kavramı, iş çevrelerinde belirsizliğin ve
rekabetin hüküm sürmeye başlamasıyla birlikte
organizasyonel bağlamda tartışılmaya başlanmış.
Rezilyans kavramı yalnızca krizleri atlatarak eski
haline dönmek değil, aynı zamanda radikal
çözümleri benimseyerek, eskisinden daha iyi ve
farklı bir şekle bürünmeyi ifade etmesi açısından
özgün bir kavram. Krizler ve beklenmedik olaylar
karşısında ayakta kalabilmek, varlığını
sürdürebilmek ve gerektiğinde yenilenerek dönüşüm
geçirmek için gerekli bilgi, beceri, yetenek ve
rutinlere sahip olmak organizasyonel rezilyans
kapasitesini ifade etmekte.
Organizasyonel rezilyans, operasyonel ve ilişkisel
rezilyans olarak iki boyutta incelenmekte.
Operasyonel rezilyans, bir organizasyondaki işe
yönelik faaliyetlerle ilişkili olup; ilişkisel rezilyans
ise organizasyon içi ve dışındaki iş ilişkileri ile ilgili
bir kavram. İlişkisel ve operasyonel rezilyans
kapasitesi bireysel düzeyde, çalışanların sahip
olduğu bilgi, beceri, yetenek, alışkanlıklar gibi
bilişsel ve davranışsal öğelerin var olmasıyla
desteklenmekte.[7]
COVID-19 salgını bir yıla yaklaşan bir süredir insan
hayatını tehdit etmesi ile birlikte, işletmeler ve
dolayısıyla ülke ekonomileri için önemli bir tehdit
haline gelmiş durumda. Son elli yıla baktığımızda
böylesine farklı bir kriz ortamıyla karşılaşmadığı
söylenebilir. Yaşanan bu durum pek çok kurum ve
kuruluşu-ve dolayısıyla ülke ekonomilerini-daha
kırılgan bir yapıya büründürdü. İşletmeler salgının
can kaybı, finansal kayıplar gibi olumsuz etkileriyle
başa çıkmayı ve ortaya çıkan yeni ve riskli çevreye
adapte olabilmeyi odak noktası haline getirdi. Böyle
bir senaryoda ele alınabilecek önemli bir kavram,
örgüt teorisi alanında çok ta eski olmayan örgütsel
dirençlilik (dayanıklılık, rezilyans) kavramıdır.
Kavram örgütlerin, ekonomik krizler, salgın ve doğal
felaketler gibi beklenmedik çevresel koşullara
karşılık verebilme ve toparlanma (ya da yenilenme)
kapasitesini ifade eder.[8]
‘Organizasyonel Rezilyans’ın çeşitli tanımları
bulunmaktadır. Bu tanımlar incelendiğinde,
beklenmeyen ve yıkıcı olaylar karşısında hayatta
kalmak ve/veya değişimlere uyum göstererek
eskisinden daha güçlü bir duruma gelerek dönüşme
yeteneğine vurgu yapıldığı görülmektedir. [7]
Organizasyonel rezilyans kavramının incelenmesinde
benimsenen ikinci bakış açısı ise, kriz sonrasında
yaşanan toparlanma sürecinin ötesine geçerek yeni
yeteneklerin kazanılması ve yeni fırsatların
yaratılmasıdır.
Bu bakış açısında rezilyans kavramı, beklenmedik
mücadele ve değişimlerin üstesinden gelme yeteneği
nedeniyle gelişme ve yükseliş anlamlarını
taşımaktadır. Rezilyansın eski haline dönme ve
sağkalım anlamının ötesine geçen bu anlayış, sadece
mevcut ikilemlerin çözülmesini değil aynı zamanda
tehditlerin fırsata çevrilmesini ve organizasyonun
başarılı bir gelecek inşa etmesini ifade etmektedir.
Dolayısıyla organizasyonel rezilyans, organizasyonun
rekabet ortamındaki karmaşıklığa ayak
uydurabilmesi ve yaşadığı yıkıcı olayın etkilerinden,
önceki halinden daha da iyi bir hale gelerek kurtulma
yeteneği anlamını taşımaktadır. [9]
Çok en eski zamanlardan günümüze kadar uzanan
zaman diliminde, insanlık; kıtlıklar, seller,
depremler, orman yangınları, seller, rüzgar
fırtınaları, savaşlar ve en son olarak (sonuncu değil)
potansiyel olarak ölümcül bulaşıcı hastalık salgınları
dahil olmak üzere çok çeşitli felaketlerin psikolojik
etkilerini deneyimledi. Bu deneyimlemelerin insanın
ve organizasyonların rezilyansını hep geliştirici
iyileştirici etkileri ve sonuçları oldu.
Şiddetli akut solunum sendromu (SARS), Mart 2003'te
Hong Kong'da patlak veren yeni bir koronavirüs
enfeksiyonudur. Bu yeni, gizemli ve ciddi hastalığı
yönetmek için Prenses Margaret Hastanesi
görevlendirildi. Sağlık çalışanları, hastalara bakmak
için son derece stresli ve genellikle riskli koşullarda
çalışmak zorundaydı. İnsan gücü ve ekipman
takviyesine rağmen, personel enfeksiyonu, bedensel
yorgunluk, yabancı bir ortamda çalışma ve
enfeksiyon kontrolündeki eksiklikler sonucu
meydana geldi. Hastalar sadece fiziksel
rahatsızlıktan değil, aynı zamanda aile ve
arkadaşlarından uzaklaşma ve ölüm korkusu
nedeniyle daha da fazla acı çekti. Sağlık yetkilileri
salgından ders aldılar ve gelecekteki bulaşıcı hastalık
2020 sadece rezilyant olmamızı hatırlattı. 2021 den itibaren ise rezilyant olmalıyız. | Yalçın Gerek | 1 Ocak 2021
2021’den İtibaren Rezilyant Olmalıyız
4/8
salgınları için acil durum planları hazırladılar. Sağlık
altyapısı, yoğun bakım kapasitesi, enfeksiyon kontrol
önlemleri, mesleki eğitim, insan gücü dağıtımı,
personel tesisleri ve ilaç ve kişisel koruyucu
ekipmanların stoklanması açısından incelenmiş ve
iyileştirilmiştir.[10]
SARS'a yakalanma riski yüksek olan sağlık çalışanları,
sadece kronik strese sahip değil, aynı zamanda daha
yüksek seviyelerde depresyon ve anksiyeteye sahip
görünüyor. Ön cephedeki personel, gelecekteki
salgınlara hazırlık sürecinin bir parçası olarak stres
yönetiminden yararlanabilir. [11]
Dirençli kuruluşların ve toplulukların afetlere daha
az dirençli meslektaşlarından daha iyi yanıt
verdikleri açık olsa da, çok az dikkat çeken şey,
toplulukların afetin nasıl çerçevelendirildiği yoluyla
direnç kazanıp kazanmadığıdır. Erikson (1994),
afetleri insan yapımı ve doğal afetler olarak
sınıflandırdı ve insan kaynaklı afetlerin mevcut
düzenlemelere güvensizliğe yol açtığını, buna
karşılık doğal afetlerin insan topluluklarında
işbirliğini güçlendirdiğini iddia etmiştir.[12]
Ebola'nın Gine, Liberya ve Sierra Leone'ye yayılmaya
başlamasından yaklaşık üç yıl sonra, ülkeler yakın
tarihteki en yıkıcı sağlık olayından kurtulabildiler. Bu
ülkelerin insanları, yokuş yukarı tırmanmalarına
rağmen dirençliler ve şu anda dünyanın en yoksul üç
ülkesinde felaketle sonuçlanan bir krizle
boğuşuyorlar.
Ebola gibi salgınlar, insanların yaşamları ve
ekonomileri için dünyadaki en büyük tehditlerden
birini oluşturmaktadır - ancak önlenebilirler. Ebola
krizi hepimize salgınlara karşı çok daha dikkatli
olmamız gerektiğini ve hayat kurtarmak ve ekonomik
