1. A. Alkalinite (Alkalinity): Genellikle bikarbonat ya da
karbonat iyonlarýnýn varlýðý nedeniyle asidi nötralize et-
me kapasitesi. Ýþlenmiþ sulardaki hidroksit, borat, sili-
AAMI: Association for the Advancement of Medical kat, ya da fosfat iyonlarý alkaliniteye katkýda bulunabilir.
Instrumentation- Böbrek diyalizi suyu için standartlarý Angstrom: 10-10 metre, 10-4 mikron, 10-8 santimetre ve
belirler. 4x10-9 inch’e eþit bir uzunluk birimi. Sembolu Å’dýr.
Absorb/ Emme (Absorb): Bir sývýnýn, emici maddenin Anyon (Anion): Bir eriyikteki negatif yüklü iyon taným-
elyafý ya da partiküllerinin katý yapýsý içine girmesi ve lamasý.
bunun sonunda emici maddenin, sývýyý içine alacak Antimikrobik/ Mikrop öldürücü (Antimicrobial): Eklen-
biçimde geniþlemesi. diði ortamdaki mikro organizmalarla temas ettiðinde onlarý
Absorbsiyon/Emme iþlemi (Absorption): Bir öldüren sývý ya da kimyasal madde.
maddeyi, kimyasal tepkime olmaksýzýn, yalnýzca fizik- Aquaifer: Yeraltýnda, mineralli suyun aktýðý ya da depo-
sel ya da kimyasal bir iþlemle bir sývý ya da katý madde- landýðý yerlerde oluþan gözenekli, doðal bir oluþum.
nin fiziksel yapýsý içine alma iþlemi. ASAIO: American Society for Artificial Internal Organs-
AC.M: Dakikada gerçek feet küp anlamýna gelir. Hava Amerikan Yapay Ýç Organlar Derneði.
ve gaz akýþlarýnda AC.M gerçek akýþtýr. Basýnç ve Asbest (Asbestos): Elyaflý silikat bir madde, çoðunlukla
sýcaklýða göre düzeltildiðinde, SC.M’le (dakikada kalsiyum magnezyum silikat olarak bulunur. Yanýcý olmayan,
standart feet küp) baðlantýlý kýlýnabilir. iletken olmayan, kimyasallara dirençli bir maddedir ve ak-
Açýklýk/Gözenek (Voids): Bir filtrede sývýnýn geçebil- ciger kanserine yol açtýðý bilinir.
diði açýklýk ya da gözenek. Asit yaðmuru (Acid rain): Atmosferedeki nitrik ve sülfirik
Adsorb: Bir katý maddenin yüzeyindeki gaz, buhar, oksitler ve karbon monoksit gibi kirleticilerle temas sonucu
sývý, kimyasal madde ya da kolloidi ayýrýp çekme ya doðal pH aralýðýnýn altýndaki yaðýþlar.
da tutma eylemi. Askýda katý maddeler (Suspenced solids): Bir eriyik
Adsorption: Moleküllerin, kolloidlerin ya da parti- içinde asýlý kalan katý organik ve inorganik maddeler.
küllerin, kimyasal tepkime olmaksýzýn yalnýzca fiziksel ASME kodu (ASME code): .iltre kaplarýndan söz ederken
eylemlerle yüzeye çýkmasý. kullanýlýr. ASME- American society of Mechanical Engi-
Aerosoller (Aerosols): Hava ya da gazlarýn içinde bir neers, Boiler and Pressure Vesseles (Amerikan Makine
süre kalabilecek küçüklükte (0.01-100 µm) partiküller Mühendisleri, Kazan ve Basýnçlý Araçlarý Derneði). VIII ve
olarak bulunan sývý damlacýklarý ya da katý partiküller. X’uncu bölümleri basýnçlý araçlarý ele alýr.
Genellikle birleþtirici (coalescing) filtrelerle uzaklaþtýrýlýr. ASTM: American Society for Testing and Materials-
Agglomerate: Küçük bölümleri daha büyük bir bütün Amerikan Test ve Araçlarý Derneði). Laboratuvar ve elektronik
oluþturacak biçimde bir araya getirmek. suyu standartlarýný belirler.
Aðýr metaller (Heavy metals): Yüksek yoðunlukta Atýk su (Effluent): Bir temizleme sisteminden çýkan su.
ya da 5.0 ve üzerinde özgül aðýrlýða sahip metaller. Atmosfer (Atmosphere): Basýnç ölçme birimi. Deniz yüze-
Element aðýrlýðý da yüksektir. Kadmium, kurþun ve civa yinde hava basýncý = 14.7 psi. (1 atm =psi).
gibi kirleticileri anlatan jenerik bir terim. Aðýr metallerin Ayýrýcý/ Sepralatör (Sepralator): Çapraz akýþlý membran
çoðu düþük yoðunluklarda bile insanlar için zehirle- sistemlerinde spiral biçiminde, modüler, deðiþtirilebilir bir
yicidir. membran sistemi.
Akýþ (.lux): Çapraz akýþlý filtrasyonda, genellikle foot
kare baþýna günde galon ya da metre kare baþýna sa- B.
atte litre gibi gibi alan baþýna birim zamanda hacim Baðlayýcýlar (Binders): Kartuþlu filtrelerde, bir filtredeki
olarak ifade edilen birim membran verimi. kýsa elyaflarý bir arada tutan ya da “baðlayan” kimyasallar.
Akýþ yoðunluðuna direnç (.low fatigue resistan- Bakteri (Bacteria): Bölünme yoluyla ya da sporlarla çoða-
ce): Bir filtre elemanýnýn diferansiyel basýnçlardan lan mikroskopla görülebilen tek hücreli organizmalar.
kaynaklanan esnemeler karþýsýnda gösterdiði yapýsal Yuvarlak, çubuk biçiminde spiral ya da ipliksi bedenleriyle
direnç yeteneði. tanýnýrlar, koloniler halinde yaþarlar ya da kamçýlarýyla bir
Akýþta (on-stream): Bir filtre sisteminin filtrelenmiþ yerde bir yere giderler. Toprak, su, organik maddeler ve
ürünü iþlerken ürettiðini gösterir. bitki ve hayvanlarýn bedenlerinde yaygýn olarak bulunur. Ken-
Aktif çamur (Activated clay): Yað ve don yaðýndaki di kendini besleyen, kendine çoðalanlar yanýnda çürükçül
renk, koku, serbest yað asitleri vb’yi uzaklaþtýran yüzer- (çevrede varolan ve canlý olmayan organik maddelerle
gen (adsorbent) bir çamur. beslenen) ve asalak (baþka canlý organizmalarla beslenen)
Aktif karbon (Activated carbon): Granüle aktif kar- türleri vardýr. Çoðunlukla insanla birlikte yaþarlar, ama
bon, sudaki tat, koku, klor, kloramin ve çeþitli organik hastalýklara da neden olabilirler.
maddeleri gidermek amacýyla kullanýlýr. Bakteri öldürücü (Bactericide): Bakterileri yok eden madde.
2. Bakteri önleyici (Bacteriostat): Bakteri büyümesine ve C.
metabolizmasýna engel olan, ama bakteri hücrelerini
öldürmeyen madde. Camlaþma/ Silisleþme (Glassing): Genellikle yüksek
Bar (bar): Basýnç birimi. 1 bar = psi ÷ 14.5. basýnçlý kazan ve boylerlerde rastlanan yüksek sýcaklýkta
Baþ/ Yüksek (head): Bir ya da daha çok kapýsý olan bir silisyumun taþlaþmasýyla oluþan biçim.
filtre muhafazasý ya da çanaðýnýn ucundaki kapak. Ayrýca CAP: College of American Pathologists- Amerikan Patolo-
“Yüksek Basýnç”, bir su sütunundaki basýncýn, feet cinsin- jistleri Okulu. Laboratuvarlarda kullanýlacak suyun arýtma
den sývý derinliði x 0.433= pound/inç2 cinsinden ifadesi. standartlarýný belirler.
Berraklýk (Clarity): Bir sývýnýn, çeþitli yöntemlerle ölçülen CAPD: Sürekli seyyar peritonal diyaliz.
berraklýðý. C.M: Dakikada feet küp.
Besleme/ Besleme suyu (.eed/feedwater): Bir arýtma Crypto: Suda bulunan Cryptosporidium adlý bir asalaðýn
sistemine giren ve herhangi bir temizleme iþlemi geçirmemiþ kýsaltýlmýþý. Ýçme suyu, belediye suyu ve özel kuyularda
su kaynaðý da dahil eriyik. bulunabilir. Sindirim sistemine zarar verir; ishale, kramplara
Býçak (Doctor blade/knife): Bir filtrenin yüzeyindeki kalýbý ve aðýr durumlarda ölümlere neden olabilir.
kesen keskin, sert býçak. Genellikle dönen vakumlu pre-
coat ya da metal çubuk filtrelerde bulunur. Ç.
