Hazırlayan
A.Kürşat Bilgili
Master:138302202
NANO YAPILAR
GAZİ ÜNİVERSİTESİ
FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ
FİZİK BÖLÜMÜ
Öğretim Üyesi
Doç.Dr. Metin Özer
 Bu bölümde biz iki veya üç boyutta
kısıtlanmış olan ve böylece etkin olarak
1B veya sıfır boyutlu 0B olan nano yapıları
inceleyeceğiz.1B lulara önemli örnekler:
karbon nanotüpleri,kuantum telleri ve
iletken polimerlerdir. 0B lu sistemlerin
örnekleri arasında: Yarıiletken nano
tüpleri,metal nano parçacıklar ve litografik
olarak desenlenmiş olan kuantum
noktalarını sayabiliriz.
 Altındaki 2B elektron gazında,karmaşık şekilli bir kuantum
noktası yaratmakta kullanılan,GaAs/AlGaAs heteroyapısı
üzerindeki bir geçit elektrot deseninin şematik görüntüsü
ile tarama elektron mikroskobu(sem) görüntüsü.
 Nano yapıların oluşturulması için teknikler
iki ana gruba ayrılabilir:
 Yukarıdan aşağıya yaklaşım,makroskopik
malzemeyi nano ölçekte yapılandırmak
için litografik desenlemeyi kullanır.
 Aşağıdan yukarı yaklaşım,atomik veya
molekülsel öncü oluşumlardan nano
yapıları inşa etmek için büyütme ve kendi
kendine biraraya gelmeyi kullanır.
 Şekilde eriyikte büyütülen bir CdSe nanokristali
gösterilmiştir.
 Nanobilim ve
teknolojinin
başlıca çözüm
bekleyen
sorunu bu iki
yaklaşımı
birleştirerek
molekülselden
makroskopiğe
kadar bütün
uzunlık
ölçülerinde
stratejiler
geliştirmektir.
Şekilde buna
örnek
verilmiştir.
NANOYAPILAR İÇİN
GÖRÜNTÜLEME TEKNİKLERİ
 Nanoyapının özelliklerini doğrudan
saptayan gerçek-uzay sondaları çok
değerlidir.Bu sondalar,bir görüntü
elde etmek için bir parçacığın(tipik
olarak bir elektron veya protonun)
incelenen nesne ile etkileşimini
kullanırlar. Teknik, odaksal ve
taramalı sonda olarak
adlandıracağımız başlıca iki sınıfa
ayrılır.
 Odaksal mikroskop tekniğinde,
sonda parçacığı bir mercek dizisi ile
inclenen numune üzerine odaklanır.
Odaksal mikroskobun
krokisi.Bir kaynaktan
yayınlanan bir demet bir
mercek dizisi ile numune
üzerine odaklanır.Numuneden
yayınlanan dalgaları bir
dedektör üzerine odaklamak
için eşdeğer bir odaklama
sistemi kullanılabilir.
 Taramalı sonda mikroskop
tekniğinde, minik bir sonda ucu
numunenin yakınına getirilir ve
onun yüzeyi üstünde gezdirilir.
Mikroskobun çözünürlüğü, sonda
parçacığının dalga boyu yerine,
sonda ve incelenmekte olan yapı
arasındaki etkileşimin etkin erimi ile
belirlenir.
ELEKTRON MİKROSKOBİSİ
 Elektron mikroskobu çok güçlü bir
odaklama gerecidir. Koşutlanmış bir
elektron demeti. Yüksek voltajlarla
ivmelendirilir ve incelenen numune
üzerine bir dizi elektrostatik ve
manyetik mercekler ile odaklanır.
 Geçirimli elektron mikroskobisinde
veya TEM de(transmission elektron
microscopy)elektron demeti
numune içinden geçer ve detektör
levhası üzerine, tıpkı optik
mikroskopta görüntünün okülere
odaklanmasındaki gibi, odaklanır.
 TEM ‘ in en önemli kısıtlılığı,
elektron demetinin numunenin içine
işlemesi gerekliliğidir.Bu kısıtlılık
katı alt katmanlarındaki yapının
incelenmesini imkansız kılmaktadır.
Bu sorun tarama elektron
mikroskobu SEM (scanning electron
microscope) ile aşılmaktadır.
 Görüntülemeye ek olarak, SEM
demeti bir elektrona duyarlı
malzemeyi açığa çıkarmak için ve
böylece elektron demeti litografisi
olarak bilinen bir teknikle küçük
ayrıntıları çizmek için kullanılabilir.