büyümeyi korumak için hemen karşılık vermemiz
gerektiğini öğretti.[13]
Toplum sağlığını ilgilendiren bu gibi salgın durumları
kişilerde güvensizlik hissi, şaşkınlık, yalnızlık hissi ve
etiketlenmeye neden olurken; toplumlarda ise
ekonomik kayıplar, iş yeri ve okulların kapanması,
tıbbi gereklilikler için yetersiz kaynak ayrılması ve
ihtiyaçların yetersiz bir düzeyde karşılanması gibi
olumsuz durumlara sebep olabilir. Bu gibi
olumsuzluklar yoğun stres tepkisi ya da psikolojik
rahatsızlıkların ortaya çıkmasına, madde kullanımı
gibi sağlıksız davranışlara ya da evde kalma ve hijyen
kurallarına uyma gibi sağlık tavsiyelerine aldırış
etmeme durumuna sebep olabilir. Afetler ile ilgili
psikolojik çalışmalar, salgınlardan etkilenen
toplumların duygusal sıkıntılar yaşadığını belirtir, bu
sebeple COVID-19 salgınından etkilenen ülkelerin
psikolojik anlamda olumsuz olarak etkileneceği kesin
bir durumdur.[3]
COVID-19 salgını sırasında Çin halkının büyük bir ruh
sağlığı yükü olduğu tespit edildi ve daha genç
insanlar, salgın hakkında çok fazla zaman harcayan
insanlar ve sağlık çalışanları, psikolojik sorunları
sergileme konusunda yüksek risk altındaydı. Daha
önce, Çin'de SARS meydana geldiğinde, salgınla ilgili
halkın ruh sağlığına ilişkin farkındalık düşüktü ve
pandemi döneminde ihtiyaç duyulan, halk için
hedeflenmiş hiçbir psikolojik kılavuz mevcut değildi.
Bu nedenle, salgın potansiyeli olan, yaşamı tehdit
eden hastalıkların salgınları için psikolojik sonuçların
sürekli olarak izlenmesi ve izlenmesi, erken
hedeflenmiş akıl sağlığı müdahalelerinin
oluşturulması, dünya çapındaki hazırlık çabalarının
bir parçası olarak rutin hale gelmelidir. [14]
Krizler karşısında ve güç koşullarda ayakta kalabilen
ve gerektiğinde zorlayıcı koşullara uyum sağlayarak
dönüşüm geçirebilen rezilyant organizasyonların,
çalışanlarının ayakta kalabilmesi ve dönüşebilmesi,
yani rezilyant bireyler olması ile ortaya çıkacaktır.
[9]
Şurası açıktır ki, kriz süreçlerini başarıyla atlatan
işletmeler yollarına daha sağlam şekilde devam
eder, güçlenir ve örgütsel dirençlilik anlamında
önemli kazanımlar elde ederler.[8]
İş ortamındaki krizler ve zorluklar işlerin üzerine
yerleşik olduğu ilişkileri de tehdit ettiğinden mevcut
ilişkileri devam ettirebilecek, gerektiğinde yeni ilişki
dinamikleri içine girebilecek, sorun gidermede
ilişkileri devreye sokabilecek ilişkisel rezilyans
kapasitesine sahip çalışanlar organizasyonlar için
önem taşımaktadır.[7]
Rezilyans bir zihniyettir, bir beceri setidir.
Rezilyans, devamlı üzerinde çalıştığımız bir zihniyet
ve bir beceri setidir. Bir tür zorluk anında olduğu
kadar, bir zorluk çekmeden önce de inşa
edebileceğimiz bir şeydir. “Zorlu bir durumda gücü
bulmam için ne gerekiyor?” sorusuyla
başlanabilir.[15]
Rezilyans öğrenme ile ilgilidir.
Rezilyans becerilerilerinin geliştirilmesi gerekir,
ancak böylece işteki ve kişisel yaşamdaki zor
durumlarla yüzleşmeye hazır olunur. Bir defa bu
becerileri edindildiğinde, ihtiyaç duyulan her zaman
2020 sadece rezilyant olmamızı hatırlattı. 2021 den itibaren ise rezilyant olmalıyız. | Yalçın Gerek | 1 Ocak 2021
2021’den İtibaren Rezilyant Olmalıyız
5/8
bunlar uygulanabilir. Rezilyansı artırmak, gelişmeye,
daha iyi performans göstermeye, daha fazlasını elde
etmeye ve potansiyele ulaşılmasına yardımcı
olur.[15]
Baş etmeyi sağlar
Bedenimizi esnetmek için çeşitli egzersizler yaparız.
Sporcuların bedeni ne kadar esnek olursa sakatlanma
riski o kadar azalır. Peki, ruhumuzu esnetmek
mümkün mü? Evet, ruhumuzu esnetmek hem
mümkün hem de mutlaka üzerinde çalışmamız
gereken bir konu!
Ruhsal esneklik ve dayanıklılık, hayatın getirdiği
sıkıntılar karşısında kırılmadan, dağılmadan ruhsal
anlamda baş etmeyi sağlar.
Ruhun esneklik gösterebilme yetisi (mental
rezilyans) günümüzün zorlaşan hayat koşullarında
çok önemli bir beceri olarak karşımıza çıkıyor. Her
insanın, ruhsal esneklik konusunda farkındalık
kazanıp kendini kuvvetlendirme ve bu beceriyi
edinmesi gerekir.
Öğrenilen bir beceri
Bu beceri özellikle çocuk yaşlardan itibaren
kazanıldı mı, kişinin ruhsal anlamda daha da güçlü
olmasını sağlıyor. Akademik eğitimin yanında
okullarda üzerinde en çok durulması gereken
konulardan biri de rezilyans.
Bazı insanlar, diğerlerine göre daha dayanıklı ve
olayların üstesinden gelirken daha sakin kalabiliyor.
Tabii, bunun nedeninin bir kısmını kişilik özellikleri
olarak açıklayabiliriz. Kimi daha sakindir, kimi de
daha çabuk telaşa kapılır. Bu gibi kişilik özellikleri,
dayanıklılık anlamında bir miktar fark yaratır.
Ancak, ruhsal esnekliğin önemli bir özelliği,
öğrenilen bir beceri olmasıdır. Yani bu anlamda
isteyen herkes kendini geliştirebilir.[16]
İnsanlık binlerce yıl birey olarak fiziksel, mental ve
sosyal rezilyans kabiliyetini sürekli olgunlaştırdı.
Doğal rezilayant olmayı adapte olabiline, adapte
olabileni ise sürekli iyileşebilen ve gelişebilene
çevirmeye çalıştı.
Ne zamanki büyük felaketler ve savaşlarla karşılaştı,
tam da rezilyans kabiliyetini kaybetmiş gibi
gözükürken, bunu daha olgun bir seviyeye çıkartarak
karşılaştığı badireleri atlattı.
Rezilyansını arttırmak ve geliştirmek için bilgiyi ve
aklını kullandıkça, bilgi ve aklı gelişti. Bilgiyi ve aklı
ihmal ettiği her dönemde ise; karşılaştığı
tehditlerin, kendisinin fark etmediği veya
iyileştirmediği rezilyans zafiyetlerine saldırmasıyla
zarar gördü.
Ne zamanki ezberi bilgi zannetti, bilgisi gelişmedi,
aklı da gelişmedi, köreldi.
Ne zamanki bilgisini arttırmak için düşünmek
eylemini ıskaladı, ezberi doğru sandı, o zaman
rezilyansında zafiyetler büyüdü.
2019'da ortaya çıkan bir virüs, bilgi çağındayız diyen
insanlığı sarstı.
Neyi bilip bilmediğini sorgulattı.
Düşünce, bilgi ve akıl ile rezilyansımızı nasıl
geliştireceğimizi öğrendiğimizde, insan deneyiminin
güzel ve geniş yelpazesi ile nasıl kucaklaşacağımızı
da öğreneceğiz.
2021 senesinden başlayarak, insanın aklını
düşündüğü ve düşündüğünü akıl ettiği bir devrin
başlayacağını öngörmek yanlış olmayacaktır.
2021 den İtibaren Rezilyant Olmalıyız