Biokimyasal Oksijen Talebi: (Biochemical Oxygen Çapraz akýþlý membran filtrasyonu (Crossflow mem-
Demand): Bir su örneðindeki organik maddelerin biyo- brane filtration): Bir sývýnýn birleþenlerini yarýgeçirgen
kimyasal bozulmasý için gereken oksijen miktarýný gösteren membranlarla ve basýnç uygulamak ve mebran yüzeyine
bir ölçü. paralel akýþ saðlamak yoluyla ayýrmak. Ters osmoz, ultra-
β
Bir kartuþ ya da elementin Beta (β) oraný (Beta rating filtrasyon, nanofiltrasyon ve mikrofiltrasyon iþlemlerini de
of a cartridge or element): .iltrasyon oraný (β), x µm ve içerir.
daha büyük partiküllerin sayýsýnýn filtrelenmiþ sudaki par- Çamur (Cake): Katý maddelerin filtre malzemesi, pre-
tiküller sayýsýna bölünmesiyle bulunur. coat’un yüzeyi ya da filtre bölmeleri üzerinde birikmesi.
Bileþim (Compound): Ayrý elementlerin, katký malze- Çamur Yüzeyi (Cake space): Bir filtrede çamur oluþmasýný
melerinin ve parçalarýn birbirine baðlanmasý veya bileþimi. saðlayacak alanlarýn toplamý.
Birleþtirme (Coalescing): Yað ve su gibi özgül aðýrlýklarý Çevrim (Cycle): Bir filtrenin temizleme gerektirmeden
farklý olan ve birbirine karýþmayan sývýlarýn birbirinden “suda” bulunduðu süre. Temizleme süresini belirtmek
ayrýlmasý. Ýki ya da daha çok damlacýk çarpýþýp bir süre te- amacýyla da kullanýlýr.
mas halinde kaldýðýnda ve bir birleþtiriciden geçerek daha Çok elyaf (Multifilament): Bir iplik oluþturmak üzere
da büyüðünde gerçekleþebilir. Büyüyen damlalar çözeltiden bükülmüþ kesintisiz elyaf büklümleri. .iltre kumaþý
daha hýzlý bir biçimde ayrýlabilir. dokumada kullanýlýr.
Blöf (Blowdown): Kazan teknolojisinde, sistem içindeki Çok iþlemli buharlaþma (Multiple-effect evaporation):
çözülmüþ ve asýlý katý maddeler düzeyini maksimumun al- Birinci aþamada üretilen buhardan (buharlaþmýþ sývý) elde
týnda tutmak amacýyla yoðunlaþmýþ buhar suyunun küçük edilen ýsýnýn ikinci aþamada (sistem basýncýný düþürerek)
bir bölümünün sistemden üflenerek temizlenmesi. ilave bir sývýyý buharlaþtýrmada kullanýldýðý ve bu iþlemin
Boþaltmak (Unloading): .iltre malzemesi tarafýndan böylece on ya da daha fazla kez tekrarlandýðý seri iþlemlerle
tutulan kirletici maddelerin dýþarýya atýlmasý. enerji tasarrufu saðlayan sistem.
Bölme (Septum): .iltrelerde birbirine baðlayan duvar ya Çok geçiþli test (Multi-pass test): Bir elementin Beta-
membran. oranýný belirlemede kullanýlan test. Bir bozuculuk testidir.
Buharlaþma (Vaporize): Bir sývýnýn buhar haline Çökelti (Precipitate): Eriyik ya da sývý karýþým içindeki çö-
gelmesi. zülmeyen madde.
Buharlaþma süreci (Evaporation): Suyun sývý halde Çökme (Precipitation): Bir kimyasal tepkime sonucu
buhar haline geçtiði süreç. çözülmeyen bir madde yaratma iºlemi. Genellikle çökebilir
Bulanýklýk (Turbidity): Küçük olduklarý için kolayca duruma gelmek için büyüklüðü artan bir kristalin birleþimidir.
dibe çökmeyen askýda kalan parçacýklar nedeniyle Çözülmüþ katý maddeler (Dissolved solids): .iltreden
suyun berraklýðýný kaybetmesi. geçirilmiþ bir kaynaðýn buharlaþtýrýlarak kuru hale getiril-
Bulanýklýk birimleri (Turbidity units): Bir sývýnýn için- mesinden sonra geride kalan maddeler.
den ýþýk geçmesine izin verme ölçüsü. Çözünenler/ Çözünen maddeler (Slutes): Bir eriyikteki
Bulanýklýkölçer (Nephelometer): Daha çok düþük çözülebilen ve çözülmüþ durumda olan maddeler. Çözül-
bulanýklýkta suyun bulanýklýðýný Bulanýklýk Birimi cinsin- meyen maddeler dibe çökerek çökeltiyi oluþturur. (Bak:
den ölçmede kullanýlan aygýt. Çökelti).
3. D. Dezenfektan/ Mikrop giderici (Disinfectant): .iltreleri,
Dalton: Bir kütle birimi, Carbon kütlesinin 1/12’si. Maddeyi
12 mineralden arýndýrýlmýþ su sistemleri, borularý, boru hatlarýný,
küçük partiküller olarak tanýmlayan atom kuramýnýn sistemleri ve araçlarý mikroptan arýndýrmak için kullanýlan
yaratýcýsý ve Demokritus’tan (Eski Yunanistan, ÝÖ. 5. yüzyýl) sývý ya da gaz.arasýndaki basýnç farký. Bir sistemin ya da
sonra ilk kuramcýsý John Dalton’ýn (1766-1844) adýndan gelir. böyle bir sistem içindeki bir parçanýn iki noktasý arasýndaki
Damýtýk/ Destile (Distillate): Yoðunlaþan buharlarla oluþ- basýnç farký da olabilir.
muþ damýtma suyu. Dezenfeksiyon/ Mikroptan arýnma (Disinfection): Bir
Damýtma/ Destilasyon (Distillation): Kaynayan sudan su kaynaðýndaki ya da su daðýtým sistemindeki hastalýk
buharý soðuk bir yüzeyde toplayarak yoðunlaþtýrma iþlemi. yapýcý organizmalarý ýsý ve kimyasal maddeler kullanarak
Kirletici maddelerin çoðu buharlaþmaz ve bu denetle damýtýk ya da Ultraviyole ýþýnlarýyla öldürme iþlemi.
suya geçemez. Tüm kirletici maddelerin yaklaþýk yüzde Diferansiyel basýnç/ .ark basýncý (Differential pres-
yüzünü yok eder. sure): Bir filtrenin yukarý ve aþaðý akýþ yanlarý.
Degazifikasyon/ Gazdan arýndýrma (Degasification): Direnç (Resistivity): Bir maddenin (suyun) elektrik akýmýna
Sudaki çözülmüþ gazlarý, genellikle vakumla emme ya da gösterdiði direnç ve bu direncin ölçülmesi. Ýletkenliðin
sýcaklýk yoluyla uzaklaþtýrmak. tersi.Bir dirençölçerle ölçülür ve megohm-cm olarak ifade
Deðiþtirilebilir (Disposable): Bir filtrenin her kullaným edilir.
çevriminde atýlýp yenisiyle deðitirilmek üzere üretildiðini Dýþtan içe akýþ (Outside-in flow): Günümüzde birçok filtre
gösteren bir özellik. elemanýndan geçen sývý akýþý, elemana dik ve eksene
Deiyonizasyon/ Ýyondan arýndrýma (Deionization): doðrudur. Tek istisna, sývý akýþýndan geçen birikmiþ suyu
Sudaki iyonlaþmýþ tuzlarý uzaklaþtýran özel olarak üretilmiþ uzaklaþtýrmak için her zaman içten dýþa akan birleþtirme
iyon deðiþtirme reçineleriyle gerçekleþtirilir. Kuramsal olarak elemanýndaki sývýdýr.
tuzlarýn yüzde yüzünü uzaklaþtýrabilir, ama kaza sonucu Dokunmamýþ (Nonwoven): Araca rastgele yerleºtirilen
reçineye yapýþarak ya da gram negatif bakterilere karþý ve sentetik elyaftan yapýlan bir filtre kumaþý ya da kaðýdý.