OPTİK MİKROSKOBİ
 Optik mikroskop, odaksal aygıtlar
için prototipiktir. Doğrudan
görüntülemede optik mikroskop
nano ölçek bölgesinin ancak sınırına
ulaşır.
Şekilde bireysel optik
uyarmalı yarıiletken
kuantum noktalarından
yapılan kendiliğinden
yayınlamaya veya
floresansa bir örnek
görülmektedir. Yayınlama,
iletim bandındaki en düşük
enerjili durumdan, en
yüksek enerjili duruma
geçiş ile gerçekleşir.
TARAMA TÜNELLEME
MİKROSKOBİSİ
 En meşhur
taramalı sonda
aygıtı şekilde
görülen tarama
tünelleme
mikroskobudur.
STM(scanning
tunneling
microscope)
 Bir STM de keskin bir metal uç tercihen
tek bir atomla sonlanan bir uç,
incelenecek olan iletken numunenin bir
nanometre yakınına getirilir. Ucun
pozisyonu, kontrol sisteminden gelen
elektrik sinyallerine genleşme ve daralma
şeklinde yanıt veren piezoelektrik
malzemeler kullanılarak, pikometrelik
duyarlıkta kontrol edilir.
48 tane Fe atomunu bir bakır yüzeyine götürerek ortalama
yarıçapı 7.1 nm olan bir kuantum ağılı oluşturulmuş.
ATOMİK KUVVET MİKROSKOBU
 AFM(atomic force microscope). Bu STM
den çok daha esnek bir teknik olup hem
iletken hemde yalıtkan numunelerde
kullanılabilir. Ancak tipik olarak daha az
bir ayrım gücüne sahiptir. En basit
çalıştırma modu temas modudur. Bu
modda uç yüzeyle temas halinde
sürüklenirken çubuğun sapması
ölçülür.İncelenecek numunenin
toptoğrafisinin bir ölçümü bulunabilir.
Ama numuneye zarar da verebilir.
Bir AFM nin krokisi…Çubuğun sapmaları, çubuğun
üstünden yansıyan bir lazer ışının konumunu
kaydeden bir fotodetektör tarafından ölçülür.
GRAFEN
 Grafen, karbon atomunun bal peteği örgülü
yapılarından bir tanesine verilen isimdir.
 Periyodik tablodaki en ilginç elementlerden biri Karbon
atomudur. Karbonun grafit (kurşun kalem, katı
yağlayıcılar vb.) ve elmas gibi gündelik hayattan çok iyi
bilinen allotroplarının yanında nanotüp ve fulleren gibi
yeni sentezlenen formları da mevcuttur. Özelliklekarbon
nanotüpler ve C60 (fulleren) molekülleri ilk
sentezlendikleri yıllardan günümüze kadar katı hal
fiziğini son derece aktif araştırma alanları arasına
girmiştir. Bal peteği kristal yapısında, sp2 melezleşmesi
yapan; grafitin, nanotübün ve C60'ın ana yapıtaşı olan
grafen ise ancak 2004 yılında sentezlenebilmiştir.
İngilizce'de "Graphite" ve "ene" kelimelerinden türetilen
"graphene" terimi türkçede grafen olarak karşılık
bulmuştur
ELEKTRONİK YAPI
 Her ne kadar grafenin sentezlenebilmesi oldukça
geç olsa da grafenin elektronik özelliklerinin
araştırılmaya başlanması 1946 lara kadar
uzanmaktadır. İlk grafen çalışmalarından birini P.
R. Wallace yapmıştır wallace. Wallace grafen
kelimesini kullanmayıp yerine "tek katmanlı yapı"
dediği çalışmasında grafenin enerji-bant yapısını
incelemiş ve bu çalışmasını 3-boyutlu grafitin
elektronik özelliklerini anlamaya çalışmakta
kullanmıştır. Grafendeki yük taşıyıcıları adeta
kütleleri yokmuş gibi davranabilmektedirler
 Grafenin kendine has bir özelliği de oda
sıcaklığında elektronların herhangi bir çarpışma
olmadan oldukça uzun mesafeleri (bkz ballistic
transport ) kat edebildiği bir malzeme olmasıdır.