6/82020 rezilyant olmamızı hatırlattı. 2021 den itibaren rezilyant olmalıyız. | Yalçın Gerek | 1 Ocak 2021
[1] “Three Ways to Build Resilience Amid the COVID-19 Pandemic,” Center on the Developing Child at Harvard
University. https://developingchild.harvard.edu/resources/how-to-help-families-and-staff-build-resilience-during-the-
covid-19-outbreak/ (accessed Jan. 02, 2021).
[2] C. Taştan, H. Tekin, E. Çetinöz, and A. Demi̇rden, Kovid 19 Salgını ve Sonrası Psikolojik ve Sosyolojik
Değerlendirmeler. 2020.
[3] T. Yilmaz, “COVID-19 ve Psikolojik Etkileri: Klinik Psikoloji Perspektifinden Bir Derleme,” Nesne Psikol. Derg., vol.
8, pp. 573–584, Dec. 2020, doi: 10.7816/nesne-08-18-14.
[4] A. H. E. Deği̇Rmenci̇, “‘KENTLERİN BEKLENMEDİK TEHDİTLERE CEVAP VERME KAPASİTESİ ÖNEMLİ’
Sayfa.2,” p. 20.
[5] “Kazmirci Koçluk ve Danişmanlik - REZİLYANS.” http://www.kazmirci.com.tr/index.php/tr/yazilar/81-rezilyans
(accessed Jan. 01, 2021).
[6] “Çocuk Yetiştirirken Yeni Bir Kavram “rezilyans“.” https://www.tavsiyeediyorum.com/uzmanyazisi_6415.htm
(accessed Jan. 01, 2021).
[7] D. Yilmaz Börekçi̇ and M. Gerçek, “Birey Düzeyinde İlişkisel ve Operasyonel Rezilyans (Yine/Yenilenme) Kapasitesi:
Bir Ölçek Geliştirme Çalişmasi - Relational And Operational Resilience Capacity At Individual Level: A Scale
Development Study,” J. Bus. Res. - Turk, vol. 3, no. 9, pp. 149–176, Sep. 2017, doi: 10.20491/isarder.2017.293.
[8] K. Aksay and A. Şendoğdu, İşletmelerde COVID-19 Salgını Bağlamında Örgütsel Dirençliliğe (Dayanıklılığa) Yönelik
Bir Araştırma. 2020.
[9] C. A. Lengnick-Hall, T. E. Beck, and M. L. Lengnick-Hall, “Developing a capacity for organizational resilience through
strategic human resource management,” Hum. Resour. Manag. Rev., vol. 21, no. 3, pp. 243–255, Sep. 2011, doi:
10.1016/j.hrmr.2010.07.001.
[10] L. Ts and Y. Wc, “The lessons of SARS in Hong Kong,” Clinical medicine (London, England), Feb. 2010.
https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/20408308/ (accessed Jan. 02, 2021).
[11] G. M. McAlonan et al., “Immediate and Sustained Psychological Impact of an Emerging Infectious Disease Outbreak on
Health Care Workers,” Can. J. Psychiatry, vol. 52, no. 4, pp. 241–247, Apr. 2007, doi: 10.1177/070674370705200406.
[12] H. Rao and H. R. Greve, “Disasters and Community Resilience: Spanish Flu and the Formation of Retail Cooperatives
in Norway,” Acad. Manage. J., vol. 61, no. 1, pp. 5–25, Jan. 2017, doi: 10.5465/amj.2016.0054.
[13] M. Mayhew and P. D. Chavez, “RECOVERING FROM EBOLA, PREVENTING THE NEXT PANDEMIC,” p. 32.
[14] Y. Huang and N. Zhao, “Generalized anxiety disorder, depressive symptoms and sleep quality during COVID-19
outbreak in China: a web-based cross-sectional survey,” Psychiatry Res., vol. 288, p. 112954, Jun. 2020, doi:
10.1016/j.psychres.2020.112954.
[15] “Bireysel Rezilyans.” https://www.rezilyans.com.tr/bireysel-rezilyans_ (accessed Jan. 02, 2021).
[16] “Ruhsal esneklik (rezilyans),” Milliyet. https://www.milliyet.com.tr/yazarlar/ayse-ozgener/ruhsal-esneklik-rezilyans-
2764049 (accessed Jan. 02, 2021).
2021 den İtibaren Rezilyant Olmalıyız
7/82020 rezilyant olmamızı hatırlattı. 2021 den itibaren rezilyant olmalıyız. | Yalçın Gerek | 1 Ocak 2021
Hakkında
Kurumsal GRC, ITGRC, ITSM
ve DevOps'ta yirmi yıldan
fazla deneyime sahiptir.
Türkiye, İngiltere, GCC
Ülkeleri, Ukrayna ve Beyaz
Rusya'daki müşterilere
karmaşık GRC ve BT Yönetişim
dönüşüm programlarının
sunulmasında uzmanlaşmıştır.
Şu anda çeşitli kuruluşlar için CxO düzeyinde
danışmanlık hizmetleri sağlamakta ve sektördeki en
iyi uygulamaların oluşturulması ve iyileştirilmesine
aktif olarak katkıda bulunmaktadır. Ayrıca CISA,
CRISC, CGEIT, CDPSE, COBIT 5 Eğitmeni, ITIL
Uzmanı, DASA Devops Koçu, Resilia Practioner, ISO
27000LA, ISO2000C sertifikasına sahiptir; ve RiskIT
ve COBIT 5, COBIT 2019, ITIL4 DSV'nin
geliştirilmelerinde uzman olarak görüşleriyle katkıda
bulunmuş; ve CONIG® (Consilient Information
Governance) için ana geliştiricilerden bir tanesi
olmuştur.
BT denetimlerinin yanı sıra büyük ve karmaşık BT
dönüşüm projelerinin teslimatını gerçekleştirmiştir.
TACAS ile kariyerinde Türkiye ve Orta Doğu'daki
müşteriler için yüze yakın değerlendirme ve / veya
denetimi başarıyla yönetmiştir. Ayrıca, BT
Yönetişiminde, özellikle büyük telekomünikasyon
şirketleri, bankalar ve diğer finans kurumları için
kaydadeğer bir proje geçmişine sahiptir.
Uzmanlıkları
Yönetişim Risk Uyumluluk Danışmanı: GRC
Ekiplerine Süreç, Teknoloji ve Eğitim Sağlama
BT Yönetişim Koçu: CONIG, COBIT, ITIL, IRM, ISM,
BRM, PPM, BPM, SDLC / Agile / Devops
BT Hizmet Yönetimi Danışmanı: Değer yaratmak ve
dijital dönüşümü yönlendirmek için BT Hizmeti
şeffaflığından yararlanma
Yönetişim Çerçeveleri Mimarı: Bilginin yakınsaması
yoluyla rezilyans
Girişimci: Geleceğin Bilgi Teknolojilerinde
Eğitmen: Cobit Eğitmeni, ITIL Eğitmeni
Konuşmacı: Fusion, EuroCacs, ISACA Chapter,
PMITurkey Speaker
Sertifikaları
CISA
CRISC
CGEIT
CDPSE
ITIL Expert
Cobit Trainer
ITIL Trainer
DASA Devops Coach
Resilia Practioner
ISO 20000 Consultant
ISO 27000 Lead Auditor
Prince2
Uzmanlık Alanları
GRC - Governance Risk Compliance
ITGov - IT Governance
IRM - Information Risk Management
RegTech * Regulation Technologies
ICM - Internal Control Management
RCM - Regulative Compliance Management
ORM - Operational Risk Management
BRM - Business Resilience Management
ISM - Information Security Management
ITSM - IT Service Management
ICTCM - ICT Internal Control Management
Devops
Agile Service Transition
BPMN - Business Process Management
PPM - Project Portfolio Management
8/82020 rezilyant olmamızı hatırlattı. 2021 den itibaren rezilyant olmalıyız. | Yalçın Gerek | 1 Ocak 2021
All rights reserved. TAC AS
2021 den İtibaren Rezilyant Olmalıyız
Bilginin ve aklının kapısında nöbet tut ki
Bilgin ve aklın kaçmasın,
Bilginin ve aklının kapısında muhafız ol ki
Bilgine ve aklına zarar veren olmasın,
Bilginin ve aklının kapısında çalışan ol ki
Bilgin ve aklın beslensin, işlensin, değer üretsin.
Yalçın Gerek