özel olarak üretilmiþ güçlü baz anyon reçineleriyle yok Genellikle baðlanarak bir arada tutulur.
edilmedikleri sürece organik maddeleri, virüsleri ve bakterileri Doyma (saturation): Bir eriyiðin, belli bir sýcaklýk ve basýnç
yok etmez. altýnda daha fazlasýný çözemeyecek kadar çözülmüþ katý
Dekarbonizasyon/ Karbondan arýndýrma (Decarbona- madde, sývý ya da gaz içermesi.
tion): Sudaki CO2’i, genellikle kule ya da hava (gaz) temiz- Dünya Saðlýk Örgütü (WHO): World Health Organiza-
leyicilerle uzaklaþtýrmak. tion. Birleþmiþ Milletler içinde yer alan bu kuruluþ içilebilir
∆
Delta (∆) P: Bir filtredeki basýnç düþmesini gösteren terim. su standartlarýný belirler.
Demineralizasyon/ Mineralden arýndýrma (Deminer- Düz eksenli filtre (in-line filter): Giriþ, çýkýþ ve filtre ele-
alization): Sudaki mineralleri, genellikle iyondan arýndýrma, manlarýnýn eksenlerinin tek bir doðru çizgi üzerinde olduðu
ters osmoz ya da damýtma yoluyla uzaklaþtýrmak. bir filtre tertibatý.
Destile/ Damýtýk (Distillate): Yoðunlaþan buharlarla E.
oluþmuþ damýtma suyu.
Destilasyon/ Damýtma (Distillation): Kaynayan sudan Elek (Mesh): Dokuma filtre kumaþý ya da telindeki bir inçlik
buharý soðuk bir yüzeyde toplayarak yoðunlaþtýrma iþlemi. bir çizgi üzerindeki elyaf sayýsý. .iltre bölmesi anlamýna da
Kirletici maddelerin çoðu buharlaþmaz ve bu denetle damýtýk kullanýlýr.
suya geçemez. Tüm kirletici maddelerin yaklaþýk yüzde Elektrodiyaliz (Electrodialysis): Membranýn iki ucuna takýlý
yüzünü yok eder. elektrodlara uygulanan elektrik gücüyle çalýþan diyaliz.
Deterjan/ Temizleyici (Detergent): Suda çözülebilen Element (Elment): Bir filtrede bölmeye destek iþlevi gören
çeþitli sentetik ya da sývý-organik temizleyici maddelerden yuvarlak, dikdörtgen ya da silindirik biçimlerde olabilen yapý
biri. Kimyasal olarak sabunlardan farklýdýr, ama yaðlarý asýltýya ögesi.
dönüþtürme ve kiri asýlý madde olarak tutma özelliðiyle Emme (Absorb): Bir sývýnýn, emici maddenin elyafý ya da
sabuna benzer. partiküllerinin katý yapýsý içine girmesi ve bunun sonunda
Devridaim/ Sürekli sirkülasyon/ Resirkülasyon (Re- emici maddenin, sývýyý içine alacak biçimde geniþlemesi.
circulation): a) Çapraz akýþlý membran sistemlerinde, Emme iþlemi/ Absorbsiyon (Absorption): Bir maddeyi,
istenilen akýþý sürdürmek için suyun bir bölümünün yeniden kimyasal tepkime olmaksýzýn, yalnýzca fiziksel ya da
sirkülasyonu. b) Su sistemi tasarýmýnda, bakteri üremesine kimyasal bir iþlemle bir sývý ya da katý maddenin fiziksel
engel olmak için suyun kullaným dýþý durumlarda da yapýsý içine alma iþlemi.
sirkülasyon yapmasýný saðlayacak bir transfer pompasýnýn Endotoksin (Endotoxin): Yaþayabilir ya da yaþayamaz
sürekli olarak çalýþtýrýlmasý. Suyun bir bölümü sürekli olarak bakterilerin hücre duvarlarýnda bulunan ve ýsýya dirençli bir
break tankýna döner. ýsý yükseltici olan bir lipopolisakarid.
4. Endotoksin birimleri- EDU (Endotoxin units- EDU): Isý .razier: .iltre bölmelerinin hava geçirgenliðini ölçen
yükseltici düzeylerini ölçmede kullanýlan bir birim. bir test. Genellikle ½ inch su sütununun bir DP’sinden
Enjeksiyon/ Püskürtme (Ýnjection): Su arýtýmýnda, suyun dakikada geçen havanýn foot küp cinsinden ifadesidir.
kimyasýný deðiþtirmek ya da belli birleþimleri filtrelemek .TU: .ormazine Turbidity Units- .ormazine Bulanýklýk
amacýyla iþlenen suya kimyasal maddelerin ya da araçlarýn Birimleri. Bulanýklýkölçerle ölçülen bir bulanýklýk ölçüsü.
eklenmesi. .uller topraðý (.uller’s earth): Attapulgus Çamuru,
Enjeksiyon suyu (Water for injection- W.I): Püs- Bentonit ve Kaolin de denilen emici bir çamur. Genel-
kürtülebilir eriyiklerin hazýrlanmasý için kullanýlan yüksek likle filtrasyon, asit giderme, beyazlatma, renk gider-
saflýkta su. Özellikleri USP tarafýndan listelenmiþtir. me, berraklaþtýrma, filtre yardýmcýsý, floor yüze tutucu,
EPA: Environmental Protection Agency- ABD Çevre Koruma hayvanlar için çiþ kumu, böcek öldürücü torbasý, kom-
Ajansý). Ýçilebilir su standartlarýný belirleyen örgüt. ponentler ya da karbon olmayan kaðýtlar ve inceltici
Etkin alan (Effective area): Bir filtre elemanýnýn, su akýþýna yardýmcýlarý olarak ve ayrýca gazolin, kerosen, dizel
maruz kalan toplam malzeme alaný. ve uçakyakýtlarýndaki kapilar aktif cisimlerin uzaklaþ-
týrýlmasýnda kullanýlýr. Ýkiatomlu Toprak’la karýþtýrýlma-
.. malýdýr.
.ark basýncý/ Diferansiyel basýnç (Differential pres- G.
sure): Bir filtrenin yukarý ve aþaðý akýþ yanlarý arasýndaki
Gauge: Çelik levha ya da tel kablonun kalýnlýðý. Gauge
basýnç farký. Bir sistemin ya da böyle bir sistem
azaldýkça çelik daha kalýn, tel kablosu daha büyük olur.
içindeki bir parçanýn iki noktasý arasýndaki basýnç farký
Ayný zamanda, kalýnlýk, basýnç ve sýcaklýk ölçümü yapan
da olabilir.
cihazlara verilen ismidir.
.DA: US .ood and Drug Administration- Amerikan
Gazdan arýndýrma/ Degazýfikasyon (Degasification):
Yiyecek ve Ýlaç Ýdaresi.
Sudaki çözülmüþ gazlarý, genellikle vakumla emme ya da
.iltrasyon (.iltration): Sývýyý geçirgen bir madde
sýcaklýk yoluyla uzaklaþtýrmak.
içinden geçirerek katý parçacýklarý sývýdan ayýrma
Geçen (Permeate): Bir filtre sisteminde, suyun membran-
iþlemi. Ayrýca, hava ya da sývý gibi bir akýþkandaki
dan geçen bölümü. Suyun geride kalan bölümü geçenden
çözülmez partikül maddelerini fiziksel ya da mekanik
daha yoðundur.
yollarla ayýrmak amacýyla akýþkaný partikül geçirmeyen
Geçerlilik (Validation): Eczacýlýk sanayisinde özel test
bir filtre aracýndan geçirme iþlemi.
iþlemleri ve kayýt alma yöntemlerine uygun olarak kalite
.iltrasyon oraný (.iltration rate): Belli bir zamanda
belirlemesi iþlemlerinin tamamlanmasý.
belli bir alandan geçen sývýnýn hacmi. Genellikle
Geçirgen (Permeable): Çeþitli maddeleri geçiren cisim.
dakikada (ya da saatte) foot kare baþýna galon cinsin-
Geçirici (Permeator): Binlerce boþ elyaftan oluþan çok
den ifade edilir.
ince elyaftan yapýlmýþ içi boþ membran elemaný.
.iltre/ Medya (Media): Katý maddeleri sývýlardan
Geri yýkama (Backwash): Bir eriyiðin akýþýný bir filtrasyon
ayýrma iþlemini (filtrasyon) gerçekleþtiren gözenekli
sistemiyle tersine çevirme. Kum ve ikili media filtrelerinde
madde. Yanlýþlýkla filtre bölmesi anlamýna kullanýlýr.
temizleme mekanizmasý olarak kullanýlýr.
.iltrelenmiþ (.iltrate): .iltre aracýndan geçen
Giarda kisti (Giardia cyst): Suda bulunan bir asalak.
herhangi bir sývý. Buna yanlýþ olarak atýk su da
Sindirim sistemine çok zararlýdýr ve ishale, kramplara ve
denmektedir. Bir filtreden geçen berrak atýk su olarak
aðýr durumlarda ölüme yol açabilir.
da bilinir.