Karbon atomlarının bağ yapmak için dört
elektronları vardır. İki boyutlu olan grafende üç
bağ yaptıklarından, dördüncü elektron kristalde
serbestçe dolaşır ve grafene yüksek iletkenlik
kazandırır. Sıradan metallerde, elektron saçılması
enerji kaybına ve ısı ortaya çıkmasına sebep olur.
Binanaleyh, grafen geleceğin elektronik aygıtları
için umut vericidir.
GRAFEN TRANSİSTÖR
 Grafenin akla gelen ilk uygulama alanı grafen
kullanılarak elde edilmiş olan tranistörlerdir.
Manchester University The School of Physics and
Astronomy'de Prof.Andre Geim ve Dr.Kostya
Novoselov bir atom kalınlığında ve en fazla elli
atom genişliğinde grafen transistörü geliştirdiler.
Grafen dik yöndeki elektrik alana verdiği tepkiden
dolayı FET yapımına uygundur. Bu transistör oda
sıcaklığında çalıştığından elektronik aygıtlar için
oldukça önemlidir. Bu aygıtların başında quantum
noktaları,devreler arası bağlaç aygıtlar ve mantık
kapıları gelmektedir. Günümüzdeki silisyum
tabanlı elektronik teknolojisi gün geçtikçe
sınırlarına yaklaşmaktadır.
 Çünkü silisyum çok küçük ölçeklerde kararlılığını
kaybetmekte ve daha başka problemler ortaya
çıkmaktadır. Yarı iletken endüstrisinin elektronik
bileşenlerin küçültülmesi konusunda gelecek yirmi
yıl içinde karşı karşıya kalması beklenen en büyük
sorunlardan biri olan alt sınıra ulaşılması grafen
sayesinde aşılabilecek gibi duruyor. Silikon tabanlı
teknoloji alt sınıra ulaştığı zaman sadece tek bir
atom kalınlığındaki grafen, bu soruna bir alternatif
oluşturabilecek. Bu sebebten INTEL ve IBM gibi
dev teknoloji şirketleri grafen ile alakalı
araştırmaları etkin bir biçimde
desteklemektedirler.
Grafen ve pil teknolojisi
 Grafen, sağlam olduğu kadar iyi de elektrik
tutmakta ve bu özelliğinin pil teknolojisinde
devrim yaratması beklenmektedir. Elmas
keskilerine dayanacak kadar güçlü bir karbon
tabakası olan grafenin, yongaların bileşiminde
silikonun yerini alabilecek olmanın yanı sıra şarj
ömrünü de inanılmaz uzatabileceği
düşünülmektedir.
 Amerika Birleşik Devletleri'nde bulunan Teksas
Üniversitesi'nin araştırmacıları, normal pillerden
daha güçlü elektrik depoları olan ultrakapasitörleri
grafen tabanlı olarak imal etmeyi başardılar.
Sonuç, normalin iki katı kapasiteye sahip olan
ultrakapasitörler oldu.
Grafen Sensörler
 Grafenin sensör teknolojisinde
kullanılması da bi diğer kaydedeğer
gelişmelerdendir. Yine Andre Geim ve
grup elamanları grafeni kullanarak azot di
oksit moleküllerinin grafen yüzeyine
yapışma ve ayrılmasını moleküler
hassasiyette tespit etmeyi
başardılar sensor. Grafen kullanarak
NEMS sistemleri yapmak da mümkündür.
Cornell Üniversitesinden araştırmacılar
grafeni son derce hassas elektromekanik
rezonatör yapımında
kullanmışlardır resonator.
Grafen ve Hidrojen Depolama
 Pil teknolojisinde olduğu gibi hidrojen depolamada
da grafen malzemesi oldukça önemli roller
üstlenebilir. Artan küresel ısınma ve fosil
yakıtların gün geçtikçe azalması araştırmacıları
yeni arayışlara itmektedir. Hidrojenin verimli bir
şekilde depolanıp elektrik enerjisi gereken
yerlerde kullanılması için oldukça yoğun
araştırmalar yürütülmektedir. Bilkent
Üniversitesinden Salim Çıracı ve grubunun yaptığı
teorik modellemeler neticesinde Lityum
atomlarının grafen üzerine yapışması sonucu
oluşan yapının ağırlığının % 12 si kadar hidrojeni
depolayabileceği öngörülmüştür.