More Related Content

Featured

How Race, Age and Gender Shape Attitudes Towards Mental Health
How Race, Age and Gender Shape Attitudes Towards Mental HealthHow Race, Age and Gender Shape Attitudes Towards Mental Health
How Race, Age and Gender Shape Attitudes Towards Mental Health
ThinkNow
 
Social Media Marketing Trends 2024 // The Global Indie Insights
Social Media Marketing Trends 2024 // The Global Indie InsightsSocial Media Marketing Trends 2024 // The Global Indie Insights
Social Media Marketing Trends 2024 // The Global Indie Insights
Kurio // The Social Media Age(ncy)
 

Featured (20)

Product Design Trends in 2024 | Teenage Engineerings
Product Design Trends in 2024 | Teenage EngineeringsProduct Design Trends in 2024 | Teenage Engineerings
Product Design Trends in 2024 | Teenage Engineerings
 
How Race, Age and Gender Shape Attitudes Towards Mental Health
How Race, Age and Gender Shape Attitudes Towards Mental HealthHow Race, Age and Gender Shape Attitudes Towards Mental Health
How Race, Age and Gender Shape Attitudes Towards Mental Health
 
AI Trends in Creative Operations 2024 by Artwork Flow.pdf
AI Trends in Creative Operations 2024 by Artwork Flow.pdfAI Trends in Creative Operations 2024 by Artwork Flow.pdf
AI Trends in Creative Operations 2024 by Artwork Flow.pdf
 
Skeleton Culture Code
Skeleton Culture CodeSkeleton Culture Code
Skeleton Culture Code
 
PEPSICO Presentation to CAGNY Conference Feb 2024
PEPSICO Presentation to CAGNY Conference Feb 2024PEPSICO Presentation to CAGNY Conference Feb 2024
PEPSICO Presentation to CAGNY Conference Feb 2024
 
Content Methodology: A Best Practices Report (Webinar)
Content Methodology: A Best Practices Report (Webinar)Content Methodology: A Best Practices Report (Webinar)
Content Methodology: A Best Practices Report (Webinar)
 
How to Prepare For a Successful Job Search for 2024
How to Prepare For a Successful Job Search for 2024How to Prepare For a Successful Job Search for 2024
How to Prepare For a Successful Job Search for 2024
 
Social Media Marketing Trends 2024 // The Global Indie Insights
Social Media Marketing Trends 2024 // The Global Indie InsightsSocial Media Marketing Trends 2024 // The Global Indie Insights
Social Media Marketing Trends 2024 // The Global Indie Insights
 
Trends In Paid Search: Navigating The Digital Landscape In 2024
Trends In Paid Search: Navigating The Digital Landscape In 2024Trends In Paid Search: Navigating The Digital Landscape In 2024
Trends In Paid Search: Navigating The Digital Landscape In 2024
 
5 Public speaking tips from TED - Visualized summary
5 Public speaking tips from TED - Visualized summary5 Public speaking tips from TED - Visualized summary
5 Public speaking tips from TED - Visualized summary
 
ChatGPT and the Future of Work - Clark Boyd
ChatGPT and the Future of Work - Clark Boyd ChatGPT and the Future of Work - Clark Boyd
ChatGPT and the Future of Work - Clark Boyd
 
Getting into the tech field. what next
Getting into the tech field. what next Getting into the tech field. what next
Getting into the tech field. what next
 
Google's Just Not That Into You: Understanding Core Updates & Search Intent
Google's Just Not That Into You: Understanding Core Updates & Search IntentGoogle's Just Not That Into You: Understanding Core Updates & Search Intent
Google's Just Not That Into You: Understanding Core Updates & Search Intent
 
How to have difficult conversations
How to have difficult conversations How to have difficult conversations
How to have difficult conversations
 
Introduction to Data Science
Introduction to Data ScienceIntroduction to Data Science
Introduction to Data Science
 
Time Management & Productivity - Best Practices
Time Management & Productivity -  Best PracticesTime Management & Productivity -  Best Practices
Time Management & Productivity - Best Practices
 
The six step guide to practical project management
The six step guide to practical project managementThe six step guide to practical project management
The six step guide to practical project management
 
Beginners Guide to TikTok for Search - Rachel Pearson - We are Tilt __ Bright...
Beginners Guide to TikTok for Search - Rachel Pearson - We are Tilt __ Bright...Beginners Guide to TikTok for Search - Rachel Pearson - We are Tilt __ Bright...
Beginners Guide to TikTok for Search - Rachel Pearson - We are Tilt __ Bright...
 
Unlocking the Power of ChatGPT and AI in Testing - A Real-World Look, present...
Unlocking the Power of ChatGPT and AI in Testing - A Real-World Look, present...Unlocking the Power of ChatGPT and AI in Testing - A Real-World Look, present...
Unlocking the Power of ChatGPT and AI in Testing - A Real-World Look, present...
 
12 Ways to Increase Your Influence at Work
12 Ways to Increase Your Influence at Work12 Ways to Increase Your Influence at Work
12 Ways to Increase Your Influence at Work
 

