Advertisement
BILISIM TEKNOLOJILERI ve KALITE YONETIMI
BILISIM TEKNOLOJILERI ve KALITE YONETIMI
BILISIM TEKNOLOJILERI ve KALITE YONETIMI
BILISIM TEKNOLOJILERI ve KALITE YONETIMI
Advertisement
BILISIM TEKNOLOJILERI ve KALITE YONETIMI
BILISIM TEKNOLOJILERI ve KALITE YONETIMI
BILISIM TEKNOLOJILERI ve KALITE YONETIMI
BILISIM TEKNOLOJILERI ve KALITE YONETIMI
BILISIM TEKNOLOJILERI ve KALITE YONETIMI
Advertisement
BILISIM TEKNOLOJILERI ve KALITE YONETIMI
BILISIM TEKNOLOJILERI ve KALITE YONETIMI
BILISIM TEKNOLOJILERI ve KALITE YONETIMI
BILISIM TEKNOLOJILERI ve KALITE YONETIMI
Upcoming SlideShare
0.surec i̇yileştirme ve cmmi0.surec i̇yileştirme ve cmmi
Loading in ... 3
1 of 13
Advertisement

More Related Content

Advertisement
Advertisement

BILISIM TEKNOLOJILERI ve KALITE YONETIMI

  1. BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ ve KALİTE YÖNETİMİ Ahmet PEKEL Ocak 2007, Ankara Köken olarak Fransızca'dan gelen “kalite” sözcüğünü günlük yaşantımızda şu veya bu sebeple sık sık kullanıyor ya da işitiyoruz. Kalite, sözlük tanımıyla bir şeyin iyi veya kötü olma özelliğidir; nitelik anlamında kullanılmaktadır. Genel bir ifadeyle kaliteyi, ihtiyaç ve beklentilerin karşılanması suretiyle kullanıcı veya müşteri memnuniyetinin sağlanması olarak tanımlayabiliriz. Bunu sağlayabilecek temel özelliklere; bir ürünün görüntüsü, uzun ömürlü olması, sağlamlığı, kolay edinilebilir olması, teslimat şekli, kullanım ve bakım kolaylığı, fiyatı ve inandırıcılığı gibi hususlar örnek olarak verilebilir. Bu çerçevede, aşağıdaki soruların cevaplarını birlikte bulmaya çalışalım:  Kalite hedeflerine uygun üretim yaparak müşteri memnuniyetini sağlamanın ve bunda sürekliliği sağlamanın sırrı nedir?  Kalite bir tesadüf müdür?  Hangi yöntemler kullanılarak kaliteli bir ürün veya hizmet sunulabilir?  Bilişim Teknolojileri, kalite kavramı ile nerede buluşuyor?  Bilişim teknolojilerinde kalite nasıl yönetilir? İlk kalite yönetim uygulaması nasıl başladı? 1940'lı yıllarda, Japon endüstrisinin tahrip olması, kalifiye iş gücü eksikliği nedeniyle ucuz ve kalitesiz üretim yapan Japon'ları yeni bir arayışa itmiştir. Bu arayış çerçevesinde, kalite guruları1 olarak kabul edilen Joseph M. Juran, W. Edwards Deming ve Armand V. Feigenbaum'un fikirlerinden yararlanan Japonlar, 1950'lerin başlarında fabrikalarında ilk “kalite yönetim” pratiklerini gerçekleştirmişlerdir. Kalite kontrolü ve kalite yönetimi zamanla bir Japon Yönetim Felsefesi haline gelmiştir. Bunun sonucunda, 1960'ların sonu ile 1970'lerin başlarında, daha ucuz ve kaliteli ürünler sunmayı başaran Japonların, ABD ve Avrupa ülkelerine ihracatı hızla artmaya başlamıştır. 1 Herhangi bir sanat dalında veya işte en üst derecede değerlendirilen usta, pir.