Grafen ve Spintronik
 Spintronik teknolojisi de günümüzde oldukça önem
kazanmaya başlamıştır. Elektronların yüküne ek olarak
sahip oldukları spinlerini de kullanmaya çalışan bu
teknoloji günümüz bilgi depolama sistemlerinde hayati
öneme sahip bulunmaktadır. Grafen nanoşeritlerin de
sahip oldukları manyetik özellikler sayesinde
spintronikte kullanım alanları doğmaktadır. Bilkent
Üniversitesinden Salim Çıracı'nın spin durumlarının
grafen şeritlerinde hapsolmasını öngören çalışmasına
ek olarak Tuğrul Senger'in Hasan Şahin ile yaptığı
çalışma Türk bilim adamlarının bu konudaki katkılarına
örnek gösterilebilir. Ayrıca grafen nanoşeritleri Demir
ve Titanyum atomları katkılanarak yarı-metal özellik
kazanabilmektedir. Belirli spin yönününde akım geçirip
diğer yönde yalıtkan olan yarı-metal malzemeler de
spintronik teknolojisinde önemli yere sahiptir.
YAPILAN ÇALIŞMALAR
LİTOGRAFİ
 Nano-litografi , nano boyutta aletler
kullanarak molekül ve atom
düzeyindeki malzemelerin bir yere
biriktirilmesi veya oradan
uzaklaştırılmasıdır.
Nano-Robotlar ve nano-litografi
 Nano-litografi yöntemi ile üretilmiş
robotlar nano boyutlarda atomları
bir araya getirerek ürünler ya da
yeni robotlar meydana
getirir.Kendini kopyalayan robotlar
sayesinde meydana gelen
milyonlarca nano-robot şimdikinden
çok daha hızlı ve pratik bir üretim
sağlar.
Nano-litografi nasıl uygulanır?
 Silikon tabakanın üzerinde photo-resist adı verilen
özel bir maddeden oluşmuş ince bir tabaka
bulunur. Bu madde ışığa karşı direnmek, tepki
vermek için tasarlanmıştır. Maskenin üzerindeki
desenin üzerinde parıldayan ışığa tepki
gösterdiğinde ise, desen maskeden tabakaya (ya
da çipe) transfer edilmiş olur.
Tipik olarak direniş molekülleri, moleküler
yapıdaki bağları kırarak ya da yeni bağlar
oluşturarak tepki verir. Bu tepkinin ne kadar hızlı
ve etkili olduğu ise yeni tepki tasarımlarının
arkasındaki malzeme biliminin bir bölümüdür.
 Hazırlık aşaması bittikten sonra ortaya
çıkan şekil özel bir sıvıyla dolar ve ışık
alan-almayan bölgeleri ortaya çıkarır.
Mikro-işlemci gibi aygıtlarda 32 veya daha
fazla katman bulunabilir, litografi aşaması
32 farklı maskeyle 32 defa tekrarlanır ve
bu işlem her katmanda dayanıklı
materyaller kullanılarak yapılır.
Bu işlem basamakları sonuç olarak
işlemcileri,çipleri,bilgisayar parçalarını ya
da diğer hedeflenen materyalleri ortaya
çıkarır.
Nano-litografi yöntemleri nelerdir?
 X-ışını litografisi; aydınlatma için
1nm’lik kısa dalga boylarının
kullanılarak sonuçların elde edilmesi
olarak genişletilebilir.
 Maskesiz nano-litografi ise bir başka
yöntemdir ancak uygulaması zor bir
tekniktir çünkü ışığa şekil vermek için bir
maske yerine mikro aynacıklar kullanılır.
Şuan için bu teknolojinin uygulanması
pahalı olsa da teknolojinin gelişmesi ve
seri üretime geçildiğinde kazanç kesinlikle
harcanan paradan yüksek olacaktır.
 Direkt Elektron Işınları:
(Electron-Beam Direct )
Kopyaları yaratmak için elektron
ışınlarının kullanılması kavramıdır.
 Yüklü Tanecik
Litografisi: (Charged Particle
Lithography )
İyon ya da elektron gösterimi
litografisi, kopyalamada çok yüksek
kalitede sonuçlar elde edilmesini
sağlarlar.
 Aşırı derecede
ultraviyole/morötesi (Extreme
Ultraviolet Lithography ):
Ultra kısa dalga boyları kullanılarak
oluşturulan bir görsel litografi
formudur.
 Nano-damgalama
Litografisi(Nanoimprint
Lithography):
Nano-desen yinelenme teknolojisini
vaat eden bir yöntemdir.Yani aynı
desenin kopyasını defalarca
tekrarlayabileceğiniz bir seri üretim
tekniğidir.