2020 rezilyant olmamizi hatirlatti. 2021 den itibaren rezilyant olmaliyiz

  • 1. Ne Kadar Rezilyantız? 2020 sadece rezilyant olmamızı hatırlattı. 2021 den itibaren ise rezilyant olmalıyız. Yalçın Gerek 1 Ocak 2021
  • 2. 2020 sadece rezilyant olmamızı hatırlattı. 2021 den itibaren ise rezilyant olmalıyız. | Yalçın Gerek | 1 Ocak 2021 2021’den İtibaren Rezilyant Olmalıyız 1/8 Son dokuz aydır, her şeyin negatifliklerle ve çaresizliklerle dolu olduğu gerçeğine kaçınılmaz teslimiyetimiz nedeniyle bizi çevreleyen çok fazla olumsuzluk yaşıyoruz. Kendimizi kapattığımız veya kapatıldığımız modern mağralarımızda bazı günler karanlık ve kasvetli geçiyor. Artık hepimiz COVID-19 nedeniyle sıkışıp kaldık ve sıkışıklığımız gelen dalgalarla daha da arttıyor. Uzun süreli tecrit, sevdiklerinin kaybı, iş kaybı, finansal güvensizlik, günlük stres, şimdi çoğumuzun yaşadığı duygusal sıkıntıyla birleştiğinde insanın dayanma gücünü aşağıya çekebiliyor. Rezilyans, zorlukları aşmamıza ve üstesinden gelmemize yardımcı olabilir. Ancak rezilyans, doğuştan sahip olduğumuz bir şey değil, aksine, benzersiz genetik ve beyin yapımızla etkileşime girdiğimiz deneyimler olarak zaman içinde inşa ettiğimiz bir kabiliyet. İşte bu yüzden hepimiz, strese ve zorluklara (COVID-19 salgınının neden olduğu gibi) farklı şekilde yanıt veriyoruz. Rezilyans, olumsuz deneyimlerin ölçeği kötü sonuçlara yönlendirdiği, bunun tam tersine, olumlu deneyimlerin onu iyi sonuçlara yönlendirdiği bir tahterevalli veya denge ölçeği olarak düşünülebilir.[1] İnsanoğlunun görünmeyecek kadar küçük bir tehlikeye karşı tarihin en büyük savaşlarından birini yürüttüğü COVID-19 salgınında ilk akla gelen şey, tıbbi gelişmeler ve teknoloji kullanımının bu savaşta en önemli silahlar olduğudur. Ancak salgının insan psikolojisi ve kitleler üzerindeki muazzam etkileri, zaman zaman bu iki önemli silahın etkili şekilde kullanılmasına engel olarak, yüz binlerce hatta milyonlarca insanın ölümüne yol açmaktadır. Teknolojik olarak altyapılar genellikle salgınla başa çıkmak için nispeten yeterli olsa da insanlık, psikolojik olarak bu salgına hazırlıksız yakalanmıştır. [2] Pandemi sebebiyle toplumların normal bir yaşantıdan uzaklaşması, ekonomik problemler, sağlığa ilişkin kaygılar ve daha birçok etkenin toplumda psikolojik yaralar bırakması muhtemeldir.[3] Ancak bir insan ve hatta bir organizasyon bu döndemden öncekinden daha güçlü çıkabilir. Nasıl mı güçlü çıkacağız? Cevap; ‘rezilyans kabiliyetimizi arttırarak ve sürekli geliştirerek’. Bu kısa yazımda size rezilyans kavramıyla tanıştırmak ve sizlere küçükte olsa bir fayda ve değer sunmayı hedefliyorum. Farklı alanlarda rezilyans ne anlama geliyor? Öncelikle buna bakalım. İnsanın Rezilyansı, değişik çevrelerde farklı şekillerde tanımlanabiliyor;  Olumsuzluklara karşı hazırlıklı olma  Zor koşullara uyum sağlama  Kriz sonrasında hızlıca kendini toparlama ve iyileştirme gücü  Stres ve travmayla başa çıkabilme  Yaşanan sarsıcı durumlar karşısında ayakta kalma ve yeni şartlara uyum sağlama yeteneği  Yıkıcı deneyimlerden bir şeyler öğrenerek başa çıkma ve gelişme kapasitesi  Hayatın sürekli değişen durumları karşısında esneklik gösterebilme ve negatif duygusal açmazlardan kurtulabilme yeteneği  Olumsuz koşulları atlatmaya çalışırken ayakta kalmak için yeni yöntemler geliştirmek, değişime ayak uydurmak ve sürekli yenilik yoluyla güçlü ve zayıf; fırsat ve tehdit taşıyan yönleri çok iyi tanır hale gelmek  Hem ruhsal, hem de fiziksel esneklik ve dayanıklılık Rezilyans psikolojide yılmamak, çabuk iyileşmek, zorlukları yenme gücü yani psikolojik dayanıklılık anlamında da kullanılıyor. "Rezilyans sözünün henüz Türkçe karşılığı yok. Dayanıklılık, dirençlilik, esnek dayanıklılık gibi karşılıklar öneriliyor, ama bunları diğer dillere tercüme ettiğinizde rezilyansa ulaşmıyorsunuz.
  • 3. 2020 sadece rezilyant olmamızı hatırlattı. 2021 den itibaren ise rezilyant olmalıyız. | Yalçın Gerek | 1 Ocak 2021 2021’den İtibaren Rezilyant Olmalıyız 2/8 Sağlamasını yaptığınızda rezilyans kavramını bulamıyorsunuz. Çünkü rezilyans öyle bir şey ki dayanıklılık ya da dirençlilik değil. Dirençli dediğiniz zaman gelen etkilere karşı direnmesi ve yıkılmaması anlaşılıyor. Bir baraj dirençlidir mesela. Dayanıklılık dediğiniz zaman da yine bir kırılmadan, karşı koymadan bahsediyorsunuz. Oysa rezilyans, hayatın normal akışının bozulmadan sürdürülebilmesini ve gelişmeye devam edebilme becerisini anlatıyor." diyor Yerel Yönetişimde Rezilyans (RESLOG) Türkiye Proje Yöneticisi Sinan Özden.[4] "Kelimenin latince kökeni 'resiliere', anlamı ise gerilen yayın geri dönmesi gibi, geri sıçrama, geri yaylanma eski biçimine dönmedir. Rezilyans bir malzemenin elastik şekil değiştirme sırasında enerji soğurma ve sonra, yük boşaltıldığında bu enerjiyi geri verebilme kabiliyeti olarak tanımlanır. Malzeme mühendisleri rezilyansı, malzemenin 'elastikiyeti, esnekliği ve gerip bıraktıktan sonra eski formuna geri dönebilme kapasitesi' olarak tanımlıyor. Mekanik olarak çektiğiniz bir yayın, bıraktığınız anda hızlıca eski şekline geri dönmesi olarak gözünüzde canlandırabilirsiniz." diyor Yönetişim Uzmanı Kaya Kazmirci.[5] "Bazı insanlar yaşadıkları olumsuz deneyimler karşısında yıkılıyor bazıları ayakta kalıyor. Sizce bu sadece kalıtımsal özelliklerimiz ile mi ilgili? Hayatta karşılaşılan zorlukların üstesinden gelebilmeleri için çocuklarımıza kazandırabileceklerimiz neler, hiç düşündünüz mü? Olumsuzluklara karşı hazırlıklı olma, zor koşullara uyum sağlama, stres ve travmayla başa çıkabilme gibi becerilerin tümü için son yıllarda kullanımı yaygınlaşmaya başlayan bir kavram olarak 'rezilyans' kelimesi karşımıza çıkıyor. Esneklik ve toparlanabilme becerisine sahip olan bireyler sorumluluk sahibi ve sebatkardır. Davranışlarının sonuçlarını iyi tahlil eder, sorunlar karşısında kaçmak, pasif ve çekingen olmak yerine üzerine giderek çözmenin yollarını arar, olayları ve durumları kontrol edebilme güçlerini gerçekçi bir şekilde değerlendirerek kontrol edemeyeceklerini fark ettiklerinde enerjilerini boşa harcamazlar. Değiştiremeyecekleri olayları kabullenmeyi bilirler. Başlarına gelen olumsuz olayları veya başarısızlıklarını kişisel gelişme fırsatı olarak algılarlar. Yaşamın içerisinde yeni şeyler öğrenme ve deneyimleme fırsatlarını değerlendirirler. Her ebeveyn çocuğunun mutlu, huzurlu ve kendi ayaklarının üzerinde sağlam durabildiği bir yaşam sürmesini istiyor, mümkün olduğu kadar üzülmemesini, endişelenmemesini, hayal