  2. 1960'da, “Kalite Kontrolü” konusundaki ilk uluslararası konferans, Japonların ev sahipliğinde Tokyo'da yapılmış ve “Toplam Kalite” terimi Feigenbaum tarafından ilk defa burada kullanılmıştır. Toplam kalite anlayışı Japon şirketlerinde, 1970'lerin sonlarından başlayarak giderek daha fazla benimsenmeye başlanmıştır. Uluslararası kalite standardı nasıl gelişti? Japonların, uygulamaya başladıkları kalite yönetimi anlayışıyla ürettikleri ürünler sayesinde dünya pazarında pay sahibi olmaya başlamaları batı dünyasını da harekete geçirmiş; bu doğrultuda İngiltere'de, 1979'da, kalite sistemleri için BS (British Standard) 5750 dokümanı yayınlanmıştır. Aynı kapsamda, 1983'de, Dünya piyasalarındaki rekabet ortamında, endüstri dünyasının dikkatini kalitenin önemine çekebilmek amacıyla Ulusal Kalite Kampanyası başlatılmıştır. O tarihten sonra belgelendirmeye (sertifikasyona) yönelik olarak, 5750 dokümanı temel alınarak geliştirilen ISO (International Organization for Standardization) 90002 tüm Dünyaca kabul gören kalite sistemleri standardı haline gelmiştir.3 Anılan belge, ISO tarafından 2000 yılında tekrar gözden geçirilmiş ve ISO 9001:2000 adıyla yayınlanmıştır. Six Sigma 1980'lerin ortalarında Motorola firması, zamanla kalite geliştirme yöntemlerinden biri olarak kabul edilecek Six Sigma'yı kullanmaya başlamıştır. Anılan belge, resmi olarak 1995 yılında yayınlanmıştır. Six Sigma DMAIC ve DMADV olarak iki temel metodolojiden4 oluşmaktadır. DMAIC olarak ifade edilen metodolojinin safhaları aşağıdaki gibidir: 1. Tanımla (Define), 2. Ölç (Measure), 3. Analiz Et ( Analyze), 4. Geliştir (Improve), 5. Kontrol Et (Control). DMADV olarak ifade edilen metodoloji ise aşağıdaki adımlardan oluşmaktadır: 2 ISO 9000, herhangi bir üretim sonucu kaliteli ürün geliştirildiğini garanti etmek yerine, üretim sürecinin olması gerektiği gibi takip edilip edilmediğini onaylamaktadır. 3 Bu standardın temeli, 1963 yılında ABD savunma teknolojisinde geliştirilen MIL/Q/9858 belgesine dayanmaktadır. 4 Yöntem Bilimi.
  3. 1. Tanımla (Define), 2. Ölç (Measure), 3. Analiz Et (Analyze), 4. Tasarla (Design), 5. Doğrula (Verify). Six Sigma'da, hatasız üretim, sayılarla ifade edilmektedir. Örneğin, %30,9 başarılı çıktı üretmek sayısal anlamda “1” ile ifade edilirken, %99.99 başarılı çıktı üretmek “6” ile ifade edilmektedir. Six Sigma, organizasyonların üretim performansını, prosedürel5 hataları tespit ederek ve düzelterek iyileştirmeyi amaçlamaktadır. Yazılım geliştirme modeli: CMMI The Standish Group (2003)'un bir araştırmasına göre yazılım geliştirme projelerinde,  %66 oranında başarısız olunmakta,  Teslimatta %70 gecikme yaşanmakta,  %54 oranla bütçe aşılmakta,  Projelerin %30'u ise iptal edilmektedir. Bilgisayar yazılımlarında, geliştirmenin, testin ve az hatayla uygulamaya almanın önemli zaman ve maliyet gerektiren süreçler6 olması nedeniyle, zamanında bitirilemeyen, çok hata içeren, yüksek maliyetli yazılım geliştirme projeleri, 1980'lerde ABD Savunma Bakanlığı'nın yeni bir proje başlatmasına neden olmuştur. Söz konusu proje, Bakanlığın talebiyle, Carnegie Mellon Üniversitesi'nde SEI - Software Engineering Institute (Yazılım Mühendisliği Enstitüsü) tarafından gerçekleştirilmiştir. Yazılım geliştirme süreçlerinin iyileştirme çalışmalarında kullanılmak üzere geliştirilen CMM (Capability Maturity Model), Yazılım ve Sistem Mühendisliği konularının bütünleştirilmesiyle 2001'de güncellenmiş ve CMMI (Capability Maturity Model Integration – Bütünleşik Yetenek Olgunluk Modeli) adını almıştır. CMMI genel bir ifadeyle, süreç iyileştirme için kullanılan modellerin, değerlendirme yöntemlerinin ve eğitimlerin bütünü olarak tanımlanabilir. Başlangıçta Yazılım Geliştirme sahası için 5 Bir sürecin nasıl uygulanacağının anlatımı. 6 Girdileri çıktıya dönüştüren, birbirleriyle ilişkili veya etkileşimli aktiviteler.
