2. Doğum ağırlığı büyüme eğrisinde gebelik
yaşına göre 10 persentilin altında olan
bebekler intrauterin büyüme geriliği tanısı
ile izlenir.
Ülkemizde görülme sıklığı % 2’dir.
3. NEDENLERİ:
1. Kromozom hastalıkları
2. İntrauterin enfeksiyonlar
3. Radyasyon
4. Çoğul gebelik
5. Plasentaya ait nedenler –plasental yetmezlik-
Annede hipertansiyon-gebelik toksemisi-
6. Anneye ait nedenler
annenin kronik hastalığı
annenin sigara veya alkol alışkanlığı
annenin beslenmesi, yapısal olarak ufak olması
4. KLİNİK
Bebekteki klinik bulgular fetusun etkilendiği gebelik
haftasına göre farklılık gösterir.
1. Orantılı – proporsiyone- büyüme geriliği
Ağırlık ile birlikte boy ve baş çevresi de 10 persentilin
altındadır.
Fetus gebeliğin erken döneminde etkilenmiştir. Örneğin
genetik olaylar, intrauterin enfeksiyonlar
5. KLİNİK
2. Orantısız – disproporsiyone- büyüme geriliği
Baş cevresi ve boy gebelik yaşına göre normal
sınırlardadır.
Gebeliğin son dönemine ait bir olay söz konusudur.
Başları vucuduna göre büyük görünür. Cilt altı yağ
dokusu azalmıştır.
Özellikle plasental yetmezlik düşünülmelidir.
6. SGA’LI bebekte klinik sorunlar
1. Polisitemi
Hematokrit düzeyleri yüksektir. Hct % 60
üzerindedir.
Kronik fetal hipoksinin neden olduğu eritropoetin
yüksekliği sonucunda oluşur.
2. Hipoglisemi
Yüksek metabolizma hızı, yetersiz glikojen
deposu
3. Hiperglisemi
4. Asfiksi
SGA’lı bebeklerde asfiksi sıktır.
5. Hipotermi
7. TEDAVİ:
Erken tanı önemlidir. Hamileliğin ultrasonografik
takiplerinde fetus küçüklüğü ve/ veya büyümenin
duraklaması tesbit edilen 36 haftadan büyük
bebeklerin doğurtulması düşünülür.
Asfiksi riski yüksek olduğundan bu bebeklerin
doğumda ve doğum sonrasında yakından izlemleri
gereklidir.
Enfeksiyonun önlenmesi
Beslenmenin sağlanması
ısı kaybının önlenmesi
8. PROGNOZ
Gelişme geriliğini yaratan nedene ve
fetusun etkileme derecesine göre değişir.
Disproporsiyone tipte prognoz daha iyidir.
Proporsiyone tipte hücre proliferasyonu
etkilendiğinden hücre sayısı azalır bu
nedenle doğumdan sonra gelişme geriliği
kalıcı olabilmektedir.