kırıklığı yaşamamasını diliyor. Bunu sağlamak için çocukları doğduğu andan itibaren ciddi çaba sarf ediyor. Fakat bu çabalar çoğu zaman hayal edilenden farklı sonuçlara sebep oluyor. Büyürken hiçbir hayal kırıklığı ve stresle karşılaşmayan çocuklar güçlü olmayı öğrenemiyor. Etrafta yaşanan acılardan soyutlanarak empati becerilerini geliştiremiyor. Çocuklarımızın büyürken dünyayı tüm acılarıyla ve keyifleriyle olduğu gibi deneyimlemelerine ihtiyaçları var. Çocuklarımızı rezilyant bireyler olarak yetiştirmek istiyorsak ebeveyn olarak kendi mutluluğumuz ve sağlığımız için gereken önemi ve çabayı göstermeliyiz. Ancak uçaklarda olduğu gibi oksijen maskesini önce kendimize takarak çocuklarımızın ihtiyaçlarını karşılayabilecek donanıma sahip olabilir, onlara doğru rol model olabiliriz. Onlar için hayal ettiğimiz yaşam idaellerine onları bir adım daha yaklaştırabilecek becerileri geliştirmelerine yardımcı olabiliriz." diyor Uzm.Psk.Burcu Özkök. Bunu söylerken de Dr. Alper Hasanoğlu ve Dr. Şirin Seçkin'in 'Çocukta Rezilyans Esneklik ve Toparlanabilme Becerisi' kitabını kaynak gösteriyor.[6]
  • 4. 2020 sadece rezilyant olmamızı hatırlattı. 2021 den itibaren ise rezilyant olmalıyız. | Yalçın Gerek | 1 Ocak 2021 2021’den İtibaren Rezilyant Olmalıyız 3/8 Rezilyans kavramı, iş çevrelerinde belirsizliğin ve rekabetin hüküm sürmeye başlamasıyla birlikte organizasyonel bağlamda tartışılmaya başlanmış. Rezilyans kavramı yalnızca krizleri atlatarak eski haline dönmek değil, aynı zamanda radikal çözümleri benimseyerek, eskisinden daha iyi ve farklı bir şekle bürünmeyi ifade etmesi açısından özgün bir kavram. Krizler ve beklenmedik olaylar karşısında ayakta kalabilmek, varlığını sürdürebilmek ve gerektiğinde yenilenerek dönüşüm geçirmek için gerekli bilgi, beceri, yetenek ve rutinlere sahip olmak organizasyonel rezilyans kapasitesini ifade etmekte. Organizasyonel rezilyans, operasyonel ve ilişkisel rezilyans olarak iki boyutta incelenmekte. Operasyonel rezilyans, bir organizasyondaki işe yönelik faaliyetlerle ilişkili olup; ilişkisel rezilyans ise organizasyon içi ve dışındaki iş ilişkileri ile ilgili bir kavram. İlişkisel ve operasyonel rezilyans kapasitesi bireysel düzeyde, çalışanların sahip olduğu bilgi, beceri, yetenek, alışkanlıklar gibi bilişsel ve davranışsal öğelerin var olmasıyla desteklenmekte.[7] COVID-19 salgını bir yıla yaklaşan bir süredir insan hayatını tehdit etmesi ile birlikte, işletmeler ve dolayısıyla ülke ekonomileri için önemli bir tehdit haline gelmiş durumda. Son elli yıla baktığımızda böylesine farklı bir kriz ortamıyla karşılaşmadığı söylenebilir. Yaşanan bu durum pek çok kurum ve kuruluşu-ve dolayısıyla ülke ekonomilerini-daha kırılgan bir yapıya büründürdü. İşletmeler salgının can kaybı, finansal kayıplar gibi olumsuz etkileriyle başa çıkmayı ve ortaya çıkan yeni ve riskli çevreye adapte olabilmeyi odak noktası haline getirdi. Böyle bir senaryoda ele alınabilecek önemli bir kavram, örgüt teorisi alanında çok ta eski olmayan örgütsel dirençlilik (dayanıklılık, rezilyans) kavramıdır. Kavram örgütlerin, ekonomik krizler, salgın ve doğal felaketler gibi beklenmedik çevresel koşullara karşılık verebilme ve toparlanma (ya da yenilenme) kapasitesini ifade eder.[8] ‘Organizasyonel Rezilyans’ın çeşitli tanımları bulunmaktadır. Bu tanımlar incelendiğinde, beklenmeyen ve yıkıcı olaylar karşısında hayatta kalmak ve/veya değişimlere uyum göstererek eskisinden daha güçlü bir duruma gelerek dönüşme yeteneğine vurgu yapıldığı görülmektedir. [7] Organizasyonel rezilyans kavramının incelenmesinde benimsenen ikinci bakış açısı ise, kriz sonrasında yaşanan toparlanma sürecinin ötesine geçerek yeni yeteneklerin kazanılması ve yeni fırsatların yaratılmasıdır. Bu bakış açısında rezilyans kavramı, beklenmedik mücadele ve değişimlerin üstesinden gelme yeteneği nedeniyle gelişme ve yükseliş anlamlarını taşımaktadır. Rezilyansın eski haline dönme ve sağkalım anlamının ötesine geçen bu anlayış, sadece mevcut ikilemlerin çözülmesini değil aynı zamanda tehditlerin fırsata çevrilmesini ve organizasyonun başarılı bir gelecek inşa etmesini ifade etmektedir. Dolayısıyla organizasyonel rezilyans, organizasyonun rekabet ortamındaki karmaşıklığa ayak uydurabilmesi ve yaşadığı yıkıcı olayın etkilerinden, önceki halinden daha da iyi bir hale gelerek kurtulma yeteneği anlamını taşımaktadır. [9] Çok en eski zamanlardan günümüze kadar uzanan zaman diliminde, insanlık; kıtlıklar, seller, depremler, orman yangınları, seller, rüzgar fırtınaları, savaşlar ve en son olarak (sonuncu değil) potansiyel olarak ölümcül bulaşıcı hastalık salgınları dahil olmak üzere çok çeşitli felaketlerin psikolojik etkilerini deneyimledi. Bu deneyimlemelerin insanın ve organizasyonların rezilyansını hep geliştirici iyileştirici etkileri ve sonuçları oldu. Şiddetli akut solunum sendromu (SARS), Mart 2003'te Hong Kong'da patlak veren yeni bir koronavirüs enfeksiyonudur. Bu yeni, gizemli ve ciddi hastalığı yönetmek için Prenses Margaret Hastanesi görevlendirildi. Sağlık çalışanları, hastalara bakmak için son derece stresli ve genellikle riskli koşullarda çalışmak zorundaydı. İnsan gücü ve ekipman takviyesine rağmen, personel enfeksiyonu, bedensel yorgunluk, yabancı bir ortamda çalışma ve enfeksiyon kontrolündeki eksiklikler sonucu meydana geldi. Hastalar sadece fiziksel rahatsızlıktan değil, aynı zamanda aile ve arkadaşlarından uzaklaşma ve ölüm korkusu nedeniyle daha da fazla acı çekti. Sağlık yetkilileri salgından ders aldılar ve gelecekteki bulaşıcı hastalık