  4. düşünülen CMMI'ın, çalışanların üretkenliğinin artırılmasını amaçlayan insan kaynakları yönetimi'ne yönelik modeli de “People CMMI” ismiyle yayımlanmıştır. Diğer taraftan, 2007 yılında SEI bünyesinde, hizmet süreçlerinin iyileştirilmesine yönelik olarak da “CMMI for Services” geliştirilmiştir. CMMI kullanımında amaç,  Zamanında,  Bütçeye uygun,  Arzu edilen işlevsellikte ve  Kabul edilebilir kalite seviyesinde ürünler geliştirerek kullanıcı beklentilerini karşılamaktır. Kabul edilebilir kalite seviyesini, verilere ve standart modellere göre yapılacak değerlendirmelerle anlayabiliriz. Bu kapsamda CMMI, mevcut süreçlerin yetenek seviyelerine göre iyileştirilmesi için gerekli model ve metotları sunmaktadır. Süreç yetenek seviyelerinin7 belirlenmesinde (derecelendirmesinde) ise SCAMPI (Standard CMMI Appraisal Method for Process Improvement) adı verilen değerlendirme yöntemi kullanılmaktadır. CMMI'da kurumsal düzeyde yapılacak değerlendirmeler kapsamında, 1: başlangıç, 2: yönetilen, 3: tanımlı, 4: nicel yönetilen, 5: iyileşen olarak ifade edilen olgunluk düzeyleri kullanılmaktadır. Seviye 1, başlangıç düzeyidir. Bu seviyede, risk yönetimi yapılmamakta, değişiklikler yönetilmemekte, işler kişilere bağımlı sürdürülmektedir. Seviye 2'nin Seviye 1'den farkı, yönetiliyor olmasıdır. Bu seviyede, proje yönetimi yapılmaya başlanmış olup işler tekrarlanabilir durumdadır. 7 Süreçlerin planlanan sonuçlerı üretme becerisi.
  5. Seviye 3'ün Seviye 2'den farkı, süreç standardizasyonunun olmasıdır. Süreçler tanımlanmıştır, risk yönetimi yapılmaktadır. Seviye 4'ün Seviye 3'den farkı, süreçler, verilere dayalı olarak yönetilmekte ölçümleme yapılabilmektedir. Seviye 5'de, süreçlerin sürekli iyileştirilmesi söz konusudur. John D.Vu (Boeing, 1996)'nun bilgilerine göre Bilgi Servisleri Bölümü'nde, Uçuş Yazılımı geliştirmede CMMI uygulayan Boeing Firması'nın, CMMI Seviye 1'den Seviye 2'ye 34 ayda geçerek,  Hataları %12,  Zamanı %10,  Maliyeti %8 Oranında azalttığı görülmüştür. Seviye 2'den Seviye 3'e 25 ayda geçen Firma,  Hataları %40,  Zamanı %38,  Maliyeti %35 Oranında azaltmayı başarabilmiştir. Firma, Seviye 3'den Seviye 4'e 30 ayda geçerek,  Hataları %85,  Zamanı %63,  Maliyeti ise %75 Oranında azaltmıştır. Özetle, CMMI, bir organizasyonun yazılım geliştirmede gerekli süreçlerini tanımlaması ve iyileştirmesi için kullanılan bir modeldir. Bu modelde, süreçlerin olması gerektiği gibi (diğer bir deyişle önceden tanımlanmış şekliyle) işliyor olması hedeflenmektedir. Ürünün (yazılımın) kalitesinin garanti edilmesi söz konusu değildir. Çünkü CMMI, düzgün işleyen ve sürekli iyileştirilen süreçlerle kaliteli yazılım geliştirilebileceği anlayışına dayalıdır.