Gövde besleme (Body feed): Akan su içindeki filtreye,
.iltre malzemesinin yayýlmasý (Media migration):
geçirgen bir filtre kalýbý oluþturmak amacýyla sürekli olarak
.iltre malzemesi partiküllerinin filtreden çýkan suya
eklenen pre-coat etkeni.
salýnmasý.
Gözenek (Pore): Bir membran ya da filtre kalýbýndaki
.iltre çamuru (filter cake): Çoðunlukla çamurlu bir
açýklýk.
karýþýmdan gelerek filtre yüzeyinde biriken ve bir filtrenin
Gözenek/Açýklýk (Voids): Bir filtredeki gözenekler ya da
filtreleme özelliklerini arttýran partiküller.
açýklýklar
.iltre malzemesi/ Medium (.ilter medium): Ýçinden
Gözenekli (Porous): Açýk bir fiziksel yapýya sahip belli
geçen sudaki partikülleri ayýran geçirgen madde.
maddelerin sývýlarý geçirme yeteneði.
.iltre sistemi (.ilter system): .iltrasyon iþlemi için
GPG- Galon baþýna tanecik (Grains per gallon): 171
gereken filtre ve yardýmcý donaným.
miligram/litre’ye eþit bir yoðunluk birimi.
.iltre yardýmcýsý/ Yardýmcý filtre (.ilter aid): Katý
Gpd: Günde galon.
maddeleri sývýlardan ayýrmaya yardýmcý olan
GRAS: .DA- Amerikan Yiyecek ve Ýlaç Ýdaresi tarafýndan
maddelerden biri. Genellikle güç filtre uygulamalarýnda
“Genel Olarak Güvenilir Kabul Edilen Maddeler”.
kullanýlýr.
5. H. tirme tankýdýr. Göreceli yüksek hacimli sularýn deiyoni-
zasyonunda kullanýlýr. 4 megaohm/cm’ye kadar su direnci
Hafif bulanýklýkölçer/ Nephelometre (Nephe-lomter):
yaratabilir.
Nephelometrik Bulanýklýk Ünitesi (Nephelometric Turbidity
Ýletkenlik (Conductivity): Bir maddenin (kitap kapsamýnda
Units- NTU de açýklanan verilere gore hafif bulanýk sularda
suyun) elektrik iletme yeteneði. Elektriðe direncin tersi. Bir
bulanýklýk derecesini ölçen bir aygýt.
iletkenlik ölçerle ölçülür ve microSiemens/cm olarak ifade
Hal (phase): Maddenin katý, sývý ya da gaz durumunda
edilir.
olmasý.
Ýyon (Ion): Bir ya da daha çok elektron kaybeden ya da
Havalandýrma (Aeration): Bir su kaynaðýna, oksitleme
kazanan ve böylece net bir elektrik yüküne sahip olan bir
ya da karýþtýrma amacýyla hava ekleme.
atom ya da molekül.
Hemodiyaliz (Hemodialysis): Bir böbrek hastasýnýn kanýný
Ýyon deðiþtirme (Ion exchange): Bir eriyikten yüze tu-
diyaliz membranlarýyla temizleme iþlemi. Bak. sayfa 35.
tulan iyonlarýn, reçine denilen küçük katý yapýlara tutunmuþ
Hemoliz (Hemolysis): Hemodiyaliz sýrasýnda kýrmýzý kan
ayný deðerde yüklü iyonlarla yer deðiþtirmesi. Bu iþlemde
hücreleri zarar görebilir. Buna diyaliz su beslemesi içinde
iyonlarýn dengede olmasý tercih edilir.
bulunan kloraminler neden olabilir.
Ýyondan arýndýrma/ Deiyonizasyon/ (Deionization):
HEPA filtresi (High efficiency particulate absolute):
Sudaki iyonlaþmýþ tuzlarý uzaklaþtýran özel olarak üretilmiþ
Havadaki partikül yarýçapý ortalama 0.3 mm olan
iyon deðiþtirme reçineleriyle gerçekleþtirilir. Kuramsal olarak
monodisperse dioctyl phthalate partiküllerinin yüzde
tuzlarýn yüzde yüzünü uzaklaþtýrabilir, ama kaza sonucu
99.7’sinden fazlasýný uzaklaþtýran bir filtre. Yaygýn kullanýmýy-
reçineye yapýþarak ya da gram negatif bakterilere karþý özel
la “HEPA filtresi”, yüksek etkinlikte partikül hava filtresi.
olarak üretilmiþtir.
Hýz (Velocity): Bir filtre panelinden serbest olarak geçen
Ýzlenebilme/Kopyalanabilme (Traceability): Týp ve
hava miktarý. Birimi dakikada feet'dýr (f.dak). Hava debisinin
eczacýlýkla ilgili cihazlarýn imalatýnda tamamlayýcý malzeme-
(ft3/dak) panel alanýna (ft2) bölünmesiyle bulunur.
lerin kaynaðý ve kullanýmý ile ilgili gerekli kayýt alma.
Hidrofilik/ Su sever (Hydrophilic): Suyu kabul eder nite-
likte. J.
Hidrofobik/ Su sevmez (Hydrophobic): Suyu reddeder JTU: Jackson Turbidity Units- Jackson Bulanýklýk Birimleri.
nitelikte. Bir ýþýklý bulanýklýkölçere kaydedilen bulanýklýk testi ölçü
Hidrojen sülfür (Hydrogen sulfide): Aðýr bir “çürük birimleri.
yumurta” kokusuyla hissedilebilen toksik bir gaz (H2S).
Anaerob bakterilerin yaygýn bir yan ürünüdür.
K.
Hidrokarbon (Hydrocarbon): Yalnýzca karbon ve Kabarcýk (Bubble): Test sývýsýna batýrýlmýþ bir filtre elema-
hidrojenden oluþan ve genellikle petrol, doðal gaz, kömür nýna uygulandýðýnda bu elemandan ilk sabit gaz (hava)
ve bitumende bulunan bir organik birleþim. Çok miktarda emisyonuna neden olan diferansiyel gaz basýncý. Test
suda birleþtirme yoluyla, küçük hacimlerde suda ise aktif elemanýnýn mikrometre ratingi doðrulama yolu olarak
karbonla yok edilir. kullanýlýr.
Hidrolik çevrim/ Su çevrimi (Hydrologic cycle): Buhar- Kalýntý (Heel): Bir filtre çevriminin sonunda filtrede kalan
laþma, yoðunlaþma, yaðýþ ve denizlerde ya da karada kalma su. Ayrýca Döner Vakumlu Pre-Coat .iltre (Rotary Vacuum
gibi aþamalarla çevreden geçen suyun doðal çevrimi. Pre-coat .ilter) üzerinde çevrim sonunda kalan pre-coat.
Hümik asit (Humic acid): Çürüyen bitkilerden oluþan ve Kanserojen maddeler (Carcinogenic materials): Kan-
toprak yüzeyindeki maddelerin yaðmurla su kaynaklarýna sere yol açan/açtýðý kabul edilen madde ya da etmenler.
akmasýyla suya geçen, suda çözülen organik bir birleþim. Karbonat sertliði (Carbonate hardness): Sudaki kal-
Yüksek yoðunluklarda kahverengimsi bir renk yapar. Ultra siyum ve magnezyum karbonatlarý ve bikarbonatlarýnýn yol
filtrasyon ya da ters osmoz dýþýndaki yöntemlerle giderilmesi açtýðý sertlik. Su kaynatýldýðýnda oluþan ve depolanan
güçtür. alkaliniteye eþ miktarda sertlik. Karbonat sertliði kazanlarda
üfürme yöntemiyle kolayca yok edilir.
Ý. Karbonatsýz madde sertliði (Noncarbonate hardness):
Klorür, sülfatlar ve kalsiyum ve magnezyum nitratlarý gibi
Ýçeri akan (Influent): .iltreye giren sývý.
maddelerin yol açtýðý sertliði. Bu iyonlarý içeren suyun buhar-
Ýçten dýþa akýþ (Inside-out flow): Bir filtre elemanýndan
laþmasý, bu suyu büyük ölçüde aþýndýrýcý kýlar.
geçen sývýnýn buradan dýþarýya ve uzunlamasýna eksenine
Karbondan arýndýrma/ Dekabonizasyon (Decarbona-
dikey olarak akmasýdýr. Çoðu filtre elemanýnýn normal akýþ
tion): Sudaki CO2’i, genellikle kule ya da hava (gaz) temiz-
yönü bu deðildir. Bak. Dýþtan Ýçe Akýþ.
leyicilerle uzaklaþtýrmak.