  • 5. 2020 sadece rezilyant olmamızı hatırlattı. 2021 den itibaren ise rezilyant olmalıyız. | Yalçın Gerek | 1 Ocak 2021 2021’den İtibaren Rezilyant Olmalıyız 4/8 salgınları için acil durum planları hazırladılar. Sağlık altyapısı, yoğun bakım kapasitesi, enfeksiyon kontrol önlemleri, mesleki eğitim, insan gücü dağıtımı, personel tesisleri ve ilaç ve kişisel koruyucu ekipmanların stoklanması açısından incelenmiş ve iyileştirilmiştir.[10] SARS'a yakalanma riski yüksek olan sağlık çalışanları, sadece kronik strese sahip değil, aynı zamanda daha yüksek seviyelerde depresyon ve anksiyeteye sahip görünüyor. Ön cephedeki personel, gelecekteki salgınlara hazırlık sürecinin bir parçası olarak stres yönetiminden yararlanabilir. [11] Dirençli kuruluşların ve toplulukların afetlere daha az dirençli meslektaşlarından daha iyi yanıt verdikleri açık olsa da, çok az dikkat çeken şey, toplulukların afetin nasıl çerçevelendirildiği yoluyla direnç kazanıp kazanmadığıdır. Erikson (1994), afetleri insan yapımı ve doğal afetler olarak sınıflandırdı ve insan kaynaklı afetlerin mevcut düzenlemelere güvensizliğe yol açtığını, buna karşılık doğal afetlerin insan topluluklarında işbirliğini güçlendirdiğini iddia etmiştir.[12] Ebola'nın Gine, Liberya ve Sierra Leone'ye yayılmaya başlamasından yaklaşık üç yıl sonra, ülkeler yakın tarihteki en yıkıcı sağlık olayından kurtulabildiler. Bu ülkelerin insanları, yokuş yukarı tırmanmalarına rağmen dirençliler ve şu anda dünyanın en yoksul üç ülkesinde felaketle sonuçlanan bir krizle boğuşuyorlar. Ebola gibi salgınlar, insanların yaşamları ve ekonomileri için dünyadaki en büyük tehditlerden birini oluşturmaktadır - ancak önlenebilirler. Ebola krizi hepimize salgınlara karşı çok daha dikkatli olmamız gerektiğini ve hayat kurtarmak ve ekonomik büyümeyi korumak için hemen karşılık vermemiz gerektiğini öğretti.[13] Toplum sağlığını ilgilendiren bu gibi salgın durumları kişilerde güvensizlik hissi, şaşkınlık, yalnızlık hissi ve etiketlenmeye neden olurken; toplumlarda ise ekonomik kayıplar, iş yeri ve okulların kapanması, tıbbi gereklilikler için yetersiz kaynak ayrılması ve ihtiyaçların yetersiz bir düzeyde karşılanması gibi olumsuz durumlara sebep olabilir. Bu gibi olumsuzluklar yoğun stres tepkisi ya da psikolojik rahatsızlıkların ortaya çıkmasına, madde kullanımı gibi sağlıksız davranışlara ya da evde kalma ve hijyen kurallarına uyma gibi sağlık tavsiyelerine aldırış etmeme durumuna sebep olabilir. Afetler ile ilgili psikolojik çalışmalar, salgınlardan etkilenen toplumların duygusal sıkıntılar yaşadığını belirtir, bu sebeple COVID-19 salgınından etkilenen ülkelerin psikolojik anlamda olumsuz olarak etkileneceği kesin bir durumdur.[3] COVID-19 salgını sırasında Çin halkının büyük bir ruh sağlığı yükü olduğu tespit edildi ve daha genç insanlar, salgın hakkında çok fazla zaman harcayan insanlar ve sağlık çalışanları, psikolojik sorunları sergileme konusunda yüksek risk altındaydı. Daha önce, Çin'de SARS meydana geldiğinde, salgınla ilgili halkın ruh sağlığına ilişkin farkındalık düşüktü ve pandemi döneminde ihtiyaç duyulan, halk için hedeflenmiş hiçbir psikolojik kılavuz mevcut değildi. Bu nedenle, salgın potansiyeli olan, yaşamı tehdit eden hastalıkların salgınları için psikolojik sonuçların sürekli olarak izlenmesi ve izlenmesi, erken hedeflenmiş akıl sağlığı müdahalelerinin oluşturulması, dünya çapındaki hazırlık çabalarının bir parçası olarak rutin hale gelmelidir. [14] Krizler karşısında ve güç koşullarda ayakta kalabilen ve gerektiğinde zorlayıcı koşullara uyum sağlayarak dönüşüm geçirebilen rezilyant organizasyonların, çalışanlarının ayakta kalabilmesi ve dönüşebilmesi, yani rezilyant bireyler olması ile ortaya çıkacaktır. [9] Şurası açıktır ki, kriz süreçlerini başarıyla atlatan işletmeler yollarına daha sağlam şekilde devam eder, güçlenir ve örgütsel dirençlilik anlamında önemli kazanımlar elde ederler.[8] İş ortamındaki krizler ve zorluklar işlerin üzerine yerleşik olduğu ilişkileri de tehdit ettiğinden mevcut ilişkileri devam ettirebilecek, gerektiğinde yeni ilişki dinamikleri içine girebilecek, sorun gidermede ilişkileri devreye sokabilecek ilişkisel rezilyans kapasitesine sahip çalışanlar organizasyonlar için önem taşımaktadır.[7] Rezilyans bir zihniyettir, bir beceri setidir. Rezilyans, devamlı üzerinde çalıştığımız bir zihniyet ve bir beceri setidir. Bir tür zorluk anında olduğu kadar, bir zorluk çekmeden önce de inşa edebileceğimiz bir şeydir. “Zorlu bir durumda gücü bulmam için ne gerekiyor?” sorusuyla başlanabilir.[15] Rezilyans öğrenme ile ilgilidir. Rezilyans becerilerilerinin geliştirilmesi gerekir, ancak böylece işteki ve kişisel yaşamdaki zor durumlarla yüzleşmeye hazır olunur. Bir defa bu becerileri edindildiğinde, ihtiyaç duyulan her zaman
  • 6. 2020 sadece rezilyant olmamızı hatırlattı. 2021 den itibaren ise rezilyant olmalıyız. | Yalçın Gerek | 1 Ocak 2021 2021’den İtibaren Rezilyant Olmalıyız 5/8 bunlar uygulanabilir. Rezilyansı artırmak, gelişmeye, daha iyi performans göstermeye, daha fazlasını elde etmeye ve potansiyele ulaşılmasına yardımcı olur.[15] Baş etmeyi sağlar Bedenimizi esnetmek için çeşitli egzersizler yaparız. Sporcuların bedeni ne kadar esnek olursa sakatlanma riski o kadar azalır. Peki, ruhumuzu esnetmek mümkün mü? Evet, ruhumuzu esnetmek hem mümkün hem de mutlaka üzerinde çalışmamız gereken bir konu! Ruhsal esneklik ve dayanıklılık, hayatın getirdiği sıkıntılar karşısında kırılmadan, dağılmadan ruhsal anlamda baş etmeyi sağlar. Ruhun esneklik gösterebilme yetisi (mental rezilyans) günümüzün zorlaşan hayat koşullarında çok önemli bir beceri olarak karşımıza çıkıyor. Her insanın, ruhsal esneklik konusunda farkındalık kazanıp kendini kuvvetlendirme ve bu beceriyi edinmesi gerekir. Öğrenilen bir beceri Bu beceri özellikle çocuk yaşlardan itibaren kazanıldı mı, kişinin ruhsal anlamda daha da güçlü olmasını sağlıyor. Akademik eğitimin yanında okullarda üzerinde en çok durulması gereken konulardan biri de rezilyans. Bazı insanlar, diğerlerine göre daha dayanıklı ve olayların üstesinden gelirken daha sakin kalabiliyor. Tabii, bunun nedeninin bir kısmını kişilik özellikleri olarak açıklayabiliriz. Kimi daha sakindir, kimi de daha çabuk telaşa kapılır. Bu gibi kişilik özellikleri, dayanıklılık anlamında bir miktar fark yaratır. Ancak, ruhsal esnekliğin önemli bir özelliği, öğrenilen bir beceri olmasıdır. Yani bu anlamda isteyen herkes kendini geliştirebilir.[16] İnsanlık binlerce yıl birey olarak fiziksel, mental ve sosyal rezilyans kabiliyetini sürekli olgunlaştırdı. Doğal rezilayant olmayı adapte olabiline, adapte olabileni ise sürekli iyileşebilen ve gelişebilene çevirmeye çalıştı. Ne zamanki büyük felaketler ve savaşlarla karşılaştı, tam da rezilyans kabiliyetini kaybetmiş gibi gözükürken, bunu daha olgun bir seviyeye çıkartarak karşılaştığı badireleri atlattı. Rezilyansını arttırmak ve geliştirmek için bilgiyi ve aklını kullandıkça, bilgi ve aklı gelişti. Bilgiyi ve aklı ihmal ettiği her dönemde ise; karşılaştığı tehditlerin, kendisinin fark etmediği veya iyileştirmediği rezilyans zafiyetlerine saldırmasıyla zarar gördü. Ne zamanki ezberi bilgi zannetti, bilgisi gelişmedi, aklı da gelişmedi, köreldi. Ne zamanki bilgisini arttırmak için düşünmek eylemini ıskaladı, ezberi doğru sandı, o zaman rezilyansında zafiyetler büyüdü. 2019'da ortaya çıkan bir virüs, bilgi çağındayız diyen insanlığı sarstı. Neyi bilip bilmediğini sorgulattı. Düşünce, bilgi ve akıl ile rezilyansımızı nasıl geliştireceğimizi öğrendiğimizde, insan deneyiminin güzel ve geniş yelpazesi ile nasıl kucaklaşacağımızı da öğreneceğiz. 2021 senesinden başlayarak, insanın aklını düşündüğü ve düşündüğünü akıl ettiği bir devrin başlayacağını öngörmek yanlış olmayacaktır.