  6. Bilişim teknolojilerinde hizmet yönetimi: ITIL ve ISO 20000 1980'lerin sonunda, İngiliz Hükümeti'nin Merkezi Bilgisayar ve Telekomünikasyon Dairesi'nce, BT (Bilişim Teknolojileri) çalışanlarının üretkenliğinin 8 artırılması, insandan kaynaklanabilecek hataların azaltılması ve BT hizmetlerinden yararlanan kullanıcıların memnuniyetinin sağlanması için ITIL (Information Technology Infrastructure Library – Bilgi Teknolojisi Altyapı Kütüphanesi) adı verilen en iyi uygulamaları içeren bir doküman kütüphanesi oluşturulmuştur. ITIL yüksek düzeyde BT hizmeti verilmesinde yararlanılabilecek kaynak dokümanlardan oluşmaktadır. ITIL, BT hizmetlerinin planlama ve uygulamasının nasıl yapılacağını kapsar. Ancak, ITIL belgelendirmeye yönelik değildir. Standart9 belge anlamında, BT Hizmet Yönetiminde 2002'de yayınlanan eski adıyla BS 15000 ve 2005'de yayınlanan yeni ismiyle ISO 20000 standardı kullanılmaktadır. ITIL uygulanarak,  İşletim maliyetleri düşürülebilmekte,  Kaynak kullanımı iyileştirilebilmekte,  BT hizmetlerinin erişilebilirliği ve BT ekiplerinin memnuniyeti artırılmakta,  BT, önceki deneyimlerinden ders çıkarabilmekte,  Son kullanıcılara hizmet garantisi verilebilmekte,  BT ile son kullanıcı iletişiminde iyileşme sağlanmakta, beklentiler yönetilebilmektedir. Bilişim teknolojilerinde denetim: COBIT BT süreçlerinin yönetiminde kullanılan modellerden biri de iş yöneticileri için geliştirilen COBIT (Control Objectives for Information and related Technology – Bilgi ve İlgili Teknolojiler için Kontrol Hedefleri) modelidir. Model, BT süreçleriyle ilgili kontrol hedeflerinden ve denetim çerçevesinden oluşmaktadır. ISACA (Information Systems Audit and Control Association – Bilgi Sistemleri Denetim ve Kontrol Birliği) tarafından 1996 yılında yayımlanmıştır. COBIT denetim çerçevesi BT'nin bağlı olduğu organizasyonel yapının üst yönetimine muhtemel BT risklerini, örneğin, 8 Üretilen işin harcanan kaynağa oranı. 9 Belirli ölçülere, yasaya, kullanıma uygun olan.