Ýki Yataklý (Two-bed): Tipik kullaným alaný bir arada bulunan
Karýþýk yatak (Mixed-bed): Hem katyon hem de anyon
ve genellikle seri olarak çalýþan katyon ve anyon iyon deðiþ-
reçinelerinin karýþýk olarak bulunduðu bir iyon deðiþtirme
6. tanký. Suyun tam olarak iyondan arýndýrýlmasýný, 18.3 yoðunlaþma makinesi buharýndan elde edilen su önce bir
megohm/cm dirence kadar saðlar. Çoðunlukla, daha önce kazanda oluþur. Bir su damýtma aygýtýnda yoðunlaþtýrýlan
iki yataklý iyon deðiþtirme tanklarýnda ya da ters osmoz suya ise damýtýk (distile) denir.
yoluyla temizlenmiþ suyun son temizliðini yapmak amacýyla Konsantre/ Yoðunlaþma (Concentrate): Çapraz akýþlý
kullanýlýr. filtrasyonda, besleme suyu akýþýnýn filtreden geçmeyip kalan
Kartuþlu filtre (Cartridge filter): Genellikle kullanýldýktan ve filtre tarafýndan geri çevrilen iyon, organikler ve asýlý parça-
sonra atýlan ve 0.1 mikronla 100 mikron aralýðýndaki mad- cýklar miktarýnda artan bölümü.
deleri süzen, genellikle çapý 51-102 mm, boyu 152-1524 Konsantrasyon /Yoðunlaþtýrma (Concentration): Bir
mm arasýnda deðiþen bir filtre türü. birim sývýdaki madde miktarý; birim hacim baþýna çözülmüþ
Katýlaþtýrýcý (Coagulants): Kolloid denilen asýlý maddeleri maddeleri artýrma iþlemi.
yüze tutan, yakalayan ya da bir araya toplayan pýhtýlar Konsantrasyon/ Yoðunlaþma polarizasyonu (Concen-
oluþturmak üzere suya ve atýk suya eklenen kimyasallar. tration polarization): Çapraz filtrasyonda, membran
Su ve atýk suyun bulanýklýðýný ve rengini gidermek ve bakteri yüzeyi yakýnýnda daha yoðun bir gradientte geri çevrilen
ve öteki küçük parçacýklý maddeleri uzaklaþtýrmak amacýyla madde oluþumu ve buna baðlý olarak eriyik taþýnmasýna
pýhtýlar oluþturmak amacýyla genellikle demir ve alüminyum gösterilen direncin artmasý ya da yerel osmotik basýncýn
birleþimleri kullanýlýr. yükselmesi ve membranýn geri çevirme özelliklerinin de
Katyon (Cation): Bir eriyikte bulunan pozitif yüklü iyon. deðiþebilmesi.
Kenetleme etkeni (Chelating agent): Suda çözülebilen Kopyalanabilme/ Ýzlenebilme (Traceability): Týp ve ec-
ve metal iyonlarýný çözelti içinde tutacak biçimde onlarla zacýlýkla ilgili cihazlarýn imalatýnda tamamlayýcý malzemelerin
tepkimeye giren, çoðunlukla organik molekül. Hümik asit kaynaðý ve kullanýmý ile ilgili gerekli kayýt tutma.
ve linyin gibi kenetleme yeteneðine sahip birkaç doðal Kostik soda (Caustic soda): Su temizlemede yaygýn olarak
organik madde bu özellikleriyle su yumuþatma iþlemlerini kullanýlan ve genel olarak “kül suyu” olarak bilinen sodyum
güçleþtirir. hidroksit (NaOH).
Kýþýr yapma (Scaling): Su borularý, tanklar ve kazan Köprüleme (Bridging): Bir filtre bölmesindeki açýklýklarda
yoðuþma (kondensat) borularýnýn yüzeyinde çöken tuzlarýn kadar büyüyen filtre kalýplarý için de kullanýlabilir.
birikmesi. Kör noktalar (Blind spots): Bir filtre bölmesinde, körleþme
Kimyasal eriyik besleyicisi (Chemical solution feeder): ya da týkanma nedeniyle sývýnýn akamadýðý yerler.
Besleme suyuna asit, klor ya da polifosfat gibi kimyasallarý Körleþme (blinding): Yüzey filtresi ve daldýrma (depth fil-
belli bir oranda eklemede kullanýlan pompa. ter) filtrelerde, filtre üzerinde ya da içinde partiküllerin birikerek
Kimyasal oksijen talebi (Chemical Oxygen Demand): suyun filtreden normal basýnçla akmasýna engel olmasý.
bir örnekteki kimyasallarý okside etmek için gereken oksijen Kumaþ (cloth): Doðal ya da sentetik ipliklerle örülerek
miktarý. yapýlan bir filtre bölmesi tipi.
Kir kapasitesi (Dirt capacity): Belirli koþullarda bir filtrede
belli bir diferansiyel basýnç oluþturmak için içeri akan suya L.
eklenmesi gereken özel yapay kirleticinin aðýrlýðý. .iltrenin L- tipi filtre (L-type filter): Giriþ ve çýkýþ kapýlarýnýn
göreceli ömrüne iliþkin bir gösterge olarak kullanýlýr. birbirlerine doksan derecelik açý yaptýðý filtre
Kirletici (Contaminant): Kirlilik kaynaðý, saf suda bulun- LAL: Limulus Amoebocyte Lysate- Eczacýlýk sanayisinde
mamasý gereken bir madde. Suda bulunan H2O dýþýndaki kullanýlacak suda bulunmamasýna en çok özen gösterilen
tüm maddeler. ýsý yükseltici olan endotoksin aramakta kullanýlan etkili bir
Klor (Chlorine): Su temizleme iþleminin aðartýcý, pastan madde. LAL maddesi at nalý biçimindeki yengeç Limulus
arýndýrýcý ve mikrop öldürücü özelliklerini arttýrmak için kulla- polyphemus’un kanýndan yapýlýr.
nýlan kimyasal madde. Laminar akýþ (Laminar flow): Beklenmedik hýzlý dalga-
Kloramin (Chloramine): Klor ve amonyak gazýndan oluþan lanmalarýn olmadýðý, düzenli akýþ.
ve bakteri öldürücü özelliðini serbest klordan daha uzun LSI: Langelier Saturation Index- Langelier Doyma Dizini.
süre koruyan bir birleþim. Belli koþullarda, sýcaklýkta, pH düzeyinde, çözülmüþ
Klorlama (Chlorination): Bir su kaynaðýndaki suda bakteri maddeler toplamýnda, sertlikte ve alkalinitedeki kalsiyum
üremesini durdurmak amacýyla suya genellikle 0.2-2.00 ppm karbonat çökeltisini tahmin etmeyi saðlayan bir hesaplama.
gibi küçük miktarlarda serbest klorin katma iþlemi.
Kolloid (Colloid): Genellikle 0.1-0.001 mikron çapýnda çok
M.
ince partiküllerden oluþan ve sývýlarda asýlý, gazlarda daðýlmýþ Manifold: Ortak bir manifold oluþturmak üzere bir araya
olarak bulunan bir madde. Yalnýzca ters osmoz, damýtma gelen birkaç manifold.
ya da ultra filtrasyon yoluyla atýlabilir. Medya/ .iltre (Media): Katý maddeleri sývýlardan ayýrma
Kondensat/ Yoðuþturma (Condensate): Damýtma ve bu- iþlemini (filtrasyon) gerçekleþtiren gözenekli madde.
nu izleyen yoðunlaþma sonucu elde edilen su. Normal olarak Yanlýþlýkla filtre bölmesi anlamýna kullanýlýr.
7. Medyum/.iltre malzemesi (Medium): .iltrasyon iþle- Mutlak (Absolute): .iltreler için kullanýldýðýnda, kartuþlu
minin yapýldýðý gözenekli malzeme. Bu kelimenin çoðunluðu ya da diskli filtrelerin mikron rating’ini belirtmek için kullanýlýr
“medya”dýr. ve belli bir büyüklüðün üzerindeki tüm partiküllerin filtre
Membran- polimerik (Membrane-polymeric): Gözenek- tarafýndan tutulacaðýna ve suya geçmeyeceðini anlatýr.
lerin kontrollu bir biçimde daðýldýðý polimer film. Membranlar,
yalnýzca belli bir büyüklük, biçim ya da karakterdeki N.
maddelerin geçiþine izin veren engeller olarak iþlev görür.