  • 7. 2021 den İtibaren Rezilyant Olmalıyız 6/82020 rezilyant olmamızı hatırlattı. 2021 den itibaren rezilyant olmalıyız. | Yalçın Gerek | 1 Ocak 2021 [1] “Three Ways to Build Resilience Amid the COVID-19 Pandemic,” Center on the Developing Child at Harvard University. https://developingchild.harvard.edu/resources/how-to-help-families-and-staff-build-resilience-during-the- covid-19-outbreak/ (accessed Jan. 02, 2021). [2] C. Taştan, H. Tekin, E. Çetinöz, and A. Demi̇rden, Kovid 19 Salgını ve Sonrası Psikolojik ve Sosyolojik Değerlendirmeler. 2020. [3] T. Yilmaz, “COVID-19 ve Psikolojik Etkileri: Klinik Psikoloji Perspektifinden Bir Derleme,” Nesne Psikol. Derg., vol. 8, pp. 573–584, Dec. 2020, doi: 10.7816/nesne-08-18-14. [4] A. H. E. Deği̇Rmenci̇, “‘KENTLERİN BEKLENMEDİK TEHDİTLERE CEVAP VERME KAPASİTESİ ÖNEMLİ’ Sayfa.2,” p. 20. [5] “Kazmirci Koçluk ve Danişmanlik - REZİLYANS.” http://www.kazmirci.com.tr/index.php/tr/yazilar/81-rezilyans (accessed Jan. 01, 2021). [6] “Çocuk Yetiştirirken Yeni Bir Kavram “rezilyans“.” https://www.tavsiyeediyorum.com/uzmanyazisi_6415.htm (accessed Jan. 01, 2021). [7] D. Yilmaz Börekçi̇ and M. Gerçek, “Birey Düzeyinde İlişkisel ve Operasyonel Rezilyans (Yine/Yenilenme) Kapasitesi: Bir Ölçek Geliştirme Çalişmasi - Relational And Operational Resilience Capacity At Individual Level: A Scale Development Study,” J. Bus. Res. - Turk, vol. 3, no. 9, pp. 149–176, Sep. 2017, doi: 10.20491/isarder.2017.293. [8] K. Aksay and A. Şendoğdu, İşletmelerde COVID-19 Salgını Bağlamında Örgütsel Dirençliliğe (Dayanıklılığa) Yönelik Bir Araştırma. 2020. [9] C. A. Lengnick-Hall, T. E. Beck, and M. L. Lengnick-Hall, “Developing a capacity for organizational resilience through strategic human resource management,” Hum. Resour. Manag. Rev., vol. 21, no. 3, pp. 243–255, Sep. 2011, doi: 10.1016/j.hrmr.2010.07.001. [10] L. Ts and Y. Wc, “The lessons of SARS in Hong Kong,” Clinical medicine (London, England), Feb. 2010. https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/20408308/ (accessed Jan. 02, 2021). [11] G. M. McAlonan et al., “Immediate and Sustained Psychological Impact of an Emerging Infectious Disease Outbreak on Health Care Workers,” Can. J. Psychiatry, vol. 52, no. 4, pp. 241–247, Apr. 2007, doi: 10.1177/070674370705200406. [12] H. Rao and H. R. Greve, “Disasters and Community Resilience: Spanish Flu and the Formation of Retail Cooperatives in Norway,” Acad. Manage. J., vol. 61, no. 1, pp. 5–25, Jan. 2017, doi: 10.5465/amj.2016.0054. [13] M. Mayhew and P. D. Chavez, “RECOVERING FROM EBOLA, PREVENTING THE NEXT PANDEMIC,” p. 32. [14] Y. Huang and N. Zhao, “Generalized anxiety disorder, depressive symptoms and sleep quality during COVID-19 outbreak in China: a web-based cross-sectional survey,” Psychiatry Res., vol. 288, p. 112954, Jun. 2020, doi: 10.1016/j.psychres.2020.112954. [15] “Bireysel Rezilyans.” https://www.rezilyans.com.tr/bireysel-rezilyans_ (accessed Jan. 02, 2021). [16] “Ruhsal esneklik (rezilyans),” Milliyet. https://www.milliyet.com.tr/yazarlar/ayse-ozgener/ruhsal-esneklik-rezilyans- 2764049 (accessed Jan. 02, 2021).
  • 8. 2021 den İtibaren Rezilyant Olmalıyız 7/82020 rezilyant olmamızı hatırlattı. 2021 den itibaren rezilyant olmalıyız. | Yalçın Gerek | 1 Ocak 2021 Hakkında Kurumsal GRC, ITGRC, ITSM ve DevOps'ta yirmi yıldan fazla deneyime sahiptir. Türkiye, İngiltere, GCC Ülkeleri, Ukrayna ve Beyaz Rusya'daki müşterilere karmaşık GRC ve BT Yönetişim dönüşüm programlarının sunulmasında uzmanlaşmıştır. Şu anda çeşitli kuruluşlar için CxO düzeyinde danışmanlık hizmetleri sağlamakta ve sektördeki en iyi uygulamaların oluşturulması ve iyileştirilmesine aktif olarak katkıda bulunmaktadır. Ayrıca CISA, CRISC, CGEIT, CDPSE, COBIT 5 Eğitmeni, ITIL Uzmanı, DASA Devops Koçu, Resilia Practioner, ISO 27000LA, ISO2000C sertifikasına sahiptir; ve RiskIT ve COBIT 5, COBIT 2019, ITIL4 DSV'nin geliştirilmelerinde uzman olarak görüşleriyle katkıda bulunmuş; ve CONIG® (Consilient Information Governance) için ana geliştiricilerden bir tanesi olmuştur. BT denetimlerinin yanı sıra büyük ve karmaşık BT dönüşüm projelerinin teslimatını gerçekleştirmiştir. TACAS ile kariyerinde Türkiye ve Orta Doğu'daki müşteriler için yüze yakın değerlendirme ve / veya denetimi başarıyla yönetmiştir. Ayrıca, BT Yönetişiminde, özellikle büyük telekomünikasyon şirketleri, bankalar ve diğer finans kurumları için kaydadeğer bir proje geçmişine sahiptir. Uzmanlıkları Yönetişim Risk Uyumluluk Danışmanı: GRC Ekiplerine Süreç, Teknoloji ve Eğitim Sağlama BT Yönetişim Koçu: CONIG, COBIT, ITIL, IRM, ISM, BRM, PPM, BPM, SDLC / Agile / Devops BT Hizmet Yönetimi Danışmanı: Değer yaratmak ve dijital dönüşümü yönlendirmek için BT Hizmeti şeffaflığından yararlanma Yönetişim Çerçeveleri Mimarı: Bilginin yakınsaması yoluyla rezilyans Girişimci: Geleceğin Bilgi Teknolojilerinde Eğitmen: Cobit Eğitmeni, ITIL Eğitmeni Konuşmacı: Fusion, EuroCacs, ISACA Chapter, PMITurkey Speaker Sertifikaları CISA CRISC CGEIT CDPSE ITIL Expert Cobit Trainer ITIL Trainer DASA Devops Coach Resilia Practioner ISO 20000 Consultant ISO 27000 Lead Auditor Prince2 Uzmanlık Alanları GRC - Governance Risk Compliance ITGov - IT Governance IRM - Information Risk Management RegTech * Regulation Technologies ICM - Internal Control Management RCM - Regulative Compliance Management ORM - Operational Risk Management BRM - Business Resilience Management ISM - Information Security Management ITSM - IT Service Management ICTCM - ICT Internal Control Management Devops Agile Service Transition BPMN - Business Process Management PPM - Project Portfolio Management
  • 9. 8/82020 rezilyant olmamızı hatırlattı. 2021 den itibaren rezilyant olmalıyız. | Yalçın Gerek | 1 Ocak 2021 All rights reserved. TAC AS 2021 den İtibaren Rezilyant Olmalıyız Bilginin ve aklının kapısında nöbet tut ki Bilgin ve aklın kaçmasın, Bilginin ve aklının kapısında muhafız ol ki Bilgine ve aklına zarar veren olmasın, Bilginin ve aklının kapısında çalışan ol ki Bilgin ve aklın beslensin, işlensin, değer üretsin. Yalçın Gerek