  7. Başarısızlıkla sonuçlanabilecek projeleri,  Yatırım yanlışlarını,  Güvenlik zafiyetlerini,  Müşteri / kullanıcı ihtiyaçlarıyla uyumlu olmayan çözümleri,  Sistem kayıplarını görünür kılmayı amaçlamakta ve aşağıdaki sorulara cevap vermektedir:  Ne kadar daha ileri gidebiliriz?  Harcanacak çaba ile elde edilecek fayda örtüşüyor mu?  İyi bir performansın10 göstergeleri nelerdir?  Kritik başarı faktörleri nelerdir?  Kontrol hedeflerini yerine getirmemenin riskleri nelerdir?  Başkaları ne yapıyor?  Kendimizi nasıl ölçeriz ve başkalarıyla mukayese ederiz? COBIT bir BT Yönetişim (IT Governance) modelidir ve risk odaklı bir denetim çerçevesi sunmaktadır. COBIT BT kontrol alanları, BT süreçlerinde uygulanması gereken kontrolleri içermektedir. Kontroller, “Deming Kalite Yaşam Döngüsü” olarak bilinen ve ISO 9001: 2000 Kalite Yönetim Sistemi temelinde de kullanılan:  Planla  Uygula  Kontrol Et  İyileştir yaşam döngüsünü kullanmaktadır. COBIT bu çerçevede olmak üzere, organizasyonlarda aynı zamanda BT'ye yönelik bir kalite yönetim sürecinin tanımlanmasında yönlendirici rol oynamaktadır. Bilgi Güvenliği Yönetimi: ISO 17799 10 Başarım, verim gücü.
  8. BT süreçlerinin yönetimine yönelik olarak kullanılan belgelerden, son olarak bahsedeceğimiz standart 2000 yılında yayımlanan ISO 17799 olup, temeli 1995'de yayınlanan İngiliz Bilgi Güvenliği Standardı BS 7799'a dayanmaktadır. ISO 17799, Bilgi Güvenliği Yönetim Sistemi'ni kurmayı hedefleyen bir standarttır. Bilgi Güvenliği Yönetimi'nde de, COBIT'de olduğu gibi, Deming Kalite Yaşam Döngüsü kullanılmaktadır. Bu anlamda, bilgi güvenliği başlı başına bir kalite hedefi olarak görülmelidir. Belgelendirme, BT için değil kurum için yapılmaktadır. Yanlış kanının aksine, bilişim sistemlerinde saklanmakta olan bilgilerin tek sahibi BT değildir; kurumsal bilgi güvenliğinin de tek sorumlusu BT değildir. O nedenle, Bilgi Güvenliği çalışmaları iş birimleriyle gerçekleştirilmek zorundadır. BT, taraflardan biri olarak bu çalışmada görev almalıdır. Buna göre bilgi varlıklarına teknik sahiplik ve iş sahipliği şeklinde bir “sahiplik (ownership)” anlayışı getirilmelidir. ISO 17799’dan, bilgiye yönelik tehditler karşısında uygun koruma önlemlerinin alınmasını sağlayacak kurumsal bilgi güvenliği yönetimi altyapısının kurulmasında yararlanılmaktadır. Anılan belge, 2005'in sonlarında yeniden düzenlenerek ISO 27001 adıyla yayımlanmıştır. Hangi yolu izlemeliyiz? Bugün, yukarıda adı geçen “standart, model, yöntem ya da belgelerden hangilerini nerede ve hangi amaçla kullanmalıyız?” sorusu BT organizasyonlarının gündemini oluşturmaktadır. Varılmak istenilen hedef konusunda netlik yoksa bu belgelerden hangisi ya da hangilerinin rehber olarak seçildiğinin de bir anlamı olmayacaktır. Bugün bunlardan birini diğerine tercih etmek gibi bir yaklaşım da doğru değildir. Önemli olan, kurumsal düzeyde nereye gidileceğine karar verilmiş olmasıdır. Kesişme noktaları olmakla birlikte, hedef farklılıkları sebebiyle, anılan belgelerin her birinin ayrı ayrı ele alınıp değerlendirilmesi gerekmektedir. Asıl amaç, yapmakta olduğumuz işi iyileştirmek olmalıdır. Birer araç olan anılan belgelerden bu anlamda yararlanılmalıdır. Kurumsal Yönetişim için BT neden önemlidir? “Yapmakta olduğumuz işi nasıl iyileştirebiliriz?” sorusunun tek cevabı olmamakla birlikte bu soruya yönetişim (Governance) kavramı açısından bakarak cevap bulmaya çalışalım. Kurumsal Yönetişim genel tanımlamayla, bir kurumun değişik bölümlerinin faaliyetlerinin ortak bir kurumsal kazanç ve amaç doğrultusunda