LİTOGRAFİ VİDEO:
SEM VIDEO:
AFM VIDEO:
QUANTUM TUNNELING
MICROSCOPE VIDEO :

Nanoyapılar

  • 1.
    Hazırlayan A.Kürşat Bilgili Master:138302202 NANO YAPILAR GAZİÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ FİZİK BÖLÜMÜ Öğretim Üyesi Doç.Dr. Metin Özer
  • 2.
     Bu bölümdebiz iki veya üç boyutta kısıtlanmış olan ve böylece etkin olarak 1B veya sıfır boyutlu 0B olan nano yapıları inceleyeceğiz.1B lulara önemli örnekler: karbon nanotüpleri,kuantum telleri ve iletken polimerlerdir. 0B lu sistemlerin örnekleri arasında: Yarıiletken nano tüpleri,metal nano parçacıklar ve litografik olarak desenlenmiş olan kuantum noktalarını sayabiliriz.
  • 3.
     Altındaki 2Belektron gazında,karmaşık şekilli bir kuantum noktası yaratmakta kullanılan,GaAs/AlGaAs heteroyapısı üzerindeki bir geçit elektrot deseninin şematik görüntüsü ile tarama elektron mikroskobu(sem) görüntüsü.
  • 4.
     Nano yapılarınoluşturulması için teknikler iki ana gruba ayrılabilir:  Yukarıdan aşağıya yaklaşım,makroskopik malzemeyi nano ölçekte yapılandırmak için litografik desenlemeyi kullanır.  Aşağıdan yukarı yaklaşım,atomik veya molekülsel öncü oluşumlardan nano yapıları inşa etmek için büyütme ve kendi kendine biraraya gelmeyi kullanır.
  • 5.
     Şekilde eriyiktebüyütülen bir CdSe nanokristali gösterilmiştir.
  • 6.
     Nanobilim ve teknolojinin başlıcaçözüm bekleyen sorunu bu iki yaklaşımı birleştirerek molekülselden makroskopiğe kadar bütün uzunlık ölçülerinde stratejiler geliştirmektir. Şekilde buna örnek verilmiştir.
  • 7.
    NANOYAPILAR İÇİN GÖRÜNTÜLEME TEKNİKLERİ Nanoyapının özelliklerini doğrudan saptayan gerçek-uzay sondaları çok değerlidir.Bu sondalar,bir görüntü elde etmek için bir parçacığın(tipik olarak bir elektron veya protonun) incelenen nesne ile etkileşimini kullanırlar. Teknik, odaksal ve taramalı sonda olarak adlandıracağımız başlıca iki sınıfa ayrılır.
  • 8.
     Odaksal mikroskoptekniğinde, sonda parçacığı bir mercek dizisi ile inclenen numune üzerine odaklanır. Odaksal mikroskobun krokisi.Bir kaynaktan yayınlanan bir demet bir mercek dizisi ile numune üzerine odaklanır.Numuneden yayınlanan dalgaları bir dedektör üzerine odaklamak için eşdeğer bir odaklama sistemi kullanılabilir.
  • 9.
     Taramalı sondamikroskop tekniğinde, minik bir sonda ucu numunenin yakınına getirilir ve onun yüzeyi üstünde gezdirilir. Mikroskobun çözünürlüğü, sonda parçacığının dalga boyu yerine, sonda ve incelenmekte olan yapı arasındaki etkileşimin etkin erimi ile belirlenir.
  • 10.
    ELEKTRON MİKROSKOBİSİ  Elektronmikroskobu çok güçlü bir odaklama gerecidir. Koşutlanmış bir elektron demeti. Yüksek voltajlarla ivmelendirilir ve incelenen numune üzerine bir dizi elektrostatik ve manyetik mercekler ile odaklanır.
  • 11.
     Geçirimli elektronmikroskobisinde veya TEM de(transmission elektron microscopy)elektron demeti numune içinden geçer ve detektör levhası üzerine, tıpkı optik mikroskopta görüntünün okülere odaklanmasındaki gibi, odaklanır.
  • 12.
     TEM ‘in en önemli kısıtlılığı, elektron demetinin numunenin içine işlemesi gerekliliğidir.Bu kısıtlılık katı alt katmanlarındaki yapının incelenmesini imkansız kılmaktadır. Bu sorun tarama elektron mikroskobu SEM (scanning electron microscope) ile aşılmaktadır.
  • 13.