Nanofiltrasyon (Nanofiltration): Molekül aðýrlýðý 250-1000
Ters osmoz, elektrodiyaliz, ultrafiltrasyon, nanofiltrasyon
olan partikülleri, seçilmiþ tuzlarý ve organik maddelerin
ve mikrofiltrasyon iþlemlerinde ayýrma mekanizmasý olarak,
çoðunu uzaklaþtýran bir çapraz akýþlý membran ayýrma
laboratuvarlarda disk filtresi olarak ve özellikle eczacýlýkta
iþlemi. Yumuþatýcý membran iþlemi de denir.
elektronik uygulamalarýnda kývrýmlý son filtre kartuþlarý olarak
NCCLS: National Committee for Clinical Laboratory
kullanýlýr.
Standarts- Klinik Laboratuarlarý Standartlarý için Ulusal Ko-
mg/l: Bir litre sudaki elementin miligram olarak ifadesi.
mite. Saf su standartlarýný yayýmlayan komite.
Yaklaþýk olarak ppm’e eþittir.
Nephelometre/ Hafif bulanýklýkölçer (Nephelomter):
Mikrofiltrasyon- M. (Microfiltration): Çapý 0.1-3.0 mikron
Nephelometrik Bulanýklýk Ünitesi (Nephelometric Turbidity
arasýndaki partikülleri ve bakterileri uzaklaþtýrmak amacýyla
Units- NTU de açýklanan verilere gore hafif bulanýk sularda
tasarlanmýþ filtrasyon.
bulanýklýk derecesini ölçen bir aygýt.
Mikron (Micron): 10 - 6 metre, 10 -4 cm.ye eþit bir metrik
Nominal deðer (Nominal rating): Çeþitli filtre üreticilerinin
ölçü birimi. Simgesi µ’dur.
belirttiði keyfi bir mikrometre deðeri.
Mikrop giderici/ Dezenfektant (Disinfectant): .iltreleri,
Nominal: Kartuþlu filtrelerin nominal mikron deðerinden
mineralden arýndýrýlmýþ su sistemleri, borularý, boru hatlarýný,
söz ederken, büyük çoðunluðu filtreden geçmeyecek
sistemleri ve araçlarý mikroptan arýndýrmak için kullanýlan
yaklaþýk bir partikül büyüklüðünü ifade eder. Bu büyüklükte
sývý ya da gaz.
ya da daha büyük partiküllerin küçük bir bölümü filtreden
Mikrop öldürücü/ Antimikrobik (Antimicrobial): Eklen-
geçebilir.
diði ortamdaki mikro organizmalarla temas ettiðinde
Normal akýþ (Normal flow): Tüm besleme suyu akýþýnýn
onlarý öldüren sývý ya da kimyasal madde.
tek bir yönde ve doðrudan filtre aracýndan geçmesi. Akýþ
Mikroptan arýndýrma/ Dezenfeksiyon (Disinfection): Bir
genellikle “normal” ya da filtre aracýna dikey yöndedir.
su kaynaðýndaki ya da daðýtým sistemindeki hastalýk yapýcý
NTU: Nephelometric Turbidity Units- Bulanýklýkölçer
organizmalarý ýsý, kimyasal maddeler ya da Ultraviyole
Bulanýklýk Birimleri. Düþük bulanýklýkta suyun bulanýklýðýný
ýþýnlarýyla öldürme iþlemi.
ölçmek için bir su örneðinden ýþýk geçirerek bulanýklýkölçerle
Mineralden arýndýrma/ Demineralizasyon (Deminer-
bulunan birim. NTU ýþýk gezdirerek ölçülür.
alization): Sudaki mineralleri, genellikle iyondan arýndýrma,
ters osmoz ya da damýtma yoluyla uzaklaþtýrmak.
O.
Modül (Module): Membran elemaný muhafazasýyla birlikte
bir membran elemaný. Oksitlenme (Oxidation): Oksitleyici bir etken karþýsýnda
Molekül (Molecule): Bir birleþim ya da kimyasal maddenin, bir maddenin bir elektron kaybederek karþýlýðýnda bir molekül
bir ya da daha çok atomdan oluþan ve bu maddenin tüm ya da iyon deðerinde pozitif artýþ saðlamasý.
özelliklerini taþýyan en küçük fiziksel birimi. Oksitleyici filtreler (Oxidizing filters): Demir ve man-
Molekül aðýrlýðý (Molecular weight): Bir molekülü oluþtu- ganezi oksitlemek için manganez oksidi gibi katalitik bir
ran bileþenlerin toplam atom aðýrlýðý. Çoðunlukla sakarit araç kullanan ve daha sonra oksitledikleri maddeleri su-
birleþimlerinin ultrafiltrasyonundan söz ederken büyüklük dan uzaklaþtýran filtreler.
hacim ifade etmek amacýyla kullanýlýr. Bak. Dalton. Ortalama filtrasyon oraný (Mean filtration rating): .iltre
Muhafaza (Housing): Sývýnýn filtre elemanýndan akmasýna aracýnýn gözeneklerinin ortala büyüklüðünün ölçüsü.
yön veren, kapýsý ve kapaðý olan oda. Osmoz (Osmosis): Suyun, yarýgeçirgen bir membrandan
Mukavemet (Burst): .iltre malzemesinin, normal akýþ geçerek daha az yoðun bir eriyikten daha yoðun bir eriðiye
yönünde uygulanan basýnçla ortaya çýkan kesme etkisine enerji dengesi saðlanana kadar kendiliðinden geçmesi.
direnme gücü. Osmoz basýncý (Osmotic pressure): Yarýgeçirgen bir
Mum bulanýklýkölçer (Candle turbidimeter): Yüksek membranýn her iki yanýndaki eriyikler arasýndaki potansiyel
bulanýklýktaki suyun bulanýklýk derecesini, Jackson Bula- enerji farký ölçüsü. Ters osmoz donanýmý tasarlarken dikkate
nýklýk Birimleri (JTU) ya da .ormazine Bulanýklýk Birimleri alýnan bir etkendir. Arýtmanýn ve akýþýn iyi olmasý için, uygu-
(.TU) cinsinden ölçen araç. JTU, ýþýk gezdirme yoluyla lanan basýncýn, önce kimyasal eriyiðin kendi osmoz
ölçülür. basýncýný alt etmesi gerekir.
8. Ozon- O3 (Ozone): Oksijenin kararsýz ve son derece reaktif ppb: Milyarda parça, litrede mikrograma (µg/l) eþdeðer kabul
aþamasý. Yüksek voltajlý elektrik akýmýndan ya da güçlü bir edilir.
ýþýk kaynaðýndan hava ya da oksijen geçirerek elde edilir. ppm: Milyonda parça, litrede miligrama (mg/l) eþdeðer kabul
Çok iyi bir oksitleyici etken ve bakteri öldürücüdür. edilir.
Ozon üreteci (Ozonator): Hava ve oksijen içeren bir ppt: Trilyonda parça, litrede nanograma (ng/l) eþdeðer kabul
odadan yüksek voltajlý elektrik akýmý geçirerek ozon üreten edilir.
araç. Mikrop öldürme sistemi olarak kullanýlýr. psi: Ýnç kare baþýna pound (basýnç)
psid: Ýnch kare baþýna pound diferansiyeli.
Ö. psig: Ýnç kare baþýna pound ölçüsü.
Öncüler (Precursors): Trihalogeneted metan birleþimleri Püskürtme/ Enjeksiyon (Ýnjection): Su arýtýmýnda, suyun
gibi baþka birleþimlerin yaratýlmasýna yol açabilen kimyasýný deðiþtirmek ya da belli birleþimleri filtrelemek
hümikasit benzeri birleþimler. amacýyla iþlenen suya kimyasal maddelerin ya da araçlarýn
eklenmesi.
P. Püskürtme aleti (Sparger): Bir sývýyý karýþtýrmak ya da
sývýdaki hava ya da gazý çözmek amacýyla sýkýþtýrýlmýþ hava
Parçacýk/ Partikül (Particulate): Küçük, birbirinden ayrý ya da gaz vermeye yarayan aygýt. Serpme aygýtlarý, belli
madde parçalarý. büyüklükte “kabarcýk” yaratabilmek amacýyla gözenekli
Partikül/ Parçacýk (Particulate): Küçük, birbirinden ayrý seramik ya da paslanmaz çelikten yapýlýr.
madde parçalarý.
Partikül filtrasyonu (Particle filtration): 1-75 mikron arasý R.
filtrasyon. Daha çok kartuþlu filtrelerde kullanýlýr.