  9. yönetilmesidir. Hızlı ve doğru kararlar alınabilmesi için kurum içinde işleyen etkili bir iletişimin sağlanması gerekir. Bunun için kurumlar, bilginin yönetilmesine, bilginin yönetilmesi içinse BT'ye ihtiyaç duyarlar11. Kurumun BT'den istenen faydayı sağlayabilmesi için BT'nin, kurumun iş hedefleriyle örtüşen amaçlar doğrultusunda yönetilmesi gerekir (IT Governance). BT organizasyonlarının temel işlevleri bağlı oldukları kurumsal yapının ihtiyaçlarına uygun,  Yazılım, sistem ve iletişim altyapısını temin etmek,  Bunları hizmete almak ve  İşletim desteklerini vermektir. BT'nin bu temel işlevler dâhilinde, parçası olduğu organizasyonun iş hedefleriyle uyumlu kalite hedefleri olmalıdır. BT'nin sunduğu hizmetlerin aslında birer kalite hedefi olan,  Güvenlik,  Süreklilik,  Hatasızlık ve  Zamanında teslim edebilirlik özelliklerine uygun olarak kurum çalışanlarına verilmesi, son kullanıcı memnuniyetini artıracaktır. Bunu sağlamak için, işlevlerle ilişkili süreçler tanımlanmalı, dokümante edilmeli ve kişi bağımsız işleyebilir olmalıdır. Süreçlerde belli kontrol noktaları olmalı, bunlar düzenli olarak yine süreç sahibi birimde işi yapandan bağımsız kişilerce kontrol edilmelidir (Kalite Kontrol). Kontrollerin yapıldığının teyidi, sürecin gerçekleştirildiği birim yönetimince yapılmalıdır (Kalite Güvence). Belli model, metot ve standartlara göre kalite güvencesinin sağlanıp sağlanmadığı ise kuvvetler ayrılığı ilkesi çerçevesinde birimin dışında tarafsız olarak saptanmalı, sonuçlar raporlanmalıdır (Kalite Denetimi). Kalite hedeflerinin tutturulmasındaki başarı düzenli olarak değerlendirilmeli, sonuçlar dikkate alınmak suretiyle birimlerin hangi noktada olduklarını görerek süreçlerini iyileştirmeleri sağlanmalıdır (Süreç İyileştirme). 11 Başarılı BİM'de Örgütsel Yapılanma Raporu, TBD, KAMU-BİB, Çalışma Grubu 5.
  10. Özetle, bir organizasyonun iş hedeflerine ulaşmasında, iş hedefleriyle uyumlu olarak belirlenmiş BT kaynaklarının, tanımlanmış ve kontrol mekanizmaları oluşturulmuş süreçlerle yönetilmesi gerekir. Nasıl başlamalıyız? Bir organizasyonda, kalite altyapısının kurulması için çalışma başlatılması, o organizasyonun “daha iyi olma” hedefindeki kararlılığı gösteren bir ilk adım olarak kabul edilmelidir. Lao Tsu'ya atfedilen “Binlerce mil sürecek bir yolculuk bile tek bir adımla başlamalıdır” sözü uzun soluklu işlerin başlangıcının önemine binaen söylenmiştir. Atılan ilk adımı takiben işe nereden ve nasıl başlanacağını söyleyecek bir Yol Haritası'nın oluşturulması, organizasyonun kalite yönünde atacağı adımların netleşmesini sağlayacaktır. Organizasyon içinde tecrübe ve bilgi birikiminin olmadığı durumda, doğru başlangıç yapmak adına bir danışmanlık hizmetinin alınması, üçüncü taraf yaklaşımının ve tecrübesinin kuruma aktarılması ve kurumun çalışmalara kısa sürede başlayabilmesi açısından faydalı olacaktır. Bu kapsamda ilk olarak, rol ve sorumluluklar belirlenmeli, buna uygun örgütsel yapılanma gerçekleştirilmeli ve gerekli eğitimler rol ve sorumluluklara uygun olarak alınmalıdır. Tanımlı olmayan süreçler; o işi en iyi bilenin, o süreci yaşayan ve işi yapan kişi olmasından hareketle, yürütülmekte oldukları birimlerde tanımlanmalıdır. Tüm bu çalışmaların, yeterli bilinçlendirme eğitimlerini takiben mevcut kadrolarla yapılması mümkündür. Ayrıca, organizasyonun kalite hedef ve ilkelerinin