     Görüntülemeye ekolarak, SEM demeti bir elektrona duyarlı malzemeyi açığa çıkarmak için ve böylece elektron demeti litografisi olarak bilinen bir teknikle küçük ayrıntıları çizmek için kullanılabilir.
  • 14.
    OPTİK MİKROSKOBİ  Optikmikroskop, odaksal aygıtlar için prototipiktir. Doğrudan görüntülemede optik mikroskop nano ölçek bölgesinin ancak sınırına ulaşır.
  • 15.
    Şekilde bireysel optik uyarmalıyarıiletken kuantum noktalarından yapılan kendiliğinden yayınlamaya veya floresansa bir örnek görülmektedir. Yayınlama, iletim bandındaki en düşük enerjili durumdan, en yüksek enerjili duruma geçiş ile gerçekleşir.
  • 16.
    TARAMA TÜNELLEME MİKROSKOBİSİ  Enmeşhur taramalı sonda aygıtı şekilde görülen tarama tünelleme mikroskobudur. STM(scanning tunneling microscope)
  • 17.
     Bir STMde keskin bir metal uç tercihen tek bir atomla sonlanan bir uç, incelenecek olan iletken numunenin bir nanometre yakınına getirilir. Ucun pozisyonu, kontrol sisteminden gelen elektrik sinyallerine genleşme ve daralma şeklinde yanıt veren piezoelektrik malzemeler kullanılarak, pikometrelik duyarlıkta kontrol edilir.
  • 18.
    48 tane Featomunu bir bakır yüzeyine götürerek ortalama yarıçapı 7.1 nm olan bir kuantum ağılı oluşturulmuş.
  • 19.
    ATOMİK KUVVET MİKROSKOBU AFM(atomic force microscope). Bu STM den çok daha esnek bir teknik olup hem iletken hemde yalıtkan numunelerde kullanılabilir. Ancak tipik olarak daha az bir ayrım gücüne sahiptir. En basit çalıştırma modu temas modudur. Bu modda uç yüzeyle temas halinde sürüklenirken çubuğun sapması ölçülür.İncelenecek numunenin toptoğrafisinin bir ölçümü bulunabilir. Ama numuneye zarar da verebilir.
  • 20.
    Bir AFM ninkrokisi…Çubuğun sapmaları, çubuğun üstünden yansıyan bir lazer ışının konumunu kaydeden bir fotodetektör tarafından ölçülür.
  • 21.
    GRAFEN  Grafen, karbonatomunun bal peteği örgülü yapılarından bir tanesine verilen isimdir.  Periyodik tablodaki en ilginç elementlerden biri Karbon atomudur. Karbonun grafit (kurşun kalem, katı yağlayıcılar vb.) ve elmas gibi gündelik hayattan çok iyi bilinen allotroplarının yanında nanotüp ve fulleren gibi yeni sentezlenen formları da mevcuttur. Özelliklekarbon nanotüpler ve C60 (fulleren) molekülleri ilk sentezlendikleri yıllardan günümüze kadar katı hal fiziğini son derece aktif araştırma alanları arasına girmiştir. Bal peteği kristal yapısında, sp2 melezleşmesi yapan; grafitin, nanotübün ve C60'ın ana yapıtaşı olan grafen ise ancak 2004 yılında sentezlenebilmiştir. İngilizce'de "Graphite" ve "ene" kelimelerinden türetilen "graphene" terimi türkçede grafen olarak karşılık bulmuştur
  • 23.
    ELEKTRONİK YAPI  Herne kadar grafenin sentezlenebilmesi oldukça geç olsa da grafenin elektronik özelliklerinin araştırılmaya başlanması 1946 lara kadar uzanmaktadır. İlk grafen çalışmalarından birini P. R. Wallace yapmıştır wallace. Wallace grafen kelimesini kullanmayıp yerine "tek katmanlı yapı" dediği çalışmasında grafenin enerji-bant yapısını incelemiş ve bu çalışmasını 3-boyutlu grafitin elektronik özelliklerini anlamaya çalışmakta kullanmıştır. Grafendeki yük taşıyıcıları adeta kütleleri yokmuş gibi davranabilmektedirler
  • 24.