Perdeli hücre (Baffle): Bir filtre muhafazasýnda akýþ Reagent- kalitesinde su (Reagent-grade water- ASTM):
daðýlýmýný saðlayan bir levha ya da deflektör. Baþlýca iþlevi American Society for Testing and Materials’ýn (Amerikan
düzgün akýþý saðlamak ve pre-coat ya da yataðýn aþýnmasýný Test ve Malzeme Derneði) yayýmladýðý reagent standartlarýna
önlemek ve muhafazaya su beslenmesini ayarlamaktýr. uyan su. Kullaným amacýna göre, I’den IV’e kadar dört tür
Perde (Screen): Genellikle filtre bölmesi anlamýna kullanýlýr. reagent kalitesi belirlenmiþtir. Özel nitelikler için Bak. Bölüm
Ayný zamanda, bir filtre kartuþunu týkayabilecek büyük 6.6.
partikülleri tutmaya yarayan tel elek. Genellikle pompanýn Reçineler- iyon deðiþtirme (Resins-ion exchange): Ýyon
emme tarafýna yerleþtirilir. deðiþtirme iþleminde sudaki erimiþ tuzlarý uzaklaþtýrmak
pH: Hidrojen iyonu yoðunluðunu, özel olarak hidrojen iyonu için özel olarak üretilen polimer boncuklar.
yoðunluðunun negatif logaritmesini ifade eden terim. pH Rejeksiyon/ Tutma (Rejection): Çapraz akýþlý membran
aralýðý 0-14 arasýnda deðiþir. 7 nötr, 0-7 arasý asidik, 7-17 sistemlerinde, membran gözeneðinden büyük ya da elektrik
arasý alkalinli (bazlý) kabul edilir. akýmýyla uzaklaþtýrýlan kirleticilerin membranda tutulmasý
Pýhtý/ Topak (.loc): Önce asýlýyken daha sonra aðýrlýkla iþlemi. Bir membran sisteminde bu kirleticilerin toplam
çöken pýhtýlaþmýþ partikül gruplarý. miktarýnýn yüzdesi olarak ifade edilir.
Pýhtýlaþma/ Topaklaþtýrma (.locculation): Partiküllerin, Rejenerasyon/ Tazeleme (Regeneration): Ýþleme suyu
pýhtý denilen ve daha sonra aðýrlýkla çöken daha büyük gruplar ya da atýk sudan uzaklaþtýrýlan iyonlarýn iyon deðiþtirme
halinde toplanmasý iþlemi. reçinesinden atýlmasý.
Pýhtýlaþtýrýcý/ Topaklaþtýrýcý (.locculant): Suya eklendi- Resirkülasyon/ Sürekli sirkülasyon/ Devridaim
ðinde asýlý partiküllerin daha büyük gruplar (pýhtý) halinde (Recirculation): a) Çapraz akýþlý membran sistemlerinde,
toplanmasýna ve daha sonra aðýrlýkla çökmesini saðlayan istenilen akýþý sürdürmek için suyun bir bölümünün yeniden
kimyasal maddeler. sirkülasyonu. b) Su sistemi tasarýmýnda, bakteri üremesine
Pirojen/ Pyrojen (Pyrogen): Memelilerde ýsýnýn yüksel- engel olmak için suyun kullaným dýþý durumlarda da
mesine yol açabilecek maddeler. Genellikle bakterilerin sirkülasyon yapmasýný saðlayacak bir transfer pompasýnýn
hücre büyümesi sýrasýnda döktüðü organik bir maddedir. sürekli olarak çalýþtýrýlmasý. Suyun bir bölümü sürekli olarak
Kimyasal ve fiziksel açýdan kararlý olan ýsý yükselticiler, break tankýna döner.
bakteri öldüren koþullarda yok edilemeyebilir. S.
Plileme (Convoluting): .iltre mediasýnýn, minimum ha-
SDI: Silt Density Index- Kum Yoðunluðu Dizini. Bir ters
cimde daha büyük bir filtrasyon alaný kazanmak amacýyla
osmoz sisteminde besleme suyundaki asýlý katý maddelerin
akordeon biçiminde kývrýmlaþtýrýlmasý.
düzeyini ölçmeye yarayan bir test.
Polimer (polymer): Monomerler denilen birçok primer
Selüloz (Cellulose): Bitki kökenli elyaflý bir madde. .iltre
birimin yarattýðý birçok tekrarlayan yapýsal birime sahip bir
medyasý/malzemesi olarak kullanýlýr.
kimyasal birleþim.
9. SEMI: Semiconductor Equipment and Materials Interna- Temas süresi (Contact time): Bir emici ya da yüze tutanýn,
tional- Uluslararasý Yarýgeçirgen Donaným ve Maddeler. filtre tarafýndan uzaklaþtýrýlmadan ya da bir kimyasal deðiþim
Elektronik kalitesinde suyun standartlarýný belirler. geçirmeden önce bir sývýyla temas içinde olduðu süre.
Sepralatör/ Ayýrýcý (Sepralator): Çapraz akýþlý membran Temizleyici/ Deterjan (Detergent): Suda çözülebilen
sistemlerinde spiral biçiminde, modüler, deðiþtirilebilir bir çeþitli sentetik ya da sývý-organik temizleyici maddelerden
membran sistemi. biri. Kimyasal olarak sabunlardan farklýdýr, ama yaðlarý asýltýya
Sertlik (Hardness): Suda kalsiyum ve magnezyum dönüþtürme ve kiri asýlý madde olarak tutma özelliðiyle
tuzlarýnýn yoðunlaþmasý. sabuna benzer.
Sýkýþma (Compaction): Çarpaz akýþlý filtrasyonda, bir ters Terleme (Transpires): Bir sývýnýn içindeki suyu doðrudan
osmoz ya da ultrafiltrasyon membranýna uygulanan basýnç havaya vermesi.
sonucu ortaya çýkan ve akýþý zayýflatabilen durum. Ters Osmoz-TO (Reverse osmosis- RO): Bir eriyikte bir
Sýkýþtýrýlabilirlik (Compressibility): Basýnçla karþý karþýya birleþimi ötekinden ayýrmak amacýyla yarý geçirgen bir
kaldýðýnda hacim olarak fiziksel deðiþim geçirme derecesi. membrandan basýnçlý su geçirmek. TO iyonlaþmýþ tuzlarý,
Sývýya uygunluk (.luid compatibility): Bir filtrasyon kolloidleri ve molekül aðýrlýðý 150’ye kadar inebilen organik
aracýnýn ve sýzdýrmaz maddelerin içinde bulunduðu sývýya maddeleri yoðunlaþtýrýr ve suyu temizler. Hiferfiltrasyon olarak
uygun oluþu. da bilinir.
Silisleþme/ Camlaþma (glassing): Yüksek sýcaklýklarda, THM- Trihalojen metan bileþimleri (Trihalogenated
genellikle yüksek basýnçlý kazanlarýn ya da damýtma methane compound): Bazý organik solventlerle serbest
aygýtlarýnýn silis baðlamasý. haldeki klorun oluþturduðu bazý organik çözücülere benze-
Su çevrimi/ Hidrolik çevrim (Hydrologic cycle): Buhar- yen maddeler. Kanserojen olarak kabul edilir.
laþma, yoðunlaþma, yaðýþ ve denizlerde ya da karada kalma Týbbi araç üreticisi (Medical device manufacturer):
gibi aþamalarla çevreden geçen suyun doðal çevrimi. Amerikan Yiyecek ve Ýlaç Ýdaresi’ne göre, özel üretim ve
Su sever/ Hidrofilik (Hydrophilic): Suyu kabul eder nite- muhasebe yöntemleri uygulayan ve bunlara dayanarak
likte. kendisine týbbi araç üreticisi belgesi verilen üretici. Belgenin
Su sevmez/ Hidrofobik (Hydrophobic): Suyu reddeder amacý, hastalara ve doktorlara üretimin sýký bir denetim altýnda
nitelikte. tutulduðuna iliþkin güven vermektir.
Sürekli sirkülasyon/ Resirkülasyon/ Devridaim (Re- Týkanma (.ouling): Çapraz akýþlý filtrasyonda, membran
circulation): a) Çapraz akýþlý membran sistemlerinde, yüzeyinde biriken katý maddelerden kaynaklandýðý ileri
istenilen akýþý sürdürmek için suyun bir bölümünün yeniden sürülen akýþ yavaþlamasý.
sirkülasyonu. b) Su sistemi tasarýmýnda, bakteri üremesine Topak/ Pýhtý (.loc): Önce asýlýyken daha sonra aðýrlýkla
engel olmak için suyun kullaným dýþý durumlarda da çöken pýhtýlaþmýþ partikül gruplarý.
sirkülasyon yapmasýný saðlayacak bir transfer pompasýnýn Topaklaþma/ Pýhtýlaþma (.locculation): Partiküllerin,
sürekli olarak çalýþtýrýlmasý. Suyun bir bölümü sürekli olarak pýhtý denilen ve daha sonra aðýrlýkla çöken daha büyük gruplar
break tankýna döner. halinde toplanmasý iþlemi.