yer aldığı bir kalite politikası oluşturulmalı ve kararlılıkla uygulanmalıdır. İyileştirme çalışmaları öncesinde, organizasyonda, bir ön analiz çalışması yapılmalı; mevcut durumun toplu resmi görülmeli, daha sonra, iyileştirme ihtiyacı duyulan süreçler için bir iyileştirme planı uygulanmalıdır. Resmin bütününü görebilmek, ama işe küçük bir parçasıyla başlamak en akılcı yol olacaktır. Aksi takdirde, resmin tamamı için harcanacak çabada konunun değişimle ilgili sıkıntıları daha fazla hissedilecek ve bu da iyi niyetle başlanan çalışmaları aksatabilecektir. Bu durumda, sonuca ulaşmak zaman alacak, değişimle ilgili kararlılık zamanla yerini yılgınlığa ve inançsızlığa bırakabilecektir. Diğer taraftan, yönetimlerin de kabul ve onayı dâhilinde mevcut işler için ayrılan zamanın belli bir yüzdesinin, kalite iyileştirme sürecine adanması ve başarı için yönetimlerin zaman kısıtı şeklinde gelen dış baskılara karşı kaliteden taviz vermemeleri bu çalışmaların başarısında önemli rol oynayacaktır.
  11. Hangi standart, model ve yöntemlerden yararlanabiliriz? Yukarıda ifade edildiği üzere, CMMI çıkış amacı itibariyle, BT organizasyonu içinde yazılım geliştirme süreçlerinin tanımlanmasında, denetlenmesinde ve kalitesinin iyileştirilmesinde kullanılmak üzere geliştirilmiştir. CMMI'dan süreçlerin yetenek seviyelerinin belirlenmesinde ve süreç iyileştirmede yararlanılabilir. Gerekmesi halinde resmi belgelendirme yapılabilir. Benzer şekilde, ITIL kütüphanesindeki en iyi uygulamalardan yararlanılarak, BT hizmetlerinin kalitesinin artırılmasında yararlanılabilir. İhtiyaç duyuluyorsa ISO 20000 kullanılmak suretiyle belgelendirme çalışması yapılabilir. ISO 17799'dan ise, bir kurumda Bilgi Güvenliği altyapısını oluşturma konusunda yararlanılabilir; son düzenlemeler kapsamında ISO 27001 temel alınarak kurumsal düzeyde belgelendirme çalışması yapılabilir. COBIT modelinden, bir kurumun üst yönetimi için BT risklerini görünür kılmak amacıyla istifade edilebilir. COBIT denetimleri, kurumların İç Denetim veya bu göreve karşılık gelebilecek bölümleri tarafından yapılabilir ve kurumun üst yönetimine (yönetim kurulu) raporlanabilir. Denetim, belli periyodlarda, örneğin yılda bir veya iki kez veya organizasyonun üst yönetiminin talebiyle ihtiyaç duyuldukça gerçekleştirilebilir. Buraya kadar bahsedilenler12, bir BT organizasyonunun sürekli ilerleme13 için kendisini en iyi uygulamalara göre karşılaştırmasını sağlayan, BT Yönetişimi'ni destekleyen araçlardır. İlerleme, organizasyonun ne zaman, nerede sıkıntı yaşadığını görmesi, zayıf noktalarını fark edip bunları iyileştirmesi ile mümkündür. Anılan araçlardan yararlanılmak suretiyle riskli süreçlerin tespit edilmesi ve düzeltilmesi mümkün olacak, yükümlü olunan yasalara ve düzenleyici belgelere uyum sağlanacaktır. Bilişim Teknolojileri ile ilgili risklerin gündemi meşgul etmesiyle paralel olarak dış ülkelerde ve Ülkemizde birçok BT organizasyonu kalite ile ilgili projelere başlamıştır. Başlangıçta bu projelere iyi bir planlamayla başlanmadığı için birçok girişim başarıya ulaşamamıştır. 12 Belge isimleri ve/veya yayın numaralarında bu yazının yazılmasını takip eden tarihlerde değişiklik yapılmış olabilir. 13 Sürekli İlerleme, Kaizen olarak bilinen bir Japon Yönetim Stratejisidir. Organizasyondaki tüm çalışanları kapsar. Kaizen belli sonuçlara ulaşmak yerine süreçlerin geliştirilmesine odaklanır. Buna göre, süreçlerde yapılacak iyileştirmelerle ilerleme sağlanır.