     Grafenin kendinehas bir özelliği de oda sıcaklığında elektronların herhangi bir çarpışma olmadan oldukça uzun mesafeleri (bkz ballistic transport ) kat edebildiği bir malzeme olmasıdır. Karbon atomlarının bağ yapmak için dört elektronları vardır. İki boyutlu olan grafende üç bağ yaptıklarından, dördüncü elektron kristalde serbestçe dolaşır ve grafene yüksek iletkenlik kazandırır. Sıradan metallerde, elektron saçılması enerji kaybına ve ısı ortaya çıkmasına sebep olur. Binanaleyh, grafen geleceğin elektronik aygıtları için umut vericidir.
  • 25.
    GRAFEN TRANSİSTÖR  Grafeninakla gelen ilk uygulama alanı grafen kullanılarak elde edilmiş olan tranistörlerdir. Manchester University The School of Physics and Astronomy'de Prof.Andre Geim ve Dr.Kostya Novoselov bir atom kalınlığında ve en fazla elli atom genişliğinde grafen transistörü geliştirdiler. Grafen dik yöndeki elektrik alana verdiği tepkiden dolayı FET yapımına uygundur. Bu transistör oda sıcaklığında çalıştığından elektronik aygıtlar için oldukça önemlidir. Bu aygıtların başında quantum noktaları,devreler arası bağlaç aygıtlar ve mantık kapıları gelmektedir. Günümüzdeki silisyum tabanlı elektronik teknolojisi gün geçtikçe sınırlarına yaklaşmaktadır.
  • 26.
     Çünkü silisyumçok küçük ölçeklerde kararlılığını kaybetmekte ve daha başka problemler ortaya çıkmaktadır. Yarı iletken endüstrisinin elektronik bileşenlerin küçültülmesi konusunda gelecek yirmi yıl içinde karşı karşıya kalması beklenen en büyük sorunlardan biri olan alt sınıra ulaşılması grafen sayesinde aşılabilecek gibi duruyor. Silikon tabanlı teknoloji alt sınıra ulaştığı zaman sadece tek bir atom kalınlığındaki grafen, bu soruna bir alternatif oluşturabilecek. Bu sebebten INTEL ve IBM gibi dev teknoloji şirketleri grafen ile alakalı araştırmaları etkin bir biçimde desteklemektedirler.
  • 27.
    Grafen ve pilteknolojisi  Grafen, sağlam olduğu kadar iyi de elektrik tutmakta ve bu özelliğinin pil teknolojisinde devrim yaratması beklenmektedir. Elmas keskilerine dayanacak kadar güçlü bir karbon tabakası olan grafenin, yongaların bileşiminde silikonun yerini alabilecek olmanın yanı sıra şarj ömrünü de inanılmaz uzatabileceği düşünülmektedir.  Amerika Birleşik Devletleri'nde bulunan Teksas Üniversitesi'nin araştırmacıları, normal pillerden daha güçlü elektrik depoları olan ultrakapasitörleri grafen tabanlı olarak imal etmeyi başardılar. Sonuç, normalin iki katı kapasiteye sahip olan ultrakapasitörler oldu.
  • 28.
    Grafen Sensörler  Grafeninsensör teknolojisinde kullanılması da bi diğer kaydedeğer gelişmelerdendir. Yine Andre Geim ve grup elamanları grafeni kullanarak azot di oksit moleküllerinin grafen yüzeyine yapışma ve ayrılmasını moleküler hassasiyette tespit etmeyi başardılar sensor. Grafen kullanarak NEMS sistemleri yapmak da mümkündür. Cornell Üniversitesinden araştırmacılar grafeni son derce hassas elektromekanik rezonatör yapımında kullanmışlardır resonator.
  • 29.
    Grafen ve HidrojenDepolama  Pil teknolojisinde olduğu gibi hidrojen depolamada da grafen malzemesi oldukça önemli roller üstlenebilir. Artan küresel ısınma ve fosil yakıtların gün geçtikçe azalması araştırmacıları yeni arayışlara itmektedir. Hidrojenin verimli bir şekilde depolanıp elektrik enerjisi gereken yerlerde kullanılması için oldukça yoğun araştırmalar yürütülmektedir. Bilkent Üniversitesinden Salim Çıracı ve grubunun yaptığı teorik modellemeler neticesinde Lityum atomlarının grafen üzerine yapışması sonucu oluşan yapının ağırlığının % 12 si kadar hidrojeni depolayabileceği öngörülmüştür.
  • 30.