Süzgeç (Strainer): Pompanýn emme tarafýna büyük Topaklaþtýrýcý/ Pýhtýlaþtýrýcý (.locculant): Suya eklen-
parçalarý tutmak için konulan ( gözenekleri 40 mm üzerinde) diðinde asýlý partiküllerin daha büyük gruplar (pýhtý) halinde
bir filtre elemaný. toplanmasýna ve daha sonra aðýrlýkla çökmesini saðlayan
Süzme çamuru (Diatomaceous Earth-Çiftatomlu Toprak) kimyasal maddeler.
Çiftatomlu Toprak, tarih öncesi küçük su bitkilerinin fosilleþ- Toplam askýda katý maddeler (Total suspenced sol-
miþ iskeletleridir ve suda çözülmez. DE- Diatomaceous ids): Bir sývýnýn filtreleme ile uzaklaþtýrýlan çökelti maddelerin
Earth karþýlýðý kullanýlan kýsaltma. tümü. Bak. Askýda katý maddeler.
Toplam çözülmüþ katý maddeler (Total dissolved sol-
Þ. ids): Bak. Çözülmüþ katý maddeler.
Toplam katý maddeler (Total solids): Askýda olan ve çö-
Þiþelenmiþ Su (Bottled water): Ýçme ve evlerde kullanma
zülmüþ katý maddelerin toplamý.
amacýyla þiþelerde saf su olarak satýlan ticari ürün.
Toplam organik karbonlar (Total organic carbon): Stan-
dart bir laboratuar testi ile bulunan bir su örneðinin içindeki
T.
organik bileþenlerdeki çözülebilir karbon miktarý. CO2 miktarý
Tapa (End cap): Bir kartuþ, boru ya da muhafazanýn örnek su bir yanma odasýnýn içine püskütülerek ölçülür.
ucundaki kapýlý ya da kapalý kapak. Tutma/ Rejeksiyon (Rejection): Çapraz akýþlý membran
Tazeleme/ Rejenerasyon (Regeneration): Ýþleme suyu sistemlerinde, membran gözeneðinden büyük ya da elektrik
ya da atýk sudan uzaklaþtýrýlan iyonlarýn iyon deðiþtirme akýmýyla uzaklaþtýrýlan kirleticilerin membranda tutulmasý
reçinesinden atýlmasý.
10. iþlemi. Bir membran sisteminde bu kirleticilerin toplam Y.
miktarýnýn yüzdesi olarak ifade edilir.
Yan conta (Side seal): Plili filtre elemanýnda filtre
Tutucu (Scavenger): Bir filtre çevriminin sonunda filtre
malzemesinin uzunlamasýna birleþme yeri.
tankýnýn dibinde kalan sývý kalýntýsýný tutan bir filtre ya da
Yaprak (Leaf): .iltre bölmesini tutan ya da destekleyen
filtre elemaný.
düz filtre elemaný.
Tükenme (Exhaustion): Su yumuþatma ya da iyon
Yardýmcý filtre/ .iltre yardýmcýsý (.ilter aid): Katý
deðiþtirme iþleminde, reçinenin artýk iþlemde kullanýlmak
maddeleri sývýlardan ayýrmaya yardýmcý olan maddelerden
üzere tasarlanan tipte yeni iyonlarý deðiþtiremeyeceði nokta.
biri. Genellikle güç filtre uygulamalarýnda kullanýlýr.
U. Yarý geçirgen (Semipermeable): Membranlarda, su gibi
Uçucu maddeler (VOC): Buharlaþabilen sentetik organik bir eriyiðin geçmesine izin verirken, kimi çözülmüþ maddeyi
bileþimler. ya da kolloidleri tutan bir membran.
Ultrafiltrasyon-U. (Ultrafilration): Gözenek ölçüleri 10Å Yeraltý suyu (Groundwater): Kayalar ya da çamurlar
için 0.2 mikron olan yarý geçirgen bir membrandan basýnç arasýndaki geçirgen kum katmanlarý ya da boþluklarda
ve akýþ yardýmýyla sývýnýn içindeki bir maddenin baþka bir biriken su. Yeryüzünün altýndaki tüm sular.
maddeden ayrýlmasý iþlemi. Tipik olarak küçük organiklerin Yeterlilik (Efficiency): Bir filtrenin, belli test koþullarýnda
ve iyonlarýn geçiþine izin verilir, 1000 MW’ýn üzerindeki orga- belli kirletici yoðunluðunda belli bir yapay kirleticiyi, yüzde
nikler tutulur. olarak ifade edilen ortadan kaldýrma yeteneði.
Ultra saf su (Ultra pure water): Genellikle yarý geçirgen- Yýkama filtresi (Wash filter): Sývýnýn filtre eksenine paralel
lerde, ilaç ve kozmetik sanayisinde kullanýlan içinde organik akan ve filreden geçmemiþ daha büyük bir bölümün daha
madde bulunmayan yüksek dirençli iyi iþlenmiþ su. küçük bölümü filtreleyen, akýcý yüzeyi sürekli olarak
Ultraviyole- UV (Ultraviolet): Görünür ýþýktan daha kýsa temizlemede kullanýlan filtre.
olan X ýþýnlarý kadar uzun olmayan dalga boyuna sahip Yoðunlaþma/ Konsantre (Concentrate): Çapraz akýþlý
olan ýþýnlarda var olan radyasyon. 254 nm dalga boyu filtrasyonda, besleme suyu akýþýnýn filtreden geçmeyip kalan
uzunluðuna sahip olan ultraviyole ýþýnlarý bakterilerin ve filtre tarafýndan geri çevrilen iyon, organikler ve asýlý
öldürülmesinde ve ozonun yok edilmesinde kullanýlýr. parçacýklar miktarýnda artan bölümü.
USP: United States Pharmacopoeia- Ýlaç ve kozmetik sa- Yoðunlaþtýrma/ Konsantrasyon (Concentration): Bir
nayisinde kullanýlacak su kalitesini de kapsayan çeþitli birim sývýdaki madde miktarý; birim hacim baþýna çözülmüþ
konularda standartlarý belirler. 1884'de Amerikan Kongresi maddeleri artýrma iþlemi.
tarafýndan ilaç yapýmýný denetlemek amacýyla kuruldu. Yoðunlaþma/ Konsantrasyon polarizasyonu (Concen-
tration polarization): Çapraz filtrasyonda, membran yüze-
V. yi yakýnýnda daha yoðun bir gradientte geri çevrilen madde
Virüs (Virus): Mikroskopla görülebilen, enfeksiyona neden oluþumu ve buna baðlý olarak eriyik taþýnmasýna gösterilen
olan, yalnýzca canlý bir hücrede geliþebilen ve çoðalabilen direncin artmasý ya da yerel osmotik basýncýn yükselmesi
çok sayýda etmenin genel adý. ve membranýn geri çevirme özelliklerinin de deðiþebilmesi.
Viskozite: (Viscosity): Akýþkanlarýn akýþa direncini gösteren Yoðuþturma/ Kondensat (Condensate): Damýtma ve bu-
deðer. Birimleri: poise, kinetamik vizkozite, santistok nu izleyen yoðunlaþma sonucu elde edilen su. Normal olarak
(centistokes), Saybolt universal seconds (SUS), seconds yoðunlaþma makinesi buharýndan elde edilen su önce bir
saybolt, Engler, Gardner-Hold ve Barbey dereceleri vb. kazanda oluþur. Bir su damýtma aygýtýnda yoðunlaþtýrýlan
VOC (Uçucu): Volatile organic compaund- Buharlaþabilen suya ise damýtýk (distile) denir.
organic bileþimler. Yüksek/ Baþ (head): Bir ya da daha çok kapýsý olan bir
filtre muhafazasý ya da çanaðýnýn ucundaki kapak. Ayrýca
W. “Yüksek Basýnç”, bir su sütunundaki basýncýn, feet cinsinden
W.I/ Water for injection (Enjeksiyon suyu): Püskürtü- sývý derinliði x 0.433 = pound/inç kare cinsinden ifadesi.
lebilir eriyiklerin hazýrlanmasý için kullanýlan yüksek saflýkta Yüksek saflýkta su (High-purity water): Ýçindeki mik-
su. Özellikleri USP tarafýndan listelenmiþtir. roplarýn azaltýlmasýna ya da tümüyle ortadan kaldýrýlmasýna
WHO/ Dünya Saðlýk Örgütü: World Health Organiza- özen gösterilen iyi temizlenmiþ su. Bu terim genellikle ecza-
tion. Birleþmiþ Milletler içinde yer alan bu kuruluþ içilebilir cýlýk sanayisinde kullanýlýr.
su standartlarýný belirler.