  12. Bunun nedenleri,  Başlangıçta uzman desteğinin alınmaması,  Yol haritasının olmayışı,  Rol ve sorumlulukların netleştirilememesi,  Bu doğrultuda örgütsel yapılanmanın gerçekleştirilemeyişi,  Resmin küçük parçasını değil tümünü çizme eğilimi,  Yönetim desteğinin olmayışı,  Çalışanların projeye inanmayışları,  Kalite konusunda yapılan çalışmalar çerçevesinde edinilen kurumsal kazanımlara süreklilik kazandırılamayışı şeklinde özetlenebilir. Sürekli ilerleme için, aktivitelerin kayıt altında tutulması ve süreç performansının ölçülmesi gerekir. Bunun bir organizasyona uygulanması, aynı zamanda o organizasyon için kültürel değişim anlamına gelmektedir. Organizasyonlarda, kültürel değişim gerektiren yapılanmalar sırasında, başlangıçta reddetme aşamasından geçildiği görülür. Bu sürenin kısaltılması için çalışanların öncelikle harcanacak çabanın elde edilecek kazanca değeceğine inanması gerekir. Ayrıca yönetimlerin, bir kalite kaygısı ile hareket edip, sonunda elde edilecek kazançla organizasyonlarını daha ileriye taşıyacaklarına inanmaları ve bu işin arkasında güçlü bir şekilde durmaları, bahse konu organizasyonun kalite hedefleriyle buluşmasında en önemli itici güçlerden biri olacaktır. İş gerekliliklerine uygun olarak en iyi uygulamalara göre yönetilme kararlılığı, o organizasyon için kalite yönetimi adına atılmış en önemli adım olarak kabul edilmelidir. Yararlanılan Kaynakçalar  Department of British Trade and Industry, www.dti.gov.tr/quality/evaluation, 2/5/2006  Software Engineering Institute, Carnegie Mellon University, www.sei.cmu.edu/cmmi, 2/5/2006  Information Technology Infrastructure Library, www.itil.co.uk, 2/5/2006  Türk Standartları Enstitüsü, www.tse.org.tr, 2/5/2006  Information Systems Audit and Control Association, www.isaca.org, 2/5/2006
  13. Bilgi Grubu, E.Demirörs, CMMI: Temel Kavramlar Kurs Notları, www.bg.com.tr, 2/5/2006  Nitelik Yazılım Süreç Kalitesi ve Yönetim Danışmanlığı, www.nitelik.net, 2/5/2006  Türk Dil Kurumu, www.tdk.gov.tr, 2/5/2006  IT Audit 2006, Çalıştay ve Sempozyumu, ArtiFex Solutions, İstanbul, 19-21 Nisan 2006  ISO 17799, www.iso.org, 13/11/2006  David Wheeldon, IT Service Management, HP Education, İstanbul, 6/6/2006  International Society of Six Sigma Professionals, http://www.isssp.com, 9/5/2006  Bank for International Settlements, http://www.bis.org, 9/5/2006  Sarbanes-Oxley, Financial and Accounting Disclosure Information, http://www.sarbanes- oxley.com, 9/5/2006
Advertisement