    Grafen ve Spintronik Spintronik teknolojisi de günümüzde oldukça önem kazanmaya başlamıştır. Elektronların yüküne ek olarak sahip oldukları spinlerini de kullanmaya çalışan bu teknoloji günümüz bilgi depolama sistemlerinde hayati öneme sahip bulunmaktadır. Grafen nanoşeritlerin de sahip oldukları manyetik özellikler sayesinde spintronikte kullanım alanları doğmaktadır. Bilkent Üniversitesinden Salim Çıracı'nın spin durumlarının grafen şeritlerinde hapsolmasını öngören çalışmasına ek olarak Tuğrul Senger'in Hasan Şahin ile yaptığı çalışma Türk bilim adamlarının bu konudaki katkılarına örnek gösterilebilir. Ayrıca grafen nanoşeritleri Demir ve Titanyum atomları katkılanarak yarı-metal özellik kazanabilmektedir. Belirli spin yönününde akım geçirip diğer yönde yalıtkan olan yarı-metal malzemeler de spintronik teknolojisinde önemli yere sahiptir.
  • 31.
  • 35.
    LİTOGRAFİ  Nano-litografi ,nano boyutta aletler kullanarak molekül ve atom düzeyindeki malzemelerin bir yere biriktirilmesi veya oradan uzaklaştırılmasıdır.
  • 36.
    Nano-Robotlar ve nano-litografi Nano-litografi yöntemi ile üretilmiş robotlar nano boyutlarda atomları bir araya getirerek ürünler ya da yeni robotlar meydana getirir.Kendini kopyalayan robotlar sayesinde meydana gelen milyonlarca nano-robot şimdikinden çok daha hızlı ve pratik bir üretim sağlar.
  • 37.
    Nano-litografi nasıl uygulanır? Silikon tabakanın üzerinde photo-resist adı verilen özel bir maddeden oluşmuş ince bir tabaka bulunur. Bu madde ışığa karşı direnmek, tepki vermek için tasarlanmıştır. Maskenin üzerindeki desenin üzerinde parıldayan ışığa tepki gösterdiğinde ise, desen maskeden tabakaya (ya da çipe) transfer edilmiş olur. Tipik olarak direniş molekülleri, moleküler yapıdaki bağları kırarak ya da yeni bağlar oluşturarak tepki verir. Bu tepkinin ne kadar hızlı ve etkili olduğu ise yeni tepki tasarımlarının arkasındaki malzeme biliminin bir bölümüdür.
  • 38.
     Hazırlık aşamasıbittikten sonra ortaya çıkan şekil özel bir sıvıyla dolar ve ışık alan-almayan bölgeleri ortaya çıkarır. Mikro-işlemci gibi aygıtlarda 32 veya daha fazla katman bulunabilir, litografi aşaması 32 farklı maskeyle 32 defa tekrarlanır ve bu işlem her katmanda dayanıklı materyaller kullanılarak yapılır. Bu işlem basamakları sonuç olarak işlemcileri,çipleri,bilgisayar parçalarını ya da diğer hedeflenen materyalleri ortaya çıkarır.
  • 39.
    Nano-litografi yöntemleri nelerdir? X-ışını litografisi; aydınlatma için 1nm’lik kısa dalga boylarının kullanılarak sonuçların elde edilmesi olarak genişletilebilir.
  • 40.
     Maskesiz nano-litografiise bir başka yöntemdir ancak uygulaması zor bir tekniktir çünkü ışığa şekil vermek için bir maske yerine mikro aynacıklar kullanılır. Şuan için bu teknolojinin uygulanması pahalı olsa da teknolojinin gelişmesi ve seri üretime geçildiğinde kazanç kesinlikle harcanan paradan yüksek olacaktır.
  • 41.
     Direkt ElektronIşınları: (Electron-Beam Direct ) Kopyaları yaratmak için elektron ışınlarının kullanılması kavramıdır.
  • 42.
     Yüklü Tanecik Litografisi:(Charged Particle Lithography ) İyon ya da elektron gösterimi litografisi, kopyalamada çok yüksek kalitede sonuçlar elde edilmesini sağlarlar.
  • 43.
     Aşırı derecede ultraviyole/morötesi(Extreme Ultraviolet Lithography ): Ultra kısa dalga boyları kullanılarak oluşturulan bir görsel litografi formudur.
  • 44.
     Nano-damgalama Litografisi(Nanoimprint Lithography): Nano-desen yinelenmeteknolojisini vaat eden bir yöntemdir.Yani aynı desenin kopyasını defalarca tekrarlayabileceğiniz bir seri üretim tekniğidir.
  • 45.
  • 46.
  • 47.
  • 48.